25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÜU Ai-tALin. ıyy / U U M A H I tsı CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ŞİRKETLERDEIN Microsoft • MICROSOFT Internet Expk>rer 4.0, tipik bir kurumsal bilgi işlem ortamında. PCbaşına yıkia bin dolara varan toplam sahip olma maliyeti tasârrufu sağlıyor. Kullanıma sunulmasından bu varıa geçen 9 haftada, tüm dünyada 10 binden fazla şirket, Microsoft Internet Expk)rer'ı standart Internet gezini olarakseçti. EstroR H^~.^K~ Mıitımedya ve Etkıle^vnklık • ZEYTtNOĞLU Topluluğu'nabağlı Estron şirketi tarafindan üretilen ZET'in kişisel bilgisayar pazanndaki 1998 projeleri düzenlenen bir basın toplantısında anlatıldı. Estron Genel Müdürü Mustafa Öğüt."her okula bilgisayar" projesinde yer almak istediklerini sövledi. • ORIFLAME'in doğal ö/ler kullanarak hazırladığı Soft&Silky vücut bakım seti ile kadınlann vücut bakım sorunlanna çözüm getiriyor. Banyo köpüğü, vücut losvonu, duş jeli, el kremi,rollon deodorant ve banyo lifı setin içindeki ürünler. • CANAN Kozmetik yaptığı araştırmayla Istanbul'da tespıt ettiği tüm vakıf ve kurumlan tek tek zıyaret ederek. orada yaşayan kimsesiz çocuklara, gençlere ve yaşlılara İpek Şampuan hediye etti. • ÜSTAY ÎNŞAAT, Gana'nın Uk antma tesisli ycrieşim merkezini oluşturuyor. "Home at Horne" mesajıyla Amerika'dan pazarlanacak otan "Ocean \"ıew"isimli 108 lüks villayı kapsayan yerleşim merkezinde yüzme havuzu. tenis kortlan ve abşveriş merkezi bulunuyor. • MAZDA Mermerler Merbil Shovvroom açılışı, çok sayıda medya, sanat ve iş dünyası mensubunun katılımıyla gerçekleşti. 5 Aralık'ta gerçekleşen açılışta 6.26 Sedan ve Mx 5 davetlilerin beğenisini kazandı. Ankara'da belediyeye bağlı şirketlerle RP'lilere kaynak aktanldığı ileri sürülüyor RP'den Vakıfbarık'ta trflyonhık oyun BAHAR TANRISEVTR ANKARA-REFAHYOL döne- minde Vakıfbank' ın, 20 milyon do- larlık borcuna karşıhk bir şirkete el koyduğu ve Ankara Anakent Be- lediyesi'ne bağlı şirketler aracılı- gıyla RP yandaşlanna kaynak ak- tardığı ıleri sürüldü. Güney Afrika'da ürettikleri kö- mürü gemi yoluyla Türkiye'ye ta- şıyan ERN Şirketler Grubu. 1993 yıhnda BELKO'nun 1 milyon ton- luk kömürihalesini aldı. RP'li Ana- kent Belediye Başkanı MetihGök- çek, 1994 yılında göreve gelme- sınden hemen sonra EP.N'nın 1 trilyon liralık güvence mektubunu yok saydı. Güvencenın yakılması üzenne, 13 bankada bulunan 25 milyon dolarına el konulan ERN'nin 30 milyon dolarhk yatı- • REFAHYOL döneminde Vakıfbank'ın, 20 milyon dolarhk borcuna karşıhk el koyduğu şirketin kânnı Ankara Anakent Belediyesi'ne bağlı şirketler aracıhğıyla RP yandaşlanna aktardığı iddia ediliyor. nmlandadurduruldu. Vakıfbank'a olan 4.5 milyon dolarhk borcuna karşılık 25 Ekım 1995'te ERN ile Vakıfbank arasında yapılan proto- kol gereği şirketin Güney Afnka'da bulunan kömûr ocaklan üzerine ipotek konuldu. Protokolde kömür ithalatı yapacak \'ak-Bel yüzde 59.7'lik hissesınin Vakıfbank'a, yüzde 40'ının BELKO'ya. yüzde 0.1'ının Vakıf Denız Finansal'a. yüzde 0.1 'inin Emekli SandığTna ve yüzde 0.1' inin de Sosyal Güven- lik VakfVna ait olduğu behrtildi. Protokol, 2 yıl ıçınde sağlanacak kâr ile ERN'nin borçlannm tahsil edilmesi ve şirketin sahibıne ıade- sıni öngörüyordu Dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan'ın. BELKO Genel Müdü- rü Hasan Köktaş' ı Vakıfbank Yö- netim Kurulu üyelığine ataması, "Vak-Bel'in RP yandaşlanna hiz- meteden bir şirket halinegetirilme- ğaraacjanıyor" ıddıalannı güçlen- dirirken. protokolde öngörülmesı- ne karşın. edinilen kâr ile ERN'nin borcukapatılmayarak şirkete el ko- nuldu. Vakıfbank' ın kuruluş aşamasın- da Vak-Bel için ortaklığa çağırdı- ğı Alternatif Bank ıse ERN'nin güvencesinin haksız olarak yakıl- dığını belırterek kabul etmedi. Al- ternatif Bank ile ERN. BELKO aleyhine açtıklan davayı kazanarak. belediyeden yaklaşık 1 5 tnlyon lıra aldılar. ERN'nin, belediye aleyhvne 5 tnlyon liralık maddı ve manev ı tazminat istemıyle yenı bir dava açacağı bildirildi. RP yandaşlanna para aktanldı ERN şirketinin sahibi Haldun ErdavTan, Vak-Bel şirketi kurul- duktan sonra dönemin genel müdü- rü Fehmi Gültekin'e giderek. ban- kaya olan borçlanna karşıhk kredı bulduğunu belirterek şirketini ge- n almak ıstedi. Bu görüşmelerden sonuç alamayan Erdavran. 25 Mart 12-26 Kasım ve 4 Aralık 1996 ta- rihlerinde Gültekin'e birer yazı gön- derdi. Erdavran, kömür ocaklann- dan sağlanan kânn şirketin borçla- nnın silinmesi yönünde kullanıl- maması durumunda suç duyuru- sunda bulunacaklannı bildirdi. ErdavTan, Gültekin'ın yerine ata- nan Hasan Kılavuz'a Ankara 30. Noterliği kanalıyla gönderdıği ya- zıda ERN'nin bankaya olan borcu- na karşıhk Vak-Bel'ın gelırlerinın tahsil edilmesi gerekırken. bu şir- ketin gelirlennin bılançodakı ge- lırkalemınden çıkanlarak RP'ye va- kın çevrelere aktanldığını bildirdi Deutsche Turkish Bank A.G.'nın, Fehmı Gültekin'ın görevıni kötü- ye kullandığına ilişkin bilirkışi ra- poru ile açtıği davada da. Vakıflar Bankası, Vak-Bel. BELKO ve Va- kıf Fınans Kiralama A.Ş. hakkın- da yaklaşık 3 milyon dolarhk ıcra takibi başlatıldığı bildirildi. Islamabat-Peşaver Otoyolu'nun temelini Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel attı Türkmüteahhttlerinyıırtdışındakien büyükpmjesi MEHMETSARAÇ PEŞAVER- Bayındır Holdıng ta- rafindan Pakistan'da yapılacak ls- lamabat-Peşaver Otoyolu Proje- si'nin temeli dün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Pakistan îs- lam Cumhunyeti Başbakanı Nawaz Şerif in de katıldığı birtörenle atıl- dı Demirel. Pakistan'ı "ildndv»- tanun" diye nitelendirerek Türki- ye'nin dinamik özel sektörü ile gu- rur duydugunu söyledi. Demirel. törende yaptığı konuş- mada, Türkıye'de gelişme ve kal- kınmanın göstergesi olan temel at- ma törenlerine katılmaktan zevk duydugunu belirtti. Dinamik Türk özel sektörüyle gurur duydugunu belirten Demirel, müteahhıt fırmalann, modern tek- nolojıyi kullanarak Türkıye dışın- da bırçok projeyi başany la tamam- ladıklannı anlattı. Türk müteah- hıtlik sektörünün uluslararası piya- sadaki payının yüzde 10'u aştığı- nı vurgulayan Demirel. "Müteah- hitkrimizin dünyada üstlendikkri projelerintoplam değeri 27 mibar dolan bulmuştur. Bu otoyol proj«- si ile Pakistan'da almış olduklân projeler 1.4 milyardolaraulaşnuş- ür" dedi. Demirel, Türk müteahhıtlen- nın Pakıstan'ın altyapısımn geliş- Cumhurbaşkanı Demirel İslamabat-Pesaver otoyolunun Pakistan'ın kalkınmasındaki önemine değindi. tırilmesineyönelikçalışmalannın hükümet tarafindan desteklenece- ğini söyledi. Demirel. Navvaz Şerif tarafın- dam onuruna verilen ö|le yeme- [ ğinde yaptığı kontışmada da tsla- mabat-Peşaver Otoyolu ile Puhur Sulama Kanalı Projesf nin. Pakıs- tan'ın kalkımnası yolunda önem- li projeler oldufunu kaydetti. Tür- kiye - Pakistan ılişkilennin ivme ka- • ^löndığıra \urgulayan Demirel şöy- le devam ettı: "Türk ve Pakistan- b işadamlannı. bu fevkalade or- tamdan istifade etmeye ve karşı- hkh vararsağlayacakortakhklarge- Bştirmeye davet ediyorum. Pakis- tanlı yöncticilerin bu konuda bi- zimle a> nı düşünctde oJduklarm- dan eminim." Bu aradaTürk mşaat sektörünün yurtdışında bir seferde aldığı en büyük ihale olduğu ıfade edilen otoyol, Karaşi. Lahorbağlantılany- la tslamabat ve Peşaver'den geçe- rek ülkenin kuzeyi ile güne>ini bır- bırine bağlayacak. 644 mil>ar dolariık proje Yaklaşık 644 milyar dolara (128 trilyon 800 milyar lıra )mal olacak 186 kilometrelik otoyol. Orta As- ya cumhuriyetlerine ulaşımda da önemli birkonum üstlenecek. Ba- vındır Holding'ın yabancı bir or- tak olmadan gerçekleştıreceğı pro- je kapsamında aynca 1 kilometre uzunluğunda Indus Nehri Köprü- sü de yer alıyor. Projenm 3 yılda tamamlanması planlanıyor. Bayındır Holdıng Yönetım Ku- rulu Başkanı Kamuran Çörtük, törenden sonra düzenlediğı basın toplantısında. Pakistan'dakı siyası kanşıklıklar nedeniyle 3 yıl gecık- meli olarak başlatılan projeden bü- yük mutluluk duyduklannı belır- terekprojede 5 bın Pakistanlmm ça- hşacağinı belirtti. Çörtük, Pakis- tan'da müteahhitlik yapmanm Tür- kıye'den daha kolay olduğunu ıfa- de ettı. Demırel. Enka Holdıng'in üstlendiği 90 milyon dolarhk Pu- hur Sulama Kanalı Projesf nın ım- za töreninde de hazır bulundu. İşletme hakkı devredilen santrallara malzeme alımı yapıldı SantraUarda peşkeş rüzgârı OLCAYAKDENİZ MİL,\S - İşçilerin yoğun tepkisine karşın özelleştirme adı altında 20 yıl- hk işletme haklan devTedilen termik santrallar ve kömür ocaklanna yüz- lerce milyarlık malzeme alımı yapılı- yor. Alınacak malzeme arasında kam- yonlar. vinçler ve lüks cipler de bulu- nuyor. Yaklaşık iki >ıllık kârlan karşıhğın- da toplam 16 enerjı santralının 20 yıl- lık işletme haklan, aralannda yaban- cı şirketlerin de bulunduğu konsorsi- yumlara devrediliyor. Satış sırasında termik santrallara kömür saglayan TKİ'ye bağlı linyit ocaklan da "eşan- tiyon" olarak konsorsıyumlara verili- yor. Aynca kömür ocaklanndaki tüm makıne parkı da kamyonlan. yükle)-!- cileri. kazıcılan. \incleri ile birliİcte ücretsiz olarak konsorsivumlara dev- rediliyor. Bunlann yanı sıra ahcıları- na devredilmeyı bekleyen santrallara malzeme alımı, yılın son ayı içinde dıkkati çekecek ölçüde birden yoğun- laştı. Gökova Termik Santralı ve Yeniköy Termik Santralı ile bırlikte, kömür ocaklanna milyarlık malzeme ahmla- n için yerel gazetelere ilanlar venle- rek ihale acıldı. thale ilanlannda ka- palı zarf yöntemi ile yapılacağı belir- tılmesine karşın satın alınacak mal ve hizmetlerin fıyatlan bildinlmedı. Gö- kova Termik Santrah'na satın alına- cak malzemeler arasında bir mobil v inç, bir kamyon, kömür bant kantar- lan, otomatik kömür numune alma te- sısinin kurulması, ölçü kontrol ve la- boratuvar malzemeleri. dikışsiz ku- rum üfleme boruları. kazan kömür bunkerlerindeki sarmalan önleyici ve düşürücü hava patlaçlan bulunuyor. GökovaTermik Santralı'nın yağmursu- yu kanallannın temizlenmesi. kömür ocaklanna ışçi taşınması işleri de bir yıllık süre için ihaleye çıkanldı. İşçilerden tepki Öte yandan TKİ Genel Müdürlü- ğü'nce Yeniköy ve Gökova Termik Santrallan'na kömür saglayan lınvıt ocaklan bölgesınde kullanılmak üze- re arazi takvıyesi bulunan 2 cip satın ahnması için bölge müdürlüğü emri- ne 16 milyar lira verildı. Malzeme alımına tepki duyan işçiler, "Saulnuşolansantrallara makemealı- mı aklın ve manöğm alacağı bir şey de- ğjl. Bu malzemeler de konsorsiyuma devredilecek. Aynca kamyon, vinç ve de lüks cip gibi araclar şu anki enerji üretimi ile doğnıdan ilgili malzemeler değildir. Bu resmen peşkeştir, yağ- madır" dıye konuştular. Jet-Pa tartışması sürüyor Proton kampanyasma hazırlıksız başlandı FATMAKOŞAR Ithalatına henüz başla- madığı Proton otomobille- nni satmaya başlayan Jet- Pa'nın kampanyalanyla ıl- gıli taruşmalar sürüyor. Pro- ton için verdiği 5 yıllık ga- rantı süresıyle de dikkat çe- ken Jet-Pa'nın. yedek par- ça, bayi ağı ile satış sonra- sı hizmetleri için gerekli alt- yapıyı oluşturmadığı öne sürülüyor. Sanayi Bakanlığı'nınoto- mobıl ithalatı içm şart koş- tuğu 20 servisi kuracağını ve şubatta faaliyete geçirecegi- ni açıklayanJet-PaYönetim Kurulu, Proton otomobilı- nin tarutun kampanyasma başlar başlamaz bütün ser- vis ağınm tamamlanması zorunluluğunun olmadığına dikkat çekti. Yetkililer, Tür- kiye'de ılk defa uygulanacak 5 yıllık garantı ve tüm ka- zalara karşı bedava yedek parça vaadinm Proton 'un kahtesıni gösterdiğini be- lirttiler. Otomotiv sektörü temsilcıleri ıse hazırhklann önceden tamamlanması ge- rektiğini savunuyorlar. Tofaş Müşten Ilişkileri Müdürü Cengiz Yüksel. kampanyalannda Tofaş'ın adını kullanan Jet-Pa'ya ih- tarda bulunduklannı söyle- di. İŞÇİNİN EVRENINDEN ŞÜKRAJN SONER SOPU Sorabilmek Sadece gazetecinin bilgi, bağımsızlık, kimlik öl- çütü değil. Yaşamın her alanında özgür birey ola- bilme. kimlik kazanmanın da aynası. Soruyu sormak da gerekmiyor. Bazan bir bakış, algılamayı yansı- tan yüz ifadesi, korkulan soru sorulmuş kadar etki- li olabiliyor. Birçok kitabı olan, yaşamı yorumlayabilmiş bir yazar, erkek egemen kültürde güçlü kadın kimliği- ne duyulan korkuyu dostça anlatırken. "Biz akıllı kadınlann yanında kendimizi çıplak ayna karşısın- daymış gibi görûr, ürkeriz" diyordu. "Şehnaz 7"ango"nun yasaklandığını duyunca, "ra- ting canavan" ya da Şehnaz'ın evlilik dışı ilişkisi- ne izleyicıden gelen tepki" gibi gerekçelerin ne ka- dar da "ucuz" kaçtığını duşündüm. Şehnaz, sorumsuzluklar, zayıflıklar yumağında, sayısız ihanetler içinde. başı ağırdıkça kendisine sı- ğınan. sadece alıcı kocasına sınırsız verici rolünde rating getiriyordu. Kendisi için bir şeyler istemeye, yaşamı sorgulamaya kalkıştığı an durum değişti. Yabancı pembe dizilerin evlı kadınlarının zengin seks yaşamının, bizdeki kötülerin ihanetlerinin hiç- bir sakıncası olamazdı. Ama iyi kalpli, çalışkan, se- vılen anne Şehnaz, onu yıllar önce terk etmiş koca- sına ille de sadık kalmalıydı. Hele de vakıf alanlarını yağmalayan işveren-siya- setçı işbıriiği, bunlara karşı duran işvereni iflasa sü- rüklemek.. turünden düzenin çirkin gerçekleri kur- calanınca, bizim insanlanmızın yaşamı içinde düzen sorgulanınca, dizınin katli vacip oldu. Sorgulamanın başladığı noktada, yerieşmiş bir dızinin ortasında, bıçak gibi kesilmesi sürpriz değil bence. Halen yayımlanmakta olanlardan izleyebildiğim tek dizıde, kimliksız. ezılen kadınlann birbirini ömekala- rak ıki ayağı üzerınde durmayı, yaşamı, ınsanlan sevmeyi, vermeyı, sorgulamayı oğrenmelerini, de- ğişimlerini zevkle gözlemlemiştim. Elimde olmadan çirkin çıkar ılişkilenne karşı Don Kişot gibi karşı dur- maya çalışan işadamının ayakta kalıp kalamayaca- ğını, başkalarına zarar verme kasrtlan olmasa da ya- şama dair en küçük bir sorumluluk duymayan kimi erkek kahramanlann, kadınlardakı bu kimlik deği- şımıne ayak uydurup uyduramayacaklannı merak edeceğim. Tabıi ki bir yandan da Ankara'da televizyon ka- meralarına yakalanmak pahasına görevii polislerin öğrencilere neden bu kadar acımasız davrandıkla- rını, kimı toplumsal olaylarda edepli davranırken, kimilerinde birdenbıre saldırgan kesıldiklerinı de sor- guluyorum. "Çeteler Meclis'te, poliste, öğrenciler hapıste.." turünden sloganlann, çok fazla gerçekçi yüzünün, Türk-lslam sentezinde militarize edilmiş polis kımliğinde, ofkelerinin kabarmasında çok önemli rol oynadığını bilıyorum. Dokunulmazlıkların kaldırılması. çetelerle gerçek- çi bir hesaplaşmaya gidilmesi anlamına gelmese de çetelerle özdeşleştirilmeye çahşılan bir kadrolaş- manın içinde bir cepheleşmeyı, kutuplaşmayı. çe- telerle hesaplaşmayı isteyenlere karşı da düşman- lığı, gerginliği besliyor. Aynca "o/ay çıkaran, kavga- cı, teröristgençlik" ımajını beslemek, işlemeyen hu- kukun, yargının, "Işkenceciler, çete, cinayet suçlu- lan serbest bırakılırken, Meclis 'te pankart açma ey- leminin bedeli olarak 96 yıllık mahkûmiyet ayıbını" kamufle etmeye yarayabilir. Neden-sonuç ilişkileri tamam da iktıdann bunla- n değiştirmek üzere somut hiçbir adım atmaması, olup bitenı seyretmesi ne anlama geliyor? işte güncel, kafama takılıp kalan bir diğer soru da DİSK'in Ankara yürüyüşünün arkasındaki "destek şoviu köstek." Medya "yanındayız" şovu ile DİSK'in yürüyüş amacını kamuoyundan gızledi. Başbakan, Çalışma Bakanı "destekliyoruz" diyerek iki yılda sa- dece sendika üyesi olduklân için işten atılan 40 bin ışçi ıçın kılını kıpırdatmamaya daha kararlı bir çizgı- ye geçtiler. Rejim bunalımında, demokrasi oyunun- da sözde DİSK ile beraber büyük işveren örgütleri, 40 bin işçiyi işten atan işverenlerin örgütleri olarak, "Sahi, bu kadar da çok mu olmuş, inanamıyoruz, vah va/i.."dediler. "Destek şovlu köstek"e rağmen DİSK'in Ankara yürüyüşü aşamasında öylesine kendiliğinden, an- lamlı bir toplumsal destek, sahiplenme, kenetlen- me yaşandı ki... Yürüyüşün geçtiği merkezlerde, öylesine içten karşılamalar, dayanışma, sorunlann çözümünde güçbırliğı, öncülük beklentısi yaşandı ki... DİSK yöneticilerine, düzenin çarpıkhğına karşı durması, soru sorması gerekenlere, büyük sorum- luluk yüklüyor. Çağımızın insanı için kendisine, çıkarianna ya- bancılaştıran düzende, sorunlann üstesinden getebil- mek üzere soru sorabilmek, öylesine yaşamsal bir anlam ve önem kazanıyor kı... ÇIFTÇIDOSTU /SADULLAH USLM! Üretici kuruluşlann veTARİŞyönetimi- nin 5 aydan beri hükümete yaptığı bas- kı, nihayet sonuç verdi ve zeytinyağı ih- racatındaki kısıtlamalar kaldırıldı. Artık 'dökme ham zeytinyağı' ihracatı yapa- bilmek için hiçbir engel kalmadı. iste- yen, istediği kadar ham zeytinyağı ihraç edebilecek. Ancak, milyonlarca üreticinin yıllardan ben ısrarla istediği ve dört gözle bekle- diği bu karar geciktiği için hem üreticiler arasında ayncalık yaratmış oldu hem de tüccar ve sanayicinin yararianmasına yol açtı. Zira, ihracatın serbest bırakılması ile iç piyasalardaki fiyatlar muhtemelen ar- tacak ve zeytinyağlannı satmayanlar kâr- lı, satanlar ise zararlı çıkacak. Zeytin ve zeytinyağı üretimi kasım ayın- da başladı. Eğer, bu karar iki ay önce açık- lanmış olsaydı. milyonlarca üreticinin hepsi zeytinyağlannı piyasa koşullan için- de yükselen fiyatlaria satmış olacaktı. Şimdi üreticilerin bir kısmı sevinirken, bir kısmı üzüntü ve şaşkınlık içinde. Fiyat- lar beklendiği gibi hareketlenirse, zeytin- yağını özel sektöre satan bazı üreticile- rin zaran yüz milyonlarca lirayı bulacak... Zeytin ve zeytinyağı bölgelerinde tam 4 aydan beri matem havası vardı. Hiç kim- senin ağzını bıçak açmıyordu. Üç milyon- dan fazla üretici umutsuzveşaşkındı. Yüz- de yüz enflasyona rağmen, üreticiler yağ- larını bu yıl, geçen yıldan daha düşük fi- yatla satmak zorunda kalıyorlardı. 1996 yılında bol ve kalitelı ürün oldu- ğu halde, TARİŞ geçen yıl zeytinyağına 280 bin lirafiyat vermış, ama maliyet 260 bin liranın üstünde olduğu için üreticiler Gene Sanayici KollandıL gene de memnun olmamışlardı. Bu yıl ise maliyet 350 bin lirayı bulduğu halde, hü- kümet TARİŞ'İ 290 bin lira fıyat verme- yezoriadı. Böylece girdilerde bir yıl için- de yüzde yüz elliye varan artışlara rağ- men zeytinyağına verilen fark, sadece 10 bin lira olabildi. Bu tersliklere rağmen TARİŞ akılcı bir tutum daha sergileyerek 290 bin liranın 'avans' sayılacağını, ile- ride fiyatlann artması halinde aradaki far- kın üreticilere ödeneceğinı açıkladı... Ta- bii, bu uygulamadan sadece TARlŞ'e zeytinyağını veren ortakları yararlanabı- lecek. Daha yaz aylarında belliydi Zeytinyağı üretimi bir buçuk ay önce başladığı halde. TARİŞ uzun süre hükü- metle anlaşmaya varamadığı için fıyat ilan edememişti. Geçen gün fıyat belli ol- du ve alımlara başlandı. Ancak, TARlŞ'te kilo başına 20 bin lira civarında kesinti olacağı için üreticinin eline 270 bin lira geçecek. TARlŞ'in gerek fıyat açıklama- sında geciktirilmesi, gerekse 270 bin li- radan ödeme yapması tüccar ve sana- yicinin işine yaradı ve fiyatlar 260 bin li- raya kadar düşürüldü... Bu arada tüccar ve sanayici, kapısına kadar gelen zeytin- yağlannın bir kısmını geri çevirmeye, sa- tın aldıklarına da para yerine çek verme- ye başladı... Yemeklik zeytinyağı fiyatlannda da ge- rileme oldu. Son günlere kadar tüccar ya- rım asitlik zeytinyağını üreticiden 400 bin liradan, bir asitlik zeytinyağını da375 bin liradan alıyordu. Buna rağmen TARİŞ ya- nm asitlik yemeklik zeytinyağına 375 bin, bir asitlik yağa da 345 bin lira vermek zo- runda bırakılınca, tüccar da fiyatları 30 bin lira daha aşağıya çekti... Zeytinyağında böyle bir facıanın yaşa- nacağı daha yaz aylannda belli olmuş- tu. BurhanıyeTicaret Odası'nın temmuz ayında Ören'de düzenlediğı toplantıda üreticiler, zeytinyağı ihracatındaki kısıt- lamalann kaldınlmaması ve prım siste- minin getırilmemesi halinde pazarlama sırasında büyük sıkıntılann yaşanacağı- nı belirtmışlerdi. Hatta Burhaniye, Ayva- lık, Edremit ve Havran Tıcaret ve Ziraat odalannın başkanlan ortak bir bildiri ya- yımlayarak tehlikeyi hükümete ve kamu- oyuna duyurmuşlardı. Toplantıya katılan iki büyük ihracatçı da üreticilere bu ko- nuda destek vereceklerini açıklamışlar- d^ Üreticilerin 3 beklentisi Üreticilerin hükümetten üç beklentisi vardı. Birincisi. zeytinyağı ihracatındaki kı- srtlamalann kaldırılması ve ham yağ ih- racatına izin verilmesiydi. Ikincisi, 'prim sistemi' uygulamasına geçilmesiydi. Üçün- cüsü ise, tüccar ve sanayiciye karşı üre- ticilerin hakiannı koruyabilmekiçin TARlŞ'e düşük faizli kredi sağlanmasıydı. Ihracattaki kısttlamanın kaldırılması, iç pıyasada fiyatlann hareketlenmesine yol açacak ve tüccann piyasadaki etkinliği- ni azaltacaktı. Böylece, üretici de iç ve dış piyasalardaki fiyat artışlanndan ya- rarlanabilecekti. Prim sistemi iç ve dış piyasa fiyatlan arasında denge kurulmasını sağlayacak- tı. Üreticiye prim verileceğı için pazartar- daki fiyatlar biraz daha aşağıya çekile- cek ve hem tüketici zeytinyağını biraz daha ucuza yiyebilecek hem de ihracat imkânı artacaktı... Prim sistemi, alım-sa- tımı belgeleyeceği için vergi kaçırmak mümkün olamayacak ve devlet verdiği primin karşılığını birkaç katfazlası ile ge- ri alabilecekti... Düşük faizli kredi iseTARİŞ'in mali gü- cünü arttıracağı için piyasalarda rekabet ortamı yaratılacak ve üretici, zeytinyağı- nı gerçek değeri uzerinden satma imkâ- nına kavuşacaktı. TARİŞ, kâr amacı güt- mediği için ürettiği yağlan da düşük fıyat- lapiyasalara verebilecekti. Böylece. hem üretici hem de tüketici kazanacaktı. Hükümet, tam iki ay gecikme ile bu öne- rilerden sadece Ihracattaki kısıtlamayı' kaldırdı. Üreticilerin yansı geçen iki ayiçin- de zeytinyağını tüccar ve sanayiciye sat- tığı için beklenen fiyat artışlanndan ya- rarlanamayacak. Hatta üreticinin yarar- lanması için çıkanlan bu karar tüccann işine yarayacak. Son iki ay içinde piya- sanın ucuz zamanında topladığı zeytin- yağlannı yüksek fiyatla satabilecek... Prim sistemi ile düşük faizli kredıden ise hâlâ bir haber yok... Vakit geçtiği için umut da yok. Hükümet ihracatı serbest bırakarak üreticilere, gecıktirerek de tüccara yeşil ışık yakmış oldu!.. Petrol devleri 'güneşi' izliyor Uluslararası rezervlerdekı azalma, dünya pet- rol dev lerinın de rüzgâr ve güneş gibi yenıle- nebılır enerji kaynaklanna yönelmelenne ne- den oluyor. Petrol rezerv lerinın kimi kaynak- lara göre 25-30. kimi kaynaklara göre ıse 50- 60 yıl içinde tükenecek olması. artan çevre du- yarhhğının yarattığı baskı ve yenilenebihr enerji pazannda maliyetlerin giderek düşme- siShellveBritish Petrol (BP) gibi çokuluslu pet- rol şırketlerini de bu alan- da yatınm yapmaya yö- nelrti Bu arada Enerji Bakanhğı da daha önce venilenebilir enerji kay- naklanna pek itibar et- mezken, dünyadaki yö- nelim ve Türkiye'yi bek- leyen enerji sıkıntısı ne- deniv le yavaş da olsa bu alana ılgi göstermeye başladı. Royal Dutch / Shell Grubu, venilenebilir enerji kaynaklannın 25 yıl ıçınde dünya enerji gereksinımınin v-üzde 5- 10'unu karşılayacağı beklentisi ve "Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeyakın geiecekte >eni pazarlann" oluşmaya başlaması ile bu alana yatınm yapıyor. Shell'in güneş enenısi alanın- daki üç girişiminden biri Siemens'le kurduğu Shovva Solar KK adlı şirket. Japonya ve Hol- landa'da güneş pillen üretimi yapan tesislen- nı genişletmeye hazırlanıyor. BP Grubu da bu yıl içinde ABD'de hizmete açacağı fabrika- sıyla güneş enenisi kullanımına yönelık mal- zeme satışım önümüzdeki 10 yıl içinde 10 katarttırarak 1 milyardolara (yaklaşık 200 tril- yon lira) çıkarmayı planhyor. Daha önceleri konuya uzak duran Eneni ve Tabü Ka>naklar Bakanhğı da son yıllarda dünya rezerv lenndeki azalmanın ve ülkede ya- şanan enerji sıkmtısınuı etkisiyle venilenebilir enerji kaynaklanna yö- nelmeye başlamış görü- nüyor. Bakanlığın bu ko- nudahenüz somutbiratı- lımı yoksa da yapılan araştırmalan en azından izlemeyebaşladığı ania- şılıyor. Bakanlığa bağlı Enerji tşleri Genel Mü- dürlüğü'nün konu ile il- gili bilgi notlannda, dün- ya enerji talebinin halen yüzde 1.9'unun yenile- nebilir enerji kaynakla- nndan karşılandığı be- lirtilmekte \e 2020 yı- lında yüzde 4'e çıkaca- ğı tahmın edilmektedir. Enerji tşlen Genel Müdürlüğü. •"Ancakpolitikalardegiştirilerek venilenebilirenerji kaynaklarının kullanılma- sına büyük maliteşvikler\e destekverilirse bu oranın yüzde 12'lereyiikselebileceğisanılmak- tadırr görüşü, aynı zamanda Bakanlığın bu konudanasıl birpolıtika belırlemesı gerektigıne de ışık tutuyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear