Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 ŞUBAT 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kapıkule'ye
bilgisayar
• EDİRNE (.\A) -
Edırne'nin Kapıkule Sınır
Kapısfnda Gümrük
Muhafaza Müdürlüğü'nün,
20 eüne kadar bilgisayar
sistemine geçerek özellıkle.
kaçakçılık olaylanna karşı
etkin bir hızmet vereceği
bildirildi. Edirne
GümrükJerı Başmüdür
Vekili Cemil Emre.
kaçakçılik ola\lannda
alman ihbarlann bilgisayar
ortamına geçırileceğini ve
'şifreli' birprogram
oluşturulacağını belirterek
şunlan kaydettı: "Ihbarlı
araçlan. gınş ve çıkış
noktalannda. sadece görevli
memur ıle bizler bıleceğız.
Dığer birimlerdekı
memurlar ıhbarlı araçlan
bılmeyecek. lhbann gerçek
olması halinde dığer
bırimlerle koordınasyon
kaırulacak. Böylece ıhbarlı
aracın takibi daha kolay ve
pratik olacak. Burada
Gümrük Muhafaza başanlı
olursa. Gümrük de olur.'"
Töre cinayetinde
gelişmeler
• ŞANLIl RFA
(Cumhuriyet) - Başkasına
kaçtığı için aile meclisi
tarafından öldürülmesi
karan verilen Gönül
Aslan'ın babası ile amcası
da. Antalya'dan Şanlıurfa'ya
getınldi. Dahaönce.
Adana"nın Ceyhan ılçesinde
bir evde yakalanan ve aile
meclisi karannı
uyguladıklan öne sürülen,
Gönül Aslan'ın ağabeylen
Abdullah ve Osman Aslan.
eşı Sakıp Aslan ile olayın
tüm faillennın Şanlıurfa'ya
getirildığmı bıldiren
yetkılıler. bu kişilere.
ifadelerinin alınmasından
sonra olay yen Bırecik'te
tatbikat vaptınlacağını. daha
sonra da Adlıye'ye sevk
edileceklennı söyledi.
Demirci, ANAP'a
yüklendi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - RP Genel Başkan
Yardımcısı Musa Demirci,
koalisyon ortaklarının
bırbiriyle uyum içinde
çalışmadığını ve hükümetin
istifa etmesi gerektiğini
söyledi. ANAP'ın çetelerle
işbırliği halinde olduğunu
sav unan Demirci. hükümeti
seçımden kaçmakla suçladı.
Demirci. BM-Irak
gerginliginde, yetkililerin
tutarsız davrandığını
belınerek. hükümetin bu
konuda izlediği politikayı da
eleştırdi.
Cem Pekin'de
• PEKİN (AA) - Dışişleri
Bakanı tsmail Cem. 14 yıl
aradan sonra Çın"i ziyaret
eden ilk Türk Dışişlen
Bakanı oldu. Temaslanna
dün aksam. Dışişlen Bakanı
Bırıncı Yardımcısı Tıan
Zengpei ile gayri resmi
yemekte başlayan Cem,
basın mensuplanna
zıyaretın ıçeriği ve önemi
hakkında bilgi verdi. Çin
ziyaretının sıyası olduğu
kadar ekonomik boyutuyla
da önem taşıdığını söyleyen
Cem. temaslan sırasında
Irak'takı durumun yanı sıra,
iki ülke arasındakı
ekonomik ilişkilerin
geliştınlmesı yollanrıı da
arayacağını bıldirdi. Cem,
Çin'in BM Güvenlik
Konseyi üyesi olarak,
özellikle son günlerde
Irak'taki sorunun çözümü,
Ortadoğu banşı gibi
konularda siyasi alanda
önemli ve etkin bir ülke
olduğunu belirterek,
"Türkiye ile Çin arasmda
siyasi platformda iyi
ilişkiler. her iki ülkenin de
uluslararası platformlarda
önemıni güçlendirir" dedi.
Personel sayısı
• ANKARA (AA) - Devlet
Bakanı Hikmet Sami
Türk'ün. kapatılan RP'lı
Zeki Cnal'ın yazılı soru
önergesıne verdığı cevaba
göre, kamu kurum ve
kuruluşlannda 1984başında
1 milyon
-1
44 bın olan
toplam personel sayısı,
1986da geçici işçilerin
sayısının da fazlalığı
nedenıyle hızlı bir artış
eöstererek. 2 milyon 180
bin 584'e ulaştı. 199O'da2
milyon 445 bine ulaşan
personel sayısı 1993'te 3
milyon 284'bın'e, 1994'te
de 3 milyon 814 bine
şükseldı. 1995'ten itibaren.
özelleştirme. emeklilik ve
yeni eleman
alınmamasından 2 milyon
724 bine düşürülen personel
sayısı. 1996'da 2 milyon 772
bin oldu. Bu rakam 1997
Kasım ayı itıbanyla 2
milyon 805 bin 134'e
yükseldi.
Gerekçeli karann yayımlanmasıyla birlikte RP liderinin 16.5 yıla kadar hapsi istenecek
Erbakaıı yamdanacakANKA-
RA (UBA)
- RP'nın
kapatılma-
sına ilişkin
Anayasa
Mahkeme-
si'nin ge-
rekçeli ka-
rannın
Resmi Gazete'de yayımlanma-
sıyla birlikte milletvekillikleri
düşecek olan Necmettin Erba-
kan, Şevki Yılmaz, Hasan Hüse-
yin Ceylan ve tbrahim Halil Çe-
lik içınhaklanndadüzenlenen 49
fezleke nedeniyle, toplam 25 yıl
9 aydan 113.5 yıla kadar hapis
cezası istemiyle yargılama süre-
ci başlayacak. Mevcut yasalara
göre 25 dosyası için hakkında 40
yıla kadar ceza istenecek olan
Şevki Yılmaz en fazla suç işle-
yen vekil unvanını alırken. Er-
bakan 7 dosyası nedeniyle top-
lam 7 yıl 3 aydan 16.5 yıla kadar
hapis istemiyle yargılanacak.
RP'nin kapatılmasına ilişkin
gerekçeli karann Resmi Gaze-
te'de yayımlanmasıyla birlikte
Erbakan, Çelik. Yılmaz ve Cey-
lan hakkında Meclis'e gönderi-
len toplam 49 dokunulmazlık
RP Ankara İl Başkanlık Divanı toplandı
'îsimler değişir, halk değişmez'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa
Mahkemesi'nce kapatılan RP"nin Genel Başka-
ru Necmettin Erbakan, partısınm "halkın idealT
oiduğunu öne sürerek "İsiınierdeğişebilir, parti-
ter değjşebilir, ama halk değişmez'' dedi.
RP Aİtkara İl Divan toplantısı dün gerçekleş-
tirildi. Toplantıda konuşan Erbakan, kendi dö-
nemlerinde enflasyonun yüzde 75 olmasına kar-
şm son 8 ayda yüzde 100'ü astığını savundu. Er-
bakan,fc
Yenkfen büyük Türkrj e'yi kurma, ideal-
dir. RP'nin değü, bu miDetin kendicoşkusudur. Biz
kendi kendimize bir şey \apıyor değiliz. Millctin
büvük coşkusunun meydana getirmiş olduğu bu
daİgalann öniindesürükknen kum parçası duru-
muodayız" diye konuştu.
Erbakan, halkın ideallennın engellenmesinin
olanaklı olmadığım savunarak "tsiınlerdeğişebi-
lir, partikr değişebilir ama halk değişmez. De-
mokrasi insan hakian ve özgüriüğün en güzel ör-
neklerinin yaşandığı bir Türkiye ideali. hiçbir bi-
çimde, hiç kimse tarafmdan engeilenip önlene-
mez" görüşünü kaydetti.
fezlekesi miUetvekiniklerinin
düşmesi nedeniyle Adalet Ba-
kanlığı'na iade edilecek ve ar-
dından yargılama süreci başla-
yacak. Bu süreçte Erbakan 7
dosyasından toplam 7 yıl 3 ay-
dan 16.5 yıla kadar, Ceylan 5
dosyasından toplam 6 yıldan 21
yıla kadar. Çelik 12 dosyasından
toplam 7 yıl 3 aydan 30 yıla ka-
dar ve Yılmaz da 25 dosyasından
toplam 23 yıl 3 aydan 40 yıla ka-
dar hapis cezası istemiyle yargı
önüne çıkacak.
Erbakan'ın 7 dosyasından 6'sı
Seçim Yasası ile Toplantı ve
Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na
muhalefeti kapsıyor. Bu yasalar
uyannca Erbakan'ın bu 6 ayn
fezlekesi nedeniyle hakkında is-
tenecek asgari hapis cezası 5 yıl
3 ay, azami ceza ise 10.5 yıl ola-
rak belirlendi. Ancak bu iki ya-
saya muhalefet suçu nedeniyle
verilecek ceza ya ertelenecek ya
da para cezasına çevrilecek.
Erbakan hakkındaki bir dosya
ise grup toplantısında. "RP ikti-
dara kanlı mı gelecek, kansız mı
gelecek" diye yaptığı açıklama-
sı nedeniyle "Halkısınıf.ırk.din,
mezhep veya bölge farkhlığı gö-
zeterek kin ve düşmanlığa açık-
ça tahrik etmek" suçunu ıçeri-
yor.
Hasan Hüseyin Ceylan"ın,
hakkındaki 5 fezlekeden dolayı
toplam 6 yıldan 21 yıla kadar
hapsi istenecek. Ceylan, "Din
farkı gözeterek halkı kin ve düş-
manhğa açıkça tahrik etmek,
Atatürk'e. cumhurbaşkanına
hakaret, de\ letin askeri kuvvet-
lerini alenen tahkir ve tezyif"
suçlanndan yargılanacak.
tbrahim Halil Çelik 'in 12 fez-
lekesi nedeniyle hakkında asga-
ri 10 yıl 3 ay, azami 36 yıla ka-
dar hapis cezası istenecek suçla-
n şöyle:
"Cumhurbaşkanına, Ata-
türk'e hakaret halkı din ve mez-
hep farklıhğı gözeterek kin ve
düşmanhğa açıkça tahrik etmek,
devletin askeri kuvvetlerini ale-
nen tahkir ve tezyif etmek, bele-
diye başkanhğı sırasında görevi-
ni kötüye kulİanmak."
Hakkında 25 fezleke düzenle-
nen ve toplam cezası 40 yılı bu-
lan Şevki Yılmaz'm suçlan ise
şöyle: "Hükümetin ve TB-
MM'nin mane\i şahsiyetinu as-
keri ve emniyet güçlerini veya ad-
liyenin manevi şahsiyetini alenen
tahkir ve tezyif etmek, Atatürk'e
hakaret, din farklıhğı gözeterek
halkı kin ve düşmanhğa açıkça
kışkırtmak, resmievrakta sahte-
kâruk, Devlet Bakanı Mustafa
Taşar'a ve eşi Gülderen Taşar'a,
cumhurbaşkanına hakareL"
Mesa-NuroFun 'birimfiyat'oyunu
• Mesa-Nurol firmasının,
TBMM Genel Kurul Salonu
inşaatında kullanılan
"şişirilmiş" malzeme
bedellerini Ankara Ticaret
Odası'ndan kaçırdığı ve
Kınkkale Ticaret
Odası'ndan "uygunluk"
belgesi alabildiği
belirlendi.
AYŞE SAYIN
ANKARA - TBMM Genel Kurul salonu
inşaatmı üstlenen Mesa-Nurol ortaklığmın
kullanılan malzemeler için çıkardığı "şişiril-
miş* faturalanna. hile yoluyla "bayındırlık
birün fiyatlanna uygunluk" belgesi aldığı
ortayaçıktı. Mesa-Nurol "un,
u
itirazolacağı
n
kaygısıyla Ankara Ticaret Odası (ATO) ye-
nne. Kınkkale Ticaret Odasf ndan bubelge-
yi aldığı anlaşıldı. DSP'li TBMM Başkanve-
kili UhıçGürkan. Mesa-Nurol'un ATO'dan
onay alamayacağı kaygısıyla, Kınkkale Ti-
caret Odasfndan bu belgeyi aldığına işaret
ederek "Genel kurul salonunda kullanılan
malzemenin gerçek değerinin tespiti için Ti-
caret Mahkemesi aracıhğıyla. değer tespiti
yaphracağız" dedi.
ANAP Kütah> a Milletvekıli Mustafa Ka-
lemli'nin başkanhğı dönemınde ihale edilip
yapımına başlanan ve eski başkanın adının
kanştığı genel kurul salonu yolsuzluğu ile il-
gili belgeler bir bir ortaya çıkıyor. TBMM
Başkanlık Divanı'nca oluşturulan inceleme
komisyonuna. inşaatta kullanılan ithal mal-
zemelerin gümrükten giriş fiyatlannın yüz-
72. yılı
Medeni
Kanun'un
kabulü
kutlanıyor
lstanbul Haber Ser-
visi - Türk Yurttaşlar
Yasası'nın (Medeni
Kanun) kabulünün 72.
yıldönümü kutlanıyor.
lstanbul Kadın Kuru-
luşlan Birliği'nce dü-
zenlenen toplantıya
TBMM Başkanı Hik-
met Çetin dekatılacak.
lstanbul Kadın Ku-
ruluşlan Birliği'nin
Atatürk Kültür Merke-
zi'ndeki toplantısı saat
12.00'de başlayacak.
Sunuş konuşmasını
Prof. Dr. Necla .Arat'ın
yapacağı törende Ord.
Prof. Dr. Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu anısına
Meriç \'eBdedeoğlu ta-
rafından hazırlanan ve
Ali Düşenkalkar'ın
seslendireceği "17 Şu-
batl926'yaVanş"ko-
nulu bir saydam göste-
ri de yer alacak. Etkin-
liğin ikinci bölümünde
"Bir De\Tİm Yasası
Olarak Türk Yurttaş-
lar Yasası: Dün, Bu-
gün, Yann" konulu pa-
nel yapılacak.
Öncü gazetesinden Çiller'in gaflanna savunma
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Öncü gazetesi, önceki gün bir
gazetede yaptığı gaflar topluca
yayımlanan DYP Genel Başkanı
TansuÇiller ı "BunlargafdeğU,
Çiller'e has üslup" diye savundu.
Gazetede basın cehaletle
suçlanırken "Sayın Çiller,
'hamsi' Türkçe olmadığı için
"Karadeniz eti" tabirini
kuflanmıştır" görüşüne yer
verildi.
Çillerler'e yakınlığıyla bilinen
Öncü gazetesinin dünkü
sayısmda, "İlahi Gaf Medyaa"
başhklı bir yazı yayımlanarak
Çiller'in gaflan savunuldu.
Yazıda, "Karteleaitgafnjedyası,
Çiller'i karalamak uğruna bir kez
daha cehaletini sergiledi.
Kürtmen, Savaşkes ve Karadeniz
eti gibi Çiller'e has tabuieri gaf
olarak değeriendiren karteki
medya, bu tabirlerin başka
kavramlann esanlamhsı olup
ohnadığının farkında degil"
denildi. »
*Gafmed>'ası' "__
Kürtmen tabirinin pek cok tarihçi
ve sosyolog tarafından
kullanıldığı savunulan yazıda,
şöyle denildi:
"ÇiDer'in kuüandığı Kürtmen
tabirini gaf olarak
nitekndiren gaf medyası, bu
Hamsi Türkçe olmadığı için 'Ka-
radeniz eti, demiş.
tabirin ilk kez baa tarihçi ve
sosyologlar tarafından
kullaıukhğindan habersizJer.
Kürtlerin kökenleriyle ilgih'
araştırmalar yapan bazı bilim
adanüan, tarihi kaynaklarda
Kürtmen tabirinin geçtiğini ifade
etmişlerdir. Bu konudaki
çahştnalanyla tanınan ünJü
üslubıısimalardan Dr. Şükrü Sekban, bu
tabiri sıkça kullanan bilim
adamlan arasındaydL"
Çiller" i savunmak adına DSP
lideri Bülent Ecevit'in kullandığı
öztürkçe kelimelerin de
"uydurukça" diye nitelendirildigi
yazıda, "savaşkes
r
'in de
"ateşkes"in eşanlamı olarak
değiİ, başka bir durumu ifade için
kullanıldığı belirtildi.
'Karadenizeti'
Yazıda, konuya ilişkin olarak
"Ateşkes hah'hazırda mevcut bir
savaşın, geçici olarak
durdurulması anlamına gelirken
savaşkes, sarvaş ihtimalini
bütünüyle ortadan kaldırmak,
sa\aşa topyekûn son vermek
anlamına gelir. Çiller'in ateşkes
kavramını kullandığı Körfez
krizinde şimdilik ateşkesi
gerektirecek bir durum
ounadığma göre az çok Türkçe
bilenler. savaşkesin apayn bir
kavram olduğunu anlayabifa'rier"
denildi.
Çiller'in "Karadeniz eti"
sözlerini de "hamsi" sözcüğü
Türkçe olmadığı için
kullandığının kaydedildıgi
yazıda, KaradenizlileTİn bu tabire
büyük ilgi gösterdiği ve
memnuniyetle kabul ettiği ileri
sürüldü.
de 80'i ulaştı. Yapılan inceleme sonucunda,
milletvekili koltuğu dahil, ithal edilen mal-
zemelerin hemen hepsinin, daha önce Ural
Mimarlık tarafından hazırlanan "keşif öze-
tinde" yeralan fiyatlardan getirildiğı anlaşıl-
dı. Bu çerçevede örneğin keşif özetinde 1.475
bin dolar görünen milletvekili koltuğunun,
gümrük vergisi ile birlikte firmaya 1,770 do-
lara malolmuşken. Mesa-Nurol'un bunu
Meclis'e 4.861 dolar olarak gösterdiği anla-
şılmıştı. Komisyonun yaptığı incelemede,
Mesa-Nurol'un diğer kullanılan malzemeler
içinde benzer yöntemi kullanarak faturaları
, ,.__-_^J^MLİ şişirdiği anlaşıldı.
Malzemelerin gümriiklü
fiyatlannın çok düşük olma-
sına karşın, Mesa-Nurol'un
şişirdiği fatüralaral "fttyıri-;
dırlık birün fiyatlanna uy-
gunluk" belgesini de yıne
"hileye" başvurarak aldığı
anlaşıldı. thale koşullan
doğrultusunda, bulunulan
ilin ticaret odasından alın-
ması gereken belge için Me-
sa-Nurol'un farklı bıryönte-
me başvurduğunu, ATO or-
taya çıkardı. ATO yönetimi.
TBMM Başkanlığı'na yaptı-
ğı başvuruda. Mesa-Nu-
rol'un, bu konuda kendileri-
ne başvuruda bulunmadığı-
nı bildirdı. Bunun üzerine
harekete geçen TBMM Baş-
kanlık Divanı. bayındırlık
birim fiyatlannın çok üze-
rinde olan faturalann "anlaş-
mah" olduğu kuşkulan
uyandıran Kınkkale Ticaret
Odası'ndan alındığını orta-
ya çıkardı.
Genel kurul salonu yol-
suzluğu ortaya çıktıktan son-
ra göreve gelen Emlak Ko-
nut Genel Müdürü Süley-
man Şahin'in. salonun tesli-
mi için oluşturulan "kesüı
kabul" heyetini tümüyle de-
ğiştirdiği öğrenildi.
Skandal patlak verdikten
sonra gazete ilanlan ile iddi-
alan yalanlamaya çalışan ve
salonun geç teslimi nedeniy-
le, gecikme bedeli ödemeye-
ceğini açıklayan Mesa-Nu-
rol yetkililerinin ise "uzlaş-
ma" yolu aramaya çalıştığı
bildirildi.
IRMIKI AYDIN ENGİN
Genç kuşaklar için yukarıda-
ki Osmanlıca deyimi açıklamak
gerekecek galiba: Her olumlu
hüner, her başan övgüyle ödül-
lendirilmelidir...
iyi güzel de.. övülesi marifet
medyada gösterilmişse ne ola-
cak?
Bizim medya geleneğinde,
çalıştığınız gazete (TV kanalı.
radyo) dışında kalanlar "ra-
kip"t\r. Yermek serbest, övmek
izne tabidir. Inanmazsanız iki
büyük medya grubunun gaze-
telerinde, "rakip" kuruluşların
televizyon programlarına ayrı-
lan yere bakın. Ya da medyada,
bir başka medya organına yö-
nelik övgülere rastlarsanız, he-
men öven ile övülenin aynı
gruptan olup olmadığım soruş-
turun. Sonuç yukandaki yargıyı
doyrulayacaktır. Denk gelir de
bir istisnaya rastlarsanız, bilin ki
övgünün çıktığı gazetede
fJV'de, radyoda) şefler katında
oturan birileri, övgü düzen ga-
zeteciye işaret parmağını salla-
mış, kaşlarını çatmış, çaktırma-
dan (bazen daha kabaca: Çak-
tırarak) uyarmıştır.
Marifet Iltifata Tabidir
Bu yazılı olmayan kural, yal-
nızca bizde. Türkiye medyası-
nın tek tabancası Cumhuri-
yet'te geçerii degil. Cumhuri-
yet'in üst katlarındakiler bir "ra-
kibi" översen ses etmezler de
biraz fazla yüklenirsen mınlda-
nır, "Bırakın ona buna sataşma-
yı da kendi işinize bakın" de-
meye getirirler.
Yani Cumhuriyet'\en yana sı-
kıntım yok. Ama gene de med-
yadaki bir "marifet"] nezaman-
dır övmek istediğim halde bir
türlü usturubunu getiremedim...
(Yuf olsun bana! Birkaç mes-
lektaşıma "Elinize sağlık arka-
daşlar" demek için bir araba laf
ettim, bu dahil altı paragraflık
"giriş" yazdım).
• • •
GazetePazar'dan haberiniz
varmı?
Yoksa yazık; varsa ne demek
istediğimi zaten anladınız.
GazetePazar adı üstünde pa-
zargünleri çıkıyor. 72 sayfa. Us-
telik 72'sinin tümü de hemen
hemen dolu sayfa. (Bu son
cümle bozuk mu, degil mi karar
veremedim. Bir aksaklık var gi-
bi ama, yok gibi de... Neyse.
Nasıl olsa Hakkı Devrim var.
Ben yazıya devam edebilirim.)
GazetePazar ilk çıktığında Ba-
tı'da çoktan yerleşmiş bir gele-
neğe doğru ilk adım olacağını
düşünmüştüm. Avrupa'dagün-
lük gazeteler haftada 6 gün çı-
kar. Pazar günü ise çok daha
bol sayfalı, çok daha geniş yel-
pazeli bir pazar gazetesi yayım-
lanır.
GazetePazar, Hürriyet grubu-
nun bir yayını. O yüzden "Her-
halde ileride Hürriyet 6 gün çı-
kacak. Pazar günleri de yerini
GazetePazar'a bırakacak" de-
miştim. Yanıldım. Yanılgıyı ken-
dime yediremedığim için de
meslek gereği belli başlı gaze-
teleri, her gün okumam gerek-
tiği halde, pazar günleri Hürri-
yet'i okumuyor, onu cezalandı-
nyor, onun yerine GazetePazar'ı
okuyorum.
İyi de ediyorum.
Neyyire Ozkan yönetiminde
genç bir gazeteci kuşağı, mes-
lek içi yanşmanın iyi örnekleri-
ni, çıktıklanndan bu yana, bıkıp
yorulmaksızın veriyorlar. Siya-
setten ekonomiye, spordan kül-
türe, kitaba, müziğe. sergiye, bi-
lime, bilgisayara, mizah ve ma-
gazine uzanan çok geniş biryel-
pazede at koşturuyorlar ve de
atlarını iyi koşturuyorlar.
Bir örnek:
Son sayının "Joker" adını tak-
tıklan bölümünü "Körfez Sava-
şı" ekseninde medya sorgula-
masına ayırmışlar. Evde rahat
koltuklara gömülüp izlediğimiz,
Bağdat göklerinde havai fişek
gösterisinden ibaretmişe ben-
zeyen savaş haberciliğinin ah-
laksal yanı acımasızca didikle-
niyor. CNN'in suçuna bilerek
bilmeyerek nasıl ortak olduğu-
muzçaktırmadan, "körkörpar-
mağım gözüne"ye saplanma-
dan sergileniyor. Okuyanlar,
önümüzdeki günlerde Bağdat
göklerinde gene bombalar pat-
larsa ekran karşısındaki koltdk-
larında o kadar rahat oturama-
yacaklar. Nazik yerlerine Gaze-
tePazar adlı bir çivi batacak ve
acıtacak.
Bir örnek daha:
Bilgisayarla epey sıkı fıkı bir
gazeteci için bilgisayar virüsle-
ri "katli vacip" düşmanlardır. VI-
rüs programlannı yazıp bizim
aygıtlara ulaştıranlar da "katli
kazığa oturtulmacasına vacip"
alçaklar... Gel gör ki GazetePa-
zartn son sayısındaki derieme
yazı, bu konuda bencileyin kök-
lü ve kesin yargılan olanlara bi-
le "Yahu bu işin bir başka yanı
da varmış" dedirtecek hınzırlık-
ta...
•••
Bu yazı iyi oldu.
Hem "Marifet iltifata tabi-
dir"den yola çıkıp, genç arka-
daşlanmızın emeğini övüp, "Eli-
nize sağlık" dedik, hem "Açığı-
nı bulursan yüklen, başanyı ise
görmezden gel" diyen saçma-
sapan, üstelik neredeyse
gelenekselleşmiş bir meslek
kuralını, kırmadıysak biledeldik.
Basbakan Kırıkkale'de
'TSK, hertür
tehlike ile başa
çıkacak güçte'
• Yılmaz: Çevremizdeki gelişmeleri
izlemek ve ülkemizin krizden zarar
görmemesini sağlamak ana
politikamızdır. Ancak, potansiyel
tehlikeleri öne sürerek zamanımızı.
kaynaklanmızı yönlendiremeyiz.
KIRIKKALE / \OZ- rada bir üniversitemizde
GAT(Cumhuriyet)- Baş-
bakan Mesut Yılmaz.
Türkiye'nin çevresindeki
gelişmeleri izlemek ve ül-
kenin krizden zarar gör-
memesini sağlamanın ana
politikalan olduğunu be-
lirterek. Türk Silahlı Kuv-
vetleri'nin her türlü tehli-
keyle başa çıkacak güçte
olduğunu bildirdi. Yıl-
maz. "Topraklanmıza
doğrudan bir saldın ol-
madıkça potansiyel tehli-
keleri öne sürerek zama-
nımızı, kaynaklanmızı
yönlendiremeyiz. Bizim
için öncelikli olan. ülkemi-
zin ekonomisinden eğiti-
mine kadar her alanda çö-
züm bekleyen temel mese-
leleridir" dedi.
Basbakan Yılmaz. Kı-
nkkale Üniversitesi Tıp
Fakültesi polikliniklerinin
açıhşını yaptı.
Yılmaz burada yaptığı
konuşmada, Kınkkale
Üniversitesi'nin en hızlı
gelişme gösteren üniver-
sitelerden birisi olduğunu
söyledi. Kınkkale Üni-
vertesi'nin 5 bin öğrenci-
si ile hızla büyüdüğünü
anlatan Yılmaz, üni\ersı-
te bünyesindeki Tıp Fa-
kültesi'nin de 1997-98
öğrenm yılından itibaren
öğrenci almaya başlaya-
cağını anımsattı.
Basbakan Yılmaz. hü-
kümetin eğitim konusun-
daki hassasiyetine işaret
ederek. sözlerini şöyle
sürdürdü: "Başlatnğımız
eğitim reformu sadece il-
köğretimle sınırlı değildir.
bköğretim işin temcli ol-
duğu için ağıriık oraya \v-
ribniştir; ama hükümeti-
miz orta ve yükseköğre-
tim konusunda da aynı
hassasiyete sahiptir. L ni-
versitclcrimizin.fizikiim-
kânlan ve biUmsel üretim
bakımından geUşmiş üni-
versjtekrin standartlanna
ulaşabilmesi için hükümet
olarak üzerimize düşeni
yapmaya kararhyız. Bu
çerçevede Kınkkale Üni-
versitesi'nin gelişmesi ve
büyümesi için bütün im-
kânlan sonuna kadarzor-
layarak kullanacagız."
TSK güçlüdür'
Basbakan Mesut Yıl-
maz. Türkiye'nin büyük
ve güçlü bir devlet oldu-
ğunu da belirterek, şunla-
n söyledi:
"Dünyamn bütün dik-
kati güneyimizde her an
kopması muhtemel bir sa-
vaşa > önelmişken, biz bu-
yükseköğrttimin mesele-
lerini konuşuyonız. \oz-
gat'ta da yeni bir şeker
fabrikası açacağım. Llu-
sal güvenlik. elbette önem-
lidir. Sınırlanmızm içinde-
ki vatandaşlanmızın gü-
venliğini sağlamak için
yurtiçinden \e vıırtdışın-
dan gelecek bütün tehlike-
leri hükümetimiz yakın-
dan izlemekte \e gerekli
her türlü tedbiri ahnakta-
dır.
Türk Silahlı Kuvvederi,
personel sajısı niteliği \e
donanımı itibanyla her
türlü tehh'kevle başa çıka-
bilecek güçtedir. Ancak
Türkiye'nin öncelikleri
farklıdır. Topraklanmıza
doğrudan bir saldın ol-
madıkça potansiyel tehli-
keleri öne sürerek zama-
nımızı, kaynaklanmızı
yönlendiremeyiz. Bizim
için öncelikli olan, ülkemi-
zin ekonomisinden eğiti-
mine kadar her alanda çö-
züm bekleyen temel mese-
leleridir."
Basbakan Yılmaz. hü-
kümetin Türkiye'yı bir
maceraya atmadan, ge-
reksiz düşmanlıklar ka-
zanmadan halkın öncelik-
li problemlennı çözmek
amacında olduğunu ifade
ederek. en büyük öncelik-
lennın de enflasyonu in-
dırmek olduğunu söyledi.
Kırıkkale'den Yoz-
gat'm Sorgun ılçesine ge-
çen Basbakan Yılmaz,
burada şeker fabrikasını
hizmete açtı. Açılışta ko-
nuşan Yılmaz. "BizTür-'
kiye'nin kalkınması yö-
nünde başlattığımız mü-
cadelede tek başımıza da
kalsak, yolumuza devam
edeceğiz. Buradan herke-
se seslenhorum. bize göl-
ge etmesinler, başka ihsan
istemiyoruz" dedi. Yıl-
maz sözlerini şöyle sür-
dürdü: "Siyaseti bir kav-
ga aracı olarak görmek,
gereksiz \e hedefsiz kav-
galan devamlı ön plana çı-
karmak anlayışı bugün
yerini kalkınma, zengin-
leşme \e geleceğe hazır-
lanma çabasına bırakmıs-
tır. Burada bir kez daha
belirtmekistiyorum ki, bi-
zim için ka\ ga dönemi so-
na ermiştir. Bundan sonra
önümüzde bir tek kavga
vardır. O da. milletimi/i
mutlu kılma kavgasıdır,
Türkiye'vi kalkınma da-
vasında başanya ulaştır-
ma kavgasıdu-. Bu kavga
hiçbir zaman bhmeyecek-
tir.-
Cözaltında öldurüldü
Aşdoğan'ın davası
AIHM'ye gidiyor
• tşkence yaptıklan için 5.5 yıl hapis ve
memuriyetten men cezası alan polislerin
görev başında olduğu öne sürüldü.
BürosuALPERTURGUT
Körfez Savaşı'nı pro-
testo etmek ısterken 13 Şu-
bat 1991 tanhinde gözaltı-
na alınan v e Beyoğlu Ekip-
ler Amirliğı binasından atı-
larak öldürülen lise öğren-
cisi Ali Rıza Ağdoğan'ın
annesi Çezminaz Ağdo-
ğan. polis memurlannın
hapis cezası almalanna
karşın görevlerirûn başında
olduğunu öne sürdü.
Anne Ağdoğan. de\ let-
ten artık hiçbir şey bekle-
mediğini belirterek davayı
u
Avrupa İnsan Haklan
Mahkemesi"ne götürece-
ğini söyledi.
Davanın açılmasından 7
yıl sonra Susurluk skanda-
lının yıldönümünde Be-
yoğlu 1. Ağır Ceza Mahke-
mesi, Ağdoğan'ın katil
zanhlan olan polis memur-
lan Seydi Yapıcı ve Recep
Uçar"a 5 yıl 6 ay 20 gün
hapis ve memuriyetten
men cezası verirken Fey-
zullah Ardıç. Ramazan Kı-
bç. Hüsevin \ılmazer ve
Mustafa Şahinoğlu'nu be-
raat ettirdi. Halkın Hukuk
a\ ukatlanndan
Metin Narin. 7 yıldır po-
lisler hakkında idari soruş-
turma dahi açılmadığını
belirterek "Tüm tanıklar
ve karutiar poiislerin ale>-
hine olmasına rağmen sa-
dece TCK'nin 243. madde-
sinegöre Memurun sanığa
cürmünü söyletmek için
işkence \e kötü muamele
yapması' karan verildi.
Tutuksuz yargılanan polis
memurlan halen göre\ leri-
nin başında bulunu\or"
dedi. Oğlunun öldüğü ta-
rihte 2 avlık nişanlı oldu-
ğunu vurgulayan anne
Çezminaz Ağdoğan ise
şunlan söyledi:
"Ali Rıza benim yedi ço-
cuğumdan dördüncüsüy-
dü. Tek suçu halklann öl-
düriümesine karşı gelerek
"savaşa hayır' demekti.
Gündenıde bugün >ine sa-
vaş var. Ben de savaşa kar-
şıvım ve banş isthorum.
Devletten artık hiçbir şey
beklemhorum. Adalet de-
dikleri şej eğer buysa ben
de oğlumun katillerini öl-
dürerek 5^ vıl hapiste >ut-
maj'a razıvım.
11