Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 1998 PERŞEMBE
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edirne
Sinop B 10
PB
Kocaeli B
12 Samsun
T f Trabzon PB 10
Çanakkale B 12 Giresun PB 8
Izmır B 14 Ankara B 8
Manısa B 13 Eskişehir B 10
Aydın B 1 4 Konya B 8
Denızli B 13 Sıvas B -2
Zonguldak B 8 Antalya 18 Kars
Adana
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkârı
Van
A
A
B
B
B
B
B
B
18
16
20
11
7
8
_ 1
B -9
Doğu Karadenız
parçalı bulutlu, Mar-
mara, yurdun iç ve os|O
doğu kesimleri sisli, Helsinki
diğe l r az b
AVRUPA
PB 6 Beriin Y 10
ğu es , Helsinki , ^ ,
diğer yerler az bu- s t o c k h o | m pg—4
PK 1_ Budapeşte PB 16
Madrid PB 12
cek.Havas,cakl(ğ, T ^
bütün yurtta biraz Amster
artacak.Rüzgârku- B r u k s e l
B 9 Viyana PB 16
zey ve doğu yönler- Parıs
den hafif olarak Bonn
esecek. Münih
PB 8 Belgrad PB 14
PB 8 Sofya PB 10
B 14 Roma B 19
PB 14 Atına B 17
PB 12 Zünh PB 14
JIIYA
Moskova
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahıre
K
K
PB
K
PB
K
P
B
2
5
-2
7
11
-2
9
20
Şam B 10
Parçalı bututuj i Sıslı Bulutlu , Çok bulutlu Yağmuriu Kariı Sulu kar > Gok gurültülu
G U N C E L CÜIVEYTARCAYLREK
• Baştarafi 1. Sayfada
tisi Genel Başkanı ya da sorumlu kişi sıfatıyta boy
gösteriyorlar.
Kapatılan RR TBMM'de gaıp olma nitelığini ko-
ruyor. Başkan Hikmet Çetin 5 yıl siyaset yasaklısı
Takkeli'yi genel başkan sıfatıyla kabul ediyor.
Önümüzdeki manzarayı saptadıktan sonra duru-
ma bakalım:
Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, Yüksek Mahke-
me'nin kararını açıklamasından sonra tüzelkişiliği
sona eren RP'nin "tasfiyesi, Meclis'te ve dışındaki
parti çalışmalannın engellenmesi gerektiğinı" dile-
diği kadar savunmayı sürdürebilir.
Ama gerçek şöyle: Anayasa Mahkemesi, TBMM
Başkanlığı'nın resmi başvurusuna verdiği resmi ya-
nıtta, "gerekçeli kararı beklemek lazım geldiğini"
ifade ediyor, uygulama yollannı kapıyor.
Ne'ki, Yüksek Mahkeme, hem partinın tüzelkişili-
ğine son verdiğini gerekçeli karardan önce açıklıyor,
hem de tüzelkişiliği sona eren RP'nin tasfiyesini baş-
latmayı engelliyor, siyasal faaliyetlerinı sürdürmeye
yeşil ışık yakıyor.
Fakat Anayasa Mahkemesi'nin TBMM'ye gön-
derdiği yazıda önemsenecek bir ifadeyeralıyor:" 16
Ocak kararı Resmi Gazete 'de yayımlanmadığına
göre" diye başlayan ve sanki böylece Yüksek Mah-
keme kararının, gerekçeli karardan önce bu neden-
le fiilen uygulamaya girmediğini anımsatan bir ifa-
de...
Kuşkusuz böylesi dokundurmaları dikkate alsay-
dı Başbakanlık; "takdir hakkını kullanarak" Anaya-
sa Mahkemesi'nin 16 Ocak'taki karannı Resmi Ga-
zete'de yayımlasaydı, kapatma işlemleri gerekçeli
karan beklemeden önce gerçekleşebilirdi.
Ne çare, Başbakanlık "gerekçeli kararı bekleme-
yi" yeğledi. Partinin tüzelkişiliğinin sona ermediğini
kabul eden takkeliler, RP bayrağı altında hertürlü si-
yasal etkinliği ve girişimi yapmayı sürdürüyorlar.
Yeni vurgun
O kadar ki. Takkeli Erbakan, RP'nin "tefcrar açıla-
cağını" ant içer gibi durmadan yineliyor.
Konuşmalarındaki içerik, kuracaklan partinin her
•açidan RP'nin sürgrti olacağını duyuruyor. RP ben-
'zeri bir partinin kapatılma tehlikesıyle karşılaşacağı
umurtarında bile değil.
Yasalan, yargıyı. devletin ve rejimin temel kuralla-
nnı hiçe sayıyorlar.
RP'ye ilişkin hukuksal açmaz böylece sürüp gi-
derken, öteki önemli sorunlanmız aydınlık biryolda
mıacaba?
Elbette hayır. Türkiye, Irak krizine kendinı kaptır-
mış. Çözüm bekleyen çeşitli sorunlar neredeyse as-
kıya alınmış. Hükümet ortaklan "üslup farkı" diye
yutturmaya çalıştıklan ayrı görüşlerle kamuoyunu
şaşkına çeviriyoriar.
Ama, başta enflasyon, Susuriuk'tan başlayarak
çeşitli sorunlar geri plana itilmiş gibi. Hükümete gü-
vensizlik kol geziyor. Örneğın Başbakan. önce bu yıl
enflasyonu vaat ettikleri gibi yüzde 50'ye indireme-
yeceklerini söylüyor, sert tepkiler alınca bu sözünü
yalanlıyor. Susurluk, soruşturma aşamasında. An-
cak soruşturmanın hangi ellerde ve aşamalarda ol-
duğu "meçhul".
Çözümsüz olaylann üzeri Irak kriziyle örtulürken;
CHP, yeni bir olayı öncelıkle gündeme taşıyor. Istan-
bul'dadüne kadar turizme kapalı olan. SİT alanı di-
ye kullanıma açılmayan kimi arsalar, Yılmaz hükü-
metinin çıkardığı son bir kararname ile sahiplerine
-Baykal'ın söyledıği gibi - "olağanüstü kazanç sa-
hibi olma imkânını" bağışlıyor.
Arsa sahipleri arasında - söylentilere göre - Baş-
bakan'ın yakın arkadaşı, ANAP ll Başkanı, Conrad
Oteli sahibi Erdal Aksoy da var, Sabancı da. CHP.
kararnamenin hem yürürlükten kalkmasını, hem de
iptalini sağlamak amacıyla Danıştay'a gittiğı gibi bir
soru önergesiyle konuyu Meclis'e getiriyor.
Çoğu Beşiktaş'ta olan bu arsalar turizm alanı ilan
edilince Bayındırlık Bakanlığı da ilgili belediyeler de
devreden çıkıyor.
Kimilerine "olağanüstü kazançlara yol açacak olan
kararname"ye CHP'den önce kim savaş ilan etti, bi-
liyor musunuz?
RP'li belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan!
Hâlimiz nicedir, görüyor musunuz?
Marc Parris ikna edici olamadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan
Yardımcısı Büient Ecevit'in. ABD'nin Kuzey I-
rak'ta bir Kürt devleti kurma amacında olduğunu
açıklamasının ardından ülkesinin görüşlerini an-
latmak için siyasi parti liderleri ile görüşen
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Marc Parris. ikna
edici olamadı.
Ecevit'in kaygılannı paylaştığını açıklayan
Başbakan Mesut Yılmaz'ın ardından. koalisyonun
küçük ortağı DTP'nin Genel Başkanı Hüsamettin
Cindoruk da Parris'e, "Düşünün ki bir Israil'i böl-
geveyerleştiremediniz. Kuzey Irak'ta bir Kürt dev-
letini hiç yerleştiremezsiniz" dedi.
Parns'intemaslannıdeğerlendiren bir hükümet
yetkilisi, "Ne kadar soruya cevap ahrsak alalım.
savaşsonrasıyla ilgili baa konular havada kahyor"
değerlendirmesini yaptı.
Yılmaz ve Ecevit ile geçen cuma günü. Cindo-
ruk, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve Genel-
kurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir ile önce-
ki gün görüşen Parris, dün de Milli Savunma Ba-
kanı İsmet Sezgin'i ziyaret etti.
Cindoruk"un. Parris'e. ABD'nin Körfez'deki
amaçlan konusunda kuşkuları bulunduğunu söy-
lediği öğrenildi. Parris'in "buyönde bir hedefleri
ve niyetteri bulunmadığT yanıtının ardından Cin-
dorak'un "Savaştan sonra ne olur" sorusuna he-
def olan ABD Büyükelçisi. "Kimse tahmin ede-
mez" yanıtını \ erdi.
Sezgin. dünkü görüşmede gazetecilerin sorula-
nnı yanıtlarken. Türkiye'nin Körfez bunalımında
banşçıl ve diplomatik çözümden yana olduğunu
belirterek. bunun tek yolunun BM kararlanna uy-
ması olduğunu söyledi.
Sezgin. "BM kararlan uyulmak zorunda olan
karariardır. Bu karariar ne tartışılır ne de bu ka-
rarlann uygulanmaması söz konusudur" dedi.
Kimyasal ve biyolojik silahlar, uzun menzilli fü-
zeler ve kitlesel imha silahlannın yok edilmesi ve
yapımının durdurulması ile ilgili denetlemelere
izin verilmesi gerektiğini de kaydeden Sezgin, şun-
lan söyledi: "Budenedemelereizinvermemesida-
hi, Sayın Saddam'ın endişesi olduğunun bir ifade-
sidir. Kaldı ki. halkının 7-8 yıldır çektiği ıstırabı, se-
fakti. açlığı. ilaçsızlığı göze alarak bunun denetien-
mesini istememesi aynca üzerinde durulması ge-
reken bir olaydın"
Büyükelçi Parris deşunlan söyledi: "Şunuvur-
gulamalıyım ki ABD, kuvvet kuHaıulması konu-
sunda birkarar almamtştır. Türkiye'yi ilgilendiren-
lcr. vani Türkmen bölgesi ve diğer alanlar konusun-
da son derece hassasız ve bu konuda çeşitli göriiş-
meler yapmaktayız. Bizim arzumuz ve inancımız
kridn banşçıl yoİlarla çözülebileceği yolunda. An-
cak Saddam. BM kararlanna u> mak zorundadır.
Banşçıl çözümün anahtan Saddam Hüseyin'in
eBnde." İsmet Sezgin, görüşmenin ardından bir
gazetecinin "ABD'nin Türkiye ile ilgili bir rahat-
sızlığ] varmı" sorusuna, "Hiçbirralıatsızuğıvehiç-
bir talebi yok" yanıtını v erdi.
Savaş karşıÜaniHİaıı protesto
• Baştarafi 1. Sayfada
kara, tstanbul, Kırşehir, Içel, Gazian-
tep, Hatay gibi illerden gelen ÖDP'li-
ler, Çifte Minareli Cami yakınında
toplandıktan sonra yürüyüşe geçtiler.
"Banş hemen şimdi". "Savaş ol-
masın çocuklar ölmesin". "Yaşasın
halklann kardeşüğj". "İncirlik l ssü
kullanılamaz" sloganlan atan yürü-
yüşçüler lnönü Parkı'nda toplandı-
lar. Burada bir konuşma yapan incir-
lik kasabasının CHP'li Belediye Baş-
kanı Cumali Kar, savaşın sıkmtısını
incirlik'te yaşayan 15 bini aşkın yurt-
taşın çekeceğini belirterek "İncirlik
İ ssü'nün kullanılmaması genek" de-
di.
Daha sonra kürsüye gelen ÖDP
Genel Başkanı L'fuk Uras, "tncir-
lik'in köküne incir dikmek için" incir
fidanıyla geldiklerini belirterek "Sa-
vaş karşıüan burada; nerede o mitti-
yetçfler,oer»inmillhrtcileri,osüahta-
drferi nerede" diye konuştu.
ABDnin bölgeye "varfl varil pet-
rolü korumak için varfl varil üısan ka-
nı akıtma>a~ geldiğini \e bölgedekj
ülkderi hiaya'getîkhğirti kaydeden"
Uras şunlaft söyledi: "
"CHP destekü AN.ASOL-D hükü-
meti 'savaşa karşıvız' diwr. Demek
savaşa girecegiz. 'İncirlik kullanıla-
maz' diyorlar. yoğun şekilde kullanı-
lıyor. Saddam'ın onuru" divorlar.
Irak halknun onuru Saddam'ın onu-
ru mu oldu? HaJepcede halkın onu-
runu düşündünüz mü? İktidar onur
tkareti >aparak halkı kandınvor. Hal-
ka >apacağınızen büyük i>ilik. Anka-
ra'da saklandığını/ sığınaklardan bir
daha çıkmamak olacak."
Incirlık'tekı ABD askeTİerinde ta-
nesi 60 milyon lira olan gaz maske-
lerinin bulunduğuna dikkat çeken
Uras. İncirlik halkına da bu maske-
lerden \erilmesini istedi. Uras, ko-
nuşmasını şöyle tamamladı: "Halkı
sa>aşı ekrandan LzJemeyi bırakıp bu
mücadelenin içinde olmaya çağınyo-
ruz. İnciıiik'teki ABD askeıierini si-
lahlannı bırakmaya, uçaklara binme-
me>e. emirlere itaatsizlik etmeye ça-
ğınyonız. ABD halklanna çağnda
bulunuyorum. Ortadoğu halklanyla
dayanışın. Clinton'ı uçkurundan >a-
kalayip devirin. Sa\aşa karar veren-
ler bedel ödemh<or. Bedeliyoksul halk,
emekçiler ödüyvr. El ele \vrelim, bu
haramiler. Muaviyeler düzenini hep
büyükelçılik yetkilıleriyle bir süre
görüştü. Görüşmenin sona erdiği sı-
ralarda. bina önünde toplanan partili
gençler. "Irak halkı kardeştir, ABD
kalleştir", "ABD, Körfez'den eüni
çek" şeklinde slogan attılar. Basm
mensuplarına yapılan açıklamada.
Körfez'de çıkacak bir savastan en çok
Türkiye'nin etkileneceği. bu neden-
le hükümetın kararlı davranması ge-
rektiği ifade edildi. ABD bayrağım
yakmak isteyen gençlere polis tara-
fından müdahale edilmesi nedeniv le,
kısa süreli bir karmaşa yaşandı. Po-
lis ABD bayrağım gençlerin elinden
alırken, gençler ise Amerikan bayra-
ğım simgeleyen bir şapka gıydirilmiş
kuklayı yaktı.
TODEF-lYÖDER'ebağlı birgnıp
öğrenci de dün İstanbul Üniversitesi
Tıp Fakültesi bahçesınde ABD'nin
Irak'a müdahale hazırlığını Ameri-
kan bayrağı yakarak protesto etti. Öğ-
renciler, "Kahrolsun.\BDemper>a-
lizmi. yaşasın halklann kardeşliği".
"Ortadoğu halkı valnız değildir",
"Halkız. haklıyız, kazanacağız" şek-
,linde ^logaııJar,artılar.
İstanbul Üniversitesi'nde ABD bayrağı yakıldı. (ALPER TURGUT)
beraber derdest edelim. Susma, sus-
tukça sıra sana gelecek. Susma, sus-
tukça sa>aş gekcck. Susma. sustukça
faşizm gelecek. Susma, sustukça ço-
cuklar öiecek. Konuş ki insanlar öl-
mesin. Konuşki savaş olmasın. Konuş
ki banş gelsin. NATO'dan çıkılsın. İn-
cirlik kullanılmasın."
U'fuk Uras ve Parti Meclisi üyele-
ri daha sonra Incirlik'e giderek Bele-
diye Başkanı Cumali Kar'ı maka-
mında ziyaret ettiler. Üssün görün-
mediği ara sokaklardan götürülen
ÖDP'liler, beledi^e bahçesine de
sembolik incir fidanı diktiler.
ÖDP'nin Adana'da gerçekleştirdiği
miting ve lncirlik'e >aptığı ziyaret
öncesinde. üste bulunan görevli
ABD'lilerin. Cs Komutaniığı tarafın-
dan uyanldığı öğrenildi. ABD'liler
tarafından üsteki görev lilere dağıtılan
bildinlerde, ÖDP'nin gerçekleştirc-
ceği eyleme dikkat çekilerek "\aya
veya bisiklediyken sizinle görüşmek,
konuşmak isteyebiliıier. Size soru so-
rabilirler. Ne sorarlarsa sorsunlar ya-
nıt v«rme\in. dikkatü »lun" uyansı
yapıldı.
Ankara"da CHP ve lşçi Partisi üye-
sı gençler, ABD'nin. Irak ile BM ara-
sında yaşanan gerginlikle ilgili tutu-
munu protesto etti. CHP Gençlik
Kollan üyesi bir grup. Körfez'de ye-
ni bir savaş çıkmasını ıstemedıkleri-
nı ifade ederek ABD Elçiliği önüne
siyah çelenk bıraktı. CHP'lileri geti-
ren otobüs elçilik binası önüne geldi-
ği sırada. ABD'nin Ankara Büyükel-
çisi MarkParris'inbinadanayrıldığı
görüldü. CHP Gençlik K.ollan Genel
Başkanı Erhan Baydar. ABD'nin I-
rak'a saldırması halinde Saddam'ın
da Kürtlere ve Türkmenlere saldıra-
cağını ileri sürdü. Baydar, "Savaş çı-
karsa. bölge kana boğulacak. Biz bu
nedenle savaşa karşıvız. Ortadoğu.
dünva jandarmalığının gösteri alanı
değildir. Sorun insan haklan ise Bos-
na'da ve Karabağ'da nerelerdeydi-
niz?" dedi.
Aynı saatlerde Irak Büyükelçili-
ği'ne gelen lşçi Partisi (İP) heyeti,
y ^ )
lardır Ortadoğu üzerinde şünÜirdD-
gü kan vç vahşet dolu uygulamalan-
na detam ediyor" denildi.
1991'deki Körfez Savaşı sırasında
ABD'yi protesto gösterisinde gözal-
tına alınarak, Beyoğlu Emniyet Mü-
dürlüğü'nün penceresinden atıldığı
öne sürülen AJi Rıza Ağdoğan'm an-
nesı Çeşminaz Ağdogan da öğrencı-
lerle bırlıkte protesto eylemi yaptı.
Gösterici grup, daha sonra halay ve
zılgıt çekerek dağıldı.
DlSK'e bağlı Nakliyat-lş Sendı-
kası'na üye birgrup işçi de ABD'nin
istanbul Başkonsolosluğu önünde
gösteri yaptı. İstanbul lşçi Sendika-
lan Şubeleri Platformu'ndan yapılan
açıklamada. ABD'nin BM kararlan-
nı uygulama bahanesıyle Ortadoğu
ve Asya enerji kaynaklanndaki ege-
menlığini pekiştirme peşinde olduğu
belirtildi. Türkiye Deri-lş Sendikası
Başkanlar Kurulu Sonuç Bıldirge-
si'nde ise "Empenalist \r >a>ılmacı
güçlerin Ortadoğu'ya yerleşmek için
başlarmaya çalıştığı savaşa şiddetle
karşı olunduğu" bildırildi.
Türkiye Genel Hizmetler Işçileri
Sendikası "nın açıklamasında da
"ABDtekellerinin işineyarayacak sa-
vaşa hayır" denildi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Gülen'in son Papa seferi hak ettiği yankıyı buldu.
Artık dünya barışı tamam demektir, kaygıya may-
gıya yer yok.
Kamuoyuna sunulan yaklaşım şu:
"Ne güzel, hocaefendi tek başına girişimde
bulundu. Papa'dan randevu aldı. Gittı görüştü.
Banş mesajlan iletti..."
Acaba?
Çok gerilere gitmeden. geçen yazdan başlaya-
lım.
Methullah efendi, ABD'ye gitti. Peşinde gaze-
teciler. Oralardan görüşlerini iletti. ABD dönüşü
yıldızı daha da parladı. Yeni dizi yazılar, televiz-
yon programları. Öyle kı, "umumi arzu üzerine"
defalarca yineleniyor.
Son olarak Papa'yla görüşme...
Tetevizyonlar Roma'dan canlı yayında görüş-
me hakkında kendisinden bilgi alıyorlar. Cum-
hurbaşkanına soru yöneltırken bile, "Ama efen-
d/m"deyip karşı düşünceyi aktaranlar, hocaefen-
dinin karşısında "kul"\aş\yor.
"Yani, izniniz olursa... Şöyle bir soru da yö-
neltsem... Hani, yanıtlamak isterseniz..."
Şu soru yanıtsız:
- Gülen hangi statüyle Papa'yla görüştü, mek-
tup verdi?
Bir cemaatin temsilcisi olarak mı?
Emekli vaiz olarak mı?
Yurtiçinde, yurtdışında okullar açan bir girişim-
ci olarak mı?
Medya gücünü arkasına almış bir sivil toplum
temsilcisi olarak mı?
Zaman gazetesinin sunumuna bakarsak yanıt
şu:
- Hocaefendi olarak...
Papalık bir kurum.
Türkiye'de "hocaefendilik" diye bir kurum mu
var?
Eğer Islamiyetle Hıristiyanlık arasında bıryakın-
laşma öngörülüyorsa. Türkiye'de Diyanet Işleri
Başkanlığı adlı bir kurum yok mu? lleriye dönük
hedefleri olan böyle bırgirişimin "kurumsallaşma-
s/"isteniyorsa, görüşmenin dekurumlararası ol-
ması gerekmez mi?
Iki tip insan...
Ankara'da konu Methullah hocadan açılınca,
pek çok siyasi methiyeye başlıyor. Ama şu iki so-
ruya onlar da tatmin edici yanıt veremiyor:
- Öğretmenlerinin ortalama 500 dolar maaş al-
^jâiıXHÎ^I?iJ.(
SVTliannın
Pa r a
kaynaS' n e
d'r
?
, ,. - Bu.gidışm amacı nedır?
Âskerler ise, irtica degerlendirmesinde şu sıra-
lamayı yapıyorlar:
- Hocaefendi, Türk-lslam sentezcileri, Refah
Partisi...
Gelin görün ki. siyasiler Methullah hocadan
boşgörü..affedersiniz hoşgörü ödülü alıyor.
Bu ne tehdit sıralaması, bu ne ödül turşusu...
Methullah efendinin Papa'ya verdiği mektubun
son paragrafını Zaman gazetesinden aynen ak-
taralım:
"Dünyada iki tip insan vardır. Bazılan kendile-
rini topluma adapte etmeye çalışır. Diğer bazıla-
n ise topluma uymaktansa toplumu kendi değer-
lerine adapte etmek ister. Toplum bütün ilerle-
meleri bu ikinci tip insanlara borçludur."
Methullah efendi Türkıye'ye uygun diyenferin,
bu dört tümceyi dikkatle okumasını öneriyoruz.
Bütün bunları akıl süzgecinden geçirince şu
sorular ortaya çıkıyor:
- Yakında, arada bir ısıtılmaya çalışılan "ılımlı Is-
lam" dayatmasıyla mı karşı karşıya kalacağız?
- Bu dayatmanın lideri Methullah efendi mi ola-
cak?
Ilımlı Islam düşüncesınin mimarları arasında
Graham Fuller geliyordu. Yazıyı, kendisini se-
lamlayarak noktalayahm:
Boşuna uğraşma Graham Fuller...
Anadolu'da açmaz senin güller...
Bülent Ecevit'ten banş çaeriSl Genelkıırmay: Yayılmacı değiliz•3 J *>—' • Rnvtnrnfı l ÇmfnAn kanının olusmasına imkân verme\e- vin'in Tiirkmcnlenn co&unlukta hn
I Baştarafi 1. Sayfada
adımlar armakta yarar görüyoruz.
Amacımı/ savaşı önlemek. Batilı
doietterin de daha gerçekçi \*e ada-
letli davranması gerekir. Kitlesel
vok edici silahlar bulunan tek ülke
Irak mı? Şu anda Irak'ın bizden
tahrik gelmedikçe Türkiye'yi hedef
almasına gerek yok. Türkiye'yi he-
def alan Güney Kıbns'a ise ses çı-
kanlmıyor, aksine AB tarafından
ödüllcndirilrynr. Bu konuda en hak-
lı olarak sesini yükseltebilecek tek
Ortadoğu devleti Türkiye. Bu hak-
kımızı da, öncelikle Irak'a karşı
kullamyoruz. Ne olabilir Irak yöne-
tüninin onurunu kurtancı adım?
16 kişilik BM Özel Komisyonu'nun
14'ü ABD'li ve İngilizlerden oluşu-
yor. Bu komisyonun bileşiminde u-
fak tefek değişiklikler yapılsa bile,
kendi ifademle değil, BM Genel
Sekreteri'nin deyişiyle söylüyorum.
Irak yönetimi. kendi halkının gö-
zünde küçük düşmemesi sağlana-
rak geri adım atabilir. Aynca
Irak'ın 687 sayılı karara tam olarak
uyması durumunda, ambargonun
kaldırılması gerekir."
Bülent Ecevit. ABD'yi eleştirir-
ken "oldu bittileri haber vermenin
dhalog sayılamayacagmı" \airgu-
.layarak şöyle dedi:
"ABD süper güç, boyun eğelim.
diyehler var. ABD'lileri iyi tanınm,
ABD eğiriminden büyük ölçüde ya-
rariandun. .ABD'liler ile anlaşmak,
birçok Avrupa ülkesi ile anlaşmak-
tan daha kolaydır. ABD'den gözü-
müz fazla korkmamalıdır. Somut
direnme olanaklanmız yok ama
düşüncelerimizi söyleyerek ABD
politikalannı etkileyebiliriz."
Ecevit. dün Irak'ın Türkiye Bü-
yükelçiliği Maslahatgüzân Saad El
Samarrai ile Meclis'te bir araya
gelerek bir süre görüştü.
Başbakan Mesut Yılmaz. partisi-
nin grup toplantısında yaptığı ko-
nuşmada. Türkiye'nin dikkatle he-
saplanmış. akla dayalı dengeli bir
politika izlediğini belirterek "Tür-
kiye kimsenin değil, kendi politika-
sını iziemektedir. Bu politikamızı
belirieyen unsuriar da sadece ve sa-
dece Türkiye'nin menfaatıdır. Hü-
kümet aynı çizgide vürümeye dc-
\-arn edecektir" dedi. Askeri ope-
rasyonun çok ciddi bir olasılık ha-
line geldiğini belirten Yılmaz, ça-
tışmanın her an çıkabileceğini bil-
dirdi.
Yılmaz. Türk askerinin Kuzey
Irak'a girmediğini belirtirken
"Başbakan olarak söylüyorum.
Ordunun sınır ötesi harekâta giriş-
mesi söz konusu değildir. O görün-
tüler arşi\ görüntüleridir. MiDeti-
mizden hiçbirşey gizlemiyoruz. Bir
sınır ötesi harekât vapabileceğimi-
zi soylemişrik. Eğer v aparsak bunu
açıklanz" dedi.
Yılmaz. basındaki eleştirilere
tepki göstenrken "Türkiye'nin ha-
reket alanını gözönünde bulundur-
madan bir askeri operasyonun ne-
tkelerini bize yüklemeye çalışanla-
n kmıyorum. Bu konuda yorum >a-
panlaru vazı vazanlan biraz daha
sorumlu da>ranmaya çağınyo-
rum" diye konuştu.
Dışişleri Bakanı tsmail Cem de
dün TBMM Dışişleri Komisyo-
nu'na bilgi verdi. Hükümetin tav-
nnın baştan beri açık ve net oldu-
ğunu kaydeden Cem, bu konudaki
politikayı şöyle özetledi:
- Irak'ın BM kararlanna uyma-
sını sağlamaya dönük diplomatik
girişimlerin sonuna kadar sürdü-
rülmesi.
- BM kararlanna uyularak savaş
olasılığının ortadan kalkması duru-
munda. Irak'ın uluslararası toplu-
ma kazandırılması ve bu ülkeye
uygulanan BM yaptınmlannın ha-
fifletilmesine yönelik girişimlerde
bulunulması.
- Askeri müdahale durumunda.
Türkiye'nin yaşayabileceği olum-
suzluklara karşı gerekli önlemleri
almak.
îsmail Cem: Tampon
bölge oluşturulabilir
Edinilen bilgilere göre. komis-
yon üyeleri Cem'e ağırlıklı olarak
Kuzey Irak'ta tampon bölge kuru-
lup kurulmayacağını sordular.
Cem'in. bu aşamada tampon böl-
ge kurulmasının söz konusu olma-
dığını. ancak ciddi boyutlarda göç
hareketinın engellenmesine yöne-
lik olarak "tampon" kurulabile-
ceğini ve askeri birliklerin katılımı-
nın sağlanabileceğini söylediği öğ-
renildi. Savaş hali olmaması ve bü-
yük göç hareketinin yaşanmaması
durumunda Kuzey Irak'taki prog-
ramın sivıl ağırlıklı yardım hareke-
ti olarak kalacağını belirten
Cem'in. komisyon üyelerinin İn-
cirlik L'ssü'nün kullanımı ile ilgili
sorulannı da yanıtladığı kaydedil-
di. Cem ve beraberindeki Dışişle-
ri bürokratları. İncirlik Üssü'nün
statüsü ve işleyişi ile ilgili olarak
uzunbilgilerverdiler. "Birülkenin
misafir olduğu ülkenin hirazlanna
rağmen o üssü kullanması bekle-
nemez. Şüphe ortaya koymak da
nezaketsizlikolur*" diyen Cem. In-
cirlik'ten kalkan her uçağın yönü
ve faaliyetlerinın Genelkurmay
Başkanlığı'nca bilindiğini kaydet-
ti. Komisyon üyelerinin ABD'nin
saldınsının ardından izleyeceği po-
litikalar konusunda Türkiye'nin ne
kadar bilgisi olduğunu sormalan
üzerine Cem. VVashington'dan bu
yönde bir bilgi alamadıklannı açık-
ladı. Cem'in. ABD'nin saldınsın-
da Irak Devlet Başkanı Saddam
Hüseyin'in devnlmemesi duru-
munda savaşın uzun sürebileceği-
ni ileftiği kaydedildi.
Îsmail Cem. bir komisyon üye-
sinin sorusu üzerine. Irak ın elin-
deki kitle imha silahları ile ilgili o-
larak Türkiye'nin kendi istihbaratı
olmadığını. Batılı kaynaklardan
vararlandıklarını sövledi.
Baştarafi 1. Sayfada
Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse-
yin'in Türkmenlerin çoğunlukta bu-
lunduğu Musul ve Kerkük bölgesine
TIR'lar içinde kimyasal ve biyolojik
silah sevkıyatı yaptığını bildirdi.
Körfez bunalımının yaratacağı sı-
cak çatışmadan kaçabilecek Irak yurt-
taşlannın. Kuzev Irak'ta önlenmesi
içingeliştirilen "fnsaniDestekProgra-
mı" kapsamında. TSK'nin Irak top-
raklarına girdiği haberleri. Dışişleri
Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlı-
ğı'nda rahatsızlık yarattı. Genelkur-
may Genel Sekreterliği. dün Cumhu-
riyet'e yaptığı açıklamada. son gün-
lerdeki yayınlann Rusya başta olmak
üzere komşu ülkelerde "Türkiye'nin
yayılmacı bir ülke olarak nhelenmesi-
ne yol açüğmı" bildirdi.
TSK'nin 50 bin dolayında askerle
Irak topraklanna girdiği yolundaki ha-
berleri hayretle izlediklerini bildiren
genel sekreterlik. şu açıklamayı yaptı:
"Türkiye, Irak topraklannda bir tam-
pon bölge kurma amacı gütmüyor. Ge-
nelkurmay'da bu yolda ne bir planla-
ma ne de çalışma yapılıyor. Tek bir
Türk askeri bile Irak'a girmiş değildir.
Olası bir göç hareketi ile karşılaşıhrsa,
bu birtampon bölgeyle değil, başka ön-
lemlerie engelleme yoluna gidilecektir.
Bunun adı Insani Destek Hareketi'dir.
Üstelik, ufukta bir göç hareketi de gö-
rülmüyor. Bu türden yayınlar, komşu-
lanmızın Türkiye'yi adeta mütecaviz,
saldırgan ve yeni topraklar edinme sev-
dahsı bir ülke gibi görmelerine yol aç-
maktadsr. Oy sa gerçekler bu türlü bir
kanının oluşmasına imkân vermeye-
cek ölçüde açıkbr."
Genelkurmay ve Dışişleri'ndeki ra-
hatsızlık. iki kurumun sözcülerinin or-
tak bir basm toplantısı düzenlemesine
neden oldu. Dışişleri Bakanlığı Sözcü-
sü Büyükelçi Necati Utkan'm, haftalık
olağan basın toplantısına çağırdığı
Kurmay Albay Hüsnü Dağ, Türk aske-
rinin Kuzev Irak'a girdiği. tampon böl-
ge oluşturulduğu ve sınırlara takviye
birliklerkaydınldığı yönündeki haber-
leri yalanladı.
Türkiye'nin terörle mücadelesini
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sür-
dürdüğünü belirten Dağ. aynı faaliyet-
lerin Kuzey Irak'ta KDP unsurlannca
gerçekleştirildiğini bildirdi. Dağ, bir
soru üzenne, İncirlik Cssü'nde yapı-
lan inşaat faaliyetlerinın olağan bakım
ve onanm işleri olduğunu, ABD'nin
bu faaliyetler için Türkiye"den aylar
önce izin aldığını belirtirken, üsteki
savaş uçağı sayısında artış olmadığını
kaydetti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Utkan
da. bölgedeki gerginliğin mutlaka so-
na ereceğini, ancak sonrasında neler
olacağımn kestirilemediğini belirtti.
Utkan. "Bizi en çok kaygılandıran hu-
sus budur. Biz bu bölgenin kronik bir
istikrarsızuk bölgesi olarak kalmasına
izin mi vereceğiz? Bu durumu ortadan
kaldırmak için neyapacağız?" diye ko-
nuştu.
Türkmenler kaygıh
Türkmen Cephesi'nin Türkiye Tem-
silcisi Mustafa Ziya, Saddam Hüse-
yin'in Türkmenlerin çoğunlukta bu-
lunduğu Musul ve Kerkük'ün yanı sı-
ra Şiilerin yaşadığı muhalefet bölgele-
rine TIR'lar içinde kimyasal ve biyo-
lojik silah sevkıvatı yaptığını söyledi.
Ziya. TIR'lar içinde kamufle edılerek
gizlenen kitle imha silahlannın halkın
yoğun olduğu bölgelereyerleştirildiği-
ni söyledi.
Ziya. kendi bölgelerıne de sev k edi-
len kitle imha silahlannın. ABD'nın
olası saldırısı sırasında kullanılması
halinde Türkmenlerin cıddı bir tehli-
ke ile karşılaşacaklannı belirterek. na-
sıl korunacaklan konusunda bilgi al-
mak üzere Dışişleri Bakanlığf ndan
randevu talep ettiğıni söyledi.
Atasagun MÎT
Müsteşan *
ANK\RA (Cumhuriyet Büro-
sa) - Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'ın Başbakan Mesut Yıl-
maz'ın hazırladiğı kararname
doğrultusunda MtT Müsteşarlı-
ğı'na Şenkal Atasagun'un atanma-
sını onayladığı öğrenildi.
Eski MİT Müsteşan Sönmez
Köksal 'm Paris Büyükelçiügi'ne
atanmasının ardından başlayan
"müsteşartığa sh.il mi yoksa aske-
ri kanattan mı atama yapılsm" tar-
tışmalan da yeni aramayla sona er-
di. Atamayla ilgili olarak MGK'yi
oluşturan askeri ve sivil üyelerin
de mutabık olduöu btldirildi.