Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
12 HAZİRAN 1996 CARSAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'liderler kendini Metin Göktepe Komisyonu üyesi ANAP'lı Metin Öney, polisleri savundu
padişah
görtıyor'
• İZMİR(Cumhuriyet
Ege Biirosu) - Sabancı
Holding Yönetim Kurulu
Başkanı Sakıp Sabancı,
parti liderlerıni padişaha
benzeterek "Her biri
kendini padişah gıbı güçlii
gören liderler. seçım
>asasını doğru dürüst
değiştirir mi? Seçim
kanununun değışmesi şu
demektir: padışahlık 5-6
kişide kalmavacaktır" dedı.
Ege Genç Işadamlan
Derneği tarafından
düzenlenen 'Ege
Toplantılan'nda konuşan
Sabancı, AN'AYOL'un
toplumda rüzgâr gibi
estığını \e kendısınin de bu
oluşuma "'destek verıyor
gözüktüğünü" belırtti.
Sabancı."Seçimlerde güçlü
hükümet ararken 2.5'lu
hükümet geldi. Bunla da
yol yürüyemedık. olmadı"
diye konuştu.
Öğrenci eylemi
davası
• ANKARA (Cumhuriwt
Biirosu)-Harçlardakı artışı
protesto etmek amacıyla 5
şubatta Mıllı Egıtım
Bakanlığı önünde
düzenlenen basın
açıklamasının sorumlulan
oldukları gerekçesıyle
haklannda dava açılan
demokratık kitle örgütü
temsılcılen. e>lemin gösten
değıl. "ba.sın açıklaması"
olduğunu belirterek
açıklamanın ola>lı
biımesınin ise "güvenlik
görevlilerinın
saldınsı"ndan
kaynaklandığıni ılen
sürdüler. Ankara 12. Asliye
Ceza Mahkemesı'nde
görulen davanın ilk
duruşması dün \apıldı
Dünkü duruşmada sanıklar.
evlemın gösten nıtelığı
taşımadığını savundular.
Zopludan yeni
yargılama istemi
• AÎNKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- Eskı dışışlen
bakanlarından Fatın Rüştü
Zorlu'nun vârisı Sevin
Zorlu. 41 yıl önce 6-7
eylüldc yaşanan olaylann
döneının CunıhurbaskaYıı,
Basbakanı ve Dışışlen
Bakam tarafından
düzenlendığı ıddıalarıvla
yapılan vargılamanın
venilenmesı istemiyle
Anayasa Mahkemesf ne
başvurdu. Se\in Zorlu
adına a\ ukatı Akın
Konyalıoğlu tarafından
hazırlanan ba$v uru
dilekçesinde. Yüksek
Adalet Dıvanı'nın (YAD) 5
Mayıs 1961 tarihinde
verdigi bir kararda, 6-7
eylül olavlarının devlet
tarafından düzenlendiğı
yolunda bir karar
bulunduâu anımsatıldı
önergeleri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMMGenel
Kurulu'nda, DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller
hakkında DSP tarafından
venlen örtülü ödenekle
ilgıli soruşturma önergesi
ile DYP'nın. Başbakan
Mesut Yılmaz hakkında
verdıği 3 soruşturma
önergesının 18 hazıranda
aörüşülmesı kabul edıldi.
Çiller hakkında TBMM'de
daha önce açılan TOFAŞ ve
malvarlığı soruşturmalarını
vürütecek komisyonlar ise
DYP ve RP'nın iive
bildırimını geciktirmeleri
nedeniyle henüz
oluşturulamadı.
ödeneğe
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) - Ankara De\ let
Güvenlık Mahkemesı
(DGM) Başsavcılığı. DYP
Genel Başkanı Tansu
Çıller'ın başbakanlık
yaptığı dönemde örtülü
ödenekten 500 milyar lira
çektiğıne ilişkın belgenin
basına sızdınlması olayı ıle
ilgıli olarak başlattığı
incelemede takipsizlik
karan \erdı. İncelemeyi
yüriiten DGM Savcısı Talat
Şalk'ın. olayda suç unsuru
tespıt edemedığı bıldirildı.
Afiş davası düştü
• İZMİR (Cumhuriyet
Ege Biirosu) -tHD Izmır
Şubesi'nin eskı başkanı Dr.
Alparslan Berktay
hakkında ızınsiz afış astığı
savıyla 6 yıl önce açılan
dava zaman aşımı
nedeniyle düştü. Dr. Bertay.
"Sürat aslında adaletin
sürati. Vaktinde
gerçekleşmeyen adalet
adaletsizliktir. Adaletin
daha ciddi ışlerle uğraşması
serekır" dedi.
'Bir tekmeyle adam ölmez'AYŞE SAYIN
ANKARA-Gazetecı Metin Göktepc'nın
polislerce dö\ülerek öldürülmesi üzenne
başlatılan Meclis araştırması sürerken. ko-
misyonüyesı ANAPİzmırMıllervekiliiMe-
tin One> polis cınayetıni savundu. Gökte-
pe'nin ölümüne neden olan davağı atan po-
lisleri sav unan Öney. "Bir tekmevle bir ki-
şinin öleceği kimsenin aklından geçmez! 19
yaşında polis. Bu çocuklar memuriyetinden
olacak. Kasıt yoksa..." dıye konuştu.
Suçlanan polislerin ıfadesinı alan Polis
Başmüfettişı Yaşar Gökışık. olavın bir an
önce sonuçlandınlması içın tçişlen Bakan-
lığrnınkendılerinı ~sıkıştırdığınrsöyledı.
TBMM Metin Göktepe Cına>etıni Araştır-
ma K.omıs>onu'na ıfade veren Gökışık. sor-
gulanan polislerin kendılerine işkence va-
pıldığı ıddıalannın gerçeğı vansıtmadığını
belirtirken. Istanbul Emnıyet Müdür Yardım-
cısı Deniz Gökçetin. bazı polıslenn. heve-
can ve korkudan ıfadeleri alınırken bavıl-
dığını söyledı.
TBMM Metin Göktepe Cinayetini Araş-
tırma K.omısyonu'na ifade veren Polis Baş-
müfettışi Gökışık. dönemin II Emniyet Mü-
dürü Orhan Taşanlar ın. ıIk başta "Otayı ben
araştınnm" dedıgını. bu sözlen kendilen-
• Suçlanan polıslenn ifadesini alan Polis Başmüfettişi Gökışık,
dönemin 11 Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar'ın. ilk başta "Olayı ben
araştınnm" dediğini. bu sözleri kendilerine gözdağı olarak mı
söylediğini bilmediğini kaydetti.
sadece, 10 kişi> i, 5 kişiyi dinleyebiliyorduk."
Sorgulanan polislerin sık sık ıfade de-
ğıştırdığinı de vurgulayan Gökışık. sözle-
nnı sö\le sürdürdü:
"Orneğin salonda görevli Emniyet Ami-
ri Battal (Köse). Bu Bartal. her defasında bir
şe\ söylüyor. Meselaanlatı\or,ondan sonra
özel olarak gelivor, "Müdürüm' dhor, "böv-
le' 'Oğlunı ıfadende bunu nive söyleme-
diıı•'" diyoruz, 'Tekrar ıfade vereceğim' di-
> or. Bir daha geliyor. o zaman da değişik bir
şe> söylihor."
Sorgulanan polislerin ifadesini alan İstan-
bul Emnıvet Mudür Yardımcısı Gökçetin ise
bazı polislerin. korkudan \e heyecandan
bavıldığını. iddia ettıklerı gibi işkencenin
söz konusu olmadıüını sövledı.
ne gözdağı olarak mı söylediğini de bılme-
diğini ifade etti. Komisyon üvelerinin so-
ruları üzerine. polislerin "usulsüz"olarak
önce 11 Emnıvet Müdürlüğü İkıncı Şube'de
sorgulandığını ifade etti. Çalışmalarını ra-
hat sürdüremedıklerini belirten Gökışık,
tutanaklaradayansıyan ıfadesındeözetleşu
görüşlere yer verdr
"Biz bir suçlu da vararmak istemiyoruz.
Ama burada bir adam öldürülmüştür, bu-
nun faili \ardır. bu faillerin bulunması ge-
rekivor. Çiinkü bulunmadığı taktirde. em-
niyetteşkilatı >ıpranacak.de\ let> ıpranacak.
bu hep kullanılacak, karşı taraftan da ö\ le
hissettik ki faillerin pek bulunmasını istemi-
vorlar... Bizde de iki tane vanlış adam \ar-
dır, çıksınlar ve (eşkilat zan altında kalma-
sın. Ama bizi bir >ere ğötürmüvordu hu so-
ruşturmalanmız. İşte Ankara'dan da çok sı-
kıştırılıvorduk. Ne için sıkıştırılıvorduk?
•Çabuk olun. çabıık olun' diye. Âcele et-
mek de bu gibi ola> larda insanı bazen > an-
lış \ertere götürebilir. Ben hatta zaman iste-
yelim dedim. Çünkii orada 7(M> kişi >ar. Biz
Öney'den cina>et sa> unması
Komisvoıı üvesı ANAP Izmır Milletve-
kili Metin Öney ise Göktepe'nın öldürül-
mesi olayını sadeceyanlışlıkla bir "tekme"
atılmasına bağladı. Aynı partiden Yalova
Milletvekıh \'aşarOku>an"ın da tepkisını
çeken Önev. şu göriişleri savundu:
~Şöyle birje> olabilir mi, birine bir tokat
atarsan, üq saat sonra geiip deseler ki 'To-
kat attığın adam öldü.' Sen de baydır, dii-
şersin, hadise budur. Yani orada kötü bir mu-
amele vapmısTır. bir tekme \ urmuştur. Bir
tekmevle birinin öleceğini kimse aklının
ucundan geçirmez. 18-19 v aşında polis... Bu
dosvanın sonucunda ne olacak bakın; me-
murivetten olacak, şu kadar >ıl hapis yata-
cak. ondan sonra da hep o olayı sırtında ta-
şıyacak. Birdenbire -bu tevehhür olur, şu
olur, bu olur- bir tekme atmıştır \e sonuçta
bir miiddetsonra, müfettiş be> \eya müdür
diyor ki "Senın attıgın tekmenin sonucun-
da o çocuk öldü ' Düşüniin adamın başına
gelecekleri... Bü\ük ümitle girmiş. polisola-
cak... Kasıt yoksa..."
Önev "ın bu sözlenne Yaşar Okuyan. "O
Norumları sonra vapalım" diyerek tepki
gösterdı.
Metin Göktepe'yi döven polislerin kul-
landığı •*Ha>dar"adlı cop da komisyon üye-
lerinin üzerınde en çok durduğu konu ol-
du. Komisyon üvelerinin bu konudaki so-
rulan üzerine Emniyet Müdür Yardımcısı
Gökçetin. çevık kuv-\et memurlannın arasın-
da copların ~Ha>dar" olarak adlandınl-
dıöını sövledi.
ANAP'lı Dumankaya hakkındaki yolsuzluk iddialannı yanıtladı
'Kendimi luıkikatcn vururum
J
Muhalifler
26 haziranı
bekliyor
• Muhaliflerin Genel
Merkez hakkında açtığı
davada, mahkemenin
olağanüstü kongreye
karar vermesi
durumunda. 1993
yılındaki delegelerle
seçime gidilecek.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)- DYP'lı muhaliflenn. olağa-
nüstü kongre başvurusunu işle-
me koymayan genel merkez yö-
netımı hakkında açtıklan davanın
görüşülmesıne başlandı. Mahke-
menin. bılirkişi raporunun sunu-
lacağı 26 hazıran çarşamba gunü
olağanüstü kongre başv urusunun
geçerlı olduğu yönunde karar ver-
mesi durumunda. genel başkan
ve genel idare kurulu (GİK)seçı-
mine eski delegelerle gidilecek.
Hükümet aravışlanna ilişkın ge-
lışmelen ve Genel Başkan Tansu
Çiller"in RP ıle hükümet kurma ha-
zırlığının DYP grubunda yarattı-
ğı rahatsızlığı ızleven muhalifler.
Ankara"da olağanüstü kongre dı-
lekçesine ımza veren orgüt tem-
silcıleri. eskı mılletvekıllen ve ku-
rucularla bıraraya gelerek strate-
ji belırleyecekler. Tansu Çiller
hakkındaki Meclis soruşturmala-
rı v e yolsuzluk ıddıalanv la bırlık-
te örtülü ödenek skandahnı da kul-
lanan muhalifler, DYP'den aynl-
mayı planlarken RP ile koalısyon-
laıstifaetmesi >ada ihraç edilme-
si beklenen milletvekillerinın de
desteğinı almayı hedefledıklerı
belırtıldi.
' GİK üyesi RefaiddinŞahin, di-
ğer GİK üyelen Osman Seyfi ve
Baki Tuğ'la bırlıkte istifa edebi-
leceklerini belirtirken, Hüsamet-
tinCindoruk'undakatılması bek-
lenen toplantıya ilışkin. "Yapa-
cağımız toplannda bunu tartışaca-
ğız. Önce GİK'ten sonra gerekir-
se millen ekilliğinden istifav ı o ku-
rulla tartışarak karara bağlava-
cağız. Sonra da nasıl bir > ön takip
edeceğimizi. hangi davranışları
kendinii/e politika olarak seçece-
ğimizi belirleveceğiz" dı>e konuş-
tu. Muhalifler. olağanüstü kong-
re başvurulannın D\'P Genel Mer-
kezi'nce 1 a>dan beri işleme ko-
nulmaması üzerine dava açtılar.
Ankara 6. Sulh Hukuk Mahke-
mesi'nde göriılen davanın dunku
duruşmasında. mahkeme yargıcı
İsmail Bilgin. belgelerin bılirkişi
tarafından incelenmesinı karar-
laştırarak duruşmayı 26 haziran
çarşamba gününe erteledı.
ANKARA (Cumhurivet Bürosu)
-ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Halit Dumankava.
hakkındaki yolsuzluk iddıalarına
tepki gövtererek.
"Veremeyeceğim hiçbir hesabım
yoktur. Elimi vü/üme kapatacak
duruma gelirsenı. bu ccnıiyete
çıkmam. kendimi vururum.
hakikaten vururum" dedı.
Saıd Halım Paşa Valısı vaıiüiııı
ile TURBAN hakkındaki
yolsuzluk iddialannı ara^tınna
komisyonunun başkaıılığını
yapan ANAPlı Dumankaya.
önceki akşani atv 'de kendisi
hakkında yolsuzluk iddıalannın
yayınlanmasi üzenne dün bir
basın tüplantı>ı düzcnleyerek.
pıogranıın yapımcı ve sunucusu
SalihCüngör'ün ANAP'tan
mıllctvckılı adayı olduğunu.
ancak seçilemediğıni anınısattı.
Dunıankayu. Güngör'ün.
hüküınetin kurulmasının
ardından kendısını zıyaret ederek
"vali olarak atanma talebinde
bulunduğunu" ılen sürdü.
Güngör'ün hazırladığı
"Operasyon'" adlı programda,
Dumankava'nın 1989 > ıltnda
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün
açtığı bir arsa ihalesınde hukuka
Eski polis şefi Salih Güngör'ün haariadığı *Operas>on' programında suçlanan Dumankaya, Güngör'ün
nıilletvekili secilemevişinin ardından \ali olmak için kendisiyle görüştiiğünü, ancak bu gerçekleşmeyince
böyle bir program hazıriadığını öne sürdü. (Fotoğraf: A A)
aykırı yöntemlerle firması
yararına devleti 12 milyar lira •
zarara uğrattığının Başbakanlık
Teftiş Kurulu raporuyla
saptandığı açıklandı
Dumankaya. tanıtımında
"Yolsuzluklan Soruşturma
Komisyonu Başkanı'nuı
Yolsuzluklan" anonsu yapılan
programı "karalay ıcu ağır, haksız
\e kasıtlı" diye niteleyerek şöyle
konuştu. "Alnımız açıktır,
y üzümüz aktır. Hiçbir
şeyden korkumuz yoktur.
Ben televizyonda görüldüğü
şekilde elimi y ü/üme
kapatacak duruma geürsem.
bu cemiyette yaşamam, bu
cemiyete çıkmam. Size söz
veriyorum: Turgut
Yılmaz'ın lafinı ben de
tekrartıyorunı; kendimi
vururum, hakikaten
vunırum." DYP Genel
Merkezf nden yapılan ve
hakkında ıddialarda bulunan
ikı yazılı açıklama ile ilgıli
olarak da 2'şer milyar liralık
dava açtığını söyleyen
Dumankaya. hakkında
hıçbır dava olmadığını
anlattı. Ihaleye fesat
kanştınldığı ıddiasıyla
Vakıflar Genel Müdürlüğü
personelının yargılandığını.
bu davanın beraatle
sonuçlandığını anlatan
Dumankaya. aynı konudaki
ikıncı davada da hıssedan
olduğu şırketın ihaleyı
düşük fiyatla aldığının ılen
sürüldüğünü, bu davanın
sürdüğünü kaydetti.
Baykal, Köşk'e ve Ecevit'e çattıANK.\R.\ (Cumhuriyet Büro-
su) - CHP Genel Başkanı Deniz
Bay kaL " 124 sosyal demokrat mil-
lervekilinin MokolusJurması" öne-
rısını y ınelerken. "RP ile DSP uz-
laşabilir. MHP ile DSP ile uzlaşa-
bflir de, CHP ile DSP uztaşamazger-
çeğini, hiçbir gerçek sosyal demok-
rat kabul ermez, etmemelidir" de-
dı Baykal. "4'lü.35'luhükümet-
ledeğil, sosyaldemokrat bir hükü-
nıetle meşgul olduğunu" söy ler-
ken. önerisinı gerçekçı bulmayan
ve "Kendisini, partisini düşünü-
yor" dıye yorumlay an DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit'e "Takma
kafanı sen falan partiye. I ürkive'yi
düşün. Kimse,denemeden gerçek-
çi olmadığını ilan erme hakkına sa-
hip değildir" dıye çattı.
Baykal. "Türkiye'nintepelerin-
deki birileri vanlış hükümet dene-
yûnini görmeliydi ve ülkeyi yanu-
şa süriiklenmekten kurtarmahy-
dı" sözlenyle de Çankayay a yük-
lendı. Baykal. partısinin gruptop-
lantısında yaptığı konuşmada.
"yanlış hükümet deneyimi" v e ye-
nı aray ışlarla ilgili değerlendirme-
leryaptı. Türkıye'nin 6 ayda umut-
suz. hükümet oluşturma tedirgin-
liğinı yaşayan birtopluma dönüş-
turüldüğünü vurgulayan Baykal,
"Aynı hatalar tekrar edilirse, 6 ay
sonra bu durumu arar hale geliriz.
Dünya Türkiv e'nin ellerinden akıp
gidiyor. Siyaset iyi işlememiştir"
dedi.
Yanlış hükümet denemesi yü-
zünden bu noktaya gelındığini v ur-
gulayan CHP lideri. şu görüşlen dı-
le getirdi: "Sünjjülerdüşmüş,çıta
inmis. bir tesluniyet tablosu şekil-
lenmiştir. Nanlış denemeden dola-
vı. bir büyük siyasal israf vasandı.
Süngüsü düşmüş bir kadro. şimdi
olmayacak laflarla kendisi dışırt-
daki güçlere teslim olmadurumun-
da. Refah'ın manyefikalanınagir-
diler. O deney imi gerçekleştirenler
de. fırsat verenler de sorumludur.
Türkiye'nin tepesindeki birileri bu-
nu görmeüydi veTürkiye'yi buyan-
lışa sürüklenmekten kurtarmalıy-
dL Görevlerini yapmamışlardır."
Baykal. gelinen noktadaki ifla-
sın sorumluluğunun sosyal demok-
ratlarda olmadığını, sosyal demok-
ratlann bu iflasın kurbanı olduğu-
nu söyledi. Türkiye'nin önündekı
süreçte daha ağır bir kriz göründü-
ğünü sav unan CHP lideri, 124 sos-
yal demokrat milletvekılinin blok
oluşturması önerisini yıneledı. Bay-
kal. 124 sosyal demokrat mıllerve-
kilının hükümet arayışı sürecınde
"Biz hazınz" diyerek ortaya çık-
masının önemıne dikkat çekerek
sözlerını şöyle sürdürdü-
"Niçin sosyal demokrat olduk-
lannı anımsayarak birblokohıştur-
mazlar? Birİeşsinler demiyorum.
Çağımız uzlaşma çağı. RP ile DSP
uzlaşabüir, MHP ile DSP uzlaşabi-
lir. ama CHP ile DSP uzlaşamazger-
çeğini hiçbir gerçek sosy al demok-
rat kabul ermez, etmemelidir."
Baykal soğnk
Baykal'ın 124 sosyal demokrat
milletvekılinin blok oluşturması
önensine. DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit, "Kendisini ve par-
tisini kurtarmaya çalışıyor" diye-
rek soğuk yaklaştı. İkı partinin iş-
bırliği ıçın girişımlerde bulunan
ErtuğnılGünaydaCHP'ninyak-
laşımını eleştirdi. Günay. "Konu,
hükümete dönük olarak ortaya
konunca Say ın Ecev it derettavrı
koyuyor. Önce diyaloğu düşün-
mek gerekir, muhalefette işbiriiği
daha iyi olabilir" dedı DSP Ge-
nel Başkanı Bülent Ecevit'ın blok
önensi için yanıtını bugün açık-
laması bekleniyor.
NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
Içişlerı Bakanı Ülkü Güney'in
Istanbul'da üç gün önceki olay-
larda polisin tepkilere yol açan
tutumunu savunması, siyasi oto-
ritenin nasıl bir anlayış içinde
olduğunu göstermesi bakımın-
dan dikkat çekici. Ülkü Güney,
gazetecilere yapılan açık saldı-
nyıbiledestekler bir tutum için-
de. Şu sözler içişleri Bakanı'na
ait: "Kitlelere dönük tedbirler,
risk unsuru yüksek tedbırlerdir.
Rısk, bu alan içinde bulunan
polis, vatandaş ve diğer mes-
lek gruplarının yanı sıra basın
mensuplarımız için de aynen
geçeriidir."
Bakan, sanki soyut olaylar-
dan söz ediyor gibi. Tüm TV ek-
ranlarında milyonlarca insanın
gözü önünde, elindeki copu bü-
yük bir hınçla yurttaşlann tepe-
sine indiren polisin davranışı na-
sıl savunulabilir ki? Polisin üze-
rine saldırdığı kitlelerin elinde
sopa yok, sılah yok, fiili saldırı
içeren birdavranışyok. Polis, bir
güvenlik gücünden çok, karşıt
Bakan Saldmyı Neden Savunuyor?
bir ideolojik grubu temsil edi-
yor gibiydi. Ustelik karşıt ide-
olojik grupların en saldırgan olan-
lanna benzıyordu.
Bakan. bu manzarayı görü-
yorvegazetecilerdahil, yapılan
bütün saldırganlığı gözü kara
bir biçimde savunuyor. Bundan
sonrası için de polise daha fü-
tursuz davranması içın cesaret
veriyor. Güney, bu eylemlerle il-
gili olarak "terör örgütlerinin
meşru zeminleh ıstismar ettik-
lerinden" söz ediyor.
Kimdir terör örgütü? Polisin
kapısında karakol kurduğu ve
içeriye girmek isteyen herkesı
gözaltına aldığı binada Özgür-
lük ve Dayanışma Partısi (ÖDP)
ll Merkezi vardı. Buradan 200e
yakın ÖDP'li gözaltına alındı.
ÖDP'nin tüzüğü. programı ve
düşünceleri belli. Yasalara uya-
rak kurulmuş bir parti. Sanırım
Bakan, ÖDP'den terör örgütü
olarak söz etmiyor. Belki de onun
dünya görüşü, ÖDP'yi terör ör-
gütü sayacak kadar, insaf ve öl-
çü dışı. Belki de polis örgütün-
den gelen raporu hiç düşünme-
den okuyup basın toplantısı dü-
zenlıyor.
Hangi etkenlerle içişleri Baka-
nı böylesine düşüncesiz konu-
şursa konuşsun, ortada korku-
tucu bir durum söz konusu. Dev-
letın tepesinde, gıderek sağdu-
yudan, siyasi öngörülerden uzak
bir anlayış iyice yerleşiyor. Po-
lis. yurttaşı, gazetecıyi coplu-
yor. Hiçbir eylemde bulunmamış
insanları ite-kaka karakollara
dolduruyor. Üstelik bütün bun-
lar dünyanın gözü önünde ge-
çekleşiyor.
Polislerin başındaki Bakan,
en azından durumu kurtarmak
ıçın dengelı konuşması gerekir-
ken "Yürüyün aslanlanm" dıye
işi iyice çığırından çıkaracak bir
tutum içine girıyor.
Bakan Bey'e böyle söyleme-
si için birileri yol mu gösteriyor?
Yoksa Türkiye'de artık ipin ucu
iyice kaçtı mı? Bakan Bey po-
lis müdürü değil ki? Polis mü-
dürü iki gün fazladan tuttuğu
ınsanlar içın, bunlar terör örgü-
tü mensubu dıye bir savunma
yapabilir.
Sonra savcılık bu iddiayı ince-
ler ve bir karar verir. Gözaltında
tutulan 156 kişi için Bakan
Bey'in, polis raporuna dayana-
rak terör örgütü mensubu de-
mesinın hemen ardından, bu
156 kışınin tamamına yakını ser-
best bırakılıyor. Bakan'ın bu ko-
nularda yaptığı açıklamaların bi-
raz daha inandıncı olması gerek-
mez mi?
Ülkü Güney'in Istanbul'daki
olaylara ılişkin açıklamaları, va-
him olmaktan çok, korkutucu.
Çünkü Güney, polisin son olay-
larda, "geçmiş dönemlerdeki
deneyimlerinden yararlanarak
kararfı, sağduyulu, tarafsız ve
vakur bir anlayış içinde görev
yaptığını" söylüyor. Bunu üste-
lik TV ekranlarındaki korkunç
manzaraları seyrettikten sonra
böyle konuşuyor. Sağduyulu
davranışın ölçüsü buysa, sağ-
duyulu olmayan davranış nasıl
bir şey olacak ki?
Birileri ona böyle konuş mu di-
yor? Yoksa devletin tepesinde
hep birlikte, artık polis böyle
davranmalı ve hepimiz de onun
arkasına geçmeliyiz anlayışı ta-
mamen hâkim mi oldu? Gide-
rek bir yerlere doğru sürüklen-
mek mi isteniyoruz?
Bu tempoyla gıdersek nere-
ye varacağımızı hiç hesap eden
var mı?
ANAP'ın merkez sağ bir par-
ti ofduğu ve liberal fikirieri savun-
duğu iddia edilıyor. Ülkü Güney
de bu partinin ılımlı üyelerinden
biri sayılıyor.
Gerisini artık siz düşünün.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Tehlike...
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel diyor ki:
"Sıfaseti camıye sokarsanız, Müslumanhğı bölersi-
niz..."
Demirel, zaman zaman böyle konuşur, uyarılarda bu-
lunur...
1968 yılında izmir'de yaptığı konuşmada da şöyle de-
mıştı:
"Camiye ve kışlaya siyaseti sokmayın..."
Üç yıl sonra 12 Mart muhtırası geldi.
Camıye siyasetı kımler soktu, kımler destekledi? ca-
milerde 'toplu namazlara', 'kanlı pazar'lara niçın göz yu-
muldu?
1950 seçimlerinden sonra Demokrat Parti (DP) Genel
Başkanı ve Başbakan Adnan Menderes ın 1950lı yıllar-
da 'Her mahallede bir milyoner' sloganı dincı örgütlen-
me'nin de yaygınlaşmasmı sağladı... imam-hatip okulla-
rı açılmaya başlandı.
Once Said-i Nursi, ardından Ticaniler tarikatı lideri
Kemal Pilavoğlu, Türkiye'de siyasi gundemı oluşturan
kışılerdı.
Ticaniler, Ankara yöresınde (Kızılcahamam, Çamlıde-
re) örgutlüydü. Mustafa Kemal Atatürk'un heykellerini
kırarak seslerinı duyurdular. Henüz devlet içinde 'dinci ör-
gütlenme' yoktu ve laık cumhurıyetı koruyan yöneticiler
çoğunluktaydı. Yakalandılar. tutuklandılar. Kemal Pila-
voğlu, Bozcaada'ya sürgün edildi.
Tarikatların siyaset üzennde etkınlıği, 196O'lı yıllarda yo-
ğunlaştı. O yıllar güçlü olan Süleymancılar. Nurcular ve
Nakşıler, Adalet Partısı'nı desteklıyordu.
Süleyman Demirel. 1968'de "Camıye, okula ve kışla-
ya siyasetı sokmayın" derken acaba samimi miydi?
Elbette 1968li yıllardakı Demirel ıle bugunkü Demirel
çok farklı... Ancak camide, okulda ve kışlada siyaset hep
yapıldı. Acı ama gerçek; bu sıyasete, nedense Demirel
hep göz yumdu, görmezlikten geldi...
1966-1976 yılları arası köy imamları. Adalet Partisı'nı,
köy öğretmenleri ise Cumhuriyet Halk Partısı'nı destek-
ledi. imamların örgütlü gücü 1973 seçimlerıne dek sür-
dü. 1977 seçimlerinde ise bu güç. öğretmenlerin eline geç-
ti ve CHP'yi yüzde 43'le birınci parti yaptı.
• ••
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ne diyor?
"Siyasetı camıye sokarsanız Müslumanhğı bölersıniz..."
1960 ve 197O'lı yıllarda camıye, okullara, kışlaya siya-
set lyıcegırdı...
Anadolu Müslümanları, köylerde kahvelerını bıle ayır-
dı. Okullarda ılencı ve yurtsever öğretmenleri sındırmek
için hızlandırılmış eğıtimle faşıstler öğretmen okJu, kışla-
da Kemalist ve devrimci subaylar ayıklanıp inkılapçı su-
bay' tıpi yaratıldı.
Demirel, o yıllar bu tüm olup bıtenlen seyretti...
Ne zamana dek?
12 Eylül 1980 cuntası ışbaşına gelınceye kadar...
12 Eylül'ün Atatürkçu generallerı 'ulkenın bölunmez
bütünlüğü' içın yönetımeel koyup Bülent Ecevit, Süley-
man Demirel, AlparslanTürkeş ve Necmettin Erbakan ı
'dınlenmeye' çekerken laık, demokratık cumhurıyetın
tüm dınamıklerini de kırdılar...
Onlar 'devnm'\ 'ınkılap'a çevirıp önce Atatürk'un kur-
duğu Türk Dil Kurumu ve Tarih Kurumu'nu kapattılar.
DlSK'in çahşmasını durdurdular, on bmlerce insanı gö-
zaltına alıp ışkenceden geçirdiler.
12 Eylül sonrası milyonlarca kıtap toplatıldı. evler ba-
sıldı, aydınlar, yazarlar, sosyalıstler. bilim adamlan 'sayın
muhbır vatandaşlafm yalan 'beyanlarıyla ışlerinden edı-
lip açlığa tutsak kılındı...
12 Mart ve 12 Eylül...
Bu satırlann yazarı da o açılan yaşadı. işkencenin ve
cezaevı gerçeğınin ne olduğunu öğrendı.
12 Eylül'ün cuntaci generallerı. Kenan Evren ve arka-
daşları; yurtsever ve ılencı kesımın, devrımcılerın. solcu-
lann üzenne 'balyoz' gıbı inerken 'dıncilen' yanı şerıatçı-
lan, tarikat şeyhlennı koruyup kolladı. Türk Dil Kurumu'nu,
Türk Tarıh Kurumu'nu kapatan cuntaci generaller. ne Sü-
leymancılara ne Nurculara dokundu ne de dershanelerı-
nı, yurtlarını kapattı...
Birincı ve ikıncı MC hükümetlerinde Mılli Eğitım ve po-
lıste başlayan 'şerıatçı-ırkçı' örgütlenme. 1983 seçımle-
riyle bırlıkte ıvme kazanmadı mı? Camılerde Müslüman-
lan. okullarda öğretmenleri. öğrencılerı, kışlada subay ve
astsubaylan bölen, parçalayan, bmlerce yurtsever suba-
yın apoletlennı sökenler şımdı aramızda dolaşmıyor mu?
Camıye polıtıkayı sokan ne yazık kı sağ ıktıdarlardır. Ad-
nan Menderes, Süleyman Demirel, Kenan Evren ve Tur-
gut Ozal'ın günahlan büyüktür. Bugun laık cumhuriyet
tehlikedeyse bunun tek sorumlusu bu kişilerdir
• • •
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel diyor kı:
"Siyasetı camiye sokarsanız Müslumanhğı bölersıniz."
Siyaset bugün camide ve okulda yapılmaktadır. Bu
kez imamlar ve öğretmenler, şeriatçı ve ırkçı partilerı des-
teklemektedır. Şenatçı terör örgütleri de Güneydoğu'da-
kı camılerı, örgüt yuvası ve silah deposuna dönüştür-
müştür. Şeriatçı ve ırkçı kadrolar, devleti kuşatmış. faili meç-
huller, gözaltında kayıplar olağan sayılmaya başlanmış-
tır. Istanbul'un varoşlannda Mısır, Cezayır, Afganistan'dan
gelen ıthal 'şeriatçılar' vaazlarvermektedır.
Şenatçılar, dın baronları, büyük sermaye gruplanyla iç-
li dışlıdır, medyadaki ortaklık payları dağttım şirketleriyle
bütünleşmektedir.
Güneydoğu'dakı 'kanlı çatışma'ortamında bileşeriat-
çıların -çıkara'. 'kaçakçılığa' dayalı ılışkılerı 'zıncihn hal-
kalanyla' çoğalmaktadır...
Kan gölünde siyaset yapanlarla, dinı sıyasete alet eden-
lerın tezgâhına göz yumanlann 'laık demokratık cumhu-
riyet tehlikede' demeye haklan var mı?
Kim kimi kandırıyor?..
Internet: http: // www.planet.com.to-/Xn
E mail: Hikmet Cetinkaya " Planet.com. TR
HİKMET ÇETİNKAYA
Jm KlTAP
C I KT I
Din Baronu,
Kenan Evren'den Turgut
Özal'a; Tansu Çiller'den
Bülent Ecevit'e dek her
kesimle ilişkı kurdu Şeriat -
Tıcaret' ztncırini gentşletti.
250.000 TL (KDV dahil)
1.KİTAP
Itıııı (mııııı
POSTVSÜA
Kl'RT
250.000 TL (KDV dahı 250.000 TL (KDV dahıl)
Çağ Pazartama A.Ş. Yerebatan Caddesi
Salkımsöğut Sokak No: 9/8 Cağatoğlu tstanbu)
Tel:514 01 96/95 Posta çekı rto.: 666322