Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
KASIM 1998 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
ftllıTI
tanbul PB 21 Sinop PB 17 Adana A 25
jirne PB 19 Samsun Y 18 Mersin A 24
Dcaeli PB 22 Trabzon
anakkale PB 23 Giresun
Y 17 Diyarbakır A 23
mır A 22 Ankara
Y 16 Şanlıurfa A 26
PB 17 Mardin A 22
anısa A 22 Eskışehir PB 17 Siirt A 22
/dın
enizli
_A 22 Konya PB 18 Hakkâri PB 20
A 21 Sıvas PB 15 Van PB 17
Dnguldak PB 17 Antalya A 24 Kars PB 16
Yurdun kuzeydoğu
kesimleri çok bulutlu,
Doğu Karadeniz sa-
ğanak yağışiı, Mar- Os'o
DIS MERKEZLER
B 1
mara ile yurdun ıç ke- Helsinki
simlensislidiğeryer- Ştockholm
ler az bulutlu ve açık L o n d r a
işikhk olmayacak. Brüksel
Amsterdam Y 10
Y 12
iüzgân guney ve ba- Paris Y 13
tı yönler den hafif ola- Bonn Y 12
rak esecek. Münih Y 10 Zünh
Berlın
Budapeşte
Madrid
Viyana
Betgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
PB
1Ü
12
23
18
18
16
21
23
Y 13 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
A
PB
PB
PB
PB
PB
PB
4
15
4
12
20
16
21
28
PB 24
>Aç,k i Parçalı bulutlu
Î U N C E L C Ü N E Y T ARC4YÜREK
I Baştarafi 1. Sayfada
onuşmuyor.
Parti liderieri böyle olursa milletvekilleri de böyle
lur. Türkiye Ingıltere değil, Baykal Toni değil.
CHP bu gidişle seçimlerde boyunun ölçüsünü alır.
Iş Bankası 'nda Timisi ne yapıyor? Dalaverelere
• da kanşmış mı acaba?
Emekli öğretmenim, oğlum inşaat mühendisi. Bir
•rtasiye dükkânımız var. Şimdi oğluma devrettim. Is-
mbul'a gidiyoruz. Ara sıra. Gözüme lazeryaptırdım,
•errahpaşa'da.
Taksi şoförieri ile hep kavga ediyorum. Hepsı Re-
ıhlı, TayyipV savunuyoriar. Sözen'/n ne altı ne üstü
alıyor.
Ayın 23'ünde dönerken, taksi şoforü rozete baktı,
3en CHP'liyim, sen de mi' dedi.
'Hele şükür' dedim. Herifin boynuna sanlacaktım.
Yüzde 24 nerede?
Barajı yüzde 5'e indirmeli. Yoksa oylar FP'ye gider.
Milletvekili adaylan muhakkak önseçimle yapılma-
, kontenjan haricinde.
Parti liderlerinin seçtiği hırsızları millet seçmeye
necbur mu?O takdirde biz de oy kullanmayız.
Seçim hükümeti Yunanistan'da olduğu gibi, Mer-
ez Bankası başkanlığında veya Anayasa Mahkeme-
i Başkanı'nın başkanlığında kunjlamaz mı? Anaya-
a'nın 178'inci maddesini ona göre düzeltsinler.
Düşük profilli hükümet değil, yüksek profilli hükü-
net kunılsun. Ne demek düşük profilli?
Deniz Baykal sosyal demokrat değil mi? Bu kelime-
dri ağzına almaya korkuyor. Biz sosyal demokratız.
",HP'ye onun için oy veriyoruz.
Ecevrt de demokrat değil. Türkiye'ye tek seçiciliği
) yerieştirdi. Solu mahvetti... Allah hakkından gelirin-
allah...
Sayın Süleyman Demirel, Turgut Özal'f tenkitedi-
•ordu, şimdi O da aynı şeyı daha fazlası ile yapıyor.
-lerakşam televizyonda 10-15 dakika görünüyor.
Başkanlık sistemi, Türkiye için çok tehlikelidir...
Inşallah böyle bir yanlışlık yapılmaz."
Joğrulayıcı gerçekler
Sayın Hakkı Dalay'ın mektubu genel çizgileriyle bir
Cürkiye portresi çizmiyor mu?
Sosyal demokratlann içinde bulunduğu açmazlan
;ade bir vatandaş gözüyle sergilemiyor mu?
Türk demokrasisi tek ayak üzerinde duruyor.
Sağ, TBMM'de birbirine destek veriyor.
Sol ise birbirine inat, iki parça.
Dalay'ın mektubunda bir ıstırabın sesi yükseliyor
"60 senedirmuhalefetteyim. Parti lıderierimizin an-
ayışsız ve isabetsiz davranışlan yüzünden iktidan gö-
emeden öleceğim".
Ya 40 yıldır, 30 yıldır, 20 yıldır iktidar ateşiyle yanan
Aizbinler, milyonlar...
Sade bir vatandaş olarak Dalay'ın Istanburdaki göz-
ediği, saptadığı eğilımler ne kadanRJIflÇ! "' "~~
Baykal'ın savınayanıt birsoruylagelıyor: "Yüzde 24
lerede?"
Geçen genel seçimde Baykal'a destek veren kimi
gazeteler, TV'ler
Baykal'ın bu seçimde yüzde 24 oy alacağını söyle-
nesinden sonra alayla kanşık yanıtlar başlayınca, bir
<amuoyu araştınlmasına dayanarak kararsız oylann
dağılımı ile geçen seçimde CHP'nin zar zor geldiği
/üzde 10'dan yüzde 24'e yükseleceğinı kamuoyuna
sindirmeye çalıştılar.
Son yıllarda sol oylar toplamını yüzde 25, hadi di-
yelim ki eski günlerdeki gibi yüzde 28 kabul edelim.
Bu seçimde CHP yüzde 24 oy alırsa; DSP'ye yüz-
de 1 ya da yüzde 4 oy kalıyor. Insaf bunun neresinde?
Almanya'da değerii hizmetler gören Prof. Faruk Şen
yönetimindeki Türkiye Araştırmalar Merkezi ise, ora-
da yaşayan Türklerin yüzde 24'ünün sosyal demok-
rat partilere oy vereceğini saptamış.
Yüzde 24 oy ya Almanya'da ya buradaki sağ bir par-
tide...
Galiba bir de Baykal'ın düşlerinde!
Sıslı k
Çok bulutlu Yağmuftu Kartı
Susurluk karanlıkta• Baştarafi 1. Sayfada
dürmüşlerdir. Halkbank, küçük ve
orta ölçekli işletmeler yerine yine
beUi firmaJara yönelmiş, sayısız ve
bankacüıkla telif edilmeyecek işlem-
ler yapmıştır. Bankaiardan kamu-
nıın kav bının ne olduğu beDi bik de-
ğildir. Kamu bankasından döviz
olarak alınan kredi, piyasa rayicinin
üzerindeki bir orandan yine aynı
bankaya lira mevduati olarak yaü-
rılmış. banka her iki noktadan za-
rara uğratılırken firma avantajına
büerek sebep olunmuştur. Vakıf-
bank'tan libor+2 ile kredi kuüanan
bir grup, kendi bankasında dövizi
libor+7 ile satmaktadır."
Savaş'ın, ErolEvdl'in sahibi oldu-
ğu Eze Zeytincilik'e kullandınlan
177 milyon dolarlık kredi ileTürki-
ye Kalkınma Bankası ve Türk Tica-
ret Bankası'ndaki işlemlerin
DGM'lertarafindan soruşturulması-
nı içeren önerisi sansürlendi. Başba-
kan Yılmaz, Kutlu Savaş'ın raporu-
nun sonuç bölümündeki önerileri
doğrultusunda şu konularda 6 mad-
deli soruşturma yapılması talimatını
verdi:
# Erimbank-Türkmenistan ve
Emperyai şirketi ilişkilerinin araşn-
nlması \egerekiyorsa soruşturukna-
sı görüşünden hareketk, konunun bir
bankalar >eminli murakıbryla biıük-
te araşbniması konusunda Başba-
kanbk Teftiş Kurulu Başkanlığı'na
talimat_
• Kamu bankalannda yapılan bir
değerlendirmeye istinaden, daha ön-
ce Halkbank, Emlakbank ve Vakıf-
bank için başlatılan inceleme ve so-
nışturmanm kapsamının, oif-shore
banka ilişkileri, leasing şirketleri ile
teminat mektuplannı içerecek şekil-
de genişletilmesi. Soruşturma heye-
tinin Hazine kontrolörleri, Yüksek
Denetleme Kurulu denetçileri ve ge-
rektiğinde bankalar yeminli mura-
kıplan uzmanlarla takviye edilmesi.
# Turizm BakanugVnın talih
oyunlan salonlanyla ilgili bütiin iş-
temJeri için kapsamlı bir soruşturma
açılmasL Bu konuda bir başbakanlık
müfettişinin koordinatörlüğünde,
tçişjeri ve Turizm bakanlıklan müfet-
tişlerinden bir komisyon kurulmasL
Kumarhane işletküerinin vergi ve
muhasebekavıtlannın hesap uzman-
lan, gefirler kontrolörleri vv gerekir-
se vergi denetmenlerinden oluşan bir
komisYonca incelenmesL
• Öroer Lütfü Topal'ın 10S mil-
yon dolarlık borcunun nedeninın
araştınlması için hazırlanan raporla-
nn hızla tamamlanması...
0 Rapordaki itiraf yasası için
mevcutyasamn Genelkurma\. lçişle-
ri Bakanbğı ve MİT'ingörüşleri doğ-
rultusundadeğeriendiriferek yeniya-
sanın oluşturulması için Adalet Ba-
kanhğı'na talimaL..
# Kayıp silahlar konusunda, Baş-
bakanlık Teftiş Kurulu, tçişleri, Em-
niyet ve Gümrük teftiş kurullanndan
birer müfettiş tarafından inceleme-
soruşturma başlatılması. Bunlardan
yalnızca kayıp silahlar konusunu içe-
ren soruşturma tamamlandı. Başba-
kanlık, Mülkiye, Emniyet ve Güm-
rük müfettişlerinden oluşan komis-
yon tarafindan yürütülen soruşturma
sonunda DYP'li Mehmet Ağar'ın
dokunulmazliğının kaldınlması iste-
mıyle fezleke hazırlandı.
Devlet kirli
ilişkileri
biliyordu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- MİT muhbiri Tank CmH ile uyuş-
turucu kaçakçısı Yaşar Öz'e sahte
pasaport verilmesi nedeniyle suçla-
nan 4 emniyet görevlisinin yargılan-
dığı davada duruşma yargıcı, devle-
tin bazı birimJerinin gelişmelerden
haberdar olduklannı vurguladı.
Ankara 17. Asliye Ceza Mahke-
mesi'nde Emniyet Genel Müdürlü-
ğü çalışanlan Nurten Demir. Hahl
Güven. Meltem Uçar ve Ömer Ka-
raahmetoğiu'nun yaıgılandığı dava-
da, esas hakkındaki görüşünü bildi-
ren savcı Ayhan Şahin, sanıkJann iş-
lerinin yoğunluğu ve amirlerinin
emirleri nedeniyle pasaport işlem-
lerini yerine getirdıklerini belirterek
"Pasaport işlemlerinde herhangi bir
yobıuduk olabileceğini düşünmemiş-
*" TeTtnr.Bu nedenleberaafiannakarar
vernsin"demıştı.
Yargıç Ziya Ünal da 27 Ekim'de
verdiği kararda pasaportlann sahte
olduğunu ve pasaport şubesinden
verildiğini saptadıklannı, ancak sa-
nıklann belgelerin sahte olduğunu
çıplak gözle anlayabilmelerinin
mümkün olmadığını belirterek bazı
devlet birimlerince pasaport işlem-
lerinin izlendiğini de belirledikleri-
ni kaydetti. Ünal, sanıkJann görev-
lerini kasten kötüye kullanmadıkla-
n gerekçesiyle beraatlanna karar ve-
rildiğini açıkladı.
YaşarÖz'e, Turizm Bakanlığı'nda
daire başkanı, Maliye'de hesap uz-
manı diye gösterilerek "Eşref Çağ-
dar" ismiyle: Tank Ümit'e ise "Ta-
run Bakanlığı'nda ziraat yüksek
mühendisi" olduğu gerekçesiyle
"•yeşil pasaport" verilmişti.
Milletvekilleri korkuyor• Baştarafi 1. Sayfada
yalar konusunda milletvekili do-
kunulmazlıklannın kaldınlma-
sıyla yetinilirken; milletvekili do-
kunuhnazlık zırhının anayasa de-
ğişikliği yapılarak "delinmesi"
konusu unutturuldu.
TBMM'de geçen yıl 20 Kasım
günü, anayasııun 83. maddesinde
değişiklik öneren ve dönemin TB-
MM Başkanı Mustafa Kalemti ile
ANAP, DYP, DSP ve CHP liderieri
ve 292 milletvekilinin imzasını ta-
şıyan öneri üzerinde ilk tur görüş-
meler yapıldı. Ancak, TBMM bu iUc
sınavda başanlı olamadı. Yapılan üç
oylamada anayasa değişikliğini re-
ferandumu göze alarak sağlamak
için gerekli olan 330 rakamı bulu-
namadı. ANAP, DYP ve DTP'den
ciddi fıreler olurken oylamanın
"gjzfi" olmasına sığınan partiler bir-
birini suçladı. Ikinci tur göriişme-
lerde de, referanduma gerek kalma-
.Ban değişikliğin sağlânabileceği
367 rakamına ulaşılmasının olanak-
sız olduğu, en iyi olasılıkla referan-
dumun gündemegeleceği ortaya çı-
kınca; bugüne dek 2. tur oylama gö-
ze alınamadı ve öneri TBMM gün-
deminin 2. sırasında "unutuMu".
İlk tur görüşmelerden sonra yoğun-
laşan kamuoyu baskısı üzerine, ye-
ni bir uzlaşma metni arayışı günde-
me geldi, ancakbu girişimlerden de
sonuç alınamadı.
Susurhık için 2. komisvon
DSP Grup Başkanvekılı .\li Ibk-
soy, "Susuriuk konusunda bu hü-
kümet üzerine düşeni >apü. Bu ola>-
la ilgiliolarakdokunulmazuklannın
kaldınlması istenen miDet>«kflleri-
nin dokunulmazükJankaknnidı. S*-
kmü oünadı" dedi. TBMM Susur-
luk Araştırma Komisyonu'nda gö-
rev yapan CHP lçel Milletvekili
Fikri Sağlar da dün yaptığı yazılı
açıklamada, Susurluk olayının
"mafVa-giadio-tarikat düzeni içinde
sonun başlangıcı olduğunu, 3. yıla
girerken Susurluk bilançosunun çe-
telerin alevhine, halkın lebine oluş-
tuğnnu" söytedi. —
Sağlar şu görüşleri dile getirdi:
"Türkiye Cumhuriyeti, şejhler,
tarikatlar,kaniler,uyuşhınıcu tadr-
leri ve yağmaalann ülkesi olmaya-
cakbr. Bu düzenin gladk) a>ağı, faiB
meçhul cinayetler, yurtiçi ve yurtdı-
şı provokasyon \« sabotajlany la; ta-
rikat ayağı.cumhuriyeti \ıkma özfc-
minin açık seçik sergilendiği faaüyet
ve so\ltnık'rie: mafva a>ağı ise bu
oluşum içindeki güçlerin u>uşturu-
cu tkaretindeki rolleri ve son kaset-
lerde görüldüğü üzere ülkemizin ve
tüm halkımıan ekmegine ve \arat-
bğı birikimlere yönelik vağma giri-
şimleriyle açtga çüunışnıf Susurluk
komısyonunda ANAP'h üye olarak
görev yapan Metin Oney, olay orta-
ya çıknğında dönemin iktıdan tara-
findan "&sa fiso" nitelemesi yapıl-
dı ğını, kendilerinin ise çetelerle mü-
cadele hedefıni koyduklannı anlat-
tı. Öney, "O günlerde Meclis komis-
yonianndan bir şe> çıkma>acağı gö-
rüşü hâkimdi. Ama komisyon, Su-
surluk'la ilgili karanhkta kâlan bir-
çok ola\a ışık tuttu. Bunu gerek mu-
halefet serhimizde, gerekse komis-
yon raporunda ortaya koyduk. Şu
anda\apılmasıgereken Meclis"tebu
konuda>«ni bir komisyon kurulma-
sıdır. Ama bu komisyon geniş yetki-
lerle donatılmalıdır" dedi.
Şoför zor durumda• Baştarafi 1. Sayfada
çe, geçen 2 yılı değerlendirirken, eşinin, Izmir'deki
bir nakliye şirketinde kamyon şoforü olarak çalışma-
ya devam ettiğini söyledi.
Ailece büyük sıkıntılar içinde olduklannı, bu sı-
kıntının Başak Sigorta tarafindan açılan 'alacaktab-
sili' davasıyla daha da arttığını belirten Gökçe, "Eşi-
min kamyonuna çarpan Mercedes'in kaskosunu ya-
pan sigorta şirketi, bizden 11 milyar 300 mihon lira
istiyor. Kazada eşün 8/6 kusurlu bulunduğu için bu
parayi ödememiz gerektigini söylüyorlar. Bu kadar
parayı biz nasıl ödeyelim" dedi.
Başak Sigorta'nın haklannda açtığı davanın ilk
duruşmasının bu ay içinde Susurluk Adliyesi'nde
görüleceğmi anlatan Gökçe, ne yapacaklannı bile-
mez durumda olduklannı sözlerine ekledi. Kazadan
sonra gözaltma alınan kamyon şoforü Hasan Gök-
çe'nin yargılanmasına 20 Kasım 1996'da başlandı.
Susurluk'un küçük adliye binasında, medya mensup-
lannın yarattığı izdiham nedeniyle zaman zaman
geç başlayan ve aksamalar yaşanan duruşmalann il-
kinde Hasan Gökçe, ısrarla Mercedes marka otomo-
bili görmediğini ve olayın tamamen bir kaza oldu-
ğunu söylemişti. ,r
. Gök gürültulü
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
- O adarn mı? Soymadık kamu bankası bırakmadı...
Işini çok iyi bilir.
"Kardeşim, sen üzme kendini. Çalanınyanınakârka-
lıyor... "
- Ben onu bunu bilmem, işini biteceksin arkadaş.
Yolsuzlukmuş bana ne, herkes yapıyor...
Yaklaşım buydu. Unutamıyorum... 1995'ti. Meclis'te
dönemin Başbakanı Tansu Çilter'in malvaıiığıyta ilgili
çalışmalar vardı. Akşam saatiydi. Meclis'in karşısından
taksiye bindim. Şoförle laflıyoruz. Günün yoğun geçti-
ğinden, Başbakan'ın malvariığıyla uğraştığımızdan söz
ettim. Biraz dinledi, eliyle destekleyip bağırdı:
- Helal olsun kadına...
"Heialolsun da... Başbakanlıkkoltuğuna oturmuş bir
kişinin malı mülkü tartışmalı olurmu?"
Şu yanıtı verdi:
- Abi diyelim ki ben başbakan oldum. Benim ailem
sebeplenmeyecek mi? Yakınlanm, akrabalanm sebep-
lenmeyecek mi? O zaman beni ayıplarlar abi...
Toplumda yerieşik düşünce bu olunca, doğal olarak
çetelerle, hırsızlarla mücadelenin dedayanağı kalmıyor.
Tümüyle değişti demiyorum. Yukarıda sıraladığımız
olaylar yer yer bugün de yaşanıyor. Ancak, genel ola-
rak bakıldığında toplumda hırsızlığın-çeteciliğin onay-
lanmaması, bunlann üzerine gidilmesi gerektiği düşün-
cesi öne geçiyor. Etkin oluyor demiyoruz, öne geçiyori
Dıleğimiz bunun daha da perçinlenmesi, temel bir is-
tem olarak siyasilerin gündemine sokulması.
Rapora rapor...
Susurluk bir "çetesel milat"\\. Gerçi son gelişmeler
o miladın pabucunu dama attı ama, başlangıç Susur-
luk. Bir 199O'lı yıllar klasiği:
Aranan bir katil-polis müdürü-milletvekili ve bir ka-
dın...
Arkadaşlarta "ikiyılda neler yap//d;"nın yanıtını ara-
dık. Bir dizi mahkeme sürecı var ama, sonuç şu:
Rapora rapor elde var rapor!
Çok raporiu bir Susurluk... Ancak, mahkemelerden
ortaya çıkan ilişkiler ağına, kara para bağlantılanndan
cinayetlere kadar aynntılara inildiğinde, iyimser olup,
"Herşeybirbiraçığa çıkıyor" demek için de neden var,
kötümserolup, Herşeyaynen devam ediyor, değişen
tekşey, eskiden gizli götürüyohardı, şimdi şeffafgötü-
rüyo/iar" demek için de...
lyimseriik yanını deşersek... Yazının başında vurgu-
ladığımız gibi, adım adım, "yapanın yanına kâr kalmı-
yor" izlenimi toplumda yerleşmeye başladı. Bu duygu-
nun güçlenmesi, en az yargının güçlenmesi kadar
önemli.
Şu ana kadar ortaya çıkanlmış ilişkiler ağında yargı
ipin ucunu tutmuş görünüyor. Siyasilerin ve devletin
öteki organlannın yargıya güç vermesi, süreci hızlandı-
nr. Yargıya güç verilmezse ya ip elinde kalır ya da iple
birlikte karşıya sürüklenir!
İpin bir ucundan da sadece hükümetin değil, tüm
partilerin tutması gerekiyor. Şimdilik tam tutmuş görün-
müyoriar. Ipsız gibiler. Yanlış anlamayın, ipi ellerine al-
mamış da, arada tutup bırakıyormuş gorühümü veri-
yorlar. Hatta bazen ipi ellerine aldıklannda, çekip ucun-
da ne var diye bakacaklanna "düğüm yapıp rakibimi
nasıl asanm" diye bakıyorlar!
lyimserliği perçinleştiren önemli bir olay da, MGK'nin
de çeteleri birinci derecede mücadele edilmesi gere-
ken sorun olarak görmüş olması. MGK'den bir konu-
da "marş marş" çıkarsa hükümetin, "marş'a basması
dahakolayolur...
Kötümser yanına geçersek... Susurluk'la ilgili dava-
larda en çok şu sözleri duyuyoruz:
"Tah/ryesine...", "beraabna...", "görevsizlikkaranve-
rilmesine..."
Kara paranın aklanması bir yana, ak paranın da ka-
ra parayia birlikte karartıldığını görüyoruz. Burada bi-
rincil sorun kara paracılar değil, ona prim veren politi-
kalar... Bunlan tümüyle atmak gerekiyor. Hükümetsel-
den öte Meclissel bir kararlılık gerekiyor. Aksi halde, çe-
teler yüzsüzlüğü ele alıp, reklamlan daha açık verme-
ye başlarlar:
- Bugün 3 Kasım 1998... Susurluk'un ikinci yıldönü-
mü... Çeteler iyi günler diler!
Bank Ekspres'in
binasım Garanti
Bankası aldı
• İSTANBUL(AA)-
Garantı Bankası, mülkiyeti
Korkmaz Yiğit'e ait olan
Bank Ekspres binasını 20
milyon dolara aldı. Garanti
Bankası'ndan İMKB'ye
dün göndenlen yazılı
açıklamada, Sanyer
Mirgün Mahallesi'nde
inşası süren binanın,
Yiğit'in kefaletinde
bulunan kredilere ilişkin
ortaya çıkan teminat
değişikliği zorunluluğu
neticesinde, karşılıklı
görüşmeler sonucu 20
milyon dolara ahndığı
kaydedildi.
5 fidyeci
yakalandı
• BALIKESİR(AA)-
Balıkesir'in Gömeç Uçesi
yakınlannda bir süre önce
100 müyar lira fidye
ılınmas! amacıyla
/Vyvahkh işadamı Ismet
Sürey'i kaçıran 5 sanık
yakalandı. Balıkesir ll
Fandarma Alay Komutanı
landarma Kıdemli Albay
Halil Baysal, "çete
îlemanlan"ndan Istanbul
Emniyet Müdürlüğü'nde
görevli komiser yardımcısı
VI. Ö. ile F. K. ve Z. G'nin
;ıkanldıklan Burhaniye
\ğu Ceza Mahkemesi'nce
ııtuklandığını, olayla ilgili
laklannda tutuklama
caran bulunan V Ç. ile
-1. C. N'nin de Burhaniye
Savcüığı'nateslim
)lduktan sonra tutuklama
carannın vicahiyeye
;evnlerek cezaevine
capatıldığını söyledi.
Bu sorular
Voyager Türidye'nin
varoluş nedeni...
1 Kasım da
yepyenı bir dergi
yaşamımıza giriyoc
Voyager.
Aylık yurtıçı-yurtdışı turlardan
konaklama merkezienne,
meteorolojik verilerden,
monü alternaüfterıne kadar
herkesın yol arkadaşı,
gerçek bir seyahat rehberi...
İlk sayı, ûcretsız Alışvenş Cennetı
Avaıpa ekı ile bırtıkte...
ER
seyahat rehberi"
Mıgros, Gıma, Makro ve dığer se^kin satış noktalannda Abone olmak ıçm 0212 219 33 33
Tarikat
şeyhigibi
milletvekili
MAHMUTORAL
Dt\ARBAKIR - ANAP
Diyarbakır Milletvekili
Segbetulbh Seydaoğhı, Eğil
ilçesinin Terkân bölgesine
yaptığı gezide, tarikat şey-
hi gibi karşılandı, köylüler-
le 'tau* çekti. Kendisini da-
rabanalar (büyük tef) eşli-
ğinde zikırle karşılayan
köylülere Kürtçe seslenen
Seydaoğlu. "Önce Allah'a,
sonra bana inanın. A>m ka-
vimden gelryoruz" dedi.
Segbetulİah Seydaoğlu,
seçim bölgesi olan Eğil il-
çesine bağh Terkan bölge-
sindeki beş köyde bazı ca-
mi ye çeşme açılışlanna ka-
tıldı. Seydaoğlu, Garziyan
mezrasmda, harem-selam-
lık şeklinde oturanköylüle-
rin darabanalar ve 'hu' ses-
leri arasında zikir yapması
dikkat çekti.
Seydaoğlu, darabana ça-
lanlara sık sık "Çahn ki aş-
ka ve imana gelenm" diye
seslendi, sonra da köylüle-
rin koluna girerek birlikte
zikiryaptı. Seydaoğlu, köy-
lülere Kürtçe şöyle seslen-
di: "Once Aüah'a,sonra ba-
na inanın; önce Allah'ı tanı-
yacaksuu sonra insanlanse-
veceksin. Mazlum insanla-
nn seslerine kulak verecek-
sin. 50 yıldır devlet ve hükü-
metier sizlcri ihmal etti. On-
lar adına sizlerden özür di-
Kyorum.''
Seydaoğlu şunlan söyle-
di: "Dualanm kabul oîdu.
Bana 'Sen mebus olacak-
sın' dediler ve oldum. Allah
öbür dünyada size cenneti
nasip etsin."