02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 EYLÜL 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DEPREM Doğal afetin üzerinden bir ay geçtikten sonra deprem bölgesinden insan resimleri Yaşamak için tlireııiyorlarORAL ÇALIŞLAR Deprem sonrasında bınncı ayı gende bırakır- ken, belleklen zayıf olan bızler, 'Bu kez de unu- tacakmıyız'sonısunubırbınmızesoruyoruz Ger- çekten unutacak mıyız9 <\rabamız Yalova'dan Gölcuk'e doğru yol alırken neredeyse butun bı- nalan dıkkatle ızlıyoruz Hangı bınanın neden yıkıldığını butun bılgıçlığımızle bırbınmıze ak- tanyoruz Kjmısmın eksık malzeme yuzunden, kı- mısının yanlış zemıne yapılmasindan, kımısının laşıyıcı sütunlannın kesılmesınden. kımısmın de bınaya ılk yapıldığından sonra eklenen katlar ve çıkmalardan yıkıldığını ıddıa edıyoruz Herkes VeliGöçer'ı konuşuyor ya( Bır yandan da bır tek Velı Göçer mı dıyen seslen duyuyoruz Örneğın ulkemızın onde gelen ınşaat şırketlenn- den, Cumhurbaşkanı Süieyman DemıreTın uça- ğından eksık etmedığı Ce>1an aılesının "Ceyian İnşaat''ının ılanlarına gozumuz takılıyor Yalova cıvannda yaptıkları sıteler yerle bır olmuş Val- nızCeylanlarmı9 MHPmılletvekılı SuleymanSa- zjüVın "Yüksel Inşaafı. geçenlerde yaşamını yı- tıren DYP mılletvekılı Cevdet Aydm'ın "\>dın- kenfı, Yaşar Oku- yan'ın kuzenlen Ko- çal'lann Yalova da Ha- cı Mehmet Ovası'nı ımara açarak bır fele- kate neden olan luks ko- nutları Butun bunlar, bırer felaket anıtı ola- rak belleklenmıze ka- zınıvor • Bakkalından öğretmenine, müteahhidinden muhtanna hemen herkes gelecek kuşkusu içinde. Yardım çalışmalannın giderek azaldığı bölgede yaşayanlar, 17 Ağustos'u uzun süre belleklennden silemeyecekler. Sokakta, çadırda, yolda rastladığmız herkesin ayn bir öyküsü var. dukkânı açtim. çocuklara istedilderini verdim. Sonra da surdürdüm. Ben buralara ınşaaüarda kaynakçılık yapmaya gelmişûm. Sonra kuçük bi- rikimJerimle bu dukkânı açüm. Her şeyimı bu dukkâna bağladım. Evim vıkılmadu ama ağır ha- sark ÇocuklanmJa birfakte çadırda kalnorum. Bakkallığı oyle surdurûvorum. İlk gunler, bura- da elektrik yoktu. Gunlerce uğraşıp dışandan dukkâna elektnk geordım. Çünku bınanın butun sıstemı çoktu. Tam bıraz para kazanıp kendime gelecektim kı; bu felaket kapımıza dayandı. Vaşa- mak içın direnme>e.burada tutunmaya çahşmak- tan başka şimdılık hıçbirseçeneğun yok. Evet kor- kuyonım, çadaklardan. artçı sarsıntüardan endi- şeleniy orum. Ama hayat devam edıvor ve ben ken- dime. çocuklaruna bir şeyler kazanabilmek, ya- şamımız] sündurebilmek için aiıp satmaya devam edeceğiın.'' Celalettın, çadırlarda yaşayan depremzedeler- den bınsıydı Bakkaldı. yenı bır duİckân açmıştı, yaşam onu çatlaklar kınklar arasında ışını sur- durmeye zorluyordu Celalettın ın dukkâmnm hemen yanıbaşında aynı bınadan Hüseyin Hün- dür. eşyalannı kamyona yukluyordu Huseyın Bey mobılyacıydı Kendı anlattığına gore îzmıt'te mobılya fabnkası vardı Fotoğrafının çekılmesını ıstemedı Yaşadığı dramın goruntulenmesını onuruna yedıremıyor- du "Nereden nereye" soruma dıklenerek cevap verdı *"Be>, ben 55 vühk tiearet erbabıyım. Ar- nk buralan terk edıp Izmıfe gıdıyorum. Eşyala- nmı oraya taşıjonım. Bundan sonra ne mi yapa- cağun? tnanın bilmiyonım. Henuz kendimize bir hedef saptamadık. Şu eşyalan bir taştyahm baka- lım, sonrası \llah kerim!'' Huseyın Bey 70"ın uzennde gostenyordu Eşyalanrun yuklemşıne göz kulak oluyor, huzun ve acıyla terk ettığı evı- ne bakıyordu Artık onun ıçın 70'ınden sonra başka bır yerde yenı bır hayat başlıvordu Yeni kimlik için 53 milyon Feridun Şentek, 20'sının bıraz ustunde goste- nyordu Değırmendere'de Ulucamı'nın altında henuz tamamlanmamış dukkânlara yerleşen dep- remzedeler Fendun'u gosterdıler "Onu dinle" dedıler Fendun, depremde Değırmendere'dekı evlen- nm enkazından çıkmıştı Yara ızlen duruyordu "Depremde ıkj abtamı ve 3 yeğenimi kaybern'nı. Her şeyimız enkaz altinda kaJdı. Bırçok enkaz he- nüz kaldınlmadı. Kınüık çıkarmak ıçın Nufus Mödûriûgu'nebaşvurdum, Notere ghdedDer. No- tere ginjğimde gerekh beige için 5.5 miryon lira is- tediler. Bu nasıl iştir ben anlamadım?" Fendun'un soyledıklenru çevTedekı evsız-barksız Değırmen- derelıler de onayladılar Yıkıntılar arasında birmarket Halıdere'de sahıle ın- dık Her yanı çataklar- la dolu bır bınanın gınş katında "Adanalı Mar- kefçalışmasinı sürdu- ruyordu Marketın sa- hıbıCeUettinUçar hıç- bır şey olmamışçasına dukkânında satış yapı- yordu îçerıve gırdık, zemını kınklarladoluy- du Yerdekı fayanslar bırbınnın ûzenne bın- mıştı Artçı depremlenn sarsıntılanndan korksa da Celalettın, burada ge- çımını sağlamaya çalı- şıyordu Kendısmı bu- rada yaşamava zorunlu hıssedıyordu Tıpkı apartmanlannın hemen yanıbaşında çadır kur- -mErpâ'^alışan deprern- zedeler gıbı Celalettın, ılk gun yerle bır olmuş Halıde- re'de dukkânını açmış- tı Buraya yıllar once Adana'dan yaşamava gelmıştı Bırakıp nere- ye gıdecektı0 Olümun hemen yanıbaşından donduğu halde Halıde- re de ayakta kalmaya ça- lışıyordu Ilk gunden hemen sonra 15 gunlu- ğune memleketı olan Adana'ya gıtmış ve donmuştu Sokaklann- dakı kurtarma ekıplen- nın yavaş yavaş yok ol- dugu Halıdere'de Cela- lettın sıgarayı çayı, bu- rayı terk etmemış az sa- yıdakı Halıderelıye ye- tıştırme gayretı ıçınde> - dı u Ne cesaret?" dı>e sordum Celalettın e Çaresızlıkle elını kal- dırdı "Ağabey, depre- min hemen ardından çocuklann ağlayarak dfikkânımın \itrinine baktıklaruu, annelcnn- den çıkolata istedikleri- ni gordbğumde, yure- gm davanamadı.Gehp Gölcük'te bir öğretmen Birgül Kahraman, bir öğretmen. 10'dan fazla öğrencisinin öldüğünü öğrenmiş. Göçük altında kalan yeğenini, eşi kurtarmış. Deprem sonrası, çok insanın buralan terk ettiğini söylüyor. Birgül Kahraman'a Golcük'tekı KESK >ardım çadınnda rastladık Ogretmenlerle sohbetımız sırasında hıç konuşmadı Gergın ve mutsuz bır yuzle konuşmalan ızledı Sonunda, okullar ve yenı oğrenım yılı uzenne sorular sorunca ara> a gırdı "Hepimiz bunalınıdayız. Ben de bunalundayıoı. Bu eğitim nasıl başiayacak- anlayamıvorum. Ben de oğretmenim ve egitım vapacak bır ruh halı içinde değüim.'' Bırgul Kahraman, Izmır'den Golcuk e gelmış Hâlâ aradan bır aya yakın bır zaman geçtığı halde depremın şokunu uzennden atamamıştı 'Depremi nasıl yaşadın' sorumuza nefes almadan yanıt verdı Anlatırken, gozlen buğulanıyor. o korkuyu yenıden yaşıyordu Buyuk bır şok içinde oldugu bellıydı Aslında yöredekı ınsanlann bırçoğunda aynı ruh halını gozlemek mumkun Uzaklara bakı>orlar. huzunle konuşuyorlar, anıden sessızleşıyorlar Çoğunun tepkılen normal ınsanlardan oldukça farklı Birgül öğretmen korkuvla o dakıkalan yenıden anlattı " Deprem başladığında orurma odasında TV seyredhondum. Sarsınnnın buyüldüğu karşısında paniğe kapıldım ve oğiuınu kurtarmak için onun odasına doğnı vennıden firiadım. Oglum uzun bir koridorun sonundaydL 7 yaşındaki oglumu aldım ve kapıya yoneldim. Kapı kılitlhdi. ne anahtan bulabildim. ne de açabildim. Kondordan veniden gerive koştum, deprem suruvordu. "\alpaladim. duşmedim. Tek derdım çocuğumu kurtarmakn. Mutfağa kaçtun. Deprem bitmişri. Pencereden dışandald insanlara bizi kutarmalan için bagırdım. Duyan olmadı. Yeniden yatak odasına yonekiim. Kaptsı açümryordu. Çünkü dolapiar arkasına yuulmıştı. Sonunda çıkış kapısını dışandakılenn de vardımıvla açtım. Merdıvenlere voncldığımızde ışik söıunüştü. Çocuğuma baküm, ruh hali iyivdi. Sevindim. Dışan çıktığunda vıkılmaz dedigim çevremizdeki uç bina yakılmıştı. O binalardan bınsinde en çaJışkan oğnencılerimden birisı oldu. Bırısı de ağır yarab hastanede. 10'dan fazla oğrencimin öldüğünü öğrendim. Yeğenim goçuk altında kalmıştı, eşim onu kurtardı. Deprem sonrası, imkânJan olanlar buralan terk edip gittiler. Daha çok çaresizler kakh." Bırgul öğretmen. bu bolgede nasıl oğretmenlık yapacaktı 9 Bu buyük çokuntunun altından nasıl kalkacaktı9 Yenı bır hayatı yenıden nasıl kuracaktı 9 O da on bınlerden bınsıydı MutiuKenfîn kadın mııhtan Ulucami'niıı altındaki yarun kalmış dükkânlan paviaşan aileler, mekânlanna Mutlu Kent adı- nı vermişler. Zeynep Saraç'ı da muhtariarı ilan etmişler. (Fotoğraflar KAAN SAĞANAK) Ulucami'nın altındaki yanm dukkânlara yerleşen Değırmenderelıler, yenı mekânlanna "Mutlu Kent" adını vermışlerdı Zeynep Saraç'ı ıdare ıle ılışkılennı ^nıtmek ıçın aralanndan muhtar seçmışlerdı "İşlerimizi en iyi o takip ediyor" dıyerek Zeynep Hanım'ı ışaret edıyorlardı Oda sevımlı yuzüyle, kameraya gulumsuyordu Onlarıçın, çaresızlıkler içinde, yokluklar içinde yenı bır hayat başlamıştı Yenı yaşamlanna uyum sağlamaya çalışıyorlardı. Yüzlennden ıse gulucükler eksık değıldı "Mutlu Kenfm mutlu ınsanlanydılar Hayat her şeye rağmen guzeldı ve devam edıyordu Birgül Şirinoğlu, 6 kışılık aılesıyle yanm kalmış dukkânın tek odasını, dığer komşulanyla paylaşmıştı Ağır hasar görmuş bınalanyla ılgılı yapılacak teknık zaptı beklıyordu Eşı emeklıydı, butun bınkımlennı yatırdıldan bınanın geleceğı okula gıdecek çocuklannın geleceğı onJan endışelendınyordu Yine de gelenlen guleryuzle karşılıyor ve olanaksızlıklar içinde bır şeyler ıkram etmek ıstıyordu Zeliha Hanım'ın 2 gorumcesınden bın olmuştu Bınsı de hastanede ağır yaralı yatıyordu "CMen görumcem bir hafta yaşadi, onu kutaramadık. Şimdi gozumuz diğer goriuncemin üzerinde." 17 Ağustos'tan once onlann hepsmın bırer evı vardı Evlennde buzdolaplan, telcvızyonlan, çamaşır makınelen Şımdı naylonla kapattıklan yerlerde, bırçok aıle ıç ıçe yaşıyorlardı Guleryuzluyduler, onlann hepsı "Mutlu Kenfın mutlu ınsanlanydı. Ali thsan Alp, Gölcuk'e >aptığı evlerin "nedense" çöktüğünü söylüyor. Yaralı müteahhit AHAslanAlp • Alı thsan Alp'ın bütun bınkımlen enkaz altında kalmış Zıynet eşyalannı da alamadıklannı söyledı. E\e 1983 yılında gırmışler. Tam 16 yıldır oturduklan evlen şımdı yok. Karamursel'de dığer kentlere gore yıkım daha az olmuştu Sarsıntı geçı- ren evlerdekı emeklılenn bırçoğunun çocuklan baş- ka kentlerden gelıp onla- n gotürmuşlerdı Uluca- mı çevresındekı çadırkent bu nedenle fazla kalabalık değıldı Evlennın hemen yanıbaşındakı bu çadırlar- da, geleceğe ılışkın hesap- lar yapıyorlardı Çadırlar arasında a>agı sarılı. elı yuzu yaralı bınsı dıkkatı- mıçekü Yanına gıdıp, bu yaralannın deprem sıra- sında olup olmadığını sor- dum **Evet" anlamında başııu salladı .; AdıABAslanAlp'tı Tı- pık Karadenızh şıvesı>le konuşuyordu Henuz yara- lan ıyıleşmemıştı, ayağı- nın uzenne basamıyordu Buna karşın yıne de çadır- kente gelıp, olanaksızlık- lar içinde yaşamayı yeğle- mışn Nedenını sordugum- da "Çoluk çocuğun ba- şında olmak içın bevim!" dedı Deprem "de Karamur- sel'de Aydınlar Sıte- srndeymış "Ahnanya'da oturan bacanağım ailesıy- le biriıkte geldı Bıriikte Antaha'va tatıle gıdecek- tik. Bacanağım da aılesiv- le birükte bu- geceuğuıe bt- zûnle kakular. İkı ailc dep- remi birükte yaşadık. Ve- dikadıbinanınbesincika- bndavdık. Bina yerle bir oldu. 11 yaşındaki yeğe- nim Humeyra Şahın en- kaz altında can verdı. As- kerden varalandığı ıçın ha- vadeğişunı alan oğlum Alı Kemal Aslan da evdevdi. Bu depremde de varalan- dı. Şımdı Havdarpaşa As- ken Hastanesı'ndeyatryor. Askerde kolundan \ara- lanmışü, şimdi kaburgala- n kınldL Kısmet işte. Ba- canağun ve aiksi, ben has- tanede vatarken kaybet- bklen kıyJannı buradagö- mup Almanva'va hüzün ve acı içinde dönmüşJer." Alı Aslan Alp'ın öykü- su, aslında acılarla yüklü bır bolgede sıradan bır aı- lenın oykusuydu Enkaz altında butun bınkımlen gıtmış Zıynet eşyalannı da alamadıklannr"soyledı Eve 1983 vılında gırmış- ler Tam 16 vıldır oturduk- lan ev len şımdı yok O ya- ralı ayağıy la topallayarak, belkı enkazdan bazı kiy- metlı eşyalanmı kurtan- nm umudu içinde -\lı Aslap AJp'ın mesle- gını merak ettım Karade- nız'den buralara neden ge- lıp yerleşmıştı Muteah- hıtmış Merakım daha da arttı *\ıkılanevınisenmi yapün" dıye sordum. "Ha- >ır" dedı Ama bolgede çokça bınaya ımzasını at- tığı bellı oluyordu Alı Bey'ın ınşaat okumadığı bellıydı Bıldığımız, son- radan yapsatçılık yapan yöre ınsanlarındandı "Yuzbaşılar'da yapbğun evlere bır şev olmadı be- yım. Ama Goicuk'eyapük- lanm nedense çoktu. Ne- denoktuğunu bır tûrtuan- layanuyorum." Anlaması çok zordu \ ore bu bına- lann neden çoktuğunü an- lamayan, bu tür ınsanlar- la doluydu Çunku. bu onlann güna- hı değıldı Geçımlennı sağ- lavabılmek, taleplere ce- vap verebılmek ıçm hızla nufusu anan bu tur yöre- lerde, onlar hep vardı Gı- derek sayılan artmıştı Alı Aslan Aip onlardan bınsıy- dı Deprem onu da çok ağır vurmuştu Şımdı çadır- kentte, kendısıne yenıden nasıl bır gelecek İcuracak onun endışesı ve hesabı ıçmdeydı Deprem bölgesinde yaşam her şeye karşın süriiyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear