23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç O Genel Yayın Koordinatörü Hikmet ÇetinkayaO Yazıışlen Müdurü ibrahim Yudız • Sorumlu Müdîir. Fikret tlkiz 9) Haber Merkezı Müdürû Hakan Kara #) Görsel Yönetmen. Fikret Eser tstihbarar Cengiz Yıldınnı • Ekonomi' Özlem Yüzak • Kultür Handan Şenkoken • Spor: Abdülkadir Yıicelman • Makaleler- Sami Karaören 0) Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0. Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberleri Mehmet Faraç Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başlcan). Orhan Eriırç, Oktav Kunböke. Hikmet Çotinksya. Şükran Soner. Ergun Balcı, İbrahim Yıldız. Orhan BursaİL Mustafa Balbav, Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbav AtatürkBuhan No 125. Kaf4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel 4195020(7 hat), Faks- 4195027 • tzmırTemsılcısı: Serdar Kızık, H.ZiyaBK 1352 S.2 3TeI.4411220, Faks:4419117 • AdanaTemsılcısı. Çetin Yiğenoğlu, inönuCd. 119 S. No:l Kat 1, Tel: 363 12 11. Faks: 363 12 15 Muessese Müduru Cstfln Akmeo 9 Koordmator Ahmet Konıkaıı 0 Muha- sebe Bûkot Vener • ldare Hüscyin Gürer«bkimc Önder ÇeHk • Bıİgı- Işlem. Nail tnal 9 Bılgısayar Sıstcm Mürüvet Çikr0Satış FızilrtKua MEDYA C: 0 Yonetım Kurulı Başkanı - Genel Mudür Gfilbir Erduran 0 Koordmatör Rehı Işıtman 0 Genel MudurYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 51395 80-5138460*1. Faks.5138463 Vanınla>an ve Basao: Yenı Gün Haber Aıansı. Basın \e Yayıncılık A $ TurkocağıCad 39 41 Cagaloglu 34334 Isl PK 246 İstanbu! Tel lO 2I2ı 5 i ; 05 05 (20 hat) Faks (0 2121513 85 95 22KASIM1998 tmsak. 5.21 Güneş: 6.52 Öğle: 11.57 îkindi: 14.25 Akşam: 16.48 Yatsı: 18.14 www.cumhuriyet.com.ti Kürk defilesi • Haber Merkezi - Beijing Great Hall'da düzenlenen moda şovunda Kuzey Amerika ve Kanada'nın en kaliteli kürkleri tanıtıldı. Moda şovunda Çinli mankenlere ilgı büyüktü. Çalışan çocuklar için proje • BURSA (AA) - Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye'de çalışan çocuklara yönelik bir program yürütüyor. BakanhğabağhTeftiş Kurulu'ndan 40 iş müfettişinin katıldığı 'Çocuk Çalışmasının Eliminasyonu' (IPEC) programı, çocuklann temel haklarından olan korunma ve eğitim hakkını iyileştirmeyi amaçlıyor. Teftiş Kunılu üyeleri, programm 3 temel hedefinın bulunduğunu belirterek bunlan. çok riskli sektörlerde çocuk çalışmasının önlenmesi, daha az riskli sektörlerde çocuklann saglik.lt ve güvenli çalışması, çocuk çalışmasının sonlandınlması olarak sıraladılar. TüPk Destanlan Projesi • İZMİR(AA)-Ege Üniversitesi (EÜ) Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü tarafindan bır süre önce başlatılan 'Tiirk Destanlan Projesi'nin. hedeflenen süre olan 2006 yılından önce tamamlanarak Türk dünyası kültürünün hizmetine sunulacağı bildirildi. Enstitünün Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Köksal, "2 yıl ıçinde araştırmalar sonucu elde ettiğimiz 6 destanın çevirisini yapabildik"dedi. Proje 140 cilt olarak hazırlanacak. Konaklı'da13bin yıllık kalıntı • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ödemis'e bağlı Konaklı beldesinde bir kaya altı sığınagında yapılan araştırmada, günümüzden 13 bin yıl öncesine ait Batı Analolu Bölgesi'nin en eski kültürel kalıntısı ona}a çıkarıldı. Araştırmayı yapan ekipten, Urla Limantepe Kazı Başkanı AÜ Dil Tarih CografŞa Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hayat Erkaral, kaya altı sığınağımn karşılıklı duvarlancdi 'dini bir tören'in anlatıldıgını kaydederek, "Figürlein yaptığı hareketler, günümiLz Afrika yerlilerinin törenlerindeki dans fıgürlenne çok. benzemektedir. İİk incelemelerde tespit «Jilen 49 fıgürün 44'ü insar figürüdür. Bunlanr. yını sıra bir kuş ve bir ds 11 tasviri yer alıyor"' <leti. Uzmanlar, altın madeni işletilmesinin ve santrallann, çevre ve halk sağlığı açısından tehlikelerini anlattı Siyaniir ve niildeere karşı tavır• Çevre Için Hekimler Derneği'nin düzenlediği "Çevre ve Sağlık Üzerinde Endüstriyel Tehditler" konulu uluslararası konferansta, siyanürle altın madeni işletmeciliğinin ve nükleer enerji santrallannın çevre ve halk sağlığı açısından tehlikelerle dolu olduğunun bilimsel kanıtlannı gösterdıler. tstanbul Haber Servisi - Yerlı ve ya- bancı halk sağlığı uzmanı doktorlar, si- yanürle altın madeni işletılmesıne ve nükleer santrala karşı olduklarını belirt- tiler. Aralannda Ukraynalı, Alman ve Macar doktorlann da bulunduğu kon- feransta, siyanürle altın madeni işletme- ciliğinin ve nükleer enerji santrallan- nın çevre ve halk sağlığı açısından teh- likelerle dolu olduğunun bilimsel ka- nıtlannı gösterdiler. Çe\Te İçin Hekimler Demeğj'nin dü- zenlediği "Çevre ve Sağlık üzerinde Endüstriyel Tehditler" konulu ulusla- rarası konferans dün 10 Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kütüphanesi'nde yapıldı. Kon- feransa Almanya'nın Bremen Üniver- sitesi'nden katılan Dr. HayoDieckman. ülkesindeki Kjümmel Nükleer Santra- 1f nın çevresinde yapılan araştırmaya gö- re özellikle çocuklar üzerinde kan kan- seri (lösemi) vakalannda ciddi artışlar saptandığını kaydetti. 60 yılda 1 görü- len vakalann 85-90 arasında 6 vakaya ulaştığını ve bu santral çevresinde plü- tonyum radyoaktif elementine, toprak üzerinde ve evlerdeki tozlarda rastlan- dığını anlatan Dr. Dieckman, çocukla- nn lösemiye yakalanma riskinin üç kat fazla olduğunu bildirdi. Bu araştırma sonuçlannın dün ilk kez Alman bası- nında da yer aldığını duyuran Dr. Di- eckman, altı yıldır yapılan araştırma- nın sonuçlannın, nükleer santral çev- resinde kansere yakalanmariskininçok yiiksek olduğunu gösterdiğini söyledi. Uluslararası Çevre İçin Doktorlar Derneği (1SDE) Genel Başkanı Dr. Werner Nassbaumer, 1996'da Kana- da'da 100'den fazla ülkeden gelen ka- tılımcı hekimm bulunduğu toplantıda, "doktorlann nükleer santrala karşı oV- duğu sonucunun" deklare edıldiğini anımsattı. Nassbaumer, Çernobil Nük- leerSantralı'ndakı kazadan sonra iki kez Ukrayna'ya gittığini, o dönemde ço- cuk olanlann şimdi anne-baba olacak- lannı ve yeni olan doğumlarda kazanın genetik etkilerinin görülmeye başlan- dığını söyledi. Gen bozulmalannın da- ha büyük sonmlar yaratacağını belirten Nassbaumer, enerji sektöründe nükle- er yerine güneş enerjisinin geliştiril- meye çalışıbnasını istedi. Ukrayna Yeşil Doktorlar Grubu'ndan Prof. Lew Gerbilsky de Çernobil'den sonra ülkesinin her yanına radyasyon bulaştığını belirterek çocuklarda troid kanserinin giderek arttığını bildirdi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. FethiDoğanda Eurogold şirketinin Ber- gama"da yaptığı altın madeni yatınmın- dan ömek verdi. Altın madenciliğinde asıl tehlikenin siyanür olmadığını, si- yanürün altını aynştınrken toprakta bu- lunan civa, kadmiyum, krom, nikel, kurşun, arsenik, çinko ve selenyum gi- bi ağır metalleri harekete geçirmesin- den kaynaklanan tehlike olduğunu kay- detti. Prof. Doğan, bunlann zararsız halde bulunurken siyanürün bu ele- mentleri yançapı 50 kilometre olan bir alanda serbest hale gecireceğini ve bun- lann Dünya Sağlık Örgütü'nce güçlü olasılıkla kanser yapıcı olarak tanım- landığrnı söyledi. Prof. Doğan, bu ve- rilere karşın maden alanının çevresin- de 1. sınıftanm arazisi üzerinde 17 köy yerleşim yeri bulunduğunu söyledi. Konferansta Çevre İçin Hekimleı Derneği Başkanı Dr. Günay Can, IS- DE üyesi Macar Dr. Peter Rudnal, Dr. Murat Fırat, tstanbul Tabib Odası Yö- netım Kurulu üyesi Doç. Mithat Kı- yak, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakül- tesi'nden Prof. ÇağatayGüler, çevre mü- hendısi ÖrgenUğuriu. Dr. UmurGür- soy ve Izmir yeşillennden AyşeTosuner de birer bildiri sundu. Sağlıkçılar eylemde 'İlaçta patent ertelensin'tZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Türk Ecza- cılar Birliği ve 39 Eczacı Odası yönetici ve üyeleri, Cumhuriyet Alanı 'nda be- yaz önlüklenyle yaptıkla- rı basın açıklamasında. "ilaçta patent"ın ertelen- mesini istedıler. Eczacılar, ilacın patent kapsamına girmesiyle ilaç fıyatlan- nın büyük ölçüde artaca- ğını, sosyal güvenlik ku- rumlanna tabi olmayanla- nn ilaca ulaşamayacakla- nnı, sağlık ödemelerinin yüzde 65'ini karşılayan sosyal güvenlik kurumla- nnın büyük sorunlar ya- şayacaklannı bıldirdiler. Türk Eczacılar Birliği Merkez Heyeti Başkanı Mehmet Domaç tarafın- dan. TEB Merkez Heyeti ve 39 Eczacı Odası adına okunan basın açıklama- sında, "ilacın bulunabil- mesi ve abnabümesi. ilaç fiyatiannın daha fazla art- mamasL ilaçta dışa bagun- ulığı önlcmck. yerli ilaç sa- naviinin >ük otanaması,sos- yal güvenlik kurumlannın hizmederini sürdürebflme- leri" için ilaçta patentin er- telenmesi istendi. İlaçta patente 2005 yı- lında geçilmesi ıçin 24 Ha- ziran 1995 tarihli Kanun Hükmünde ICararname çı- kanlmasına karşın, bun- dan üç ay sonra çıkanlan yeni bir KHK ile ilacın 1 Öcak 1999'da patent kap- samına alınacağına karar verildiği anımsatılan ba- sın açıklamasında. "Buüç ayda nelerolmuştur? Kim- lere ne tür olanaklar sağ- lanmış, hükümerler böy- lesine kısa sürede ne tür olanaklaria ikna edilebil- mis, ilacın 1 Ocak 1999'da patent kapsamına alınma- sıyla ulke \ aranna hangi kazanımlar elde edilmiş- tir" diye soruldu. Açıklamada, ilacın bu yıl sonunda patent kapsa- mına alınmasıy la ülke ya- ranna hiçbir şey kazanıl- madığı vurgulandı. ülmeyi unuttuk Günümüz insanının eski>e oranla çok daha az güldüğü betirtüdl 50'li yıllarda bir kişi ortalama günde 18 daki- ka gülerken, Almanya'da japılan araşünnalarda bu- gün bu sürenin 6 dakika\a indiği saptandL Uzmanlar bu azalmayu çağın hastahğı strese ve insanlann kariver ve para hırsına bağlı\orlar. Gülme esnasında insan nor- malden daha fada oksijen alı\or ve bağışıklık sistemi güç- leniyor. Gülme sürelerinin kısalması insanlarda yorgun- luk ve uyku bozukluğu gibi rahatsrzbklara yol açryor. 00 Ocalan y dan başkaşeylen.. IŞILOZGENTÜRK O zamanlar ilkokul öğrencisiyim. Sırtımda siyah ön- lük, beyaz dantelli yaka. Her gün büyük bir heyecanla, a Türküm,doğruyum,çanşkanım"diye ant içiyorum. Bir gün, bir öğleden sonra. öğretmenımiz hiçbir açıklama yapmadan hepimizi boy sırasına diziyor ve yola çıkıyo- ruz. Hiçbirimiz nereye gittiğimizi bilmiyoruz, az sonra ara yollardan anayola çıkıyoruz \e Atatürk heykelinin bulunduğu kent meydanma geliyoruz. Meydan kalaba- lık. Insanlar neredeyse birbirlerini çiğneyerek bir şey- leri görmeye çalışıvorlar. Öğretmenimiz, biz öğrencilerine güçlükle yol açıyor ve herkesin görmek için can attığı şeyi görüyoruz: Darağacında sallanan bir ölü bu. Yüzünün rengi kararmış. Dili sarkmış. Darağacında rüzgânn hafif hafif salladığı ölüye öy- lece bakıyorum. Büyülenmiş gibi. Çevredeki kalabalı- ğın korkunç uğultusunu duymuyorum. Rüzgânn sesini duymuyorum. Sadece ölünün inaıulmazboyutlardaki sark- mış diline bakıyorum. Öylece. Bir süre sonra okula dönüyoruz. Öğretmenimiz bize idam edilen adamın suçlanru bir bir sayıyor: bunu, bi- zim iyi insan olmamız için yaptığına hıç kuşkum yok. Adam bır katil. Çoluk çocuk, aynı aileden altı kişiyi öl- dürmüş... Daha sonra bahçeye çıkıp, ılık bir sonbahar güneşin- de bildik çocuk oyunlanru oynuyorum. Ama gece bir kâ- busa dönüşüyor. Gözlerimi kapatır kapatmaz idam edilen adamın sar- kan dili gözlerimin önüne geliyor ve can havliyle en gü- venli sığınağım, annemin koynuna kendimi atıyorum. Bu, günlerce, aylarca böyle sürüyor. Unuttuğumu sandığım bu görüntü yıllar sonra, ol- dukça sık aralıklarla hiçbir kural tanımadan tüm canlı- lığıyla yeniden beni ziyaret ediyor. En çok da Deniz, Yusuf, Hüseyin asıldığında!.. En çok da. 12 EylüFün hemen ardından Erdal Eren, yaşı büyültülerek asıldığında! Erdal'ın çocuk yüzüne bır ölünün yüzünü yakıştıra- madığımdan o benim kâbuslanmda hep gülümsüyor. Tıpkı bir melek gibi sakin bir biçimde gülümsüyor. He- pimiz, istisnasız hepimiz, onun yanmdan geçip gidiyo- ruz. Gözlerinde sitem yok, gözlerinde kırgınlık yok. Sa- dece gülümsüyor. Ve hep birlıkte yollara düşmediği- miz, hep birlikte isyan etmedıgimiz için ona yaşatılma- yan kendi yaşamını duşünüyor. Henüz hiçbir kadınla birlikte olmadığını duşünüyor. Hiçbir kadına sanlmadığını, kadın kokusunu bilmedı- ğini duşünüyor. Henüz hayal ettiği güneşli kumsallarda koşmadıgını, denizin büyülü sulannda yüzmediğini; en güzel şarkı- lan, en güzel türküleri dınlemediğinı, en güzel filmleri görmediğini duşünüyor Henüz baba olmanın keyfıni, iş yapmanın, üretme- nın sarsicı mmluluğunu yaşamadığını duşünüyor Henüz yeterince yeni yıl görmediğini, yeterince sar- hoş olmadığını, yeterince dost sohbetlerinde bulunma- dığını duşünüyor. Henüz yeterince gökyüzünü, rüzgâr- da sallanan ağaçlan, her şeyi kendı aklığına çeviren ka- n görmediğini duşünüyor. Henüz yeterince hastalanmadığını duşünüyor. Yeterince gülmediğini. Yaşamadığını... Ve ben, onun gülümseyen yüzünü okşamak istıyorum. Bir meleğin yüzünü okşar gibi okşamak... Şimdi PKJC lideri Abdullah Ocalan ıçin idam cezası- nın kaldınlması gündemde. Yarabbi bu ne biçim ülke. Yıllarca bu konuda az yazılıp çiziknedi. Ama hep gö- zardı edildi. Şimdi PKK lideri ıçin idamı yeniden tartı- şıyoruz. Tannm, sanki bu ülkenin en güzel evlatlanna bir kastı var. Zaman ne kadar geç. ISOZ50C" hotmail.com. Çevre Bakanlığı çahşma başlattı Menderes ve Gediz havzaları kurtarıhyor LATtF SANSÜR KUŞADASI - Çevre Ba- kanlığı ile Fransa Uluslara- rası Su Ofisi'nce başlatılan ortak bir çalışma ile Gediz ve Menderes havzalannın kur- tanlması hedefleniyor. Çev- re Bakanlığı Çevre Koruma Genel Müdür Yardımcısı Se- hap Kuleli, Türk ve Fransız çevTe bakanlıklannın imza- ladığı projenin havzalarda yer alan yerel yönetimlerin katkısıyla yaşama geçırile- ceğini söyledi. Gediz'in en çok etkilediği Seyrek ilçesi- nin Belediye Başkanı Nurgül Uçar, bakanlığrn yaptığı ça- lışmadan kendilerinin dışlan- masını eleştirirken. Çeşme Belediye Başkanı Nuri Ertan, Gediz ve Menderes havzala- nnuı bir nükleer santral ka- dar önem taşıdığına dikkat çekti. Gediz, Küçük ve Büyük Menderes"ın de aralannda bulunduğu Ege Nehir Havza- lan'nda pilot uygulama baş- lattıklannı belirten Çevre Ba- kanlığı Çevre Koruma Ge- nel Müdür Yardımcısı Sehap Kuleh, "Büyük ve Küçük Menderes ile Gediz havzala- nnda entegre su projesi yaşa- ma geçiriliyor. Türk ve Fran- SE çe\ re bakanlıklannın tşbir- liğüıde Fransız l luslararası Su Ofisi'nce bir protokol im- zalandı. 18 a>da tamam- lanacak proje için uluslara- rası düze>de kredi çauşmala- nda sürüyor" dedi. Gediz'ın denizle buluştu- ğu Seyrek'te yaşamın ciddi anlamda tehlikeye girdiğıni vurgulayan Belediye Başka- nı Nurgül Uçar ise bakanlı- ğrn yürüttüğü çalışmadan ha- beri olmadığını kaydetti. Uçar şu eleştiride bulundu: "Gediz ölmüş durumda. Bu böyle sürdüğü takdirde kısa süre sonra Se> rek'te ya- şam duracak. Bakanhğm >ap- üğı çalışmadan maalesefha- berimiz yok. Hem. yerel yö- netimlerie projeyi yaşama ge- çireceğiz diyorlar hem de pro- jenin şu ana kadar süren aşa- malanndan haberdar edil- miyonız." Kıyı Ege Belediyeler Bir- liği ve Kuşadası Belediye Başkanı Engin Berberoğlu da. konunun yerinde değer- lendirilmesi amacıyla aralık ayı toplantısının Seyrek'te yapılacağını belirtti. Akdeniz ve Ege de kötü sezon Turistik tesisler satılığa çıktı BÜLENTECEVİT ANTALYA - Tunzmdekı kötü sezon, Akdeniz ve Ege kıyılanndakı birçok turistik tesisin sanhğa çıkmasına ne- den oldu. Uluslararası işlet- me firmalannın da Türki- ye'den çekılme karannı tar- tışmaya başladıklan öğrenil- di. Turizm danışmanlık fir- ması Onlar AŞ'nin Yönetim Kurulu Başkanı Fffat Tuna, Antalya bölgesinde sadece kendilerinin portföyünde alı- cı bekleyen dört tane 5 yıl- dızlı otel olduğunu anımsa- tarak şu bilgileri verdi: "Alanya-Tekirova arasında hatta Bodrum'da birçok tu- ristik tesis sanşa çıkmış du- rumda. Bu. kapıya saolık ila- m asılmasıy la olmuyor elbet- te. Özellikle tatil köyleri ve 5 Mküzhoceflermadlansakhtu- ruluyor. pazarükiar gizli ya- püryor. Birçok da 4 ve 3 yıl- dızlı otel ile pansiyon var sa- nlık. Gercek bir alıcu dolaş- sın ve "şu tesısı istıyorum' desin mutlaka alınır. Tesi- sini satacağını açıklama- yanlar dahi müşteri çıksa vereceklerini söylüyorlar." Akdeniz Turistik Otelci- ler ve Işletmeciler Birliği (AKTOB) sözcüsü Turgay Alp da, yabancı yatınmcıla- nn ve işletmecilerin Türki- ye'den çekilmeleri halinde Türk turizmimn büyük bir darbe alacağını. bunun önü- ne geçilmesi gerektiğıni di- le getirdi. Alp. "Turistik te- sislerin büyük bölümünün bankalara olan borçlan ne- deniyle zor durumda olduk- lannı herkcs biliyor. Sezonun dakötü gjünesi borçlann öde- nememcsine nedenoktu" de- di. Pamukbank'ın en yeni şubesi 24 saat, 365 gün bu adreste!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear