22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 15 EYLÜL1994 PERŞEMBE HABERLEREV DEVAMI GUNDEM Ozelleştirme yîneçıkmazda ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Tansu Çiller'- in "vazgeçümez taedef" dediği ve I995"teenazl0milyardolar saüş geliri beklediği özelleştir- me, iktidar ortaklan arasındaki anlaşmazhk ve Anayasa Mah- kemesi'nin yeni gerekçeli karan ile yeniden çıkmaza girdi. DYP kurmaylan, "özeDeştirilecek KİT hisselerinin yabancı serma- ye için yüzde 20-25Te sınırlan- ması ve özeUeştiribnesi hedefle- nen 98 kunımşun listeanin TBMM'ye sunulması" ıçerikli yeni taslak üzerinde çahşıyor- lar. SHP'nin ise Anayasa Mah- kemesi'nin gerekçelı karanru dikkate alarak, anayasa değişti- rümeden özeÜeştirme yapıla- mayacağı görüşüne yaklaştığı bildırildi. Partilerarası görüş- melere SHP adına katılan Dı- şişjeri Bakanı Mümtaz Soysal, KITlerin satılması yerinex ve- rimli işletilmesini önerdi. Ozel- leştirme geiirlerinin, seçim eko- nomisinın finansmanı için kul- lanılacağı endişesini taşıyan ANAP yönetimi de, çalışmala- ra soğuk bakıyor. Yakın çevresine, "Yüksek Mahkeme'nin son karanndan sonra özefleştirme artık olanak- sız hale geldi" dedığj öğrenılen Soysal'a daruşmanlan tarafın- dan sunulan raporda da, "özd- leştirme için Anayasa değişikliği şart" görüşüne yer verildi Sıv a- si çe\ relerde. "Anayasa Mahke- mesi'nin karan, yan çizmeye hazuianan SHP'nin işine ya- radı" yorumlan yapılırken, DYP, Çiller'in isteği doğrultu- sunda tasannın ay sonuna ka- dar TBMM'ye sunulması için formül anyor. KİT'lerin ya- bancı sermayeye satılabilecek hisselerinin oranını Anayasa Mahkemesi'nin isteği dogrultu- sunda yüzde 20-25 düzeyine in- dirmeyi kabul eden DYP, her ozelleştirme için ayn bir yasa çı- karmak yerine, TBMM'ye su- nulacak tasanya, özelleşüri- lecek 98 KİTin listesini ekleye- rek bu zorunluluktan kurtul- mayı planlıyor. Ancak, SHP'- nin tutumu, ANAP'ın tasanyı desteklemekten vazgeçme eğili- mine girmesi ve RPnin de en- gelleme karan alması, "Bu yasa eylül sonuna kadar mutlaka TBMM'den geçmeli" dıyen DYP'lileri gıderek umutsuzlu- ğa itiyor. Soysal ipleri atıyor SHP adına ozelleştirme gö- rüşmelerine katılan Dışişleri Bakanı Soysal, Anayasa Mah- kemesı'run gerekçeli karannı, "Bugünün Anayasası'yla, bugü- nün özeÜeştirme niyetlerini kar- şılamak kolay kolay mümkün olmayacak" şeklinde yorumla- dı. Soysal, Hürriyet gazetesinde dün yayımlanan makalesinde, "Mahkeme ilkeleri ortaya koy- muştur. İsteyen uyar, kazanır, uymavanlar eksik ya da yanltş düzenlemelerle iptal kararlan >e hav al kırıklıkları arasında debe- lenir durur" görüşünü dıle getir- dı. Sürdüriilen görüşmeler sıra- sında, Anayasa Mahkemesi'- nin uyanlan dikkate ahnarak şekillendirilecek tasannın SHP gmbundan "onay alması" şartı- nı da öne süren Soysal, koalis- y on ortağını tedirgin eden bu is- teminin gerckçesini, "Daha önce biz, bakan arkadaşlanmız- dan önemli karar ve tasanlan imzalamadan önce grupta tartış- malarını istiyorduk. Bakanlar imzalamadan önce grubun görü- şünü alsın diyorduk. Şimdi ben hükümetteyim. Tasanya imza koymadan önce gnıbumun görü- şünü alacağım" diverek açıkla- dı. Soysal'ın. SHP grubunun onay vermemesi halinde tasan- ya imza atmama karannda ol- duğu bıldinldi. Soysal'ın, da- ruşmanlan tarafından kendisi- ne sunulan raporda, "Mahke- menin karanna göre, özeÜeştir- me için anayasa değişikliğjne gj- dilmesi şart" görüşüne yer veril- mesi de, tasannın mevcut haliy- le SHP gmbundan onay al- masını zorlaştırdı. DYP formül anyor Kamuoyuna yapılan "anlaş- tık" açıklamasma karşın, SHP'nin bazı maddelerine itira- zıru sürdürdüğü tasanyı, henüz grup yönetimini oluşturamadı- ğı grubunda tartışma istemi. DYP kurmaylannı "simrli bir bekJeyişe" soktu. Başbakan Çiller'in isteği doğrultusunda tasannın en geç eylül ayında Meclis'ten geçirilmesi gerektiği- ni vurgulayan DYP'liler, "Ne zaman gnıp yönetimini oluştu- rup, ne zaman tartışacaklar. Geçtiğimiz saJı günü bu tasan- nın SHP grubunda ele alınması gerekiyordu, ancak grup yöneti- minin oluşturulamaması nede- niylc 1 hafta daha ertelendi. Arbk Türkiye'nin tahammülü kalmadı" diyerek tepkilerini dile getirdiler. a_ Çalısmalar başladı Anayasa Mahkemesi'nin ge- rekçeli karannın yayımlanma- sının ardından, dün gerçekleşti- rilen son toplantıda, tasannın yüksek mahkemenin isteği doğ- rultusunda düzeltilmesi çabş- malanna başlandı. KİTlerin yabancı sermayeye satılabile- cek hisselerinin, Anayasa Mah- kemesi'nin isteği doğrultusun- da yüzde 20-25 düzeyine indiril- mesi görüşü benimsendi. An- cak, mahkemenin her ozelleş- tirme için ayn bir yasa çıka- nlması istemi, "anlamsız" ola- rak nitelendirildi. Bunun üzerine TBMM'ye sunulacak çerçeve yasaya özel- leştirilecek 98 KİT'in listesi ek- lenerek, bu zorunluluktan kur- tulma formülü ortaya atıldı, ancak bu formüle Kamu Or- taklığı İdaresı Başkanı Tezcan Yaramancı karşı çıku. Yara- mancı'nın, şu görüşleri dile ge- tırdıği öğrenildi: "Bu listeyi eklemek bağlavıcı olur. Zaman içinde bazı KIT- lerin özeÜeştirme kapsamından çıkanlması ya da bu listede yer verilmeyen bir KÎPin özelleşti- rilmesi gerekliliği ortaya çıkabi- lir. Burada, iş siyasi iktidara dü- şüvor. Mahkemenin isteği doğ- rultusunda hazırlayacağımız çerçeve tasannın TBMM'den gecmesi için SHP >e muhalefe- tin uzlaşması sağlanırsa, iptal tehlikesi ortadan kalkar. Eğer idari mahkemeler aracıuğryla itiraz davalan açılırsa, bunun için en az 1 yıl süre gecer. Biz de o süre içerisinde özeüeştinneyi bitiririz." RP'den "işçiye saldın" ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP Grup Başkanvekiü Şev- ket Kazan. Ankara BüyükşeMr Beledıye Meciisi toplantısında iş- çilerin dövülmesi olayını MHPTi bir üyenin başlatüğım söyledi. RP Genel Başkanı Necraettin Erbakan'ıa, Ankara dışmda bu- iunması nedeniyle dünkü RP Grubu'nun açış konuşmasını ya- pan Şevket Kazan, RP'li belediyelerin yaptığı çalışmalann "kıskaaddığHn" savundu. RP'li belediyelerin çalışmasırtîn önlen- mesi için "çeşâdi çareler aranuğrat" söylcyen Kazan, bunun ardı- ndan da provokasyonun geldiğini iddia etti. "SHP, Ankara ve ' diyen Kazan, provokasyonlann arkasında SHP- nin olduğunu savladı. Kazan, RP'li Ankara Belediye Başkam'MeB» Gökçek tara- findan atilan işçilerin, sorunlannı anlatmak tçin gıttikfcn Beledi- ye Meciisi toplantısında dövüTmeleri olayina değinırken, MHP*yi suçladı. Kazan, "Evlem yapan işçâer, kanunsuz obırak sakma gel- nı^ ve mecfis ûyeJerwâı oturacag^ saadaiyekre otarflraşiards'. Ba ğff, M H F İ bir raecfe üy«sidir. Bü olaydan soara da bazı çewe- ler befediye medtsiiB basaabm savnBuyor" diye konuştu. TerörleMücadeleYasası değiştirilnıeli' Haber Merkezi-Türkiye Ga- zeteciler Cemiyeti (TGC), '_Te- rörie Mücadele Yasası'mn bir an önce değiştirüerek, basın ve dü- şünce açıklama özgürlüğünü ya- saklayıcı hükümkrin bu yasa- dan çıkanlmasmı" istedi. TGC'nce yapılan yazıh acı- klamada, Terörle Mücadele Yasası'na dayanılarak DGM karanyla gazete toplaülması- nın, demokrasimizin eksiğine yeni ve üzücü bir örnek olduğu belirtildi. Açıklamada özetle şöyle de- nildi: "Yasadaki basına yönelik hü- kümler, zaman zaman böylesine ters sonuçlar doğurmaktadır. Bu hükümler terörle mücadeleyi ba- sınla mucadeleye dönuştürmek- tedir. Demokrasiyi korumak için, elbet yasalar ve hukuk için- de terörle mücadele edihnelidir, ama bu düşünce açıklama ve ba- sın özgürlüğünü engelleme sonu- cunu doğurmamalıdır. Terörle Mücadele Yasası bir an önce değiştirilmeli, basın ve düşünce özgürlüğünü yasak- layıcı hükümler bu yasadan çı- kanbnalıdır. Adalet BakanlığY- nda bu konuda kurulan komis- yonun çalışmalannuı bir an önce olumlu soouca uutşmasmı dih'yo- ruz." MBaştarafi lSayfada Karayalçtn'ın geleceği, en erken bir seçim sonra netleşecek. Karayalçın, SHP Genel Baş- kanlığı'nda birinci yılını doldurdu. "12-13 Eylül Kurultayı"y\a seçilen SHP lideri için biraz "kara", biraz da "yalçın" bir yıl oldu. Parti içinde ve dışmda bir kesim, Karayalçın'ı daha genel başkanlığa seçilmeden "harcadı"; bir kesim, li- derliğindenbirkaçay sonra, "Olmu- yor" dedi; bir kesim, 5 Nisan'ın ar- dından, "Artık yeter, bizden destek yok" dedi. Bütün bunları top- ladığımızda herkes, "Karayalçın'ın nasıl başarılı olmayacağını" seyre koyuldu. Bu, Türkiye'de siyasete atılanlann kaderi. Bir yıla baktığımızda Karayalçın- ın eksilerinin, artıiarından fazla ol- duğunu görüyoruz. Seçilişinin birinci ayında, Haber Müdürümüz Doğan Akın'la birlikte uzun bir söyleşi yapmıştık. önümü- ze çok güzel hedefler koymuştu. Partı yeniden yapılanacak, koalis- yon protokolündeki demokratikleş- me paketi mutlaka yaşama geçirile- cek, kamu çalışanlarına sendika hakkı verilecek... Bunlann tümünde adımlar atıldı, Kapayalçın'ın Bir Yılı. Karayalçın ciddi uğraşlar verdi; ama sonuç olarak, tüm bunlar ger- çekleşemedi. Parti içinde ise mekanizmaların sağlıklı işlemediği dikkat çekiyor. Her olağan değişiklik, olağanüstü gerginliklere neden oluyor. Genel sekreter seçimi, grup başkanı seçi- mi... Hükümet değişikliği ise aylarca ertelendikten sonra, "olaylı"biçim- de gerçekleşti. "Karşılıklı anlayış" içinde yaşama geçirilmesi gereken bakan değişikliği, "düelloya" dö- nüştü. Onur Kumbaracıbaşı, Httc- met Çetin ve Seyfi Oktay'ın istifa di- lekçesi vermemesi, yerlerine yeni bakanlar atanması, SHP'yi kamuo- yu önünde gülünç duruma düşürdü. Bir yıl, siyaset için çok kısa bir süre Bir politikacıya birinci yılınso- nunda puan vermek, bir fidanın bir- kaç yıl sonra ne kadar meyve vere- ceğini öngörmek gibi bir şey. Karayalçın da eksikliklerini kabul ediyor, bizim de altını çizdiğimiz ko- nuları başaramadığını söylüyor; ama umutsuz değil. Bu doğal. Poli- tikacının yitirme korkusu içinde olmaması gerekiyor. Böyle bir kor- kuya kapılırsa yitirme acısı da bera- berinde gelir. Kaldı ki bir siyasi parti lideri, sa- dece iktidarda yaptıklanyla değer- lendirilemez. Muhalefetteki tutumu da önemli. Nasıl ki "aşk azapla bes- lenirse" gerçek politikacı da yenil- gilerle beslenir. Yenilgiyi hazmedip kazanmayı hedeflemek, belki de politikanın ilk kuralı. Tabii, "vitrin- lik" alınıp parti tepesine oturtulan- lar, muhalefette ne yapar bilinmez! "Bana danışmanını söyle..." Belki genel bir sözdür ama, ben birkaç kez Uğur Ağabe/den dinle- miştim: "Gazeteci, her şeyi bilen kişi değildir; neyi nerede bulabile- ceğini bilen kişidir" derdi. Bu, siya- si parti liderleri için de geçerli. Ge- nel başkan her şeyi bilmez ama, danışmaniarı aracılığıyla neyin ne olduğunu öğrenir; hangi konuda nasıl hareket etmesi gerektiğini bi- raz da onlara danışarak saptar. Bu bağlamda, "Bana danışmanını söy- le, nasıl bir politikacı olduğunu söy- leyeyim" diyebiliriz. Karayalçın'ın sık danışman değiştirmesi ve seçti- ği danışmanların kişiliği de tabii ki kendi yapısını ve olaylara bakışmı etkiledi. SHP lideri, solda birlik, Terörle Mücadele Yasası, düşünce özgür- lüğü konularında zaman zaman yaklaşım değiştirdi. Bunda olay- ların hızlı akışı kadar, danışman- larının da etkisi olduğunu söyleye- biliriz. Busüreçte, Karayalçın, "taşı- ma fikirle" parti dönmeyeceğini umarız görmüştür. Karayalçın'ın son danışmanı, Cö- neyt Canver. Canver, saf değiştirdi- ğinde bunun gerekçesini mantıklı temellere oturtabilen bir kişi. An- cak, nasıl sık gazete değiştirmek gazeteci için "defo" ise sık parti de- ğiştirmek desiyasetçi için biraz "de- fo "dur Merkez solda, liderlerin kaderiy- le solun kaderini ayırmak zor. Bu nedenle solda, sol için çaba harca- yan herkese gereksinim var. Daha önce de vurguladığımız gibi, "Sol- da birliği istiyorum, ama şununla kesin olmaz".. "Ben de istiyorum ama, onunla olur, öbürüyle olmaz" gibi yaklaşımların terk edilmesi ge- rekiyor. Bu çerçevede, önümüzdeki dönem Karayalçın'a da gereksinim var. ARDIND YLABIN HNDAKI Üsküdar Belediyesi, Halil Paşa Türfoesi bahçesindeki kaçak binaya inşaat ruhsatı verdi. Türbedeki insaata ruhsat MEHMET DEMtRKAYA RFh Üsküdar Belediyesi yet- kilileri. Kültür ve Tabıat Varlı- klannı Koruma Kurulu'nun yapımının durdurulmasını istedi- ği. Halil Paşa Türbesi bahçesin- deki kaçak binaya ruhsat verdı. Üsküdar Gülfem Mahallesi Aziz Mahmut Efendı Sokak'ta bulunan Abdülhalil Paşa Türbe- si, Istanbul 3 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Ku- rulu'nun 13 Mayıs 1993 tanhli karanyla onanma alındı Üskü- dar Abdülhalil Paşa Türbesi İle Mevcut Türbeleri Koruma Ya- şatma Tarutma Demeğı tarafı- ndan yaptınlan onanm, çevrede oturan yurttaşlann dikkatini çekü. Türbe bahcesine, şanüye adı altında yapılan inşaatın. geci- ci olamayacak derecede sağlam yapıldığını düşünen yurttaşlar konuyu Kültür Bakanhğı'na şı- kayet etti. Şikayet üzerine Kültür Bakanlığı, îstanbul 3 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'na. 23 Haziran 1994 tarihlı bir telgraf göndere- rek konunun araştınlmasını iste- di. Uzmanlar tarafından yapılan 3 incelemeden sonra Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Ku- rulu, 30 Haziran. 1994 tarihinde aldığı bir karan Üsküdar Beledi- yesi'ne bıldırdi. Karar şöyle: "Îstanbul tli Üsküdar İlçesi, 441 ada, 21 parselde bulunan, GEEAYK'nun 14.4.1973 gün ve 7086 sajılı karan ile tescil edilen Halil Paşa Türbesinin bahçesinde, kuruldan izin alınmadan yapılan, kaçak şantive inşaatımn hemen durduruunası için fl sküdar) Bele- di>esine ivedi vazı vazılmasına, aynca tahribatıiı yol açttğı anlaşn lan kaçak inşaat ile ilgili işlemin yapılmasına, eski eser parseünde Kurul onavı olmadan. şantiye ya da başka isimlerle projesiz inşaat yapdamayacağtna karar verikli." Ancak. Kurulun bu karan- ndan bir hafta sonra Üsküdar Belediyesi tmar Müdürlüğü, 7 Temmuz 1994 tarihinde, türbe bahçesinde yapılan şantiyeye ruhsat verdi. Belediyenin ruhsa'ü- nda, şantiye binasının geçici ola- rak yapıldığı, hizmet süresi ta- mamlandığında yıkılacağı belir- tiliyor. "Hizmet süresi'' her şeyden önce belirli bir tarihi içermiyor. Türbeye hizmet, türbe varhğmı Cemevindebomba tedirginliği • Baştarafi LSayfada yapılmtş. Bu da yasal prosedüre uymuyor"dedi. Ola>n bir bına yıkımıyla sını- rlayarak değerlendirmemek ge- rektığinı vurgulayan Sözen "Ya- şadiğunız bu olay laik-anri laik çartşmasuıın bir yansıması. Alevi- Süımi aynmını köriikleyerek mey- dana gelecek etki-tepkiden medet umuyorlar" dıye konuştu. Nurettin Sözen, aynmcılık karşısında her türlü demokratik direnişin gösterilmesi gerektiğini ifadeetti. Karacaahmet Sultan Kültür Derneği'nı Sözen"le aynı saatler- de ziyaret eden HADEP İstanbul İl Başkanı Kemal Pariak da yıkımı halkın inanç özgürlüğüne saldın olarak niteledi. Bakanlık araştırması Ankara Büromuzun haberine göre, Içişleri Bakanı Nahit Men- teşe, tstanbul Büyükşehır Beledi- yesi'nin RP'li Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "imara aykm" olduğu gerekçesiyle Ka- racaahmet Sultan Türbesi'nın ce- mevi ve aşevi bölümlerini yıktı- rmasına seyirci kalınamaya- cağmı bildirdi. Menteşe, konuyu araştırrnak üzere müfettiş görev- lendirdiğini açıkladı. tçişlen Bakanı Menteşe, TBMM'de dün SHP'li Ulusoy'- un gündem dışı konuşmasını yanıtlarken, Karacaahmet Sul- tan Türbesi'nin cemevi ve aşevi bölümlennin yıkılmasının kamu- oyunda çeşitli spekülasyonlara neden olduğuna dikkat çekti. "Bakanlık olarak konunun üzerinde durmamaımz mümkün değildir" dıyen Menteşe. haberin kendisine ulaşmasından sonra İstanbul Valısi Hayri Kozakçmğ- lu ile temasa gecliğjni ve bakanlık müfettişlerini olayı soruşturmak- la görevlendirdiğıni söyledi. Menteşe, şöyle konuştu: "Konu hassas bir konudur. Ale- vi-Simni tartışması yaratmak sakmcaudır, tebhkelklir. Her iki mezhep de Müslümandır. Bizi böl- mek, avırmak isteven yabancı mihraklara alet obnayalım. Alevi- lerle Sünniler kardeştir. bu ülkede kardeşçe yaşamışlardır. Kimse ağzmuzın tadını bozamayacaktır. Ortada bir kanunsuzluk, gereksiz- lik varsa, gereken yaptlacaktır." koruduğu sürece devam edeceği anlamına da geliyor. Kurul, şan- tiyenin inşaat bitimınde kaldın- Imaması tehlikesini görmüş ola- cak ki inşaatın hemen durdurul- masını ıstıyor. Kurul üyelerinden aldığımız bilgrye göre. onanm çalışmalan süresince hizmet vere- ceği iddia edilen şanüye binası yenne bir karavanın çekilebilece- ğı önenlmış. Ancak bu tür geçici önlem yenne kapr bir binanın in- şasında ısrar ediliyor. Üsküdar Belediyesi. geçici şan- tiye inşaatına ruhsat venrken, Röleve ve Anıtlar Müdürlüğü yetkıli elemanlannca tasdiklı ol- duğunu da belirtiyor. Ancak Rö- leve ve Anıtlar Müdürlüğü'nün hazırlayacağı projelenn, Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu tarafından onaylanması gerekiyor. Üsküdar Belediyesi verdiği ruhsata yasallık kazandırmak için Röleve ve Anıtlar Müdürlü- ğü'nün elemanlannın "tasdikini" yeterli sayıyor. Ancak kurul onayı olmadığından ve yine ku- ruica şantiye binası "kaçak inşa- at" olarak tarumlandığından be- lediyenin bu tutumu yasal daya- naktan uzak. DSP Cemevi yıkımına bul Büyükşehir Belediye Meclısı DSP Grubu, Karacaahmet Sul- tan ve Kültür Derneği'nin cemevi ve aşevinin bazı bölümlennin. Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yıktınlması nedeniyle belediye meclisini olağanüstü toplantıya çağırma karan aldı. DSP İstanbul İl Başkanı Erdo- ğan Toprak, dün alınan karann ardından yapüğı açıklamada. ki- şilcnn hassas olduğu ve yüzyı- llardır özenle korumaya çalışü- klan dini duygulannın istisma- nna yol açacak eylemlerin, top- lumsal tepkiyle karşılaşacağına dikkat çekti. Toprak, şu görüşlere yer verdi: "Sorumsuzluklann ülkemizde ne gibi patlamalara neden oMuğunu ise hepimiz bili> onız. Kamu görev- lileri işte asıl bu nedenle daha so- rumlu olmak zorundadıriar. Uhı- sumuz için bu yaşamsal konuyu enine boyuna tarrjşmak amaayla meciisi olağanüstü toplantıya çağırma karan aldık." 'SoysaPdan îlerideyiz' • Baştarafi LSayfada ra, Amerikalılara herkese uygulanması lazım. Bir ohımsuz ekonomik etkisi de olmaz. O açıdan benun karşı çıkma hakkrnı yok. Yalnız bunun Batı'yla herhangi bir problern ya- rancı jargonla yapthnaması lazım, iç poütika şeyiyle v apdma- ması lazım. Devletler arası Uişkilerde eşjtük esastır. Ben sana kötüiük >apmıyorum, bu bir mütekabiliyettir. Sen bana ne yapıyorsan ben de sana aymsını yapıyorum." Yunanistan'ın karasulanru 12 mile çıkaracağı bügüerinin Ankara'ya ulaşmasıyla birlikte iç politikada büyük bir hare- ketlilik yaşandığmı anımsatan Yıhnaz, bu olayın da büyü- tüldüğünü savundu. "Aslmda Yunamstan orada yeni bir şey söylemiyor. Daha önce söylediklerini tekrar ediyor" diyen Yıhnaz, Başbakan Tansu Çiller'in içerideki başansızbkJanm örtmek için olayı büyüterek şov yapüğmı ileri sürdü. Bu tutu- mun çok tehlikelı olduğunu vurgulayan Yılmaz, olayın bü- yütülmesinin Yunan Başbakanı Papandreu'yu da olumsuz yönde etkileyebüeceğine dikkat çekti. Dış politikanın tutarlı bir çizgi gerektirdiğini, Başbakan Tansu Çiller'in ise ABD'nin şarth kredi olaymda bile bunu gözardı ettiğini söyleyen Yılmaz, "Beoi de rezil etti" dedi. Yılmaz, şunlan anlattı: "Amerika'ya gittiğimde adamlara de- dim ki, 'Bakm, Başbakanımız açıklama yaptı. Bu şartı koyar- sanız biz hepsini reddedeceğk. llişkılerimiz zarar görecek'. Ama sonra Başbakan bir dönüş yaptı, biz ofsaytta katdık.n Yılmaz, Türki cumhuriyetlerle ilişkilerde de Türkiye'nin elindeki kozu kaçırdığmı savundu. Dünya devletlerinin "Tür- ki cumhuriyeüer üzerinde Türkive gerçekten güçlü mü? Biz, tek bu kanaldan mı gideriz?" endişesini yaşadığı bir sırada Türkiye'nin yanbş dış politikası nedeniyle bu fırsatın kaçırıldığiru öne sürdü. Yılmaz, "Adamlar baktılar ki biz etkili değiiiz, gittiler ken- dileri Kazakistan'da şurda burda bizden önce ilişkilerini kurdu- lar"dedi. Türkiye'nin 'artık Saddam'a dostluk kartmı göstermesi' ge- rektiğini savunan Yılmaz. şunlan söyledı:"'Çekiç Güç'ü biz valvar yakar buraya getirmk. O zaman Saddarn tehlikesi vardı. Ben Başbakan olduktan sonra üç aylık bir uzatması söz konusu oldu. Benim en çok kafamı kurcalayan hadise bunun daimi bir güç haline geunesi ve orada bir şemsiye görevi görme- si. Biz Amerikalılarla o zaman ben Bakeria bumı çok görüş- tüm, 'Böyle bir gelişmeden endişemiz var. Bunu bir kez daha uzatınz ama bir daha uzatamayız. Yıl somında bunun süresi biter. ona göre şimdiden tedbirinizi ahn' dedik. 'Tamam' de- diler. Biz kasm ayında hükümetten ayrıidık. Ben Süleyman Bey'e göroi devrederken dedim ki, 'En hassas konu budur, bunun uzaması içm sıze baskı yaparlar bunun uzamaması lazım. Devletin devamlıhğı ve bu senano bakımından uza- maması lazım'. Süleyman Bey bana renk vennedi. Sonra bir Amerika seyahati oldu. Seyahatten önce bana geldi dedi ki: "Sen bana böyle demiştin ama biam de menfaatimız var bun- da. Bir Saddam tehlikesi geçmiş değildir. Saddam tehdidini önlemek bakımından bizim de bundan menfaatimiz var. Onun için biz bunu altı ay uzatmak isüyoruz, bize destek olun'. Dedim ki: 'Bizim yapacağırruz en fazla şey iki aylık bir uzatmaya destek oluruz. Bu iki aylık süre bir mesaj olur'..," CUMHURBAŞKANl DEMİREL: Kamu çalışanlan sendikayakavuşmalı 7 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı SüJey- man Demirel. kamu çalışanlan- nın sendikaya kavuşma zama- nının geldiğini belirterek. "Hak arayanlann, haklannı ararken haklı yolda gitmeleri ve haklı kahnalan gerekir" dedi. Demirel, Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Ka- zım YıMuım ve beraberindeki memur sendikalan başkanlan- nı Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Demirel, kabulde yaptığı açıklamada, kamu çalışanlan- nın sendikalaşma sorununa de- ğinerek. "Kamu çalışanlarmın. artık sendikaya kavuşma za- manlan gelmiştir" dedi. De- mirel, sendika yöneticilerinin yaptıklan çalışmalan izlediğini belirterek. "Uluslararası aniaş- malann imzalanmasını benim başında bulunduğum hükümet sağlamıştır. Bu anlaşmalara uy- gun olarak anayasanın değişti- rihnesL, kanunlaruı yapıbması olayına da değinen Demirel. "Türkiye'nin hangi çeşit belayla karşı karşıya bulunduğumı an- latmak için, bu çeşit cinayederle karşı karşıya kalrnasaydık" de- di. Idealist öğretmenlerin ölü- münün bütün Türkiye'de üzün- tüyle karşılandığını belirten Demirel, olayı "vahşet" olarak tanımladı. Devletin bu vahşetin üstesınden gelmeye çalıştığını vurgulayan Demirel, "İçeride ve dtşarida vahşetin ne olduğunu anlamayanlar var. Ama parla- mentomuz, halkımız ve basmı- mız birlik içindedir.. devletin gü- venlik güçlerine destek vermek- tedir, bu mücadeleyi yapanlara destek ohnaya devam etmekte- dü-" dedi. Cumhurbaşkanı De- mirel, öğretmen camiasına baş- sağlığı diledi. GERCEK • Baştarafi lSayfada sindeki bozukluğu arttırmak- tadır. Çekiç Güç'ün varlığı ise Irak'ta bir Kürt devleti kurul- masının özlemlerini yansıt- maktadır. ABD'nin Türkiye'- ye bakışındaki olumsuzluğu gidermenin ya da azaltman:n en etkili yolu, Çekiç Güç'ün kalış süresini kısa bir dönem daha uzatarak, Türkiye'nin bu konudaki kararlılığını ABD'ye hatırlatmak olmalı- dır. Yunanistan'ın Ege'deki ka- rasularını 12 mile çıkarması konusunda yeni bir şey söy- lemediğine de dikkat çeken Sayın Yılmaz, sürdürülen tar- tışmaları, iç politikada tüken- me noktasına gelen Başba- kan'ın tırmandırdığı görüşürt- dedir. Sayın Yılmaz, Kıbrıs konu- sunda da Dışişleri ile ters düşmemektedir. KKTC Cum- huriyet Meclisi'nin federas- yonu "tek seçenek" olmak- tan çıkaran karannın, görüş- melerin daha geniş bir yelpa- zeye yayılması olanağını da beraberinde getirdiği görü- şünde olduğu anlaşılmak- tadır. Yukarıda da belirtildiği gi- bi, Sayın Yılmaz'ın başlıca kaygısı, dış politika konuları- nın iç politika malzemesi ola- rak kullanılması sırasında söylenecek sözlerin, ulusla- rarası ilişkilerde yaratabile- ceği olumsuz etkiler ve isten- meyen gelişmelerdir. Yılmaz'ın açıklamalarırv dan ortaya çıkan bir başka gerçek de, anamuhalefet partisi başkanı olarak, seçim tarihi belli olmadan, eleştiri- lerini sürekli ve daha sert bir üsluba dayandırmaktan kaçı- nacağıdır. Yılmaz, parti örgü- tünden gelen baskılara da- yanmaya ve zamanlamayı akılcı bir yaklaşımla yapma- ya kararlı görünmektedir. ••• 39PKK'K öldürüldüYurt Haberteri Servisi - Gü- neydoğu Anadolu Bölgesi, Ağ- n. Tendürek Dağlan ve Kars'ta sürdürülen operasyonlarda 39 PKK'lı terörist öldürüldü. Operasyonlarda 4 güvenlik gö- revlisi ile bir er şehit oldu. Son iki günde düzenlenen operas- yonlar sonucu öldürülen terö- rist sayısı 72'ye yükseldi. Olağanüstü Hal Bölge Vali- liği'nden yapılan açıklamada, Bitlis'in Merkez Deliktaş köyü ile Mutki ilçesine bağlı Karabu- dak köyü kırsal kesiminde 6, Şı- rnak'ın Uludere ilçesi Ortabağ beldesi yakınlannda 5, Hakka- n'nin Şemdinli ilçesi Eşepmar mevkiinde 5. Bingöl'ün Kiğı il- çesi kırsahnda 4, Diyarbakır'ın Çınar ve Mardin'in Mazıdağı ilçeleri arasındaki bölgede üst düzey bir sorumlunun aralan- nda bulunduğu 3, Batman'ın Kozluk ilçesi Yenidoğan, Di- yarbakır'ın Hani ilçesi Gömeç köyü ve Van'ın Başkale ilçesi yakınlannda da biri kadın ol- mak üzere toplam 26 terörist öldü. Operasyonlarda 4 güven- lik görevlisi de şehit oldu. Ağn Valisi Emir Durmaz dün yaptığı yazılı açıklamada. 1 ağustos tarihinden bu yana özellikle Tendürek Dağlan ve kırsal kesimde yürütülen ope- rasyonlarda PKK'ye büyük darbe vurulduğunu belirtti. Durmaz şunlan söyledi: "Ope- rasyonlarda 13 terörist öiü, biri yaralı 14 terörist de sağ olarak ele geçirilmiştir. Aynca 2'si Iraa uyruklu 7 terörist süahlanyla birlikte güvenlik kuvvetierine teslim ohnuştur." Kars Valiliği'nden yapılan açıklamada da önceki akşam Sankamış'tan Kazıkaya köyü yakınlanndaki askeri birliğe er- zak götüren üç araçlık askeri konvoy, teröristler tarafmdan pusuya düşürüldü. Teröristlerin açtığı ilk ateş sonucu piyade er Nad Çakr olay yerinde şehit oldu. Bir ast- subay ile bir er de çeşitli yerle- rinden yaralandı. Helikopter kazası . Beş Yılhk Kalkımııa Planı ertelendi ^ ^ E j S ] S 3 silbav Şellİt Oİdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) - Hüküme- tin 5 Nisan'da açıkladığı kararlanrun ekono- mik dengekr üzerindeki etkisinin behrlenerek bunun, hazırlanacak kalkınma pianına yansı- ülabilmesi amaayla, 7. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nın TBMM'ye sunulması bir yıl ertelen- di. TBMM Genel Kurulu'nun dünkü oturu- munda, "7. Beş Yıllık Kalkmma Planı'nın TBMM'ye sunuhnasmm bir yıl erteknmesi ve yerine, 1995 vılı için bir geçiş programı hazı- rianmasau'* öngören yasa, kabul ediidi. Buna göre 7. Beş Yıllık Kalkınma Planı, önümüzde- ki yaşama yılında TBMM'ye sunulacak. Ya- saya göre 1995 yılı için hükümet programı ve izlenen politikalar doğrultusunda bir geçiş programı hazarlanacalc. Bu program, 7. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nı etkilemeyecek. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen bir başka yasayla da kamu iktisadi teşebbüslerine aıt mallann haczcdılmesinc olanak sağlandı. Buna göre borçlannı ödemeyen KİTlerin mallan haczcdilebüecek. var. Ona göre de kanunlar sevk ediidi sanıyorum. Mecus, bu dö- nemde bu kanunlan çıkanr. Böylece de kamu çalışanlan sen- dikalan legal şeklini alır" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, "örgütlü toplum"u aradıklannı belirterek, banşçı yollardan hak arama yollannın sonuna kadar açık olması gerektiğini belirtti. 6 öeretmenin öldürülmesi TUNCELİ (AA) -Tunceli'deaskeri bir helikopter, teknik anza nedeniyledüştü. Kazada üç subay şehit olurken bir astsubay ile bir er yaralandı. rken şehir merkezinde düştü. Kazada TunceB Piyade Alay Komutam Albay St»t Karadağ. Pılot Üsteğmen Onder Ba&ts ve Pilot Teğmen AderaKöseşehit oldular. Kazada, helikopterin teknisyeni Astsubay Haluk öztürk ite Onbaşı Rkret öztûrk yaralandılar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear