23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 KASfM 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Başbakan Erbakan grup toplantısmda pembe tablolar çizdi ve ilk paketteki kaynağın sağlandığmı ileri sürdü: milyar dolar kasaya gircLT Başbakan Erbakan 1997 hedeflerini pembe tablolarla süsledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan .Necmettin Erbakan. !L W~ hedefle- rini. "pembetablolarla" süsledi. Erbakan, "10 milyar dolarlık birinci ka>nak pa- ketinin 8.2 milyar doları kasaya girmiş durumda" dedi. Şimdiye kadar işbaşınage- len hükümetlerin hazırolan "un, şeker. yağ- la~ heKa yapamadıklarını ileri süren Erba- kan. "Şimdi biz iktidara geldik, artık beha yapma zamanı~ dedi. Erbakan. RPTBMMGrupToplantısı'n- da yaptığı konuşmasında "hayali" olarak değerlendirilen denk bütçe hedeflerini an- lattı \e nıuhalefete çatarak ANAP'ın kum saati gibi RP've aktığını öne sürdü. Başbakan Erbakan. bütçede 3 milyar doiar olarak öngörülen arsa \e lojman sa- tışından da 10 milyar dolar gelir sağlana- cağını söyledi. Erbakan. böyleceyaklaşık 17 milyar dolar ek kaynağın bütçeye gıre- ceğini bıldirdi. Erbakan. Türkıyedeki tersanelerın de yirmıde bır kapasıte ile çalıştığını. bunu daha yukarı çıkartmak için çalışmalar yap- tıklarını anlattı. Erbakan. Türkiye'nin 3 trılyon dolar maden rezervinin olduğunu. ancak yıllık 2 milyar dolar üretım yapıldığını bildıre- rek. bu kapasiteyi gelecek yıl 3.8 milyar dolara yükselteceklerini ifade etti. Necmettin Erbakan. ılkaçıkladıkları 10 milyar dolarlık kaynak paketinin 8.2 mil- yar dolannın kasaya girdiğini bildirerek. "2. kaynak paketimizde >er alan 10 mihar dolarlık gelir de 2-3 ay içinde kasaya gi- recektir. Diğer açıkladığımız kaynakla- rın da peş peşe kasaya girmesiyle Tür- kiye, yeryüzününen hı/lı kalkınan ülke- si olacaktır" dedi. Başbakan Erbakan. pazar günü Beypa- zarı irona (tabii soda) yataklarının teme- lıni attıklannı. hükümet olarak gece giin- düz çaliştıklarını söyledi. Hükümet olarak hazırladıklan denk bütçenin de ilerisine git- tiklerinı bildiren ErbjL.ı >övle konuştu: "Yarım kalan elektrik samrallarını. hid- roelektrik santrallarını özelleştirerek, bütçeye 10 mily ar dolar katkı sağlay aca- ğız. Yarım kalan bu tesisler için 3 mil- yar dolar yatırım yapılması gerekiyor. Bunları özel sektöre de\ rederek bu mali- yetten kurtulduğunıuzgibi, 7 milyar do- İarda işletme hakkı alacağız. Bunun ya- nsı > ıl sonuna kadar, diğer > arısı da 1997 yılında Hazine'ye infikal edecekfir." M-8 düzeltmesi Geçen haftaki grup toplantısmda 8 Müs- lüman ülkenin katılımıyla M-S zırvesinin 2~> aralıkta düzenleneceğını uçıklayan Er- bakan. dünkütoplantıdaçarkertı. Katılım- cı ülkelerın başta ısme tepkı göstennesi üzerine Erbakan. toplantının "gelişmekte olan ülkeler^i simgeleyen -D-8" adı altın- da yapılacağını belınırken. tarih vermek- ten kaçındı. Erbakan. 8 ülkenin başbakan \eeumhurba^kanlarınınkatılacağıbu top- lantının gelecek 3 ay içinde gerçekleşece- öinı sövlemekle vetındi. KUP ŞEKER FABRIKALARI ZARARDA İthal şekerin tadı kaçtı TAHSİN AKÇA Şekere geçen ay yapılan yüzde IN'lik ! zam, küp şeker firmalarının "tatlı kâr" hayalini söndürdü Bu yı! toz şeker üretimındekı yetersizlik nedeniyle Türkıve Şeker Fabrikalannın ithalat ıznı vermesi üzerine harekete geçen ve en :>on 2 eylülde olmak üzere. bu yıl yaklaşık 200 bin ton toz ^eker ithal eden küp şeker imalatçıları. ıç piya^ada bekledıkleri oranda yüksek zam elde edemey ınce hammaddeleri olan toz ^ekeri ucuza 1 getiremedi Ağırlıklı olarak Afrika ürünü olan şekerı. Londra'daki borsadan ithal eden fırmalar bu yıl şekerin tonunu 450 dolara dış piyasadan aldılar. Bu rakama yüzde 47'lik fon kesintisı. \ üzde 8"lik KDV \e naklıve gibi giderler eklendiğinde ithalatın maliyetı 800 dolara yaklaşıvor. Bu y ıl Türkiyede de 6 ekimde yapılan yüzde 18'lik zamdan sonra kilosu 70 bin 740 liradan satılan şekerin tonu 800 dolan buluyor. Küp şekerde >ektörün büviik " kapasitelı fabrikalanııdan bırı olan Mert Şeker. tesislerinı de\retmek üzere gazete ilanıy la mü^terı arıvor. 1.5 mılyon dolarlık tabrika >atışının. ^ekerdekı son geli^melerle ılgıli olmadığını ılerı süren Mert Şeker Genel Müdiıru Murat Doğan. dolar üzerınden ithalat yapıp, şekere y üksek oranlı zam beklentısine mrdıklerıni \e bövleee hammadde malıyetlçnnı iç pıvasaya göre düşük tutmayı hedeflediklerini belirterek. yüzde 18'lik zamdan sonra hayal kırıklığına uğradıklannı ifade etti. Kayseri'de kurulu Bal Şeker'in Müdiir Yardımcısı Abdullah keskinkılıç ise bu yıl ürünün yeterlı olmavacağının bildirilmesı üzerine ithalatı tercih ettiklerini belirterek. *' tthalatı ucuza getirmenin yollarından biri zamanında bağlantı kurmaktır. Ancak Türkiye Şeker Fabrikaları ithalat izninin ardından yaklaşık bir aylık süre tanıyor. Bu süre içerisinde pazarlık yapma şansınız yok. Bağlantı kurduktan sonra da mal getirebilmenin mücadelesini veriyoruz" dıye konuştu. ithalat izninin ardından 100'e yakın firmanın ıthalata yöneldiğı öğrenıldı. Küp şeker fırmalarının özellikle Turgut Özal'm başbakan olduğu yıllarda ılk kez ithalatın serbest bırakıldığı dönemdekı karlılıklanna bugün ulaşamadıklarını belirten Şeker Iş Genel Sekreteri Fethi Tekin ise şöyle konuştu: "O dönemde ithalatın hammadde maliyetini düşürmesi nedeniyle küp şeker üreten firma sayısı oldukça artmıştı. İthalat maliyeti yüksek olduğu için küp şeker üreticiliği eskj cazibesini kaybetti. Yapılan zamlarla devlet. Avrupa borsasında iç piyasanın üzerinde olan şeker fiyatlarını dengeye getirmeye çalıştı." Tarım Bakanı Dünya Gıda Zirvesi'ne giderken açıkladı: Ekmek cuma günü 15 bin lira Stoklar yeterli olduğundan ekmeğe zam yok. İSTANBLL(AA)-Tarım \e Köyişlen Bakanı Musa Demir- ci. ekmek fiyatları üzerındeoy- nanmak istenen oy unu bozdukla- rını belirterek. "250 gram ek- mek önümüzdeki cuma günün- den itibaren bütün Türkiye'de ABD'debuğday fiyatı yükseldi NE\V VORK(AA)- Tür kiye'nin Amerıkan pivasasın- dan önemli miktarda "buğday satın alacağı" yolundaki söy- lentiler. Chıcago borsasında buğday fiyatlannın kısa süre- de artmasına neden oldu. Yetkıliler. TMOnun 400- 500 bin ton buğday almayı planladığı yolundaki söylentı- lerin. buğday fiyatlarının kile (176 kılo) başina ortalama 2-4 sent artmasına neden olduğu- nu belirttıler. C'hicago borsa- si yetkililerınden Skip Se- arcy'nın \erdıği bilgiye göre. son artıştan sonra buğday fi- yatları. kıle başına 3.83 doları geçti. Yetkıliler. Türkiye'den henüz buğday talebi gelmedi- ğini sözlerine eklediler. 15 bin liradan satılacak" dedi. BM Gıda \e Tarım Teşkılatı (FAO) tarafından düzenlenen "Dünya GıdaZinesi"nekatıl- nıak üzere Ronıa'ya hareketinden önce Atatürk HaNalımanı'nda bir basin toplantısı düzenleyen Demircı. TMOdepolannda yeter- lı buğday stoku bulunduğunu kay- dehi. Türkiye'de bu yıl 18.5 mil- yon ton buğday üretiminin ger- çekleştığıni anlatan Demirci. a\- rıca kasım ıtibarıy le de 1.5 mıl- \on ton buğday ithalatı \apıldı- fiını belırttı. Demireı. "İthalat için \erilmiş I milyon 700 bin ton kontrol belgesi daha var. \a- ni bu kadar buğday da her an ithal edilebilir.Türkiye'de buğ- day sıkıntısı, un sıkıntısı söz konusu değildir. Hükümetimi- zin aldığı bir kararla mevcut ihracat \e ithalat rejimine mii- dahale etmeksizin, ithalatla ge- rektiğinde TMO'nun stokları- nı yükselteceği/. TMO'nun elindeki buğday fiyatları piya- sayı regüle etmek amacıyla y üzde 15 aşağıy a çekilerek. cu- ma gününden itibaren. 250 gram ekmeğin bütün Türki- ye'de 15 bin liradan satılması sağlanacaktır" dedi. İstanburda başlayan 12'nci İSEDAK toplantısmda gündem özel sektörün geliştirilmesi Islanı ülkelerinin ıımudu özelleştirtne 12. "si gerçekleşririlen İSEDAK'ın ağırlıkJı konusu özelJeştirmede özel sektörağırlığıy dı. SONtÇLAR YARIN AKŞAM TÖRENLE AÇIKLANAC4K 'Kalite'nin favorisi Kordsa Ekonomi Servisi - Ulaın ülkelerı REFAHYOL gibi "ekonomik kurtulu- şu" özclleştirmede anyor. Bu y ıl 12n- cısi düzenlenen Islam Konferansı Teş- kılatı Ekonomik ve Tic'arı İşbırliğı Ko- mitesi'ne (İSEDAK I katılan bırçok L- lam ülkesının tenisilcılerı de\ letın artık iıretimden elini çekmesi gerektiğını be- lirterek. özelleştirme konusunda özel sektöre büy ük ış düştüğünü. ay rıca özel- leştirme sonrasıortay a çıkan işsızlık gi- bi sorunlann mutlakaçözümlenmesi ge- rektiğini belirttıler. De\let Planlama Teşkılatı Müsteşarı NecatiÖzfırat'ın başkanlık ettiğı \e 53 iiye ülkenin y üksek düzeş li uzmanlan- nın katıldığı gündem toplantısmda söz alatı Islam Sanayı \e Tiearet Odası yet- kililen. günümüz ekonomtsinde büyük balığın küçük balığı değil. hızlı gıden ba- lığııı >a\aş gıden balığı yedığını belir- terek. "İslam ülkeleri olarak bu hızı ya- kalamalıyız. bunun içindeözelle^tirme- ye \e özel sektöreönem vermeliyTz" şek- lınde konuştular. Dünya Bankası uz- manları ise üşe ülkelere özelleştıtmey- lc ılgıli "kapsamıbelli.saydam,bellibir merkeze bağlı. kamuoy u desteği alınmış \e ortaya çıkacak olumsu/luklan orta- dan kaidıracak bir özelleştirme" öneri- sinde bulundular. 40'tan fazla Islam ül- kesinde bugün kadar kamu kuruluşları- nın zarar etmesı nedeniyle özelleştir- meye baş\urulduğunu \urgulayan l>- lam Kalkınma Banka.M yetkılileri de üye ülkelerara.Miıdaoluşacakortak İ>lami ya- tırımlann özelleştirme konusunda de\- reye gırebileceğine dikkat çekti Bosna Hersek \e Kuze> Kıbris Türk C'um- hurıyeti'yle bırçok yabancı kurulu^un sıözfemci olarak katıldığı I2'ncı İSEDAK toplantısı ıızmanlann katılımıy- la bugün de de\am edecek. Komıte yann bakanlar se\ iyesınde toplanırken. yak- laşık 20 bakanın katılması bcklenivor. SEDA OĞLZ Türkıye'nın altı büyük kurııluşunun fina- le kaldığı \e kesin sonuçlan Kalite Kongre- si'nin yarın vapılacak kapanışında açıklana- cak olan TLSIAD-KalDer Odülü'nün. Sa- bancı Holding'in kord bezı üreten şirketı Kordsa'y a \erilmesi bekleniyor. Bn- ia'nın buyılın Asrupa Kalite Ödü- lü'nü almasının ardından. Kord- sa'nın da TÜSİAD-KalDer kalite ödülüne sahip olınası halinde. son dönemde yabancı ortaklı yatınm- lanyla dikkatı çeken Sabancı Hol- dıng. kalite ödülünde üç şirketıvle finale kalan Koç Holding'in önüne geçmiş olacak. S'ılbaşından başlayarak bugüne kadar de\am eden TÜSİAD-Kal- Der kalite ödülüne sahip olma mü- cadele>ınden geçen \ıl Brısa'dan sonra buyıl da Kord;.a'nıngalipçı- kacağı taltmin ediliyor. İş dünyası. ay nı zamanda TL'Sİ.ÂD Ba^kan \ar- dımcısı olan Güler Sabancı'nın ge- nel müdürlüğünüyaptığı Kordsa"\ı kalite ödülünde fa\ ori olarak göste- riyor. Geçen yılın kalite ödülü bınncisı Brı- sa Bridgestone Lastik Sanayii'nin bu yıj Av- rupa Kalite Ödülü \ e tSO Çe\ re Büyük Ödü- lü'ııü elde etmesinden sonra. lastik sektörü- ne kord bezı üreten Kordsa nın da kalite ödü- lü alması halinde Sabancı Holding'in büyük güç elde edeceğı belirtiliyor. Kordsa setkılileri. Kalite Koneresı'nin \a- TLStAD Güler Sabancı. rınki kapanışında açıklanacak sonuçla ilgilı yorum yapmaktan kaçınırken. Sabancı Hol- ding Yönetım Kurulu üyesi Hazım Kantar- cı. "Kordsa kafiteödülünü aiırsa, önümüz- deki y ıl da A\ rupa Kalite Ödülü'ne baş\ u- rur. Kazanma şansı da çok y üksektir" de- di. Kantarcı. Avrupa Kalite Ödülü ıle Ame- rikan Maleolm Balndge (j'iusa! Ka- lite Odülü'nün birleştirilerek Dün- ya Kalite Odülü'nün oluşturulma- sı çalışmalarının sonuçlanmasın- dan sonra. Brisa'nın bu ödüle baş- vuraçaöını da açıkladı. TLSİAD-KalDer Kalite Ödü- lü'nde finale kalan Sabancı Grubu şirketleri Kordsa. Beksa. Koç Hol- ding şirketleri Arçelık. Beko Tiea- ret. Tofaş ile Ca\it Çağlar'ın ban- kası Interbank'ın ödülü alabilmek ıçın çalışanlarıy la beraber uzun sü- redir yoğun faalıyet içinde olduk- ları bilıniyor. Firmalan süreçleri. hedeflerı ve rekabet ortamındaki konumuna göre ele alan ve kuruluş- lann bütünsel yönetim sistemini öl- çen kalite ödülü. iş dünyasında mü- kemmellıği sembolıze ettiği için büyük ilgi görüyor. Bu çerçe\ede. Tofaş. be- delsiz ithalat ve ithal otomobillerin yoğun re- kabetı karşısında. kalite ödülünü alarak ima- Iinda önemli bir değışiklik yaratabilecek. Kalite ödülü için fa\ori gösterilen Kordsa ise. düny anın en büyük kord bezi üreticisi ol- ması \e\urtdisina teknoloji. knou-hovv ih- raç etmesiv le dikkati çekiyor. AB Komisyonu Dışilişkiler Sorumlusu Broek: Türkîye'ye yardım sürmeli STRASBOL RG (AA) - Avru- pa Bırlığı K.omi>\onu"nun Dışiliş- kiler Sorumlusu Hans Van Den Broek. Avrupa Birliği'nin Türki- ye'ye yönelik sorumluluklarını ye- nne getirmesi gerektiğini söyledi. Van Den Broek. Avrupa Parlamen- tosu Dışilişkiler Komisyonu'nda yaptığı konuşmada. AB Komisyonu'nun geçen ay yayımladığı Türkiye raporu ile ilgili bilgı verdi vegümrük birlığinm işlev işı konusun- da Avrupalıparlanıenterlerın sorulannı ya- nıtladı. Gümrük birliğipin yürürlüğe gir- mesinden sonra Avrupalı firnıaların Türki- >e'ye yönelik ıhracatında ilk üç ay- da büyük bir artış olduğunu kayde- den \an Den Broek.Türkiye'yeyö- nelik yardımlann tamamen askışa alınmasının ağır bir müeyyide ola- cağını savundu. Hans \'an Den Broek. Türkiye'nin ekonomik. stratejık \e ;-iyasi olarak çok önemli bir ortak olduğunu belirterek. "Bu ülkenin ne kadar hassas bir bölgede bu- lunduğunu hiç kimsenin unutmaması ge- rekir. Türkiye'yitecrit etmek. diyalog^e işbirliği kanallarını kapatmak hiç kim- senin çıkarına değil" dı>e konuştu. Müslüman isadamları dört koldan geliyor Nasmllah Ayan'dan şok açıklamalar Dolar nereye kadar gidecek? Balarısının Borsanın en sağlam BENCE İZZETTİN ÖNDER Bezirgân Bolluğu 10 Kasım günü istanbul Üniversitesi'ndeki tö- ren çıkışında gördüğümüz sokak manzaraları na- sıl bir çelişki yaşadığımızın en açık delilini oluştu- ruyordu. Tüm kaldırımları kaplamış seyyar öatıcı- lar, ihtiyaçlarını ucuz sağlamaya çalışan vatandaş- lar. çok büyük bir rastlantı olarak dinsel giysiler içinde bır kişi ve onu arkadan izleyen ve kendini hür sanan. aynı kıyafetlere bürünmüş dört çocuk! Insanları suçlamak hem kolay hem de aldatıcı- dır. Ama bireyleri bu şekilde eleştirmek, eğer bir ka- sıt taşımıyorsa yanhştır. Böyle bir eleştiri. kasıt ta- şıyorsa gizlenemeyen sonuçları birer bireysel suç- muş gibi topluma yansıtmayı amaçlar. Eğer eleş- tıride böyle cince bir kasıt yok ise o zaman da in- san ürününün toplumsal dinamikieri gözardı edil- miş olur. Henüz sanayi dönüşümünü yapamamış, giderek artan boyutta işsiz üreten. hızlı kentleşme. yaşayan, çözüm bekleyen bir dizi sorunu olan ve her gün yeni sorunlar üreten bir toplumda oluşan duygular ve düşünce sistemleri, ileri bir toplumda- kinden çok farklı olur. Böyle bir sonuç doğaldır, ak- sıni beklemek hayal olur. Algılama ve düşünce sistemleri, ilk düzeydeki "şe- kil"öen ileri düzeydeki "anlam"a doğru farklı zihin- sel katmanlarda oluşur. En üst katmanlarda duyu organlarımızla algıladığımız şekil bulunurken düşün- ce sisteminin alt katmanlarına doğru inildikçe an- lam oluşmaya başlar. Olasılıklar üzerinde davranış oluşturamayan bırtoplumun bireyleri, şekilden an- lama yükselememiştır. Trafikte kaza olasılığını dik- kate alarak kurallara uyan bir topluma karşm, her gün bir içsavaş varmışçasına onlarca insanı trafi- ğe kurban verdiği halde davranışını değiştirmeyen bir toplum, henüz şekilden anlama geçememış de- mektir. Şekil algılamasından yoruma ınememiş bir top- lum üzerinde şekilsel araçlarla baskı kurmaktan daha kolay bir şey yoktur. Hele de bu şekle ulvi bir destek gösterildiğinde. çeşitli ad ve unvanlar altın- da ortaya çıkacak olan sömürü bezırgânlarının had- di hesabı olamaz. Üstelik bu bezirgânlar. sultaları- nı sürdürebilmek için toplumu da daima bu düzey- de tutmaya gayret eder. Hiçbir ahlaki ve kutsal öl- çüte göre sosyal veya ekonomik işlevi olmayan mevkiler oluşturulur ve işgal edilir. Bunların hepsi sömürüdür, istismardır! Sonuç, ekonomik çıkardır! Bu bezirgânlar, daha da ileri giderek halkı kurtar- maya çalışanları zulüm yapmakla suçlarlar. Ne acı- dır ki bu sav. kısmen aydın çevrelerce de destek- lenebilmektedir! Tüm kutsal duygu ve ahlak kuralları çiğnenerek samimi halkın üzerinde bezirgânlık kuranlara kar- şı yürütülecek mücadelede hoşgörüye yer yoktur. Hoşgörü, bir eylemi bilmeden, samimi olarak hata yapan bireye karşı gösterilir. Fakat tüm din ve ah- lak kurallarını çiğneyerek samimi insanları aldatıp onları sömüren insanlara karşı hoşgörü gösterıle- mez. Din ve ahlak tüccarları şekle sığınırlar. Çünkü hem kendi kafaları o kadardır hem de samimi insanları böyle bir düşünce düzeyinde tutarak böylece sö- mürebilirler. Işın hazin tarafı şurasıdır ki. din ve ah- lak gibi konularda "şekil"üen "anlam"a inmek ko- lay da değildir. Din ve ahlak bezırgânları ile gerçek halk dostlarının samimi insanlarla iletişim kurma- ları konusunda böyle bır zorluk söz konusudur. An- cak eğitim ile aşılabilecek olan bu müthış engel, ma- alesef kaldırılmak bir yana, eğitim sisteminin deje- nere edilmesı ile iyice yükseltilmektedır. Halkı bas- kı altına almayı amaçlayan bu gelişme hoşgörü ile karşılanıp demokratik davranış olarak nıtelendirı- lemez. Sosyal olay ve oluşumlarda tek bir neden ara- mak yanhştır. Ancak bir dizi faktör arasında bazı- ları başattır. Işte bugün karşılaştığımız olayların ba- şat faktörü. 1950'den bu yana uygulanan politika- lardır. Ne var ki, 1950 ve sonrasında uygulanan po- litikalar da gökten inmedi. 1960'ta Kaldor'u dahi ül- keden kovan bu güç. önce toprak ağaları. sonra da tiearet. üretım ve finans bezirgânlandır. işte sıs- tem! Sistem dinamiği içinde tüm bu kesimlerin de kendi çıkarlarını gütmesi yadsınamaz. 1950'den önce halkın yanında bu güçlerle mücadele eden- leri halktan soğutan güçler ile 1950'den sonra hal- ka rağmen halka karşı faaliyet gösteren siyasileri demokrasi havarisi ilan eden güçleri çok iyi yorum- lamak gerekmektedir. Sistem dinamikieri kendi çıkar yasalarını daya- tırken bunları değiştirmek değil. fakat yorumlaya- rak halka yansıtmak aydın - akademısyen görev- leri arasındadır. Bu grup ne yaptı ve hâlâ da ne ya- pıyor? Bunların en samimi olanlan. bugünkü sonuç- ları öngöremedi. Her sosyal olgu başlar, olgunlaşır ve ürün verir. Ürün ortaya çıktığında teşhıs koymak ustabaşmın işidir. Aydın - akademisyen, gidişi gö- rebilen kişidir. Bir başka grup, bilimsel davranışı, hiç- bir yoruma gitmeden, sadece fotoğraf çekmek ola- rak algıladı. Birtıp mensubu. kansertümörünün olu- şumunu açıklayıp hiçbir sonuca gitmeden çalışma- larını noktalasa ne olurdu? Başka bir grup aydın - akademisyen ise sistemin nimetlerini sonuna ka- dar kullandı. Aydın - akademisyen. gördüğü ve yo- rumladığını açık kalplilikle topluma aktararak onla- rın kendi özçıkarlan doğrultusunda bilinç oluştur- masında yardımcı olmak görevi ile yükümlüdür. Ahlakın da ekonomi tarafından belirlendiği bir or- tamda. böyle bir yükümlülük de yükümlülük ol- maktan çıkmaktadır! Bu durumda halk neyapsın!.. Enerji Bakanı Recai Kutan. Akaryakıt fonu sıfırlanacakAMMAN / LRDLN (ANKA) - Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı Recai Kutan, petrol ürünlerinden alınan akaryakıt fiyat isîıkrarfonunun (AFlFı kaldınlması ko- nusunda bakanlık olarak \erdiklen teklifin. \'üksek Plan- lama Kurulu (YPK) tarafından ıncelendiğını. buradan olumlu bir karar çıkarsa fonun sıfıra ındirileceğini bil- dirdi. Kutan. petrolün maliyetindeki hızlı artı^ları fiyatlara yansıtamadıklannı.rafinerilerinbuyüzden ortaya çıkan zarannı fon indirimi ıle karşılamayı düşündüklerinı ifa- de etti. Başbakan Necmettin Erbakan ın öneıly i benım- sedığinı belinen Kutan \'PK'nin inceleme sonucunun bek- lendığini anlattı. Kutan. fon indiriminingerekçesini şöy- le açıkladı: "ATAŞ rafinerisi faalivetlerini durdurmak zorunda kaldı. Tüpraş'ın da zaran de\am ediyor. Ham petrolün \aril fiyatı bir ara 17dolardı. Daha sonra 24-25 dolara kadar çıktı. Dolar paritesi de 90-100 bin lira oldu. Türkiye'de akaryakıtfiyatlarıuzun bir zamandır sabit fiyatlarda Türk Lirası olarak sahlıyor. Yapılan yüzde 5'lik zamlar da ham petrol fhatlarındaki artışı se dolar kurundaki artışı karşılamıyor. Rafinc'rikrin üzerinde 40 bin lira \ergi \ar. Biz yüzde 15-20 civanndaki EFİF'i alma\alım railnerilerfoirazrahatlasın dedik."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear