23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13FYLUL1998PAZAR CUMHURİYET SAYFA 15 Temekhane Kültür Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Tevfik Ke- ^ tencıoğlu'nun hız- lıve gizli çalışmaları so- njcu eskı eser nıteliğın- dakı ana bınanın yanın- dakı kuçuk arsada baş- latılan kaçak yemekha- ne inşaatına gereklı olan 190 milyar lira cumhurı- yetin 75. yılı etkınlıklerı içjn Başbakanlık'tan Kjltur Bakanlığı'na ve- rılen 2 mılyon doiarlık ödenekten sağlanmış ve de kaçak ınşaat "eskı eser onarımı" gösterıl- mış. Yiyin efendıler, yi- yin; bu devlet sızın! Apartman Kadıköy Hasanpaşa 'da- ki arsasına kat karşılığı inşaat yaptıran lETT'nın, 17 daırelık bir apartma- nı, guya "en yuksek fi- yat teklif eden" Istanbul ve Gençli- /9 Hizmet Vak- fı'na aylığı 70 mil- yonlıradan 10yıllı- ğına kıraya vermesı uze- rine Içişleri Bakanlı- ğı'nca başlatılan soruş- turma ne hıkmetse bit- mek bılmıyor. Tek daıre- nin kırası 70 mılyon lıra eder beyler; bunun adı- na da "ihale" değıl "peş- keş çekmek" denır! Eiektronik posta: someposta.cumhuriyeLconi.tr Tel: 0.212,512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Amerika'da savcı, Başkan Clinton'un azlini istemış... "Olurmu oyle şey... Savcıyı hemen Alaska'va tavın etsınler. gorsun gununu!" aglık Bakanı Halil İbrahim Özsoy ıtıraf edı- yor Bakan Bey Konya Devlet Hastane- sı'nı mezbelelıkten Numune Hastanesı'ne donuşturen ve hastanenın yıllık kârını 1 trıl- yon lıraya yukselten Op Dr Ahmet Kart'ı başhekım- lıkten aima gerekçesını açıklarken "Senı takdır edı- yorum ama partım senı ıstemıyor" dıyor ANAP'lılar ıstemıyor çunku Dr Kart, hastanenın başta ılaç o\- mak uzere "pıyasa"yı besleyen kanallarını kesıyor Orneğın, yuzde 62'ye varan ındırımle toptan ılaç alı- yor Avantası kesılenler de başhekımın kellesını ıs- tıyor ve Bakan Ozsoy gereğını yapıyor* Yapmak zorunda, çunku avantalardan yalnızca partılıler beslenmıyor, partılıler de ANAP Konya or- gutunu beslıyor Yarın Genel Başkan Mesut Ytlmaz Konya'ya geldığınde masraflar nasıl karşılanacak? Konya değıl her yer boyle Hele Istanbul. En bu- yuk avanta en buyuk kentte1 Bakırkoy Merkez Sağlık Ocağı'nda "avanta duze- Avantalar nf'ne karşı çıkan doktor dovuluyor Yolsuzluklara karşı sesını yukselten doktor suruluyor Devlet Bakanı Dr Ahad Andican'ın bır altında se- çıme gıren ancak kazanamayan klınık sahıbı Dr Eser Cemil Alptekin ın desteğı ıle "cınsel tacız" dosyasını Bayrampaşa'da bırakan Dr Abdülvahap Ayan Bakırkoy Merkez Sağlık Ocağı Grup Başkan- lığı'na atanıyor Bağ-Kurlulara Emeklı Sandıklılara "bağış makbuzu" olmadan reçete yazılmazken, ıtı- raz edenlere tehdıtler savruluyor, hatta hırpalanan- lar oluyor Bır soruşturma açılsa tehdıt edılen vatan- daşlar ıfade vereceklerını soyluyor Sağlık ocağın- da bır yanda da teşkılattan gelenlerın kedı ve ko- peklerıne ılaç yazılıyor Idealıst doktor AJi Santepe'nın yolsuzluk ıddıala- rıyla ılgılı şıkâyet dılekçesını Bağ-Kur Istanbul Bol- ge Mudurluğu dıkkate alıp ışleme koyuyor ama is- tanbul Sağlık Mudurluğu'nden çıt çıkmıyor Asıl patırtı, aday memur konumundakı Dr Kamil llgen'ın dovulmesı uzerıne kopuyor Grup Başkanı Dr Abdülvahap Ayan, odaya kılıtledığı Dr llgen'ı fe- na halde dovuyor Drllgen, bır haftalık rapor alıp savcılığa gıdıyor ama Istanbul Sağlık Mudur Yardım- cısı Mete Bann'ın "nasıhaf'ı uzenne şıkâyet dılek- çesını gen almak zorunda kalıyor Barın, genç dok- tora, "Sen daha çok gençsın, bu ışlerle uğraşma, nefesın yetmez" dıyor Ayan da, "Henuz aday me- mursun, her yerde adamlarım var, memurıyetını ya- karım" tehdıdını savuruyor llgınçtır, şu sıralar Bakırkoy Merkez Sağlık Oca- ğı'ndakı muayenelerde "bağış makbuzu" aranmıyor Hanı bır teftış olursa dıye Turkıye, Sağlık Bakanı Halıl İbrahim Özsoy'dan da- ha çok ıtıraflar beklıyor1 0 M U R K Bir yeğen bir kuzen böyle ışliyor bu düzen Omur E Kurum SESSİZ SEDASIZ (!) NURİKURTCEBE 7ÜY1 CANULA&N SA3UG/N1 TEHPfTEDEN £ ŞE B H HOŞGÖOU U f DûşAfaN<Sfef Yüksek Yerilim Hattı Erdinç UTKU Seçımı erTLemek ya da erTLememek, ışte butun mesele Talim Terbiye, sahtekârlık öneriyor Okullar yarın açılıyor Ancak mev- zuat bazı oğrencılerın anne veya ba- balarının tayın edıldığı kentte eğıtım- lerını surdurebılmesı ıçın "ağır psıko- lojık bunalıma" gırmesını ıstıyor Garıp ama gerçek1 Orneğın, Ankara'da bır Anadolu Lı- sesı'ndedortyıldıreğıtım goren bıroğ- rencı, ozel şırkette çalışan babasının tayın olduğu Izmır'dekı bır Anadolu Lı- sesı'ne naklını yaptıramıyor Mevzuat, nakıl ıçın oğrencının ba- basının gıttığı kentte bır yıl ıkamet etmestnı ya da oğrencının "acıl sağ- lık kurulu raporu" ıle psıkolojık bu- nalıma gırdıgının kanıtlanmasını ıstı- yor Mıllı Eğıtım'ın Talım ve Terbiye Ku- rulu "Ahlak Bılgısfne ters de olsa, ın- sanları sahtekârlığa sevkedryor Hastanelerden "rapor" almanın hat- ta askerlık ıçın "çuruk raporu" bıle al- manın sorun olmadığı ulkemızde ba- zı velıler, durustlukten odun vermedı- ğı ıçın tayınlennın yapıldığı kente ço- cuklarının naklını yaptıramıyor Evet, Anadolu'nun ucra bır koşesın- dekı Anadolu Usesı'nı yazıp kazanan oğrencı, hemen "tayın" bahanesıyle Ankara, Istanbul ya da Izmır'dekı goz- de Anadolu Lıselerıne geçmeye kal- kışıyor ama mevzuat hazretlerı dort yıldır Ankara'da okuyan bır oğren- cıyı de aynı kefede değerlendırmek- ten hıcap duymuyor Yarın okullar açılıyor Şımdıden tum oğrencı, oğretmen ve velılere geçmış olsun 1 ÇED KÖŞESİ OKTAY EKİNCİ 'Yıkamıyorsanız, Yakm!..' O gun ılk arayan. İzmir'den dostumuz Metin Erten oldu Sı- nırlı, ama sâkın bır sesle "Hur- riyet'i okudun mu?" dı\e soru- yor \e eklıvordu "Olacak şe> değil!.." ,, Dexkqn teJ^fonlar sıklaşmaya başladı Haben artık okuduğum ıçın bır ^evler de so>le>ebılıyor- dum Ancak ara>anlar i!>rarlı>dı- lar \ e hemen tumu " Bu kadarı da olmaz, bir şeylcr >apmalı" dı verek telefonu kapatı>orlardı Evet, bır şeyler yapılmalı\dı ama bu gorev oncelıkle Ba\ ındır- lık Bakanı Vaşar Topçu'va du:>- muvormuvdu 1 Bır müsteşar. us- telık kendı bakanının >anında. buylesı bır 'yasadışı tavsiyede' na- sıl bulunabılırdı 9 Dahası, aynı za- manda 'hukukçu'olan bırbaka- nın gozu onunde "kanunların suç sa\dığı bir fiite nasıl ovgu- ler' duzebılırdı Bunuyapıncada musteşarlık gıbı bır gore\ de artık nasıl kalabılırdı 1 Nıtekım, aynı haben okuyoıp, >ennde duramayanlardan Turkı- ye Tanhı Evlerı Koruma Derne- ğı Başkanı Perihan Baleı da he- men kaleme aldığı •kınama me- sajında'^unuvurguluvordu "Bir resmi hukümet \etkilisinin bu sozleri, nerelere geldiğimizin dehşetini bizlere yaşatmıştır. Bu kesın şa^kın bakışlan altında su- ren bu beledı>e başkanı-muste- şardı^alogunun ılerle>en konuş- malan ıse ozetle şoyle Başkan Çetın "İçinde insan- lar oturu\or, oturmasa (\ akrna- sı) kola>..." Müsteşar yardımcısı Mescı "Viğitlik senden olacak, mer- nıi bizden olacak..." Biri başkan, öbürü bakan... O gun bunlan okuyup telefona sanlanlar \e ofkelenmekle yetın- meyıp kınamamesajıyavımlavan PenhanBalcı tepkılenndeelbet- te çok haklılar \ e \ar kı bu ganp burokratın bo)lesı>a>.adışı vekulturvoksu- nu ta\ sıyelen karşı^ında ona tep- kı gostermeven \e hatta eskı ev- lerı vakabıleceğını bıle 'kola>' dı>erek kabul eden beledı>e baş- kanına acaba ne demelı 9 Hanı. yerel değerlenn ve yore- sel kulturlerın sahıbı ve bekçıle- n beledıyelerdı 7 Gerze"> ı 'Ger- ze' v apan kımlık ve u> garlık bel- gelennı gozden çıkartan bır bele- dıve başkanı acaba gerçekten 'Gerzeli' mıdır 0 Hatta bu ulke- nın ınsanı mıdır1 Bavındırlık Bakanı Yaşar Top- Vlûsteşan "tanhı e>leri yakın" di>cn bır Bavındırtık Bakanlığı. Koru- ma V uksek Kurulu'na da avnı e\ lerı korumak için temsilci gonderıvor. derece sorumsuz insanlara ar- tık dur demenin zamanının gel- diğine inanıvoruz. Bizi idare edenlerin, akıllarına her geleni soylemelerini, yanlış mesajlar- la külturümuze zarar vermele- rini istemhoruz..." (^ Evlul 1998) Gerze'deki konuşma Şımdı dıyeceksmız kı. pekı nev - lı butepkılen varatan 7 Bayındır- ık musteşan neler sovlemıstı7 Hurnyefte 1 E>lul 1998 gunu av ımlanan habere gore olav Ger- edekjbırtoplantıdageçıvor Ba- ındırlık Bakanı'nın Sinop gezı- ıne katılan müsteşar yardımcısı )nal Mesci, Gerze Beledıve Baş- am Durmuş Çetin'ın vollan enışletmesıne engel olarak gos- •rdığı 'tarihi e\ lerden' yakınma- uzenne once "Yıkın, yolu açın" ıjor Başkan. a> nı ev lenn *tari- i'olduklannı vanı\ıkmanm>a- tk olduğunu ioylej ınce de Lnal lescı onensını şoy le surduruyor ^ıkamıyorsan. o zaman ya- arsın..." Bakan Topçu'nun gozu ve ku- ğı onunde gerçekleşen ve her- çu >a gelınce Bana kalırsa musteşan da aslın- da kendısıne çok >akışıv,or. Çun- ku savın bakan zaten hukuku ve yasalan başka konularda da 'ge- reksiz' goren bır anlavışa sahıp •\nimsavacaksimz geçen vıl Istanbul un Sarıyer ılçesındekı SlT alanlarını 'alın siz imara açın' dercesıne tutup kendı par- tısınden olan Bahçekoy beldesı- ne bağlamıştı Sanyer ılçe bele- dıyesı de bu hukuk dışı sınır de- ğışıklığıne dava açmış ve mahke- me Topçu'nun ışlemı hakkında yurutmeyı durdurma karan ver- mıştı Bakan şımdı Sanyer Tapu Mü- durluğu'negonderdığı21 7 1998 tanh \ e 2081 sayılı yazısında ozet- le dıyor kı "Mahkeme kararı- na itiraz ettiğimiz için buna uy- mayın. bizim kararımıza uyun. Aksine hareket ederseniz hak- kınızda yasal işlem yapaca- ğım..." Şımdı soyler mısınız, bu ba- kan, bu müsteşar ve bu beledıye başkanı hakkında ve hatta dığer tum benzerlerı hakkında acaba kımleryasal ışlemyapacak' HAYVANLAR İSMAİL GLLCEÇ KİM KİME DUM DLMA BEMÇ behicak" turk.net ÇİZGİLİK KÎMİL MİS4R4CI MIRMIRLAR LĞIRDI RAK V SESı ÎSE SOJCAK KEDl'Sı'OL- TARİHTE BUGLN m UTAZ ARIKA \ 13 Eylül ATONAL MUZJK ÇOCüâu OIAN SCHOENBESG'tN YAŞAMWW 8UYUK ıeM'o* GsçeceKir pûH»t£#Mp/'MN BAŞINPA /SE 6ÖÇ EDECEKTIR. YlZMlMCf YÜZYtL MUZlSlMOB SUYUK SlR PEVKlM SAYILAN /ATONAL MÜZlK AN- LAYIŞI VE BUNUN IÇIN SBgBICBM DaSrŞıKJ-itZL£& Ger/eeceK oow sesrEcı, "iz NOTA SISTEMI">H OK7*1to HDmC/UCTIR. B>fi MÛ2//C yfSP/TIHPAK/ NOTA I/S AICOgLA&IN, S£LU B># BAÇL/İNGIÇ MOKnHSfMOAKt NOTXLA/?LA ILJŞKISlNI SAĞIA- YAN "TONALITE*NıN PIÇINPA YENl BlR DU2EN OLAN "12. MO7B" SCHOEMS£BS'W BULUÇUDUR. ATDNAL MUZ/K ÇAĞ/ gAŞuyACA*Tf# AETy*;. PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Bir Çocuk Büyiidü Kuçuk oğlumun sınıf arkadaşı olduğuna gore ya- şı en fazla on ıkı olmalıydı Odaya gırınce elını uzat- mış, "Adım Morftz Bleibtreu!" demıştı Sonra oda- dakı koltuklardan bırıne, ılışır gıbı oturmuş, eşyala- rı ıncelemeye başlamıştı Koyu kumral saçları var- dı Tenı buğday rengındeydı Boyu, yaşına gore uzun sayılmazdı Gozlerı cıvıl cıvıl, cın gıbı afacan bır oğ- landı "Hıç Alman'abenzemıyorsun1 "deyınce, "Aı- lemAvusturyakokenlı"dıyerek karşılık vermıştı Ko- nuşmaya başlamıştık Sanatçı bır aılenın çocuğuy- du Hem annesı hem de annesını o doğar doğmaz terk eden babası unlu bırer tıyatro oyuncusuydu Anlatacak çok şeyı vardı Yaşından beklenmeye- cek kadar duzgun cumleler kuruyordu Konuşurken gozlerını duvarlardakı resımlerın, kıtaplann uzerın- de gezdırıyordu Emek'ın sık sık yaptığı gıbı, peşı- ne takıp eve getırdığı obur arkadaşlarına benzemı- yordu Onlardan farklı bır yonu vardı Hıçbır sorusu, hıçbır yanıtı yuzeysel değıldı Morıtz'ın, oğlumla ar- kadaşlığı yıllar ıçınde bır kardeşlığe donuştu Haf- tanın bırçok gununu bırlıkte geçırıyorlar, bırlıkte ge- zılere çıkıyorlardı Evın bır çocuğu gıbıydı Bırakşamustu bana, "Okulu bırakmakıstıyorum1 " dedığınde çok şaşırmıştım Iyı bır oğrencıydı Oku- lunu surdurebılır, olağanustu gozlemcılığı, araştırma- cılığıyla ıtende başanlı bır akademısyen olabılırdı Top- lumbılımlerıne meraklıydı Okuyor, kendısını yetıştı- rıyordu Bu duşuncesını yadırgamıştım O ıse, goz- lerını gozlerıme dıkmış, sozune guvendığı bır "ba- ba"dan bır şeyler soylemesını beklıyordu Konuş- malarından, kararını çoktan verdığmı anlamıştım Benden bekledığı, yalnızca btr "onay"d\ Çok zor bır durumdu Nedıyeceğımıbılemıyordum Zaman ka- zanmak ıçın "Ne yapmak ıstıyorsun? Şunu bır da- ha anlat1 " dedım "Oyuncu" olmak ıstıyordu Fran- sa'ya, Amerıka'ya, Italya'ya gıdecek, dıl oğrenecek, tıyatro eğıtımı gorecektı Buyuk bır coşkuyla anla- tıyordu bunlan Her rengı dığerınden çarpıcı gok- kuşağından bır duş dunyasında gezıntıye çıkmış be- nı de peşınden surukluyordu Anlattıklarına ıçten ınanmıştı Bana çocukluk arkadaşım Mehmet Ulu- soy'u anımsatıyordu Mehmet, ıkı kez Ankara Dev- let Konservatuvarı sınavlarına gırmış kazanama- mış, ama bu "başansızlıklar" onu yıldırmamıştı Tı- yatro onun ıçın bır tutkuydu Fransa'ya gıdıp tıyat- rocu olmayı kafasına koyduğu zaman, Montz'leaşa- ğı yukarı aynı yaşlardaydı Onu da kımse caydıra- mamış, yolundan alıkoyamamıştı Dedığını yapmış, Pans'e grtmış, unlu bır tıyatro adamı olmuştu Bır su- re dınlendıkten sonra, Morıtz'e, "Sana ne dıyebılı- nmkP" dedım, "Sen yola çıkmışsın bıle 1 " O yıl Fransa'ya gıttı On altı yaşındaydı Bırbuçuk yıl Parıs'te kaldı Sonra New York'a, oradan da Ro- ma'ya Beş yıl sonra Hamburg'a gen donduğun- de yakışıklı bır genç olmuştu Uç yabancı dıl konu- şuyordu Iyı bır tıyatro eğıtımı almıştı Once Ham- burg ŞehırTiyatrosu'ndasahneyeçıktı Bunu, sıne- ma fılmlerı, televızyon dızılen ızledı Uç yıl once yar- dımcı oyuncu olarak rol aldığı "Stadtgespraec- he/Kent Konuşmalan" yılın "en ıyı ış yapan" fılmı seçıldığınde, başarısını Çeşme'de, Aya Gorgı'de, denıze uzanmış tahta t»r ıskelenın uzerınde ayışı- ğında rakı ıçerek kutlamıştıK Çok mutluydu. Başa- n, kışılığını hıç değıştırmemıştı Dunyaya bakışı, ay- nı sağlam çızgı uzerınde gelışıyordu Çok okuyor, dunyaya, ınsana kafa