Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 HAZİRAN 1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
TÜRKİYE
Istanbul Y 24
Edime PB 29
Kocaeli Y 24
Çanakkale PB 28
Izmir PB 30
Manisa PB 30
Aydm PB 31
Denizli PB 28
Zonguldak Y 19
Butün böJgeler par-
çalı yer yer çok bulut-
lu, Marmara'nın do-
ğusu, Iç Ege, Göfller
Yöresi, Doğu Akde-
niz, Iç Akdenız, Kara-
denız ile Dogıı Ana-
dolu'nun kuzey ve
batısı sağanak ve
gökgürültülü sağa-
nak yağışlı gececek.
Hava stcaklığı bütün
yurtta azalacak.
DIS MERKEZLER
Oslo Y 18 Berlin Y 18
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Bruksel
Parıs
Bonn
Y
Y
PB
Y
Y
PB
Y
20
19
19
17
18
18
18
Münih Y 17 Zürih
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
PB
Y
Y
PB
Y
PB
21
31
22
24
24
26
30
Y 18 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Trflis
Karıire
PB
PB
Y
PB
PB
Y
PB
A
26
30
20
26
26
28
26
32
A 40
Moskova
^^ Y ^
Ta?kent
^ 1 «Tarıran
0Aç,k k
Çokbulutkj
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
rüşmeyi içeriyor.
Video kasetlerinden, telefon görüşmeterini sap-
tayan bantlardan nefes alınamadığı birsırada; üs-
telik Cumhuriyet Başsavcılığı gibi bir makamın bir
partiyi kapatma davasında "gizlice" saptanan bir
bantla ortaya çıkması çeşitli tartışmaları berabe-
rinde getiriyor.
Başsavcı, Yüksek Mahkeme'ye kendi ifadesine
göre "sağlam deliller" veriyor ama; araç telefonun-
dan bir konuşmayı zapteden bandı öteki deJillere
yeğliyor.
Doğal olarak bu titizlik Başsavcı'nın ancak bu
bantla hedefine uiaşabileceğine değinen yorum-
lara yol açıyor.
Oysa, tartışmanın çıkış noktası başka: Gizfi yol-
lardan afınan ve açıkianan video kasetler veya
bantlann anayasaya ve hukuk etiğine uygunluğu
öncelikli sorun.
Başsavcı gönderdiği açıklamada; haberleşme-
nin gizliliğine değinen anayasanın 22. ve 13. ve
TCK'nin 195. maddesindeki hükümleri anlatıyor,
şöyle diyor:
"Ancak, haberteşmenin gizliliği ihlal edilerek ve
hukuka aykın şekilde elde edilen kasetler, bir ce-
za davasında veya parti kapatma davalan gibi
CMUK'un uygulandığı davalarda delil olarak kul-
lanılabilir.
öncelikle şu hususu belirteyim, kural olarak bu
çeşit davalarda her şey delil olarak kullanılabilir.
Bunun tek istisnası CMUK'un 254. maddesinde
gösterilmiştir: 'Soruşturma ve kovuşturma organ-
lannın hukuka aykın şekilde elde ettikleri deliller
hükme esas alınamaz.'
Söz konusu maddenin açık hükmü karşısında,
gizliyapılan telefon konuşmalan dahil, özelkişiler
tarafından elde edilmiş her türlü delilin hükme e-
sas alınmasında yasaya aykın bir yön bulunma-
maktadır."
Başsavcı, banttaki konuşmalan açıklamadığını
söyleyerek yasalara aykın hareket etmediğinı öne
sürüyof ama.. işin bir başka yönüne değinmiyor.
1998'de bir gazeteci ile bir bakanın telefon ko-
nuşmalarını uluorta gündeme getiren eski Içişleri
Bakanı Akşener'ın öne sürdüğü mazerete benzer
bir gerekçeyi bugün Başsavcı da kullanıyor
Akşener, "bant bir vatandaş tarafından postay-
la gönderildi" diyordu, Başsavcı da "isminin açık-
lanmasını istemeyen vatandaş "tan aldığını söylü-
yor
Acaba?
Anayasa Mahkemesi, Başsavcı'nın çok değer
verdiği bantla ilgili -elbette saygıyja karşılayaca-
ğımız- doyurucu bir karara varacak. Beklemek ge-
rek!
Ama, Akşener'in anayasaya aykın davrandığı
öne sürülerek DYP'nin kapatılması gereğine de-
ğinen söylentiler çıktığında Başsavcı Savaş'ın
dünle bugünü kıyaslamaya yarayan açıklaması In-
ternet arşivlerinde.
Hürriyet, 24 Aralık 1998'de yayımladığı habere
şöyle başlıyor: "Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş,
telefon dinlemenin anayasalsuç olduğunu, ancak
parti kapatma nedeni olmadığı için kendisi açısın-
dan DYP hakkında yapılacak bir işlem olmadığı-
nı açıkladı."
Bu ifadeye, o günlerde Başsavcı'dan itiraz gel-
miyor.
Hatta, o günkü konuyla ilgili yazılı açıklamasın-
da; "yasaya aykın şekilde telefon konuşmalannı
banda kaydedenler ve kaydettirenler bu suçun
asli faili olmakla birlikte, gizli kalması gereken ka-
setleri kamuoyuna açıklayanlann (ki Başsavcı elin-
deki bandı mealen de oJsa duyurvyor) TCK'nin
64/7. maddesi gereğince, suçu asli faılle doğru-
dan doğruya beraber olan kişi olarak nitelendiri-
//p o fiile mahsus ceza ile cezalandınlacağını"
özenle vurguluyor.
Başsavcı, anayasanın 22. maddesindeki "ha-
berfeşmenin gizliliğine dokunulmasından" çok,
açıklamalarını çeşitli yasalardaki kimi hükümlere
bağlıyor. Bu, anayasanın 1982 kabulünden sonra
22. maddeye aykın hükümlerin "temizlenmediği-
ni", en azından iletişim araçlannın nerede ve ne ka-
dar, kimler tarafından dinîenebileceğinin yıllardır
yasaya bağlanmadığı gerçeğini ortaya çıkanyor.
Bu bir yana; yasalar anayasaya aykın olabilir
mi? Ya da yasalar anayasanın üstünde kabul edi-
lebilir mi?
Şu soru da akla takılıyor: Başsavcılık, acaba
anayasanın 22. maddesine ters düşen kimi boş-
luklardan yararfanarak "haberleşmenin gizliliği-
ne" mi dokunuyor?
TÖB-DER Bursa Şube
Başkanı,
îşçi Gündemi Gazetesi
Sahibi
TSlP, SBP, BSP, ÖDP ve
Eğitim-Sen üyesi
demokrasi ve sosyalizm
mücadelesinin yılmaz
savunucusu
SABRİ BİBER'İ
yitirdik.
Cenazesi bugün saat 12.00'de Çakmak
Mahallesi Ortanca Sokak No: 14/2
Ümraniye'deki evinden, son yolculuğu
olan memleketi Artvin Şavşat'a
uğurlanacaktır.
AİLESİ ve DOSTLARI
Nüftıs cûzdanımı kaybettim. Hükümsûzdûr.
FATMA ÇOBAN
Yağmurtu Kariı
Özefleştirmeye karşı işgalIstanbul Haber Servisi - Eneıji
Yapı Yol-Sen'in en üst karar orga-
nı olan Genişletitmiş Temsilciler
Kunilunda geçen yıl alınan özel-
leştirilecek işyerlerinin çalışanlar
tarafından işgal edilmesi kararı-
nın geçerliligini sürdürdügü belir-
tildi. TMMOB ve KESK, milli-
yetçi sağ ve sol partiJerin koalis-
yonundan oluşan yeni hükümete
de özelleştinne ve ulusal yargıyı
devre dışı bırakan uluslararası tah-
kimin kabul edilmemesi uyansın-
da bulundu.
Enerji Yapı Yol-Sen Istanbul
Şube Sekreteri MustafaCan, 1 yıl
önce alınan işgal karannın yeni
hükümete anımsatılmasında yarar
olduğunu belirterek, işgal sırasın-
da özelleştirmeci firmalann tem-
silcilerinin içeri alınmayacağını
vunjuladı.
Türkiye'deki TEDAŞ işletme-
lerinin tamamma yakınının ve 5
adet elektrik santrahnın hükûmet-
ler tarafından özelleştirildiğini,
ancak yasal prosedürlerin tamam-
lanamaması nedeniyle devir iş-
lemlerini yapamadıklannı belir-
ten Can, çalışanlann Eylül
1998'de Adana TEDAŞ'ta yaptık-
lan direnişi anımsattı. Bu direniş
nedeniyle hûkümet, devir işlemle-
rini gercekleştirememişti.
TMMOB'ye bağlı makine,
elektrik ve metalurji mühendisle-
ri odalannın tstanbul şubeleri;
Küreselleşmeye hayır
• Baştarafı 1. Sayfada
dılar. Neoliberal kapitalist siste-
me karşı dünyanın birçok yerin-
degösteriler gerçekleştirilirken,
Türkiye'de hiçbir sivil toplum
kuruluşu 18 Haziran'da eylem
yapmayacak. Küreselleşmenin
anayasası olarak adlandmlan
Çok Taraflı Yatınm Anlaşnna-
sı'na (MAI) karşı Türkiye'de
oluşturulan KüreseHeşme ve
MAI Karşıtı Çalışma Gnıbu
sözcüsü Gaye Yılmaz, terör ör-
gûtü PKK'nın lideri Abdullah
Oodao'ın davası nedeniyle Tür-
kiye'de herhangi bir gösteri ya-
pılmasının yasak olduğunu be-
lirterek. "Sokak eylemi yapma-
mızffiümkân degfl. Sadeceogün
basın açıklamasıyapmayı düşü-
nüyoruz" dedi.
Dûnyada yaşanan yogun iş-
KESK'e bagh BTS, Enerji Yapı
Yol-Sen, Tüm Sosyal-Sen, Eği-
tim-Sen ve SES'nin 3 tstanbul şu-
besi; DlSK'e bağlı Devrimci Sağ-
lık-Iş Genel Merkezi, Halkevleri,
Istanbul Üniversiteleri Öğrencile-
ri Koordinasyonu, SİP ve ÖDP Is-
tanbul örgütleri temsilcilerinin ka-
sizliğin en önemJi sebebinin fi-
nans piyasalan olduğuna dikkat
çeken Yılmaz, "Borsalarfflcor-
tayaçıköğmda.sanayhe ka> nak
aktaracak ve öz sermaye sağla-
yacak diye fanse edilmişti Ama
özeifikk son 15-20 yıkhr finans
piyasaJannabaktıgınmdatrans-
ferler tam tersi yönünde obnus.
Üretimdeneldeedilen kaynaidar
flnansa transfer edfliyor. Şirket-
lerin geürierinin çok büyiik bö-
lümfi faaliyetdışı geürteroluşto-
ruyor. Bu kesûıfikk aüj w öreti-
me hiçbir katlun yok. Daha çok
zaran var" açıklamasını yaptı.
Sermayenin hiç geri adım atma-
ya niyeti olmadıgını vurgulayan
Yılmaz, "Finans pryasalannın
daha da überaüze edilmesi is-
teniyt>r. Verilen karariar kar-
jKimla hiçbir önletn abnmıyor"
diye konuştu.
tılımıyla dün Elektrik Mühendis-
leri Odası'nda yapılan basın top-
lantısında, özelleştirmeye ve tah-
kim anlaşmalanna karşı sonuna
kadarmücadele edileceği açıklan-
dı.
Yeni hükümetin gündemine al-
dığı uluslararası tahkim ve özel-
leştirmelerin, ulusal bağımsızlığı
boyunduruk altına alan Çok Ta-
raflı Yatınm Anlaşması'mn alt
aşamalan oldugu belirtilen açıkla-
mada şu görüşlere yer verildi:
"Tahkim Kurulu, yabana ser-
mayenin ülkemizdeid her türlü is-
lenıinde ortaya çıkacak olan uyuş-
mazuğuı,yineyabanasermayenin
temsüdlerinden oluşan bir kurui
araalığıyla ve ülkemizaleyhineso-
nuclandınlmasını öngörmektedir.
Yani bugüne kadar özelleştinne
aieyhinde ya da Bergama'da siya-
nürle liçi yöntemiyte altın ayn?Or-
ma aieyhinde verilen iptal karar-
lan Tahkim Kurulu'nun kabuhı
ik geçersiz sayılacak."
Yeni hükümetin "müliyetçi'' gö-
rüntüsüne göndermede bulunan
açıklamada şöyle devam edildi:
"Yıllardır bu toprakJar üzerin-
de en müliyetçi, en şoven politika-
larla egemenlik kunnak isteyen
sermaye iktidannın, Avrupa üike-
lerinin demokratMdeşme yönün-
deki sözde tavsiyelerini " Içişleri-
mize kanşûrmayız' diye şiddetle
yanıtlayanlann, bu denli bir sö-
mûrgedlik ilkesinin, çokuluslu te-
keUerin ağır kapirülasyon beigesi-
nin karşısında bu denli istekli ol-
masuıı şiddede kuuyoruz.''
Açıklamada, "bu hakh ve me$~
ru insannk kavgasmda'' her ku-
rum, her çevre ve tüm yurtsever-
ler göreve davet edildi.
Necati Bilican görevine dönmeyecek
• Baştarafı 1. Sayfada
beklememiz gerekiyor. Müfettişlerin raporlan-
na göre ne gerekryorsa yapılacaktır" dedi. Içiş-
leri Bakanı Tantan'ın göreviendirdigi iki başmü-
fettiş araştırmalannı, Emniyet Genel Müdürlü-
ğü'nde yoğunlaştırdılar. Içişleri Bakanı Tantan,
Cumhuriyet'in sorulan üzerine, yeni görevden
almalann ancak müfettişlerin istemiyle gerçek-
leşebileceğini söyledi. Merkez teşkilattan baş-
layarak bakanhktaki bütün birimlerde denetle-
me yapnracağını kaydeden Tantan, "Mnfettiş-
lerin rapoıian doğmltusunda hareket edilecek.
Bu uzun bir yoL Biraz beklememiz gerekiyor.
Müfettişlerin raporuna göre ne yapüması gere-
kiyursa yapüacakûr" diye konuştu.
Başbakanlığa gelişinde gazetecilerin sorula-
nnı yanıtlayan Ba.şbakan Ecevit, 30 gün izne
aynlan Emniyet Genel Müdürü Bilican'ın isti-
fasmı istemediklerini söyiedi. Ecevit, Bilican'ın
soruşturmanın esenlikle yürütülmesine katkıda
bulunmak amacıyla izne aynldığını bildirdi.
Ecevit, telefon izlenmesı olayının diğer ayakla-
ENI HUKUMET
YENİ ÜÜUTLAR
- 57. Hükümct'in ortakları
ŞTuvenoyu ardından görüslerini
HTVde acıkhyor
Programın ikinci konugu
aşbokan Yardımcısı ve MHP Gencl Baskanı
DEVLET BAHÇELİ
nnda Türk Telekom, Turkcell ve Telsim'in de
bulunduğunun anımsatılması üzenne, "Evvda
soruşturma sonuçlansın. Kısa sürede sonuçla-
nacakbr. Ona göre, ilerisi için ne gibi önJemier
alınabOir, o zaman karariaşüracağız'' diye ko-
nuştu.
30 gün izne avnldı
Emniyet Genel Müdürü Bilican, dünden ge-
çerli olmak üzere 30 günlük izne aynldı. Bili-
csn'm tzfnli olduğu dönemde yerine genel mü-
dür yardımcılanndan Er-
sin Yılmaz vekâlet edecek.
Bilican'ın izin süresinin
dolmasının ardından göre-
vine iade edilmeyeceği bil-
dirildi. Bilican'ın, oğlu
Murat Bilican'ın kuşkulu
ilişkilerini ortaya koyan ve
emniyete ait telefonla yap-
tığı görüşmeler nedeniyle
Ankara Emniyet Müdürlü-
p ' n ü n eline koz verdiği
için gerekli işlemleri yap-
maktan kaçındığı ileri sü-
rülmüştü. Emniyet Genel
Müdürlüğü'nün malı olan
cep telefonuna gelen 2 mil-
yar lirayı aşkın fatura bede-
li devlete ödettirilmişti.
Ankara Emniyeti, Cevdet
Saral'ın uzaktan akrabası
olan Mustafa Saral adlı bir
zanlıyla ilgili istihbarat ça-
lışmalan sonucu Murat Bi-
lican'a ulaşmıştı.
Başbakan Yardımcısı
Hüsamertin Ozkan'la ön-
ceki akşam görüşen Bili-
can'a, istifa etmesi yönün-
de telkinde bulunulduğu
belirtildi.
^A-J
k Gök gürutfûSi
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı I. Sayfada
polis kurumu olmak üzere, devfetin çeşitli katlan-
na yönelik benzer suçlamalar olduğunda, suçla-
nan kişiler genellikle, "delil çokluğundan" beraat
eder!
Bu tür soruşturmalarda, "suçlu bulunan" ki-
şiter sıralamasında da "en üst makam" böJüm
şefi olur. Asıl suçlu bulunanlarsa, en alt düzey-
de çaJışanlardır.
Bu gelenek işleseydi telefon dinleme olayın-
da suçlanan en atttaki üç memur, Elif Şahme-
toğlu, Salih Aydemir ve Serdar Bostan suçlu
bulunur, görevden el çektirilirdi. Onlann amiri
konumundaki kişilerse özel haber çekimleri yap-
tınrdı:
"Olayın üzerine hassasiyetle gidiyoruz. So-
rumlulartekteksaptanmıştır. Kimsenin endişe-
si olmasın..."
önce şunu vurgulayalım:
Telefon dinleme olayında hangi kablonun han-
gi fişe bağlı olduğunu kestirmek iyice zoriaştı.
Teknolojik gelişimden de yararlanılarak yapılan
yeni düzenlemelerie, haberleşmedeki "gizlilik"
anlamını yitirdi, baştaki "g" harfi düştü... De-
mokrasisi rayına oturmuş ülkelerde de bu tür du-
rumlaria karşı karşıya kalmdığı, mahkemeden
alınan özel izin dışındaki her işlemin "yasa dışı"
sayıldığı biliniyor. Türkiye'de ne yazık ki, bu ko-
nuda da yasal boşluklar var.
Içişleri Bakanı Sadettin Tantan görevden al-
malann gerekçesini şöyle açıkladı:
"Yasa bosluklan kötûye kullanılmış."
Başbakan Bülent Ecevit'in değerlendirmesi
ise şu oldu:
"Bahaneleri inandıncı değil."
Ecevit'in "ba/)ane"dediğidurum, "Fethullah
Gülen raporu". Ecevit, bu rapora "bahane" adı-
nı takarak, yaklaşımını baştan sergilemiş olu-
yori
Ya tele utak? ~
Açığa alınan polisler gelinen noktayı "herşe-
yin sonu" olarak görmüyoriar. Soruşturma sıra-
sında durum daha da netleşecek. Biz bu aşa-
mada akla gelen sorulan sıralayalım:
1 - Telekulak haberleri neden Gülen raporlan-
nın üst makamlara gittiği tarihe rastladı?
2- Telekulak olayına kanşanlarla ilgili işlem ya-
pılırken, Gülen raporu ne olacak? 1992'de de
benzer bir rapor yayımlanmış, ancak herhangi
bir işlem yapılmamıştı.
3- Telekulak olayını sekiz sütuna tam sayfa iş-
leyen gazeteler, Gülen raporuna neden tek sa-
tır yer vermiyorlar?
4- Zaman gazetesi günler sonra ilk kez konu-
ya değindi. Gülen'le ilgili haberlerin, raporiann
"hayal ürünü" olduğu vurgulandı. Söz konusu
raporlarda temel dayanak Gülen'in kitaplan. O
zaman Gülen'in yazdıklan hayal ürünü mü?
5- Telekulakla ilgili belgeleri yayımlayan gaze-
telerin yaptığı gazeteciliktir. Belgelerin haber de-
ğeri vardır. Bu belgeler Emniyet'in istihbarat sis-
temiyte ilgili. Telekulağa bu kadar önem veren
Tantan, acaba bu belgelerin istediği kadarını is-
tediği gazeteye veren "tele-ulak" konusunda ne
düşünüyor? Sızanlar sonuç olarak devletin is-
tihbarat sistemine ilişkin bilgiler!
6- Tantan'ı yakından tanıyanlar, "Tam bir Tür-
kiye Cumhuriyeti adamıdır. Başladığı işi yanm
bırakmaz. Devlete zarar verecek adımlara izin
vermez" diyorlar. Tantan'a soruyoruz:
- Rütbeli, rütbesiz polis adaylanna şehir izni-
ne çıkarken, ne tür yerierde oturup çay içecek-
leri dahi söylenir. Bu adaylara yönelik "özel ça-
lışma" yapan, onlan özel tuttuğu evlerde aynca
eğiten bir hareketin amacı ne olabilir?
- Fethullahçılar'a yönelik olarak hazırlanan ra-
poriann tümü dikkate alındığında bu kesime ba-
kışta şaşılık olduğu dikkati çekiyor. Acaba ken-
disi nasıl görüyor? Işık evleri yararlı bir şeyse, o
zaman polis kotejlerine ne gerek var? Adayları
orada eğitip, devlete göndersinler!
Tantan çok yönlü bir duaımla karşı karşıya...
Yukandaki sorulann tümü dikkate alınmadık-
ça, Tantan'ın yaptığı, tantanadan başka bir şey
degil!
4
Zor doğumlar ürolojik
sorunlâra neden oluyor'
Istanbul Haber Servisi - Kadınlar. özel-
likle zor doğumlardan sonra karşılaştıklan
idrar, gaz kaçırma gibi ürojinekolojik prob-
lemleri için hekime gitmiyor. Istanbul Tıp
Fakültesi Kadın Hastalıklan ve Doğum
Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Önay Yalçın,
40 yaş üstündeki kadınlann yüzde 25'inde
görülen problemlerin, hasta seçiminin doğ-
ru yapılrnası durumunda büyük oranda te-
davi edildiğini söyledi.
tstanbul Tıp Fakültesi ve Ürojinekoloji
Derneği tarafından gerçekleştirilen "Üroji-
nekotoji KongresT, Harbiye Askeri Müze
Kiiltür Sitesi'nde başladı. Yurtiçinden ve
yurtdışından yaklaşık 350 hekimin katıldı-
gı kongre, yann sona erecek. Prof. Önay
Yalçın, ürojinekolojik problemleri,
a
ortaw
ileriyaşlarda uremeorganlarmın normalde
bulunması gereken yerden daha aşağı kay-
ması ve sonuctaidrar, gaz vegayta kaçırma"
olarak tanunladı. Yaiçın bu problemlerin
genellikle zor geçen vajinal (nonnal) do-
ğumlarda görüldüğünü belirrti. Bağ doku-
su zayıf olan kadınlann doğumlannda se-
zaryanı tercih etmeleri gerektiğini ifade e-
den Prof. Yalçın, tüm kadınlann hamilelik
dönemindeve lohusalıkta kann tabanını ça-
lıştıracak egzersiz yapmalannı istedi.
MURAT YETKIN, SEDAT ERGIN,
FİKRET BILA vc TAYFUN DEVECIOĞLU nun
sorulorını yanıtlıyor
" ^ 1 BUAKSAM
Hizbıdlahçı 4 polis yakalandı
www.ntv.com.tr 22:05
SELAHATTİN GÖKATALAY
MALATYA -Şeriatçılann uzun süre tür-
ban gösterisi yaptığı Malatya'da, yasadışı
Hizbullah örgütününM
VasatGrubu"na yö-
nelik düzenlenen operasyonlarda 4'ü po-
lis 24 kişi, 4 pompalı tüfekle birlikte ele ge-
çirildi. Türban eylemleriyle ilişkileri so-
ruşrurulan Hizbullahçılann 11 kentte ör-
gütlenme çalışması yaptıklan beliriendi.
Malatya Inönü Üniversitesi'nde türban
genelgesini uygulayan rektör ÖmerŞarlak
aleyhine şeriatçılar tarafından uzun süre
devam eden protesto gösterilerinin ardın-
dan kentte radikal dinci örgütlere yönelik
operasyonlar sıklaştınldı. Malatya'daki
olayların ardındaki örgütlerden biri olarak
bilinen Hizbullah Vasat Grubu'na yönelik
istihbarat ve Terörie Mücadele Şube Mü-
dürlüğu'nce gerçekJeştirilen operasyonun
birinci etabı tamamlandı. Operasyonlarda,
örgütün Malatya il sorumlusunun da ara-
lannda bulunduğu 4'ü polis 24 kişi yaka-
landı. Hizbullah içinde faaliyet gösterdik-
leri belirienenpolis memurlanndan 3 'ünün
Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde, 1 'inin
de karakolda görevli olduğu öğrenildi.
Çok sayıda örgütsel doküman, 4 pompa-
lı tüfek ve çeşitli malzemelerle birlikte ele
geçirilen örgüt mensuplannın "mevcut
anayasaldüzeni yıkarak, yerineşeri esasla-
ra dayah bir rejim getirmeyi amaçladıkla-
n* belirtildi. Yetkililer, sorgulan süren ör-
güt üyelerinîn ifadeleriyle kentteki Vasat
militanlanna yönelik operasyonlann sür-
düğünü bildirdiler.