23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 ŞUBAT 1998 PA2AR PAZAR KONUKLARI Ege'nin ikiyakasınıpaylaşan Türkve Yunan halklarının dostluğunu isteyen, bunun için çalışan insanlar da var... 'Asıl düşmanlık ders kitaplannda'Siz, Yunanistan 'da okul kitaplarından Türk düş- manlığı ibarelerinin kaldırılması için çok etkin çalışmalarya- pıyorsunuz. Bize bu çalışmalarınızı anlatır mısınız? MANOS-Evet. Ben hiçbirzaman Türkiye ve Yunanistan'm, ilişkilerimizın kimliğini oluşturan bu düşmanlıktan ne kazanç elde ettiklerini anlayamadım. Daha da öte ben her zaman bu düşmanlığı değiştirmek, yok etmek amacıyla yapılan bütün ça- lışmalan destekledim. Her iki ülkede de politikacılann karşı tarafla uzlaşmak için kamuoyu desteği olmadan hiçbir adım atmayacaklannın da far- kındayım. Kamuoyunun çoğunluğunun isteklerine rağmen hiçbir şey yapamazsınız. Kamuoyu büyük ölçüde Türk düşmanlığıyla yetişen genç- ler tarafından oluşturuluyor. Ben Türkiye'de de benzer bir du- rum olduğundan ciddi olarak kuşkulanıyorum. Zaten iki tarafta da benzer bir durum olmasa konuyla ilgili yapılan kamuoyu yoklamalannın sonuçlannı nasıl izah eder- siniz? ^•IMi Bu kamuoyu yoklamalan ne zaman yapılmıştı ve sonuçları neydi? MANOS - Örneğin iki yıl önce yapılan bir yoklamayı gör- müştüm. İki ülkeden insanlara "Başdüşmaıunızkiın" diye so- rulmuş \e Yunanistan'da "Türkiye", Türkiye'de de "Yunanis- tan" yanıtı alınmıştı. Bu duygulan temelde çalışmalar yapmazsanız yok edemez- siniz. Temel bölgeler okullardır. Aynca birbirimize olan dav- ranışlanmızı da değiştirmemiz gerektiğine inanıyorum. Bir- birimizi daha iyi tanımak için somut çabalar harcamalıyız. Ben şimdiye kadar defalarca şunu söyledim: "Ydlarca ba- kanlık görevlerinde bulundum. Ama bir tek Türk gazeteciyle bile karşılaşmadun." Şimdi sizin burada bulunuşunuzla bu dü- şüncem yok oldu. Beni bir tek Türk gazetecinin siz gelinceye kadar zıyaret et- memiş olması Türkiye'de Yunanistan'a ilginin çok az olduğu- nu göstermez mi? İki taraftan da birbirimize olan bu ilgı azlı- ğı çok dikkat çekici değil mi? Türk tarafında okul kitaplanyla ilgili birçalışma yapılıp ya- pılmadığını bilmiyorum. Amabizim okul kitaplannı değiştir- memiz, hem de ivedilikle değiştirmemiz gerektiğine inanıyo- rum. Çocuklanmıza kapı komşumuz olan Türkiye'yle ilgili ne- ler öğretiyoruz' 1 Yunan üniversitelerinde. "*Baş düşmanunız Türkiye" diye ders veriyoruz. "Yu- nanistan'a en büyük tehdit Türki- ye"den geByor" diyoruz. Bunu söy- lememize rağmen de bize en büyük tehdidi oluşturan Türkiye'yi incele- mek. Türkiye çalışmalanna dalmak için parmağımızı bile oynatmıyo- ruz. "Türkler tehüketi" diyoruz. O za- man gidin onlan inceleyin. Neden incelemiyorsunuz. bu kadartehlike- lilerse? Türkiye'de ne olup bittiğini bile bilmiyoruz. • • n a Yunanistan 'da Türkiye 'ye ilginin çok az olduğunu mu söy'fe- mek istiyorsunuz? MANOS-Tabii ki. llgi azlığı ol- masa Türkiye'yle ilgili daha çok ça- lışma yapardık. Üniversitelerimiz- de Türkiye ve lslam araştırmalan bölümleri kurulmalı. Bölgemizde- ki bu uygarlığı daha iyi tanımalıyız. Aynca hükümet ya da hükümet dışı düzeyde si\ il toplum kuruluşla- n olarak Türkiye'den Yunanıstan'a \e Yunanistan'dan Türkiye'ye gidiş gelışler çok sıklaştırılmalıdır. Hü- kümetler bugelişgidişlerikolaylaş- tırabilmelidir. Evet. hükümetler ba- zen siyasi nedenlerle bu adımı ata- mayabilirler. ama işleri kolaylaştıra- cak yollar yaratabilirler. Bu değişimin her iki tarafta da uzun yıllar alabileceğinin farkında- yım. Bunca zamandır süren duygu- lan bir gecede değiştiremezsiniz. Okullarda size Türkiye'den her gelenin bir barbar ya da tehlikelı bir insan olduğu inancıyla yetiştirilirseniz hiçbir yere varamazsı- nız. Bu tutum artık değişmeli. ^ ^ ^ M 1988'de dönemin Yunan ve Türk Başbakanları Pa- pandreu ve Özal, okul kitaplarındaki düşmanlık ibarelerinin kaldırılması konusunda anlaşmaya varmışlar, hatta yayım- ladıkları bir ortak bildiride bu konu bir madde olarakyer al- mıştu Ama bunun gerisigelmedi. Sizce nedeni nedir? MANOS - lkisi deöldüğü için bu konuyla ilgili nelerdüşü- neceklerini tahmin edemiyorum. Yunan tarafında bu konuyla ilgili çok az şey yapıldığını biliyorum. Bu konuda gerçekten umduğumdan çok daha az ilgi görü- yorum. İki tarafta da bu ilgi çok daha fazla olmalı. MMMB Sizce Yunanistan neden Lüksemburg zirvesinde çı- kan kararlarda Almanya 'nın oyununu destekledi? MANOS- Lüksemburg'da olan şuydu: Almanya'nın tutu- mu uzun süre gizli kalmıştı. Lüksemburg'da bu su yüzüne çık- tı. Ben her zaman Yunanistan'ın, Türkiye'ye AB'yle bütün- leşmesi çalışmalanndadestek vermesi gerektiği görüşünü bü- yük bir güçle savunuyorum. Çünkü Türkiye'nin AB'yle bü- tünleşmesi Yunanistan'ın çıkarlanna hizmet edecektır. Hem güvenliğimiz hem ekonomimiz açısından Yunanistan'ın çıka- nna olacaktır. ^^^^B Pekigünün birinde iktidamgelirsenizyine aynı şey- leri söyleyecek misiniz? MANOS-Ben gerek iktidarda. gerekse de muhalefetteyken aynı şeyieri söylediğim için çok popülerolamadım. Burada size Türkiye'nin değil. Yunanistan'ın çıkarlanndan söz ediyorum. Türkiye'nin AB'yle bütünleşmesinden en çok yararlanacak olan Avrupa ülkesi Yunanistan olacaktır. Peki PASOK hükümeti neden Türkiye'nin AB üye- liğine bu kadar karşı? Onlar Yunanistan 'ın çıkarlarını koru- mak istemiyorlar mı? MANOS - llk tartışma konuma döneyim. Demokratik, da- ha az demokratik ya da demokratik olmayan bütün hükümet- ler sonuçta kamuoyunun etkisi altında kalır. Bütün politikacı- lar genellikle kamuoyunun çoğunluğunun isteklerine sonun- da boyun eğerler. Pek az politikacı kamuoyuna lağmen kendi fikirlerini savu- nur. Hele de televizyon, uydunun bu kadar etkıli olduğu gü- nümüzde politikacılann çoğuönce kamuoyunun tepkisıni bek- liyor. sonra da kendi politikalannı oluşturuyorlar. SUNUŞBir panel-tartışma için bulunduğumuz Atina'da bu kez farklı Yunan görüşleri ve tezlerini dinleme fırsatını bulduk. Her ne kadar Yunan hükümet kanadı ve özellikle Dışışleri Bakanı Theodoros Pangalos, Türkiye'den dört gazetecinin Atina'da bulunuşunu gözardı etmeye çalıştıysa da muhalefet ve aydın çevreleriyle bir araya gelerek yüzeyin altındaki duygulan öğrenme olanağını elde ettik. Ana muhalefet Yeni Demokrasi Partisi'nin defalarca bakanhk yapmış olan milletvekili Stefanos Manos bize, Türk- Yunan ilişkilerinde yakınlaşma isteniyorsa iki ülkedeki okul kitaplanndan düşmanca ibarelerin çıkanlması gerektiğini, böylece Türkiye ve Yunanistan'da karşı tarafa düşmanca duygularla bilenmiş kuşaklann yetişmesinin engellenebileceğini anlattı. Öte yandan Xenofondos Caddesi üzerindeki Yunan Sanayici ve İşadamları Federasyonu binasında ziyaret ettiğimiz Federasyon Başkanı Jason Stratos da bize Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'yle (TÜSİAD) nasıl iyi ilişkiler içinde bulunduklannı anlattı. Bu arada Türkiye ve Yunanistan arasındaki ticarette çok ciddi olmasa da sürekli bir artış gözlendiğim kaydetti. TÜSÎAD rakamlanna göre 350 milyon dolar dolayında olan bu ticaretin Yunan Federasyoun'na göre parasal değeri 400 milyon dolara yakındı. Ancak edindiğimiz bir başka bilgiye göre de Almanya üzerinden kayda alınamayan bir ticaret olması nedeniyle Türkiye ve Yunanistan arasındaki ticaretin parasal değeri 600 milyon dolann üzerine çıkıyordu. Bizden işadamı Rahmi Koç, "Ikili ticaret 2 milyar dolar olmalı" derken demek ki pek de boş söz söylememişti. SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU STEFANOS MANOS 1977'den beri Yeni Demokrasi Partisi nden (Sea Demokratia) milletvekili. Yeni Demokrasi Partisi nin iktidarda olduğu dönemlerde Kamu İşleri, Enerji, Ulıısal Ekonomi, Maliye. Turizm Bakanlıklan yaptı. Mitsotakis Başbakanlığı ndaki son Yeni • Demokrasi hükümetinde Ulusal Ekonomi. Malive ve Turizm Bakanlığıgöre\inde bulundu. Şimdi ise muhalefet saflannda parlumentoda bulunuyor. Gelelim PASOK'a... Onlar mantıklanyla Türkiye'nin AB üyeliğinin Yunanistan'ın çıkanna olduğunu kabul ediyor ola- bilırler. Ama sonuçta kamuoyuna boyun eğiyorlar. Dediğim gibi bu durumu değiştirmek istiyorsak temelde ça- lışmamız lazım. Bunu yapmadığımız sürece de hiçbir yere va- ramayız. Yineliyorum. Türkiye'de ne olup bittiğini bilmiyo- rum. Ama aynı şey Türkiye'de de yapılmalıdır. Türkiye'de de insanlar Yunanistanla iyi ilişkiler istiyorola- bilirler. Ama sonuçta kamuoyunun baskısına boyun eğmek zorunda kalacaklardır. Çünkü başka türlü seçilemezsiniz. ••i^B Türkiye'de durum Yunanistan 'dakinden farklı. Yu- nan aleyhtarlığı varsa bile çok daha düşük düzeyde... MANOS - Ama Türklere, "Baş düşmanınız kim?" diye so- rulduğundayüzde 87'si "Yunanistan" diye yanıtvermişti. Bu- na ne diyeceksiniz? Yunanistan. Türkiye'nin gündeminin bi- rinci maddesi olmayabilir; ama halkınızın çoğunluğu bize ta- hammül edemiyor. Mesele bu kadar açık. Burada şunu belirtmek istiyorum: Ne zaman Türklerle görüşmeleri- miz olsa son sözün söylenmedıği duygusuna kapılıyorum. Türkiye'de çok farklı çevreler etkili. Burada as- kerleri kastediyorum. Askerler Tür- kiye'de fazlasıyla etkili bir rol oynu- yorlar. §u konuda anlaşalım. diyoruz. A- ma sahnenin gerisinde. bizimle ko- nuşmayan birilerinin bulundugunun farkındayız. O nedenle de son sözü söyleyemıyoruz. Bütün tartışmalarda Türk askerle- rinin katılımı var. Madem bu rolü oy- nuyorlar o zaman meydana çıksınlar \e bu rolü kamuoyunun önünde oy- nastnlar. Böylece deonlann görüşle-- rini öğrenmiş oluruz. Işte. ben bu durumun değiştiğini görmek istiyorum. Bakın, ne zaman Türkiye'den bir siyasetçi, diplomat. gazeteci, yazar gibi insanlarla konuşsam. "Evet,doğ- ru. Ama bir de asker unsuru var, bi- liyorsunuz" sözlerinı duyuyorum. Evet. askerler Türkiye'de önemli bir rol oynuyor olabilirler. Ama bu- nu perdenin gerisinde yapmasınlar. ortaya çıksınlar. saj mı.' gili? Yunanistan, özellikle Hazar petrolüyle ne kadar il- MANOS- Biz şimdi Bulgaristan ve Yunanistan'dan geçme- sı düşünülen bir petrol boru hattı konusunda çalışıyoruz. Bu petrolün yolunu çeşıtlendirmek bir güvenlik unsuru olacaktır. Ben ekonomide liberal görüşü savunuyorum ve her türlü te- kelleşmeye karşıyım. Bana göre Türkiye'nin bütün petrol yollannı tekeline alma- sı çok tehlikeli olacaktır. Bunun Türkiye'nin aleyhine olaca- ğını düşünüyorum. Bu bizim askerlere bir me- MANOS-Ben işlerin ileri götürül- mesi için fikirlerimi söylüyorum. •MMB Türkiye 'yle Yunanistan arasındakiilişkilerdeABD'nin rolü- nü nasıl değerlendiriyorsunuz? MANOS - ABD dünyanın çeşitli bölgelerinde roller oynu- yor. O bölgelerdekiler isteseler de istemeseler de ABD kendi çıkarlannı koruyor. Ben burada Yunanistan için konuşuyorum. Ama sözlerim Türkiye için de geçerli. Bizler dc burada kendi çıkarlanmızı korumalıyız. ABD'nin çok önemli bir rol oynayabileceğini kabul ediyo- rum. Biz istesek de istemesek de bu rolü oynayacaktır. ABD yararlı da olabilir. Ama yineliyorum. bizler de kendi çıkarla- nmızı korumalıyız. ••^^H Dışişleri Bakanmız Pangalos gibi politikacılann Türkiye 'yle ilgili çok ilginç görüşleri var... MANOS - Savın Pangalos benden çok daha önemü bir in- san. Çünkü Yunanistan'ın Dışişleri Bakanı. ma^^M Peki, sizce Pangalos özellikle Türkiye konusunda neden inişli çıkışlı davranıyor? MANOS- Davranışlanndakı iniş çıkışlan kaldınp daha or- talama birdüzeyden baktığınız zaman Sayın Pangalos'un gö- rüşlerinin benimkilerden pek de farklı olmadığı görülebilir. Onda bendekinden çok daha fazla ıniş çıkış var ^•HBi ABD'nin Doğu Akdeniz'de İsrail ve Türkiye'nin de katılımıyla bir üçgen kurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? MANOS- Burada da ABD kendi çıkarlarını koruyor. Ama. sıklıkla olmasa da bizim çıkarlanmızla ABD'ninkiler örtüş- tüğü zaman bundan biz de yararlanabiliriz. İMMM Peki, ABD'nin bölgedeki rolünde sizcepetrolün pa- yı nedir? MANOS- Eski Sovyet cumhuriyetlerinde bol bol petrol ol- duğunu hepimiz biliyoruz. Bu petrolle ilgilenmediğini söyle- yen çok aptalca davranmış olur. Aynı durum lsrail'in öbür ya- nındaki ülkelerde bulunan petrol için de geçerli. Sizce, enerji, bugün dünya ülkeleri arasındaki ilişki- leri nasıl etkiliyor? STRATOS- Enerji çok açık biçimde uluslararası çıkar konu- su. Enerji alanında faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlann çok büyük etkileri var. Bu işin içinde büyük devletlerin de söz sa- hiplikleri bulunuyor. •••••• Peki, Amerikan Ticaret Bakanı H'illiam Daley nin Ankara ve İstanbultemaslarını izleme zamanını buldunuz mu? STRATOS - Ne yazık ki bulamadım. Ama bakanla Atina'da tanıştık. . ^ M ^ M Daley, Ankara ziyaretisırasında iki enerji santralıyla ilgili sözleşme imzaladu Bu arada Türkiye 'de özelleştirmeyle il- gili yasaların değiştirilmesi gerektiğini, bu konuda Amerikan bankaları ve firmalarının hakemlik görevi yapabileceklerini söyledi. Siz bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz? STRATOS - Ekonomiye yeni bakı- şa sahip, bu konuda deneyimli olan büyük ülkelerin bu tür yardım önerı- leri bence kesinlikle onaylanması ge- reken yararlı bir girişimdir. Unutma- yın ki bugün ABD dünyada bir numa- ralı ekonomiye sahip. Bu da iş yapmak için doğru yön- temlerin izlenmesi anlamına gelir. • • • • • Sizce yarar ve çıkar çift ta- raflı mı olur? Yoksa böyle bir ticari ilişkiden ABD daha çok muyararla- nır? STRATOS - ABD bugün dünyada açık biçimde en güçlü.ülke sayılmalı- dır. ABD aynı zamanda çatışmalan en aza indirecek bir iklim yaratmayı he- deflemektedir. Bundan bir amacı da hem ülkelerin büyümelerini hem de refahlannı arttırmaktır. Bunun. bütün ülkeler için ortak hedef olduğu düşün- cesindeyim. Nereden gelirse gelsin bu tür gin- şimler memnunlukla karşılanmalıdır. AB'den gelecek benzer girişimler için de aynı düşüncedeyim. Biz. AB'nin felsefe ve politikalannı çok yakından izliyoruz. Sizin TÜSİAD ve bizim kuruluş, ikimiz de. UNICE'nin (Avrupa Sana- yiciler Federasyonu) üyesiyiz. • H H B Sizin federasyonunuzun, TÜSİAD'ı, Akdeniz konferansının tstanbul'dayapılması için bütün gü- cüyle desteklediğini öğrendim. Bu, i- ki ülke arasında memnunluk verici gelişmelere yol açabilir... Siz de öyle düşünüyor musunuz? STRATOS - Evet. Öncelikle Tunus, konferansa evsahipliği için başv urmuştu. Ama onlara, bütün üyelerin ortaklaşa olarak konferansın Türkiye'de yapılması karan aldıklannı söyledik. • ^ 1 ^ ^ Isterseniz biraz Türkiye 'yle Yunanistan arasındaki ikili ilişkilere dönelim. Türk ve Yunan işadamları sık sık bulu- şuyor ve işbirliği alanlan ve olanaklarını araştırıyorlar. iki ta- rafın işadamları iki ülke arasında bir yakınlaşmayı çabuklaş- tırmak için başka ne gibi çalışmalar içindeler? STRATOS - Bunu Türkiye'deki bizim mütekabilimiz olan TÜSİAD'la görüştük. Önemli olanın iş ilişkilerimizi geliştirme- ye çalışmak olduğuna karar verdik. Çünkü bu. bir yakınlaşma için doğru ortamı yaratıyor. Biz ışte bunu yapıyoruz, şimdi. Öte vandan siyasi sorunların varlığı bizim iş ilişkilerimizi engellemez. ama ortak yatınmlar grbi girişimlere set çekebilır. Bunlar çok daha iyi geliştirilebilir. Ama bunun da koşulu. ülkelerimiz arasındaki siyasi durumun yarattığı sorunların ortadan kalkması. Bu sorunlar iki taraftan ortak yatınmlar için gerekli olan karşılıklı güveni azaltıyor. Öte yandan ülkelerimiz arasındaki ticaret artıyor. • • ^ ^ * Peki.. ticaret, istenen düzeyde mi artıyor? STRATOS - Hayır. dramatik biçimde arttığı söylenemez, a- ma artış kaydediyor. Artışın çok fazla olmamasının bir nedeni iki ülkenin ürünlerinin aşağı yukan aynı olması. Bu anlamda Tür- kiye ve Yunanistan birbirini tamamlamıyor. rekabet içine giri- yor. Ülkelerimizin dışında da ikimiz de aynı komşulara hitap edi- yoruz. Bu da güçbirliğinı engelliyor. Ama. siyasi ortam düzgün olsa güçbırliği oluşturmak yine de mümkün. Örneğin neden turizm alanında çok daha sıkı bir işbirliği içi- ne girmeyelim? Ne de olsa biz aynı sularda yüzüyoruz. iki ül- keyi ziyaret eden turistler için ortak carter seferlerı düzenleye- biliriz, ya da ortak programlar hazırlayabiliriz. Aynca enerji transfen, inşaat alanlannda işbirliği kurulabilir. Kapı komşusu iki ülke olduğumuz için bu alanlarda ortak yatı- rımlara girebiliriz. Sanıyorum meseleler hal yoluna girmeye ve sular durulmaya başladığı zaman iş ilişkilerimiz de daha dinamik hale gelecek- tir. Biliyorsunuz. bizim Yunanistan olarak Türkiye'den hiçbir hak iddiamız yok. Bunun karşılıklı olmaması için de hiçbir neden görmüyorum. ••B^™ Yani Türkiye sizce Yunanistan 'dan toprak hakkı mı id- dia ediyor? STRATOS-Gribölgelerden söz ettiğiniz zaman. e\et. Birko- JASON STRATOS 1931 Atına doğumlu. Yükseköğrenimini ABD'de Columbia Üniversitesi ve Atina L'lusal Tt'knik Lniversitesi Makine ve Elektrik Mühendisliği bölümlerinde tamamladı. Özel sektörde çeşitli üst düzey görevler aldı. Sudan Tekstil Sanayii Kuruluş Projesi Başkanlıgı 'm yaptı. Daha sonra 1982-84 ydları arasında Yunan Sanayici ve tşadamları Federasvonu Başkan Yardımcılığı görevini üstlendi. 1992 den beri de aynı federasyonun başkanlıgı görevini yûriitüyor. nuda hak iddia ediyorsunuz. ama uluslararası tahkime yanaşmı- yorsunuz. Biz diyoruz ki Lahey Adalet Divam'na gidelim. AB. ABD aynı şeyieri söylüyor. Ama bu bir türlü gerçekleştirilmi- yor. Eger ikili bir anlaşmazlık varsa bu uluslararası yollardan hal- ledilir. Sizce bunu yapmak için iki tarafta da yeterli iyi niyet varmı? STRATOS- Bizim tarafta yeterli iyi niyet olduğunu biliyo- rum. Daha önce de söylediğim gibi Yunanistan'ın Türkiye'den hiçbir toprak iddiası yok. Türkiye'de de iyi niyet olduğunu biliyorum. Ama ülkenizin o kadar çok iç sorunu var ki.. bu. iyi niyetin etkili olmasını engel- liyor. •MiM Sizce iki ülke de karşılıklı olarak birbirlerini tehditun- suru gösterip bunu içpolitika malzemesi olarak mı kullanıvor- lar? STRATOS-Bunu şöyle söyleyelim. Size duygumuzu anlata- yım. Üstelik bu siyasi olmaktan da uzak. Biz d'oğal olarak ken- dimizi savunmada hissediyoruz. Türkiye, Yunanistan'ın hava sahasını on mil olarak tanımadığı için hava kuvvetleriniz sürek- li olarak ihlaller yapıyor. •••i Bu Türk tezi... STRATOS- Evet de tezler saldırarak değil, uluslararası ada- let di\anına gidilerek savunulur. Biz bu durumda savunmada- yız. Bu da siyasi bir durum değil. Adalarda oturanlar sürekli ola- rak başlannın üstünden F-16'ların uçtuklannı görürlerse. bu. onlarda pek de hoş duygular uyandırmaz. Bütün hükümetler kendi işlerine gelen siyasi durumlardan ta- bii ki faydalanırlar. Ama bu durum normal değil. Biz, mecbur olmadığımız halde savunma durumunda kalıyoruz. ^^••i Türkiye ve Yunanistan arasında bir yakınlaşmayı des- tekliyor musunuz? Bunun gerçekleşebileceğine inanıyor mu- sunuz? STRATOS- Sonsuza kadar çatışma tehlikesi yaratmak için ku- cak dolusu para harcayamazsınız. Bu. kesinlikle iş kurallanna aykın bir şey. Bence her iki ülke de aradaki bu gergınlikten çok şey kaybediyor. Ikimıze de çok paha- lıya mal oluyor. Bir nokta gelip iki tarafın da ulus- lararası tahkime başvuracağından çok umutluyum. Üstelik ben iddia etme- diğimiz haklanmızda tahkim kurulu- nun bızi haklı bulacağından da emin değilim. Ama bu yolla durum sakin- leşecek ve Türkiye ve Yunanistan geçmişte pek çok kez olduğu gibi yi- ne iyi iki komşu olarak yan yana ya- şamaya başlayacaktır. ^ ^ ^ ^ B Özellikle Lüksemburg zir- vesinden sonra AB'nin Türkiye'ye olan tutumunu nasıl değerlendiri- yorsunuz? STRATOS - Hatırlayacaksınız. AB'nin Türkiye'yle Gümrük Birliği Anlaşması'nı desteklemiştik. Bunun Türkiye, Avrupa ve özellikle de Yu- nanistan'ın çıkannaolacağını biliyor- duk. Zaten gümrük birliğinden sonra Türkiye'yle ticaretimiz gelişti. Biz Yunan Sanayicileri ve lşadamlan Fe- derasyonu olarak bundan zaten emin- dik. Âma bu arada bazı sektörlerdeki firmalanmız gümrük birliği'nin ken- dilerine zarar verebileceğini düşün- düler. Ama onların tahminleri ve şüp- heleri doğru çıkmadı. Gümrük birli- ği iki ülkenin de yaranna oldu. Derken Lüksemburg zirvesi geldi. Benim görüşüme göre Avrupa bu tu- tumu izlemek mecburiyetindeydi. Bence Türkiye. ne Avrupa'nın ver- meye ne de kendisinin almaya hazır olduğu bir şeyi elde edebilmek için acele ediyordu. Lüksemburg anlaşmasının AB ile Türkiye arasındaki gelecek işbirliği için artı zorluklar çıkardı- ğına inanmıyorum. İyide, siz Almanya 'nın eski Doğu Bloku ülkelerini AB aday adaylığma kabul ettirerek Avrupa 'dayeniden Büyük Al- manya Imparatorluğu 'nu kurma düşlerini gerçekleştirmeyi amaçladığını düşünmüyor musunuz? STRATOS- Bundan pek emin değilim. Mayıs ayında görece- ğiz. Almanya-kendi ulusal parası olan marktan \azgeçmek zo- runda olacak. Bakalım bunu yapacak mı? Eğer para birliğine gir- mek istiyorsa yapmak zorundadır. Unutmayın AB. Benelüx ülkeleri anlaşmasından sonra oluş- maya başlamıştı. Fransa ve Almanya. hiçbirinin birbirinden üs- tün olmayacaklan konusundaanlaşmışlardı. Buda AB'degeniş- lemeyi yaratmıştı. ••••• Ama bugün Almanya 'nın AB içinde üstün ülke oldu- ğunu düşünmüyor musunuz? STRATOS - Almanya Avrupa'da en güçlü ekonomiye sahip olan ülkedir. Ama Almanlar bunu tek başlanna gctüremezler. Ekonomilerin globalleştiği çağımızda herkesin birbırine ihtiya- cı vardır. Bunu tabii Avrupa için sövlüyorum. Burada hiç kim- senin üstünlüğünden söz edebileceğimizi sanmıyomm. Evet. Almanya. Avrupa Merkez Bankasına ev sahipliği \apacaktır. Avrupa sadece bir güç. bir ekonomi değil. aynı zamanda bir kültür merkezi. Bence bütün Avrupa ülkelen, tek tek bu kültü- rel ruhun yaratılmasına yardımcı olmuştur. ^ ^ ^ i * Peki, kültür ülkeler arasında daha iyi bir anlaşma,ya- kınlaşma için kullanılabilir mi? STRATOS-Tabiikievet. Bu Türkiye ile Yunanistan arasında nasıl başarılabi- STRATOS- Beğenelim ya da beğenmeyelim, Türkiye ile Yu- nanistan'ın ortak bir tarihi var. Bu tarih oldukça da azun. Peki siz bunu beğeniyor musunuz, beğenmiyor musu- nuz? STRATOS - Ben bu deyimi gerçek anlamda kullanmadım. Söylemek istediğım aramızdaki uzun tarihin bir ger;ek olduğu. Bir gün gelip iki tarafın da bu gerçeği kabulleneceğine inanıyo- rum. Şimdiki halde ilişkilerin bozulmasına neden olan mini politi- kalardan kendimizi kurtarabildiğimiz zaman tarihin gerçekleriy- le yaşamaya alışacağız ve yeni yaşamımıza çok daht yaratıcı ve olumlu biçimde bakacağız.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear