25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 8 EYLUL1996 PAZAR 10 PAZAR YAZELARI Olüm ve hayatın belleğiMOSKOVA HAKAN AKSAY Bakışınızı j\uyaı sevdiğinizin soluğuna kilitleyerek ani heyecanlara kapıldığınız oldu mu hiç? Soluk almıyor mu yoksa? Yaşamla olüm arasındaki o incecık sınınn öte yanında mı yoksa? Yaşamla ölüm arasındaki o ıncecik sınınn öte yanına mı düşüverdi? Birdenbıre telaşlanıp ona yaklaştığmız. soluk alıp verdiğini saptayana dek panik içinde bocaladığınız olmadı mı bir kez bile? Telaşınızın boşa olduğunu anladıgınızda -inansanız da, inanmasanız da - Tann'ya şükretme isteği hissetmediniz mi? Yaşıyor, yaşıyor, çok şükür!.. Yaşamın anlamını bütûnüyle keşfetmek olanaksız. Ama bu keşfe en fazla yaklaştldığı anlar, herhalde ölümün çevrede kol gezdiği sıralara denk geliyor. Yaşamın değeri, ölümle kıyaslandıgında tahmın edilebıliyor. Ya soluk almıyorsa? Ya az önce yükselip alçalan gögsü, saniyelerce beklemenize karşın hareketsizlikte direniyorsa? Az önce vardı; şimdi yok! Çabalamak çırpmmak nafile artık. Sevginin bedelinin. geri dönüşe olanak tanımayan en acımasız pazarlarda faturalandığı an gelip çattı birden. Onunla paylaştığınız anılar -iyisi de, kötüsü de- yalnızca hüzün verecek şimdi size. Yaşadığınız için kendinizi suçlu hissedeceksiniz. Nasıl kırmıştınız onu geçenlerde! Daha mutlu olması biraz da sizin elinizdeyken, tersinde sanki inat etmiştiniz. Değer miydi?.. Başlangıçta bütün ağırlığıyla yalnızca size ait olan ölüm ,. • haberini paylaşma rsteğiyle yüreğiniz gögus kafesini zorlayacak. Yetişin. ölüm buradaydı! Sonrası durgun gözyaşlan: Ambulans. morg, yaşama saygısı olmayanlann ölüme karşı daha da kayıtsız tavırlarla dayattığı mezarlık pazarlıkJan, cenaze töreninde son kez ve toplu halde yalan söyleyerek vedalaştığımız çürüme tutkunu zavallı bir ceset! Üzerine kürek kürek toprak atılarak kesinlikle unutulması emredilen öiü, sizin yaşamınızın bir parçasını götürmektedir yerin altına. Gerçek mi bütün bunlar? Ölüme inanmak kolay değil; yaşama ınanmayı bile öğrenemedik ki biz hiçbir zaman... Dikkatinizi uyuyan yakınınızın yükselip alçalan göğsünde yogunlaştırarak onun yaşadığından kuşkulandığınız olmadı mı hiç? Ölümü hissettiğinizi sandığınız anda, yaşam bir film şeridi gibi geçmedi mi gözünüzün önünden? Fktidara, güce, saygıya, mevkiye, paraya, mala, karşı cinse ve çocuk itaatine sahip olmak amacıyla içinizde yanıp tutuşan hırslann anlamsızlığını sezebilmek için ölümün soguk rüzgânndan esinlendiğiniz olmadı mı? Mücadelelerin ve savaşlann, yenilen ve indirilen darbelerin, hazır cevaplann ve gediğine konulan taşlann aslında hiç de öyle matah şeyler olmadığını anlamak için yaşamt ölümle tartmadınız mı? Pek sevdiğiniz günlük haber bültenlerinin ve siyasi tartışmalann bile, ölüm karşısında suspus olduğunu itiraf etmediniz mi hiç kendinize?.. Uyuyan eşinizin, çocuğunuzun, annenizin solugunu dinlediğiniz oldu mu? SevdikJerinizle tutkulannız arasında kurduğunuz terazinin, bazen her şeyi baş aşağı ettiğinden kuşkulandınız mı? Kısa süre sonra unutmak için bile olsa, ölümle kıyaslayarak değerini anlamaya çalıştığınız yaşamı, ne kadar bonkörce ve körce harcadığınızı düşündügünüz oldu mu hiç?.. Sağlıkiı, kendine güvenen, sorumluluk duygulan gelişmiş, bağımsız kişilikli, mutlu bir nesil yetiştirilmesine katkıda bulunmak isteyen EV OGRETMENLERI ARAN1Y0R J 0-3 yaş arası betoek ve çocukıar çok sevıyor, çocugun evmde, sevgı dolu ortamda tam gür eflıtım vermek ıstryoreanu 3 6-12 yaş arası çocuHara çocuOun evmde, sevgı dolu ortamda yanm gûn egrtım vermek ıstıyoreanız J Ulus. Bostancı, G&tepe ve ıstotığm semtte çalışm* stıyofsarvz 3 Emeklı ûğretmen, ünverste veya Irse mezunu, eğıtım almaya apksane 3 20-45 yaş arasmda ve agara ıçmyoreamz MATURE ekıbının bw uyesı olmaK ısteyer, adaylar. lutfen ba\ arayınn. MATURE Eğıtım &Aıle Danışmanigj T«l: (218) 336 04 62 / 418 28 94 Hayvanlar âleminde neler oluyor?Neredeyse bir yıldır Afrika'da yaşamama karşın sabahlan gözlerimi açar açmaz, neredeyim ben sorusu hâlâ uykulu beynimin yanıtlamaya çalıştığı ilk soru. Penceremden baktığımda karşıma çıkan temiz gökyüzü ve en çok ikı katlı evlerin görüntüsü. Istanbul'da olmadığımı kanıtlasa da uykuyla uyanıklık arasındaki o bildik bilinçsizlikte, kesin olarak dünyanın hangi kentinde olduğumu söylemiyor bana. Karşıdaki ağaca konan parlak ponakal rengi serçelerin vermek istediği ipucunu anlamıyor, kesin kanıt için gazeteye uzanıyorum. Birinci sayfa, politik incilerle süslü. Üçüncü sayfa, aile içi cinayetler yüzünden kanrevan içinde. Sonunda. yedincı sayfada, fillerle ilgili bir haberi yakalıyorgözlerim. "Fü popülasyonu yüksek Güney Afrika iilkeleri, fildişi ticareti yasağının kalkması için Zimbabvse'de bir araya getecekler." Güney Afrika ülkelerinin en büyük zenginliği olan hayvanlar âlemi, insanlarla ilişkiye girdiği anda, yeni bir gazete haberine dönüşüyor. Hatırlıyorum. Afrika'dayım. Hangi kentte olduğumun önemi yok. Hayvanat bahçelerinden tanıdığımız pek çok hayvan, çogu Güney Afrikalı politikacı ya da tüccar için para demek ve anlamsız bir yasakla bu hayvanlann ticaretinin engellenmesi, Güney Afrika ülkelerinin çok önernli bir gelir kaynağından mahrum edilmesi anlamına geliyor. Asya filinin soyu tükenmeye yüz tutunca. Afrika fili tehlikede olan hayvanlar kategorısine alındı, fildişi ve fıl derisinin ticareti yasaklandı. Yasak, ilk başlarda, fildişi fiyatlannın yükselmesine neden olduğu için destekleniyordu. Dogal parklardakı fil popülasyonunu kontrol altında tutmak için zorunlu olarak fillerini düzenli aralıkla öldürmek JOHANNESBURC F AYSU ÖIVEN zorunda olan Güney Afnka ülkelerinin elinde milyonlarca dolar değerinde fildişi birikince, fildişlerini paraya çevirme zamanı geldi. Tehlikede olan hayvanlann ticareti iki ucu da keskin birbıçak. Filler. para getirmeye başlayınca, bakımları için gereken para de\ let tarafından karşılanacak, doğal hayatı koruma organizasyonlannın sırtından büyük bir yük kalkacak. Kimse altın yumurtlayan tavuğu kesmek ıstemez ne de olsa. Ancak, işın içine para girince. nerede durulacagını bilmek gerek. Fildişi ticareti yasagı kalkar kalkmaz, fil katliamlannda bir patlama olacağı gerçegine karşı hazırlıklı mıyız? Fildişi yasagı tartışıla dursun, Uttum adlı bir adam, fillerin sırtından para kazanmanın yeni bir yolunu keşfetmekle meşgul. Egittigi 4 fil, sabah çekerek tarla sürüyor. kuyudan su çekiyor. tarlayı zararlı hayvanlara karşı koruyor. Bütün bu ışler için fillerin bekledikleri tek şey birkaç sulu portakal. Hayvanlar üzerinden para kazanmanın bazen son derece bilimsel ve masum açıklaması, bir de National Geographic gibi ünlü bir destekçisi olabiliyor. KrugarMillı Parkı'nın kuzeyinde yaşanılan kuraklık, Luvuvhu Nehri'ni kurutur. Nehirden hayat bulan hayvanlann çogu ölür, kalanlar da göç eder. Nehirden geriye kalan gölcüklerden birinde bir timsah sıkışıp kalmıştır. Açık ve susuzluktan ölmesi kaçınılmazdır. National Geographic tarafından sponsor edilen bir ekip timsahın ölümünü gün be gün filme çekerler ve ortaya bütün zamanlann en çok para getiren belgeseii ortaya çıkar. Insanlan vahşi hayvanlara yaklaştıran en önemli nedenin merak, bilim ya da sevgi degil de para olması Afrika'nın gerçeklennden bın. Yıne de, bazen bilim sevgiyle el ele venp mucizeler yaratıyor. Johannesburg Hayvanat Bahçesı'nde hastalanan 40 yaşındaki şempanze Josephine, İJeaus adlı bir bağırsak hastalıgı teşhisiyle ameliyata alınıyor. Kalın bagırsağının bir kısmı alınıp yenne goretex maddesıyle yapılan yapay bir boru takılıyor. Ve Josephine ölümden kurtanlıyor. Gazeteden başımı kaldınp pencereye yaklaşıyorum. Portakal rengi serçeler hâlâ aynı agacın üzerindeler. t* Fran sürüklüvor ABD'nin Kuzey ve Güney Carolina ile Virginia eyaletierinde etkili olan Fran kasırgasında ölenlcrin sa> ısının 17'yeyiikseMiği belirtiidi. Ölümlerin pek çoğunun, kasırgadan kaçmak isteyen kişilerin yollarda yaptıklan trafık kazalarından ve fırtına nedeniyle kopan ağaçların çeşitli bolgelere sürüklenişlerinden kaynaklandığı ifade edikli. Vestfalya bayramını kutluyorKuzey Ren Vestfalya eyaleti 50. yılmı kutladı 1 eylülde. Başkent Düsseldorf, Kuzey Ren Vesrfalya'nın msanlannı iki günlügüne sokaklannda. otellerinde mısafır erti. Altstadt şenlendı. Bira su gibi aktı. Eyaletın kuruluşunun 50. yılı. şu milyonlarca cana mal olan savaştan kurtuluşun da bayramıydı aslında. Ren nehrinin kıyısında dolaşırken yağmurla yıkanmış sokaklarda. arada bir parlayan güneşın altında ne mutluydu ınsanlar. Savaş bıteli bunca yıl olmuş. üstbaş düzelmış, yaralar sarılmış ve şımdı neşeyle bıralannı yudumlarken Almanlar, dünyanın başka yerlennde dökülen kana da "Hâlâ mı?" der gibıydıler. Ama ışte ınsanlan ınsanlara. halklan halklara düşman etmenın sınsı şaşkınlan da ders almış görünmüyorlardı yıne. Stern dergısi haber üretıyor; fanatık herhangi bir Yunanlının söylediğı abuk subuk laflarla Almanya'da, hani şu sa\aşın, eskı düşmanlıklann kabuk bağlamış yaralannı bile hatırlamak ıstemeyen Almanya'da Türklerle Yunanlılan bırbinne düşman ESSEN GÜRAY ÖZ edebilecek haberler üretmekten kendını alamıyordu. Atılan ok hedefinı buldu; "kızgnı" Türkler Stern yazı ışlerini olmadık küfürlerle fax yagmuruna turtular. Ne oldu? Kım kazandı? Belki Stern üç beş dergı daha fazla sattı. Belki üç beş fanatık "milliyetçi" Yunanlı ile u milUyetçilikkrini" küfürlerle süsleyen üç beş kızgın Türk kurtlarını döktüler. Ama oglumla sokağın karşı tarafında oturan Pano bu yüzden kavga etmediler. Onlar daha gençlıklennın ilk yıllanndayken, delıkanlıyken bile bunun saçma sapan bir ış olduğunuu anladılar. Birkaç gün önce, Almanya'ya gelmiş kalabalık bir gazeteci grubundan arkadaşlarla Almanya üzenne sohbet edıyorduk. "Çok mutsuz görünüyorlar. yüderi pek gülmüyor" dedı bınsi. "Güneş az burada. dedim. belki ondandır. Akdenizliler her koşulda gülmeyi biliyoriar, iyi mi kötii mü emin değHim ama, bo>le." Güldük bıraz. Bana kalırsa Almanlar mutsuz değıller.En azından dünyanın başına büyük belalar açmış bir ulus olmanın utancından artık yavaş yavaş kurtulduklan için mutlu olmalılar. Neyse, Vestfalya bayramını kutluyor. Savaş bıtmış, eyalet Alman ekonomısınin temel direği haline gelmiş. nehır kıyısında kurulan standlarla amatör radyocular. ınternet meraklılan bırbın ile sohberteler. Kuzey Ren Vestfalya'nın mutlu insanlannı. Neo Naziler ortalıkta görünmüyor. Irkçılığa karşı savaşan derneklerın standlannda pembe bıldıriler uçuşuyor. Bense Almanlara gıpta ile bakıyorum bu defa. Tam da bu bayram sırasında neşemı kaçıran Stern dergisinı ciddıye almıyorum. Bir bira da ben ıçıyoru Vestfalya'nın bayramı şerefıne. Stockholm'de Türk kültürü tartışması STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN Hacı-bacı koalisyonunun göreve başlamasından sonra buradaki Türk camiasında da gözle görülür bazı degişiklikler oldu. Benim işyerimde çalışan memleketımizın genç kızlanndan bazılan, saçlannı örtmeye başladı. Türklerin yoğun oldugu semtlerde de genel görünüm aynı yönde değişti. Burada doğmuş olan, ya da buraya çok küçükken gelen genç kızlanmız, Isveççe konuşurken başka bir kimlige, Türkçe konuşurken başka bir kimlige girmeye başladılar. Bu olgu yeni degil ama, daha belirgın hale geldi. Bitınm bir Stockholm lsveççesi konuşan genç kızlanmız, Türkçeye dönünce. büyük kentı bırakıp kırsal kesıme de dönüyorlar. Belki de bundan ötürü olmalı ki, ülkemizın Isveç'tekı Büyükelçısı Sotmaz Ünaydın'ın düzenledigi "kültür resepsiyonu"nda, Uppsala'nın önemli işadamlanndan Saffet Çağlar, şu soruyu yöneltti hepimize: Hangi Türk kültürü? u Gömleğinin düğmeleri göbeğine dek açık. boynunda üç kilo altın olan ve buraya Ibrahim Tatlıses'i getirmeyi amaçlayanlann kültürü mü?" diye sordu. Solmaz Ünaydm, Demirel'ın önünde bekleyen "ÇiUer paketTne göre belki de kısa zaman içinde lsveç'ten aynlacak. Birçok ginşimleri tek bir kışinin tayini ugruna yanm kalacak. Henüz belli değıl. Belki de, Demırel olumsuz yanıt verecek. kararnameyi ımzalamayacak. Bu kültür akşamındaki amacı. Isveç'te yaşayan Türklerin, sanatın birleştinci çatısı altında toplanmalan için bir adım atılmasını saglamaktı. "Eten belki de yann gidiyorum" dıyerek böyle bir şeye kalkışmayabilırdi de. Sevgili .\ziz Nesin, ölümünden 8 ay önce Stockholm'de Hiroşima Banş Ödülü'nü aldıgı zaman. Solmaz Ünaydın'ın akşam yemeğmin onur konugu olmuştu. Devletimizin temsilcisiyle Azlz Nesin, sofra tartışmalannda pek anlaşamamışlardı ama, ustamız yine de şu yorumu yaparak hoşnutlugunu belirtmıştr. -V ıllardır ilk kez devletimizin ikram ettigi bir yemeği yedim." Stockholm, lW8'de Avrupa'nın kültür başkentı olacak; aynen bu yıl Kopenhang'ın oldugu gibi. Bu kentın kalıcı göçmen gruplan. büyük bir kararlılıkla varlıklannı göstermek için kollan sıvamış durumdalar. Bizden ise pek bir ses yok. Bu konuda, buradaki bürokrasi içinde bileklerınin hakkıyla ilerleyen iki ınsanımız, önemli uyanda bulundular. îçişleri Bakanı'nın yardımcısı ve Göçmen Bakanı Leif Blombcrç'nin danışmam Ozan Sunar ile. şu sıralar Blomberg'nin basın sekreterlıgme getinlen Refik ^ Şener, bu kentte yaşayan ş , , » c değerlerimızı, başta " •*•••*#•> ressamlarımız thsan Aydın, Rauf Alazan \e Ali Cevat Ayral olmak üzere dünya kamuoyuna tanıtmak ıçın bu olanaktan yararlanılması gerektigini söyledi. Ozan Sunar. Batı sanatlanndan çok, özgün sanatlanmıza agırlık verilmesi gerektigi görüşünü savundu. Büyükelçi Solmaz Ünaydın, birbirine dokunmadan uzayda dolaşan kuyruklu yıldızlar gibi olan Türk sanatçılannı giderayak bir çatı altına toplamıştı. Birbırimizı bulabıldik mi? Görecegız.. Yaşlı ınsanlann sosya yaşantılarına onlarla bıriikte olarak, yardımcı ve arkadaş olacak REFAKATÇILER ARANIYOR 3 Orta okul, lıse ve ünıversrte mezunu 3 20-45 yaş arasında, eğıtım almaya açık ve sıgara ıçmeyen 3 Yaşlı insanların deneyımlerıni de öğrenmek isteyen 3 Yaşlının evıne günduzlerı ve/ya geceleri çalışabılecek MATURE ekibinin bir üyesi olmak isteyen bayanlar, lütfen bizı arayınız. Tel: (216) 336 04 62 / 418 28 94 Yayınevimiz için İngilizceden çeviri yapacak deneyimîi çevirmenler aranmaktadır. Tel: (0212) 266 98 66 - 288 30 87 MUSTAFAÖZBEN 4 Mevsimin Huzurla YaşanacağıMEKÂNLAR SON 5 VllLA SÜPERLUX ÜZERİND VADELİ SATIŞ Seçkin ve saygın bir ortanun güzellikle- rine, sitenıizi gördüğüııüzıle karar vere- ceksiniz. ZEYTİNALANI URLA'da Üç- kuyulara 18 km. (sadece 15 dakika) trip- lex 5 oda, 1 salon, şöınine, barbekü vs. Müracaat: 0.232.766 25 55 - 0232.365 9714 Sevgi ve Eğitimın Bütünleştigi MASAL ÇOCL'K YU\ASI DencyimH Eğitimci Kadrosuyla Hizmetinizde. Tel: 3X5 84 13 ÇİFTEHAVVZLAR Okul öncesi eğitim, ayrı bir uzmanlıktır, öğretimle karıştırıiamaz. Bağımsız ana okullarını tercih edin. Özel Dalyan Anaokulu 348 26 39 Romanlarınız ye ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 GOÇERLER FOTOGRAF KULÜBÜ EYLUL YÜRÜYÜŞLERİ 15 Eylül Pazar... Kurfallı-Ağva-Kilimli 22 Eylül Pazar... Maden Deresi 29 Eylül Pazar... Abant gölü ve çevresi (Vhşun, kuıtanyi vt rehberlik dahü: 1 500.000,-TL.) (Ekım-Kasım-Aralık'% programmıız 20 Eylul'de hazır olacak. Edhımek için lütfen, adtes veyi faksınııı biMirinız.) ^ SINAR(10x12,5cm.)T MAMIYA R2 (6 x 7 cm.) \ CANON (24 x 36 mm.) FOTOGRAF ÇEKIM JHTİYAÇLARINIZ ve17.D0NEM TEMEL FOTÇĞRAFÇILIK SEMİNERİ İÇİN ARAYINIZ. oC GOÇERLER TUR1ZM VE FOTOGRAF LTD^Tİ Miralay Nazım Sk. 36/3 (Mc Donald's çapraa) Kadıköy Td-Faks: 0216.414 44 74-336 58 43 GÖLCÜK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo: 1996/1690 Satılmasına karar \erilen gayrimenkulün cınsi, kıymetı, adedı, evsafı: Gölcük ilçesi Dumlupınar mahallesi pafta 29, ada 281, parsel 72'de tapuya kayıtlı gaynmenkul üzen- ne yapılı apartmanın birinci katı 6 noiu bağımsız bölüm mesken 4 156 arsa paylı 3 oda, bir salon. mutfak, banyo ve WC"den ibaret mesken olarak kullanılmaya eKenşlı bir adet balkonu olan, 100 m2 kullanma alanh bu bağımsız bölüme takdır edilen 1.500.000.000.- TL değerden açıkarttırma suretiyle satışı aşağıda yazılı tanhlerde yapılacaktır. SahşşarrJarı: l-Satış21.10.1996günüsaat 10.00'dan 10.15'ekadarlcraMüdürüoda- sında açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edilen kıymetın yiizde 75'inı ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 31.10.1996 günü aynı yerde saat 10.00'da ıkınci arttırmaya çıkanlacak- tır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklılann alacağını ve satış masraflannı geçmesı şartıy- la %40 arttırana ihale olunur. 2- Arttırmaya iştırak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetınde pey akçesı veya bu miktar kadar mıllı bir bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı ıstedıgınde 20 günü geçmemek üzere mehıl venlebılır. Del- laliye resmı, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittır. Bırikmiş vergiler satış be- delinden ödenir. (KDV ödenmeyecek). 3- tpotek sahıbi alacaklılarladiğer ilgilılenn (*) bu gaynmenkul üzenndeki haklannt, hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde daıremıze bıldirmelen lazımdır. Aksi takdırde haklan tapu sıcili ile sabıt olmadıkça pay- laşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- Satış bedelı hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse Jcra ve Iflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğınce ihale feshedilır. İki ihale arasındaki farktan ve %30 faızden alı- cı ve kefillen mesul tutulacak \ e hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsıl edi- lecektir. 5- Şartname. ilan tanhinden ıtibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup mas- rafı venldiğı takdirde isteyen alıcıya bır örneğı gönderılebilir. 6- Satışa ıştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacak- lan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1996/1690 sayîlı dosya numarasıyla memurluğu- muza başvurmalan ılan olunur. 2.9.1996 (*) tlgıliler tabinne ırtifak hakkı sahıplen de dahildir. Basın: 105906 YAYLADAĞIKADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 94 34 Karar No 94 55 Davacı Oıman Işletme Şeflığı tarafından davalılar Halef Yırtıcı ve arkadaşlan aleyhine mahkememıze açılan kadastro tespıtıne itıraz davasmdan dolayı; Mahkememızm 27.3.1996 gün 94 34-55 sayılı karartavzihi dahilı da\alı Halef kızı 1971 d.lu Hidayet Pıcak'ın Yayladağı ilçesi Yedıtepe nahıyesınde oturmakta ıken köyden aynl- dığı tüm zabıta araştırmalanna rağmen açık adresinin tespıt edilemediginden yukanda esas ve karar numarası yazılı karar tavzihi teblığ edilmemiş olduğundan ilanen teblığine karar venlmıştır. Bu ilanın Türkıye yüksek tirajlı bir gazetesinden yayınlandıktan 15 gün sonra teblığ edilmış sayılacağının hususu ilanen tebliğ olunur. 20.8.1996 Basın: 105565 CEYHAN 2. AŞLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN 1990 337 Esaş 1992 563 Karar Davacı Mehmet Menet vekilı Av. Hüseyın Özbek tarafından mahkememıze açılan gaıplık da- vasına esas olmak üzere. Ceyhan ilçesi Azizlı köyü kütük 1 "de niıfusa ka> ıtlı Alı Bekir ve Hatıce Döndü oğlu 1934 doğumlu Kaya Menet'in 4 10.1987 tarihinde ölüm tehlikesı ıçensınde kaybol- dugu \e bugüne kadar kendisınden haber ahnamadığı, bulunduğu yen bıldıren olmadığı anlaşılan Kaya Menefın gaıplığimn M.K.nın 31. \e 32 maddelen gereğınce subutuna mahkememızin 17.'l 1.1992 tarihlı ve 1990/337 esas. 1992 563 karar sayılı ilamı ile karar venldiğı ılan olunur. 12.7.1995 Basın: 343853
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear