Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
222 KASIM 1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
KUŞBAKISI MEMET BAYDUR
4
Kazm boynu gibi dildlerek...'BeMii ilk edinen hayvan
sa_rman bir kediydi.
Berduş. Ceviz masanın
altanda kuvnığunu
çel*ersem, ürnaklannı
çıkarmadan tokadardı
yiLzümü. Onu hiç
untıtmadım. Sonra...
Hiçbir hayvaıu
unuıtmadım.
Birkaç gündür iki usta
Katalan şairin şiirlerini
Türkçeje çevirmeye çalı-
şıyoruz. Sözcükler, söz-
cükler, eşanlamlı sözcük-
ler, zıt anlamlı sözcükler
birbirine düşman, birbirine
âşık sözcükler, bağlantılar,
kopukluklar, derinlikler, uçu-
rumlar, yaz boz derken bir-
den yaptığım işi ne kadar
sevdiğimi fark ettim yeni-
den yine. ŞairdostumJa göz
göze geldik: "Bu çeviriler
bitincegidipşür yazacağun,
yazabilirim şimdi" dedi. Ben
şiiryazamadığım için oturdum
bu Kuşbakışı'nı yazmaya. Sev-
diğim dizeler üşüşüyor aklıma.
"Içindeki sessiz paHakhk
Elini kestiğin bir yerlerden
görünür
Sözgelimi bir tırnak kenannda
Kalbini anlatırken kalbinde
Bir şiir okurken şiirden sı:an
kanda."
Edip Cansever böyle yazmış. Dize-
I erinde gülümseyen enfes yüzünü, hü-
zünlenmeye hazır güzel gülümseyişini,
her şeyden binbir anlam damıtmasını öz-
lüyorum. "Suyu musiuktan jçryorum sık sık
/Kimseyegöstenneden/Böylece/ Hiç mi hiç
bitmiyor içmem."
Akşam olunca keyifli bir yorgunlukla ka-
pagı atıyorum eve. Orhan Pamuk'un yeni
yapıtını merak ediyorum. Benim Adım Kır-
mızL Bu roman ustası kimbilir nerelere uçur-
du bu sefer yazı yazmanın şiddetli hazzını?
Öyle ya, bir iki güzelimsi kitap yazıp ipe un
seren onca yazann arasında, kibirli birkann-
ca - matrak bir ateşböceği gibi çahşıyor Sa-
yın Pamuk. Yayımlanır yayımlanmaz okuya-
cağım Benim Adım Kımuzı'yı.
Usta bir şair de düzyazı gibi hayatını anlatı-
yor. Ülkü Tamer'in "Yasamak Haüriamaktir"
adlı kitabını okudum. Allaben Anılan'nın kar-
deşi bu kıtap. "Haüriadığı'' için, böylesine gü-
zel, keyifli, şiirsel, doğru yazdığı için teşekkür
etmelıyiz bu büyük şairimize. Dört Gözlü Şa-
R
mokan Amca'dan Düş'e kadar insanın içini ışıldatan
yazılarla dolu bir "hatira" kitabı.
•
Lale Müldür'ün kedisi öldü, başı sağolsun. Ben
kedileri, köpekleri çok severim.
Beni ilk edinen hayvansarman bir kediydi. Berduş.
Ceviz masanın altında kuyruğunu çekersem, tırnak-
lannı çıkarmadan tokatlardı yüzümü. Onu hiç unut-
madım. Sonra... Hiçbir hayvanı unutmadım. Birgün.
yalnızca sevdiğim hayvanlar kalacak aklımda. biliyo
rum.
"Divanü Lûgat-İt-Türk" Lale Müldür'ün yeni ki-
tabı. Kapağında üç lale, üç atın üstünde! Som ve saf
bir zekânın dizeleri. Bezelyelerin Bilinemez Geneti-
ginden söz ediyor hakkıyla.
"Horoz tüyüyatakta gibi aklımızdan
akan kar sularımn altında,
kazın boynu gibi dikilerek,
gece gündûz sevişelim."
"Füozoflan kimse okumaz. Ama bir sürüsünün is-
mini bfliriz. Bir de daha çok Amerikalılann tercih et-
tigi. bürün filozoflann ne dedigini kısaca özetleyen,
onlardan özde>lşler sunan komprime felsefe kitapla-
n vardır, onu bir kanştınnca bütün filo/oflan aşşağı
yukarı bilirsiniz. Bütünfilozoflannen sinirlendiği şey,
bir konunun aşşağı yukan bilinmesidir."
'dip
Cansever'in
dizelerinde
gülümseyen
enfes yüzünü,
hüzünlenmeye
hazır
gülümseyişini,
her şeyden
bin bir
anlam
damıtmasını
özlüyorum.
Ferhan Şensoy'un son kitabı "Faunızda Rönesans
Var"dan bu satırlar. Bolu Deneme Devleti adlı nefis
denememe ütopyasında insanı keyifle güldüren yüz-
lerce şey söylüyor Sayın Şensoy. Bunu becermek ko-
lay değildir, bildiğiniz ya da bildiğimız gibi. Dalga
geçerken, alay ederken, uçarken ya da gülerken eliy-
le ağzını kapatmayan bir yazar var karşımızda. Oku-
run gözünün içine baka baka, fırlama bir kalemie an-
latıyor meramını. Olcudukça gidip angut bir faşisti ma-
karaya almak geliyor insanın içinden. Gülmeceyi yi-
lirmeden gittikçe ciddileşen; kaşlannı çattıkça insa-
nı güldüren bir yazar Ferhan Şensoy. Falında rönesans
vargercekten!
•
Okta\ Akbal ile Ali Sinnen'in Cumhuriyet'e dön-
meleri iyi oldu. Memleketimizde işler sarpa sardık-
ça, kendiliğinden oluşuyor görünmez bir dayanışma.
Birbirine yakından uzaktan benzemeyen birçok insan
bu siyah-beyaz güzel filmde biraraya geliyor işte. As-
lına bakarsak bu Kuşbakışı'nda size Atatürk'ün Sos-
yal Görüşleri'nden söz edecektim. Sayın ÇetinAltan'ın
196O'lı yıllann ortasmda yazdığı bir kitap. Arka ka-
pağında yazıldığı gibi "Atatürk'ün büyüklüğü, ese-
rinin büyüklüğüne dayanıyor". Bu görüşe inandığım
için, Çetin Altan'ın Atatürk sevgisini sizlerle paylaş-
mak istiyordum. Olmadı. Belki bir başka yazıya...
MaçkaSanat Galerisikapanmıyor
RABİA ÇAPA
Benim için galeri. "çağdaş sanatın
*ergflendiği çağdaş bir mekândır."
Evet, Maçka Sanat Galensi (MSG)
çok güzel bir mekândır, aykın bir me-
kândır. birçok sanatçıya sergi yapma
duygusu uyandırmış, 1976yılındanbu-
güne kadar çağdaş Türk sanatçılannın
yanı sıra uluslararası önemli sanatçıla-
nn sergilerinın yapıldığı bir mekândır.
Maçka Sanat Galerisi benim 22 yıldır
bir tek çivısinı bile değiştirmeden dört
dörtlük baktığım, çok sevdiğim \e gu-
rur duyduğum bir mekândır. Bunlann
hepsi gerçek ama en öhemlı gerçek ar-
tık bu mekânın Maçka semtınin gör-
kemli butikleri. antikacılan. lokantala-
n. kafe-barlan arasma sıkıştığı. gençler-
den uzaklaştığı, çağdaş bir galerınin
semti olmaktan çıktığı. semtin çehre
degiştirdiği \e böylece MSG'nin de
Maçka semtinden ayrılma zamanmm
gelmiş olduğudur. Tıpkı Paris'te Ave.
Montaıgne ve Foubourg St Honore'de-
ki galerilerin Marais veya Beaubourg'un
çevresine gıtmesi, New York galerile-
rinin Soho'ya inmesi gibi...
Maçka Sanat Galerisi kapanmıyor.
Maçka semtinden ve mekânından ayn-
lıyor hepsı bu. Bunu da ağustos ayında
içeriğini benim yazdığım, düzenleme-
si BülentErkmenatölyesınde yapılan bir
duyuruyla MSG'nin afiş panosuna as-
tım.
MACKA 5EMTINDEN AYRILIYOR.
YENİ BİR GALERİ MEKANINDA
BULUŞUNCAYA KADAR
SERGİ ÇALISMALARIMIZA
NDA
DEVAM EDECEĞİZ.
SEV6İ VE SAYGILARIMIZLA.
Necmi Sönmez'ın gınşteki bu duyu-
ruyu görmeden ıç kapıdaki "Kirahk" ya-
zısını görmesi çok şaşırtıcı \e kendi adı-
na üzücü.
Necmi Sönmez'in pazar günkü yazı-
sından aldığım şu almtılarMSG'nin 22
yıllık çalışmalannın bir özetidir:
- MSG'nın düzenlediği sergiler, hem
bünyelennde banndırdığı "Ukler" hem
de tartışmaya açtığı konular ıtibanyla,
çağdaş Türk sanatında son yirmi yılda
görülen önemli birçok eğilimin maya-
landığı "özgün" bir karaktere sahiptir.
- Resim pıyasasının oluşmasında kat-
kıda bulundu ama piyasanın aleti ol-
madı.
- MGS, ancak bir müzenin Kunsthal-
le'nin arkasındaki güce dayanarak ya-
pabilecegi tarzdan "deneyseJ" izleyici-
nin görsel düzeyini arttırmaya yönelik
son derece "cesaretii" sergiler açtı.
- KavTamsal sanat ülkemizde ilk kez
izleyicilere sunuldu.
- Düzenli tuttuğu arşivi, başvuru ki-
taplığı ve gençlerin bilgilenmesine ola-
nak tanıyan yaklaşımı ile son derece
yararlı olmuştur.
Necmi Sönmez'e MSG için yazdığı
bu övgü dolu yazı için teşekkür ede-
rim. MSG'yi kapanıyor san'ıp duyduğu
üzüntüye de katılıyorum.
Ancak yazının katılmadığım bölüm-
leri şunlar:
- Çağdaş Türk sanatı en önemli sa-
vunuculanndan birinı yitirmiş oldu.
Hem de hiç beklenmeyecek kadar "kor-
kak'' bir tavırla.
Eğer ben korkak olsaydım MSG'nin
çizgisindekj galericiliği yapamazdım.'
Necmi Sönmez de yukandakı övgüle-
rinin hiçbirini sıralayamazdı. Evet, ba-
na korkak diyemez, galerime kapandı
muamelesi yapamaz, MSG için "sessiz
sedasztarihçekmecesmegirdr diyemez.
MSG herİcesin ve kendisinin de bil-
diği nedenlerle çoktan çağdaş Türk sa-
nat tarihi içindeki yerini almışrır. Maçka
Sanat Galerisi etkınliklenni bundan
böyle dahadeğişik boyutlarda dahabaş-
ka mekânlarda sürdürecektir.
Filmlerle 'Mayıs 1968'e Bakış'
Alman ve Fransız kültür merkezleri sinema günleri düzenledi
KültürServisi-İstanbullu
sinemaseverier. 24Kasım'dan
itibaren Alman ve Fransız
fimlerinin buluşmasına ta-
nık olacaklar.
'Alman Kültür Merkezi'
ve 'Fransız Kültür Merke-
zi'nin işbirliğiyle düzenlenen
'Mayıs 1%8'e Bakış' başlık-
h sinema günlerinde. otuzyıl
önce Fransa %e Almanya'da
başlayıp dalga dalga tüm diin-
yayı saran, Avrupa'nın çeh-
resini değıştıren ve Türki-
ye'yi de toplumsal. ekono-
mik ve kûltürel açıdan etki-
si altına alan 68 olaylan otuz
yıl sonra sinemanın aracılı-
ğıyla anımsanacak ve yeni-
den değerlendirilecek. Tüm
Alman ve Fransız filmlerinin
Türkçe altyazılı olarak gös-
terileceği etkinliklerin tama-
mı Alman Kültür Merke-
zi nin Teutonia bınasında ger-
çekleşecek.
Sinema günleri kapsamm-
da 24 Kasım günü saat
18.00'de '30YaşındaÖtaıek-
Mourir a 30 ans' ve saat
20.00 de 'Che-Boüv^Gün-
lüğü -Cbe Boüviaıüsches Ta-
gebuch' adlı filmler gösteri-
lecek. Fransız yapımı '30 Va-
jinda Ölmek'te yönetmen
Romain Goupil. 1978'de in-
9AJman vönermenin çektiği •AJmanva'da Sonbahar'.
tıhar eden arkadaşı Miche)
Recanati'nin heyecan verici
portresinden yola çıkarak bir
kuşağın portresinı çizıyor.
Alman yapımı 'Che-Boü\>B
Günlüğü'nün yönetmeni ıse
Ricard Dindo. 25 Kasım'da
izlenebilecek fılmlerden ilki
saat 18.00'de gösterilecek
olan, Alman yapımı Peter
Zadek'ın yönettiği 'Ben Bir
Filim. Madam-Ich bin Ein
Elefant, Madame'. Saat
20.00'deıse Fransız yapımı
'Göğün Adı Kırmızı-Le Fond
de L'air est Rouge" adlı bel-
gesel gösterime sunulacak.
Simone Signoret, Yves Mon-
tand, Jorge Semprun, Fran-
çois Perier'nin rol aldığı.
Chris Marker'uı yönettiği
filmj 967'den 1977'ye solun
tarihini, dünya çapındaki si-
yasal evrim ve çatışmalan
inceleyerek felsefl bir durum
değerlendirmesi ortaya ko-
yuyor.
26Kasım'da saat 18.00'de
Fransız yapımı 'ÇmB Kız-La
Chinoise' ve saat 20.00'de
Alman yapımı'Almanya'da
Sonbahar-Deutschland im
Herbstgösterilecek. Jean Luc
Godard'ın yönettiği 'Çinli
Kız'm başrol oyunculan An-
ne \\lasemsky. Jean Pierre
Leaudve JuBetBerto Dokuz
Ahnan yönetmerun işbirli-
ğiyle gerçekleşen 'Alman-
yaida Sonbahar' ise Federal
Almanya Cumhuriyeti'nde
Işveren Sendikalan Başkanı
H. M. Schleyer'in öldürül-
mesinden ve Mogadişu'ya
uçak kaçrrma olayından son-
raki güvensizük, nefret ve is-
teklerin bastınldığı bir döne-
min atmosferini yansıtıyor.
27 Kasım'da ise saat 18.00'de
Timon Kouimasis'ın senar-
yosunu yazıp yönettiği, Fran-
sa-Almanya-Belçika ortak
yapımı 'ITrike.MarieMein-
hofve saat 20.00'de ise Ma-
rin Kannto'ın yönettiği 'Baş-
ka Yerde Vedi Gün-Sept Jo-
urs Ailleurs' adlı filmler iz-
lenebilecek.
28 Kasım günü saat
18.00'de yine Teutonia'dabir
panel düzenlenecek. Aydın
Engin'in yönettiği 'Mayıs
68'e Bakış' başlıklı panelin
katıluncılan CünejtAkahn,
Oya Baydar, Cahit Berkay,
Funda Ekin. Timon Koul-
masis ve Ertuğrul Kürkçü.
Aynntıh bilgi almak isteyen-
ler Alman Kültür Merke-
zi'nin 249 20 09 ve 249 45
82 No'lu telefonlannı araya-
bilirler.
Oyun aJö güııde çıkü, yedinci günde oynandı; Yunan adalannı ve Ege'yi geziyor.
Gümüşlük'ten
mitolojik yolculuk
AYŞİN CANPAN
8 Kasım Pazar gününden bu yana Bod-
rum'un Gümüşlük yalısındaki eski kılise-
de Türkiye'den ve 7 Avrupa ülkesinden
sanatçılaryoğun biretkinlik içindeler. Alı-
şılmadık birtiyatro göstensi hazırlanıyor.
Avrupa Birliği'nin halklar ve kültürle-
rarası yakınlaşmaya destek veren Kale-
ideskop fonu, projenin yaşama geçmesi-
ni sağladı.
Olayı yönlendiren François Monnet,Gü-
ney Fransa 'da alternarif yasam sürdüren ve
bu bölgede, Italya, Dani-
marka gibi yerlerde her fir-
satta kırsal şenlik ve kut-
lama oyunlan düzenleyen
bir sanatçı. tflah olmaz bir
romantik. Durumu bu söz-
cüklerle anlatıyorum; çün-
kü Monnet'nin yanında
projenin yönetmen yar-
dımcılığını yapıyorum.
Toplulugun çekirdeği,
yönetmenin yıllardır de-
neyimlerini paylaştığı bir
müzisyen grubundan olu-
şuyor. Iskoçya'dan Barba-
ra Swetina, Fransa'dan OB-
vier Milchberg, Polon-
ya "dan Vanos,Belarus "tan
Alesander, halya'dan Si-
monaMarini ile Giggi LJ-
berti, Macaristan'dan Boglarka, enstrü-
manlanm sahici ustalıkla kullanan dün-
yanın çeşitli yörelerinden şarkılar, türkü-
ler söyleyen bir grup.
Öteki katılımcılar, Danimarka'dan Puf-
cinella dans tıyatrosu. Fransa'dan tiyarro
oyuncusu LaurentChouteou,Noneç'ten
Leila Monnet Öte yandan şenliğe Türk
sanatçılardan katılım sağlamak güç oldu:
çünkü oyuncu, dansçı ve müzisyenler, yı-
hn bu zamanında büyük kentleTdeki yüküm-
lülüklerinden uzaklasamıyordu. Yeni ku-
rulan Sandimay Sokak Tiyatrosu'ndan
ski kilise
yeni sanat
merkezi
Eklisia'da
Türkiye'den ve
yedi Avrupa
üîkesinden gelen
sanatçılar
alışılmadık bir
tiyatro gösterisi
hazırladı.
Günay, Murat ve Cem, dansçı Berrak Ye-
dek, Kumpama'dan Nadi GüJer, şarkılar-
dan sorumlu Suna ile olayın masklar ve çev-
re tasanmını yapan Ahmet Mfiderrisoğlu
üç haftahk yoğun çalışma için Gümüş-
lük'te buluşabildi. Ama ne yazık ki günü-
birlık gelen yerel çalgıcılar dışında Türk
müzisyenlerden yoksun kaldık.
Oyun altı günde çıktı. Yedinci gün oy-
nandı. Dünyamn yaratılışı gibi. Zaten çok
çeşitli kaynaklardan derlenen dans, mi-
zansen ve metinler yaratılış ve yola çıkma
motifleri üzerine kurulu.
Gösteri Türk folklorun-
dan ekim, hasat, çayda çıra
vb. danslar. türkülerden son-
ra Odysseus'un evine doğ-
ru uzun yola çıkışmdan esin-
lenen bir finalle bitiyor; da-
hadoğrusu bitmiyor, tüm iz-
leyenleri türkü ve danslara
katılıma çağınyor.
Gümüşlük'teki eski kilise,
yeni sanat merkezi Eklisia'da
salt mum aydınlığında her
gün batımı oynanan "MHo-
lojik YoJcııluk'' coşkulu bir
gösteri oldu. Dünyanın de-
ğişik yörelerinden gelen in-
sanlann kaynaşması, kendi-
liğinden gelişen doğal bir
enerii üretiyor. Gösterinin
tüm içeriklerin ötesinde asıl
aktardığı, bu enerji.
Tarihi mekânlarda oynanryor
Oyun perşembe-cuma Yunan adalanna
doğru yelken açıyor. Daha sonra, hafta so-
nundan başlayarak yeniden Güney Ege'de
bugün Didim Apollo Tapınağı, yann Eu-
romos Zeus Tapınağı, 24 Kasım Milas
Kervansaray, 25 Kasım'da Bodrum Kaleiçi
gibi tarihi yerlerde 27 Kasım'a dek oyna-
nacak. Yöre halkı ayaldanna gelen bu ina-
nılmaz zengin gösteriyi umuyoruz ki bek-
lenen ilgiyle karşılar.
Pavarotti Beyrut 'ta
konser verecek
• Pavarotti
Arap dünyasındaki
ilk konserini ocak
ayında
gerçekleştirecek.
Beyrut'taki Spor
Kenti'nde 12 Ocak
akşamı 64 kişilik
Prag Senfoni
Orkestrası eşliğinde
tek bir konser
verecek olan
sanatçı,
önümüzdeki hafta
da New York
Metropolitan
Operası'nda sahneye
çrkacak. Pavarotti'nin
Beyrut'taki konseri
Lübnan televizyonlan
Future TV ve MTV ile
Beyrut Festival
Komitesi'nin
işbirliğiyle
gerçekleşecek. Bilet
fiyatlannın 33 dolarla
100 dolar arasında
değiştiği konser dört
yıldır sürekli
erteleniyordu.
• catherlne
Denevue
Bulganstan'da Soğuk
Savaş dönemini anlatan
bir filmin çekimlerine
başladı. Regis
VVargnier'in yönettiği
gerilim türündeki
filmin adı 'East- West'.
Denevue filmde iki
Bulgar vatandaşının
Stalin baskısından
Batı'ya kaçmasına
yardımcı olan Fransız
aktrist Gabrielle'i
canlandınyor.
• Ed Presman.
American Psycho adlı
filmin önümüzdeki yıl
Venedik Film
Festivali'ne katılacağını
açıkladı. Mary
Harron'un yönettiği
filmde Leonardo
Di Caprio ve Christian
Bale rol alıyor.
• Whltney
Houston,
yapımcılıgını Lawrence
Bender'in üstleneceği
bir filmde rol alacak.
Henüz adı
açıklanmayan sivil
savaş fıhninde zenci
köle bir kadınla beyaz
adamın yaşadığı aşk
konu ediliyor.
• Ron
Rosenbaum un
Explaining Hitler adlı
kitabı beyazperdeye
uyarlanıyor. Filmi Jim
Sheridon yönetecek.
• Harvey Keitel.
Kathleen Turner ve
Danny Aiello ile The
Prince of Central Park
adlı filmde oynayacak.
• Alain Delon
sinemayı bırakjyor. 63
yaşındaki sanatçı,
Amerikalılann hâkim
olduğu bugünkü sinema
sektörüyle hiçbir
alakası olmadığını ve
kişisel anlamda
sinemayT bıraktığını
belirtti. Delon artık
sinemayla hiç
ilgilenmeyeceğini
söylemediğini ve kapıyı
aralık bıraktığını
açıkladı.
• Van Gogh'un
kendini resmettiği
portresi. Christie's
Müzayede Salonu'nda
düzenlenen bir
müzayedede yaklaşık
71 milyon500bin
dolara (yaklaşık 21
trilyon lira) satıldı.
Van Gogh'un 1889
yılında yaptığı ve
ölmeden bir yıl önce
annesine dofum
günü hediyesi olarak
verdiği 'Portraitde
l'amsts sans barbe'
adlı çalışma 20-25
milyon dolara satışa
sunuldu.
• Mickey Mouse
70yaşında. 1928
yılından beri dünya
çapındakı pek çok
izleyicinin eğlence
kaynağı olan Mickey
'elinden gelenin en
iyisini yapmaya çalışan'
bir kahraman olarak
yaratılmıştı. Walt
Disney yetkilileri
Mickey Mouse'un
doğum günü anısına
dört saatlık özel bir
doğumgünü programı
hazırlamayı ve
kahramanın yaratıcısı
John Hench anısına da
bir dergi çıkarmayı
planlıyor.
• Julie Andrews
ses tellenndeki
rahatsızlık nedeniyle 18
aydır şarkı söyleyemiyor.
63 yaşındaki îngiliz
sanatçının bir daha şarkı
söyleyememe olasılığı
var.
• Eddîe Murphy,
Neil Cuthbert'ın
yazdığı bilimkurgu
komedi Pluto Nash adlı
filmde rol alacak.
• Jack Nicholson,
Clint Eastvvood ve Sean
Connery Space
Cowboys adlı filmde bir
araya geliyor. Üç aktör
filmde özel bir görev
için yeniden göreve
çağnlan emekli pilotlan
canlandıracak.
• Stanley
KUbrİCk'inbirtürlü
memnun kalmadığı için
çekimlerini yıllardır
sürdürdüğü ve tam bir
yılan hikâyesine dönen
son filmi Eyes Wide
Shut'ın toplam maliyeti
sadece 60 milyon dolar
olacak. Yönetmenin
bütçeyi ayarlarken
kuruşu kuruşuna hesap
yaparak ve bütün
giderlerden keserek
filmi bu kadar düşük bir
maliyete ürettiği
söyleniyor.
BUGUN
• BtLGİ ÜNtVTRStTESİ SİNEMA GÜNLERİ
kapsamında saat 14.00'te 'The Cincinnati Kid', saat
16.00'da '2001: A Space Odyssey' adlı filmler
gösterilecek. (216 00 00)
• 14. İSTANBUL FOTOĞRAF GÜNLERİ
kapsamında gerçekleştirilecek olan 'Fotoğrafinla
Gel' başhklı sergi saat 14.00'te İTÜ Taşkışla
Kampusu Salon 102'de açılıyor. (243 14 01)
• BEKSAV'da saat 16.00'da Orhan Kahyaogiu'nun
konuşmacı olarak katıldığı 'Türkiye'de Pop Müzik
ve Pbpüler Müzik' başlıklı konferans yer alıyor. Saat
18.30'da ise 'The WaD' adlı film izlenebilir.
(349 91 55)
• İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nin düzenlediği
'Roma ve Devrimlerin Anlamı' başlıklı uluslararası
seminer Istanbul Büyükşehir Belediyesi binasında
gerçekleşecek. (293 98 48)