23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20MART1998CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Kayıp bir kara kedinin arandığı, Paris'in Bastille semtinde geçen, şirin bir Fransız komedisi Gel pisi pisi, var ım senin isi...îki yıl önce Berlin"de Panoroma bö- lümünde gösterilen ve FIPRESCI ödü- lüne layık bulunan Fransız fılmi 'Cha- cun Cherche Son Chat-Herkes Kendi Kedisini Arar", tatile giderken mecbu- ren ha)"v ansev er yaşlı bir madama bırak- tığı ama evden çıkıpgiden kedisini kay- betmiş bir genç kızın umutsuzca arayı- şinı hikâye ediyor. Pans'ın Bastille sem- tinde geçen filmde, soluk benizli, dara- cık giysiler giyen. henüz hayatına erkek girmemiş, aşka düşmemiş. kedisever. zamane Fransız kızı Chloe (Garance Clavel), moda fotoğraflannın çekimle- rinde mankenlere makyaj yapı>or ve eş- cinsel Michel'le (Olhier Py) birlikte. ayni evi paylaşıyor mecburen. Sık sık mıncıklayıp sıkıştırarak sevdığı, Gris Gris adı takılmış. tombul. kara kedisi- ni yitirince baş sırdaşından ve dayana- ğından yoksun kalan Chloe. Gris Gris'yi emanet bıraktığı. apartman daıresinde 6 kediye. 1 süs köpegıne bakan. yaşlı. ak- si görünüşlü. raşitık. ecis. bücüş ama se- vecen tonton madama (hanka ReneeLe Calm) başvuruyor son çare olarak. Kediler gelir ve gider Tonton madam da kızı. oğlanı ve gen- ci, yaşlısıylabütün mahalleliv i örgütlü- yor Chloe'nin kayıp kara kedisini bul- mak için. Mahallenin bütün köşe buca- ğı aranıyor dıdik didik. Afişlerle dolu duvarlara kayıp kedi ilanlan bile asılı- yor. Solgun süzgün genç kız. kedisini ara- ması süresince, keşfedeceği yepyenı dünyalara açılacak ve belki de kendı kendisinı bulacaktır Konusu kısaca böylece özetlenebile- cek 'Herkes Kendi Kedisini Arar", Pa- ris'in Bastille semtini mesken rutmuş, evli. bekâr. dul. âşık. çocuklu. güzel, geçkin. çirkin. yaşlı. genç kadınlanyla, boşta gezenin boş kalfası eşcınsel genç- lenn ve küçükken damdan düşüp kafa- yı azıcık üşütmüş. Arap asıllı. gerze- kimsi delikanlılann (ZinedineSouaJem), komşuların kafalannı şişiren. grunge kıhkh. vakışıkh bateristlerin (Romain Duris) resmi geçit yaptığı, sevimli bir kedi arayışı öyküsünü aktanyor. ıronik Herkes Kendi Kendisini Arar cherche %ht Chacun Cherche Son Chat / Yönetmen, senaryo: Cedric Klapisch / Kamera: Benoit Delhomme / Oyuncular: Garance Clavel, Zinedine Soualem, Olivier Py, Renee Le Calm, Romain Duris, Estelle Larrivaz, Nicolas Koretzky, Marina Tome, Camille Japy / 1996Fransa (Standard Film) ve esprilı sahnelerle. Gündelik kaosun tekdüzeliğinin labi- rentlennde. banş ıçinde yuvarlanarak yaşayıp gıtmektekı her yaştan. ırktan ve karakterden mahalle sakınlenni birara- ya getıren bu kedi arayışını aktaran 'Her- kes Kendi Kedisini Arar', felsefe ve si- nema eğitımınden sonra kısa filmlerçe- kip kameramanlık yaparak mesleğe baş- lamış, 1961 doğumlu. yeni kuşak Fran- sız yönetmenlerinden Cedric Klapisch'in. 'Riens Du Touf (1991)ve 'Le Peril Je- une'(1994ıadlı ılkiki filmınden sonra yazıp yönettiği. alışılmış etiketlerden kaçınan üçüncü filmi. Daha on \ ıllık. taze bir sinemacı sa- yılacak. veteneklı Cedric Klapisch. can- lı. sev inıli kılınmış kahramanlanyla ha- fif. basıt. zorlamasızbirçızgidegelişen, yer yer ıronik dokunduruşlar da içeren. serbest vezinle anlatılmış, zevkli, neşe- li. sevimli bir stil alıştırması gerçekleş- tirmiş 'Herkes Kendi Kedisini Arar'da. Röportaj gibı film Cok önemli, büyük bir film olma gi- bi bir iddıası bulunmayan 'Herkes Ken- di Kedisini Arar', yönetmenin mahalle sakinlerini ve yaşadıklan çevreyi ince aynntılanyla kapsayan bakışının ürü- nü, bellı bir Paris kokusu sinmiş, şirin bir Fransız yapımı. Kadın kahramanlann ağır basmasın- dan ötürü femınist temalara da rastlanan film sonuçta. yazar- yönetmen Kla- pısch'ın röportajımsı anlatımmm, ka- meraman Benoit Delhomme'un görün- tülerinin ve çoğu profesyonel olmayan oyunculannın doğal performanslannın sayesinde keyifle izlenen bir komedi denemesi. Kısa ya da orta metraj bir konuyu, seyircide süreklı mınl mınl gülümseme- lere yol açarak bir buçuk saate uzatmış yazar, yönetmen Klapisch. ticari sine- ma çarkının bildik klişelerine, standart- lanna pek yüz vermeden, ironik ve akı- cı, işlek bir röportaj havasında çekmiş bu üçüncü filmini. Grafik tatlar içeren. şenlikli bir jene- rikle açılan ve bugünden itibaren sine- malarda gösterilecek olan filmin başın- daki. kedinin kaybolmasına neden ola- cak Chloe'nin tatilini, bir Lyon Gan pla- nı. kızın denızde yüzüşü \e yine dönüş- teki bir Lyon Gan planıyla 5 saniyede veren filmde. kaybolmaolayıyla birlik- te mahalleye girerek Chloe'nin öyküsü- ne dalıyoruz. Finalde Chloe'nin kedisine kavuşup kavuşmadığı bir yana, günümüzün genç kesiminin giyım kuşam merakından. nasıl takıp takıştınlıp dolaşılan barlar- da anlamsızca vakit öldürülür ve kesi- şilir ya da eşcinsel ev arkadaşıyla nasıl aynı yatağa gınlir sorunsalına(î) kadar 'günümüzün ya>gın modalannıgösteren renkli bir katalog' halindeki bu sev im- li Fransız filmı. keyifle seyrediliyor ve yaşama sev ıncini tazelediği seyircisini güzel. hoş duygularla salondan uğurlu- yor özetle. Geçenyüzyılın Ingittz sarayından tablolarGünümüzde saray duvarlannı aşrp dıinyanın diline düşerek pa- parazzi mılletıne fazla mesaı de yaptırtan birtakım rezalet ve de- dikodularla çalkalanmasıyla tanı- nan lngıliz kraliyet aılesinde. ge- çen yüzyılda v aşamış. "dümanın engüçlü kadını". anlı şanlı kralı- çe Vktoria'yla. kralıçeye hızmet eden. kasabada Iskoç seyısı-ko- ruması. çarıklı erkânı harp John Brovvn'un. kahramanlannı oluştur- duklan namlı birskandal ihşkinın hikâyesını anlatıyor "Mrs. Bıtmn -SadıkArkadaş" Dönemınde Büyük Bntanya'yı topraklannda güneşın hiç batma- dıgı bırımparatorluğaçevıren.ta- nhte en uzun süre ıktıdarda kal- mış hükümdarlardan biri olan. ça- ğına ve ülkesinin polıtik yaşamı- na damgasını vurmuş. muhafaza- kâr. millıyetçı. despot lngıliz kra- liçesi Yictoria'ya ılişkın bildik. ansıklopedık malum bilgilerifmı- zi) tazeleyip venıleyen bir film çıktı "Mrs. Bnmn-Sadık Arka- daş". Orta sınıfın benimsediği ideal- leri temsil eden sadeligi. görev bi- linci ve ciddiyetıyle halkı ve ça- ğıyla özdeşleşmiş. 19. yüzyılın saygın kralıçesıne genel bakışı- mızı değıştiren, hatta bu püriten. Protestan kadına sonuçta oldukça sıcak ve sevecen bakmamıza ne- den olan "Mrs. Brwvn - Sadık Ar- kadaş": etkıleyici. insancıl. epey- ce özenılmiş. ınceliklı bir dram olarak ilgiyle sevredılıyor ba^ın- dan sonuna kadar. Aynı zamanda hoş bir tarih der- si ve dokunaklı bir dostluk ve da- yanışma hikâyesi niteliğindeki, iyi çekilmış ve oynanmış bu usta işi. tngıiiz-Ame'rikan ortak yapı- mı. BBC dramalannın akademik atmosferinı duv umsatıyor beyaz- perdede. 1837'de tahta geçmış. kocası Prens Albert 176İ'de tıfodan öl- müş Kraliçe Vıctorıa'nın (Judi Deneh)dulluk vaşamından kesıt- ler veren film. 1864'te başlıyor. 3 yıldır matemden çıkmamış. ken- dıne ve çevresındekılere hayatı zından eden yaslı kralıçe. hükümet işlennı fılan ıvıce boşlayıp buna- Mrs. Brown adı yakıştınlıyor: Ko- casından arta kalmış son armağan gibi hiç toz kondurmadığı, alt ta- bakadan gelen. dobra dobra konu- şan. hırslı. ama sadık ve doğal hiz- metkân John Brovvn'un desteğiy- le yaşama yeniden dönen yaşlı kız. sarayda ve halk arasında ay- yuka çıkan dedikodulara pek al- dıımaksızın kırlara açılıyor. atla ge- ziyor. pikniğeçıkıyor. Başı sıkış- tığında kraliçesine "kadın" dıye hıtap eden dağlı John Brovvn sa- yesinde yeniden kadınlıgını hisse- Sadık Arkadaş Mrs. Brovvn / Yönetmen: John Madden / Senaryo: Jeremy Brock / Kamera: Richard Greatrex / Müzik: Stephen VVarbeck / Oyuncular: Judi Dench, Billy Connolly, Anthony Sher, Geoffrey Palmer, Richard Pasco, David VVesthead, Gerard Butler /1997 Ingiltere - ABD yapımı (FilmPop-WB) lımını katmerleştirirktn. günün bırinde eteklı bir Iskoç köylüsü çıkageliyor sarava beyaz bir atla. Kraliçenın hızmetkârlan arası- na paldır küldür katılan. protokol- den habersiz. dangıl dungul. Iskoç uşak John Brovvn (Bilh Connofl)), dul Vıctoria'v ı saravın katı kural- lanndan ve maıyetının elınden çe- kip kurtamor. soğuk sert bir ku- zey rüzgân gıbı. Kraliçeyle John Brovvn'un yakınlaşması. dönemin basmınca ınımlenıp ufak çapta bir toplumsal skandala dönüşünce. tahtı yıllarca. layıkıyla doldurul- muş kudretlı kraliçe Victoria'ya den Victoria, cumhuriyetçilerin. krallığın kaldınlmasını dile getir- diklen parlamentonun başıboş ha- vasına sonunda müdahale edecek- tır, dövülüp istıfa etmek isteyen sa- dık bendesınin uyarısıyla... Dulluğunun ılk yıllannda sık sık işten güçten kaçarak Wind- sor'a. Iskoçya'dakı Balmoral Şa- tosu'na sıgınarak adeta ınzıvaya çe- kilen kralıçenin matemli yaşamı- nı ve bırbakıma ülkenin kaderini değiştıren John Brovvn'un değer- leriyle. seçkın saray adabının ça- tışması. filmin dramatik tansıyo- nunu vükseltıvor Denevimli te- levizyon yönetmeni John Mad- den'ın imzaladığı "Mrs. Brown", öteden beri tarihsel dramlarda bel- li bir düzeyı tutturagelmiş tngiliz sinemasmdan gelen oyiinculugun- dan kostüm tasanmına ve dekor- lanna kadar usta işi bir tngiliz ya- pımı. Geleneksel tngiliz oyunculuğu- nun uzantısı bir kadronun parlak performanslanyla seçkınleşen fil- min yan rollerindeki Geoflrey Pal- mer'in (kraliçenin sekreten Pon- sonby'deki), .<VnthonySber'in (kra- liçesine hürmette kusur etmeyen, uyanık başbakan Benjamın Dısra- eli'deki). Richard Pasco'nun (kra- liçenin hekımıJenner'deki)oyun- lan çok iyi, ancak fılmi asıl sırt- layanlar. Victona-John Brovvn çif- tındekı Judi Dench-Bılly Connolly ıkılısi. Altın Küre'li Oscaradayı. Sha- kespeare oyuncusu Judi Dench. kendını saraya hapsetmiş. karika- türiere konu edilen. acılı. yaşlı kra- liçeyı kanlı canlı. resim yapan. "İskoçya Günlüğür kıtabını ya- zan. yüzünde gülücükler açıveren bir kadına dönüştürüyor. Bir ara **Sensiz>'aşa>aniani'' diyen krali- çesi için herşeyi yapmayı göze al- mış.cahil, tskoç dağlı John Brovvn rolündekı Bılly Connolly dedök- türüyor. Judi Dench'den geri kal- maksızın. Özenli BBC dramala- nnın çızgısınde. ağır. kasvetlı. ama olgun ve düzeylı "SadıkArkadaş- Mrs.Bnmr n< \ 19. yüzyıla damga- sını vurmuş ünlü tngiltere krali- çesinin insanı yanlarını öne çıka- rarak etkıleyici bir portresini çizi- yor. Kısacası. seyre deger bu ta- rihsel drama ılgisiz kalmak zor. KEDİ GOZU VECDt SAYAR Benim Memurum HABITAT sırasında düzenlenen Srvil Topium Kuruluş- lan Forumu'ndan bir anı var duvanmda. "Devlete kız- mak yerine, daha radikal bir iş yapın. Devletle konu- şun"diyen bir afiş. Bizdesözdinledık, devletlekonuş- maya çalışıyoruz. Bu sefer de devlet kızıyor. N'olcak şımdi? • • • Devletin sivil toplum kuruluşlannı karşısına alması- nın savunulacak tarafı var mı? Devlet de sivil toplum kuruluşlan da aynı halkı tem- sil etmiyor mu? Ama nedense bizim devlet erkânımız, sivil toplum ku- ruluşlan ile işbirliği yapmayı bir türlü yediremez kendi- lerine (Tabıi seçim dönemleri hariç). Toplumun geniş kesimlerini ilgilendiren bir yasa ha- zırtanırken, bu kesimlerin temsilcilerı ile dıyaloga girmek yerine, "En iyisini biz bilıriz" anlayışını ısrarla sürdürür- ler. Memur eylemleri bunun en güzel örneklerinden biri. Ama tek örnek değil elbette. Isterseniz bir örnek de kendi çöplüğümüzden, yanı kültür alanından verelim. içındebulunduğumuzyıl. "Cumhunyetımızın 75. ku- nıluş yılı." Bu nedenle yoğun bir etkınlık programı ha- zırlanıyor. Devlet bu yıl törenlere genış halk yığınlannın katılımını hedefliyor. Bu hedefin doğal sonucu olarak, sivil toplum kuruluşlan ile yoğun bir işbirliği yapılması- nı beklersiniz değil mi? Ne gezer... Bazı üst düzey bürokratlar ve polıtıkacı- lar, "Bu iş devletin işi" deyip çıkıyorlar işın ıçınden. Dev- letin projeleri dururken, sivil toplum kuruluşlarınm lafı mı olur? Bu yüzden de kutlamalar için aynlan 38 milyon do- lann ancak 1.3 milyon dolan özel kuruluşlar ve sıvıl top- lum örgütlerinin etkınliklerineaynlmış. Gen kalanı ıse ba- kanlıklar kendi aralarında payiaşacaklarmış. Cumhurbaşkanı'nın başkanlığmdakı bir komıtenin onayladığı Tarih Vakfı projelerı için ıstenen 8 mılyonun da ancak yansı devletçe karşılanacakmış. Herhalde bakanlıklann hazırladığı proıeler çok nite- likli olmalı. Hele aslan payını kapan fçışleri Bakanlığı'nın düzenleyeceği etkinliklerin, halkımızın kültürel gelişimi- ne büyük katkısı olacağından hiç kuşkum yok! Bakanlar Kurulu'nun onayına sunulan projeler. bir komite tarafından seçilmiş. Komitede yer alan tarihçi- ler, toplumbilimciler, kültür ve sanat adamlannın kimler olduğunu mu merak ediyorsunuz? Ne kadar safsınız. Bızım komite, safkan memurlar- dan oluşuyor. Ama memurun sokaklara çıkmayan cın- sinden. • • • Devletin kültür alanının gelişip örgütlenmesi çabala- rını sivil topluma bırakması, bugün Batı dünyasında tar- tışılmayan bir ilke. Ama biztm devletlilerimiz, bu yakla- şıma bir türlü ısınamazlar. Oysa Atatürk'ün Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Ku- rumu'nu birer sivil toplum kuruluşu olarak örgütlediği- ni henüz unutmadık, unutturmak için sarfedilen o ka- dar çabaya karşın. Bu kurumlann bugün ne halde olduğu malumunuz! Atatürk ilkeleri diye bas bas bağıran bir devlet, Ata- türk'ün vasiyetinin çiğnenmesine daha ne kadar göz yu- macak dersiniz? • • • Devlet yalnızca sivil toplum orgütleri ile konuşmamak- ta kararlı değil; devletin farklı bırimlen de birbirlenyle ko- nuşmuyor. Ornek mi istersiniz: "Cumhuriyetin 75. Yılı Kutlama- lan" projesı için daha bir yıl önceden Cumhurbaşkanı'ndan onay alan Tarih Vakfı, bir amblem hazırlatıyor Turki- ye'nin en önemli grafik sanatçılanndan binne (dünya ça- pında bir sanatçı olan Bülent Erkmen'e). Ama Kültür Bakanlığı, bu ışın bir sivil toplum kuruluşuna bırakılma- sını "yakışıksız" bulmuş olmalı ki bir amblem yanşma- sı açmış. (17 Mart tarihinde duyurulan yanşmanın baş- vuru süresi 25 Mart'ta bitiyor!) Herhalde sivil toplum ay- n amblemle, devlet ayrı amblemle kutlayacak 75. yılı! Şu sıralar Cumhurbaşkanlığı'ndan bir heyet Pans'te incelemeler yapıyor, Fransa'dakı devlet reformu çalış- malan üzerine. Son günlerde sık sık kültürün - sanatın önemıni vur- gulayan Cumhurbaşkanımız, bir talimat verse de bir de kültür alanında yapılanlara bir göz atsalar. Tüm Avrupa ülkelennın örnek aldığı Fransa'nın kül- tür - sanat politikasından, kültür kurumlannın örgütlen- mesinden alınacak bazı dersler olabilir. Tek bir örnekle yetinelim, yerimizin darlığından otü- rü. Fransız Dışişleri Bakanlığı. Fransız kültürunü dış dünyaya tanıtma işini, bir dernek (Assocıation França- ise D'Actıon Artıstique) aracılığıyla yapıyor. Fransa, şu günlerde ıdarı sisteminı gençleştırmeye, yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Küttür Bakanlığı'na bağ- lı özerk kuruluşlann gücü daha da artacak buyük bir ola- sılıkla. Fransa'daki refoımlann ızlenmesı çok güzel de retor- mu bekleyene kadar şu andakı mevcut sıstemi kopya etsek, bize yeter de artar gibi geliyor bana. Bilmem yanıhyor muyum? AÇIKLAMA • 18 Mart tanhli bazı gazetelerde 1. Uluslararası Kıtap Fuan '98 başlıklı bir ılan yayımlandı. Bu ılanda 200e yakın kuruluşun Kıtap Fuan "98'e katıldığı. fırmalann ısımlerıyle birlikte bıldınlmekteydı. Lıstede. fırma ısımlenmız bılgımız dışında ve ıznımız olmadan yayımlanmıştır. Aşagıda isimlen olan fırma sahıplen ve vetkılılen olarak: ılgılı kişılere ve okurlanmıza bu fuarda yer almadıgımızı bıldırinz. Çmar Yayınlan Aydın llgaz. Altın Kitaplar. Raru Bozkurt, Bilgı Yayınevi Ahmet Tevfık Küflü. Çılgm aşk ve uçan bir güldürü R Ü L T Ü R I Ç t Z İ K K Â M İ L M A S A R A C I Hitch Amca'van gerılım-heyecan serüvenı ShalkM Gra\«-MezannıDerüı Kaz' ve son onyılın en ıyı Ingiliz fılmi olarak nıtelenen. uyuşturucu ağırlıklı. çarpıcı toplumsal dram denemesi 'Trainspotting'le 1990'lıyıllann ikıncı yansında beklenmedik bir üne kavu- şan tngiliz yönetmen Dann> Bojte. senanst John Hodges. japımcı Andrew Macdonald üçlüsü (oyuncu Ewan McGregor" u da katarsak. dört- lüsü demek gerek). bu kez romantık bir ko- medi denemesiyle karşımızda: 'A Life Less Ordinan-CMağanüstü Bir Havat'. Temizlık- çi-kapıcı olarak çalıştığı ışınden. vennı bir robota kapprarak kapıya konan. öfkeden çılgına dönmüş. kimseye beğendiremedı- ği, paspal romanlar yazan. genç Robert (Evvan McGregor). patronun bürosunu ba- sar elinde silahla. Şımank. küstah. ukala kı- zı Celine'i(özellikle erkek sev ırcınin >üzün- de gönlünde güller açtıran Cameron Diaz) haşlarken basılan patronun (usta aktör Ian Hobn) korumalan arunda salaklar şahı Ro- bert'i ufalarken. becenksiz gencin im- dadına zengin kızı Celine yetişir yer- dekı tabancasını ona doğru ıteleyerek. zlaten annesıne yaptıklannı afFedeme- Olağanüstü Bir Hayat A Life Less Ordlnary / Yönetmen: Danny Boyle / Senaryo: John Hodges / Kamera: Brian Tufano / Müzik: David Arnold / Oyuncular: Evvan McGregor, Cameron Diaz, Holly Hunter, Delroy Lindo, Ian Holm, Dan Hedaya, Ian McNeice / 1997 Ingiltere (Özen Film) diği. parasını kesip kredi kartlannı iptal ettiren. bu ara- da Robert' ın şakayla kanşık bacağından vurduğu ba- basından nefret eden Celine. adeta kendisini zorla ka- çırttınr genç adama. Derken birbirinden bütünüyle farklı sınıf ve yapıda- ki bu genç çiftin arasını bulacak olan iki melek bulut- lann arasmdan yeryüzüne ınerek devreye girer. Bem- beyaz bir cennette Tannnın Cebraile buyurduğu, Ceb- rairindeikımeleğe(Holh Hunter,Delrm Lindo)dev- rettiği çiftin arasını yapmak görevinin kaçınılmaz bi- çimde gerçekleşeceği. 'aşka doğru kanatlanacağımız' bir dizi olaycıklarla gelişen zorunlu bir beraberlik ve kaçma öyküsüne dayanıyor film. Alışümıştan farklı, ro- mantik komedi türünün klişelerine yeni bir soluk ge- tirme iddiasındaki. aynca meraklısına göndermelerle dolu bir pop kültür eğlencelıgı film yapmak isteğiyle kollan sıvamış Boyle-Hodges-Macdonald- McGregor dörtlüsü, Amerika-Utah'da çektikleri bu üçüncü film- lerinde doyasıya dalgalannı geçmek istemişler besbel- li. Her ne kadar 'Trainspotting' gibi çagdaş bir başya- pıttan oldukça uzak düştüğü, ruhsuzluğu. donuk ve ya- paylığı açık seçik ortadavsa da, yine de bu dörtlünün çekiminde epeyce eğlendiği anlaşılan. şaşırtıcı, hoş, şi- nn ve uçan bir duygusal güldürü serüvenı sayılabilir, sürekl ı kakara- kikiri ıçinde seyrederek tükettiğimiz bu 'CMağanüsrü Bir Hayat' fantezısi. MkhaelPDweU-EnıericPressburger'in cennetlı-me- lekli romantık komedi klasıklerinden esinlenerek yo- la çıkan Danny Boyle-John Hodges. mizahla destekli, şen şakrak, gamsız, dinamik ve şirin bir seyirlik tez- gâhlamışlar. kaçırma. şantaj. gasp. karaoke numarala- rıyla (Bobby Darin klasigi 'Beyond The Sea' şarkısı). müzikal gösterileriyle kanşık. Yazar müsveddesı, be- ceriksiz somun pehlivanı rolündeki Ewan McGregor'la. dayanılmaz. şımank kız rolündekı. Cameron Diaz'ın kimyalannm uyuştuğu filmin kısacık biranimasyon for- matındaki hoş jenenkinı ve REM. Prodigy. Beck. Oa- sıs. The Cardigan şarkılannın kulağımızaçalındığı mü- ziklerini de anmadan geçmemeli.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear