Catalog

SAYFA CUMHURİYET 3 MAYIS 1997 CUMARTESİ HABERLERİN DEVAMI Istanbul Edirne Çanakkale Kocaeli izmir Manisa Aydın Denizli B B PB Y Y Y Y Y 13 20 17 15 20 18 19 18 Sınop Y 12 Adana Y 25 Samsun Y 12 Mersin Y 25 Trabzon Y 12 Diyarbakır PB 21 Giresun Ankara _Y 12 Şanhurfa PB 25 Y 15 Mardin PB 23 Konya Y 18 Siirt PB 22 Eskişehir Y 16 Hakkâri PB 15 Sıvas Y 16 Van B 14 Zonguldak Y 13 Antalya Y 21 Kars Y 12 Marmara'nın doğu- SL., Karadenız, Ege. A^deniz, IçAnadolu ıe Doğu Anado- lu'nun kuzey ve ba- tısı sağanak ve gök- gürültülü sağanak yağışiı, öteki yerier parçalı bulutlu ge- çecek. Hava sıcaklı- ğında önemli bir de- ğişiklik olmayacak. AVRUPA Londra Paris Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel PB PB PB PB PB PB Y PB 24 22 25 18 14 26 15 19 Budapeşte PB 21 Münih Atina Milano Oslo Helsinki Stockholm Belgrad Viyana Bonn Y PB B ÇB PB Y PB PB 18 28 18 15 18 19 19 19 PB 18 ASYA Moskova B 17 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tıfhs Kahire Y Y PB Y Y Y A 22 26 20 > 21 • 25 19 31 Şam 28 Par;ah bulutlu Sıslı Bulutlu ^ Çok bulutiu ı Yağmuriu Kanı c ^~\ Suiu « ı Gok gurüftülü G U N C E L CÜNEYTARCAYTREK • Baştarafi 1. Sayfada özellikle son dokuz aydır rejimin aşağıya kaydığını göriiyor Koltuğa sevdalı Şaibe; çıkmış grupta kürsüye. "Şimdi sen ne diyorsun,? " diye başlıyor. Güya Me- sut Yılmaz'a sataşıyor, oysa bai gibi TSK'yi hedef alan öyle bir irdeleme yapıyor ki: "Bu kerre bu tehdit bu hale geldiyse, eğer irtica hakikaten PKK'nin önüne geçtiyse bunu RP mi ge- tirdi? RP dokuz aydır burada" diyor. "Gaflet"in ta kendisi. Sanırsınız ki Türkiye'mizde iki hükümet var. Ülkeyi rahatsız eden -örneğin irti- ca- olaylan, ikinci hükümeti ilgilendirmiyor. Şaibe çı- kacak ortaya, ikinci hükümet zamanını aklayacak! Oysa, irtica hareketlerini, şeriatçı akımları ülkede canlandıran, dokuz ay önce DYP oylarıyla hükümet olan, Şaibe'nin desteğinde hâlâ iktidar koltuğunda oturân RP ve Takkeli değil sanki. Sen, Şaibe! Paçanı kurtarmak için bu adamları hükümet yapınca gericilik ve şeriat "hortladı". Genelkurmay 9 ay sonra brifingler düzenleyerek medyadan işadamlarına uzanan çok geniş bir çev- reyi aydınlatma gereğini, hatta "saptadığı devlet politikalannı" neden duyurmak, açıklamak zorun- da kalıyor? Yanılgılar dizisi Daha da önemlisi; Türkiye yi "takkeli gidişe tes- lim etmemeye karartı" olduğunu niçin kesin birdil- le açıklıyor? Genelkurmay, Türkiye düşmanlarının "dışarda" değil. "içerde"olduğunu açıkça ilan eder ve iç düş- manı "PKK ile irtica" diye belirlerken kimi gösteri- yor? PKK malûm. İrtica damgası herhalde öteki par- tilere vurulmuyor. Genelkurmay saptaması, gelişen irticaı, 9 aydan beri şeriatı yeşertip yerleştirmeye çalışan siyasal "malûm" kimlikle eşdeğer tutuyor. Öyle böyle değil; durum karışık olmaktan da öte, "vahim!" RP'nin aklıevvellerinden saydığımız Aydın Men- deres bile hangi üfürükçünün etkisinde kalmış, bi- linmez. "Durumun vahameti"n\ aklından, mantığın- dan uzaklaştırmış görünüyor. Hayret edilecek bir şey; "Bu hükümet acaba ne- leri bozmuştur da bu hükümetin gitmesi bunu dü- zeltecektir?" diyebiliyor. Iktidardakiler, RP ile ordu arasındaki gerginliğin giderek azaldığını sanıyorlar. Başta Menderes ler. Genelkurmay Başkanı Karadayı nın "sonuna ka- dar bugünkü görevinin gereğini yerine getirmek" amacıyla Takkeli'ye, Brüksel temaslarını anlatma- ya gitmesini "yumuşamanın kanıtı" sanıyorlar. Ne hazin bir yanılgı! Baştan aşağı devlet çarkı çürüme yolunda. Tak- keli ile Şaibe küçük oyunlar peşinde. Takkeliler bü- tün olumsuz gelişmeleri olumlu adımlar diye yorum- luyor; Şaibe ise "erken başbakanlık" düşüne kap- tırmış kendini. Hemen her alanda planlı programlı TSK ise "du- ruma hâkim". önceki gün, 1 Mayıs'tı. Polis geniş önlemler al- mış. Pekâlâ. Ne ki bu önlemler yeterli idiyse; Istan- bul'un belli başlı kavşaklarında ağır tanklar, zırhlı araçlar harekete hazır neden bekliyoriardı? Evet, neden? Çok basitti nedeni: Olaylan anında önleme kaygısı... Zira gerçek neden: Hükümet boşluğu, hükümet yokluğu! Başımızı yakarsa, hâlâ kendilerini hükümet sanan bu ikili yakacak: Bir şeriatçı, bir şeriat destekçisi. İki muhteris, iki beceriksiz. İki palavracı. Kafalarında başka başka plan ve projelerle koltuktan kalkmak istemeyen iki kişi... Ülkeyi "biryere doğru" sürüklüyor. Mayıs ayı olaylara gebe. Artık fısıltı olmaktan da çıktı: Yeni bir siyasal partiler yasası, yeni bir seçim yasası ve hatta anayasanın "yeniden düzenlenme- si" ile ilgili çabalar, çalışmalar, istekler... Pek çok çevrede yüksek sesle konuşuluyor. Bir de yanıtı aranan şu soru: Balans mı yoksa yörünge ayan mı? Foklara zift tehdidi ÖZCANÖZGÜR ML'ĞLA - Bodrum Gü- müşlük açıklannda petrol kirliliğini temizleme ve ak- denizfoklannı kurtarma o- perasyonu, tamamlanama- dan sona erdi. Çalışmalar sı- rasında bölgeye 300-500 ton arasında petrol bırakıldığı belirlenirken yer yer 10 san- tim kalınlığındaki petrol atı- ğının, ancak 4.5 tonu topla- nabildi. Bölgedeki atığı toplaya- bilmelerinin olanaksız oldu- ğunu belirlen Sualtı Araştır- malan Derneği (SAD) üye- sı Cem Kıraç. "Aüğın tama- rrunı toplayamadığımız için operasyonun asd kısmına, te- mizliğe geçemiyoruz. Bu iş bizi aşu. Bu temiziiğin büyük bir flrma tarafindan yapıJ- ması lazun. Bunun için Çev- re Bakanlığı'nı göreve çağı- nyonız" dedi. Bölgedeki in- sanlann kirliliğe Karaköy-1 tankerinin neden olduğunu söylediğini anımsatan Kı- raç, "Ancak Gfillfik Liman Başkanlığı. her naslsa kaza- dan sonra "sintine tespit edilmemiştir' diye rapor vermiş. 500 ton petrol nere- den geldi, merak ediyoruz. Bu kirliliği yaratanlann ce- zalandınlması gerek. O ne- denle kaza anını görüntüle- yenler varsa yardımlannı bekliyoruz" çağnsında bu- lundu. Türkiye'nin ilk bü- yük sivil temizlik operasyo- nu tamamlanamadan sona erdi. Sualtı Araştırma Der- neği. Akdenizfoku Araştır- ma Grubu. Türkiye Tabiatı- nı Koruma Derneği. Bod- rum Gönüllüleri Derneği ve Yalıkavak Belediyesi öncü- lüğünde, başta Hollanda ol- mak üzere değişik sponsor- lann desteğinde 24 nisanda başlatılan antma operasyo- nu 29 nisanda tamamlanmış olacaktı. Ne var ki, Bodrum Gümüşlük açıklarında Ça- vuş Adası ve üç fok mağa- rasında başlatılan operasyon planlandığı gibi gerçekleş- medi. İçinde dalgıçlann da yer aldığı 25 kişilik grup yo- ğun petrol atığıyla baş ede- meyince dağıldı. Bölgede halen tonlarca toplanması gereken malzeme bulundu- ğunu ve bu işlemin v akit ge- çirilmeden gerçekleştirilme- si gerektiğini vurgulayan Kıraç, kirliliğe karşın çift gezen foklar görüldüğünü bildirerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle mağa- ralann bir an önce temizlen- mesi gerekiyor. Çünkü fok- lar yakında bu mağaralara girmek isteyeceklerdir. Ba- kanlık bu yerin temizlenme- sini ihaleye çıkarmalı. Ulus- lararası sözleşmelere göre foklann korunması gereki- yor." Erbakaıra soğuk dıış YUSUFOZKAIS MERZİFON - Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlan ve laiklik karşıtı tavırlan nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) tepkisine hedef olan Başbakan Necmettin Erbakan, 5. Ana Jet Üssü'nde "soğuk duş" yaşadı. "TSK milletin gözbebeğidir" diyen Çumhurbaşkanı Siüeyman Demirel'i üsse gelişinde ayakta ve dakikalarca alkışlarla karşılayan askerler ve aileleri. Erbakan'ın üsse gelişini oturarak. sessiz izlediler. Koalisyon lıderlerinın doğruluğu kuşku uyandıran iddialan üzerine Genelkurmay Başkanlıgı'nın yaptığı yalanlama açıklamalanyla da zor duruma düşen Erbakan, modernize edılen 152. Filo'nun kurdele kesme törenine katılmayarak, 5. Ana Jet Üs Komutanlıgrnın mescıdinde cuma namazı kıldı. 152. Fılo Komutanlığı'nın Türkiye'de üretilen F-16 savaş uçaklanyla modernize edilmesi nedeniyle dün 5. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda bir tören düzenlendi. Törene Çumhurbaşkanı Demirel, Başbakan Erbakan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsnıail Hakkı Karadayı. Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi ve eski Hava Kuv"vetleri komutanlan Muhsin Batur ile Halil Özer katıldı. Karadayı. törene havacı üniformasıyla geldi. Aynı uçaga binen Demirel ve Karadayı ile Erbakan'ın, yaklaşık 15 dakika arayla tören alanına inmelerine karşın ayn ayn Merzifon'a gitmelen dikkat çekti. Demirel ve Karadayı Cumhurbaşkanlığfna ait "GAP", Erbakan da Başbakanlığa ait "ATA" adh özel uçaklarla Merzifon'a gittiler. Karadayı'nın, hiyerarşide bağlı bulunduğu Başbakan1 a değil de, Cumhurbaşkanf na eşlik etmesi Erbakan'a "mesaj" olarak yorumlandı. Törene ilk gelen Başbakan Erbakan'ın Çumhurbaşkanı Demirel'i bekleyen tören kıtasına yönelmesi izleyicilenn gülüşmesine yol açtı. EFbakan komutanlann uyansıyla oturacağı bölüme geçti. lzleyenler, Erbakan'ın gelişi sırasında yerlerinden kalkmayarak sessizliklerini korudular. Erbakan'ın "Sakaryalılar grubu" olarak bilinen sakallı özel korumalannın tören alanına alınmaması dikkat çekti. yıldır banş içinde yaşıyor, bundan sonra da banşa ihriyacı var. Banşı başkalan bo/madığı sürece biz banşçıyiz" dedi. TSK'nin bölge istikran için de güvence olduğuna işaret eden Demirel, şöyle devam etti: "Herkes şunu iyi bilmelidir ki, Türkiye büyük bir dünva dcvletidir. Bansçıdır, Bütiin ilişkilerinde sorunlannı banş içinde, konuşarak çözmekten yanadır. Ama kimse hesap hatası yapmamalıdjr. Yanılmamalıdır. Kuvvet yoluna başvurmamalıdır. Milletin içinden çıkan bu yüce güce şükranımız vardır. TSK Türk milletinin gözbebeğidir." Demirel. güçlü ekonomi, güçlü bir demokrasi ve güçlü TSK'nin. Türkiye'nin geleceği ve aydınlık cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, alandaki komutanlar ve konuklar tarafından dakikalarca ayakta alkışlandı. Komutanlar, Başbakan Necmettin Erbakan'ın üsse gelişini ise oturarak, sessiz izlediler. Özel uçağıyla alana inen Çumhurbaşkanı Demirel, Genelkurmay Başkanı Karadayı ve Hava Kuvvetleri Komutanı Çörekçi tarafından karşılandı. Tören kıtasının ardından, şapkasıyla konuklan selamlayan Çumhurbaşkanı, alandaki komutanlar ve konuklar tarafından dakikalarca ayakta alkışlandı. 152. Filo uçuş ekibini kutlayan Demirel. töreni "gurur tabtosu" diye tanımlayarak, "Türkiye'nin fabrikasında yapılan uçaklar Türk gençleri tarafından uçurularak Türk semalannı bekliyorlar" dedi. TSK'nin saldırgan bir ülkenin silahlı kuvverieri ohnadığmı vurgulayan Demirel, "Büyiik Atarürk'ün kurduğu bu üîke 73 yannlann güvencesi olduğunu vurguladı. Hava Kuvvetleri Komutanı Çörekçi de, Türk ulusunun büyük önderi Atatürk'ün "Yurtta banş dünyada banş" ilkesini benimseyen hava kuvvetlerinin saldırgan emeller için değil. dünya ve bölge banşı için hizmet ettiğini kaydederek şunlan söyledi: "Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın geçmişte olduğu gibi bugün de dünvanın en istikrarsız ve risklerie dolu bölgelerden birisi olduğu hepimizin malumudur. Bu durumdan istifadeyle Türkiye've karşı açık veya kapafa düşmanlık • histeri besleyenlerie ken*tiern*Heri * doğrultusunda Türkiye Cumhuriveti'ne vönelik tehdit oluşturma gayretlerini belli edenler elbette \urdir. Tarihinin hiçbir döneminde bu düşmanlıklarafirsatvermeyen Türk milleti ve onun bağruıdan çıkan TSK, bugün de bölgesinde banşın tesisi, kendisine Ata'sından emanet bağunsız demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti'ni ve onun cennet vatamnı korumak için düşmanca emeller besle\enleri ca>dırmak, bu mümkün olmadığı zaman kendisine uzanan düşmanca elleri kırmak üzere kahredici darbesini yerinde, zamanında ve arzu edilen şiddetle vurmak için bu modern hava gücünü elinde bulundurmak zorunluluğu vardır." 5. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Selahattin Şener de üsle ilgili bilgi verdiği konuşmasında. "Ulu önderimiz Atatürk'ün çok seneler önce işaret buyurduklan gibi. aziz milletimiz banş için semalanmızı konımaya ant içmiş bu asil evlatiarryla iftihar edebilir" dedi. Konuşmalardan sonra Çumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 152. Filo'nun açılışını yaptı. Erbakan. törene katılmak yerine, üs içindeki mescitte cuma namazı kıldı. 27 Mayıs 1960 müdahalesinden bir gün önce Eskişehir'e giden dönemin başbakanı Adnan Menderes" ın de meydanda bekleyen hava subaylarının "arkalannı dönerek" yaptıklan protesto eylemiyle karşılaştıgına dikkat çekildi. Bu olaydan bir gün sonra yapılan askeri müdahalenin ardından Eskişehir yolundayken Menderes'i gözaltına alan Muhsin Batur'un da dün Me'rziftm'daki törende hazrr • bulurtrhasıyla yaşanan rastlantı tebessümlere yol açtı. Iran'a ^misîlleıne 9 politikası I Baştarafi 1. Sayfada üzerinde durulduğu öğrenildi. Dışişleri Bakanlığı bürokratlan- nın öncülüğünde. nisan ayı başın- da şekillenen "eylem planı"nın ana hatlan şöyle: 1- Iran'ın Türkiye'deki rejim aleyhıne atacağı adımlar dikkatle izlenecek. Her hareketin ardından uyanda bulunulacak. 2- Uyanya karşın aynı tutum de- vam ederse bu kez aynı yöntemle karşıfık verilecek. Örneğin, Ata- türk aleyhine yapılacak propagan- dalara. Türkiye de Humeyni ve Iran'daki rejim aleyhine propagan- dalarla karşılık verecek. 3- Iran'ın Türkiye'nin iç konula- nyla ilgilenmesi halinde, Türkiye de lran'daki Azerilerle ilgilenecek. 4- Bu olumsuzlukların devamı halinde ekonomik ilişkiler askıya alınacak. Alınan bilgiye göre. bu planın hazırlanmasında ana etken, Iran'ın gerek Türkiye içindeki "rejim aleyhtarlanna" verdiği destek ge- rekse Türkiye'deki sistem aleyhine sürdürdüğü propaganda çalışmala- n oldu. Istihbarat kaynaklan, Türki- ye'deki faili meçhul cinayetlerin 500-600 kadannın lrandan destek bulan örgütlerce işlendiği değer- lendirmesini yaptılar. Aynı kaynak- lar. Iran'ın sadece şeriatçı akımla- ra değil, PKK'ye de destek verdi- ğini vurguladılar. Buna göre. Iran topraklanndaki PKK kamplannda 600'ü aşkın PKK militanı bulunu- yor. Iran'ın, Türkiye'ye yakın yer- leşim yerlerinde de PKK militanla- nnın bannmasını sağlayan binalar ve onlara sağlık hizmeti sunan mer- kezler hazırladığı belirtiliyor. Söz konusu eylem planının. Iran ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkileri olabildiğince etkilememe- si hedefleniyor. Planın, Iran ileri bir adım atmadıkça uygulamaya kon- maması düşünülüyor. Eylem planının son Milli Güven- lik Kurulu toplantısında da görü- şüldüğü öğrenildi. MGK toplantısından sonra yapı- lan açıklamada. kararlann oybirli- ğiyle alındığı vurgulanmıştı. Iran'ın Türkiye'de 70. Türki- ye'nin de Iran'da 40 diplomatik gö- revlisi bulunuyor. Uzun vadede bu rakamın dengeli hale getirilmesi de öngörülenler arasında. Türkiye'nin Iran'la ilişkileri. An- kara Büyükelçısi Muhammed Rı- za Bagheri'nin Sincan'da yapılan "KudüsGec*si"ndeki konuşmasın- dan sonra yeni bir döneme girdi. Büyükelçinin ardından lstanbul Başkonsolosu, daha sonra da Erzu- rum Başkonsolosu'nun verdiği de- meçler gerginliği krize dönüştür- dü. Her üç diplomat da Türkiye'den aynldı. Iran da buna karşılık olarak Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Osman Korutürk'ün geri çağnl- masını istedi. Flash TV'ye saldınp kurşunladılar • Baştarafi 1. Sayfada toplumun her kesiminden büyük tepki geldi. Kirr.liği henüz belirlenemeyen ta- kım elbiseli yaklaşık 50 kişi dün ak- şam saat 19.00 sıralannda, Tarlaba- şı'ndaki Flash TV'nin kapısında bekleyen görev liyi etkisiz hale getir- dikten sonra binaya girdi. Televiz- vonun birınci katındaki haber mer- kezine gelen saldırganlar. çevreye rasgele ateş etmeye başladılar. Ha- berlenn sunulduğu stüdyoya da gı- ren silahlı grup. buradaki kamera- man Mehmet Ceylan'ı tartaldadı. El- lerindeki tabancalarla tavana ve camlara ateş eden saldırganlar. stüd- yodaki kamera ve ekipmanlara da zarar v erdiler. Televizyon görevlileri, saldırgan- lanndevamlı "Oprogramıyapanne- rede" diye sorduktan sonra tavanla- ra ateş ettiğini söylediler. Silahlı gruptan bazılan Kasımpaşa istika- metine koşarak uzaklaşırken bazıla- n da ginşteki park halinde bulunan bir otomobilin camlannı kırdı. Ara- banın camını kıran grup daha sonra 34 GOF 13 plakalı BMW marka ve 34 KUU 11 plakalı Mercedes mar- ka 2 otomobılle kaçtı. 34 GOF 13 numaralı plakanın Fiat Uno marka başka bir araca , diğer plakanın ise Java marka bir motosiklete ait olduğu bildirildi. Flash TV'ye yaklaşık 5 dakika uzaklıkta bulunan Beyoğlu Emniyet Amirlıği'ndeki ekipler, 5 dakika sü- ren saldından sonra televizyon bina- sına geldi. Polis. televizyon binasın- da yaklaşık 30 boş kovan bulduğu- nu bildirdi. Flash TVde yayımlanan 'Hedef' adlı programın yapımcısı Ender Coşkun, tüm engellemelere rağmen objektif yayınlanna devam edeceklerini söyledi. Coşkun. saldı- nyı gerçekleştirenlenn kim olduğu- nu soran gazetecilere "Malum kişi- ler yaptı" yanıtını verdi. ABD'U korumalar olayda Televizyon binasına 200 metre uzaklıkta bulunan ABD konsoloslu- ğunda, Büyükelçi Marc Gross- man'ın da katıldığı kokteylde silah seslerinin duyulması panığe yol aç- tı. Peru'daki Japonya Büyiikelçili- ği'ne Tupac Amaru gerillalannın yaptığı baskımn bir benzerinin yapıl- masmdan çekinen ABD'li koruma deniz piyadeleri, olay yerine gide- rek bilgi aldılar. Daha sonra konso- losluğa geri dönen korumalar yetki- lilere olayı anlatarak ortamın sakin- leşmesıni sağladılar. Olayın du> ulmasından sonra Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel yaptığı açıklamada saldından büyük üzüntü duyduğunu belirterek kaba kuvvetle kimsenin susturulamaya- cağını bildirdi. Flash TV'nin sahibi Ömer Göktuğ'a bir geçmiş olsun mesajı gönderen Demirel. "Saklın- dan fevkalade üzüntü duydum. Ya- ralılara ve çalışanlara geçmiş olsun dileklerimiiletiyorum'' dedi. Başba- kan Necmettin Erbakan da yaptığı yazılı açıklamada "geçmişokun"di- leklerini belirtti. DYP Genel Başka- nı Tansu Çiller'in de bir yazılı açık- lama yaparak saldınyı kınadığı bil- dirildi. Içişleri Bakanı Meral Akşen- er de yaptığı açıklamada saldınyı gerçekleştirenlerin en kısa zamanda yakalanacağmı söyledi. ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Vünıaz da saldı- rının özgür basına v e dürüst haber- ciliğe tahammülü olmayan çe\xeler- ce düzenlendiğini belirterek olayı kı- nadı. Türkiye Gazeteciler Cemiye- ti Başkanı NailGürelL saldınyı nef- retle kınadığını söyledi. Gazetemizi telefonla arayan çok sayıda yurrteş tepkisini dilegetirdi. Çakıcı, Çiller'i suçlamıştı Çakıcı. önceki gece Flash TVde yayımlanan "23. Saat" adlı progra- ma telefonla katılarak Özer t'çuran Çiller'in bir bankanın satışından 20 milyon dolarlık komisyon istediğini savunmuştu. Özer Çiller'in komisyon istemi üzerine pazarlıklann kesildiğini id- di eden Çakıcı. Kanal 6 televizyonu- nun satış görüşmeleri sırasında da Çiller'in yanı sıra Dev let Bakanı U- fuk Söjiemez'in de devreye girdiği- nı söyledi. Çiller'in "Türldye'yekan ve gözyaşı getirdiğini" söyleyen Ça- kıcı. "Hegemonyasını ayakta rutabil- mek için devletin değişik birimlerin- de kendine bağımlı Stalin dönemin- deki belalar gibi demokrasiye ve in- san haklanna düşman "itler grubu' oluşrurmuştur. Sayılan 50'yi geçme- yen bu itler grubu. medya patronla- nna, gazete sahiplerine baskı ve terör uygulamaktadır" demiştı. Bazı gazetecilerle birlikte Susur- luk kazası sonrası ortaya çıkan iliş- kileri aydınlatma girişimleriyle dik- kat çeken tşçi Partisi (İP) lideri Do- ğu Perinçek'e de teşekkür eden Ça- kıcı. Özer Çiller'in banka pazarlık- lannı jTİrüttüğünü öne sürdüğü ve bir süre önce kurşunlattığını belirt- tiği AdilÖngen ile ilgili olarak şu id- dialan dile getirmışti: "Adil Öngen yeşil pasaport taşır. Hazine ve Dış Ti- caret Müsteşarlığı kimliği kullanır. Çiller'in bankalar konusunda müşa- viridir. Mehmet Eymür'ü de (MIT Kontr-Terör Dairesi Başkanı) MİT'e aldırandır. Adil Öngen eski bir dev- let başkanı mıdır, yoksa emekli bir MİT müsteşan mıdır. zırhlı araca bi- niyor. Ejmür'ün 4 MİT görevlisi ta- rafından aylardır korunuyor. Ban- kanın alımı ile ilgili önce istencn Ka- nal 6, L'fuk Söylemez (Devlet Baka- m), Ahmet Özal (Kanal 6'nın eski sa- hibi, 8. Çumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu) ve Erol Evcil (Bursalı işadamı) bir araya gelip konuşuyor- lar. Kanal 6'yı alıp Çiller vanlısı ya- yın yaparsanız bankavı size vereceğiz diye." Çakıcı, pazarlıkları ve ardından gelişen olaylan şöyle anlatmıştı: "Mehmet Kurt, Kanal 6'yı tekrar Ahmet Özal'a vereceğini söyleyince ben Mehmet Üstünkaya'yı(Çillerai- lesinin yalı komşusu-işadamı) ara- dun. Dedim ki: 'Biz Kanal 6 işini bi- tirdik. Adil Bey bizden Özer Çiller'e verilmek üzere 20 milyon dolar iste- di. Biz onlarla böyle anlaşmadık ki. Yalı komşunuzla (Çiller) lütfen ko- nuşun. bu ış bıtmezse sonu kötü olur." Mehmet Bey'inifadesişu: "Çil- ler ailesi seni sever'." G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Gündemin üzerine "huni" dikip çıktılar. Öncelikle şunu vurgulayalım ki; bir hükümet ini- siyatifıni yitirir, gündemi elinden kaçırır, ardından da, "suni gündem" fasa fisolarına girerse bu, gol' atamayan futbolcunun tribünleri suçlamasına ben- zer... Şu yaşananlara bir bakalım; suni mi, sahi mi? ; Bakanlar Kurulu, bir aydır toplanamıyor. En son 3 nisan günü 13 eksikle toplanmıştı. 'Erbakan'a Bakanlar Kurulu' ayn toplanıyor, Çiller'e Bakanlar Kurulu' ayrı... Bu durum, hükümetin iki yakasınm bir araya gelemediğini gösteriyor... Bu, haber değil midir? Temel işlevi ülkenin sınırlarını korumak olan Türk Silahlı Kuvvetleri, gazetecilerden bankacılara, kit- le örgütü yöneticilerinden işadamlarına kadar top- lumun tüm etkin kesimlerine brifing veriyor. "Tür- kiye Cumhuriyeti'ne yönelik tehdit sıralaması de- ğişti. PKK-irtica halkasından oluşan iç tehdit birin- ci sıraya çıktı. Biz de buna göre örgütlendik" diyor. Bu, haber değil rriidir? Bakanlar Kurulu'nun iki yakasını bir araya geti- remeyen hükümet, ekonominin de değil iki yakası, tüm yakalarını kaçırdı. Aylardır, suni rakamlarla büt- çe denk gösteriliyordu. Bu da başanlamayınca, bütçenin açık verdiği nihayet kabul edildi... t Bu, haber değil midir? ' Hacbakan 25 Ayar Necmettin Erbakan, partininj grup toplantısında konuşurken Recep Tayyip Her-, doğan sözünü kesıp bağırıyor. Ayarcı, "Kabadayı-- lık yapma" diye çıkışıyor... Bu, haber değil midir? Sadece son bir hafta içinde, akaryakıttan tüpga-" za, ekmekten Tekel ürünlerine kadar hemen tüm te- mel tüketim maddelerine zam yapılıyor. Bu, haber değil midir? ' Muhalefeti, "askerlerden medet ummakla"suç- layan Başbakan'ın hırdaşı. gazetecilere, "Askerler merkez sağı benim birleştirmemi istiyor. Bunu. Mazbut'a da söylediler" diyor. Genelkurmay şid- detle yalanlıyor. Bu, haber değil midir? Bir haber bir habere... Başbakan ! ın, ne olduğu kamuoyunca tam ola- rak bilinmeyen uluslararası bir örgüte üye olduğui iddia ediliyor. Bunu, Libya lideri Muamma Gafda- fı Türk gazetecilere söylüyor. Başbakan günlerdir ne yalanlıyor ne doğruluyor... Bu, haber değil midir? Başbakan ailesini, sülalesini, nevalesini nesi var- sa alıp hacca gidiyor. Uçak paralannın devlet ke- sesinden karşılandığı ortaya çıkıyor. Bu dürum de-' falarca yazılıyor. Yeni duyanlar, "özel haber" deyip yeniden yazıyor. Başbakan'dan haber yok... Bu, haber değil midir? 21. yüzyıla üç kala, temel eğitimin ne kadar ola- cağını saptayamayan bir hükümetle karşı karşıya- yız. Herkes sekizin nasıl yazılacağı üzerine formül- ler üretiyor. Altı artı iki, beş artı üç, bir artı beş artı- iki, iki sıfır üst üste eşittir sekiz, az kesintili üzerine' seçmeli, kesintisiz üstü kısa kurs... Ortaklar aylar- dır sekiz oldu... Bu, haber değil midir? DRYP'yi kuranlar kenara çekılmeye başladı. Dü- : ne kadar, "Yobaz olan bizmişiz, RP ne kadar da me- deni" diyenler, bugün tersini söylüyor. Bu, haber değil midir? Haber uzun, satır kısa... Burada keselim, bunlar anlamaz nasılsa... Koltuk dışındaki her şeyden bihaber olunca, ha- berler de muteber bulunmuyor. Bihaber hanımla Bihaber efendinin tek derdi, başbakanlık dönüşümlü mü olsun, bölüşümlü mü, bu haziranda mı değişelim, ötekinde mi? Neydi o tekerieme? Bir haber bir habere bre haber gel beraber Biha- berlere gidelim demiş. Haberleri beğenmeyen Bi- haberler, bre biraderler, bu haberlersivribiberler gi- bi, seferber olun muteber haberjer bulun, demiş... Lefkoşa, savunma J anlaşmasmda ısrarlıi SERKAN DEMİRTAŞ LEFKOŞA-Türkiye ile ortak savunma konsepti oluşturan KKTC, iki ülke- nin savunma işbirliği an- laşması imzalaması konu- sunda ısrarlı olduğunu bil- dirdi. KKTC Başbakan Yardımcısı Serdar Denk- taş, "Rum ve Yunan ikilisi- nin doktrinine karşı bu savunma işbirliği anlas.ma.simn imza- lanması gerekiyor" dedi. Başbakan Yar- dımcısı Denktaş. Tu- rizm Bakanı Bahat- tin Yücel ile birlikte gezdiği. 1974'tenbu yana kapalı bulunan Maraş bölgesinde, "Maraş'ın açılması gündemde. S-300 fü- zeleri yerieşirse Ma- raş'ı yerleşime aça- nz" uyansını yinele- di. Türkiye ile KKTC arasında turizm pro- tokolünün imzalan- ması amacıyla KK- TC'de bulunan Tu- rizm Bakanı Yücel ile birlikte. 1974'ten beri kapalı tutulan Maraş bölgesini ge- zen Denktaş, gazete- cilerin soruları üzerine Maraş'ın yerleşime açıl- masının gündemde oldu-. ğunu söyledi. Türkiye'nin 20 Temmuz 1974'te yaptı- ğı askeri harekâttan bu ya- na kapalı olarak tutulan Maraş bölgesi. gerek yatak sayısı gerekse sahilleri ile Kıbns" ın en turistik bölge- si olarak biliniyor. Yanıt anahtarı 1- 2- 3- 4- 5- 5- 7- 8- 9- 10- 11- 12- 13- 14- 15- 16- 17- 18- 19- 20- 21- 22- 23- 24- 25- D B C A B E D E C A E C A. B 25- 27- 28- 29- 30- 3'- 32- 33- 34- 35- 36- 3^- 38- 39- B | 40- A 41- A D A C D B D A D 42- 43- 44- 45- 46- 47- 48- 49- 50- A C £ D D 3 D E D A E A B E E A A D B C E C E C A 51- 52- 53- 54- 55- 56- 57- 58- 59- 60- 61- 62- 63- 64- 65- 66- 67- 68- 69- 70- 71- 72- C D B D D t E E D B C D A D B A D E E B C D