23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
A28 HAZİRAN 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER REFAHYOL iirbakan Çiller çatıyı kurdular ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hakkında açılan 3 Meclıs soruşturması nedenıyle kendini kurtarmak ıçin başbakanlıkta önceligı RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'a \eren DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, süre konusunda da geri "adım attı. Çiller. Erbakan'la diin gece yaptığı telefon görüşmesınde. l4 -! . formülündeki ısranndan vaz-geçerek RP'nın 2^2 önerisını kabul ettiği bıldırıldı. Taraflarm sürdürdüklerı görüşmelerde tçışleri Bakanlığı'nın kıme verileceğı konusunda anlaşma sağlayamadıklan öğrenılirken ıkı lıderin bugün ögleden sonra bır âraya gelerek REFAHYOL "hükümetının kurulacağını r ilan edeceklerı belırtildi. DYP \e RP'lıler. dün gece yaptıklan görüşmelerde. pazarlığı sonuçlandırma r«şamasına geiırdıler. RP'den Şevket Kazan. Fehim Adak \ e Giircan Dağdaş. DYPden Adalet Bakanı Vlehmet Ağar, Saffet Ankan Bediik \ e Bekir Aksov" un katıldığı görüşmede, Içışlerı Bakanlığı'nın pavlaşımı dışmda tüm sorunlarda üzlaşma sağlandıgı "bildirildı. Bunun üzerine. 'Çiller'le Erbakan'ın saat 20.00 sıralarında bir telefon görüşmesı yaptıklan öğrenildi. Alınan bılgıye göre Çiller. Erbakan'ın başbakanlığında 2+2 modelını kabul ettı. DYP'lı ve RP'lı kurmaylar arasında süre krızının aşılmasına karşın. Içışleri Bakanlığı'nın paylaşımında ^pürüz çıktığı öğrenildı. •DYP'lıIenn. "Başbakanlığı "Size \erdik. İçişleri -BakanlığTnı da size verirsek tabanımı/ büyük tepki -gösterir. İçişleri Bakanlığı'na karşılık Sağlık Bakanlığı'nı size verelim" önerısinde bulunduklan. ancak RP'lılenn tçışleri Bakanlığı'nın kendilerine yenlmesı konusunda ısrarlı c oldukları kavdedildi. taraflar, dün gece geç . saatlere kadar v aptıkları görüşmelerde bu sorunu çözemezlerken Içışleri Bakanlığı'nın paylaşımının liderlere bırakıldığı öğrenildı. Kulıslerde Çiller'le Erbakan'ın bugün öfileden sonra bır araya gelerek REFAHYOL hükümetının kurulacağını ılan edeceklerı dıle eetinldı. RP'liler, "Liderlerin görüşmesinden sonra bu i$, akşam saatlerinde kesin sonuca ulaşır ve Bakanlar kurulu listesi de belirlenir" 'görüşünü kaydettiler. Bakanlık paylaşımı Koalısyon pazarlığını yürüten taraflann, bakanlık paylaşımında büyük ölçüde anlaşma sagladıklan kaydedıldı RP'lılenn, "İçişleri Bakaıüığı bizde olsun" önerisıne DYP'lilerin "Başbakanbğı size \erdik, Içışleri Bakanlığı'nı da verirsek tabammız kıyameti koparır'" diye karşı çıktıklan biîdirildi. Taraflann. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü. Hazine \e Dış Ticaret müşteşarlıklannın dağılımında da anlaşma sağlayamadığı kaydedıldi. Edınılen bilgiye göre RP, ekonomı yönetiminde ağırlık sahıbi olmak isterken kamu bankalan ve SPK'nin venldığı DYP'den, Hazine Müsteşarlığf nı istedı. DYP'liler ise Hazine Müsteşarlığf nın kendilenne bırakılması karşılığında Maliye Bakanlığı'nın RP'ye bırakılmasını kabul ettiler. De\ let bakanhklarının eşıt paylaşılması benimsenirken Erbakan'ın Başbakan. Çıller'ın ıse Başbakan Yardımcılığı ve Dışişlen Bakanhgı görevını üstlenecekleri hükümette Maliye. Enerji ve Tabii