Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25 MART 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Gençler yeniden
yargılanacak
• İZMfR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Yargıtay 9.
Ceza Dairesi'nin "eksik
soruşturma'" gerekçesıyle
bozduğu Manisalı gençlerin
davası yeniden başlıyor.
Izmır DGM'de DHKP-C
örgütü üyesi olduklan ve
örgüt üvelerine yardım ve
yataklık yaptıklan
iddiasıyla 7 kez yargıç
önüne çıkan gençlerden
10'u2.5yıl ile 12.5 yıl
arasında değişen ağır hapis
cezasına çarptırılmış,
Yargıtay 9. Ceza Dairesı
karan bozarak dosyayı geri
göndermiştı. Manisalı
gençler varın yeniden
DGM'ye çıkacaklar.
Karar düzeltme
başvunusuna ret
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılıgı,
Anayasa Mahkemesi'nde
kapatılan RP'nin "tashihi
karar (karar düzeltme)"
baş\urusunu reddettı.
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Vural Savaş,
kapatılan RP'nin 5 yıl
siyasi yasaklı lıderi
Necmettin Erbakan'ın
dilekçesine gönderdiği
yanıtta, anayasa uyarınca
Yüksek Mahkeme
kararlannın kesin olduğunu
vurguladı. CMUK uyannca
"kesin'" kararlara karşı
düzeltme isteminde
bulunulamayacağını
kaydeden Sa\r
aş, kapatılan
RP adına yapılan
başvurunun reddedilmesıne
karar verildiğini bildirdi.
Güzel
yargılamyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - "Devletin askeri
kuvvetlerini ve hükümetin
manevı şahsiyetini alenen
tahkır ve tezyif ettiği''
suçlamasıyla 5 yıldan 30
yıla kadar ağır hapis cezası
istemiyle hakkında 5 dava
açılan Yeniden Doğuş
Partisi (YDP) Genel
Başkanı Hasan Celal
Güzel'in yargılanmasına
başlandı.
Kars'ta
cinayet: 4 öNi
KARS (Cumhuriyet) -
Kars"ın Selim ilçesi Benlı
Ahmet köyünde. bir kişı.
komşulannı, eşini ve
çocuklannı vurduktan
sonra intihar etti. Olayda.
4 kişi öldü, biri ağır 2 kişi
yaralandı. Nesim Aydın,
bir bahaneyle çağırdığı
komşulan Kemal Bozkurt
ve Maksut Calay ile
birlikte, gece geç saatlerde
otomobılle köy dışına
çıktı. Nesim Aydın,
yanında taşıdığı 2
ruhsatsız tabanca ile Calay
ve Bozkurt'a ateş etti.
Daha sonra evine gelen
Nesim Aydın. burada
tartıştığı eşi llika ile
çocuklan Nejdet ve Meral
Aydın"ı vurduktan sonra
silahı başına ateşleyerek
intihar etti. Olayda, Kemal
Bozkurt (24), tlika Aydın
(27) ve Nejdet Aydın (10)
hayatını kaybetti.
Kuran kursu
denetimi
BL RSA (AA) - Bursa'da,
son bir yıl icinde yapılan
denetimlerde, Diyanet
Işleri Başkanlığı
yönetmeliklerine aykın ve
izinsiz faaliyet gösteren 32
Kuran kursu kapatıldı. Bu
ay yapılan denetimlerde
ise, izinsiz faaliyet
gösteren 4 özel öğrenci
yurdu hakkında savcılığa
suç duyurusunda
bulunuldu.
Koalisyon, ara rejim tartışmalan ve ordu gerginliğinin ardından 'destek bunahmı' yaşıyor
'Hiikümet CHP'ye güvenmesin'ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) - Türk
Silahlı Kuvvetle-
ri'nin (TSK)ko-
muta kademe-
siyle yaşanan
gerginliğin ar-
dından irtıcayla
mücadele paketi
açıklayan koalis-
yon hükümeti,
bu kez parla-
mentoda sayısal desteği tamamlayan CHP
ile cıddı sürtüşmeye girdı.
CHP Genel Başkanı DenizBaykaL azın-
lıkhükümetıninCHP'yleilişkılerinınkrıtık
bir noktaya geldiğıni v-urgulayarak. "CHP
bu göriintünün payandası olamaz. Artık
kimseCHP'ye güvenmesin. Bu hükümetgü-
venoyu talep etme demokratik refleksinden
yoksun. istifayı göze alamıyor. seçim de iste-
miyor. Bu hükümet ötenazi anyor" dedi.
Baykal. 1998 sonbahannda seçimin plan-
lanması gereğıne işaret etti \e Yılmaz'a,
"Verdiği destekten dolayı CHP'ye Teşek-
kür edenm. buraya kadargetirdiniz. bundan
sonrasmı beraber planlayalım' desin. Ya da
gitsin başka bir uzlaşma yapsın" dıye ses-
lendi. "Meydan okuyan Başbakan"ın.
"yanlış anlaşılan BaşbakarTa dönüştüğüne
dikkat çeken Bav kal, *Başbakan. yanhş an-
laşılmış olmasınm faturasını CHP'ye çıkar-
maya çahşıyor. Sayın Yümaz'a sakin olma-
sınıönermekisthorum" diye konuştu. CHP
liderı Baykal'ın. partisinin dünkü grup top-
lantısında son gelışmelerle ilgıli yaptığı de-
ğerlendırmeler ana başlıklanyla şöyle:
Hükümet 28 Şubat'ın uzantisı: Bu hükü-
met 28 Şubat"la başla>an bir sürecin uzan-
tısı olarak oluştu. Bunda garipsenecek bir
durum yok. Bu hükümetin görevi laik de-
mokratik rejime sahip çıkarak. ülkeyı ger-
gınlikten çıkarmaktı. CHP. bu zor görevin
verine getirilmesi için hükümete güvenoyu
verdi. Başbakan, zaman zaman hakşinaslı-
ğı esirgemeden bize teşekkür etti. Ancak
yüzde 70'lerde devTalınan enflasyonu yüz-
de 100'lere çıkardılar. Susurluk konusunda
ciddi bir eylem olmadı. 7 a> önce Türkı-
ve'nın önünde hangi sorunlar varsa. bugün
de var. REFAHYOL'un olumsuzluklannı or-
tadan kaldırmak için hükümet kurulmasın-
dan 7 ay sonra, irtica tüm Türkiye"yi ayağa
kaldıran bir sorun olmuştur. Bir olumsuz-
Iuk kuşatması hükümeti sarmalıyor.
CHP'den alacaklan yok: Bu hükümetin
CHP"den hıçbır alacağı yoktur. Bu hükü-
met. CHP"ye güvenlık güçlennin saldınla-
nndan sonra bir "geçmiş olsun" deme bor-
cunu dahi ödememiştir. Hükümet. Başba-
kan'ın \akm çevresine bedel ödeyen bir ik-
tidara dönüştü. eş dost yararları gözetilme-
ye başlandı. CHP. bu göriintünün payanda-
sı haline gelemez. Bu hükümetin CHP'yle
ilişkıleri yeni ve kritik bir noktaya geliyor.
Başbakan. bir süre CHP'ye karşı suskun
kaldı, ama artık CHP'yi suçlamama perhi-
zini tutamaz hale geldi. Başbakan dersini
çalışmamış olmasınm faturasını CHP'ye çı-
karmaya çahşıyor. Misafır gelmış de dersi-
ni çalışamamış, onu söylüyor.
Gazeteci yasağına suskunluk: Seçkin ga-
zetecilerin kısıtlamalara maruz kalması
Başbakan'ı hiç ilgilendirmiyor. Genelkur-
may'ın takdıri diyor. Başbakan'a düşen bu
duruma sessız kalmamak, eğer söylediyse
sözlerine sahıp çıkmak. söylemediyse bu
Savunma sanayii
PKK
fiizelerine
gecikmeli
önlem
LALE
SARIİBRAHİMOĞLU
ANKARA - Türk Silahlı
Kuvvetlen'nın (TSK) ge-
çen yıl Kuzey Irak'a düzen-
lediği operasyonlar sırasın-
da gerekli koruyucu silahla-
nn bulunmaması nedeniyle
PKK'nin fırlattığı füzelerin
ısabet etmesı sonucu düşen
SuperCobra \e Sikorsky ile
Rus yapımı Mİ-17 helikop-
terlerine, ısıya duyarlı füze-
lere karşı önleme sistemle-
rı gecikmeli olarak takılı-
yor.
Bu amaçla Savunma Sa-
nayii Müsteşarlığı (SSM)
ve Macaristan arasında 19
adet Mt-17 helikopterlerine
takılmaküzere enfraruj (kı-
zılötesı) bastıncı sisteminin
alımına ilişkin anlaşma dün
imzalandı. Anlaşma kapsa-
mında Macaristan'ın Danu-
bian firmasından 19 adet
Ml-17 helikopterleri için 2
mılyon dolar tutarında 38
adet enfraruj bastıncı siste-
mi almdı. Sikorsky ve Bell
saldın helikopterleri ıçın de
benzer sıstemler satın alını-
yor
Önümüzdeki 6 ay içınde
Ml-17 helikopterlerine ta-
kılacak olan enfraruj bastı-
ncı sistemi. sıcak çatışma
bölgelerınde helikopterle-
nn, PKK'nin elindeki Rus
yapımı SA-7B gıbı ısıya gü-
dümlü füzelere karşı korun-
masını sağlıyor. lçişleri Ba-
kanlığı'nın Jandarma Genel
Komutanlığı için Rusya'dan
aldığı Ml-17 helikopterlen,
piyasa değerinin üstünde
satın alınmış ve çatışma
bölgelerınde kullanılması
durumunda gereken enfra-
ruj bastıncılar tedarik edil-
memişti.
SSM Müsteşarı Yalçın
Burçak. Cumhuriyet'e yap-
tığı değerlendirmede, acil
ihtiyaç nedeniyle enfraruj
bastırıcılann ortak üretim
yerine doğrudan satın alı-
mına gidildiğini, ancak fir-
madan 900 bin dolan bulan
bir 'oJT-set' güvencesi aldık-
lannı vurguladı. Geçen yıl
mayıs ayında iki ayrı olav-
da PKK. SA-7B füzelen ı'le
TSK'ninemanterindekı Si-
korsky ve Super Cobra he-
likopterlerinı düşürmüş ve
13 asker ölmüştü.
Sarıklıya
ceza
caydıncı
değil
MGK'nin28Şubat'ta
aldığı kararlardan sonra
gündeme gelen
u
Kıhk
Kıyafet YasasTna
muhalefet ettikleri
gerekçesiyle. başta Fatih
ilcesi olmak üzere kentin
çeşitli yerierinde gözahma
alınan sankh ve cüppeli
kişikrle Ugili davalar
sürü>or. TCY'nin 52672.
maddcsi uyannca
mahkemeye se\ k edilen
sanıklar, 2 aydan 6 aya
varan hapis veva 90 bin
liraya kadar hafif para
cezası istemiyle
yargılannorlar. 28 Şubat
kararlanndan önce de
çok sayıda kişinin Ceza
Vasasına muhalefet
ettikleri gerekçesıyle
mahkemelere sevk
edikiiğinj bdirten
cumhuriyet savcılan,
"Cezalar cavdıncı değiL
Buraya getirilen sanıklar
dışan çıküktan sonra yine
sank ve cüppeleri
ghi\orlar" görüşünü
savunuyoriar. (L'ĞUR
GÜNYL'Z)
noktaya gelmeden gerekli açıklamayı yap-
maktı.
Ötanazi anyioriar: CHP demokratik ara-
yış ıçinde değilmış. Bunu söy leyen kim? 12
Eylül'den sonra sıyaset olanağı bulan bir
partınin lideri. Yılmaz'danhiçbirCHP'linin
demokrası dersi almaya ihtiyacı yoktur. Yıl-
maz'a küçük bir önerım var: "Demokrasi"
ve "demokratik" sözcüklennı artık çok az
kullansın. Silahlı Kuvvetler'in hareketi kar-
şısında. demokratik tavır, geç kalındı, dı-
yor. CHP'yle tartışma açıyor. CHP'ye sal-
dırarak ne yapmak istıyor? CHP olmaksı-
zın hükümete devam etmek mümkün mü?
Sen ka\ ga ederken. CHP sana mecbur diye
mi düşünüyorsun? Bu çıkmazın izahı nedir?
Bu hükümet ötanazi anyor. Birisi çıksa da.
bu ışi noktalasa. diyor. Yılmaz'ın çırpmışı
bu. "Artık yeter çektiklerim, umudum yok,
bitirin n'olur" diyor.
Sonbaharda seçim planlansın: Güveno-
yu talep etme demokratıkrefleksınden yok-
sun bu manzarayı hazmedıyor. istifayı da
göze alamıyor. seçim yok. diyor. Bıze de.
gensoru verin, düşürün, diyor. Ne istiyor bu
hükümet? Ötanazi. Bu hükümetin artık de-
vam etmesı mümkün değil.
Cındoruk. 1998'de seçime
gidelım. CHP de bıze katıl-
sın. diyor. Artık Türkıye se-
çimi kararlaştırmak \ e plan-
lamak zorunda. Bizim öne-
rimiz şudur: Bunu emrivaki
yapmadan. mümkün olduğu
kadar elbirliğiyle kotaralım.
Türkıye. 1998 sonbaharına
yönelik bir seçim planlama-
sını yapmalıdır. Önerimız
partilerin bir an önce bir ara-
>agelmeleridir
Cumhurbaşkam'na görev
düşüyor: Cumhurbaşkanı.
knz dönemlerinde ülkeyi se-
çime götünne yetkisi olma-
masından yakınıyor. Buna-
lım seçim ihtiyacını ortaya
çıkanrsa, Cumhurbaşkanı,
anayasal yetkim yok. diye-
rek susma durumunda kala-
maz.
Kendisine görev düşer.
Başbakan. bündan hoşlan-
mazmış. Nasıl rahat ettirece-
ğiz Sayın Yılmaz'ı? Cum-
hurbaşkanı sadece önüne ge-
len derneklerı kabul etmek
için mi duruyor? Cumhur-
başkanı. yalnız bu hüküme-
tin cumhurbaşkanı değıl,
Türkiye Cumhuriyeti'nin
cumhurbaşkanıdır.
Bizegüvenmesinkr: Artık
kimse CHP'ye güvenmesin.
Başbakan da çıkar, bugüne
kadar verdiği destekten dola-
yı CHP'ye teşekkür edenm.
buraya kadar getirdiniz, bun-
dan sonrasını birlikte plan-
layalım. der. Ya da gitsm baş-
kalanyla uzlaşma yapsın.
Bu hükümet denenmiştir,
bu deneme hayal kırıklığı
yaratmıştır. Şımdi bununadı
konulmalıdır.
Başbakan: Baykal'ı Allah çarpar
Yûmaz'dan sonbaharda
seçim olabüir mesajı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Başbakan Mesut Yılrnaz. 8.5
aylık iktıdarlannda gelmiş geçmiş
tüm hükümetlerden daha başanlı
olduklarını sa\unarak kendılerinı
icraat yapmamakla suçlayan CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal için
"Allah çarpar" dedı Ev lüle kadar
Meclis'in çalıştınlması ve önemli
yasa tasanlannın çıkanlması ko-
nusunda CHP'den destek ısteyen
Yılmaz'ın sözleri "Sonbaharda er-
ken seçim için uzlaşabilecegi mesa-
jı\l
erdi" şeklınde yorumlandı. Yıl-
maz. TSK'nin komuta kademesı-
ni kastederek "Kendisini demok-
rasinin güvencesi sa\an herkesten,
her kurumdan ricam \ar: Kendi-
sini demokrasinin gü\encesi sa>an-
lar, demokrasinin isjeyişine de aynı
özeni ve dikkati göstermek zorun-
dadırlar" dedı.
Yılmaz. partisinin Meclis grup
toplantısında yaptığı konuşmada.
son bir haftada önemli gelışmeler
yaşandığını. tansiyonun \ükseldi-
ğini \ e düştüğünü söyledi. Yılmaz,
geçen hafta yaşanan gelişmelerin
demokrasi açısından yararlı oldu-
ğunu sa\ undu. Baykal ve kurmaş -
larınm hükümeti başansız olmak
ve icraat yapmamakla suçladığını
anımsatan Yılmaz, geçmiş tüm ko-
alisyon hükümetlerınden daha faz-
la çalışıp ürettiklerini söyledi. Baş-
bakan Yılmaz. "8.5 ayda yapılan
tüm bu kraadara karşın hiç icraat
yapmadı diyen varsa .Allah onu çar-
par" dıye konuştu.
Yılmaz, "Gelsinlereylüle kadar
milletin istediği tasanlan çıkara-
lım. Sonra söz \eriyorum seçim za-
manı gidip Ba> kal'a teşekkür ede-
cegim" dedı. Sılmaz'ın bu sözleri
"sonbaharda seçim için uzlaşma
mesajı" olarak yorumlandı.
Türk-Jste genel kurul istemi reddedildi
îrticayla mücadelede
ödün verilmemelV
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-Türk-lş Başkanlar Kurulu, de-
mokrasi ve laiklığın korunması
için îrticayla mücadele çerçev esın-
de açıklanan programın, anayasa
ve yasa hükümlerinin ödünsüz uy-
gulanması gerektığinı bildirdi.
Türk-Iş Başkanlar Kurulu toplan-
tısında olağanüstü genel kurul ıs-
temleri reddedildi.
Türk-lş Başkanlar Kurulu top-
lantısının açılışında konuşan Ge-
nel Başkan Bavram Meral, ara re-
jım ve darbe tartışmalan nedeniy-
le genlen siyasal atmosferde bazı
siyasi partı \e siyasetçilerle Türk-
lş içindekı kimi gruplann "ufak
hesaplar" yaptıklarını söyledi.
Meral. "Bugün artık ufak hesap-
lar aşılmalı: tüm vatandaşlarımız.
sendikacüar ve işçiler Türkiye
C umhuriyeti'ne sahip çıkan bir
çizgide birleşmelidirr
dedi. Top-
lantının ardından açıklanan sonuç
bildirgesinde.Türk-lş'in demokra-
sinin korunması ve geliştırilmesi
konusundakı kararlılığı vurgulan-
dı.
Bildirgede. ülkenin ve sendika-
cılık hareketınin karşı karşıya bu-
lunduğu sorunlar karşıstnda Türk-
İş'in bütünlüğünün güçlendirilme-
sı gerektiğine dikkat çekilerek ola-
ğanüstü genel kurula gerek olma-
dığı kararına varıldığı kaydedildi.
Olağanüstü genel kurul ıstevenle-
rin, "özelleştirmeje karşı en önem-
li direnme merkezi olan Türk-İş'e
daha fazla zararvermeden hatala-
nnıdüzeltmeleri1
" ıstendı. "Sendi-
kacılık hareketınin dışındakiya da
içindeki hiçbir girişim, Türk-İş'in
bütünlüğünü bozamayacaktır"
vurgusuyla olağanüstü genel ku-
rul olayında etkisı olduğu savla-
nan DYP'ye de mesaj gönderildi.
ÜZYAZI ORHAN BİRGİT
Bakanlar Kurulu önceki akşam "ir-
tica " ile ilgili önlemlerini tam bir uyum
içerisinde aldı.
Bu önlemler içerisinde doğrudan
doğruya yürütmeyi ilgilendiren ko-
' nular için hükümete, "Yolunuz açık
olsun" demek her sağduyu sahibinin
görevi. Ama asıl alınması gereken
önlemler, yürürlükteki bazı yasalann
eskimiş olmasından doğan bazı boş-
lukları doldurmayı ya da duyulan ye-
ni ihtiyaçları karşılamayı amaçlıyor.
O zaman da gündeme, yeni yasa
hazırlamak veya yürürlükteki bazı
hükümleri değiştirmek geliyor.
Hükümetin, bu alanda uzun ve
sessiz bir çalışma yaptığı, önceki ge-
ceki Bakanlar Kurulu toplantısında,
birbiri arkasına beş tasarının Türkiye
Büyük Millet Meclisi'ne gönderilme-
si ile ortaya çıktı.
Kamuoyunun gündeminde, ne 27
Mart toplantısı, hele ne de bir "Yıl-
maz-Silahlı Kuvvetler tartışması" bu-
lunmazken, ANASOL-D hükümeti
Top Meclis'e ve,
28 Şubat 1997 bildirisinde sıralanan
önlem isteklerini, tek tek yaşama ge-
çirmek için gerekli adımlan atmış.
Böylece "Vakıflann Denetimi, Irti-
cacı Memurun Işine Son, Sarığa ve
Takkeye Hapis, Ceza Yasası'nda De-
ğişiklik" için istenilen yaptırımlar bi-
rer hükümet tasarısı olarak hazırlan-
mış.
Yani vakıflann çalışma esasları
Medeni Kanun'dayapılacak bazı de-
ğişikliklerle yeniden belirlenecek.
Sözleşmeli personelin ya da devlet
memurunun irtica çalışmalan yüzün-
den işine son verilebilmesi için 657
sayılı kanunda değişiklik yapılacak.
Her isteyenin dilediği yere cami
yapmasından doğan karmaşanın
önlenebilmesı, belediyelerin yanı sı-
ra Diyanet Işleri Başkanlığı'nın da
söz sahibi olabilmesi için Imar Kanu-
nu'na madde eklenecek. Tekke ve
Zaviyelerin Kapatılması Hakkındaki
Kanun, Şapka Kanunu ve Bazı Kis-
velerin Giyilemeyeceğine Dair Ka-
nun'daki attmış yıl önceki cezalar bu-
günün koşullarına çekilecek. 163.
maddenin kaldırılmasından doğan
boşluğun yeni bir madde değişikliği
ile doldurulması, böylece "din istis-
marcılığı yaparak halkı kin ve düş-
manlığa tahrik" edenlerin cezalandı-
rılmasına gidilecek.
Hükümet dersini çalışmış ve veri-
len ev ödevlerini hazırlayarak parla-
mentoya göndermiş.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu
yasa tasanlan üzerinde ne yapacak
peki?
Türkiye Büyük Millet Meclisi der-
ken elbette her şeyden önce o Mec-
lis'i oluşturan milletvekillerinin kom-
pozisyonu akla geliyor, değil mi?
Yani, ANASOL-D hükümetinin ar-
kası arkasına hazırlamak gereğini
duyduğu bazı değişiklik tasarılarına
uzanan bir zaman dilimi içinde bazen
muhalefet, bazen iktidar grupları ola-
rak görev yapan temsilcilerimiz.
Tüm bu yukanda saydığımıztasa-
rılar, elbette onların oluşturduğu ko-
misyonlarda ele alınacak, incelene-
cek, eleştirilip son biçimleri verile-
cek. Daha sonra da kısmet olursa
genel kurula getirilerek yasalaştırıl-
masına çalışılacak.
Böyle bir çalışma sürecinde kuş-
kusuz en ağır sorumluluk, parlamen-
tonun iktidar kanadını oluşturan par-
tilere düşecektir.
Bu sorumluluğun başında, yasa-
ma görevini kerhen yapmamak ge-
liyor. Yanı sabırlı bir biçimde birle-
şimlere devam etmek, muhalefetin
ikide bir önereceği yoklama istekle-
rine sabırlı ve sükûnetle göğüs ger-
mek. Tek kelime ile Meclis'i çalıştır-
mak.
Yılmaz hükümetinin yasalaştırmak
istediği bu tasanlan engellemek is-
teyenlerin asıl hedefleri ise Anavatan
grubunun belirli kesimi olacaktır.
Yani birkaç hafta önce türban ko-
nusunda gereksiz tartışmalartn çık-
masına neden olacak "davul-tok-
mak" benzetmelerıni yaparak Milli
Eğitim Bakanı için gensoru verilme-
sinin yolunu açanlar...
Hem parlamento içindeki güçler,
hem Meclis dışındaki bilinen lobiyi
oluşturanlar, bu milletvekillerini hare-
kete geçirmeye, olmazsa pasif mu-
kavemete zorlayacaklardır.
Umarım yanılınm da Mesut Yıl-
maz'ın keyfini kaçırtacak oluşumları
şimdiden haber vermiş bir "şeamet
tellalı" durumuna düşmemiş olurum.
irtica ile mücadele topu, Meclis'e
paslandı ama, santrafor olarak pası
ayağına alacak olanlar Anavatan'lı
milletvekilleridir.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Hangi Cumhuriyet?..
Irticanın belgesini isteyenlere elden ele dolaşan
bir kitapçıkta yazılanları aktarmakta yarar var:
"Geleceğe hazır mısınız?"
Acaba geleceğe nasıl hazırlanıyorlar, gelin bir-
likte okuyalım:
"Geleceğe hazır mısınız? Fen lisesi, askeri lise-
ler, süper liseler için binlerce rakibiniz arasındaki
seviyenizi öğrenmek, kendinizi denemek istiyor-
sanız, işte fırsat! Üstelik elektronik sözlük ve tam
eğitim bursu ödüllü. llk beşe tam eğitim bursu. Bi-
rinciye elektronik sözlük. Ikinciye databank. Üçün-
cüye telefon hafızalı saat. Sınava giren herkese
sürpriz hediyeler..."
Bu kitapçık 1995 yılından beri elden ele dolaşı-
yor, tarikat dershanelerinde öğrencilere dağıtılı-
yor...
Şeriatçı yurtlar ve okullar, dershaneler Milli Eği-
tim Bakanlığı'nca denetlenmiyor mu?
Elbette göstermelik olarak denetleniyor...
Denetime katılan Milli Eğitim Bakanlığı müfettiş-
lerinin çoğunluğu 'Türk-lslam Senfez/'nin önde
gelen mimarlarından oluşuyor; denetime gidilme-
den önce okul, yurt ve dershanelerin yöneticileri
uyarılıyor:
"Denetlemeye geliyoruz, hazırlıklı oiunL."
Yöneticiler okul, yurt ve dershanelerin girişine
Atatürk büstü' koyup çevresini plastik çiçekler-
le donatıyorlar...
Teftiş yapılıyor ve 'olumlu' rapor da hemen ya-
zılıyor...
Laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin Milli
Eğitim Bakanlığı bugün gerici- faşist kuşatma al-
tındadır.
Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay da yapmak
istediklerini ANAP ve DTP'den gelen baskılar ile
Bülent Ecevit'in "hayır" demesi yüzünden yapa-
mamaktadır...
• • •
Başbakan Mesut Yılmaz ANASOL-D Hüküme-
ti'nin 'irticayla mücadelede' kararlı olduğunu sık
sık yinelerken kimi ANAP milletvekilleri seçmen-
lerine mesaj veriyor:
"İrtica hayalidir; başörtüsü Müslüman kadının
simgesidir!.."
Ne zamandan beri 'sıkmabaş' kadınlarımızın
simgesidir?
Söyleyelim:
"Turgut Özal';n başbakanlığa getirildiği 1983
yılından bugüne..."
Anımsarsanız, ANAP'lı çok sayıda bakanın eş-
leri o yıllar 'sıkmabaşlı'yd\...
Aslında 'şer/afçı/ara ödün' o yıllarda başlamış,
hızla ivme kazanmaya devam etmişti...
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit ise şöyle ko-
nuşuyor:
"Askeri dönemler dahil irticaya karşı en ileri mü-
cadeleyi yapıyoruz..."
12 Mart ve 12 Eylül sonrası bu yönde hiç mü-
cadele yapılmamıştır...
Ecevit'in bu sözleri doğrudur; ancak ANASOL-D
Hükümeti irticaya, bir başka deyişle 'Türk-lslam
senfez/'nin yarattığı şeriatçı yapılanmaya hoşgö-j
rüyle bakmaktadır.
Yargıdan polise dek gerici-faşist örgütlepme
devletin tüm kurumlarında etkilidir; Milli Eğitim ve
Kültür bakanlıklarındaki örgütlenmenin kırılama-
ması da bunun en somut göstergesi değil midir?
• • •
Şeriatçı yurtlar, okullar ve dershaneler nasıl de-
netlenecek? Oralarda olup bitenler nasıl izlene-
cek? Yargı karariarını çiğneyip kurban derisi top-
layan demekler ve vakıflara ne gibi işlem yapıla-
cak?
Bugün Türkiye'yi saran gerici-faşist örgütlenme
1968'li yıllarda yeşermiş. 1998'de de iyice palaz-
lanmıştır...
Dinci vakıfların ekonomik güçleri 'demokratik
hukuk devleti'nin kanatlan altında serpilip gelişme-
di mi?
1996 yılında Harran Üniversitesi llahiyat Fakül-
tesi Dekanı olan Prof. Dr. Musa Yılmaz, Said Nur-
si'yi şöyle anlatıyor:
"Şeriatın bir tek hakikatine bin ruhum feda olsa
feda etmeye hazırım, diyebilen bir Islam âliminin
hayatında hiçbir zaman sapma olmaz..."
O tarihte bir panelde konuşan yardımcısı Doç.
Dr. Mahmut Katı ise bakın neler söylüyor:
"Bediüzzaman Hazretleri'nin savunduğu cum-
huriyet bugün piyasada değil..."
Ve ekliyor öğretim üyesi Mahmut Katı:
"Islama uygun bir anayasa, dolayısıyla şeriata
uygun bir meşrutiyetin olgunlaşması sürecinin
milli irade ile gerçekleştirilmesi sonucudur..."
Ne diyorsunuz Fethullah Gülen'in savunuculan
politikacılar, işadamları, sanatçılar, gazeteciler ve
bilim adamları?
E. Posta: Hikmet.Cetinkaya</< raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
YAYINLARIÇ A Ğ D A Ş ^ '
Hikmet Çetinkaya
SEYDANIN ADRESİ
BELLİ DEĞİL
HİKMET ÇETİNKAYA
SEVDANIN ADRESİ
BELÜ DEĞİL
Incelemediğinız bır olguyu nasıl bılebilırsınız kı' Ya da tanımadığınızı
nasıl değerlendırebilirsiniz? Güvenmeyı istedınız mı, kuşku ortadan
kalkar da kendinizi adamadınız mı, sevdanın adresı yiter. gıder. Usta
bir kalem, duygu yuklü bir yürekie birlikte se\danın adresini arama>a
\e de bulnuva ne dersınız"-*
CumhuriYet
kitap kulübü
Çoö Pazarlama A.Ş.
Türkocoğı Cod. No:39/4I (34334)Coğokı?lu-islonbulTel:(2l2)5l4 01 96