yoruyordu Aynı yaz Istan- bul'da, Ortakoy'de bır kafede otururken "Başanla- rına sevınıyorum" demıştım "Daha başmdayım" dı- ye yanıtlamıştı, "Yapacak o kadar çok şey var kı " Ertesı yıl, "Knockıng On Haevens Door I Cennetın Kapısına Yum/ı/fc°filmındekı roluyle, "en lyıyardım- cı oyuncu" seçıldı Buyuk, Alman Fılm Odulu'nu al- dı Bu yaz da Kekova'da, Uçağız koyundeydı Ora- dan Italya'ya uçtu Başrolde oynadığı ılk fılmı "Lol- la RenntI Lolla Koşuyor"^Venedık Fılm Festıvalı'nde Almanya adına yarışmaya katılıyordu Geçen akşam, televızyon kanalları arasında do- laşırken ekranda karşıma çıktı Italyan kanalı "Ra- luno"nun verdığı goruntulerde, bır habercının soru- larını yanıtlıyordu Buyumuştu Ağırbaşlı.amaseve- cendı Gulumsemesı, gozlerınm cıvıltısı, aynı, on ıkı yaşındakı gıbı ıçtendı Televızyonun duğmesıne bas- tım Koltuğuma yaslandım Evımıze ılk geldığı gu- nu, aradan geçen yılları duşundum Kendıne ınan- mış, bu ınançla yola çıkmıştı Her dedığını yapmış çalışıp uğraşarak on altı yaşının duşlerını adım adım gerçeğe donuşturmuştu Gorkemlı kentlerın, Pa- rıs'ın, New York'un, Roma'nın ınsan kapan, oğuten, enten, tutsak eden buyulu ışıklarına kapılmamış, teslım olmamıştı Venedık Festıvalı'nde ne olur'? Bılmıyorum O ço- cuk daha yırmı yedı yaşında Yaşam ona kım bılır neler gosterecek? Onu da bılmıyorum "Babalıkkey- fı"denılen şey, bıraz da bu bılememezlıkler değıl mı zaten'' Faks:0216-418 84 10 B U L M A C A SEDATYAŞIU\ SOLDANSAĞA: 1/Bırmuzıkya- pıtını değışık seslere, çalgıla- ra ya da toplu- luklara uyarla- ma II Edremıt Körfezı kıyısın- da turıstık bır 4 yer "Çalma hırsızlık" anla- mında argo söz- 6 cuk 3/Havada- j kı su buharı Buyuk bakraç 8 4/ "Merhemle- nn telefettne ta- " bıbımYaralanm kabul etmez benım" (Seyranı) Çıplak vii- cut resmı Bır bağlaç 2 5/ Komurleştırılecek ağaç ya da pışınlecek tuğlalarla dolu olan ve dışı çamurla sıvanan kumbet 6/Yurdumuzun bır bolgesı Rontgen teknıgının gehşmışı olan "manyetıkrezonans"ış- lemının kısa yazılışı Satrançta bır taş 7/ Suudı Arabıstan'da bır kent — Yuce" Şaırımız 8/Italya'da bıryanardağ "Llvı — —" Tıyatro sanatçımız 9/ Tıroıt bezının kana yeterınce salgı vermemesı sonucu oluşan hastalık YUKARIDAN 4ŞAĞIYA: 1/Dolaşıp durmak 2/Faız 'Kyakkabının ustunu orten tozluk 3/Bırkımseyı kotuleme, yerme Denıztaşıtı 4/ Hayvanlara vurulan damga Numaranın kısa yazılışı Tabaka 5/ Rastıkda denılen ekın hastalığı 6/ItaiyanHa- vayollan nınsımgesı Utançduyma Hububattozu 7/ Meslek Nazılenn polıtıkasında Germen ırkından kım- selereyakıştınlanad 8/Eğılımıolan Alev 9/Farklı du- şunce sıstemlennden seçılen ogretılenn ayrı bır sıstem ıçınde bırleştınlmesı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear