Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5EKİM1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kaldıraç
dergisine
baskın
• Istanbul Haber Servisi
- Kaldıraç dergisi
tarafından yapılan
açıklamada, Kartal'daki
Kaldıraç dergisi merkez
bürosuna önceki gün
kimliğı belirsiz kişilerce
saldın düzenlendiği
belirtilerek "Kapıyı
kırarak içeri girmişler ve
bürodakı eşyalan tahrip
etmişler" denildi.
Halk Ozanları
Vakfı'ndan
yarışma
• ANKARA
(Cumhurivet Biirosu) -
Halk Ozaıilan Vakfı,
"Gelenek ve
Göreneklerimız" konulu
şiir yanşması düzenliyor.
Kültür Bakanlığı'nın
katkılanyla düzenlenen
yanşmada, dereceye giren
birinci şiire 100, ikinciye
75, üçüncüye 50,
dördüncüye 30 milyon lira
ödül verilecek.
Renault işçi
çıkardı
• BURSA (AA)-Oyak
Renault Otomobil
Fabrikalan AŞ'de, Türk
Metal Sendikası'ndan
istifa eden işçilerden 11 'i
işten çıkanldı. DlSK'e
bağlı Birleşik Metal
lşçileri Sendikası Bursa
Şube Başkanı Selçuk
Göktaş, işten atılan
işçilerle birlikte
düzenlediği basın
toplantısında, işten
atılmalan kmadı. Göktaş,
metal sektöründe yaşanan
"keyfı işten
çıkarmalar"ın, işçilerin
bir süre önce sendikal
anlayışına tepki
göstererek Türk Metal
Sendikası'ndan istifa
etmelerinden
kaynaklandığını öne
sürdü.
Çeteleri
protesto
• İstanbul Haber Servisi
-Okmeydant'nda
toplanan yaklaşık 150
kişiHk bir grup, "çeteleri"
düzenledikleri yürüyüşle
protesto etti. "Kahrolsun
MİT, CIA, kontrgerilla",
"Çeteler halka hesap
verecek" sloganlannın
atıldığı eylem sırasında
yapılan açıklamada,
Susurluk'un içinde sadece
Ağar, Çiller, Bucak degil,
tüm düzen partilerin
oldugu ileri sürüldü.
Polisin çevrede geniş
güvenlik önlemi aldığı
eylemde göstencıler,
Grup Yorum'un müzikleri
ile halay çektikten sonra
sessizce dağıldı.
Tayyip Erdoğan
mâni okudu
• İstanbul Haber Servisi
- istanbul Büyüksehir
Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan, Fazilet
Partisi Genel Başkanı
Recai Kutan ile birlikte
Eyüp Feshane El Sanatlan
Merkezi ile Sütlüce
Kongre ve Kültür
Merkezi'nin temel atma
törenine katıldı. Erdoğan
tören sırasında yaptığı
konuşmada, "Başıma ne
geldiyse söylemediğim,
düşünmediğim şeylerden
gelmiştir" dedi. Bir de
mâni okuyan Erdoğan,
"Sofra üstünde pekmez /
Bu pekmez bize yetmez
Merak etme Tayyibim /
Bu şarkı burada bitmez"
dedi.
Sultanbeyli'de
trafik kazası
• İstanbul Haber Servisi
- TEM Otoyolu
Sultanbeyli mevkiinde,
3alıh Ok yönetimindeki
54TF914plakah
<amyonun lastiğinin
Datlaması sonucu
•neydana gelen trafik
tazasında, Yüksel Erdem
/e Murettin Meydan adlı
/uıttaşlar yaralandı.
İhgüp Radyo
gccesi
• stanbul Haber Servisi
R~ÜK tarafından
ıalkında 90 gün kapatma
;ezısı verilen Özgür
Isiyo'nun Harbiye
\«;khava Tiyatrosu'nda
iO^nleyeceği dayanışma
|e=esine, İstanbul
/aîliği'nce izin
/eümedi.
DTP, 'yüzde 7 barajlı' seçim yasası önerisini TBMM'ye sunacak
Baraj pazarhğı gimdemde
DÜRDANE KIRÇU\AL
ANKARA - DTP, milletvekıli seçimle-
rinin ertelenmesi konusundaki ısranndan
vazgeçerken seçim hukukunun değiştiril-
mesi için girişimde bulunmaya karar ver-
di. DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cin-
doruk, seçim baraj ının yüzde 7'ye inme-
si, ittifaklara olanak tanınması ve yurtdı-
şındaki yurttaşlann mektupla oy kullana-
bilmeleri için gelecek hafta Meclis'e bir
yasa önerisi sunacaklannı bildirdi. Şanlı-
urfa'da bir basın toplantısı düzenleyen
Cindoruk, yılbaşında istifasıyla birlikte
Tüıkiye'de kaos çıkacağını düşünen Baş-
bakan Mesut Yümaz'a, *O zaman erken
istifa et Geniş tabanlı bir hükümetle istik-
ran sağia" dedi.
Cindoruk, Cumhuriyet'e yaptığı açık-
lamada, iki seçimin bir arada yapılması-
nın yaratacağı sıkıntılannı pek çok kez
dile getirdiklerini, ancak sonuç alamadık-
lannı söyledi. DTP olarak milletvekili ve
yerel genel seçimlerin birbinnden aynl-
ması yönünde önerge vermeyeceklerini
bildiren Cindoruk, ancak bir başka parti-
den bu yönde bir öneri gelirse bunu des-
tekleyeceklerini açıkladı.
Cindoruk, "Madem iki seçim bir arada
18 Nisan 1999'da yapılacak. O zaman,
anayasaya uygun bir seçim hukuku ile
yapmahyız" dedi. Cindoruk. hazırladıkla-
n seçim yasası değişikliği önerisini gele-
cek hafta Meclis'e sunacaklannı belirtir-
ken "Bizim önerimiz anayasanm öngör-
düğü temsilde adalet vesiyasal istikran da
sağjayacak" görüşünü dile getirdi.
Cindoruk, ülkebarajının yüzde 7'yein-
mesini önereceklerini belirterek "Biz as-
lında baraj ın yüzde 5 olmasını istiyoruz.
Ancak buna bazı partiler karşı çıkıyor.
Yüzde 10 da çok yüksek. O nedenle yüz-
de 7 önerisini getiriyoruz. Ama isterlerse
yüzde 8 oranını da kabul ederiz" dedi.
ittifaklara olanak tanınmasını da iste-
diklerini belirten Cindoruk, bu seçimler-
de yurtdışındaki Türk yurttaşlanna oy
kullanma olanağının mutlaka sağlanma-
sı gerektigini söyledi. Bunun için de mek-
tupla oy kullanma önerisini getirecekle-
rini kaydeden Cindoruk, "Bizim önerimi-
ze göre önce yurtdışı seçmen kütüğü oluş-
turulacak. Sonra elinde seçmen kartı olan-
lar mektupla oylannı kullanacaklar. Oy-
lar, Ankara'da oluşturulacak bir merkez-
de toplanacak. Siyasi partilerin alacakla-
n oylar toplam oylanna eklenecek" dedi.
Cindoruk, eğer istenirse seçim yasasımn
Meclis'ten çıkmasınm birkaç günlük iş-
ten ibaret olduğunu, yurtdışı seçmen kü-
tüğünün de en fazla bir ay içinde hazırla-
nabileceğini belirterek "Dolayısıyla tüm
bunlar seçimlere rahatkkla yetişir. Seçim-
lerin ertelenmesini zorunlu kılan bir du-
rum yoktur" dedi.
DTP lideri Cindoruk, dün Şanhurfa
Edesa Oteli'nde düzenlediği basın top-
lantısında ise Başbakan Mesut Yılmaz'a
erken istifa önerdi.
Cindoruk, Cemal Alişan'ın bakan ola-
madığı için partiden istifa noktasma gel-
mesiyle ilgili bir soruyakarşıhk da, "Eğer
bakanlık için partiden aynlınıyorsa bu iliş-
ki zaten pamuk ipliğine bağlı demektir.
Partiler bakanlık fabrikası değü, demok-
rasi atöh/esidir" dedi.
Demirel, Türkiye'nin bu deneyimi yürütemediğini söyledi
'Üraversite özerk olaıııadr
BAHAR TANRISEVER
ELAZIĞ - Cumphur-
başkanı Süleyman Demi-
rel, Türkiye'nin özerk üni-
versite deneyiminı yürüte-
mediğini belırtirken üni-
versite zeminlerinin şıd-
det, kavga ve itiş- kakıştan
uzak tutulması gerektıği-
ni söyledi.
Cumhurbaşkaru Demi-
rel. dün Elazığ'da Fırat
Üniversitesi 'nin 1998-
1999 öğretim yılı dönemi-
ni başlattı ve çok sayıda
açılış ile temel atma töre-
nine katıldı.
Demirel, Fırat Üniver-
sitesi Rektörü Prof. Dr.
Eyüp tsbir'ı ziyaretınde
üniversitenin Cumhuri-
yet'in en büyükprojesı ol-
duğunu söyledi.
Bilim tarafından özerk
olacak olan üniversiteye
idari ve mali açıdan bazı
kısıtlamalar getirileceğıne
işaret eden Demirel, sözle-
rini şöyle sürdürdü:
"Ama bunlar üniversi-
tenin özerk olmasını engel-
lememelL Türkiye özerk
üniversite tecrübesini yü-
rütemedL Dev letin ayırdı-
ğı fonlann kullanılınasın-
da esneklik sağlanması ge-
rekir. Hem veriyor gibi gö-
rünüp hem kullanımını
engellemesi gelişmeyi ön-
lüyor. Tahsisadan kuOan-
dırmayacaksa hiç verme-
sin."
Demirel, Fırat Ünivsite-
si'nin 1998-1999 öğretim
yılı açılışında yaptığı ko-
nuşmada da bilgi toplu-
munun daha çok okumuş-
luğu gerektirdığini, bu ne-
denle de Türkiye'nin daha
iyi okumak gibi bir hedef-
le karşı karşıya olduğunu
kaydetti.
Rektörden uyan
Açılışta konuşan Fırat
Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Eyüp Isbir de öğrenci-
lerine şöyle seslendi:
"Ydacı ve bölücü mih-
raklar sizleri çeşiöi vasıta
ve tabriklerie akİanp Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin ka-
nun, nizam ve düzenine
karşı harekete sevk etmek
için manevi degerlerinizi
dahi istismar etmek sure-
tiyle daha önceleri çok oy-
nanan bir oyunu yine tek-
rarlayabilirier. Hatta de-
mokratik, laik ve sosyal
hukuk devieti olan Türki-
ye Cumhuriyeti'nin devie-
ti ve milletiyle bölünmez
bütünlüğüyle Kürt-Türk,
Alevi-Sünni gibi a\nmlar
yaratarak veya simge ha-
lindeküık ve kı>afetler gjj-
direrek zedelemek isteye-
bilüier. Fakat şunu unut-
mamak gerekir ki Türk
devieti sarsılmaz gücü ve
milletinin şaşmaz sağdu) u
ik bunlara her zaman ge-
reken dersi vçrmiştir ve ve-
recektir."
Cumhurbaşkaru Demirel, Elaağ'da fotrü çıkanp kasket giydi. Cumhurbaşkaru
Fırat Üniversitesi'nin açılışında yapâğı konuşmada, "İdari ve mali açıdan kısıtiı
olan üniversitelere de\ letin ayırdığı fonlann kuUanılmasında esneklik sağlanma-
sı gerekir. Hem \eriyor gibi görünüp hem kullanımını engellemesi gelişmeyi önlü-
yor. Tahsisatlan kuİlandırmayacaksa hiç vermesin" dedl (Fotoğraf: AA)
CHP'li Sağlar, konuyu Meclis'e getirmek için hazırlık yapıyor
Alaattiıı Çakıcı-siyasetçi ilişkisi
• CHP, Alaattin Çakıcı ile siyasetçi ve
bürokrat ilişkilerinin tüm boyutlan ile
açığa çıkanlması ve Susurluk olayının
devamı niteliğindeki bu dosyamn
tamamlanması amacıyla harekete geçti.
Içel CHP Milletvekili Fikri Sağlar'ın bu olayı Meclis
gündemine getirmek için hazırlık yaptığı bildirildi.
ANKARA (UBA) - CHP,
Alaattin Çakıcı ile siyasetçi ve
bürokrat ilişkilerinin tüm
boyutlan ile açığa çıkanlması
ve Susurluk olayının devamı
niteliğindeki bu dosyamn
tamamlanması amacıyla
harekete geçti. Içel CHP
Milletvekili Fikri Sağlar'ın bu
olayı Meclis gündemine
getirmek için hazırlık yaptığı
bildirildi.
Hükümeti dışardan verdiği
destekle ayakta tutan CHP'de
çete rahatsızlığı başladı. Art
arda çıkan kasetler ve ANAP'lı
Eyüp Aşık ile bazı partihlerin
başta Alaattin Çakıcı olmak
üzere bazı mafya liderleri ile
ilişkiye girmelerinin ardından
işin Başbakan Mesut Yılmaz'a
kadar dayandınlması üzerine
harekete geçen CHP, önce parti
bünyesinde bir Çete
Komisyonu oluşturdu. CHP'nin
bu komisyonun çalışmalan
ışığında başta Alaattin Çakıcı
olmak üzere diğer çete-
siyasetçi, bürokrat-bürokrasi
ilişkilerinin enine boyuna
irdelenmesi için Meclis'te
Araştırma Komisyonu
kurulması için önerge vereceği
öğrenildi.
TBMM Susurluk
Komisyonu'nda görev alan ve
çetelere karşı verdiği mücadele
ile tanınan Sağlar'ın bu konuda
hazırlık yaptığı bildirildi.
Sağlar'ın en geç bu ay sonuna
kadar araştırma komisyonu
kurulması için başvııru
önergesini tamamlayacağı
kaydedildi. CHP çevrelerinde
çetelerin siyasetçiler ve
bürokratlarla ilişkilerini
irdelemek amacıyla kurulacak
bir araştırma komisyonunun
Susurluk Komisyonu'nun
devamı niteliğinde olacağı ve
bu sayede karanhkta kalan pek
çok noktanın da
aydınlatılabileceği belirtiliyor.
Sağlar, daha önce yaptığı
açıklamada Çakıcı-siyasetçi-
bürokrat ilişkilerinin Meclis'te
ele ahnması gerektigini ifade
ederek "Bu olayın tüm
unsurlan ve her boyutu, başta
TBMM olmak üzere devletin
ilgili kurumlan tarafindan ciddi
biçimde ele almmahdır" dedi.
IRMIKIAYDEV ENGtN
Ecevit:
CHP ile
birleşmenin
faydası yok
ÖMERYURTSEVEN
DENİZLt - Başbakan
Yardımcısı ve DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit, 18
Nisan seçimlerine partisinin
kendisini halka tanıtmış ola-
rak gittiğini belirterek solun
birleşmesini isteyenlere
"Kusura bakmasınlar. CHP
ile birleşmenin bir faydası
yok" diye seslendi. Ecevit,
dış politika konusunda da
Suriye'ye aldınş bile etme-
diklerini, ancak ttalya ve
Fransa gibi Batılı müttefık-
lerin terbiyesizlik olarak ni-
telendirdiği davranışlan ya-
dırgadıklannı söyledi.
DSP lideri, Milli Eğitim
Bakanı Hikmet Uluğbay,
Maliye Bakanı ZekeriyaTe-
mizel, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Nami Ça-
ğan ile birlikte geldiği De-
nizli'de seçim kampanyası
başlattı. Çınar Meydanı'nda
düzenlenen mitingde konu-
şan Ecevit, 55. hükümetın
icraatlannı anlattıktan sonra
CHP ile birleşme konusuna
değindi. 1983'ten sonra HP
ile SODEP'in, daha sonra da
SHP ile CHP'nin birleştiği-
ne dikkat çeken Ecevit, "De-
mek ki birlik oluşumlan bir
yarar sağlamıyor. Şimdi bizi
CHP ile birleşme)e zorhıyor-
lar. CHP ile birleşmenin bir
faydası yok. Hesap ortada"
dedi. DSP lideri daha sonra
şu görüşlere yer verdi:
"Sayın Baykal 'En denen-
memiş parti biziz' diyor.
Oysa DYP ile 4 yü ortaİdık
yapülar. Kendisi sıfir not al-
dL DSP ise 14 a\da tam not
aklı. 1 Ekim günü bir gaze-
tedebir habervardL Çeteler-
k mücadele için 8 CHP'li bir
araya geimiş. Yansı muhale-
fet ohnuş. Bir başkan seçe-
memişler. Bu CHP ik birleş-
menin küne faydası olur kL"
DSP lideri ve beraberin-
dekiler mitingden sonra 200
yataklı yeni SSK hastanesi-
nin temel atma ve Hacı Ha-
lil Kömürcüoğlu Ilköğretim
Okulu'nun açdış törenlerine
katıldı.
Konvoy kaza atiattı
Ecevit'in konvoyu, Deniz-
li gezisi sırasında kaza geçir-
di. Sarayköy ilçesi Hacı-
eyüplü mevkiinde, konvoy-
da bulunan 35 K1888 plaka-
h minübüs ile karşı yönden
gelen Hikmet Hişü yöneti-
mindeki 20 EP 087 plakah
otomobil çarpıştı. Kazada
Hikmet Hişil yaşamını yiti-
rirken, 5 kişi de yaralandı.
aengin @ posta. cumhuriyet. com. tr
Bahse girerim ki yazının
başlığını savaş tamtamlanyla
bitiştirdiniz. Sığınak deyince
bombalardan korunacak,
bodaım katında bir beton ko-
runak çağnşımı yaptınız.
Haklısınız ama yanıldınız...
Haklısınız, çünkü Suriye sı-
nırında manevra yapmakta
olan tanklar, toplar akşamdan
sabaha, sınırı aşacaklar gibi
bir hava var. Kimi gazeteler
çığlık çığlığa savaş naralan at-
makta. Dün adını anımsaya-
madığım ve anımsamasam da
olur bir gazete, işi "Vuralım ve
Susturalım" başlığına kadar
vardırdı. Bir başka gazete
"Kesin suyunu bu pis herifle-
rin" diye nal gibi bir başhkla
çıktı.
Dahası İstanbul dün Avru-
pa'dan ve Ortadoğu ülkelerin-
den koşup gelen gazeteci
baskınına uğradı. Alman-
ya'dan, Fransa'dan, Iskandi-
nav ülkelerinden, Abu Dabi,
Sığınağa Gidiyorum
Umman, Ürdün, Mısır'dan ko-
pup geimiş gazeteciler dün
bütün gün "Türk meslektaş
av/"ndaydılar. Yabancı med-
yaya servis sunan haber kuru-
luşları dün çift, hatta üç vardi-
ya yapıyorlardı.
Benim esir düştüğüm Al-
man, Arap, Iskandinav gaze-
tecileri çok basit soruların ya-
nıtını arıyorlardı:
- Herr Engin, Türkiye, Suri-
ye'ye askeri müdahalede bu-
lunacak mı?
- Aidin bey, PKK'nin Suri-
ye'de üslendiği 14yıldırbilini-
yor. Bu kadar yıl sonra böyle
durup dururken bu ilan edil-
memiş savaşın sizce nedeni
nedir?
- Mösyö Enjin, sizce Türk
yetkililerinin açıklamalan sahi-
den bir savaş ilanı mı, yoksa
sert bir uyan mı?..
Gel de yanıtla bakalım bu
soruları? Kelin merhemi olsa
kendi başına sürecek.
İki ayönceyazılmış birmek-
tuba, Suriye'nin yanıt verme-
yişinin bir savaş nedeni ola-
mayacağını, bunu yazan da
söyleyen de biliyor.
Peki öyleyse ne?
Sorular soruları doğuruyor.
Suriye'nin Yunanistan'a ha-
vaalanlarını askeri amaçlarla
kullanmak üzere açacağı ha-
beri bir savaş nedeni olabilir
mi?
Italyanların kendini Kürt par-
lamentosu olarak niteleyen
gruba kucak açması ile bu sa-
vaş gerginliği arasında ne gi-
bi bir ilinti vardır acaba?
Geçen haftalarda ABD'nin
VVashington'da Barzani ile
Talabani arasında zoraki de
olsa yeni bir nikâh ktyması, bu
"nikâh"a ilişkin resmi açıkla-
mada ABD'nin "Kuzey Irak'ta
bir federasyon" terimini kul-
lanması, Türkiye'nin tepkisi
üstüne "Valla billa bir Kürt
devieti istemiyoruz. Hem o
metinde federasyon terimi sa-
dece bir kez geçiyor" yollu
"düzeltmesiy) bu beklenme-
dik tırmanışın gerisindeki ne-
denlerden biri mi? Peki, Tür-
kiye'de "Ha bugün, ha yann
savaş çıkabilir" endişeleri ya-
şanırken ABD'nin, BM'nin
suskunluğu nasıl açıklana-
cak? CNN'inden Euro
Nevvs'üne, Alman TV kanalla-
nndan BBC'ye, hiçbirinin ha-
ber başlıklarında "çok yakın
bir savaş tehlikesinden" söz
edilmeyişi niye peki?..
Anlaşıldı politika, hele dış
politika bu kadar inceldi mi
beni aşar. lyisi mi ben sığına-
ğa gideyim.
Gene yabancı meslektaş-
larca esir almıp ahret sorulan
ile karşılaşmaya hiç niyetim
yok. Neme gerek; bakarsınız
"aA/m"derken birhaJtederim.
En iyisi "akım derken yokum"
demek.
Sığınak dediğimse Ege!
İki üç günlüğüne tüyüyo-
rum. Yazlıkçılar evlerine dön-
dü. Şimdi Ege'nin, Marma-
ra'nın deniz kıyıları, koyları,
adalan bomboştur. Yazlıkçıla-
nn geride bıraktığı kediler, kö-
pekler ve incecikten inen çis-
lem çislem bir güz yağmuru.
Bu benim havam.
İki üç günlüğüne savaş, çe-
te, mafya, siyaset, ticaret, ak
para, kara para benden ırak
olsun.
Şiir, şarap, denizin kıyısı ve
güzün doyulmaz kederi sığı-
naktır...
Zaten güz yağmuru başladı
işte. Doğa çağırıyor...
Erol Evcil olayı
Suçlonon krediler
müdürünü
İşBonkosı
yönetimi komdu
• Maliye'nin Dışbank raporunda
suçladığı Iş Bankası yöneticisi
Bayyurdoğlu'nun raporunda bilgi ve
belgeler göz ardı edildi
ALPERBALU
ANKARA - Iş Bankası yönetiminin, End
Evcfl'e verilen 150 mihyon dolarlık kredi
soruşturmasını yürüten Bursa Cumhuriyet
Başsavcıhğı'na "sorumluluğun şube müdürü ile
smirh otduğunu" belirten 2 rapor gönderdiği
belirlendi. Eski Teftiş Kurulu Başkanı, dönemin
genel müdür yardımcısı Manir Bayyurdoğhı
tarafından hazırlanan raporlarda, Kredilerden
Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Berhan
Civetekoğhfnun faaliyetlerini itirafetmesine
karşın *iyi niyetfi" olduğu gerekçesîyle
aklanmaya çalışılması dikkat çekti.
Berhan Civelekoğlu'nun İş Bankası'ndan sonra
çahşmaya başladıği Sitebank'ın yönetim kurulu
üyeliğinden aynhnasıyla Korukçu'nun ardından
skandalda ikinci istifa gerçekleşti.
Mahir Bayyurdoğlu adı kamuoyu gündemine, 21
Ağustos 1996'da Cumhuri>«t'te yayımlanan
Maliye Bakanhğı'mn Dışbank raporuyla geldi
Dışbank, Ünal Korukçu adının da yoğun olarak
tarüşıldjğı bir süreç sonunda Lapis Holding'e
satıldı. Lapis Holding bankayı satın aldıktan
sonra genel müdürlüğe Ufuk Söytemeı'i getirdi.
Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu'nun 1996
yılında hazırladığı 500 sayfalık inceleme
raporunda, Söylemez'in bazı hayali faturalarla
ödemeler yapmış gibi göstererek bankanm içini
boşalttığı vurgulandı. Bankada Ufiık Söylemez
yönetiminin yarattığı zarann 158 milyon dolar
olduğu belgelere dayanılarak belirtilirken,
Söylemez ve yönetim kurulundakı arkadaşlan
hakkında "emniyeti suüsrjmar hükümlerine
göre suç duyurusunda bulunulması ve ceza
davası açılması istendi.
Kayalar rapordan çıkamor
Suç duyurusunu o zamanki Maliye Bakanı
ANAPTı Lütfiıflah Kayalar rapordan çıkardı.
Raporda suçlanan adlardan biri de, sonradan Iş
Bankası Genel Müdür Yardımcısı sıfatıyla
hakkında hukuk müşavirince suç duyurusunda
bulunulan Mahir Bayyurdoğlu idi.
Bayyurdoğlu'nun, Eze Zeytincilik'le ilgili olarak
25 Ağustos 1997 ve 4 Kasım 1997'de hazırladığı
raporlann, daha sonra müfettişler tarafindan
saptanan unsurlar gözden uzak tutularak kaleme
ahnması dikkat çekti. Savcıhk soruşturmasının
yalnızca emekli şube müdürü Mehmet Ertaş'ı
hedef aldığı izlenimi veren raporiarda, Erol
Evcil'in bankada tasfiye kaydının bulunduğu ve
istihbarat verilerine değinilmemesi dikkat çekti.
25 Ağustos tarihli raporda Ertaş'ın kasıt ve
suiniyetle (kötü niyet) hareket ettiği saptamasına
yer verilmesine karşm emekli şube müdürü
hakkında yalnızca "emniyeti suiistimal"
suçlamasıyla suç duyurusunda bulunulması ve
banka içinde bu iddialara yönelik soruşturma
açılmaması da dikkat çeken unsurlar arasında
yer aldı. Raporda, dikkat çekici unsurlardan
birini de, "Erol Evcfl'in daha önceden hfleü
yotlara başvıırduğu ve olması gereken zeytin
tutannı yüksek göstermeye varacak önlemleri
aldığı'' oluşturdu. Ancak bu konuyla ilgili
herhangi bir suç duyurusunda bulunulmaması da
dikkat çekici. Kasım 1997 tarihli raporda, Ero!
Evcil'in "dolandına" olduğu vurgulanmasına
karşın "dolandınaük" iddiasıyla kovuşturma
yapılmamış olması da dikkat çeken bulgular
arasında yer aldı. BASlSEN Başkanı Metin
TTryakioğlu'nun oğlu Burak Tîrjakioğtu ile
Mehmet Ertaş'ın kardeşi Hatit Ertaş'ın Erol
Evcil'le, banka geleneklerine aykın bir bjçünde
tekstil şirketi kurduklan tespiti de "genel bir
saptama" biçiminde geçistirildi. Şırketin kredi
bağlantılannda herhangi bir etkmliği
bulunmadığı değerlendirmesi yapılarak, sıradan
bir olay olduğu izlenimi verilmeye çalışıldı.
Bayyurdoğlu, bu işlemle ilgili olarak Mehmet
Ertaş yönünden yaptığı "tamamen kural vt
usuüerimiz dışı. hiç bir şekflde kabul edüemez
basiretsiz ve kasım davranışıyia da bankannzı zor
durumda bırakmış'' yorumunu; Metin
Tiryakioğlu için yapmadı. Raporda, Mehmet
Ertaş, Berhan Civelekoğlu ve Dündar Partar
hakkında özetle şu değerlendirmelere yer
verildi:
Ertaş 1. derece kusurhı: Yöneticiler %-e
müfettişleri yanıltan, yanlış yönlendirme yapan,
bildiklerini saklayan Mehmet Ertaş'uı doğrudan
kişisel menfaaat temin ettiği yönünde bir
saptamamız olmadı, "yükselme hırsmın akfanm
önûne geçmes sonncu" malum olaylara neden
olduğu belirlendi.
Kurtulmasuıa izin
EmekHye aynlarak kurnılmasına izin: Ertaş'ın Iş
Yasası'nın ilgili hükümlen uyannca
sözleşmesinin tazminatsız feshi mümkün olsa
da, tüm haklarmı alarak bankamızdan emekli
olduğu ve banka zaran şimdilik ihtimal
dahilinde otaıadıgı için bu emeklilik izninin
verilmesi yanlış bir işlem olarak
değerlendirilmedi. Aynca iki taraftan birinin
hukuki yollara başvurması kısa sürede
piyasalarda şuyu bulabilecek, bu da bankamız
isminİE yıpranmasına, konunun rakiplerimizce
şu veya bu şekilde istismar edilmesine yol
açabüecektir. 'İyi niyetli' genel müdür
yardımcısı: Evcil'e kullandınlan kredilerle ilgili
olaylarda kasti ve suiniyetli hareket etmediğt,
herhangi bir maddi menfaat temin etmediği
kanaatine vardığımız Civelekoğlu "nun en
önemli kusuru "aşırı iyiniyenı olan yapcandan da
ka\ naklanan bir tutumla konuya $on derece
angaje olarak gerek Ertaş, gerekse Evcil'in kasrih
beyan ve iştemkrine sonuna kadar" inanmasıdır.
Olayda ikinci derecede sorumlu olduğunu
düşündüğümüz adı geçen bu nedenle kredilerin
her aşamasında her türlü riski kabul etmiş ve
sonuçta şahsi sorumlulukla karşı karşıya
kamuştır. Emekliliğini istemesi nedeniyle idari
bir işlem yapılmasına gerek görülmemiştir.