Kaynaklar. Bayındırlık ve Iskân, Çalışma ve Sosyal Güvenlik ile Çevre bakanhklan RP'ye: Milli Savunma. Içışleri. Milli Eğitim. Sağlık bakanhklan ise DYP'ye bırakıldı. Düzeltme Yavuz Gör'ün dünkü 2. sayfamızda "Ehramlann ,Şesi" başlığı ile yayımlanan yazısının son £ÜmJesi "Keşke sadece ile kalsa..." olarak çıkmıştır. Doğrusu "Keşke sadece su ile kalsa" olacaktır. Düzeltır. özür dilenz. Başbakan Yılmaz, DYP'ye 'tarihi hata yapmadan' çağn yaptığını açıkladı 4 Ortak kongrede birleşelim' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başba- kan MesutYılmaz. DYP Genel Başkanı Tan- su ÇUler'ın RP ile koalısyona girmek içın gru- bunu ıkna etmeye çalıştığı saatlerde. "dar- be söylentilerinin ayyuka çıküğına" da dık- kat çekerek ANAP ve DYP'nin. ortak bır kongrey le hemen bırleşmesıniönerdi.ANA- YOL hükümetını de canlandırmay a hazır ol- duğunu vurgulayan Yılmaz, "Henüzzaman geçmeden. DY P tarihi bir hata> a düşmeden bu çağnyı yapmakta y arar gördüm. Milleti- mizin kinıin birlik\e bütiinlük istediğini, ki- min istemediğini görmesi gerekir. Darbesöy- ientilerinin a\ > uka çıktığı bir dönemde, siya- setçilerin kendilerini aşıp daha sonımlu dav- ranması gerekir. Eğer bu çağm a karşı çıkan olursa bilin ki, o ülkesini değiL kendisini dii- şünüyordur"dedı. ANAP grubu. dün DYP- RP pazarlıklan sürerken toplandı. Gümüşhane'de bır barajın temel atma törenı- ne katıldıktan sonra partı- sinın Meclis grup toplantı- sına katılan Yılmaz, 3.5 a>- hk hükümetlerı dönemınde 5. barajın temelıni attıgını söyledı. Bursa'da 1400 me- gavatlık termık santralın te- melını önümüzdeki günler- de atacaklarını kaydeden Yılmaz. Bursa Orhanelı Ter- mik Santralf nı yıl sonun- da hizmete açmayı hedef- lediklerinıbıldirdi. 150mıl- yon dolarlık yatınmla kö- mür yerıne özel bır doğal- gaz işleyen ve çev reye za- rar vermeyen bir santrala dönüştürerek Gökova Ter- mık Santralı'nı 6 ayda hiz- mete sokmak gibi bır pro- je bulundugunu anlatan Yıl- maz. şöylededi: "Biı Türkiye'vi enerji darboğazmdan kurtarma- ya çalışırken, bu darboğa- zın sommtusu olan hiikü- met ortağımızın bizi icra- atsızlıkla suçlaması en ha- fif deyimi>le haksı/lıknr." Başbakan. RP Genel Baş- kanı Necmettin Erbakan'a. 3 hafta önce hükümetı kur- ma görev ı aldığında kendı- sı ile yaptığı görü^mede, "DYP'nin sizinlt hükümet kurma konusundaki tavn değişmiştir. Bunu değerlen- dirin. l'zlaşamazsanız daha önce kaldığımız yerden gö- rüşmeye hazmz" dediğini anımsattı. Yılmaz, MHP Genel Başkanı Alparslan Tür- keş'ın tamamen kendi ıyi niyetli girişimı ile ANAYOL için arabuluculuk yaptığını. Çil- ler'ın bu sırada kendisinden yazılı taahhüt istemı olduğunu anlattı. Yılmaz. Çıller'e. sıyası nitelikteki soru^- turma önergelennın desteklenmemesı için ge- nel başkanların çalışması ve 3. partınin or- taklığı dahil her türlü modeli görüşmeye ha- zır olduğuna ilışkın 2 maddelik taahhütte bulundugunu söyledı. 53. hükümetın, hak- kında TBMM'de soruşturmalar açılan DYP lıderı Çiller tarafından vıkıldığını anlatan Başbakan Yılmaz. "Hükümetten destekle- rini çekenler, Başbakan hakkındaki genso- ru\u destekleme kararı alanlar. Anavasa Mahkemesi'nin karannın üzerine atlayanlar, hükü/netin bozulmasına \ol açmaJanna rağ- men, bugün hükümeti ihva etmeye hazırlar- sa, biz avnı şartlarda hükümetin devamı \e 3. isnıin başhakanlığı da dahil. istiv oriarsa >e- ni koşulan görüşnıe\e hazınz** dıve konuş- tu. Bugünkü tablodan hükümet çıkarmanın zor olduğuna ve 1 %0'tan bu v ana da parlamen- tonun 3.5 yıldan önce erken seçım karan al- madığına dıkkat çeken Yılmaz. konuşması- nı şö>le sürdürdü' "Sivasi istikrarsızlığın temel nedeni mer- kez sağın bölünmesidir. D\ P ile ANAP ara- sındaki bölünmedir. Bu bölünmüşlüğün gi- derilmesi. birleşmenin bütünleşmenin sağlan- nıası. istikrann temini için üzerime düşen her şe\i \apmava hazınm. Bugünkü tablo- dan çıkabilecek hiçbir hükmetin, Türkiye'> i bugünkünden daha istikrarlı bir tablova ta- şınıası. \ asama döneminin sonuna kadar bir icraat hükümeti olnıası ınünıkün degil. Tür- kive'vi isfikrara ka\uşturmanın \olu, zoria- ma. suni hükümet mudelleri değil, merkez sa- ğın birieşmesinden geçi\or. Benim önerim, .AJVAP'ın ağustosun ilk \ansında. DY'P'nin de temmuz sonunda yapılması planlanan kongrelerini biraz öne çekelim. Birleşme > ö- nünde karar aldıktan sonra, ortak bir kong- re daha vapalım. Birleşme için CHP ile SHP'nin aylarca süren pazariıklanna gerek yoktur. Delegesayısı eşit olacak. .W4P \« DYP kongrelerinde kendi genel başkan adavlan- nı belirleyecek. Divelinı. her iki partiden 900'er delegenin kablacağı kongrede birle- şik partınin genel başkanı seçilecek." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART HADEP kongresinde yaşanan münasebetsi/Jigi, birileri tehlikeli gösterive dönüştürmekte gecikmez CHP Genel Başkanı, şikâyet gezilerini sürdürüyor Baykal: Din devleti istemiyoruz HAZ.\LATEŞ TOKAT-CHP Genel Başkanı De- niz Baykal. "din devleti" kurulması- na ızin vermeyecekJerinı belırterek RP Genel Başkanı Necmettin Krbakanı "sahtekâr Atatürkçü" olarak nite- lendırdı. DYP Genel Başkanı Tansu Çilkr'e. "Herkes akbnı başına dev- şirsin. Bu evcilik oyunu değil. Ya \a- nm, ya yokum desin" dıye seslenen Baykal. DSP Genel Başkanı Bülent Ece>it'e de "RP ile mücadele edece- ğim dive aldığın o> lan geri ver" çag- rısında bulundu. CHP Tokat tl Örgü- tü'nce düzenlenen şölene katılan De- nız Baykal. Atatürk'ün önemini her geçen gün daha ıyi anladıklannı be- lırterek "Türkde>leti laiktir. Bugün sahtekâr, biçimsel Atatürkçüler iste- me>e istemeye Anıtkabir'e giderek dikkat çekmek istiyorlar. Bunlara müsaadeetme>eceğiz" dıve konuştu. CHP Ankarâ MılleKek'ılı Mehmet Sevigen tarafından ıkinci Atatürk ola- rak nıtelendirilen Bavkal. "Ülkevibu hale getiren sağ politikalardır. Sosyal demokrasi de Atatürk'ün günümüz- deki sivaset anlayışıdır" dedı. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ı To- katlılaraşikâveteden Bavkal. sözle- rinı şöv le sürdürdü: ~RP ile mücadele edeceğiz diyerek akuklan o>lan geri \ersin. Biz RP'den değil. sahtesolculardan korkuvoruz. Kinıin nesöv lediği değiL ne > aptığı bel- lidir. Erbakan'ın serveti konusunda aman aman di>enlereseslenhorum." Ankara'dakı sıvası tablodan rahat- sızlık duyduğunu belirten Baykal. DYP Geıiel Başkanı Çiller'e "Her- kes bir an önce aklını başına devşir- sin, ya vanm ya da yokum desin. Bu e\ cilik Ü\ unu değiL, oyalanacak \akit vok" dıye seslendi. Baykal. devletın mafya tarafın- dan kuşatmaaltınaalındığını kayde- derek "MafŞadevIetiniçinesızdı. Ya- nn da adaletin içinegirecek. Bu. dev- leti iflasettirir" dedı. Bavkal'ın ko- nu^masının ardından. sanatçı Selda Bağcan bir konser verdi. Gönensay'dan Ürdün'e dostluk ziyaretiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı Emre Gönensav ın 30 haziran günü bir çalışma zıyaretınde buîunmak için Ürdün'e gi- deceğı biîdirildi. Dışişleri Bakanı Gönensay. Türkiye'nin askeri eğitim işbirliği anlaşması im- zaladığı Israil ve Ürdünarasındaartan yakınlaş- ma çerçevesinde bölgede mevdana gelen son gehşmeleri Ürdünlü meslektaşı ile değerlendi- recek. Dışişleri Bakanlığf ndan dün yapılan yazılı açıklamada. Gönensay'ınzıyaretinın. 16mayıs- taTürkıye'vı zivareteden Ürdün K.ralı Hüsevin'in ziyareti sırasında planlandığı kavdedildi. Açık- lamada, ıkı ülkenın dostane ilışkiler içinde ol- duğu vurgulanarak şunlardenildi "Türki\e, Ürdün'ü ortak değerlere sahip ol- duğumuz. bölgemizde işbirliği yapabilecek değer- li ve dost bir ülke olarak telakki etmektedir. Ara- mızdaki dostluk \e işbirliğinin, bölgede şiddetle ihtiyaç duvulan banş ve istikrar bakunuidan da olumlu bir unsur teşkil ettiğine inanmaktayız" Türkiye ve Ürdün arasında son dönemde ar- tan bir yakınlaşma gözlenıyor. Ocak ayı sonun- da Ürdün Yelıaht Prensı Hasan'ın Türkiye've yap- tığı ziyareti 16 mayısta Ürdün Kralı Hüsevin'in yaptığı ziyaret ızlemişti. Suriye gibi radikaî Arap ülkeleriyle Israil arasında yakınlık sağlanması ıçın girişimlerdebulunan Ürdün'ün. Türki>e ileSu- nye nezdinde de Fırat ve Dicle sularına ilişkin sorunlann çözümü aravışlan içinde olduğu be- lırtıliyor. Ürdün Hava Kuvvetleri Komutanı da hafta içinde yaptığı bir açıklamada. Türkiye ve İsrail ile askeri tatbıkat yapmak istediklenni belırte- rek böy le bir tatbikatın bölgedekı banş sürecı açı- sından olumlu olacağını kaydetmişti. Çağrıya tepkiler 'Mesut Bey'le cennete gitmem' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Mesut Yılmaz'ın birleşme ve ANAYOL ıçın görüşme çağnsı. DYP'de şaş- kınhkla karşılandı. DYP Ge- nel Sekreterı Esat Kıratuoğlu. "Yılmaz'la a\nı çu>ala giril- mez" derken, Sanav ı ve Tica- ret Bakanı Yalım Erez, "Ben Mesut Be> le cennete bile git- mem" dedı. DYP Genel Baş- kan Yardımcılarından Bahat- tin Şeker, "Bu sahte bir çağn- dır" görüşünü savunurken. Mehmet Gölhan da. "Tren kalktı" dedı. Aydın Mılletve- ki11 İsmet Sezgin."Prensip ola- rak doğrudur. Samimiyetin- den şüphe ediyorum. ama sa- minıi olnıasını temenni edivo- rum" derken. Kavserı Mılfet- vekılı A\vaz Gökdemir de " Prensipolarakdoğru. İki par- ti birparti olnıabdır" değerlen- dırmesını yaptı. \ılmaz'ın çağrısı DYP ku- lıslerınde "ÇUİer'iköşe>esıkış- nrnıak için, son dakika takti- ği" olarak yorumlandı. Yıl- maz'ın böylece kendısıne tüm kapılan açtığı mesajını verdı- ğı Çıller'ın. RP ile hükümet kurmasını da önlemeyı plan- ladığı bildinldı. Devİet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nahit Menteşe de. Yılmaz'ın çağnsıv la ılgılı ola- rak önce "Geç kalmış birçağ- n" dedı. Ancak daha sonra ga- zetecılerın bu sözlennı anım- satması üzenne. "Geç kalmış çağn, denemez.Zarann nere- sinden dönülürse kârdır" dı- ye konuştu. DYP'lı bazı yö- netıcı vemılletvekıllerıninko- nuyla ılgılı değerlendırmele- rı şövle: Doğan Güreş (K'ilis Millet- vekili): Ben genel başkanlar ıçın gerekırse aracı olurum. demıştım. Ama cevap alama- dım. Yılmaz bu teklıfı nive o zaman kabul etmedı? MehmetGöihan (Genel Baş- kan Yardımcısı): Tren kalktı. gıdıvor. geç kalındı. Bunlan za- manında söyleyıp. hayata ge- çırseydı. Bahattin Şeker (Genel Başkan Yardımcısı): Bu sah- te bır çağrıdır. Bugüne kadar nıçın böyle bır çağrıda bulun- madı. RP ile görüşmeler sürer- ken nıve ortaya çıkıp böy le bır şey söylemedı. Bu yüzden geç- tı artık dıye düşünüvorum. A> vaz Gökdemir (Ka> se- ri "N1 illetvekili): Prensip ola- rak doğrudur. 2 partı. bır par- tı olmalıdır. Ama dürüst bır şekılde v e ay ak oyunu yapma- dan. IRMIKI AYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr Şimdi kimse kalkıp "Behey gazeteci, memleket kan gölü- ne dönmüşken, Erbakan baş- bakanlığa soyunurken, devletin resmi televizyonu ve radyosu bayrağa saygı diye ülkede si- linmesi güç düşmanlık tohum- ları serperken sen tutmuş sos- yal demokratlara sorularla oya- lan/yorsun" demesin. Eğer sosyal demokratlar kü- lahlannı önlerine koyup düşüne- ceklerse tam sırasıdır. Siyase- tin bu kadar ucuzladığı, çözüm- süzlüğün tüm ülkeyi sardığı gün- lerde, Ankara'da olup bitenleri siyaset sanıp bir bilinç körlüğü- ne kapılmamanın tam da sıra- sıdır. Yarın hiçbir şey olmayacak. Öbürgün de öyle. Erbakan, si- yaset dünyasına bir kaza kurşu- nu olarak girmiş Çiller'le işi bağ- lasa, bir bakanlar kurulu oluş- tursa ve güvenoyu alsa da bir şey olmayacak. Sadece çürü- me biraz daha hızlanacak ve derinleşecek. O yüzden bu Tırmık'\n içeriği de zamanlaması da çok iyidir, tam yerindedir. • • • Soru: Sosyal demokratlar, li- dertennin ve lider kadrolannın ağ- Sosyal Demokratlara Bir Soru Daha... zından "Bu düzen değişmeli- dir" hedefini duymayalı ne ka- dar zaman oldu? Kaç gün, kaç hafta, kaç ay de- ğil, /caçy;/oldu? Yaşı uygun olan sosyal de- mokratlar anımsasınlar. 1970'ler- de bu hedefin, bu kısa ve an- lamlı sloganın işitilmediği kaç gün, hatta saat olurdu? Marksıstlerın, sosyahst solun hemen bütün renkleri ve kanat- larının bu konuda gocunacak hiçbir yanları yok. Onlar dün bu düzenin değışmesi gereğini vur- guluyorlardı. Bugün de vurgu- luyorlar. Ta bu düzen değişene kadar da vurgulayacaklar. Dileyen, ör- neğin Özgürlük ve Dayanışma Partisı'n'm (ODP) toplantılarına, açıklamalanna, programına bak- sın. Peki sosyal demokratlar? Üstelik soruyu lider ve lider kadrolarla sınırlamaksızın da sormak mümkün. Örneğin şu yazıyı okuyan bir sosyal demok- rat kendini bir tartsın bakalım. Ne kadar zamandır "Bu düzen değişmelidir" demedi ve.. ve ne kadar zamandır bunu dü- şünmedi? Soruyu içtenliklesoran. geçiş- tirerek değil, gerçekten belle- ğini zorlayarak geçmiş ayları. yılları gözden geçiren bir sosyal demokrat için bu bir hesaplaş- madır. Üstelik gecikmiş bir hesap- laşma. • • • Sosyal demokrat hareketin (1970'lerde CHP'nın) belgileri- ni (=sloganlarını) anımsayınız: Bu düzen değişmelidir! Ne ezilen, ne ezen, insanca hakça bir düzen! Tekelleri kuşataca- ğız! Toprak işleyenin, su kulla- nanın! Kitleleri bu belgiler tutuştur- du. Bu belgiler yüzündendir ki dağa taşa Karaoğlan yazıldı. Bu belgilerle insanlar miting alan- larına, sandık başlarına koştu- lar. Daha da önemlisi bu ülkenin sosyalistleri, Marksistleri, laf kalabalığına metelik vermeyen, Ankara'daki kısır çekişmeleri politika diye yutmayan aydın- lan, sosyal demokratları bu bel- gileri savurdukları ve savunduk- ları için ciddıye aldılar. Bu bel- gilerı savurduklan ve savunduk- lan için omuz verdiler, destek- lediler. Eleştirilerinde incitme- meye özen gösterdiler. Peki bugün? 1989 sonbaharında sosyalist sistem dağılınca ideolojik bir zafer kazandıklarını sanan sos- yal demokratlar (haydi sözü esir- gemeyelim) handiyse zil takıp oynamışlardı. Marksistler bugün 1989 yenil- gisınin izini sürüyor, nedenlerı üstüne kafa yoruyor, tartışıyor ve övünülesi bir canlılıkta tartışı- yor. Salt Türkiye'de değil. Yer- yüzünün hemen her köşesinde bu böyle. Üstelik bunu bir fikir jimnas- tiği kertesine indirgemeksizin, bır yandan bu haksız ve çürü- müş düzene eylemli muhale- fet ederek tartışıyorlar. Onlar merdiven çıkarken sakız da çığ- nenebileceğini, türkü söylerken yol alınabileceğini biliyorlar. Peki sosyal demokratlar? Bir örnek, sadece bir örnek: Sosyal demokratlar, sözüm ona ideolojik (ideolojı=dünya görü- şü) zaferlerinin düğünü bittik- ten sonra tek kutuplu bır dün- yada derin bir çözümsüzlüğün pençesine düştüklerıni gördü- ier. Köpeksiz köyde değneksiz dolaşma olanağına kavuşmuş kapitalizm. "Özelleştirme tek doğru yoldur" diye fetvalar ver- diğinde sosyal demokratlar es- ki alışkanlıklanyla "Hayır, hiç bi- le değil" dedıler. Ardından ge- len öldürücü soruya, "Peki öy- leyse nedir"e ise yanıtları yok- tu artık. Politikada çözüm üreteme- yen, boynunu büker. Kısa sure sonra sosyal demokratlar da özelleştirmeye övgü düzenler kervanına katıldılar. Ardından da niçin oy alamadıklarına şaş- tılar. Özelleştirme bir örnekti. Ör- nekleri çoğaltmak mümkün. Ama gerek yok. Soru yeterince açık ve ağır: Sosyal demokratlar gerçek- ten bu düzenin değişmesini is- tiyorlar mı? istiyorlarsa bu düzen yerıne nasıl bir düzen öneriyoıiar? Bu sorunun yanıtını verme- den sosyal demokratım diye or- tada dolanmak, sadece kendi- ni kandırmaktır... Soruyu "Tırmık"tan alın ve önünüze koyun. Kolay gelsin!.. POLİTİKA GÜNLUGÜ HİKMET ÇETİISKAY4 UyanınL. Refah Partisi ile Doğru Yol Partisi ortak bır hükü- met kurup ülkeyi içinde bulunduğu belirsizlik o'iamın- dan kurtarabilecek mi? Necmettin Erbakan Hoca'yla Tansu Çiller bacı, 'komşuculuk oyunu'y\a. hükümet ortaklığını kurma işi- ni birbiriyle karıştırsalar bıle 'REFAHYOL tamam gi- bi... Erbakan Hoca, başbakan olur olmaz önce 'med- ya'yı yola getirecek... Hoca diyor ki: "Hepsine hadlerinı bildireceğiz..." Yani, Çiller ile Erbakan başına karşı 'mısilleme ha- rekâtı'na gırişecekler... Ne yapacaklar? Önce promosyon yasağı gelecek!.. Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez'in hazırladığı yasa tasarısı yasalaştırılarak 'promosyon' hemen ke- sılecek... Daha sonra neler yapacak 'REFAHYOL? Yeni bir basın yasası tasarısı hazırlanacak. Bu ya- sa tasarısında gazetelere ağır yükümlülükler getırile- cek... Mahkeme ve soruşturmalar sonuçlanmadan ıddia edilen yolsuzluklarla ilgili haber yazılmayacak. Siyasilerle ilgili haberler konusunda sınırlamalar getirilip. eğer haber yapılırsa ağır para ve hapıs ce- zaşı verilecek... Üçüncüsü ıse başına uygulanan teşviklerle ilgili.. Eh, onlar da Kal-dı-rı-la-cak!... Bize sorarsanız ne promosyon ne de teşviklerle ıl- gilı bir uygulama getırılır, olsa olsa yenı bır basın ya- sası çıkarılır ve 'siyasilerle ılgılı' haberlere engel olun- mak ıstenir... Çiller ve Erbakan oyun oynuyor. Öynasınlar bakalım!.. • • • Bu ülke soyguncu ve vurguncuların cennetı değil mı? 1980'li yıllarda 'hayali ıhracat'ian mılyarları vuran- lar, devlet bankalarını dolandıranlar, promosyon kılı- fıyla topladıkları milyarlarca doları yurtıçinde ve yurt- dışında yatırıma dönüştürenler. üstelik onlardan 'tek kuruş' bıle vergi almayanlar bu ülkeyi yönetenler de- ğil mi? Zaten gazeteler Terörle Mücadele Yasası'yla sus- turulup. ağır para cezalarına çarptırılıyor. Burada amaç apaçık ortada. Kimı haberler bınlerinı oldukça rahat- sız ediyor. Özer Uçuran Çiller den Süleyman Mer- cümek'e dek uzanan zincırın halkalarında yaşanan- lar çıkar gruplarının işine gelmiyor... Teşvık ve promosyon... Haydı, kaldırın bakalım! Eğer 'mangal gibi yüreği olan' birileri varsa, bu kışiler de Erbakan ve Çiller ise destek Cumhuriyet'ten... Amayapamazlar!.. Korkarlar... Onların amacı kimi gazeteleri, yazarları susturmak.. Şimdi burada duralım ve bir başka konuya geçe- lim: Kimi kamu kuruluşlarının dinleme tesislerınde te- settürlü kızlar, uzun donlu çocuklar kamp yapıyor. iz- mir'den Antalya'ya, Istanbul'dan Erdek'e dek çok sa- yıda dinlenme tesisinde 'bir tarıkat şeyhı'nin okulla- rında okuyan çocuklar bulunuyor... Şimdi başta Başbakan Mesut Yılmaz ve Başba- kan Yardımcısı Nahit Menteşe'ye bir soru: "Kamuya aıt bu dinlenme tesıslerı o malum tarikat şeyhi tarafından nasıl kiralandı?" Haydi bakalım CHP'Iİ ve DSP'Iİ milletvekillerı, bir soru önergesi vermenin tam sırası.. • • • Necmettin Erbakan başına gözdağı veriyor. promos- yon ve teşviklerın kaldırılacağı, gazete haberlerinde yer alıyor, Basın Yasası'na ağır hükümler ekleneceği söyleniyor... Acaba 'şenatçı gazeteler' ne yapıyor? Bakın şeriatçı gazetelerin birinde, bir köşe yazısın- da 'siyasal Islam' nasıl anlatılıyor: "... Ölenin arkasından 'İyı bılırız, hakkımızı helal et- tik' demekle kurtulamazlar. Aslolan, ölenin hakkını öde- mek, geride bıraktıklannın insanca yaşaması için ge- reken güvenceli hayatı hazırlamaktır. Bunu yapamazlarsa, duacı ve muskacı gelenekçı Islamın yerıne, mutlaka Siyasal Islamın gelmesi mu- kadder olur..." Ne demektir bu? Açıklamaya hiç gerek yok!.. Gerçek ortada.. Laik, demokratık güçler ise ne yazık ki hâlâ uyku- da! Uyanın artık. Uyanın ve pembe gözlüklerınizi çıka- rıp şöyle olup bitenlere bir bakın... • • • Uğur Mumcu anıtı, yarın saat 13.00'te İstanbul'da Harbiye kavşağında açılıyor. Anıtın açılışını CHP lide- ri Deniz Baykal yapacak. Uğur Mumcu ıçın yarın sa- at 13.00'te Harbiye kavşağında buluşalım. Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya '<< Planet.com. TR HİKMET CETİNKAYA 250.000 TL. ,KDV dahil) Çağ Pazarlama A.Ş. Yerebatan Caddesı Salkımsöğöt Sokak No: 9/B Cağaloğlu Istanbul Tei:514 01 96/95 Posta çeki no., 666322
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear