23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 AĞUSTOS 1998 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 TÜRKIYE Itstanbul A 34 Sinop A 22 Adana A 36 Edirne A 38 Samsun A 30 Mersin A 32 Kocaelı A 36 Trabzon Y 30 Diyarbakır A 33 «Çanakkale A 35 Giresun PB 30 Şanlıurfa A 43 Izmir A 37 Ankara A 33 Mardin A 38 P^anısa /Aydın _A 39 Eskişehir A 34 Siirt A 38 A 42 Konya A 33 Hakkâri A 31 Denizli A 40 Sıvas A 33 Van A 20 Zonguldak A 29 Antalya A 42 Kars Y 28 Yurdun kuzeydoğu kesimleri parçalı bu- lutlu, Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu'nun kuzeydoğusu sağa- nakveyeryergökgü- rültülü sağanak ya- ğışlı, öteki yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığın- da önemli bir değişik- lık olmayacak. DIS M nrror Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 18 19 20 23 19 21 24 22 Münih Y 26 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y Y Y A A Y A 2ö 32 28 30 37 34 31 37 Moskova PB 25 Y 24 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire A A Y Y Y Y A 35 31 29 31 29 36 37 A 39 Parçaiı bukıtJu Sıslı Bulutlu ^ Çok bulutlu Yağmurlu Kartı jkar * • CrUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Üstelik Yılmaz'ın savı, kökleşmesi olası bir gö- rüş açısını temelinden sarsıyor. Erken seçim istekleri ortaya atıldığından beri; kapatılan RP'nin yerine "ikame edilen" FP'nin ilk seçimde alacağı olası sonuç kafaları karıştırıyor. Dün olduğu gibi bugün de çoğu kimse seçim sis- teminde değişiklik yapılmadığı sürece gelecek par- lamentonun aritmetik açıdan giden parlamentodan farklı olmayacağını savunuyor. Cumhurbaşkanı'nın "18Nisan'ınmilletin 'yöne- ticileriyle' hesaplaşma günü" olacağını söyleme- sine de bakmayın. Çünkü; Çankaya, dünden bu- güne ne zaman ki başkanlık sistemi üzerinde ko- nuşsa "erken seçimin parlamentoda temsil edilen partiler arasındaki sayısal dengeyi değiştirmeye- ceğini" söyleyip geliyor. Iki temel ilke dilinden düş- müyor: Seçimle bunalımlar sona ermeyecek. Meclisyi- ne hükümet çıkaramayacak!" Bu senaryodan -geleceğine yararlı- başkanlık sistemi çıkarıyor. Görüşlerinden bir santim geri adım atmadığını varsaymak kehanet değil. 18 Nisan'da seçilecek Meclis'in Demirel'in is- teği doğrultusunda "yetkilerini" başkanlık siste- mine devretmesi düşünülebilir mi? Elbette hayır! Bu noktada başkanlık sistemine karşı olan Ece- vit'in önerdiği, daha önceleri Demirel'le birlikte onaylamadıkları bir formül sahneye giriyor. Anayasada yapılacak küçük bir değişiklikle De- mirel'in görev süresini bir yedi yıl daha uzatmak! Ne hazindir ki; yılların deneyiminden geçmiş bir lider olan Ecevit, Türkiye'nin yeni bir cumnurbaş- kanı çıkaramayacağına inanıyor. llerleme alanlannda hayli beceri sahibi olan bir ülke, 80'lere merdiven dayamış bir insanı yine ay- nı görevde tutmayı içeren köhne bir plana sanlıyor. Başta Ecevit, hiçbir parti liderinin 18 Nisan'da iş- başı yapacak Meclis'in 2000 yılında cumhurbaş- kanı seçeceğini hesaba katmadıkları ve bu konu- da "bugünden birplan yapma" gereğini duyma- dıkları ortaya çıkıyor. Fırsat Oysa yararlanacakları fırsat önlerinde duruyor. Seçime 9 ay var. üstelere Türkiye Cumhuriyeti'nde cumhurbaş- kanlığı yapacak nitelikte "âkil kişiler"\ koyabilirler. Bu yöntem yerine kolay yolu hedef gösteriyor- lar: "Uzat bugünkü cumhurbaşkanının görev sü- resini. Yerine adam aramaktan, bulamayınca do- ğacak bunalımdan kurtul!" Maşallah. Üstelik bir değil, kırk bir kerre maşal- lah! Başbakanımız Mesüt Yılmaz, böyiest konularda yetkin görüşler ve planlar hazıriatacağına, fazla güven vermeyen savlar, olasılıklar öne sürüyor. FP'nin önümüzdeki seçimde yine 1. parti olaca- ğı kaygılarına karşı, üstelik askerlere "Bu partinin üstüne gitmeniz onların kemikleşmesine, oyların artmasına neden olabilir. FP'yi bize bırakın, birin- ci olamayacaklar" diyor. Dini öğeleri okşayarak, eğer buram buram din- sellik kokan partinin hakkından geleceğini sanı- yorsa... Tutarsız bir stratejinin sonucu ile 19 Nisan sabahı karşılaşacak. Yılmaz'ın mantığına göre; -ne mantık ama-, as- kerler üzerine gittiği için FP'nin oyları artıyorsa, or- dunun üzerine gidecek her partinin oyu artıyor, ar- tacak demektir. Cumhurbaşkanı Demirel, başkanlık sistemi ge- rekçelerine dayanak olsun diye ara sıra Türk hal- kının yüzde 85-90'ının TSK'ye güven duyduğunu, ancak TBMM'ye aynı doğrultuda yüzde 10-15 de- ğer verdiğini söylüyor, Başbakan'ın sözleriyle Cumhurbaşkanı'nın ver- • diği bilgiler arasında derin bir tezat ortaya çıkmı- yor mu? Ordusuna güven duyan ve öven partile- rin, hatta askerci yaklaşımlannı saklamayan parti- lerin daha çok oy almaları gerekmiyor mu? Kuşkusuz Yılmaz 18 Nisan'da oylann büyük bö- lümünü alacağına inanan bir parti lideri kimliğiyle karşımızda duruyor. Şu nedenle: Seçim tablosunda birinci partiye gelmesini sağlayacak sloganlan MKYK'de bir çır- pıda, uzun bir cümlede özetlemiş: Diyor ki, "Kimsenin el atmadığı konulara çözüm getiren, risk alabilen, ne Çiller'/e ne başkasıyla kavga etmeyen, performansı yüksek, sadece dü- rûst değil, dayanan, çalışan, icraatyapan birimaj- la seçime gidiyoruz." iyi iyi.. Bu mantıklarla bakalım nereye kadar? Ankara'da hizmetler duruyor Gökçek'ten işçileri 'şikâyet etme' turu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediye Başkanı Mdih Gökçek. beledi\ede çalışan 3 bin 200 işçinin bugün baş- la\an grevini işadamlanna şi- kâyet etti. Daha önce yapılan görüş- meler doğrultusunda Ankara Sanavi Ödası (ASO) ve An- kara Ticaret Odası'nı (ATO) ziyaret eden Gökçek. kamu- o>unda destek gördüğü izle- ninini vermeye çalıştı. Gök- çee Anakent Belediyesi'nde çaışan işçilerin başlattığı gı?vi haksız göstermek ve iş- çiferiişadamlanna şikâyet et- rruk amacıyla dün önce A- SC'yu ziyaret etti. Kamu- ovunun kendisini destekJedi- ği izlenimini vermeye ve keıdisini haklı göstermeye çaışan Gökçek. işadamlann- dai u ne yapması gerektiğT k«nusunda görüş istedi. ASO Başkanı Zafer Çag- layan. Gökçek" i son derece haklı bulduklannı belirterek yüzde lOOzammınçokoldu- ğunu iddia etti. Türkiye'nin enflasyonla mücadele ettiği- ni belirten Çağlayan. enflas- yondan en çok zarar gören kesimlerden biri olan işçile- re verilecek zammın bu mü- cadeleyi etkileyeceğini sa- \undu. Çağlayan, Gökçek'e " Bunu bozacakbirşey yapar- sanız, ben bunu vatana iha- net kabul ederim" dedi. Daha önceki görüşmeler doğrultusunda ASO'dan des- tek alarak ayrılan Gökçek. daha sonra da ATO'yu ziya- ret etti Hizmet-lş Sendikası Genel Başkanı Hüseyin Tan- nverdi de bugün saat 08.30'da Ankara Anakent Belediyesi'nin Kızılay bina- sı önünde grevi başlatacakla- rını bildirdi. Genel değil kısmi afI Baştamfı 1. Sayfada çok iyi tartışılmal) ve bir denge içinde çı- kartılmalı" yanıtını verdi. Rahşan Ecevit de artan tepkiler üzeri- ne dün yaptığı yazılı açıklamada. "Af ko- nusunu. yüreginden kopan bir dilek ola- rak gündeme getirirken bütiin suçlulan kapsayacak bir genel af önermediğini, bu- na zaten anayasaıun da engel olduğunu" vurguladı. Ecevit, "Ben affı terör suçlulan için, azılı katiller \e>a ırz düşmanlan için de- ğil, topJumu veya de\leti dolandıranlar için de değil; ancak yoksulluğun, açlığın, toplum düzenindeki aşın adaietsizliğin suça itelediği kimseier için istivorum. KJ- sacası, ben affı kader kurbanı' denenler için; o arada, kastı olmaksızın suç işle- yenter için isthorum" dedi. Ecevit, "tki ekmek veya bir btsiklet çalmaktan >a da pankart açmaktan yıllarca hapse mah- kûm olan veya mahkûm bile olmadan yıl- larca cezaevlerinde tutuklu kalan çocuk- lar için" af istedigini bildirdi. Bu göriiş- lerine karşın kendilerini tüm hükümlüle- rin salıverilmesini savunuyormuş gibi göstermeye çalışanlann bulunduğunu belirten Ecevit, "Kimi çevreler de bizi düşünce suçlulannın affına karşı\mışız gibi gösterivoriar. Bu konudaki af engeli- nin ana>asadan kaynaklandıgını çok iyi bildikleri halde. bilmezden geliyorlar. On- lann yaptığı da siyasal istismarcılıktır." dedi. Ecevit. toplumu ve devleti dolan- dıranların afFını da istemediklerini vur- gulavarak şunları söyledi: "Konular Bakanlar Kurulu gündemi- ne gökten inmez. Bir demokratik iilkede, konuları Bakanlar Kurulu gündenıine getirmeye çauşmak her vatandaşın hak- kıdır. Ben de bir vatandaş olarak o hak- kınıı kullandım. Kaldı ki, af konusunu Bakanlar Kurulu gündemine doğrudan doğruya ben getirmedim; hükümet üye- si olan partimin yetkili kurulu ve Başba- kan Vardımctsı getirdi." Rahşan Ecevit. hükümetin af sorunu- nu "adaletlibiçinıdeçözeceğineinandıgı- nı" vurgulayarak şunlan dedi: "Af dileğimi açıklarken toplumumuz- da şiddet egilimlerinin. cinayetlerin. cin- sel tacizlerin nasıl özendirildiğine de de- ginmiştim. Erken seçim kararı\ la kısalan ömrii eherirse. hükümetimizin bu soru- na da ve bazı suçlarla cezalar arasındaki dengesizliklere de çözüm getireceğini umanm. 55. hükümet, ceza ve infaz siste- mini önemli bir sonın olarak eie almıştır. Cezaev lerinin kısmi bir afla büyük ölçü- de boşaltılması bu çalışmalan da kolay- laştınp hızlandırabilir." Ecevit, açıklamasında parti genel mer- kezine gönderilen ve af önerisine destek veren bir mektuba da yer verdi. DSP'li Devlet Bakanı Hikınet Sami Türk ile bazı parti yöneticileri ve hukuk- çular af önerisi üzerinde çalışmalannı sürdürürken DSP'nin ANAP'ın ortaya koyduğu çerçeveye karşı olmadığı, ancak düşünce suçlulan ile ilgili bir formül ara- dığı bildirildi. Hükümet ortaklan affın çerçevesini tartışırken CHP yönetimi ge- lişmeleri izlemeye aldı. CHP Genel Sek- reteri Adnan Keskin, "Hükümet ciddi- yetiyk bağdaşmayan, ayak üsrü açıkla- malarla af gibi önemli bir konu, istismar konusu yapılıyor. Ortaklar önce aralann- da anlaşsınlar. Genel af çıkaracağım de- yip sonra genel af mantığına ay kın olarak yazarlan, çizerieri içerde bırakacaksınız, böyle şey olmaz" diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Nihad Mat- kap da "insanlann beklenti içine sokul- duğunu, dolandıncılann, çete suçlulan- nın affedilip düşünce suçlulannın içerde bırakılacağı bir öneriye sıcak bakmaya- caklannı" söyledi. YAŞ'ın tarihi toplantısı • Baştarafi 1. Sayfada de dile getirilen iddialar arasında yer al- dı. Ancak, atamalara son şeklin şûranın perşembe günü yapılacak toplantısında verileceği belirtildi. YAŞ'ın Genelkurmay Karargâhı Çak- mak Salonu'nda saat 10.15"te başlayan ağustos ayı olagan toplantısına, Başba- kan Mesut Yılmaz. Genelkurmay Başka- nı Orgeneral lsmail Hakkı Karadayı, Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı Ismet Sezgin, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğ- lu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Salim Dervişoğlu, Hava Kuvvetleri Ko- mutanı Orgeneral Jlhan Kılıç. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral FikretÖzden Boztepe, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Atilla Ateş, Genelkunnay 2. Başkanı ve YAŞ Genel Sekreteri Orgeneral Çevik Bir. 2. Ordu Komutanı Orgeneral Rasim Betir, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Na- hit Şenoğul. Ege Ordu Komutanı Orge- neral Doğu Aktutga, NATO Güneydoğu Avrupa Müttefik Kara Kuvvetleri Komu- tanı Orgeneral Hilm! Özkök, Harp Aka- 320 milyar lira yardım gelecek AB'den çevre projesine destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Av- rupa Birtigi (AB), ÇevrÖ Destekleme Programı (LIFE) çerçevesinde Türki- ye'de üç projeyi destekleyeceğini açıkla- dı. AB, Türkiye'deki çevre projelerine toplam 320 milyar liralık maddi destek verecek. Avrupa Birligi Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilciliği'nden dün yaplan açıklamaya göre, LIFE'ın destekleyece- ği toplam 16 projeden 3"ü Türkiye'de bulunuyor. Projelerden biri Mersin ve Iskende- run'da risk değerlendirilmesi yapilması ve deniz kirliliğine karşı hazırlıklı olun- ması için "kapasite" kurulmasını öngö- rüyor. AB, bu proje için toplam 532 bin 200 ECU (yaklaşık 160 milyar lira) ayı- racak. AB'nrndestekleyecçgrtlilftrfJrd 2 " je, organize sanayi bölgelerinde çevre yönetiminin desteklenmesine ilişkin. Projeyle sanayi bölgelerindeki atıklann çevreye zararlannın önlenmesi amaçla- nıyor. Birlik. Türkiye"den MERKAT ad- lı kuruluşun yürütecegi proje için de 398 bin ECU (yaklaşık 120 milyar lira) ve- recek. AB'nin destekleyecegi üçüncü proje de Bodrum Katı Atık Yönetimi. AB'nin, 139 bin 270 ECU (yaklaşık 40 milyar li- ra) ile destek vereceği proje, Bodrum Belediyeler Birliği'nin katı atık yöneti- mi hizmetleri için yeni bir kurumsal alt- yapı geliştirilmesini hedefliyor. demileri Komutanı Orgeneral NecatiÖz- gen, Donanma Komutanı Oramiral llha- mi Erdil. Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral Necdet Tî- murve MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ergin Celasin katıldı. YAŞ üyeleri saat 11.30'da toplantıya ara vererek Yılmaz başkanlıgında Anıt- kabir'i ziyaret edip Atatürk'ün mozole- sine çelenk koydular. Toplantının ögleden sonraki bölümün- de, terfi sırasına giren korgeneral ve ko- ramirallerin durumu görüşüldü. Kara Kuvvetleri Komutanlığı nda terfi bekle- yen korgenerallerden 3. Kolordu Komu- tanı Korgeneral Edip Başer ve 6. Kolor- du Komutanı Korgeneral Aytaç Yal- man'ın terfi etmesinin kararlaştınldıgı bildirildi Hava Kuvvetleri Komutanlıgı'nda Ha- va4Cı>^crierrKorrmtanl ıfı Kwrrrtay fiay> kanı Korgeneral Cumhur Asparuk ile 6. Müttefik Taktik Hava Kuvvet Komutanı Korgeneral ErolOfcay'ın da rütbede bek- leme süreleri bireryıl uzatıldı. Deniz Kuvvetleri Komutanlıgı'nda ise daha önce bulundugu rütbede bekleme süresi Güney Deniz Saha Komutanı Ko- ramiral Bülent Alpkayanın rütbede bek- leme süreleri birer yıl uzatıldı. Karadayı, akşam Merkez Orduevi'nde şûra üyelerine bir yemek verdi. Basına kapah olarak gerçekleşen akşam yeme- gine Yılmaz da katıldı. YAŞ'ın agustos ayı olagan toplantısı perşembe günü so- na erecek. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada lıyormuşçasına üzgün! Hakhlar... Affın gündeme gelmesiyle bir- likte her kafadan ayrı ses çıkma- ya başladı. Bunun temel neden- lerinden biri Türkiye'de hukukun tam olarak işlememesi. Hukuk sistemi rayına otursa tartışmala- nn da ciddi bir zemini olacak. Ze- min olmayınca bata çıka bir yer- lere gitmeye çalışıyoruz. Sungurlu, bakan olarak hukuk sisteminin içinde bulundugu du- rumdan birinci derecede sorum- lu. Bugüne bir günde gelinmedi- ği, eğitimden siyasi yapıya ka- dar öteki alanlardaki olumsuz- lukların yükünün de adaletin üzerine bindiği başka bir ger- çek... Bugün konuya biraz daha ge- nel bakmaya çalışalım. önce hu- kuk eğitimi... Adalet Bakanlığı'nın 31 Mayıs günü yaptığı "hâkim sınavının" sonuçlan büyük yankı uyandırdı. Bakanhk ilk kez ÖSYM tarafın- dan yapılan sınavla 800 hâkim adayı almayı planlarken, yazılı sı- nava katılan 3970 kişiden 496'sı kazandı. Bakanlık bunun üzerine yeni bir sınav daha açtı. Busınav için başvurular 15 Temmuz'da başladı, 21 Ağustos'ta bitiyor. Sınav 18 Ekim'de. Birinci sınavı kazanan 496 ki- şinin fakültelere göre dağılımı şöyle: Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2 kişi, genele oranı yüzde 0.40. Ankara Üniv. Huk. Fak. 258 ki- şi, yüzde 52. Atatürk Üniv. Huk. Fak. 3 kişi, yüzde 0.60. Dicle Üniv. Huk. Fak. 3 kişi, yüzde 0.60. Dokuz Eylül Üniv. Huk. Fak. 93 kişi, yüzde 18.75. lstanbul Üniv. Huk. Fak. 84, yüzde 16.93. Marmara Üniv. Huk. Fak. 23, yüzde 4.63. Selçuk Ü r m H u k . Fak. 30, i)ç büyük ildeki dört hukuk fa- kültesi mezunlarının oranı yüzde 92.4, Anadolu'daki öteki dört hukuk fakültesi mezunlarınınki yüzde 7.6. Anadolu'daki hukukfakültele- rini kesinlikle küçümsemiyoruz ama, ortada yadsınmaz bir uçu- rum var. Bir dekan birkaç da ona ba- kanla fakülte kurulunca sonuç bu oluyor. Yazılı sınavı kazanan 496 kişi- den 27'si sözlüde elendi, 469 ki- şi kazandı. 55 imam-hatip lisesi çıkışlı vardı, sözlüde bunla-dan 3'ü elendi, 52'si kazandı. Ekimde yapılacak smavda ba - zı "küçük" değişiklikler yapıldı. Başan puanı 70. Yüz t?n puanın 80'i alan bilgisi, 20'si genel kül- tür. Ekimde bu oran değiştirildi. Alan bilgisi yüzde 85'e çıkanldı. genel kültür 15'e indirildi. Yani, fakülteyi bitir de genel kültürün varsın eksik olsun. Ikinci duyuruda ayrıca genel kültür sorulannın da sının çizil- miş. Sorular çok genel değil, az genel olacak. Yeni bakan Hâkimliğe adım atanlara de- ğindik. Şimdi de hâkimlikten eli- ni eteğini çekenlere gelelim. Yıl- da ortalama 100-120 hâkim ve savcı 65 yaş sınırına gelmeden emekliliğini istiyor.du. Bu yıl ra- kamlarda ciddi biryükselme var. Büyük ölçüde Adalet Bakanlı- ğı'nın kıdem-bölge farkı gözet- meksizin yaptığı yer değiştirme- ler nedeniyle bu yılın ilk yedi ayında 200 hâkim ve savcı emekliye ayrıldı. Çoğu 50-55 yaş grubundan. Bir başka deyirnle mesleklerinin en verimli döne- minde. Bakanlık bir yandan eleman alamıyor, bir yandan elindekıleri kaçırıyor. ANAP'lılar son anda başkabir seçenek geliştirmezse Sungurlu bakanlıktan ayrılıyor. DokuZ ay süreyle tarafsız bir kişi bu göfe- vi yürütecek. Dokuz ay bakanlık için uzun, kalıcı adımlar için kısa bir süre. Atanacak kişinin elinde şu tür şanslar olabilir: - Parti baskısı olmaz. - Adım atarken siyasi hedef gütmez. - Seçim bölgesi edebiyatı ya- pılmaz... Bütün bunlara "olur" değil de "olabilir" diyoruz. Çünkü öyle bir kişi de seçilir ki, siyasilere rahmet oK^ıtur. Ya da tçıstiJtşt hjçbitşe- ye karışmaz, HjaSanlsöl ğraen ba- kanın bürokratları istediğı gibi çeker çevirir. Bakanlığı yürüten kişi de "imza antrenmanı" yap- mış olur. Yeniden altını çizelim, 9 ay bir bakan için uzun süre. Bütün is- tediğimiz, hukuka inanan, hukuk bilimine saygı duyan bir kişi... Bilimden "dilim"\ anlamama- sı... llkem derken "ilçem" deme- mesi... Koltuk değil, göz doldunması... Creenpeace afişe edecek 'Akdeniz7 artık kirletmeyin' İstanbul Haber Servisi - Greenpeace ge- misi "Sirius", Akdeniz'de kirlilik yaratan Is- panya, Malta, Türkiye, Lübnan, Israil ve Gü- ney Kıbns'ı uyarmak üzere Akdeniz'e gel- di. Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen "Okyanus Yılı" etkinlikleri kapsamında üç ay sürecek kampanya çalışmalan için Cebe- litank Bogazı'ndan Akdeniz'e giren Sirius, ilk olarak Türkiye'de 15 Agustos"ta Bod- rum'u ziyaret edecek. Greenpeace Akdeniz Ofisi Toksik Atıklar Kampanyası Sorumlusu Tolga Temuge, Siri- us'un katıldıgı Portekiz'ın başkenti Liz- bon'daki "EXPO 98" fuannda, 15 Avrupa ülkesinin. "kullanımı biten petrol platform- lannın denize batınlmasının tümüyle yasak- lanmasu kimyasal \e nükleer atıklar için sıfir deşarj gibi kararlar aldığını" bildirdi. Greenpeace gemisinin ziyaret ettigi her li- manda. tüm Akdenizlilere 1976 Barselona Konvansiyonu"nun tüm protokollerini degi- şiklikleri ile birlikte parlamentolannda onay- lamaları için imza kampanyası yapılacak. Bu degişikiiklerin. denizlere ve nehirlere endüst- riyel veya toksik atıklann deşarjını, atıklann denize boşaltılmasını ve nükleer atık ticare- tini yasakladıgı bilgisini veren Temuge şun- lan söyledi: "Bu degişikiiklerin yüriûiüğe girmesi için Akdeniz ülkelerinin dörtte üçünün. Barselo- na'daki Konvansivon Sekretervası'na >azüı ona> lannı \ermeleri gerekiyor. Ancak şimdi- ye kadar sadece Monako ve Tunus bunu ye- rine gerirdi. Diğer ülkeler ise buna yanaşnu- yor." Sirius'un tayfası ile yerel katılımcılann söz konusu Akdeniz ülkelerindeki kirletici etkinliklere dikkat çekmeye çalışacagını bil- diren Temuge, endüstriyel ve toksik atık de- şaıjı, toksik çamurun denize boşaltılması. atık yakmadan kaynaklanan toksik dioksin emisyonları ve yok olma tehlikesi altmdaki canlı türleri gibi denizleri tehdit eden konu- lara değinileceğini sö> ledi. 20 Ağustos'ta lzmir'i, 25 Agustos'ta da lstanbul'u ziyaret edecek olan Sirius, ardm- dan Yunanistan'a ve diğer Akdeniz ülkeleri- ne giderek etkinliklerini sürdürecek. Türker Sanal'ın hazırlayıp sunduğu "Stüdyo C Sohbet" olayların arka planını, tuhaf ve şaşırtıcı yönlerini ekranlarınıza getiriyor. MctvB U G Ü N 2 3 : 0 0 STÜDYO C SOHBET ANAP'lı partisini beğenmiyor Haber Merkezi-CHP'nin ülke sorunla- nnı derinligine araştırmak ve seçmenin nabzını tutmak için yaptırdıgı araştırmada "ANAP'h ve DSP'li seçmenin kendi parti- sini beğenmediği" ortaya çıktı. CHP'nin PtAR-GALLUP'a yaptırdıgı araştırmaya 16 ilden 1434 kişi katıldı. ANAR DSP, ÖDP ve HADEP seçmeni ile kararsız seçmenin düşünce ve değerleri- nin analiz edildiği araştırmada partili seç- menlerin yüzde 15-20'sinin kendi partile- rinden başka partiye oy verebilecekleri or- taya çıktı. Araştırmaya göre ANAP'a oy vermiş olan seçmenin yüzde 10.4'ü kendisini si- yasi yelpazenin solunda görüyor. DSP'li seçmenin ise yüzde 4.7'si kendisini siyasi yelpazenin merkezinde, yüzde 3.4'ü ise sagında görüyor. Kararsızlann yüzde 20'si- ne yakını kendisini sola yakın buluyor. Seçmenler, partilerinin icraatlarını da başanlı bulmuyor. Örneğin ANAP'lı seç- menin yüzde 66'sı, DSP'lilerin yüzde 78'i Susurluk için gerekenin yapılmadıgını dü- şünüyor. ANAP seçmeninin yüzde 3.7'si, DSP'li seçmenin ise yüzde 9.8'i gençlerin sorunlanna en çok eğilen siyasi partinin CHP olduğunu düşünüyor. ANAP seçme- ninin yüzde 15.2'si, ÖDP seçmeninin ise yüzde 16.8'i parti tercihini degiştirebilece- gini belirtiyor. Seçmenlerin muhafazakârlık durumuna bakıldığında ise ANAP seçmeninin yüzde 29'unun, DSP seçmeninin ise yüzde 17'si- nin Türkiye'nin lslami kurallara göre yö- netilmesini desteklediği görülüyor. Buna karşın ANAP seçmeninin yüzde 42'si üni- versitelerde türban ve sakala karşı, yüzde 63'ü irtica tehlikesi olduğunu belirtiyor. Partilerin imajının değerlendirildiği bö- lümde ise çetelere en yakın partinin DYP olduğu, arkadan da MHP'nin geldiği gö- rüldü. Çalışmada parti tercihlerini en çok etki- leyen unsurun dürüstlük olduğu ortaya çık- tı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear