22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 1998 PERŞEMBE HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Sinop B 10 PB Kocaeli B 12 Samsun T f Trabzon PB 10 Çanakkale B 12 Giresun PB 8 Izmır B 14 Ankara B 8 Manısa B 13 Eskişehir B 10 Aydın B 1 4 Konya B 8 Denızli B 13 Sıvas B -2 Zonguldak B 8 Antalya 18 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkârı Van A A B B B B B B 18 16 20 11 7 8 _ 1 B -9 Doğu Karadenız parçalı bulutlu, Mar- mara, yurdun iç ve os|O doğu kesimleri sisli, Helsinki diğe l r az b AVRUPA PB 6 Beriin Y 10 ğu es , Helsinki , ^ , diğer yerler az bu- s t o c k h o | m pg—4 PK 1_ Budapeşte PB 16 Madrid PB 12 cek.Havas,cakl(ğ, T ^ bütün yurtta biraz Amster artacak.Rüzgârku- B r u k s e l B 9 Viyana PB 16 zey ve doğu yönler- Parıs den hafif olarak Bonn esecek. Münih PB 8 Belgrad PB 14 PB 8 Sofya PB 10 B 14 Roma B 19 PB 14 Atına B 17 PB 12 Zünh PB 14 JIIYA Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre K K PB K PB K P B 2 5 -2 7 11 -2 9 20 Şam B 10 Parçalı bututuj i Sıslı Bulutlu , Çok bulutlu Yağmuriu Kariı Sulu kar > Gok gurültülu G U N C E L CÜIVEYTARCAYLREK • Baştarafi 1. Sayfada tisi Genel Başkanı ya da sorumlu kişi sıfatıyta boy gösteriyorlar. Kapatılan RR TBMM'de gaıp olma nitelığini ko- ruyor. Başkan Hikmet Çetin 5 yıl siyaset yasaklısı Takkeli'yi genel başkan sıfatıyla kabul ediyor. Önümüzdeki manzarayı saptadıktan sonra duru- ma bakalım: Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, Yüksek Mahke- me'nin kararını açıklamasından sonra tüzelkişiliği sona eren RP'nin "tasfiyesi, Meclis'te ve dışındaki parti çalışmalannın engellenmesi gerektiğinı" dile- diği kadar savunmayı sürdürebilir. Ama gerçek şöyle: Anayasa Mahkemesi, TBMM Başkanlığı'nın resmi başvurusuna verdiği resmi ya- nıtta, "gerekçeli kararı beklemek lazım geldiğini" ifade ediyor, uygulama yollannı kapıyor. Ne'ki, Yüksek Mahkeme, hem partinın tüzelkişili- ğine son verdiğini gerekçeli karardan önce açıklıyor, hem de tüzelkişiliği sona eren RP'nin tasfiyesini baş- latmayı engelliyor, siyasal faaliyetlerinı sürdürmeye yeşil ışık yakıyor. Fakat Anayasa Mahkemesi'nin TBMM'ye gön- derdiği yazıda önemsenecek bir ifadeyeralıyor:" 16 Ocak kararı Resmi Gazete 'de yayımlanmadığına göre" diye başlayan ve sanki böylece Yüksek Mah- keme kararının, gerekçeli karardan önce bu neden- le fiilen uygulamaya girmediğini anımsatan bir ifa- de... Kuşkusuz böylesi dokundurmaları dikkate alsay- dı Başbakanlık; "takdir hakkını kullanarak" Anaya- sa Mahkemesi'nin 16 Ocak'taki karannı Resmi Ga- zete'de yayımlasaydı, kapatma işlemleri gerekçeli karan beklemeden önce gerçekleşebilirdi. Ne çare, Başbakanlık "gerekçeli kararı bekleme- yi" yeğledi. Partinin tüzelkişiliğinin sona ermediğini kabul eden takkeliler, RP bayrağı altında hertürlü si- yasal etkinliği ve girişimi yapmayı sürdürüyorlar. Yeni vurgun O kadar ki. Takkeli Erbakan, RP'nin "tefcrar açıla- cağını" ant içer gibi durmadan yineliyor. Konuşmalarındaki içerik, kuracaklan partinin her •açidan RP'nin sürgrti olacağını duyuruyor. RP ben- 'zeri bir partinin kapatılma tehlikesıyle karşılaşacağı umurtarında bile değil. Yasalan, yargıyı. devletin ve rejimin temel kuralla- nnı hiçe sayıyorlar. RP'ye ilişkin hukuksal açmaz böylece sürüp gi- derken, öteki önemli sorunlanmız aydınlık biryolda mıacaba? Elbette hayır. Türkiye, Irak krizine kendinı kaptır- mış. Çözüm bekleyen çeşitli sorunlar neredeyse as- kıya alınmış. Hükümet ortaklan "üslup farkı" diye yutturmaya çalıştıklan ayrı görüşlerle kamuoyunu şaşkına çeviriyoriar. Ama, başta enflasyon, Susuriuk'tan başlayarak çeşitli sorunlar geri plana itilmiş gibi. Hükümete gü- vensizlik kol geziyor. Örneğın Başbakan. önce bu yıl enflasyonu vaat ettikleri gibi yüzde 50'ye indireme- yeceklerini söylüyor, sert tepkiler alınca bu sözünü yalanlıyor. Susurluk, soruşturma aşamasında. An- cak soruşturmanın hangi ellerde ve aşamalarda ol- duğu "meçhul". Çözümsüz olaylann üzeri Irak kriziyle örtulürken; CHP, yeni bir olayı öncelıkle gündeme taşıyor. Istan- bul'dadüne kadar turizme kapalı olan. SİT alanı di- ye kullanıma açılmayan kimi arsalar, Yılmaz hükü- metinin çıkardığı son bir kararname ile sahiplerine -Baykal'ın söyledıği gibi - "olağanüstü kazanç sa- hibi olma imkânını" bağışlıyor. Arsa sahipleri arasında - söylentilere göre - Baş- bakan'ın yakın arkadaşı, ANAP ll Başkanı, Conrad Oteli sahibi Erdal Aksoy da var, Sabancı da. CHP. kararnamenin hem yürürlükten kalkmasını, hem de iptalini sağlamak amacıyla Danıştay'a gittiğı gibi bir soru önergesiyle konuyu Meclis'e getiriyor. Çoğu Beşiktaş'ta olan bu arsalar turizm alanı ilan edilince Bayındırlık Bakanlığı da ilgili belediyeler de devreden çıkıyor. Kimilerine "olağanüstü kazançlara yol açacak olan kararname"ye CHP'den önce kim savaş ilan etti, bi- liyor musunuz? RP'li belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan! Hâlimiz nicedir, görüyor musunuz? Marc Parris ikna edici olamadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı Büient Ecevit'in. ABD'nin Kuzey I- rak'ta bir Kürt devleti kurma amacında olduğunu açıklamasının ardından ülkesinin görüşlerini an- latmak için siyasi parti liderleri ile görüşen ABD'nin Ankara Büyükelçisi Marc Parris. ikna edici olamadı. Ecevit'in kaygılannı paylaştığını açıklayan Başbakan Mesut Yılmaz'ın ardından. koalisyonun küçük ortağı DTP'nin Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk da Parris'e, "Düşünün ki bir Israil'i böl- geveyerleştiremediniz. Kuzey Irak'ta bir Kürt dev- letini hiç yerleştiremezsiniz" dedi. Parns'intemaslannıdeğerlendiren bir hükümet yetkilisi, "Ne kadar soruya cevap ahrsak alalım. savaşsonrasıyla ilgili baa konular havada kahyor" değerlendirmesini yaptı. Yılmaz ve Ecevit ile geçen cuma günü. Cindo- ruk, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve Genel- kurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir ile önce- ki gün görüşen Parris, dün de Milli Savunma Ba- kanı İsmet Sezgin'i ziyaret etti. Cindoruk"un. Parris'e. ABD'nin Körfez'deki amaçlan konusunda kuşkuları bulunduğunu söy- lediği öğrenildi. Parris'in "buyönde bir hedefleri ve niyetteri bulunmadığT yanıtının ardından Cin- dorak'un "Savaştan sonra ne olur" sorusuna he- def olan ABD Büyükelçisi. "Kimse tahmin ede- mez" yanıtını \ erdi. Sezgin. dünkü görüşmede gazetecilerin sorula- nnı yanıtlarken. Türkiye'nin Körfez bunalımında banşçıl ve diplomatik çözümden yana olduğunu belirterek. bunun tek yolunun BM kararlanna uy- ması olduğunu söyledi. Sezgin. "BM kararlan uyulmak zorunda olan karariardır. Bu karariar ne tartışılır ne de bu ka- rarlann uygulanmaması söz konusudur" dedi. Kimyasal ve biyolojik silahlar, uzun menzilli fü- zeler ve kitlesel imha silahlannın yok edilmesi ve yapımının durdurulması ile ilgili denetlemelere izin verilmesi gerektiğini de kaydeden Sezgin, şun- lan söyledi: "Budenedemelereizinvermemesida- hi, Sayın Saddam'ın endişesi olduğunun bir ifade- sidir. Kaldı ki. halkının 7-8 yıldır çektiği ıstırabı, se- fakti. açlığı. ilaçsızlığı göze alarak bunun denetien- mesini istememesi aynca üzerinde durulması ge- reken bir olaydın" Büyükelçi Parris deşunlan söyledi: "Şunuvur- gulamalıyım ki ABD, kuvvet kuHaıulması konu- sunda birkarar almamtştır. Türkiye'yi ilgilendiren- lcr. vani Türkmen bölgesi ve diğer alanlar konusun- da son derece hassasız ve bu konuda çeşitli göriiş- meler yapmaktayız. Bizim arzumuz ve inancımız kridn banşçıl yoİlarla çözülebileceği yolunda. An- cak Saddam. BM kararlanna u> mak zorundadır. Banşçıl çözümün anahtan Saddam Hüseyin'in eBnde." İsmet Sezgin, görüşmenin ardından bir gazetecinin "ABD'nin Türkiye ile ilgili bir rahat- sızlığ] varmı" sorusuna, "Hiçbirralıatsızuğıvehiç- bir talebi yok" yanıtını v erdi. Savaş karşıÜaniHİaıı protesto • Baştarafi 1. Sayfada kara, tstanbul, Kırşehir, Içel, Gazian- tep, Hatay gibi illerden gelen ÖDP'li- ler, Çifte Minareli Cami yakınında toplandıktan sonra yürüyüşe geçtiler. "Banş hemen şimdi". "Savaş ol- masın çocuklar ölmesin". "Yaşasın halklann kardeşüğj". "İncirlik l ssü kullanılamaz" sloganlan atan yürü- yüşçüler lnönü Parkı'nda toplandı- lar. Burada bir konuşma yapan incir- lik kasabasının CHP'li Belediye Baş- kanı Cumali Kar, savaşın sıkmtısını incirlik'te yaşayan 15 bini aşkın yurt- taşın çekeceğini belirterek "İncirlik İ ssü'nün kullanılmaması genek" de- di. Daha sonra kürsüye gelen ÖDP Genel Başkanı L'fuk Uras, "tncir- lik'in köküne incir dikmek için" incir fidanıyla geldiklerini belirterek "Sa- vaş karşıüan burada; nerede o mitti- yetçfler,oer»inmillhrtcileri,osüahta- drferi nerede" diye konuştu. ABDnin bölgeye "varfl varil pet- rolü korumak için varfl varil üısan ka- nı akıtma>a~ geldiğini \e bölgedekj ülkderi hiaya'getîkhğirti kaydeden" Uras şunlaft söyledi: " "CHP destekü AN.ASOL-D hükü- meti 'savaşa karşıvız' diwr. Demek savaşa girecegiz. 'İncirlik kullanıla- maz' diyorlar. yoğun şekilde kullanı- lıyor. Saddam'ın onuru" divorlar. Irak halknun onuru Saddam'ın onu- ru mu oldu? HaJepcede halkın onu- runu düşündünüz mü? İktidar onur tkareti >aparak halkı kandınvor. Hal- ka >apacağınızen büyük i>ilik. Anka- ra'da saklandığını/ sığınaklardan bir daha çıkmamak olacak." Incirlık'tekı ABD askeTİerinde ta- nesi 60 milyon lira olan gaz maske- lerinin bulunduğuna dikkat çeken Uras. İncirlik halkına da bu maske- lerden \erilmesini istedi. Uras, ko- nuşmasını şöyle tamamladı: "Halkı sa>aşı ekrandan LzJemeyi bırakıp bu mücadelenin içinde olmaya çağınyo- ruz. İnciıiik'teki ABD askeıierini si- lahlannı bırakmaya, uçaklara binme- me>e. emirlere itaatsizlik etmeye ça- ğınyonız. ABD halklanna çağnda bulunuyorum. Ortadoğu halklanyla dayanışın. Clinton'ı uçkurundan >a- kalayip devirin. Sa\aşa karar veren- ler bedel ödemh<or. Bedeliyoksul halk, emekçiler ödüyvr. El ele \vrelim, bu haramiler. Muaviyeler düzenini hep büyükelçılik yetkilıleriyle bir süre görüştü. Görüşmenin sona erdiği sı- ralarda. bina önünde toplanan partili gençler. "Irak halkı kardeştir, ABD kalleştir", "ABD, Körfez'den eüni çek" şeklinde slogan attılar. Basm mensuplarına yapılan açıklamada. Körfez'de çıkacak bir savastan en çok Türkiye'nin etkileneceği. bu neden- le hükümetın kararlı davranması ge- rektiği ifade edildi. ABD bayrağım yakmak isteyen gençlere polis tara- fından müdahale edilmesi nedeniv le, kısa süreli bir karmaşa yaşandı. Po- lis ABD bayrağım gençlerin elinden alırken, gençler ise Amerikan bayra- ğım simgeleyen bir şapka gıydirilmiş kuklayı yaktı. TODEF-lYÖDER'ebağlı birgnıp öğrenci de dün İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi bahçesınde ABD'nin Irak'a müdahale hazırlığını Ameri- kan bayrağı yakarak protesto etti. Öğ- renciler, "Kahrolsun.\BDemper>a- lizmi. yaşasın halklann kardeşliği". "Ortadoğu halkı valnız değildir", "Halkız. haklıyız, kazanacağız" şek- ,linde ^logaııJar,artılar. İstanbul Üniversitesi'nde ABD bayrağı yakıldı. (ALPER TURGUT) beraber derdest edelim. Susma, sus- tukça sıra sana gelecek. Susma, sus- tukça sa>aş gekcck. Susma. sustukça faşizm gelecek. Susma, sustukça ço- cuklar öiecek. Konuş ki insanlar öl- mesin. Konuşki savaş olmasın. Konuş ki banş gelsin. NATO'dan çıkılsın. İn- cirlik kullanılmasın." U'fuk Uras ve Parti Meclisi üyele- ri daha sonra Incirlik'e giderek Bele- diye Başkanı Cumali Kar'ı maka- mında ziyaret ettiler. Üssün görün- mediği ara sokaklardan götürülen ÖDP'liler, beledi^e bahçesine de sembolik incir fidanı diktiler. ÖDP'nin Adana'da gerçekleştirdiği miting ve lncirlik'e >aptığı ziyaret öncesinde. üste bulunan görevli ABD'lilerin. Cs Komutaniığı tarafın- dan uyanldığı öğrenildi. ABD'liler tarafından üsteki görev lilere dağıtılan bildinlerde, ÖDP'nin gerçekleştirc- ceği eyleme dikkat çekilerek "\aya veya bisiklediyken sizinle görüşmek, konuşmak isteyebiliıier. Size soru so- rabilirler. Ne sorarlarsa sorsunlar ya- nıt v«rme\in. dikkatü »lun" uyansı yapıldı. Ankara"da CHP ve lşçi Partisi üye- sı gençler, ABD'nin. Irak ile BM ara- sında yaşanan gerginlikle ilgili tutu- munu protesto etti. CHP Gençlik Kollan üyesi bir grup. Körfez'de ye- ni bir savaş çıkmasını ıstemedıkleri- nı ifade ederek ABD Elçiliği önüne siyah çelenk bıraktı. CHP'lileri geti- ren otobüs elçilik binası önüne geldi- ği sırada. ABD'nin Ankara Büyükel- çisi MarkParris'inbinadanayrıldığı görüldü. CHP Gençlik K.ollan Genel Başkanı Erhan Baydar. ABD'nin I- rak'a saldırması halinde Saddam'ın da Kürtlere ve Türkmenlere saldıra- cağını ileri sürdü. Baydar, "Savaş çı- karsa. bölge kana boğulacak. Biz bu nedenle savaşa karşıvız. Ortadoğu. dünva jandarmalığının gösteri alanı değildir. Sorun insan haklan ise Bos- na'da ve Karabağ'da nerelerdeydi- niz?" dedi. Aynı saatlerde Irak Büyükelçili- ği'ne gelen lşçi Partisi (İP) heyeti, y ^ ) lardır Ortadoğu üzerinde şünÜirdD- gü kan vç vahşet dolu uygulamalan- na detam ediyor" denildi. 1991'deki Körfez Savaşı sırasında ABD'yi protesto gösterisinde gözal- tına alınarak, Beyoğlu Emniyet Mü- dürlüğü'nün penceresinden atıldığı öne sürülen AJi Rıza Ağdoğan'm an- nesı Çeşminaz Ağdogan da öğrencı- lerle bırlıkte protesto eylemi yaptı. Gösterici grup, daha sonra halay ve zılgıt çekerek dağıldı. DlSK'e bağlı Nakliyat-lş Sendı- kası'na üye birgrup işçi de ABD'nin istanbul Başkonsolosluğu önünde gösteri yaptı. İstanbul lşçi Sendika- lan Şubeleri Platformu'ndan yapılan açıklamada. ABD'nin BM kararlan- nı uygulama bahanesıyle Ortadoğu ve Asya enerji kaynaklanndaki ege- menlığini pekiştirme peşinde olduğu belirtildi. Türkiye Deri-lş Sendikası Başkanlar Kurulu Sonuç Bıldirge- si'nde ise "Empenalist \r >a>ılmacı güçlerin Ortadoğu'ya yerleşmek için başlarmaya çalıştığı savaşa şiddetle karşı olunduğu" bildırildi. Türkiye Genel Hizmetler Işçileri Sendikası "nın açıklamasında da "ABDtekellerinin işineyarayacak sa- vaşa hayır" denildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Gülen'in son Papa seferi hak ettiği yankıyı buldu. Artık dünya barışı tamam demektir, kaygıya may- gıya yer yok. Kamuoyuna sunulan yaklaşım şu: "Ne güzel, hocaefendi tek başına girişimde bulundu. Papa'dan randevu aldı. Gittı görüştü. Banş mesajlan iletti..." Acaba? Çok gerilere gitmeden. geçen yazdan başlaya- lım. Methullah efendi, ABD'ye gitti. Peşinde gaze- teciler. Oralardan görüşlerini iletti. ABD dönüşü yıldızı daha da parladı. Yeni dizi yazılar, televiz- yon programları. Öyle kı, "umumi arzu üzerine" defalarca yineleniyor. Son olarak Papa'yla görüşme... Tetevizyonlar Roma'dan canlı yayında görüş- me hakkında kendisinden bilgi alıyorlar. Cum- hurbaşkanına soru yöneltırken bile, "Ama efen- d/m"deyip karşı düşünceyi aktaranlar, hocaefen- dinin karşısında "kul"\aş\yor. "Yani, izniniz olursa... Şöyle bir soru da yö- neltsem... Hani, yanıtlamak isterseniz..." Şu soru yanıtsız: - Gülen hangi statüyle Papa'yla görüştü, mek- tup verdi? Bir cemaatin temsilcisi olarak mı? Emekli vaiz olarak mı? Yurtiçinde, yurtdışında okullar açan bir girişim- ci olarak mı? Medya gücünü arkasına almış bir sivil toplum temsilcisi olarak mı? Zaman gazetesinin sunumuna bakarsak yanıt şu: - Hocaefendi olarak... Papalık bir kurum. Türkiye'de "hocaefendilik" diye bir kurum mu var? Eğer Islamiyetle Hıristiyanlık arasında bıryakın- laşma öngörülüyorsa. Türkiye'de Diyanet Işleri Başkanlığı adlı bir kurum yok mu? lleriye dönük hedefleri olan böyle bırgirişimin "kurumsallaşma- s/"isteniyorsa, görüşmenin dekurumlararası ol- ması gerekmez mi? Iki tip insan... Ankara'da konu Methullah hocadan açılınca, pek çok siyasi methiyeye başlıyor. Ama şu iki so- ruya onlar da tatmin edici yanıt veremiyor: - Öğretmenlerinin ortalama 500 dolar maaş al- ^jâiıXHÎ^I?iJ.( SVTliannın Pa r a kaynaS' n e d'r ? , ,. - Bu.gidışm amacı nedır? Âskerler ise, irtica degerlendirmesinde şu sıra- lamayı yapıyorlar: - Hocaefendi, Türk-lslam sentezcileri, Refah Partisi... Gelin görün ki. siyasiler Methullah hocadan boşgörü..affedersiniz hoşgörü ödülü alıyor. Bu ne tehdit sıralaması, bu ne ödül turşusu... Methullah efendinin Papa'ya verdiği mektubun son paragrafını Zaman gazetesinden aynen ak- taralım: "Dünyada iki tip insan vardır. Bazılan kendile- rini topluma adapte etmeye çalışır. Diğer bazıla- n ise topluma uymaktansa toplumu kendi değer- lerine adapte etmek ister. Toplum bütün ilerle- meleri bu ikinci tip insanlara borçludur." Methullah efendi Türkıye'ye uygun diyenferin, bu dört tümceyi dikkatle okumasını öneriyoruz. Bütün bunları akıl süzgecinden geçirince şu sorular ortaya çıkıyor: - Yakında, arada bir ısıtılmaya çalışılan "ılımlı Is- lam" dayatmasıyla mı karşı karşıya kalacağız? - Bu dayatmanın lideri Methullah efendi mi ola- cak? Ilımlı Islam düşüncesınin mimarları arasında Graham Fuller geliyordu. Yazıyı, kendisini se- lamlayarak noktalayahm: Boşuna uğraşma Graham Fuller... Anadolu'da açmaz senin güller... Bülent Ecevit'ten banş çaeriSl Genelkıırmay: Yayılmacı değiliz•3 J *>—' • Rnvtnrnfı l ÇmfnAn kanının olusmasına imkân verme\e- vin'in Tiirkmcnlenn co&unlukta hn I Baştarafi 1. Sayfada adımlar armakta yarar görüyoruz. Amacımı/ savaşı önlemek. Batilı doietterin de daha gerçekçi \*e ada- letli davranması gerekir. Kitlesel vok edici silahlar bulunan tek ülke Irak mı? Şu anda Irak'ın bizden tahrik gelmedikçe Türkiye'yi hedef almasına gerek yok. Türkiye'yi he- def alan Güney Kıbns'a ise ses çı- kanlmıyor, aksine AB tarafından ödüllcndirilrynr. Bu konuda en hak- lı olarak sesini yükseltebilecek tek Ortadoğu devleti Türkiye. Bu hak- kımızı da, öncelikle Irak'a karşı kullamyoruz. Ne olabilir Irak yöne- tüninin onurunu kurtancı adım? 16 kişilik BM Özel Komisyonu'nun 14'ü ABD'li ve İngilizlerden oluşu- yor. Bu komisyonun bileşiminde u- fak tefek değişiklikler yapılsa bile, kendi ifademle değil, BM Genel Sekreteri'nin deyişiyle söylüyorum. Irak yönetimi. kendi halkının gö- zünde küçük düşmemesi sağlana- rak geri adım atabilir. Aynca Irak'ın 687 sayılı karara tam olarak uyması durumunda, ambargonun kaldırılması gerekir." Bülent Ecevit. ABD'yi eleştirir- ken "oldu bittileri haber vermenin dhalog sayılamayacagmı" \airgu- .layarak şöyle dedi: "ABD süper güç, boyun eğelim. diyehler var. ABD'lileri iyi tanınm, ABD eğiriminden büyük ölçüde ya- rariandun. .ABD'liler ile anlaşmak, birçok Avrupa ülkesi ile anlaşmak- tan daha kolaydır. ABD'den gözü- müz fazla korkmamalıdır. Somut direnme olanaklanmız yok ama düşüncelerimizi söyleyerek ABD politikalannı etkileyebiliriz." Ecevit. dün Irak'ın Türkiye Bü- yükelçiliği Maslahatgüzân Saad El Samarrai ile Meclis'te bir araya gelerek bir süre görüştü. Başbakan Mesut Yılmaz. partisi- nin grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada. Türkiye'nin dikkatle he- saplanmış. akla dayalı dengeli bir politika izlediğini belirterek "Tür- kiye kimsenin değil, kendi politika- sını iziemektedir. Bu politikamızı belirieyen unsuriar da sadece ve sa- dece Türkiye'nin menfaatıdır. Hü- kümet aynı çizgide vürümeye dc- \-arn edecektir" dedi. Askeri ope- rasyonun çok ciddi bir olasılık ha- line geldiğini belirten Yılmaz, ça- tışmanın her an çıkabileceğini bil- dirdi. Yılmaz. Türk askerinin Kuzey Irak'a girmediğini belirtirken "Başbakan olarak söylüyorum. Ordunun sınır ötesi harekâta giriş- mesi söz konusu değildir. O görün- tüler arşi\ görüntüleridir. MiDeti- mizden hiçbirşey gizlemiyoruz. Bir sınır ötesi harekât vapabileceğimi- zi soylemişrik. Eğer v aparsak bunu açıklanz" dedi. Yılmaz. basındaki eleştirilere tepki göstenrken "Türkiye'nin ha- reket alanını gözönünde bulundur- madan bir askeri operasyonun ne- tkelerini bize yüklemeye çalışanla- n kmıyorum. Bu konuda yorum >a- panlaru vazı vazanlan biraz daha sorumlu da>ranmaya çağınyo- rum" diye konuştu. Dışişleri Bakanı tsmail Cem de dün TBMM Dışişleri Komisyo- nu'na bilgi verdi. Hükümetin tav- nnın baştan beri açık ve net oldu- ğunu kaydeden Cem, bu konudaki politikayı şöyle özetledi: - Irak'ın BM kararlanna uyma- sını sağlamaya dönük diplomatik girişimlerin sonuna kadar sürdü- rülmesi. - BM kararlanna uyularak savaş olasılığının ortadan kalkması duru- munda. Irak'ın uluslararası toplu- ma kazandırılması ve bu ülkeye uygulanan BM yaptınmlannın ha- fifletilmesine yönelik girişimlerde bulunulması. - Askeri müdahale durumunda. Türkiye'nin yaşayabileceği olum- suzluklara karşı gerekli önlemleri almak. îsmail Cem: Tampon bölge oluşturulabilir Edinilen bilgilere göre. komis- yon üyeleri Cem'e ağırlıklı olarak Kuzey Irak'ta tampon bölge kuru- lup kurulmayacağını sordular. Cem'in. bu aşamada tampon böl- ge kurulmasının söz konusu olma- dığını. ancak ciddi boyutlarda göç hareketinın engellenmesine yöne- lik olarak "tampon" kurulabile- ceğini ve askeri birliklerin katılımı- nın sağlanabileceğini söylediği öğ- renildi. Savaş hali olmaması ve bü- yük göç hareketinin yaşanmaması durumunda Kuzey Irak'taki prog- ramın sivıl ağırlıklı yardım hareke- ti olarak kalacağını belirten Cem'in. komisyon üyelerinin İn- cirlik L'ssü'nün kullanımı ile ilgili sorulannı da yanıtladığı kaydedil- di. Cem ve beraberindeki Dışişle- ri bürokratları. İncirlik Üssü'nün statüsü ve işleyişi ile ilgili olarak uzunbilgilerverdiler. "Birülkenin misafir olduğu ülkenin hirazlanna rağmen o üssü kullanması bekle- nemez. Şüphe ortaya koymak da nezaketsizlikolur*" diyen Cem. In- cirlik'ten kalkan her uçağın yönü ve faaliyetlerinın Genelkurmay Başkanlığı'nca bilindiğini kaydet- ti. Komisyon üyelerinin ABD'nin saldınsının ardından izleyeceği po- litikalar konusunda Türkiye'nin ne kadar bilgisi olduğunu sormalan üzerine Cem. VVashington'dan bu yönde bir bilgi alamadıklannı açık- ladı. Cem'in. ABD'nin saldınsın- da Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in devnlmemesi duru- munda savaşın uzun sürebileceği- ni ileftiği kaydedildi. Îsmail Cem. bir komisyon üye- sinin sorusu üzerine. Irak ın elin- deki kitle imha silahları ile ilgili o- larak Türkiye'nin kendi istihbaratı olmadığını. Batılı kaynaklardan vararlandıklarını sövledi. Baştarafi 1. Sayfada Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin'in Türkmenlerin çoğunlukta bu- lunduğu Musul ve Kerkük bölgesine TIR'lar içinde kimyasal ve biyolojik silah sevkıyatı yaptığını bildirdi. Körfez bunalımının yaratacağı sı- cak çatışmadan kaçabilecek Irak yurt- taşlannın. Kuzev Irak'ta önlenmesi içingeliştirilen "fnsaniDestekProgra- mı" kapsamında. TSK'nin Irak top- raklarına girdiği haberleri. Dışişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlı- ğı'nda rahatsızlık yarattı. Genelkur- may Genel Sekreterliği. dün Cumhu- riyet'e yaptığı açıklamada. son gün- lerdeki yayınlann Rusya başta olmak üzere komşu ülkelerde "Türkiye'nin yayılmacı bir ülke olarak nhelenmesi- ne yol açüğmı" bildirdi. TSK'nin 50 bin dolayında askerle Irak topraklanna girdiği yolundaki ha- berleri hayretle izlediklerini bildiren genel sekreterlik. şu açıklamayı yaptı: "Türkiye, Irak topraklannda bir tam- pon bölge kurma amacı gütmüyor. Ge- nelkurmay'da bu yolda ne bir planla- ma ne de çalışma yapılıyor. Tek bir Türk askeri bile Irak'a girmiş değildir. Olası bir göç hareketi ile karşılaşıhrsa, bu birtampon bölgeyle değil, başka ön- lemlerie engelleme yoluna gidilecektir. Bunun adı Insani Destek Hareketi'dir. Üstelik, ufukta bir göç hareketi de gö- rülmüyor. Bu türden yayınlar, komşu- lanmızın Türkiye'yi adeta mütecaviz, saldırgan ve yeni topraklar edinme sev- dahsı bir ülke gibi görmelerine yol aç- maktadsr. Oy sa gerçekler bu türlü bir kanının oluşmasına imkân vermeye- cek ölçüde açıkbr." Genelkurmay ve Dışişleri'ndeki ra- hatsızlık. iki kurumun sözcülerinin or- tak bir basm toplantısı düzenlemesine neden oldu. Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sü Büyükelçi Necati Utkan'm, haftalık olağan basın toplantısına çağırdığı Kurmay Albay Hüsnü Dağ, Türk aske- rinin Kuzev Irak'a girdiği. tampon böl- ge oluşturulduğu ve sınırlara takviye birliklerkaydınldığı yönündeki haber- leri yalanladı. Türkiye'nin terörle mücadelesini Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sür- dürdüğünü belirten Dağ. aynı faaliyet- lerin Kuzey Irak'ta KDP unsurlannca gerçekleştirildiğini bildirdi. Dağ, bir soru üzenne, İncirlik Cssü'nde yapı- lan inşaat faaliyetlerinın olağan bakım ve onanm işleri olduğunu, ABD'nin bu faaliyetler için Türkiye"den aylar önce izin aldığını belirtirken, üsteki savaş uçağı sayısında artış olmadığını kaydetti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Utkan da. bölgedeki gerginliğin mutlaka so- na ereceğini, ancak sonrasında neler olacağımn kestirilemediğini belirtti. Utkan. "Bizi en çok kaygılandıran hu- sus budur. Biz bu bölgenin kronik bir istikrarsızuk bölgesi olarak kalmasına izin mi vereceğiz? Bu durumu ortadan kaldırmak için neyapacağız?" diye ko- nuştu. Türkmenler kaygıh Türkmen Cephesi'nin Türkiye Tem- silcisi Mustafa Ziya, Saddam Hüse- yin'in Türkmenlerin çoğunlukta bu- lunduğu Musul ve Kerkük'ün yanı sı- ra Şiilerin yaşadığı muhalefet bölgele- rine TIR'lar içinde kimyasal ve biyo- lojik silah sevkıvatı yaptığını söyledi. Ziya. TIR'lar içinde kamufle edılerek gizlenen kitle imha silahlannın halkın yoğun olduğu bölgelereyerleştirildiği- ni söyledi. Ziya. kendi bölgelerıne de sev k edi- len kitle imha silahlannın. ABD'nın olası saldırısı sırasında kullanılması halinde Türkmenlerin cıddı bir tehli- ke ile karşılaşacaklannı belirterek. na- sıl korunacaklan konusunda bilgi al- mak üzere Dışişleri Bakanlığf ndan randevu talep ettiğıni söyledi. Atasagun MÎT Müsteşan * ANK\RA (Cumhuriyet Büro- sa) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'ın Başbakan Mesut Yıl- maz'ın hazırladiğı kararname doğrultusunda MtT Müsteşarlı- ğı'na Şenkal Atasagun'un atanma- sını onayladığı öğrenildi. Eski MİT Müsteşan Sönmez Köksal 'm Paris Büyükelçiügi'ne atanmasının ardından başlayan "müsteşartığa sh.il mi yoksa aske- ri kanattan mı atama yapılsm" tar- tışmalan da yeni aramayla sona er- di. Atamayla ilgili olarak MGK'yi oluşturan askeri ve sivil üyelerin de mutabık olduöu btldirildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear