25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yü.ıetmenr Orban Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörii: Hikmet Çetinkaya # Yazıışlen Müdürlen: tbrahim Yüdız - Dinç Tayanç # Sorumlu Müdür Fikret tlkiz • Haber Merken Müdürü Hakan Kara •Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Isühbarat: Cengiz Yüdınm 9 Ekonorm Mehmet Sanrç • K.üMr Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücehnan • Makaleler Sarai Karaörcn 9 Duzetffne AbduOah Yaaa#Foto4raf Erdogan köseoğlu #Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yuıt Haberien. Mehmet Farac YaymlCurulu; İlhan Setçuk(BaşkanI, Orhmn Erinç, Oktay Kurtböke, Hikmet Çoünka> a. Şnkran Soner, Ergun Baku Dinç Tayanç, İbrahim Yüdız. Orhan Bursalı. Mustafa Balba>, lUkan Kara. AnkaraTemsılcısr Vlustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125, KatABakanlıklar-Ankara Tel 4195020<7hat), Faks: 4195027 • lzmır Temsılcısı: Serdar Kızık, H Zıya Blv. 1352 S.2/3Tel:4411220, Faks 4419117«Adana Temsücısi: Çetin Yiğenoğlu, tnönü Cd. 119 S No 1 Kat 1. Tel 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdüni Üstün Akmeo 0 K.oorduıatör \hmet Korulsan 0 Muhasebe Bğfcnt Yener«ldare Hftseyin CSrer • Işletme Önder Çefik • Bıİgı Işlem Nail İnal # Bılgısa>ar Sıstem MÛTDvet Çifer • SaBş Fuflrt Kuza MEDYA C: • Yonttım Kunılu Başkanı - Genel Mûdür Cülbin Erduran • Koordınatör Reha Ifitman 0 Geoel Müdür Yaıduncısr Mine Akdağ Tel 514 IP 53 - 5139580-5!3B460-61,Faks 5138463 Yayımlayan ve Basan: Venı Gun Haber Ajansı, Ba&m ve Yayıncıltlc A Ş Türfcocağı Cad. 39'41 Cağaloglu 34334 lsl PK-246 lstanbul Tel- (0/212) 512 05 05 (20 hatl Faks. l0'212l 513 85 95 11ARALIK1997 Imsak: 5.39 Güneş: 7.12 Öğle: 12.04 lkindi: 14.22 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.10 Iç çamaşırında yeni üHınlep • Haber Merkezi - Gıyim markası Altimod 1997- 1998Sonbahar/Kış koleksiyonu içerisinde yer alan "Altimod Lady" ve "Altimod Gent" gruplan, iç giyımde yenı ürünler sunuyor. lç gıyim modellerinin dışında, gecelik, sabahlık ve pijama takımlanna yer veren ûrünlerin birlikte kullanılabilmesıne de ımkân tanıyan Altimod Lady İç Giyim Koleksıyonu'nda saten. ithal dantel, krep, microfiber, cotton, lcyra gıbi kumaşlar kullanılıyor. Iç çamaşırlannda ise saten, ithal dantel, flanel, pamuklu ve şardonlu kumaşlar tercih ediliyor. Türk büyükelçiye büyük nişan • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Şili, 1993-1997 tarihleri arasmda Santıago'da görev yapan Büyükelçı tldeniz Divanlıoğlu'na devlet ve hükümet başkanlanna değer görülen nışanın en üst rütbesıni verdi. Şili'nin kurucusu Bernardo O'Higgıns'ın adını taşıyan nişan içın bugün Şili'nin Türkiye Büyükelçisi Jaime Pardo'nun konutunda tören düzenlenecek. Sınava başvuru süresi uzattdı • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Öğrencı Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), son üç yıldır arka arkaya Öğrenci Seçme Sınavf nda (ÖSS) başansız olan öğrencilerin 1998 yılı ÖSS'ye giremeyeceğini öngören uygulamaya "yürütmeyi durdurma" karan veren Danıştay'ı dikkate alarak, ek başvuru süresi tanıdı. ÖSYM Başkaru Dr. Fethi Toker, Danıştay karanndan etkilenen adaylann 22-30 Aralık tarihlerinde başvurabileceğıni bildirdi Kış etkisini gbstepiyor • Haber Merkezi - Soğuk ve yağışlı hava, Batı bölgelerinden sonra Doğu Karadenız'de de etkisini gösterdi. Rize-tkizdere- Erzurum karayolu, Ovit Dağı'nda kar nedeniyle dün sabah ulaşıma kapandı. Erzurumda da kar nedeniyle 200"e yakın köy yolu ulaşıma kapandı. Kar yağışının devam ettiği illerde, şehir merkezlerindeki kar kalınhğı 15 santimetreye, yüksek kesimlerde ise 50 santimetreye ulaştı. Meteoroloji yetkilileri, bölgede yağışlı havanm cuma gününe kadar etkisini sürdüreceğini belirttiler. Sunum teknikteri • Haber Merkezi - Arthur Andersen Eğitım Danışmanhğı tstanbul Ofisi'nin düzenlediğı 'Sunum Teknikleri' semineri 27-28 Kasım tarihlen arasmda Izmir Hilton Oteli'nde gerçekleşti. Bilınen sunum becerilenni geliştirmeye yönelik hazırlanan 'Sunum Teknikleri' programında katılımcıların sunumlan videoya çekilerek kişisel becerilerın geliştırilmesi konusutartışsldı. Büyük çoğunluğunu Pınar Et grubundan gelenlerin oluşturduğu katılımcılara eğitim bitiminde birer sertıfika ve video kaset verildi. Özel üniversitelerin harcamalannm yüzde 45'inin devlet tarafmdan karşılanması tepkilere yol açtı 'Parayla diploma dönemi yaldaşıyor' ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR-Devletin, kendi üniversi- telerine para vermezken sayılan gi- derek artan özel üniversitelere bü- yük kaynak aktarması, devlet üni- versiteleri yöneticilerinin tepkısine yol açıyor. Özel üniversitelerin harca- malanmn yüzde 45'ini devletin kar- şıladığına dikkat çekilirken. bu üni- versitelerin, harcamalannı olduğun- dan "yüksek gösterdiği" ileri sürülü- yor. Öğrencilenn 3 ila 5 bin dolar para ödedikleri, öğretim üyelerinin do- larla maaş aldıklan özel üniversite- lerin "parayla dipkjma" verme ko- numuna geldiği bildiriliyor. Türkiye'de 16 özel ve 56 devlet üniversitesi olmak üzere toplam 72 üniversite bulunuyor. Nüfusu 160 bin olan KKTC'de bile 6 özel üniversite kurulmuş durumda. Izmir Üniversi- teleri Öğretim Elemanlan Derneği (İZÜNIDER) Başkanı Prof. Dr. Ham- zaBulut, sayılan hızla artan özel üni- versitelerin topluma zarar verici bo- yutlara ulaşmasından yakındı. Ingiltere, Japonya ve Avrupa ülke- leri gibi gelişmiş ülkelerde "özel üni- versite" bulunmadığım, Türkiye gi- bi gelişmekte olan ve az gelişmiş, sömürüye açık ülkelerde ise özel üni- versiteler ve özelleştirmenin pom- palandığını vıorgulayan Prof. C>r. Bu- lut, "Devlet, kendi ünjversitelerine para aktarmazken, özel üniversitele- rin harcamalannın yüzde 45'ini kar- şdıyor. O zaman,Türkiye gibi yoisuz- luklann ve yozlaşmanın diz bovu oi- duğu bir ülkede, acaba özel üniversi- • Prof. Hamza Bulut, bir özel üniversitenin gazete ilanıyla 300 puan alan öğrencileri tıp fakültesine kayıt yaptırmaya çağırdığına dikkat çekerek "Bugün en gelişmemiş devlet üniversitesine bile bu puanla öğrenci alınmıyor" dedi. teler harcamalannı birkaç kat fazia gösterip devtetten fazia para abyor- lar. kâıianna kâr katrvoriar diye so- ru sormak insanın aklına gelmez mi? Ben buna benzeryolsuzluklann oidu- ğu kanısındayım" diye konuştu. Pahah yatinm yapmıyoriar Türkiye'de yapılan bilimsel araş- ürmaların hemen hepsinin devlet üni- versitelerince yapıldığını ve yurtdı- şı dergilerde yayımlanan 3 bin yayı- ran hepsinin devlet universitelerince gerçekleştirildiğini belirten ve paha- lı yatınmlar gerektiren bilimsel araş- tırmalara, özel üniversitelerin yanaş- madıklannı savunan Prof. Dr. Bulut, "Laboratuvar, araç-gereç hepsi yut- turmaca,çünkü pahah. Ozel üniver- siteier böyle mantar gibi biterse ve önü annamazsa, 6O'lı yıllardaki gibi para^iadipiomaverflmesi du rumu or- taya çıkacak. Özel üniversitekr. top- lumdaki çelişkileri arttırmaktadir. Sosval patlamalann oldugu >erierde bu patlamayı hızlandıracak adımlar- dan biri de özel üniversitelcrdir'" di- ye konuştu. Özel üniversitelerin hizmet verdi- ği sınıfa da dikkat çeken Bulut, söz- lerini şöyle sürdürdü: "Oğrenciler özel üniversitelere 3-5 bin dolar arasmda para ödüyoıiar. Çahşbrdıgı akademik personele de 3 Ua 5 bin dolar arasında, ayda maaş ödüyoıiar. Oysa bir devlet üniversi- tesinde çalışan profesörün aylık ma- aşı 900 dolar dü/eyinde. Oevlet üni- versitesinde bir araştırma görevlisi 70 miryon aüyor. ev kiralan ise orta- lama 50 milyon. Bu ücret politikasıy- la akademik personel özel iiniversi- telere kayıyor. Devlet, kendi bindiği da- h kesiyor. Kendi ünhersitelerinden parayı kısarkcn. vakıf üniversiteleri- ne bonkör da\ ranıyor. Deviet üniver- siteterinde niteük gittikçe düşüyor." Özel üniversitelerin çok düşük pu- anlarla öğrenci aldıklannı da vurgu- layan Prof. Dr. Bulut, bir özel üniver- sitenin gazete ilanıyla 300 puan alan öğrencileri tıp fakültesine kayıt yap- tırmaya çağırdığına dikkat çekerek "Bugün, en gelişmemiş devlet üni- versitesine bilebu puanlaöğrenci ahn- mıyor" dedi. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektö- rü Prof. Dr. Fethi İdiman. özel üni- versitelerin ciddi bir denetim altına alınması gerektiğini belirterek "Aşı- n liberalizm ölçütünde. nasdsa za- manla iyi obnayanlar kendiliğinden yok olup gidecek görüşü bence yan- lış. Kendi kendini bitirinceve kadar, özel kötü üniversitelcr ülkeye ve in- sanınuza zarar vereccktir'* dedi. 8 yıllık eğitim için ıımut dış kredüerde EBRUTOKTAR ANKARA - Cumhur- başkanlığı ve Başbakan- lık; 8 yıllık eğitim nedeniy- le artan derslik ve okul do- nanımlannm Milli Eğitim Bakanlığf ndan ahnarak Toplu Konut tdaresi'ne (TOKİ) verilmesi için dev- reye girdi. K.esintisiz eği- tim için oluşturulan "Kat- kıPs^yıFonu"nun da hesap- lanan değerlere ulaşma- ması sorun yarattı. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık'ın istemiyle hazırlanan ve "8 Yılhk Ke- sintisiz Eğitim Programı Bina ve Donanım Gerek- siniminin Karşılanması'' adını taşıyan proje, Milli Eğitim Bakanlığı'nı dev- • Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık; 8 yılla ilgüi çalıştnalann Milli Eğitim Bakanlığı'nın hantal yapısı nedeniyle başanlı şekilde gercekleştirilemediği görüşünde. Başbakanhk. 8 yıilık kesintisiz temel eğitimle ilgili bina ve donanım gereksinimlerinin karşılanmasında TOKl'nin görev almasını istiyor. re dışı bırakırken mevcut bina ve donanımlar için aynntılı bir envanter ça- lışması yapılmasmı öngö- rüyor. TOKİ projesinin tartı- şılması için 2 Aralık'ta ya- pılan toplantıda, Maliye Bakanhğı, Milli Eğitim Bakanlığı, DPT ve Hazi- ne Müsteşarlığı'nın fark- h görüşleri savunmalan nedeniyle yeniden bir ara- ya gelinerek son karann Yüksek Planlama Kuru- lu'nca (YPK) verilmesi kararlaşünldı. Toplantı tu- tanaklan şöyle: MiDi Eğjtim Bakanlığı: TOKİ'ce yapılan çalış- malan zaten mutaden sür- dürüyoruz. Oluşturulan Eğitime Katkı Fonu'ndan elde edilecek 288 trilyon lira 1998 yılı içindekulla- nılacak. Ancak Eylül- Ekim 1997 fon gelirlerinin 17 trilyon lirada kalması, beklenen 288 trilyon lira- ya ulaşılamayacağı mesa- jını veriyor. Bu aşamada dış kredi sağlanmasına yö- nelik olarak bakanlığımız bünyesinde başlatılan pro- jeyi, tamamladıktan sonra YPK'ye sunacağız. DPT: 8 yıllık kesintisiz temel eğitim için 143 bin ekders- liğe ihtiyaç \-ar. En makul çözüm, yüzde 60-80 ora- nında gerçekleşmiş bulu- nan mevcut yatınmlann tamamlanmasıdır. Hazine Musteşarhğı: 8 yıllıktemel eğitim uy- gulamalan için gerekli fi- nansman; özel fon gelirle- ri, halk desteğı ve dış kre- diden sağlanacak. Ancak yerel yönetimlerin dış kay- nak sağlaması, mevcut mevzuat ve uygulanan ekonomi politikalan ge- reği çok zor. TOKl'nin gö- rev talep etme amacı açık- hğa kavuşmalı. Ekim ayuı- da Dünya Bankası ile ya- pılan göruşmelerden dış kredi sağlanacağını düşü- nüyoruz. TOKt: 8 yıllık kesintisiz temel eğitim uygulamalan çerçe- vesinde 25-30 derslikli 4500-5000 yeni okula ge- reksinim var. Gereksinim. belirli birenvanterçalışma- sından alınacak sonuçlar dikkate alınarak değerlen- dirilecek. Bu nedenle gö- revlendirme talebinde bu- lunuyoruz. Maliye Bakanhğı: Yasa metnmde yer veril- mediği için TOKİ Başkan- lığı'na görev verilmesini hiç düşünmüyoruz. Ancak siyasi otorite karar verir- se, bulunacak özel bir for- mül ile TOKİ Başkanlı- ğı'nın görev talebi yerine getirilebilir. Almanya'da yaşayan Türklerin onda dokuzu, arük Tûrldye'ye dönmek istemiyor. Dönmek isteyenier, -_•• -" •} ÜÜIÎ rada bulunanlar. TürklerAlmanya'yı sevdiÇeviri Servisi - Almanya'da ya- şayan 6.9 milyon yabancıdan 2.1 milyonu Türklerden oluşuyor. Ya- bancılar içinde en büyük toplulu- ğu oluşturan TürkJerin Almanya'ya gidışleri 1960'larda başladı. Za- man içinde Almanya, yabancı işçi- lere kapılannı kapattıysa da orada bulunan aileler geri dönmedi. 2. ve 3. kuşak 'Almancı'lar yetişti. oku- yup meslek sahibi oldular. kimi iş kurdu kimı bir Alman ile evlılik yaptı ya da başvurarak Alman va- tandaşı oldu. Focus Dergisi'nin haberine gö- re Almanya'da yaşayan Türklerin onundan dokuzu arrık Türkiye'ye dönmek istemiyor. Dönmek iste- yenlerin çoğu ise 25-30 yıldır ora- da bulunan ilk kuşak ya da onlann en büyük çoculdan. Diğerleri va- tanlan olarak görmeseler de yaşa- mak ıçın Almanya'yı seçmiş du- rumdalar. Eğitımlerini Almanya'da tamamlamışlar, işleri burada, eşle- ri, çocuklan burada. Çoğu kendi dönmek istese bile, tüm ailesini bu- na ikna etmekte çok zorlanacağını bıliyor. Neredeyse hepsi, Türki- ye'ye dönmek istemeseler bile Tür- kiye'de gömülmek ıstediklerini söy- lüyorlar. Almanya'da yaşayan Türk genç- lerinden yüzde 30 gıbi bir bölümü- nün okulunu bitırmiş, ancak iş bu- lamamış olduğu gerçeğı de bu ve- rileri değiştirmiyor. Bu gençlerden çoğu iş bulma umudu taşıyor ve başvurduklan makamlardan yanıt bekliyor. 21 bin Türk genci Alman yüksekokul ve üniversitelennde okuyor. Bu rakam 10 yıl öncesine göre iki misli artmış. 1997 yılında Alman vatandaş- lığı içinyapılan başvurulann, 90 yı- lına oranla 10 kat arttığı tespit edil- miş. Almanya'da yaşayan Türkler- den 126 bini Alman vatandaşlığı- na kabul edilmiş durumda. 4 kişi- lik bir ailenin ortalama aylık geli- ri 4bin mark olarakbeyan ediliyor. Eskiden vannı yoğunu Türkiye'de ev almak ve iş kurabilmek içın bı- riktiren ilk nesılden eser kalmamış. Araştırmalara göre 54 bin Türk, Almanya'da kendi evıni almış du- rumda. Almanyadaki Türklerin 42 bini, kendi işlerini kurmuşlar. Bu müesseseler de 1996yılı içinde 186 bin Türk'e ış vermişler. Almanya 'nın Ankara Büyükelçisi Hans Joachim Vergau 'nun değerlendirmesi 'Bütünleşmeyi şeriatçılar engelliyor' KONYA (AA)- Almanya'nın Ankara Büyü- kelçisi Dr. Hans Joachim Vergau, ülkesindeki bazı şeriatçı derneklenn Türklerin Almanya'ya entegrasyonunu engellediklerini açıkladı. Ver- gau. PKK'nin çalışmalannın Almanya'dayasak olduğunu hatırlatarak yakalanan kişiler hakkın- da delilbulmanın çok zor olduğunu kaydetti. Ver- gau. Konya'da dün düzenlediği basın toplantı- sında, son zamanlarda DYP Genel Başkanı Tan- su Çüler hariç bütün siyasi parti liderleriyle gö- rüşmeler yaptığını bildirdi. Vergau, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile kapsamlı gö- rüş alışverişinde bulunduklarmı belirtti. Büyükelçi Vergau, PKK'nin Almanya'daki faaliyetierinin "yasak" olduğunu haürlatarak po- lisin örgütün çalışmalanna göz yummadığını söyledi. PKK eylemcileri ile sempatizanlannın tutuk- lanarak kesüı şekilde cezalandınldıklannı anla- tan Vergau, asıl sorunun "kanıtiann bulunma- a" noktasındabaşladığını kaydetti. Vergau,bir gazetecinin, "Ahnanya, Kıbns Rum Yöneti- mi'nin Avrupa Büüği'ne alınmasına nasıl bakı- yor" sorusuna karşılık şu yanıtı verdi: "Ben Kıb- ns konusunda herhangi bir görüş bildirmek is- temiyorum. Şu anda hassas görüşmeler sürdü- rülüyor. Ve Ahnanya bu görüşmelere doğrudan kanhmyor. Almanya'run görüşüne göre de, AB üyeliği için müzakerelerin başlaınış ounası üye- likdemekdeğu." RASGELE /RAİF ERTEM Avcı gözüyle gormek istiyor musunuz? Do- ğayı, insanlan, bakanlan, milletvekillerini, vali- teri, komutanlan, müdürleri, genel müdürteri. Eli tüfeklileri, tüfeklerine el konan. Kaçak av- cılan. Bir de gerçek avcılan. Doğa dostu, doğayla bütünleşen. Okuyun Mef n Sertoglu'nun kitabını. "Avcı Gözüyle" kitabın adı. Oğlu Erdim'in anısına toplamış köşe yazıla- nnı. "Avalann vicdan sorumluluklannın öncülü- ğünde bilinçlenmelerini, tüketid olduklan ka- dar da üretici olmalannı daima istedim. Yasa- lara karşı koyanlan kamuoyuna teşhir ettim. Üniformalı, siyasetçi, partici veya değil, hiçbir fark gözetmeksizin yanlışlara sapanlara uyarı- da bulundum" diyor önsözünde Sertoğlu. Avcılık ve Atcılık Federasyonu Başkanlığı da yapan Metin Sertoğlu, yönetim kadrolannı da iyi tanıyor. Olumlu, olumsuz çalışmalan, işlem- leri zamanında dile getiriyor. Kişilerin adlanyla. Avcılığı da şöyle tanımlıyor "Avcılık; elinde tûfeği, belinde fişeği, şayet varsa önünde köpeği He kıriarda, bayıriarda, su- lann içinde camuriara gömülen kişilerin vazge- çilmez tutkulandır. Arnaç/an, hayvanın ıçgü- düsû ile zekâsını mağlup edip, keskin nişancı- lıklarının kanıtı olarak, vurduklan hayvanı çan- talanna koyabilmelerinin keyfıniyapmaktır. So- nuçta mutlaka biri sevinecektir. Atıp vuran ya da kaçıp kurtulan..." Hangisinden yanasınız? Atıp vuran mı? Ka- Avcı Gözüyle çıp kurtulan mı? Avcının attığı saçmadır. sözleri seçme. Me- tin Sertoğlu'nun yazılannı okursanız anlarsınız. Avcının yaşamı doğa-insan bütünleşmesidir. Dogadan kopan insanoglu azgınlaşır, makine- leşır. Seni okudukça doğaya dönüyoruz. De- vam Metin Sertoğlu, başanlar. Dedım, diyorum Avcı Gözüyte. Bilmem yeteri kadar izleniyor mu? Çok gü- zel birav edebiyatı doğdu ülkemizde. Dört der- gi çıkıyor bana ulaşan, benim bildiğim. "Avcı- nın Sesi", "Dostlar Rasgele"', "AvGünü", "Av Tutkusu". Av yaşamıyla, doğa yaşamıyla dolu. Av sanayisi, sanayinin getirdiğı silah ticaretı de içinde. Resimler, fotoğraflar. Tüm doğa canlılannın, avcılann yaşamı. Anılar, öyküler. Dağlarda, or- manlarda. Denizlerde, göllerde. Şıirler şiirter. Servet Oncel'den bir dörtlük. "Keklik öter kayalarda, Tavşan koşar ovalarda, Karda kışta soğuklarda Bu sevdadan vazgeçemem" Bir dörtlükde Ahmet Fakıoğiu'ndan alalım: "Zengin-fakir bir arada Kral ile çoban ya da Otururaynı sofrada Avcılara selam olsun" Şiirlerin tamamı dergilerde. Avcının attığı saçma, sözleri seçme dedik. Av- cılık fıkrasız olur mu? Yaşı yetmişi aşkın bir avcıya: "Buncayıldıravpeşindesin. Ömrününenhe- yecanlı av olayını bize anlatır mısın" diye sor- muşlar. Ihtiyaravcı başını sallayarak acı acı gül- müş: O tarihlerde başımda kavak yelleri esiyor- du. Bıldırcın avına gitmiştım. Dönüşte bırkıza rast/adım. Sevd/m evlendik. SOyıldan ben ne çektiysem onun yûzündendir. Işte benim en heyecanlı avcılık anım." Rasgele... -flfc e-posta: tan (d. prizma.net tr Lisede inceleme Zorla namaza soruşturma • lstanbul 11 Milli Eğitim Müdürü Ömer Bahbey, Milli Eğitim Bakanhğı 'nabağlı okullarda laik eğitimin esas olduğunu vurgulayarak 'Eğitim- öğretim içine bu tür şeyler sokulmamab. Bu tür konularda hassasız' dedi. tstanbul Haber Servisi - Mılh Eğitim Bakanlığı, ga- zetemızde geçen cumartesi günü yayimlanan "Öğrenci- lerezorto cumanamazT baş- hklı haber üzerine Çapa Anadolu öğretmen Lise- si'nin yönetici ve öğretmen- leri hakkında soruşturma başlattı. lstanbul ll Milli Eği- tim Müdürü Ömer Bahbey, Milli Eğitim Bakanlıgı'na bağlı okullarda laik eğiti- min esas olduğunu vurgula- yarak "EğMm-öğretim K ?~ ne butür şeyler sokulmama- h. Bu tür konularda hassa- SE" dedi. Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi Müdürü Osman Nu- ri Eldz. müdür yardımcısı ve din bilgisi ögretmeni Hsy- ri Özenli. tarih ögretmeni Efrafl Aydm, knnya ögretme- ni HaMun Köseoğhı ve fen bilgisi ögretmeni AH Tür- kay'ın, okulun yaklaşık 50 öğrencisini her hafta semt- teki Lütuf Paşa Camisi'ne "zorla yönlendirerek'' cuma namazına götürmesi ile ilgi- li haberimiz Milli Eğitirn Bakanlığı'nı harekete geçir- di. Bakanlıkça görevlendiri- len müfettiş Fevâ Mutlu. okulda olayla ilgili soruş- turma çalışmalanna başladı. lstanbul ll Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, Mil- li Eğitim teşkilatınrn laik ya- pısını bozmaya yönelik tu- tum ve davranışlara karşı "'hassas" olduklannı behrte- rek "Herkes inancmda ser- besttir. Ancak kimse kimse- yi ibadete zoriayamaz. Mil- liEğitim teşküan laikbir egi- timden yanadır1 " diye ko- nuştu. Nobel Banş Ödülü sahiplerini buldu OSLO(AA)-1997 Nobel Banş Ödülü'nü kazanan "Kara Mayuüannın Yasaklanması İçin Uluslararası Kampanva" (ICBL)'yavelCBL Koordinatörü Jody VVüBams'a 1 milyon dolarlık ödülleri Norveç'in başkenti Oslo'da dün düzenlenen törenle verildi. Norveç Kralı Harald, diğer yetkililer ve bazı mayın kurbanlanmn katıldığı törende, ödülleri 15 yıl önce iki bacağını mayında kaybeden Kamboçyalı Tun Channareth verdi. ICBL Başkanı Rae McGrath, kara mayınlannın yasaklanmasını öngören anlaşmayı imzalamayan ABD, Çin ve Rusya gibi devletlerin, "msanhk" konusunda başan gösteremediklerini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear