Catalog

24 OCAK 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 David Mamet son romanmdâ Amerika'daki Yahudi sorunu üzerinde duruyor 'Kölderimizle yüzleşmeKyiz'Kültür Servisi - David Mamet Hollywood sınemasında önemlı bır senanstlik kanyenne sarup. Brian De Palma nın 'Dokunul- maziar'. Danm deV"ıto"nun 'Hof- fe've BobRafdson'ın 'PostacıKa- pıyı İld Kere ÇaJar'ı, Mamet ım- zasını taşıyan fılmlerden bazılan. Senar\ olannın >anı sıra tıyatro oyunlan ve romanlan bulunan Mamet. 80'li yıllardan bu >ana si- nema jönetmenlıği de >apıyor. 1987'de 'Oyun Evi\ 1988'de 'Işler Değişryor' ve 1991 de 'Inti- har'ı çeken Mamet"nin son filmi 'İspanyol Mahkûmu' Fransa'da henüz gösterime girdi. Aşağıda sızlere Fransız Le Monde gazetesınin Mamet'yle yaptıgı söyleşıden kesıtler sunu- yoruz. "Yirmi yıi bayunca şov dürrya- sının her alamnda tecrübe edin- mek gibi bir şansım oldu. Organi- zatör.sahne»örv\lisi. dekorcu. kos- tütncü. terrüziikçi, taksi şoforlüğu. makinisüik ve o> unculuk yapüm. Bir aktrisle evlendim ve şu an se- naryo yazariığı yapıyonım. Bu de- neyimİerin hepsi çok işime yaradı çünkû gözlerimi \« kulaklanmı açık tutmayı öğrendim" sözleny- le özetlıyor Mamet kendisini bu- günlere getıren yırmi yıllık serü- venını. Yaşadıgı her deneyımın yapıtlanna yansıdığıru söy- lüyor. 1969yılmdaAnzona \e Flonda'dakı yeşıl alanla- n pazariayan bir emlakçıde çalışarak geçırdığı günler. 1982"de yazdığı 'Glen- garry Glen Ross' ısımlı tı- yatro oyununa ilham kay- rtaği oluyor örneğın. Mamet gerek sınemada gerekse tiyatroda ızleyıcıy- le alay etmeyi sürdürüvor ama diğer yandan ülkesn - le olan bağlannı ve Amen- kan rüyasının dinamikleri- ni her defasında daha acı- masız bır biçımde sorgula- maktan da vazgeçmıyor. Köklen çok uzaklara da- yanıyor Mamefnın. Rus ve Polonya kökenli. Chıca- go'da yerleşmış Musev ı bır ailenın çocuğu. Annesıyle çok kısa bır süre ev lı kalan \e sen- dikal haklar konusunda uzmanlaş- mış avukat babasından ıkı şey öğ- rendiğini söylüyor: Kendıni açık- lıkla ifade etmek \ e vicdan sahıbı olmak. "Oleanna'daki profesöre benziyorduın'' diyerek kendıni yazdığı tıyatro oyunlanndan bırin- deki bır karaktere benzeterek sö- JSav\d Mamet. yazarlann en fazla bir yıl popülerliğini koruyabildiği Hollyvvood sistemini kırabilen tek senarist olarak anılmasına karşın, son çalışmasıyla yine kişisel saplantılanna ve kimlik sorgulamalanna dönmüş görünüyor. ze de\am ediyor sonra. "Hani şu. öğrencisinin cinsel tacizle suçladj- ğı profesör. Hayatı bmunca eksik aklllı oimakla suçlandı ve sonunda bir idiota dönüştü. Ben de bugüne dek hep aynı şeyle karşılaştım. Çevremdeki insanlar başarüı ola- biJeceğime hiç inanmıvor. her şevi yüzüme gözüme bulaşbracağımı düşünüyorlardı. 1977 ydında ba- bamın Amencan Buffalo'yuizte- mevegeldiği günii unutarrmorum. Nezaman bu saçmabklaıia uğraş- mayı bırakıp ciddi bir şeyler yaza- cağımı sormuştu bana. Oysa ki üzerinde en çok çalışüğım oyundu bu. ama babam hiçbir zaman ik- na oünuvordu." • > dan Daha sonra en güzel. en aynntılı ve kendisin- den en çok söz eden fıl- mi 'Homkide'daki ekst- remist Yahudi rolünü ba- basına veriyor Mamet: "Onu ikna etmem çok güç olmadı. O zaten bir avukat, vani en çok rol vapmavı gerektiren işle uğraşıyorf Mamet'yı kendisi ve çalışmalan üzerine ko- nuşturmak kola> değıl. Onu ancak yapıtlarını dikkatlice inceleyip par- çalan bir araya getirerek anlamaya çalışabilirsi- niz. 1992'deyayımlanan otobiyografi niteiiğinde- ki kitabı 'The Rake'de çok zor geçen bir çocuk- luk döneminden söz edi- yor Mamet. Son tiyatro yapıtlann- bıri olan 'The Cryptrog- ram'da yıne yaşamı anne ve baba- sı tarafından cehenneme çevrilen bir genci anlatıyor, ama bunlann tam aksine Mamet'nin Hollywo od'daki senanstlik serüveni renk- li ve pınltılı yapıtlardan oluşmak- ta. "Neden olmasın?" diyor Ma- met, "Çok eğienceü ve işe de yan- yor. Poker oyuncusunun rüyası. büviik masaya orurmaktır. Ben de rahip değilim, berkes gibi parayi sevivflrum." Mamet, yazarlann en fazla bir yıl popülerliğini koruyabildiği HoIIywood sistemini kırabilen tek senarist olarak anılmasına karşın son çalışmasıyla yine kişisel sap- lantılanna \ e kimlik sorgulamala- rına dönmüş görünüyor. "Ben Olocaustosonrası ilk Yahudi kuşa- ğındanım. Avnca ikinci kuşak Amerikah da savılınnı. Benim ku- şağım tatsız bir ikilemk karşı kar- şjva kaldı hep. Seçtiğimiz yoi bir- birimize benzemekdeğildi ama bi- zi birbirimize benzetmekiçin >ara- tünuş bir ortamda büyfldük." Geçen ekim aymda Amerika'da yayımlanan 'TheOld ReBgion' ad- lı ikinci kıtabında Drejfus'un Amerikah eşdeğeri, Amerikah karşılığını anlatmak ıstediğini söylüyor:" Amerika'da Yahudi as- keıiere ait tek bir he> kel bulunma- ması inanılmaz. Aynca 'Smith' ya da OMalley' isimli birçok cadde varama "Goldberg" adının verildi- ği tek bir yola rastiamanız müm- kün dcğil. Bu durumda köklerimi- zesırt çevirmek yerineonlarlayüz- leşmemiz gerektiğine inanıyo- rum." Buydmimğin en öndegelengöçerleriseçildiBu yıhn Polar Müzik Ödülü sahibi ola- rak Ravi Shankar ile Rav Charles'ın seçil- miş olmasını, 1900'lü yıllann farklı gele- nekler ve kültürler arasmda fevkalade ha- reketli bır şekilde yer değiştiren müziğini bir kutlama olarak yapılan gayet simgesel bır seçım olarak görüyorum. Her ikısı de denn geleneğı olan toplumlarda yeriştiler -Ra\ ı Shankar. bın yıllık geçmışı olan Hınt raga geleneğinde ve Ray Charles da Ame- nkan Güney 'inin blues. caz ve gospel kül- türünde. Ama yine de ıkısi de zamanla, ba- zılan çok denn ve tabulaştınlmış sınırlar- la çevrili olan geleneklere karşı çıkmış, on- lan aşmış bir müziksel çağdaşlaştıncı ha- line gelmışlerdır. Ray Charles genellikle soul müziğinin doğuşuvla ilgili görülür; gospel müziğiy- "le blues arasmdaki o yasaklı alaşımla ve gönülden coşku ile ezilmiş arzularla. Yine de Ray Charles'a asla "the King" ya da "the Godfatner" titri verilmemiştir. Çün- kü. o bu tür atamalar yapılabılmesini ola- Rav Charles • Bu yıhn Polar Müzik Ödülü'nün (Polar Music Prize) Ravi Shankar ile Ray Charles'a verilmesi müzik dünyasında olumlu yankı yaptı. Isveç'in önde gelen müzik eleştirmenlerinden Martin Nyström. bu seçimi çok anlamlı bularak 'simgeseF olarak değerlendirdi. Her iki müzisyenin kendi kanallanyla yüzyıhmızın müziğine çok önemli katkılarda bulunduğunu aşağıdaki köşe yazısında dile getirdi. Ravi Shankar naksız hale getırecek denlı başına buyruk ve inançsızdı. Ama ışte tam bu mesafelı yaklaşımı sayesınde beklenmedık sahala- ra girmış, ınsanı şaşırtan ıcralarda bulun- muştur. Ray Charles için kısaca. "theGe- nius" yani dâhi dıyebiliriz. Küçük vaşta kör olmasından ve anne babasız kalmasından ötürü dış dünyadan tecrit olmuş. ancak dış dünyanın sesınden kopmamıştı. Svving ve blues etkısı. onun seş düoyasında Cbogta ye Sibelius'la bir- likte vatoffnuştu. tdrafefîrkara tenli piya- nist Art Tatum ve fizıkçı AJbert Einstein idi. Ray Charles, daha küçük yaşta çaresiz- liğe ve ezilmişliğe karşı çıkmaya karar ver- dığını sövlemı^\e "asla bir köpeğe. basto- na\adagitarabağlanmama\a" kararver- mıştı. Eğcr Ray Charles müzik kültürün- de yenı alaşımlar yaratmışsa, sitarcı \ e bes- teci Ra\ ı Shankar'ın (Batı açısından) öne- mı. Hınt sanat müzıgının Batı ^anatına -ve pop müziğine- etkisıyle bağdaştırılmıştır. Bır raga'da aralıksız kıpırdavış ile zama- nın sonsuzluğu. önceden beİırlenmiş ku- rallar ile aşın özgürlük birleştınlır. Onun şç1 gibi akan yapışında ok> anusa özgü bır çalkantı. tek bır ortak dansa donüşmüştür. Shankar'ın öğrencısi olan Roop Verma, geçen sonbaharda Isveç'e geldığınde ra- ga'nın (aslında her müzığin) ruhunda fe\ - kalade bır boşalma sonu elde edilen do> u- mun yattığını söyledi.. "ajnen bir babi- anın havava sıçraması gM" Shankar, 60 yıldır Hınt müziğinin en ge- lenekçisi ve en yenileyicisi olmuşrur. Ama yıne de bu ödülün ona venlmiş olması. Av - rupa dışı müzığin tanınması ve Batı müzı- ği üzenndekı renklendırici ve onu yenilen- dırici etkısınm kabulü olarak yorumlan- malıdır. Bu etkıler; çağdaş sanat müzığı, caz. rock ve günümüzdeki techno müzik türleri üzerinde kendinı gösterir Bu kap- sanıda IVIessiaenCage.Stockhousen.Ter- r> Reill>. EUington. Coltrane, Beatles, Hendriv Miles Davis \e Brian Eno akla geliyor. 1889"da Paris'teki Dünya Sergi- si'nde Debussy'nin Javalı müzisyenlerle ve dansçılarla karşılaşmasının, müziğin yeni ve özgür kanallar bulmasına nasıl et- ki ettiği bu bağlamda akla getirilebilir. Shankar'a ödül \erilmesi, yalnızca o- nun kendı katkılannı (kı çoğu insan Beat- les'la olan ışbirlığıni anımsıyor) değerlen- dırmiyor. müzik dünyasında kültürler ara- sı gerçekleşen karşılıklı alışverişı de değer- lendiriyor Günümüzde insanı hayrete dü- şüren bu tür gelışmelerin en yalın örneği- ni. tngiltere'dekı müzisyen genç neslin, Av rupa dışı, Asya kökenli Batı techno mü- zığını ışleyip: Avrupa dışı, Asya kökenli gelenekseî müzik şekillenne ulaştırması oluşturuyor. Müzik belkı de hep vatansız, göçebe olmuştur. Öyleyse Ravi Shankar ile Ray Charles, onun en öndegelen göçer- leri olarak görülmelidır. Martin Nyström ı Dagens Nyheter Çeviren. Gürhan Uçkan 70808*118 konuk Amerikah soprano • Kültür Servisi - lstanbul Devlet Operave Balesi'nın sahnelediği 'Tosca' Operası'nda başrolü oynamak için ülkemize gelen konuk sanatçı Amerikah Carol Bryers temsillerini başarıyla sürdürüyor ve büyük beğeni topluyor. ltalyan şef Antonio Pirolli'nin yönettiği 3 perdelik operanm dekor ve kostümleri Michael Scott'a ait. Cemalettin Kurugüllü. Seyit Ahmet Yıldız ve Suat Ankan'm diğer rollerini pa\laştığı Tosca. bugün. 3 Şubat ve 10 Şubat'ta sahnelenecek. 'Sade'ı Yakmalı mı?' I Kültür Servisi - Sımone De Beauvoır'ın yazdığı özgün bır deneme metnı olan "Sade'ı Yakmalı mı?" adlı yapıt dilımıze ılk kez 1966 yıhnda Cemal Süreya tarafından çevnlerek yayımlanmıştı. Yapıt 32 yıl aradan sonra tekrar Yapı Kredi Yayınları edebıyat deneme dizisinden çıktı. Adını ünlü düşünür Jean-Paul Sartre ile birlıkte düşünce tarıhine yazdıran Beauvoir. yazdığı roman ve deneme kıtaplanv la hem femmist hem varoluşçu felsefecilerden biri olarak yüzyılımızın önemlı kadın yazarlarından biri. Irfan Yalçın'ın iki kitabı çıktı • Kültür Servisi - Irfan Yalçın'ın "Fareyı Öldürmek' ve 'Büyük Soytan' adlı iki kitabı Mılliyet Yayınlan'ndan çıktı. Yalçm. 1977"de Milliyet Roman Yanşması'nda mansiyon aidığı "Fareyi Öldürmek'te uzun süre bir arada çalıştığı eski bır arkadaşı olan Sabri Bey'i anlatıyor. Mehmet Aksoy heykel sergisi I Kültür Servisi - Yurt ve Dünya Sanat Galensı yeni yılda ilk olarak Mehmet Aksoy'un kişisel heykel sergisine ev sahipliği yapacak. Bugün açılacak olan sergide sanatçının kırk adet heykeli sergilenecek. BUGUN • ADAM KİTABEVİ'nde saat 14.00'te Onat Kutlar'ın öykülerinden oluşan öykü dinletisi yer alıyor. • AKSANAT'ta saat 14.00'te Lehar'ın La Viuda Alegra balesi izlenebilir. • NÂZIM KÜLTÜREVJnde saat 17.00"de Atıf Yılmaz'ın 'Selvı Boylum Al Yazmalım' isimli filmi, saat 18.30'da Bilım Yolu Toplantısı izlenebilir. • İFSAK'ta saat 15.00"te Prof. Dr. Velı Sevın'in 'Doğu Anadolu'da Urartu Öncesi Yerleşmeler' konulu söyleşisı yer alıyor. • AYŞE NİL HALK KÜTÜPHANESİ nde saat 15.00'te Steven Spıelbergın "Schindler'in Lıstesf isimli filmınin gösterimi. saat 14.00"te fotoğraf ve sinema emekçilerinin hazırladığı "Demir Kapılarda Yanar' isimli fotoğraf sergisi görülebilir. • YAPI SANATEVİ'r^e saat 15 OO'te Eisenstein'm Ekim isimli film gösterimi izlenebilir. * » i «• 4 • RUHİSL» KÜLTÜR MERKEZİ nde saaW 16.30(ia Bertan Onaran'ın Ruhi Su'yu anlattığı söyleşisi izlenebilir. KULTUR • SANAT 293 89 78 (3HAT) T.C. Kultur Bakanlıgı İSTANBUL DEVLET OPERA ve BALESİ ~ıATATORK KOLTOR MKRKKZİNDK G. Pucclni TOSOA opera 3 percie Okestra Şefı. Antonlo PIROLLI / Sahneye Koyan Y*kta KARA 24 Oca* Cuman«w ts 30 3-i0Şut»ISalı2OD0 G. Bizet CARMEN opera •* perde OrVesta Ş«fı AMonlo PİROLU Sahrwye Koyan Yaktı KARA 27 Ocak S»lı 20 00 / 7 »ıtoal Cumanesı 15 30 112-19 Şubai Pery.mbe 20 00 P. I. Çaykovski KUÖU GÖLÜ t>al© 4 perde Kofeograf. ve Sahnaye Koyan D»nk DEANE ' Oricntra Ş«fi Elştd BAGIROV 28 Ocak Çar^mba 20 00 ' n-ıs Şubat Çar^amba 20 00 GÜN DOĞARKEN JUUNN&ÜIAMNAĞiEia TRIPTYCHON EMRIVAKI modern b*le 1 perde bale 1 perde modem danı 1 perde Mütk WA.MM.fi Mto*AOIEMUS Konografı v# Koreognfi w Sahnoys Koyın Sahney» Koyan RenmıZANEUA AywnASl>N ittah F Say'G. VJHTOU KoraogrUtve Satmeye Koyan Geyvan Mc UILEN « Şubaı ç«rta<nb« 20 00 / 21 ŞuMl Cunwn«»i 15 30 F. Cilea ADRIANA LECOUVREUR opera 4 perde Orkestra Şefı Serdar YALÇIN ' Sahmye Koyan Aytaç MANIZADE 5 Şubai Plr^mt» 20 00 M7 ŞıAal Sal, 20 00 MÜZİKALLERDEN SEÇMELER müzikal gösteri 2 bölüm M02fc Yönetmet» Elfad BAGIROV / Sahne Dûzenlemssı: 3ûr»eray ARIMAN 6-13 Şubal Cuma 19 00 Buetler Ataturk Kullur Merkezı gışelerınde satılmaktadır A.K.M gise tel: (0212) 251 10 23 251 56 00 (7 hal) 254 CENEL İSTEK ÜZERİNE ADNAN TONEL sunar HflMLET'solo Kıllıam Shakespeare k ç ı ı t c ı n y d c t l . d«kor-koıtaı Bzlta »Oer, î f i k M | i aııııtoOıı CUM 19.00 cuaartesi 15.00 ogrenci-Bgretaen-SO y a ; Ostû X 50 1nd1r1al1 K.K.M. Haadi Saver Saionu (Feriye Sineusının a i t k a t ı ) ORTAKOY / G1şe T e l : 236 28 64 Oynayan: MÜŞFtK KENTER .. ,'j .4 QcakSıaı21 OO ^SUcjkSaal 15 00 .:— 5 Jubat »n nibaren = Voriolions fn'gmolKJııe Oynavaıı Mûjiık Kenlet - Bekıı Akso JOSHUA SOBOL r.ETTO " "" "UHKCESI AHMET NECOET ••ONETEM MURAT KARASU ' RAP.'^Tı ıq )| IEOMAN KUMBARAC1BA5I '/üJIK ALPEH MARAL fCREO'ıRAFI. NASUH BARIN •yx TA5ARIMI CAFER VIGITER SAHNE VE KOSTUM TAbAh'UI KOLLEKT1F ÇALİSMA MJKLA TASARlMi EWA KtUSEK KISA BİR SÜRE İÇİN M-jz.kk Oyun (2 Pndel Her Pazar 19.00 V Bdto Han No.330 Tı B.-yocHu ORTAOYUNCULAR İSTİKLAL CAO. N0.140 TEL: 251 18 65-66 FAX: 0212.244 43 27 Fertıan Şensoy Tiyatro İlanlarınız İçin £. dostlar tiyatnısu FERHANGI ŞEYLER Çaçamba-Perjembe 21.00 Ferhon Şensoy FELEK BİR GÜN SALAKKEN Psıar 15.30-18.30 HALDUN TANER KABARE Kurgulayan . Ferhan Şensoy Yöneten DeryaBaykal^ Cuma 21.00 CumartMi 18.30-21.00 KutKır Bokonlığının Kollnlonyto 27 Ocak 1998den baflayaralc ESKİ OYUNLAR BÜYUK EKRAN VİDEO GÖSTERİLERİ IÇINDEN TRAMVAY GEÇEN ŞARKI Karl Volentın / Ferfıan Şensoy 27 Ocak Sah 19.00 / 28 Ocak Çarfamba 15.80 / 31 Ocak C.tesı 14.00 Bılet Sati} Yerteri: Ortooyuncular Gise 251 18 65 VAKKORAMAIAR, Toksim, Rumeli, Suadıye ve Almerkez ofrma BERTOLT BKECHT'ın yaprtlarındaı. ıyarla^an ve yone;er> Genco Erkal Muzik: Kurt Weill • Hans Eissler Düzenleyen: Server Acim Sahne tasarmr Ayçın Tar Gı/s1 Seviın Çavdar Oynsyan ZELIHA BERKSOY 6 Şubat'tan baslayarak M. Karıca Tıyatrosu nda Cuma-Cumartesı: 20.30 Pazar. 18.00 Tel: 10-2121 252 59 35 DESEN SERGİSİ Abidin Dino Fikret Mualkı Avni Arba* AJi Atmoca Turan Erol Mehmet Göleryüz Julide Komet Necmeftin Ozlü Yavuz Tanyeli Orfıan Tayian Nejdet Vergili 10 Ocak - 7 Şubat'98 ADTİâAN ŞAKAYIK SOKAK N O 5 4 / 1 NIŞANTAŞI / TEL 247 90 81 lievkel ATÖLYE/GALERİ F.Erdoğan Sarma Ayla Esebik Suku Alı Sok No: I lılclc Mtydanı Otloloy'IST. Tel: 10212) 258 81 41 Hadı Caman YEDITEPE OYUNCULARI Peter Shaffer E F E S Pilspn 'in kültnrve sanata katkılan artaıak sürecek. Galeri ve Sergi İlanlarınız İçin ı(0212)2938978(3hat) / 10,16,17,23,24,,, Cuıtu. Cumartesi îa * RadiÇamanTiyatrosu İ, Teşvikiye Çaâ. 160 > Kişantaşı-İffanbul EFES Pilsen ':r. hütur -K BAKIRK0Y BELEDİYE TİYATROLARI Aziz NESİN HADİ ÖLDÜRSENE CANİKOM YOneten Prkcan KOŞAR 25 Ocjk. 15 Şubal Sjal 15 00 - 4 1 i M Şutm sam 20 30 (JELİN Refik ERDURAN Vonaen fiUr CÛtZUM.AIt Muzık Tkmjr SQÇLk 6 12 vg !9ŞufaatŞjal 20 30 Fcrdi MERTER KUĞULAR ^ŞARKISÖYLEMEZ Vöneten Ftn)İMt«Tt« 7 V, IBŞuöjlSlJ! 20 30,! Eleanor H. PORTER POLLYANNA (Çocuk Ovııniı) Yoneten Saıt Cenay Mu;ık Öıdrmir EHDOĞAN H e t C t « ı Saat 15 00 SERCİ: Mehmet TAŞBAŞI Heykel Sergisi (22-30 Ocakl * Biletler gi^emizde, Vakkorama, Carousel ve CKnhurıye! (Özgüriuk) Mcydanı'nda utıbiuktadır YUNUS EMRE KÜLTÜR MERKEZİ • Ataköy 9. Kısım TEL: 661 19 41-43 GİSE: 661 38 95 e/ffi gozu taşın izi var Heykel Sergisi MEHMET AKSOY 24 Ocak 1998 lOMart 1998 YURT & DUNYA SANAT GALERISI Moda Cd 270/2 Kodıkoy-ISTANBUL Tel (0216)414 02 25-26 Fax (0216)414 02 06 AJSTİK SANAT GALERİSİ Mühûrdar Cd Ûzgûr Apt No 5^ Kadıkoy (ISKİ Karşısı) Fax (0216) 348 74 33 Tel (0216) 330 13 54 - 330 13 44 RAMIZ AYDIN Resim Sergisi 24 Ocak'98 - 17 Şubat'98 Açılış vc Kokteyl: 24 Ocak'98 / Saat 17.30 - 20.00 Galerimiz tıergün 10.00-19.00 Pazar günleri 13.00-19.00 arası açıktır ; O L T A D A B A L I K Ç A N T A D A K E K L I K Dylan (Dan Fulterman) Jez (Stuart Tovvsend) ıkı "bağımsız gelişmiş şahıs", başka bır deyişle yetimdırler... Her ıkısı de aynı rüyayı paylaş- maktadır: Kralıyet aılesı mensuplarına yakışır bir eve sahip olmak... Kraliyet ailesinin her boşanmış bıreyinin kabul edeceğı gibi, bu evler o ka- dar ucuz değildır... Bu ış ıçın ortalama birer mılyon Pouncfa ihtiyaçları vardır... Ve buna kahvaltı dahi dahil değildır...ikısı de bütün ümitlerını Ulu- sal Piyango'ya bağlamak istemediklerinden, geriye tek bir yol kalır... Çalışıp kazanmak... Oysa Dylan ve Jez'in iyi paralı bir iş bulma olasılığı, Nıck Leeson'un Anayasa Mahkemesi başkanı olma olasılığında daha fazla değildır. Dylan Amerika'lı, yakışıklı, etkileyıcı ve güzel konuşan bın olmasına rağmen, yaşadığı okuma-yazma zorluğu nedeni ile, başvuru formları ilkokul defterlerini andırıyor. Jez için durum biraz daha farklıdır: Bır gezegen büyüklüğûndekı beynine rağmen, usandırıcı utangaçlığı ve garip saç kesimi müstakbel işverenlerini vazgeçırmeye yeterli...