Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
27 MART 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
K a p l a n c ı l a r A I m a n y a ' d a 1 6 y 11 d a n a s ı l t e r o r i z e o l d u ?
Tespihten tetiğe: KaplancılarMETtNGÜR
KÖLN - Eyalet Yüksek Mahkemesı
Soruşturma Hâkimliği tarafindan hakkın-
da 23 Mart I999'da tutuklama karan çı-
kanlması sonucu, Federal Krimınal Da-
iresı görevlilerinin, özel timin ve Kuzey
Ren Westfalya Eyaleti polis teşkilatının
birlikte düzenlediği bir operasyonla söz-
de halife Metin Kapian'ın tutuklanması,
Almanya'daki Türkiye çıkışlı şiddet yan-
lısı şeriatçı akımlann başını çeken Kap-
lancılara ağır bir darbe oldu.
Köln'ün Nippes adıyla tanınan ve Tür-
kiyelilerin yoğun yerleştm merkezlerın-
den biri olarak bilınen bölgedeki Uluca-
mi'ye, aynı yerde Anadolu Federe Islam
Devleti'nin merkezi olarak kullanılan bi-
naya yûzlerce polisin baskın yaparak Me-
tin Kaplan'ı tutuklaması ve onun "cihat
askerieri" dediği yaklaşık 40 koruyucu-
sunun gözaltına alınmasının ardından,
merkezi Almanya'nın Karlsruhe kentın-
de bulunan federal başsavcılığın yaptığı
açıklamada Kaplanctlar ilk kez terörist
bir örgüt olarak nitelendirildi.
Operasyon yöneticilere karşı
Büyük operasyonun cemaate karşı ol-
madığını, hareketin başını çeken ve terö-
re ilgi duyan yöneticilere karşı olduğunu
belirten başsavcılık açıklamasında, "Mu-
hammed Metin Kaplan, Hilafet Devleti
adındaki örgütün sorumlusudur. Bu orga-
nizasyon içinde kendi amacına hizmet ede-
cek bir terör birimi oiuşturmuştur. Al-
manya ve Avrupa ülkelerindeki emirlikk-
rinin başında kendisi ve Köln'deki bu grup
\ardır. Her şeye bunlar karar verir. Lye-
leri köktendinci Islam ve Sünni inançhdır.
Bu teşküat Tiirkiye'de Kuran esaslanna
dayalı bir şeriat devletinin kurulmasını
amaçlamaktadır. Kaplan. Alman Anaya-
sası'nı ve hukuk düzenini de reddetmek-
tedir" diyor.
Kaplan'm. amacmı gerçekleştirmek
için teşkilat içinde kendisini eleştirenleri
ve davadan dönenleri etkisiz hale getirme
girişimlen içinde olduğu da vurgulanan
açıklamada, Federal Kriminal Dairesi ta-
rafindan Almanya genelinde Kaplancıla-
ra yönelik soruşturmanın sürdürüldüğüne
de yer veriliyor.
Kaplan Almanya'da
Avrupa'daki Türkiye kökenli Islamcı
teşkilatlara bakıldığında, Türkıye'de ol-
duğu gibı beyin takımının Diyanet çıkış-
lı olduğu görülür.
llabiyat fakültelennöe okurlar, Diya-
net'ttfjSanBerini yaparlar, dışanda eyle-
me geçerler. 1980 askeri darbesinin ar-
dından çeşitli yollarla yurtdışına, Tiirki-
ye'de müftülûk yapmış, Islami kesim için-
de kariyeri olan Diyanet çıkışlı çok sayı-
da hoca gitmişti.
Bunlar içinde en çok sivrilenlerden bi-
• Sözde halife Metin Kaplan'ın Almanya'da tutuklanması, şeriatçı örgüt için büyük darbe oldu.
1982 yılında Almanya'ya giden Cemalettin Kaplan, özellikle îran'la ilişkiye geçtikten sonra
çevresinde toplananlan teröre kanalize etmeye başladı.
ri de 1982'de Almanya'ya giden Cemalet-
tin Kaplan'dır. 15 yıl Adana müftüsü olan
ve Diyanet tşlen başkan yardımcıltğına
kadar yükselen Kaplan, Almanya'daki ls-
lamcı kuruluşlann en uç noktasında yer
almış, Ortadoğu ve Türkiye'ye uzanan
kollanyla şiddet eylemlerinın çekim mer-
kezi haline gelmiştir.
1984'te Cemalettin Kaplan'la birlikte
Millı Görüş'ten ayrılarak Islami Cemiyet-
ler ve Cemaatler Birliği'ni kuran ve ilk
başta Milli Görüş'ün yüzde 80'ıni safla-
nna çeken hocalardan Selahattin Yazıcı
(Bağdatlı eski müftü). Mustafa Özçelik,
Mahmut Çolak, tbrahim Kaba. Ahmet
Polat \ e Alaattin Özdemir, Kaplan'a yaz-
dıklan 9.10.1987 Köln tarihli mektupta
çok önemlı açıklamalarda bulunuyorlar.
Hocalar. Kaplan'dan ayrıldıkları sırada
yazdıklan bu mektupta, dışa yansımamış
teşkilat içindekı tehlıkeli gelişmeleri bir
bir dile getıriyorlar. sadece Kaplancılan
değil. Diyanet"ten Milli Göriiş'e kadar
uzanan bir olaylar zıncirini ortaya seri-
yorlar.
19 konunun yer aldığı bu belgede. Ce-
malettin Kaplan'ın Avrupa'ya neden yol-
landığı \e nasıl şıddete başvurduğu şöy-
le dile getıriliyor:
"Avrupa'y a. Milli Görüş içerisindeld ih-
tüaflan halletmek üzere gönderildiniz. Ne
yaak ki ihtilaflann halli sö> ie dursun, ce-
maati iftiraka (parçalanma>a) sürekleye-
rek yeni camilerin açılmasına ve veni ce-
maatlcrin kurulmasına sebep oldunuz.
Arkasından da açılan bu camilere 'nıes-
cid-ı dırar", cemaatlere de 'küfFar" fetva-
lan savurarak ölümlerine yalan fetvalar
uvdurdunuz. Bu mevzuda o kadar Ueri
Metin Kaplan'ın serbest bırakılmasuu isteyen 600 kadar gösterici, Karlsruhe kentinde buluııun teık ı .n yuk<>ek
mahkemesâ önünde toplamü. Eylemcilerin arasında çok sayıda kadın ve çocuğun bulunması dikkat çekti.
Kaplancılardanprotesto eylemi
HAKANKARA
FRANKTURT-Babası Cemalettin
Kaplan'ın ölümünün ardından Al-
manya"da kendisini 'halife' ılan eden
Metin Kaplanın tutuklanmast üzeri-
ne örgûtün yandaşlannca başlatılan
eylemlerdûn de sürdü. Sayılan 600'ü
bulan Kaplan yandaşı, Almanya'nın
Karlsruhe kentinde bulunan Federal
Yüksek Mahkemesi binası önünde
gösteri yaptı. Kaplan'ın tutuklanması-
nı protesto eden e> lemciler, "Haüfeye
özgürlük","Bizkr terörist değil, Müs-
lümaıuz" pankartlan taşıdıiar. Kap-
lan'ın getirildiği Karlsruhe kentine,
Almanya'nın değişık kentleri ile Fran-
sa, Etelçika Ve' Hollanda'dan gelen ey-
lemciler arasında çok sayıda kadın ve
çocuk da yer aldı.
Başsavcılığm izin vermesi üzerine
5 eylemci Kaplan'la telefon görüşme-
si yaptı. Kaplancılar, liderleri ile gö-
rüştükten sonra eylemlerine son ver-
diler. Şeriat devleti kurmayı amaçla-
yan Metin Kaplan, önceki gün Alman-
ya"da Federal Başsavcı Kay Nehm'in
istemi üzerine gözaltına alınıp tutuk-
lanmıştı. Köln'de bulunan ve 'Hilafet
Devfcti'ne ait olduğu belirtilenbinalar-
da gerçekleştirilen operasyonlar sıra-
sında olaylar çıkmış, polise direnen
Kaplancı milıtanlardan 40'ı gözaltına
alınmıştı.
Çıkan çatışmada üçü ağır olmak
üzere 14 polis yaralanmıştı.
gittiniz ki 'Humeyni'nin selahiyeti bende
olsa keserim bütün bu hocalann başını'
diyerek cellat olmak bile istediniz. Zaten
her zaman sizinle oimayan melek bile ol-
sa onun küfrüne. beraberinde olan şeytan
dahi olsa onun da sağlam bir Müslüman
olduğuna fetva verecek kadar İslami ölçü-
lerden uzakolduğunuz bilinmektedir. 4\-
rupa'ya geldikten sonra ilk karargâhınız
olan Milli Görüş hakkındaki fetvanız
'Milli Görüş'ten başka Islam cemaati,
Milli Gazete'den başka Islami gazete ve
Hicret mecmuasından başka da mecmua
tanımam" dediniz. Sonralan ise bunlan
bep ters iddialarla iptal cttiniz. Bu da kâ-
fı gelmeyerek. bu cemaati paramparça et-
meye sebep oldunuz. Yine İslami tekelini-
ze alarak başladınız Müslümanlara kâfir
ve mürted damgalan vurmay a ve yine baş-
ladınız asb esası oimayan bir sürü yalan
fet\a uydurmaya."
İran ve Kaplan
Hocalann mektubunda Kaplan'ın
tran'a gidip geldikten sonra nasıl değişti-
ğiyle ilgili şu satırlar yer alıyor: "Iran'a
gidip geldikten sonra ne kadar ehl-i sün-
net \arsa hepsine karşı amansız düşman
kesildiniz. Birçoğuna kâfir. kimine mürted
ve diğer bir kısmına da münank hükmü
verdiniz. Bu konuda raporlar hazırlayıp
birçok da yaalar yazdııuz. Verdiğiniz kon-
feranslarda cemaate,' tran"la Türkiye ara-
sında harp çıkarsa, siz hangı ordunun ya-
nmdayeralacaksmız' diyerek sorularsor-
dunuz. Coabını da kimseyi beklemeden
siz verdiniz: "Iran ordusunun yanında. de-
ğil mı
9
' Avrupa'da yaşa\an bu milletin iş-
ci evlatlaruu baba ve dedelerine düşman
hale gerirdiniz. Vaazlannızda, örnek ola-
rak sahabevi kiramı, dört mezhebin una-
mını değiL Humey ni'yi ve tran mollalan-
nı misal verdiniz.'
1
Polat'ın açıklamalan
İslami Cemiyet ve Cemaatler Birli-
ği'nin genel başkan yardımcısı olan ve
dört yıl Kaplan'la birlikte çalışan tanınmış
hocalardan Ahmet Polat. İslami Cemaat-
ler Birlıği'nden ıstifa edip aynldığında
tran'la ılişkiler konusunda basına şu il-
ginç açıklamayı >apmıştı:
" 1986yıiında Mekke-i Mükerreme'den
dönmüştüm. Cemalettin Hoca bir toplan-
tıda idi. Toplanb>a beni almama>a çalıştı.
Başka bir oda>a çekerek İran için bir yü-
riiyüş \apma>ı karaıiaşürdıklannı sö\le-
di. İtiraz ederek. Humey ni'nin resimleriy-
le y ürü\emeyecegimizi söyledim. Bunun
üzerine Kaplan,' Bütün masraflannı ken-
dilen karşılıyor. 250 bin rnark ödeyecek-
ler dedi. Ben ise degü 250 bin, 500 bin
mark bile olsa yapüamayacağmı tekrarla-
dım. Yürüjüş iptal edildi."
Yarın: Öl de ölelim,
vur de vuralım'
Adalet Bakanlığı, dosyanın çeviri işlemi tamamlandıktan sonra Bonn'a gönderileceğini açıkladı
Metin Kaplan^ın iade dosyası hazırlaınyor
ALPERBALLI
.\NKARA - Adalet Bakanı Prof. Dr.
Selçuk Öztek, Köln'de tutuklanan şeriatçı
"Hilafet Devleti" örgütünün lideri Metin
Kaplan' m Almanya'dan iade istemini içe-
ren dosyanın hazırlandığını, çeviri işlemi-
nin tamamlanmasının ardından büyük
olasılıkla gelecek hafta Bonn'a gönden-
leceğini bildirdi. Dosyada, Kaplancılar ör-
gütü hakkında lstanbul, Adana ve Erzu-
rum DGM'lerde görülen davalardaki an-
latımlar. ıddianame ve diğer kanıtlar yer
alıyor.
Almanya, Kaplan'ın Köln'de tutuklan-
dığını Türk adli makamlanna ilettikten
sonra Ankara Dışişleri Bakanlığı kanalıy-
la Bonn vönetimine iade başvurusunda
bulunarak dosyanın en kısa sürede gönde-
rileceğini bildirdi.
Cumhuriyef in sorularını yanıtlayan
Adalet Bakanı Öztek, Kaplan' ın iade do's-
yasının hazırlandığını belirterek "Tercü-
me edili>or. Bayram tatili içinde Alman-
ya"dan iadesi istenecek. Adana, İstanbul,
Erzurum DGM başsavcılıklan tarafindan
hakkında açılan davalar \ar. Bunlara isti-
naden istenecek1
* dedı. Öztek. iade olası-
lığı konusundakı soru üzerine. Kaplan'ın
Almanya"da siyasi mülteci statüsünde ol-
duğunu belirterek konunun bu açıdan da
ıncelendiğini hukukı durumunun önü-
müzdeki günlerde netleşeceğini bildirdi.
Alınan bügiye göre iade dosyasında
cumhunyet savcılıklan ile mahkeme dos-
>asındakı şu saptamalar yer aiacak:
- Eski Adana Müftüsü Cemalettin Kap-
lan, 1980 yılında Almanya'nın Köln şeh-
rınde radikal tslamcı faaliyetlere başladı.
1983 'de Islami Cemav it \ e Cemaatler Bir-
liği'ni. 1994 yılında da Anadolu Federe Is-
lam Devleti'ni ilan ettı.
- Kaplan'ın 1996'da ölümü üzerine ye-
rine oğlu Metin Kaplan geçti.
-1998 yılında cihat ilan etti. Hakkında
gıyabı tutuklama karan almdı.
- Örgüte üye olmak için teröristlerden
imzalı "btad senedi" alınmakta. Cemalet-
tin Kaplan'ın ölümünden sonra Metin
Kaplan, "Şûra. bölge emirleri. gençlik
emirieri, Av rupa gencjik emirleri ile cema-
at" hıyerarşısi içinde faaliyetlennı y'ürü-
tüyor. tslamı dönemde olduğu gibi cihat
için aıdat adı altında müritlerınden ve
ınançlannı sömürerek özellikle Alman-
ya'daki Türk vatandaşlanndan para topla-
makta.
- Terörist örgüt. patlayıcı > üklü bir uça-
ğın 29 Ekim İ998 günü tören sırasında
Anıtkabir'ın üzerine intihar saldınsı dü-
zenleyerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti
yoneticılerinin öldürülmesi girişimi; Me-
tin Kaplanın ılan ettiğı cihat seferberliği-
nin bir eylemıdır.
- tstanbul DGM Başsavcılığı'nın bu te-
rörist örgütle ilgili soruşturması çerçeve-
sınde ıfadesi alınan sanık Kuddusi Arma-
ğan, Anıtkabır'e saldın eyleminin Metin
Kaplan \e şûra tarafindan düşünüldüğü-
nü, kendisine bağlı olarak faaliyet göster-
diği Hassen Gençlik ve Dillenburg emiri
olan Süleyman Hoca'dan öğrendiğini ve
kendisini fedai olarak kabul ettiği için ey-
lemi yapmak istediğini söylemişti.
- Metin Kaplan, militanlanna Türki-
ye'de özellikle camiler başta olmak üzere
halkın yoğun olarak bulunduğu merkez-
lere kitlesel imha eylemleri düzenleyerek
"provokasyon" yapmalan talimatı \ erdıği.
sanıklann anlatımlannda yer alıyor.
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Uçakta
Uçak yolculuklarında şiiryazmışlığım var... ("Hel-
sinki'ye Bir Şiir", "Avustralya'dan Aynlırken Uçak-
ta Düşünceler",.. Ikisi de, ilginç bir rastlantıyla, bir
ülkeden aynlırken yazılmış şiirier...) Zaman zaman
yazı notlan almış olmam da doğal. Fakat uçakta bir
"köşe yazısı"na ilk kez başlıyorum...
Çarşamba sabahı 09.05'te istanbul'dan hareket
eden "AirFrance" uçağındayım... FransızKültürve
Eğitim bakanlıklannın "Şairterın llkbahan" adıyla dü-
zenlediği toplantılara katılmak üzere Parıs'e uçuyo-
rum...
Bulgaristan'ı geride bıraktık... Romanya üzerinde
uçuyoruz... Az önce pılot, Fransızca sonra Ingiliz-
ce, uçağın güvenlik nedeniyle olağan rotasını izle-
meyeceğinı, Yugoslavya üzerinden uçmayacağımı-
zı bildirdi... Parantez içinde "son günlerdeki politik
olaylar" açıklamasını da yaparak...
">4//"Frafice"dergisindeki haritadayeni rotayaba-
kıyorum... Romanya için sağa kıvnlıp Yugoslavya'yı
solumuzda bırakarak bir kez daha yaklaştığımız Ka-
radeniz'den Macaristan'a doğru uçuyorolmalıyız...
Yeni rota yolumuzu biraz uzatıyor...
Uçağın kuyruğunda, en arkada, cam kenannda-
yım... Yanımdaki koltuklar boş. Böylece daha rahat
yazabiliyorum. Havagüneşli, açık. Aşağılarda küçük
parçalı bulut kümeleri... Buna karşın, arada bir, ka-
lemi durdurmamı gerektirecek kadar sallanıyoruz...
Sarsıntının kuyrukta daha aüçlü hissedilmesi do-
ğal...
Uçak yolculuklannda tedirginlik duymamak ola-
sı mı? Yine de bunun "görece" bir duygu olduğu-
nu biliyorum... Yazıya başlamadan önce, saate,
"ilerlemiş olmasını" dileyerek bakıyordum... Az ön-
ce, "ileriememiş olmasını" dileyerek baktım... Pa-
ris'e inmeden yazımı bitirmeliyim...
Bu "görece "liğı bir başka nedenle, Avustralya
yolculuğundadayaşamıştım...Sydney'eüçaşama-
da, toplam 24 saatte uçuran dev uçaklarda, uçak-
ta olduğunuz duygusunu bir süre sonra kaybediyor-
sunuz...
Birkaç ay önce Zürich-lstanbul arasında uçarken
Isviçre Havayollan uçağı tüm yol boyunca kesinti-
siz sarsılmıştı... O zaman uçak sarsıntısıyla gemi
sarsıntısının benzerliğini düşünmüş, -sarsıntı uçak-
taki anzayla değil havayla ilgili olduğundan- ille de
düşmemiz gerekmediği sonucuna vaımıştım...
(Meslekten arkadaşlar benzetmemin doğru olduğu-
nu söylediler...)
Yine de, az önce, "kemer uyarısı" gerektiren sar-
sıntı, yüreğimi hafiften de olsa çarptırdı... Bu "ılkel
içgüdü"üen tümüyle kurtulmak belki mümkün de-
ğil...
• • *
Yaklaşık iki saattir uçuyonjz, yaklaşık bir saattir,
yazıyorum. yaklaşık bir buçuk saat sonra Paris'e ın-
miş olacağız... Fakat yazımı Paris'e inmeden önce
bitireceğimı artık biliyorum... Yolculuk nasıl "kı-
vam'ını bulduysa, ben deyazmanın kıvamındayım...
Yeşılköy Havaalanı'na (bu kez trafik nedeniyle de- ^
ğtl, kalkış saatini yanlış anımsamama yol açan ken- '
di dalgınlık ve dikkatsizliğim nedeniyle) son anda u- "
laştığımdan gazete alamadım... Uçak girişindeki
sergide yolculara sunulan gazetelerden "Milliyet",
"Hürriyet" ve "SatoaAHagüne başladım... Sabah'ta
Selahattin Duman'ın yazısı ("Ben enteli fındık
ile...") bu uçakyolculuğundaki hafif yürek çarpıntı-
sının bir başka nedenini, arka kabinde görevli zarif
hostes bayanı ilgilendirecek kadar benı kahkahalar-
lagüldürdu... Duman'ın yazısı bence bir mizah baş-
yapıtıydı.. Yine "Sabah"ta Can Dündar'ın yazısı
("Bakan, katili gördü...") ölçülü duygululuğu ve (Do-
ğan Öz'ün öldürülmesinin 21. yılında, bu cinayete
ilişkin) üzücü, düşündürücü saptamalanyla mükem-
meldi... (Bir an, "renklioas/n"ımızı eleştirirken, kimi
kez, o gazetelerde yazan gerçekten seçkin yazar ar-
kadaşlanmızı incitebileceğimiz düşüncesi aklımdan
bir "özeleştiri" gibi geçti...)
• • •
Saat 12'ye çeyrek var... Dingin bir uçuşla Paris'e
yaklaşıyoruz... Inışe birsaatten az kaldı... Önümde-
kikottukta"Cum^unyef"okunuyor...Epeycebirsü-
redir, insanlann toplu olarak bulunduğu birçok yer-
de "Cumhuriyet"'\ daha sık görüyorum... Birazdan,
başlığını gördüğümde yakın bir akraba yüzü gönmüş
gibi sevindiğim gazetemizi "ödünç" aiacak ve Pa-
ris ilkbaharına -"Cumhuriyet" yurtdışında henüz
günlük yayımlanmadığından- yazılannı birkaç gün
okuyamayacağım "/cöşedaş"lanmın yorumları ve
yazıişleri mutfağında nasıl bir sorumluluk duygu-
suyla, nasıl ortaklaşa birçalışma bilinciyle kotanldı-
ğına tanık olduğum "güvenilir" Cumhuriyet haber-
leriyle ineceğim...
Yüksek Mahkeme'den ret
Hatiboğlu'nun işlemi
usulsüz bulundu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkeme-
si, TBMM Başkanvekili \asin Hatiboğlu'nun seçimlenn er-
telenmesine ilışkın önergeyı genel kurulun gündemıne al-
ması karannı iptal etti. Anayasa Mahkemesi, ANAP, DYP
ve DSP'li 153 milletvekilinin, 21 Mart 1999 günü açılan
usul tartışması sonucunda yapılan oylamayla DTP'nin ge-
nel seçimlerin ertelenmesine ilişkin öngergesinin TBMM
Genel Kurul gündemıne alınması konusundaki karannı
verdi. Mahkeme. genel kurul gündemine alınan önergeyi
yeni bir iç tüzük ihdası yarattığı gerekçesiyle oyçokluğuy-
la iptal etti. Ancak içtûzük uyannca komisyondan geçme-
yen önergeler45 gün geçmedikçe genel kurula getirilemı-
yor. TBMM İçtüzüğü'nün "Bekleme süresi'
1
başlığını taşı-
yan 36. maddesi komisyona göndenlen konularla ilgili şu
sınırlamayı getiriyor:
"Komisyonlara havule edilen işlerin görüşüunesine, ha-
\ak tarihinden itibaren 48 saat sonra başlanabilir. Komis-
yona ha\ ale edilen e\ rak. komisyun başkanhğınca resen ve-
ya komisyon üyderinden beşi tarafindan yazryla istenirse,
basanlarak komisyon üyeterinedağıtıur. Bu takdirde söz ko-
nusu süre, dağınm tarihinden itibaren başlar." "Komisvon-
lardainceleme süresi" başlıklı 37. madde ise 45 günlük sü-
reyı şöyle düzenliyor: "Tasan veya teküflerle kanun hük-
münde kararnamelerin esas komisyonlara havak» günün-
den itibaren en geç 45 gün içinde sonuçiandınlması gerekir.
Bu sürenin bitiminde tasaru teklif \e kanun hükmünde ka-
rarnamenin doğrudan genel kurul gündemine alınmasını
hükümetve teklif sahipleri isteyebilir.... Süresi içinde komis-
yondagörüşüuneyen kanun hükmünde kararnameler. doğ-
rudan genel kurul gündemine alınmak üzere Meclis Baş-
kanhğınca Danışma Kurulu'na götürülür.1
'
Anayasa Mahkemesi önceki gün verdiğı kararda ise TB-
MM Başkanı HikmetÇetin'in TBMM'yi olağanüstü top-
lantıya çağırmasını usule uygun bulmuştu.
İzmir Cumhuriyet Savcılığı, gazetelerde çıkan haberleri ihbar kabul etti
Iııuuıı nikâhlı Aktaş^a soruşturma
.»212ı 2f) X') 78 [i Hatı
>fECATt AYGCS
İZMİR- ANAP İzmir büyükşehir belediye baş-
kan adayı Kutiu Aktaş'ın ış kadını Sema Rama-
zanoğlu ile dını nikâh kıymasına tzmir'de sert tep-
kıler sürerken gazete haberlerinı ihbar kabul eden
İzmir Cumhuriyet Savcılığf nca soruşturma baş-
lattığı öğrenildı. Hukukçular, Aktaş'ın imam ni-
kâhı kıymasının suç olduğunu belırtirken İzmir
Baro Başkanı Çetin Turan. "Türkhe Cumhurive-
ti devietinde bakanhk ve \alilik yapmış birinin bu
gerceği bilmemesi mümkün
değü" dedı.
Aktaş, dini nikâh kıyma-
sına ilişkin tepkilere "Kim-
se benim özel hayatuna ka-
nşamaz" derken CHP'nin
tzmir büyükşehir belediye
başkan adayı Yüksel Çak-
mur. "Türkiye'de İçişleri
Bakanlığı yapmış, valilik
yapmış bir insan, bu rutu-
muyla çok düşündürücü bir
yerde" dıye konuştu.
İçişleri Bakanlığı yapmış
bir kışinin dini nikâhla ev-
lenmesini eleştiren İzmir
Barosu Başkanı Çetin Tu-
ran. "Böyle bir seynı gerçek
oiabileceğine inanmıyorum.
Çok üzünfü verici bir du-
rum. Türkiye'de salt imam
nikâhı ile geçerli bir evlilik
kurumu voktur. Türkive
Cumhuriyeti de> letinde bakanhk \e valilik y apmış
birinin bu gerçeği bilmemesi mümkün değil" de-
di.
lstanbul Cumhuriyet Başsa\ cısı Ferzan Çitici,
Aktaş'la ilgili soruşturma açılabilmesi için dini
nikâhın nerede kı> ıldığını ögrenmeye çalıştıklan-
nı dile getirdı. Çitici. "Kutiu Aktaş'ın nereden di-
ni nikâh kıydığıni bilmhoruz. Burada çok sa>
r
cı
var, tıangi sa\cmın sorumlu olduğu bölgede bu ni-
kâhın kıyıkiığını şu anda saptayamadık" yanıtını
verdı.
DenizSom
9
a ödül
Doğa Sa\aşçılan Çevre Örgütü tarafindan
Türkiye'deki çevre sorunlannın çözülmesi
amaavla bu yıl beşjncisi düztnlenen "Doğa
Sa\i
aşçılan Çe\Te Odülleri'" önceki gece Çı-
rağan Sarayı'nda gerçekleştirilen törenle sa-
hiplerini btiklu. Boğazlardaki sorunlara dik-
kat çekmek amacıyla hazırianan ıııultisi/-
yon gösterisinin ardından gazetemiz yazan
Deniz Som, Hürriyet gazetesinden Yasemin
Boran ve Süteyman Arat, Posta ^zetesi, Sa-
bah tstanbuleki, NTV,Prof. Dr. AhmetSam-
sun"lu.fotoğrafçıCüneytOğuztüzün, Dr. Ab-
diilkadir Tann\erdivesunucu Güner Ümit'e
odülleri verikü. Törende Ata\ ve Banş Vlan-
ço'ya da DoğaSavaşçılan Çe> re Örgütü Baş-
kam Zafer Murat Çetintaş tarafindan "özel
ödül" sunuldu. Manço'nun ödülünü eşi La-
leMançoaldı. (Fotoğraf: KADER TUGLA)
Hukukçular. Kutlu Aktaş ile Ramazanoğlu'nun
TCK'nin 2374, dini nikâh kıyan hocanın ise 237/3
maddesini açıkça ihlal ettiklerinı savundular. Bu
arada gazetede çıkan haberleri ihbar kabul eden İz-
mir Cumhuriyet Savcılığı. soruşturma başlattı.
Savcılığın 237-3 ve 23 7 4 maddeye muhalefetten
Aktaş'ın önümüzdeki günlerde ifadesini alacağı
öğrenildi.
Dini nikâh tzmir'de sert tepki gördü. Yüksel
Çakmur. "Siz Türkiye'ııin neresindesiniz? Türki-
ye'de İçişleri Bakanlığı yapmış. valilik yapmış bir
insan, bu rurumuyla çok dü-
şündürücü bir yerde. O ma-
kamlarda oturmuş bir insa-
nın tutumunun neolması ge-
rektiğine bütün İzmirliler
karar verecek" diye konuş-
tu.
Aktaş: Ozel hayaüm
Dini nikâh kıydırdığı için
eleştinlere hedef olan Aktaş
ise kendisine yöneltilen bu
konudaki sorulara "Herkes
evlenirken dini nikâh yap-
maz mı? Ben de dini nikâh
yapnm. İşlerim şimdi yoğun,
hafifledikten sonra elberteki
resmi nikâhımı yapacağım.
Kim demiş resmi nikâh yap-
Ormayacağımı? Hem bu be-
nim özel yaşannm. Kimse
benim özel yaşantima kan-
şamaz" yanıtını vcrdi
EIHHNRRLlSflNflT GflLERlSl
TEMATİK SERGİLER-I
20 Marî-30 Nisan'99
"Kımliks'deşen Cogrofyo
ve Koybobn Kökkr"
Cihat ARAL
Avni ARBAŞ
Aydın AYAN
Mahmut CEUYİR
Artin DEMİRCİ
Nedim CÜNSÜR
Özer KABAŞ
Yusuf KATİPOĞLU
Ursula SOLTERMAN
İrfan ÖNÜRMEN
Sezai ÖZDEMİR
Mustafa ÖZEL
Orhan PEKER
EmelSAHİNKAYA
Yavuz TANYELİ
Ercüment TARHAN
Akagündüz TEMÜR
SabahattinTUNCER
AlpTamer ULUKILIÇ
Pazar gunü harıç hergün
11 00-19.00 arası açıktır.
Istıklal Cd Elhamra Pasajı
N o . 2 0 8 B e y o ğ l u
Tel: (0212) 245 15 08
Fax: (0212) 244 19 83
IİODİ
saıut fal«fisi
RUHİ GÖRÜNEY
Resim Sergisi
24 Mart-14 Nısan'99
Vahkonagı Cd. Pasaj 73 Nısanlası
Tel: (212) 225 23 37
MUHSİN BİLYAP
(Akademik - dışı)
RESİM ATELYESİ
Daimi Sergisi
Sarraf Ali Sok. No:27 Moda
Kadıköy • Tel: 330 81 10
(^ALMELEK
UGURALGAFUROGLU
Naif Resim Sergisi
20 Mart-20 Nisan'99
İ M K CıaffteP UK *»»» 1' * ' S X rs IflC
Nre*jelye «ybr Zi Ni Apl Ne 24/6 Levem
T«t (IB12) 269 8014 • F»r (0212) 284 35 H
GALERİ ve SERGİ
ilanlarınız için:
0212.293 89 78