Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
12 ŞUBAT 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
Türkiye'nin
kredi notu düştü
• LONDRA/ANKARA
(AA)- Uluslararası kredi
derecelendirme
kuruluşlanndan Duff and
Phelps (DCR),
Türkiye'nin. döviz
cinsinden borçlanmalanna
yönelik kredi notunu
degiştirmezken, Türk
Lirası (TL) cinsinden
borçlanmalanna yönelik
kredi notunu, "BB +"dan,
"BB"ye düşürdü. DCR
yetkililerinden aldığı
bilgiye göre, DufFand
Phelps, Türkiye'nin, TL
cinsinden borçlanmalanna
yönelik kredi notunu "BB
-•-"dan "BB"ye
düşürürkcn, "BB -" olan
döviz cinsinden
borçlanmalanna yönelik
kredi notunu
degiştirmeden teyit etti.
DCR, TL cinsinden foedi
notuyla ilgili olarak
göriinümünü ise negatif
olarak açıkladı.
Işadamlarınm
alacaklan
• IZMİR(AA)-
lstanbul'da kurulu
uluslararası hukuk firması
Benelux yetkilisi tbrahim
Emre, sağlam anlaşmalar
yapmamalan nedeniyle
Türk ihracatçılann,
sattıklan mallann
karşılığım almakta
zorlandıklannı ve dava
açma konusunda da
çekingen davrandığını
ifade etti. Emre, 1998 yılı
için toplam bir milyon
mark alacağına karşılık
30, yabancı Fırmalann ise
Türk işadamlanyla
yaptıklan anlaşmalara
uyulmaması karşısında 8
milyon dolar alacak ve
200 dava dosyası
bulunduğunu bildirdi.
Japonya'ya
Türk karantili
• ATVTALYA(AA)-14
Şubat günü kutlanacak
olan Sevgililer Günü için,
Antalya'dan çeşitli Avrupa
ülkeleri ve Japonya'ya 10
milyon dal karanfil
ihracatı garçekleştirildi.
Noel'de umduğunu
bulamayan Antalyalı
ihracatçı firmalar,
Sevgililer Günü için de
hedeflediklerinin altında
sipariş aldılar.
Insani' projeye
BM'den onay
• ANKARA (AA)-
Türkiye ile Birleşmiş
Milletler Kalkınma
Programı (UNDP)
arasmda, Türkiye İçin
Ulusal tnsani Gelişme
Raporlan Üretimi Projesi
Anlaşması, Bakanlar
Kurulu tarafından
onaylandı. Resmi
Gazete'de yer alan
anlaşmaya göre UNDP,
Türkiye'ye 1997, 1998 ve
1999 yıllanna ait ınsani
gelişme raporlannın
hazırlanması için, 225.000
dolarlık fon sağlayacak.
Insani gelişme raporlan,
Hükümet ve UNDP adına
Türkiye Ekonomik ve
Sosyal Etütler Vakfı
(TESEV) tarafından
hazırlanacak.
Şirkefler istiyor
devlet ödüyor
• ANKARA (AA) -
Gümrük Müsteşarlığı,
mesai saatleri dışmda ve
resmi tatil günlerinde iş
sahiplerinin yazılı talepleri
üzerine çalışılması halinde
ödenen fazla mesai
ücretlerini, yüzde 100
oranında artırdı. Resmi
Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren Gümrük
Genel Tebliği'ne göre,
fazla mesai ücreti her saat
için 1 milyon 200 bin lira
olarak uygulanacak.
DÜZELTME
Gazetemizin 28.01.1999
tarihli nüshasında (11. say-
fa 1. sütunda) "Sigorta
Borcuna Karşılık Bina"
başlıklı habere ilişkin, Ereğ-
li Demir Çelik Fabrikalan
TAŞ'den düzeltme metni
istenmiştir. ERDEMlR'den
yapılan açıklamada, şir-
ketin SSK'ye süresi için-
de ödenmemiş herhangi
bir borcu bulunmadığı, şir-
ketin, ihaleye çıkanlan bir
bina için Divriği ilçesinde
dispanser binası olarak
kullanmak amacında olan
Sosyal Sigortalar Genel
Müdüriü'nün satış koşul-
larını sorduğu kaydedil-
miştr. DüzeJtiriz.
Açığın vergi yerine iç borçla kapatılması devlete 107 misli pahalıya mal oluyor
Tek çözüm vergi toplamakEkonomi Servisi - Türkiye'nin bütçe
açıklannı vergi yerine, iç borçlanmaya
giderek kapatmaya çalışması, devlete
vergiye göre 107 misli pahahya mal
oluyor. Kamu harcamalannı
karşılamanın en sağlıklı yolu olan vergi
toplamanın devlete maliyeti, iç
borçlanmanın yü2de 1 'i dolayında
bulunuyor.
Devlet, günümüzde 100 lira vergi
toplamak için sadece 1.17 liralık bir
harcama yapıyor.
Buna karşılık, 100 liralık bir kaynağın iç
borçlanma yoluyla temin edilmesi
durumunda, devlet kasasından tam 126
lira çıkıyor. Maliye Bakanlığı ve Devlet
Planlama Teşkilatı verilerine göre,
bundan 10 yıl önce 100 liralık bir
borçlanma için devletin yaptığı harcama
59.8 liraydı.
Devlet, topladığı her 100 liralık vergi
için ise 1.51 lira harcama yapıyordu.
Borçlanmanın faturası, sonraki yıllarda
faizlerdeki tırmanışa baglı olarak
Darboğazın tablosu
Ytllar
100 Bralık borçlanmanın
maliyeti (TL)
10O liralık verginin
maliyeti (TL)
1969
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1996
1999
C): Halka arzdakı foız oranı oaz alınmıştır.
• Türkiye,
1999'da bütçe
açıklannı finanse
etmekiçin 5.5
katrilyon lira
borçlanmaya
gidecek. Devletin
bir yılda tahsil
edemediği vergi
ise en az 6
katrilyon lira
olarak
hesaplanıyor.
sürekli bir artış gösterdi ve 1994'te üç
haneli rakamlara yükseldi.
Söz konusu yılda her 100 liralık
borçlanma için devlet 164.4 lira
ödemeye başladı. Aynı yıl, 100 liralık
verginin maliyeti ise 1.25 lira olarak
belırlendı. 1997'de 122.5 lira olan
borçlanma maliyeti, geçen yıl 110.5 lira
seviyesine düşerken, bu rakam son
halka arzdaki faiz oranlan ile
günümüzde yüzde 126 düzeyine geldi.
Buna karşıhk, 100 liralık verginin
maliyeti, 1999'a girerken 1.17 lira
olarak hesaplandı.
Kayıt dışının oranı yüzde 40
Bu tablo karşısında devletin sağlam
gelir kaynaklanna kavuşması, bu
çerçevede de vergi kayıp ve kaçağım
asgariye indirmesi, tek çözüm olarak
ortaya çıktı. Resmi verilere göre. kayıt
dışı ekonominin kayıtlı ekonomiye
oranı yüzde 40 dolayında bulunuyor.
Maliye Bakanlıği'nın vergi denetimleri
de, mükelleflerin kazandıklan her 100
liranın 50 lirasını devletten gizleyerek,
milyarlarca. trilyonlarca lira vergi
kaçırdığı sonucunu veriyor. Bu şekilde
Türkiye'de günümüz rakamlanyla en az
6 karrilyonluk bir vergi kaçağı olduğu
hesaplanıyor. Türkiye'nin 1999'da bütçe
açıklannı kapatabilmek için başvurması
gereken iç borçlanma ise 5.5 katrilyon
lira seviyesinde bulunuyor.
TESÎD Başkanı Yücel, şirketlerin özgün ürün üreterek yaşayabileceklerini söyledi
' Ar-ge fantezi değiP
• Tûrk Elektronik
Sanayicileri Derneği
Başkanı Dr. Fikret Yücel,
sanayicilerin Ar-ge
yatınmlannı geri dönüşü
olmayan para olarak
değerlendirmelerinin yanhş
olduğunu belirtirken
üniversitelerdeki Ar-ge
etkinliklerinin de sanayicinin
işine yarar hale getirilmesi
gerektiğini ifade etti.
NtLÜFERŞENSÖZ
Teknolojide dışa bağımlı bir ül-
ke olmaktan sıynlamayan Türki-
ye'de şirketlerin gelecekte var ola-
bilmelerinin araştırma geliştirme
(Ar-ge) faaliyetlerine bağlı oldu-
ğuna dikkat çekiliyor. Türk Elekt-
ronik Sanayicileri Demeği(TESlD)
Başkanı Dr. Fikret Yücel, Türki-
ye'nin dünyadaki teknolojik geliş-
melerin uzağında kaldıgını belir-
terek "Ar-ge fantezi değil. Şirkeüer
özgün ürün geliştirmeden hayatta
kalınamayacağını görmek zorun-
da" diye konuştu. Türkiye'de elekt-
ronik sanayiinin büyük bölümünü
bünyesinde banndıran TESÎD'in
Başkanı Yücel, Türkiye'de ve dün-
yadaki Ar-ge faaliyetlerini. tekno-
lojik gelişmeleri değerlendirdi:
- Türldye'de yapılan Ar-ge faali-
yetlerini, diğer diinya ülkeleriyle
karşılaştınr mısınız?
- Gayrisafi Yurtiçi Hasıla
(GSYÎH) içerisinde tüm Ar-ge har-
camalannın payı 97'de bınde 4.5
olmuş. ABD. Almanya, Fransa ve
Japonya'ya gibi gelişmiş ülkelere
baktığmızda GSYlH'lerinin yüz-
de 2-3'ünü Ar-ge'ye ayınyorlar. Bu
harcamalar Türkiye'nin yapbğmdan
6 kat daha fazla. Rakamlar, Ar-
ge'de geri kaldıgımızı gösteriyor.
- frfri kalmışlık karpsında aıa-
vkSer Ar-ge'ye nasıl bakmah?
- Şirketler ya Ar-ge yaparak öz-
gün ürünler üretecekler ya da ge-
lecekte yaşayamayacaklar. Ar-ge
bir fantezi degıl. Sanayicilerin bu-
raya yaptıklan yatınmlan geri dö-
nüşü olmayan para olarak değerlen-
dirmeleri yanlış. Üniversıtelerde
yapılan Ar-ge'nin de sanayicinin
işine yaraması yânı bilginın ticari
hale getinlmesi gerekiyor.
- Türkiye'de olmayan teknoloji-
lerin transferi nasıl yapdıyor?
- Sanayici, teknolojıyi çogunluk-
la yabancı sermayeyle ortaklıklar
kurarak veya dışandaki bazı şir-
ketlerle lisans anlaşmalan yaparak
kazanmış. Ama butaşıma suyla de-
Teknolojide 'uzak ara' takip
• îsveç, Ar-ge çalışmalannda GSYİH'nin yüzde 3.2 ile iflc sıra-
da. Japonya yüzde 2.9 ile ikinci ABD ise yüzde 2.4 ile üçüncü.
• Devlet İstatistikEnstitüsü'nün (DİE).90-95yıllan arasında Tür-
ldyetteki Ar-ge etkinlikfcri araştırmasında. Ar-ge'nin >üzde 68'ini
ünKersite, yüzde 23'ünü sanayi, geri kalanını da kamu yapjyor.
• Gelışmış üikelerde birmilyon nüfus içerisinde Ar-ge konusun-
da çalışan bilim adamı ve mühendis sayısı 3000, buna karşın geliş-
mekte olan üikelerde 130 civannda. Türkiye'de araştırmacı sayısı-
nın 38 bın olduğu ve bu sayının 150 bine çıkanhnası gerektiği vur-
gulanıyor.
^îrrhen "dbh'âîîrfnekten öteye git-
meyen bir davTanıştır. Ya da güm-
rük duvarlanyla sanayinin korun-
dugu dönemlerde kopyalama veya
Tersine mühendisKk'' yöntemiy-
le teknoloji transfer edilmiş. Kop-
yacılık, teknolojideki gelişme hızı
ve şekli dolasıyla artık olanaksız.
Lisans anlaşmalannda da lisansör
firma. lisans alanm kendisine rakip
olmaya başladığını gördüğü zaman
teknoloji transferini durduruyor.
- Elektronikalanında vereceğmiz
yenilikçilik-yaratıcılık ödülünün
öneminden bahseder misiniz?
- Türkiye'de yapılan özgün ürün-
len teşvik etmek istiyoruz. Simko,
Alcatel. Aselsan. Beko, Ericsson,
Netaş ve Telsim firmalannın kat-
kılanyla gerçekleştınlecek ödüle
aday ürünlerin Ar-ge çalışmalan
ve geliştirilmesinin Türkiye'de ya-
pılması gerekiyor.
Danıştay
yürütmeyi
durdurdu
• Bursa ve Yalova'yı
kapsayan dağıtım
şebekelerinin 30 yıl
süreyle Ihlas
Holding'in iştiraki
"Buryal" şirketine
verilmesine ilişkin
Bakanlar Kurulu
karan durduruldu.
Ekonomi Servisi -
Hükümet, mahkeme
kararlanna karşın elektrik
dağıtım şebekelerini
özelleştirmeyi
sürdürürken Danıştay,
Bursa ve Yalova'yı
kapsayan dağıtım
şebekelerinin 30 yıl
süreyle Ihlas Holding'in
iştiraki "Buryal"
şirketine verilmesine
ilişkin Bakanlar Kurulu
karannın yürütmesini
durdurdu. Tes-lş
Sendikası Yönetim
Kunılu da bugün Devlet
Bakanı Hikmet LTuğbay'ı
ziyaret ederek devir
işlemlerinin
durduruLmasını isteyecek.
Türkiye Elektrik Su ve
Gaz Işçileri (Tes-lş)
Sendikası'nca Bursa ve
Yalova illerini kapsayan
bölgedeki elektrik
dağıtım ve ticaretinin 30
yıllığma devrine ilişkin
Bakanlar Kurulu
karannın iptali için
Danıştay'da açtığı dava
sonuçlandı. Yüksek
Mahkeme bu karan,
şirketlerin ortaklanndan
bazılannın özel bir radyo
ve televizyon
kuruluşunun yüzde
10'dan fazla hissesine
sahip bulunmalan
gerekçesiyle verdi.
G-15 TOPLANT1LARIBASLADI
Küreselleşmeyi
yavaşlatmanın
yolu aranıyor
Ekonomi Servisi -Asy a,
Afrika ve Latin Amerika
ülkelerinin liderleri, küre-
selleşmenin zengin ve yok-
sul arasuıdaki uçurumu de-
nnleştirdiği uyansında bu-
lunarak bu gidişatın dur-
durulmasını istediler.
Gelişmekte olan ülkele-
rin bir araya gelerek oluş-
turduğu G-15'lerin bu yıl
dokuzuncusunu düzenle-
dikleri toplan-
tılardakonuşan
liderler, dünya
ülkelerini acı
reçeteleriyle
ekonomik bu-
nalıma sürük-
leyen Uluslara-
rası Para Fo-
nu'na (IMF)
sert eleştiriler-
de bulundular.
Malezya
Başbakanı Ma-
hathir Motaa-
med, smırlann
ortadan kalkmasınm ser-
maye hareketlerinin "ka-
yrtsn şartsız akışır
olarak
yorumlandıgına, ancak yok-
sul insanlann zengin ülke-
lerin smırlannaaynı özgür-
lükte girmelerinin müm-
kün olmadıgına işaret ede-
rek "Onlar için keskin de-
mir parmakİıklar ve suur
mııhafirian kaiacak" dedı.
• Jamaika
Başbakanı
Percival
Patterson, mevcut
uluslararası
finansal yapının
gelişmiş ülkeler
için çalıştığım
kaydederek
"Daha eşit, insani
ve banş yanlısı
düzene ihtiyaç
var" dedi.
Üç gün sürecek G-15'lerin
zirvesinde konuşan Jama-
ika Başbakanı ferrival Pat-
terson, mevcut uluslarara-
sı finansal yapmm geliş-
miş ülkeler için çalıştığım
kaydederek "Daha eşit in-
sani ve banş yanlısı düzene
ihtiyaç var" dedi. Küresel
ekonomik bunalımın tüm
dünyadaki gelişmekte olan
ülkelerinekonomilerini sal-
ladığmı hanr-
latan Pattersoa
"Dünyanm
yepyenidüzen-
kmelereihtha-
a olduğu acik"
dedi. Küresel-
leşmerun geliş-
mekte olan
ekonomilerin
geleceği için
birtehditoluş-
turduğunu ifa-
de eden Patter-
son. "Küresel-
leşmenin\önü
vegktişatı saMinmasız ulus-
lan tehditederken mihon-
larcakorunmasızinsani da
tehikeye süriiklüyor" açık-
lamasını yaptı.
Patterson. küreselleşme-
nin olumsuz etkilerine kar-
şı uluslara yardımcı olmak
için yeni bir mekanizma ku-
rulması çagnsında bulun-
du.
iş gorüşmeienniz, toplantilarınız.
davetli oiduğunuz yerier,
karşılayacağirtız misafirler
ve daha birçok pianinız var.
O halde sizi, gideceğiniz
yere eksiksiz konfoaıyla uiaştıracak
araçlara da ihtiyacınız olacak...
Amaçlar çeşitli, araçlar Budğet...
BudaetSatee bir teietonia, diîediğ -
zsm m eloftomıkfryatiaıv;-
250.t»0 USO sigorta gu.& <,
Bırigeîtafi kıratayın
(0212)2963196 Car Rental
ÇtFTÇİ DOSTU
SADULLAH USUMİ
Hazine Müsteşarlığı Ne
Yapmak istiyor?..
Türk ekonomisınin kaderini teslim ettiğimiz ba-
zı bakanlar veya yetkili makam sahipleri öylesine
işler yapıyorlar ki, çıldırmamak mümkün değil...
Batılı ülkelerin tamamı tarıma akıl almaz destek-
ler yapıyor. Hemen hepsi neredeyse çiftçisini kuş
sütü ile besleyecek... Üretimden, pazariamaya ve
ihracata kadar destek var...
Türkiye'de ise, 1980 yılından sonra destekler
yok denecek kadar azaldığı için tanm ve hayvan-
cılık can çekişiyor. Bu yüzden yıllardan beri tanm
ürünü ithal etmek zorunda kalmışız... Böylece, fa-
kir bütçemizden milyarlarca dolan yabancı ülkele-
re armağan etmişiz...
Anadolu'da milyonlarca insanımız işsiz ve aç...
Tanm ve hayvancılık artık kann doyurmaz hale gel-
miş. Yüz binlerce insanımız bir lokma ekmek için
yerini yurdunu terk ederek büyük kentlere göç edi-
yor.
Hele, 1998 yılında tam bir tanm faciası yaşan-
mış. Üretici pamuktan, mısırdan, buğdaydan, ay-
çiçeğinden, zeytinyağından, narenciyeden zarar
etmiş. Yeni ürün ekimi için cebinde beş kuruş pa-
rası yok. Bir çoklan banka ve tefecilere olan borç-
lannı ödeyebilmek için hayvanını, traktörünü, tar-
lasını satışa çıkarmış...
Böylesine acıklı bir ortamda, Hazine Müsteşar-
lığımız tanma yapılan devlet desteğinin bütçeye faz-
la yük getirdiğıni ileri sürerek kaldınlması için pro-
jeler hazırlatıyor ve bu projeleri de Dünya Banka-
sı'nasunuyor...
Eğer, Dünya Bankası hazırianan bu projeleri uy-
gun bulursa belirlenecek bir danışmanlık firması,
sistemin Türkiye'ye göre uygulama koşullannı araş-
tıracakmış... Daha sonra da yeni bir destekleme mo-
deli bulunacakmış...
Ancak, yeni modelin destekleme yerine köstek-
leme olduğu Hazine Müsteşarı Yener Dinçmen'in
açıklamasından da belli. Zira, müsteşar bugüne ka-
dar tanma yapılan desteklemenin çok fazla oldu-
ğunu ve Hazine'ye getirdiği yükün arttığını söylü-
yor...
Aynca Hazine'nin bir araştırmasına göre, Türki-
ye'de tanma her yıl yapılan destek 20 milyar dola-
nn üstündeymiş. DPT Müsteşar Yardımcısı Yavuz
Annsoy da 1998 yılında tanma verilen desteğın 4
katrilyon 93 trilyon lira olduğunu açıklamış...
•••
1980yılından sonra özeiteştirme girişimleri de böy-
lesine gerçek dışı rakam ve haberlerle başlatılmış-
tı. Çiftçiyi, sömürü düzenine karşı koruyan tanm-
sal KlT'ter ve tanm satış kooperatifleri birliklen "ka-
ra delik" ilan edilmişti. Zamanın başbakanı Tansu
Çiller "Bütçe delik deşik. KlTler satılmadan açık
kapanmaz" demişti.
Çiller daha da ileri gitmiş ve KlT'ler iki yıl içinde
elden çtkarılamazsa bütçe açığının bir katrilyon lı-
rayı geçeceğini iddia etmişti.
Bu arada öylesine bir kamuoyu oluşturuldu ki,
özelleştirmeye karşı çıkanlar vatan haini ilan edıl-
meye başlandı. özelleştirmeden zarar görecek in-
sanlar bile KİTIerin satışını ister hale gelmişlendi...
Sonuçta, tanm ve hayvancılığımızın can dama-
n sayılan SEK, Et-Balık Kurumu ve Yem Sanayıi gi-
bi çiftçilerin dev kuruluşlan haraç-mezat bedava
fiyatlarla özel sektöre satıldı. Şimdi, özel sektör
sütü üreticiden ucuz fiyatla alıyor. Peynir, tereya-
ğı, yoğurt gibi süt ürünlerini de tüketicilere yüksek
fiyatlarla satıyor... Üreticilerin, tüketicilerin trilyon-
lan da özel sektörün kasalanna akıyor...
Üreticisi de, tüketicisi de dizini dövüyor ama, iş
işten geçti... Dönüşü olmayan yola girdik...
•••
Evet... Bugün de aynı oyun tezgâhlanıyor. Bu
kez oyunun içinde Dünya Bankası da var. Elbiriiği
ile "Tanmda Tarihi Bir Reform" adı altında bir pro-
je sunulacak. Çiftçiye nasıl bir refah getirileceği
ballandıra ballandıra anlatılacak... Iyi uygulanma-
dığı için, bugünkü destekleme politikalarından
memnun olmayan çiftçi de yeni bir umutla proje-
ye sanlacak...
Ama, uygulama başladığı anda tanmda yapılan
destekiemeler sıfırlanacak... Bugüne kadar yapı-
lan üç kuruşluk destekiemeler de sanayi kesimine
kaydınlacak.
Dünya Bankası temsilcilerinin ne dedikleri pek
o kadar önemli değil. Onlann, Tün< tanmını kalkın-
dırmak için gayret sarf edeceklerine inanmak çok
zor.
Ancak Hazine Müsteşan Yener Dinçmen bir dev-
let görevlisidır. Gerek hükümetlere gerekse halkı-
na gerçekleri açık açık söylemek zorundadır. Cum-
hurbaşkanından, gelmiş geçmiş tüm başbakanlar,
bakanlar, parti liderleri, siyasetçiler, ziraat odalan,
ziraat mühendisleri odası. çiftçi birliklen tanm ve
hayvancılığımızın çöktüğünü açık açık söylüyor...
Türkiye'yi dolaştığımızda tanm kesiminin içinde
bulunduğu sıkıntıları biz de görüyoruz. Dertli olma-
yan bir tek çiftçi yok...
Eğer tanma her yıl 20 milyar dolar destek verili-
yorsa, tanm neden çöktü, çiftçi neden fakirleşti?
Bugünkü desteklerin çok olduğu ileri sürülüyor.
Demek ki, yeni proje ile destekler daha da kısıla-
cak. Peki, bugün yapıldığı iddia edilen yüksek des-
teklere rağmen tanm çökmüşse, çiftçi fakirleşmiş-
se, destek daha da kısıldığı zaman çiftçinin hali ne
olacak?
Her yıl tanma yapıldığı ileri sürülen destekieme-
ler için Hazine Müsteşarlığı'nın verdiği rakamlar
gerçekçi değildir... Acaba tanma yapılan destek-
ler, faizler hariç açıklanabilir mi?
Rekabet Kurulu'nda
Ayaydm sorunu
tSTAMUL TAKSİM. (ffiiZ) S3 32 00 KADIKÛY: (0216) « 9 3 6 « »T*TÜIUC H*U»Ü«UI«;ffi12.. 663 08 58 BURSfc(022<)22342«*B«fc«B22?469ÛC16MH«IW;î0î12-.4ir5952
ESEKBOfiA KAVALMAM: tfi3i2) 3S8 03 72 ANTAl.yA:(Q242) 322 76 86 ANTALYA: (0242} 243 30 06 AHTALYA HAVAÜMANI: (0242) 330 3C "5 ÜMİ1: (0262i 324 61 12
IKMYA: (»332} 321 ?2 72 73 KttKB: <0242' 614 28 M ALAKYA; (02421 $13 -'3 82 AITİS GOIF OTEl; {3UH '25 42 42 SİDE: 0242) ?53 14 M İZMİR: (K32J 482 05 D5
ÛB6ÜP 1.3334: 341 E5 r Q A.M£MO£RES HAVAÜMAIH/Dt$ HATLAR: {0232} 274 22 03 İC HATLAR. (0232) 274 1? M KUŞADASI: '3256) 6İ4 49 55 BOOHU1I: ;0252- 3"6 ?î82
MARMMİS: (ÜC52 412 4' 44 FETHİYE: (0252) 614 «1 66 BEMİZÜ: .32585 264 54 43 GAZUUITEP: (Û342J 335 12 30-31 TRABZCM: (0462) 323 13 20 KfflRIS: 10392) 8!J 11 27
ANKARA (AA) -Rekabet
Kurulu Başkanlığı'ndan isti-
fa ederek milletvekilliğine
soyunan Aydın Ayaydın'ın
kurulda boşalan yeri için ve-
rilen atama süresi dün sona
erdi. Başkanlık seçimi için
Rekabet Yasası ile Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı'nın kurul
üyelikleri için farklı yorum-
lanndan kaynaklanan sorun-
lar, Damştay'ın görüşbildir-
mesiyle çözülecek.
Rekabet Kurulu'nda Aydın
Ayaydın'dan boşalan başkan-
lık için Danıştay'm verece-
gi karar bekleniyor.
Yasa, seçim nedeniyle gö-
revinden aynlan kamu gö-
revlilerine, seçilemedikleri
takdirde görevlerine yeniden
dönmelerine olanak sağlar-
ken, Rekabet Yasası. boşa-
lan başkanlık için bir ay için-
de atama yapümasını öngö-
rûyor. Rekabet Yasası dikka-
te alındığmda, kurula düne
kadar atama yapılması gere-
kirken, atamanın yapılıp ya-
pılmayacağı ve yapılırsa ki-
min tarafından yapılacağı ko-
nulannda açıklık gerekiyor.
Bu konularda Damştay'ın gö-
rüşü, durumu netleştirecek.