14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 13EYLUL1994SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Düşünce özgürlüğüvepropaganda İçınde bulunduğumuz toplumsal ortamın ve sıyasal yapılaşmanın butün elvenşsız koşullanna karşın, Adalet Bakanlığı'nın ovguye değer gınşımı, bu yaranın daha fazla buyümeden kapanması açısından bır ışık, bır umut olmuştur ınsanımıza. ERTANURUNGA YargıçAlbay Attirk un basınla ılgıfı unlu o:de\ifi A dalet Bakanlığı'nın, 'diı- şüncenin suç olmaktan çı- karılması' amacıv la 3 9.1994 tanhınde Ân- kara'da çeşıtlı kesımler- den uzman kjşılenn çag- nldigı bır toplantı duzenlejeceğını basından oğrenınce sevındık doğru- su Duşuncenın çeşıtlılığıne her zaman- kınden daha çok onem venldığı bır çağda, kımı duşuncelenn >ayılmasını suç sayan hukurnlenn ceza >asalan- mızda yer alması ve buna vıllardan ben koklu ve kalıcı bır çozum getınle- memış olmasının. ulusal kalkınmamı- zı ne denh olumsuz etkıledığını bılen ve ulkemızde demokratık hukuk dev- letı anlayışırun gelışıp yerleşmesınde en buyuk engel olduğunu goren bır hukukçu olarak nasıl se\ ınmezsınız kı Hele bunun Turkıye'de bu amaçla ılk kez yapılan bır toplantı olduğunu oğrenınce Her ne kadar. -propaganda suçları'- nda bugune kadar şıddet oğesıne >er venlmesını bıle kabul ettırememışken şımdı suç olmaktan tamamen çıkanl- mak ıstenmesını anlayabılmış olma- sak da boyle bır toplantının vapılması- na katkısı olanlan ıçtenlıkle kutiar \e çalışmalann ulkemız ıçın vararlı olma- smı dılerken, bu aşamada onemlı gor- duğumuz kımı konulara kısaca değın- mek ıstıyoruz Hıç kuşku >ok kı, mazlum uluslann bağımsızlık savaşına onculuk >apmış, Atatürk devrimleri'nı yaşamış bır ulke- nın ceza yasalannda zamanavezemı- ne gore değışen bıçım ve oranda ver alan 'propaganda suçları' yuzunden. bıam gıbı duşunmeyen kımı ınsanla- ' iuce nn sadece duşuncelennı yaydıklan ıçın topluma zarar veren yabanıl (vah- şı) >aratıklar gıbı demır parmaklıklar arkasına kapatılarak sozde ehlıleştınl- me>e(') çalışılması, ustelık bunun 'ce- za adaleti' adına yapılmasının. artık çağdışı kalmış bır ınsanlık ayıbı ve sos- yal bır yara olduğunu kabul etmeyen kalmamıştır Yıne bır sureden ben çağdaş ve de- mokratık ulkelerarasında onurlu yen- nı almaya çalışan ve bu yolda onemlı adımlar atmış olan bır devletın, aslı oğesını oluşturan ınsanını hıç de yara- şır (layık) olmadığı bır şekılde yaşat- masın'n hoş karşılanmadığı, gosten- len tepkıden de açıkça anlaşılmakta- dır İşte tam da bu sırada ıçınde bulun- duğumuz toplumsal ortamın ve sıya- sal vapılaşmanın butun elvenşsız ko- şullanna karşın, Adalet Bakanlığfnın ovguye değer gınşımı, bu varanın daha fazla buyümeden kapanması açı- sından bır ışıİc. bır umut olmuştur ın- sanımıza Hukuksal durum Bugun 1ç hnkuk'umuzdd, oteden ben bırtakım odaklann bılınçlı ve sıs- tematık şekılde oluşturduklan vaygın kanının tersıne salt 'düşünce'nın suç sayıldığı bır maddeye bır hukme ver venlmemışür \ e kı vasalanmızda 'düşünce'nın değıl, ancak bunun doğal uzantısı kabul edılen 'yaymak eylemi'- nın, başka bır dcyışle "propaganda'nın suç sayıldığı gorulmektedır Bu neden- le 'düşûnce suçu' yenne daha doğru olarak 'propaganda suçu' denmesı ge- rektığını belırtmek ıstenz once Yıne behrtmelıyız kı açıklanan bır duşuncenın ne zaman ceza vasalan- nın suç saydığı 'propaganda' kapsamı- na gıreceğı konusunun bugun bıle bır ceza yargıcının en çok sıkıntı çektığı ve 'ceza hukuku'nun belkı de çozumu en guç en karmaşık konulan arasında bulunduğu yadsınaınaz Bu durumun da her şeyden once 'düşünce'nın hu- kuksal bır tanımının bugune kadar vapılmamış olmasından kavnaklandı- ğını soylemek yanlış olmayacaktır Gerçekten, Latınce kokenlı bır soz- cuk olan ve 'yaymak', 'çoğaltmak' ey- lemlığınden (mastanndan) turetılen 'propaganda'nın. >uksek yargı organ- lannın verleşık nıtelıktekı kararlann- da, "Bir duşuncenin taraftar kazanmak amacıyla birden çok kişive ulaştınlma- sı' dıye tanımlanmış olmasına karşın 'düşünce'nın hukuksal bır tanımı va- pılmadığı ıçın 'düşunce ozgurluğu'nun hukuk alanındakı 'kapsam' ve 'boyut- ları' yetennce belırlenernemıştır Hep bılıyoruz kı bu boşluktan ya- rarlanan kotu nıyetlı kımı kışıler de, ulke ıçınde ve dışında devlete, Sılahlı Kuvvetler'e, yargı organlanna, Turk- luğe ve kutsal sayılan kımı ulusal de- ğerlere karşı burada anımsamaktan bıle utanç duvduğumuz en onulmaz hakaretlen yapmakta yalan yanlış demeden ınsanlık dışı en ağır suçlama- larda bulunmakta halkı çeşıtlı mula- hazalarla kamu duzenını bozmaya, ul- keyı bolup parçalamaya yonebk soz- lerle kın ve duşmanlığa açıkça kış- kırtmakta sonra da yuzlen hıç kızar- madan tamamen yalana dayalı sozle- nn bır 'düşünce' olduğunu ve duşunce ozgurluğu kapsamında suç sayılmadı- ğı ıçın boyle bır suçtan yargılanmala- nnın da mumkun olamavacağını sov- le>ebılmektedırler Oysa bu bır avmazlıktan ote, den- sızlıktır utanmazlıkiır ve hatta ınsan- bk onuruna saygısızlıktır Butun bun- lara karşın bız ınanıyoruz kı 'herkesi kör, âlemi sersem' sanan bu yalancılann foyalan er ya da geç ortaya çıkacak uydurduklan yalanlan ıle bırlıkte sılı- nıp gıdeceklerdır sonunda Ne var kı ozu de sozu de kırlı olan. yalan uretmevı bırmanfetsavan boyle ınsanlar aramızda vaşıvor olsaldi bıle vıne de Iıygar dünya'nın benımseme- dıgı propaganda buçlannın yasalan- mızdan ayıklanarak yenı bır duzenlc- meve gıdılmesının yennde ve doğru ol- duğuna bız de vurekten ınanı>oruz Inanıyoruz, çunku daha çok psıko- lojı bılımının konusunu oluşturan ve psıkologlar tarafından ruhsal olgula- nn tumunu dıle getırmek ıçın kullanı- lan 'düşunce' sozcuğunun, dılbılımsel (termınolojık) açıdan ınsanın doğuş- tan var olan bır yetısı anlamına geldı- ğı ancak buyetının ınsanlığınyaran- na olduğu kadar zaranna kullanılma- binın da mumkun bulunduğu yadsına- mavacağına gore oncelıkle bılımsel ve nesnel (objektıf) olçutler (= kıstaslar) ıçınde kalınarak hukuksal yonden ko- ruma altına alınacak duşuncenın be- lırlenıp tanımlanmaM bılımın ınsan- lığın, kamunun ve salt ınsanın yaran- na olup açıkça çırkın kaba bavağı. ahlaka aykın onur kıncı. suça tahnk ve teşvık edıcı vede şıddeteçağn nıtelı- ğınde bulunmadığı takdırde bır 'dü- şunce' olarak kabulu ıle bunlann her ne surette olursa olsun açıklanıp yayıl- masına mutlak bır ozgurluk tanınma- sı yıne, duşunselkaynaklıolupdayu- rurluktekı ceza yasalannda suç sayılan eylemlerle ılgılı noksanlıklann da gı- denlmesı Ancak bu yapılırken sankı duşunce- nın propagandası cezaiandınlıvormuş gıbı gereksız anlatım ve devımlerden kaçınılmasına da ozen gostenlmesı uv - gun olacaktır sanınz Gerçekten gunumüzde tum uygar ulkelenn ceza vasalannda olduğu gıbı Turk Ceza Yasasfnda da yaptınma bağlanmış bulunan 'sovme', 'hakaret', Iftira', 'suça tahrik' ve 'şiddete çağn' gıbı kavram ve olgulann da duşunce- nın bır urunu olmasına karşın. duşun- ce ozgurluğu kapsamı ıçınde değerlen- dınlmeyıp suç savıldığı halde bugune kadar kımsenın buna karşı çıktığı da gorulmemıştır Butun bu olgular karşısında. bır du- şuncenın, bılımın ve ınsanlığın yaran- na mı yoksa zaranna mı olduğunun onceden belırlenıp bunun vasalarda duzenlenmesının hukuken mumkun olamayacdğı bu konuda en ıvı takdı- nn dınamık bır yapıya sahıp kamuo- yunca belırlenebıleceğı aksı takdırde 'evrensel ınsan hakları bildirgeleri' ve 'anavasa' bağlamında korunan du- şunce ozgurluğunun boş bır şablon- dan başka bıranlamı kalmayacağı ıle- rı surulebılırse de suçlann nıtelığıne ılışkın ayn bır yazının konusu olabıle- cek bu sorunun, bızım onenlenmızle doğrudan bır ılgısının bulunmadığı ancak vasakoyucu tarafından daha once ışın doğası ve ozellığı gozetılerek suç savılan duşunsel eylemlenn takdı- nnın deceza hukukunun ev rensel nıte- lıktekı temel kurallan doğrultusunda ceza yargıunın vorumu ve > uksek yar- gı organlannın ıçtıhatlan ıle çozumle- neceğıne de burada değmmekle yetın- mek ıstıyoruz Sonuç Bu konuda ulu onder Ataturk'un daha 1925 vılında tam bır ısabetle sov lcdıgı 'Her fert istedığini duşünmek, istedığıne ınanmak, kendine mahsus si- vası bır flkre malık olmak, sectiği dinin icaplarını yapmak veva vapmamak hak >e hurrivetlerine sahiptir. Kimsenin fik- rine ve vicdanına hâkim olunamaz' şek- lındekı sozlen ıle ızlenecek yolu da gostermış olduğuna gore, artık soyle- necek başkaca bır şey kalmamıştır sanınz Ne kı her zaman artan şukran duv- gulan ıle anmaktan kıvanç ve onur duyduğumuz Atamız ın. daha o za- man ışaret edıp gosterdığı yolda hıç duraksamadan yuruyebılsevdık keş- ke Bununla bırlıkte, 'Zararın neresın- den domılurse kârdır' dı>erek ışe 1yı nı- yetle gınşıp hukuk ıçınde çozum yol- lan aranmasına başlandıktan sonra bız ınanıyoruz kı çağdaş ve demokra- tık ulkelenn 400 yılda kat ettıklen yo- lu. Ataturk devnmlennın ardından 60-70 yıl gıbı kısa bır zaman dılımı ıçındeaşanTurk ulusu herşeyekarşın bu sorunun da ustesınden gelmelıdır gelecektır de ARADABIR Dr. ENGİN ÜNSAL İstanbul Barosu A vukatlarından BarolarBağımsız Olmadıkça... Demokratıkleşme paketı ıçınde yer alan ve yargı erkı- nın yenıden duzenlenmesıne ılışkın yasa tasarıları ara- sında bulunan 1136 sayılı Avukatlık Yasası değışıklıkta- sarısı, TBMM gundemıne gırmıştır Bu tasarı dar bıryak- laşım ıle salt avukatlık mesleğının yenıden duzenlenme- sı olarak ele alınamaz Demokrasının vazgeçılemez ku- rumlarından bırı olan baro ların kuruluş ve ışleyış bıçı- mı de bu yasada yer almaktadır Kutsal bır hak olan sa- vunma hakkını kullanan ve toplumun nabzını elınde tu- tan çağlar boyu toplum ıçınde onurlu bır yerı olan avu- katların mesleksel ve toplumsal sorumlulukları vardır Bu sorumluluğun onemı nedenı ıle Meclıs gundemınde bulunan 1136 sayılı yasayı değıştırmeyı amaçlayan hu- kumet tasarısı uzerınde ozenledurulmalıdır Özenle durulmalıdır çunku barolar sendıkalar unı- versıteler ve basın yayın organları ıle bırlıkte demokra- tık bır toplumun vazgeçılemez kurumlarından bırısıdır Barolar, hem savunma hakkını korunması hem avukat- lık mesleğının onurunun yuceltılmesı ve hem de avukat- ların halkı tanıyan uretken bıreyler olarak halkın sesını ulke yonetımıne yansıtılmasında aracı bır kurum olarak onemlıdırler özgur ve bağımsız bır baro , ulkenın demokratık du- şunce ortamını, ureteceğı duşunce ve yorumlarla surek- lı besleyen coşkulu bır kaynak olabılır ve olması da ge- rekır Oysa bugun ulkemızde barolar hıçbır demokratık anlayış ıle bağdaşmayacak bıçımde, hukumetlerın ve- sayetı altında ve demokratık surecın dışındadır 'Baro'lar sendıkalarla, unıversıtelerle obur meslek kumluşları ıle bırlıkte 12 Eylul un yarattığı gudumlu top- lumun bır kuruluşu olma acısını her gun yaşamaktadır Ulkemızde demokrasının guduk kalması, bır anlamda çolak olması, bu kuruluşların bağımsız ve ozerk olma- ması ıle yakından ılgılıdır 1982 Anayasası 135 maddesınde aynen şoyle de- mektedır Kamu kurumu nıtelığındekı meslek kuruluşla- rı, kanunda gosterıldığı şekılde, devlet ıdarı ve malı de- netımıne tabıdır Amaçları dışında faalıyet gosteren ve sıyasetle uğraşan meslek kuruluşlarının sorumlu or- ganlannın gorevlerıne kanunun belırttığı mercıın ıstemı uzerıne, mahkeme kararı ıle son verılır ve yerlerıne ye- nılerı seçtırılır Goruluyorkı 12 Eylul Anayasası demokratık kurum ve kuruluşların demokrasının oluşumuna katılımlarını ke- sın bır dılle yasaklamakta ve bu kurulları hukumetın de- netımı altına sokarak bağımsızlıklarına çok ağır bır dar- be vurmaktadır 12 Eylul yonetıcılerı demokrasıyı besleyen kanalları tek tek tıkamışlar ve ulkemızde katılımcı demokrasının gerçekleşmesını ıstememışlerdır Insan yaşamını ve toplumun her kesıtını potasında yoğuran hukukun sa- vunucu uygulayıcılarının orgutlerı hıçbır çağdaş toplum- da devre dışı bırakılmamıslardır Adalet kavramının ze- delenmemesı ıçın uğraş veren en ustduzeyde duşunce uretme yeteneğıne sahıp ve toplumun her kesımı ıle ılış- kıdeolan bu seçkın ınsanların orgutlerını telorguler ıçın- de tutmanın demokrası ıle bağdaşır hıçbır yanı yoktur 'Baro'ların suskun olduğu yargı bağımsızlığının sıya- sal gucun ınanç ve çıkarlarının etkısı altına alındığı bır toplumda halkın adalete duyduğu guven buyuk olçude sarsılmaktadır Bu guven bunalımı. dalga dalga toplu- mun obur kesımlerıne yayılmakta ve toplum bır kımlık bunalımı ıle karşı karşıya bırakılmaktadır Bu bunalımın aşılmasında en onemlı gorev TBMM ye duşmektedır TBMM uyelerı demokratıkleşme paketı ıçınde yer alan 1136 sayılı yasayı değıştırmeyı ongoren tasarıyı ele almakla sağlıklı bır yenıden yapılanma sure- cını başlatabılırler Ulkemızde tam ve eksıksız bır demokrasının yaşama geçırılmesını ıstıyorsak demokrasının vazgeçılmez ku- rumlarına uygulanan sıyaset yapma yasağı kesınlıkle kaldırılmalıdır Bıreylere ve kurumlara ınançlannı soy- leme yasağı getırerek duşunce ozgurluğune kelepçe vurarak bu toplumu aydınlık yarınlara taşımak olası de- ğıldır Barolara bağımsızlık tanıyarak ve onları yaşadık- ları çağdan sorumlu kılarak başlatılacak yenı bır yasal yapılaşma surecı umutlu geleceğın habercısı sayılabı- hr VEFAT Ruzgâr kanaüı atlılargıbı geç tıha\at' A karsu\ un sesı dındı Golgelergolgelendı renkler sılındı Snahortulerındı guzelgozlenne sarktı salkımsoğutler be\a:saçlarınm uzerıne' Ağlama salkımsoğut ağlama Kara smun a\nasmda elbağlama' elbağlama' ağlama' Bozuk duzene. haksızlığa dırenen otuz dokuz yıllık eğıtımcı, ılkoğretım mufettışı, dunyanın en durust ve en guzel babası SÖNMEZ YÜKSEL'İ 6Eylul 1994 teyıtırdık Onuçoksevıyorveozluvoruz AİLESİ ANMA Dudu Saime Nasuhoğlu Hanınıefendi Canım Annemız, Gıdışınm ıkmcı yıhnda ozlem, sevgı ve saygıyla senı anıyoruz. Her şe> ıstedığın gıbı olacak. Kızlann-Damatlann-Torunlann Torun çocuklann ANAMUR ÇAĞDAŞ AVUKATLAR GRUBU IÇIN TOPLANTIYA CAGRI Değerlı meslekdaşlanm, istanbul Barosu Genel Kurulu, 22-23 Ekım 1994 gunlen toplanıyor Bu nedenle Çağdaş Avukatlar Gnıbu'nun. başkan, yonetım, dısıphn, denetleme kurulu uyelıklenyle, TBB delege- lıklenne aday gostenlecek arkadaşlan belırlememız gerekı- yor Bıldığınız gıbı, mesleğımızın ve ulkemızın sorunlan çok ağır- laştı Bır yandan, demokratık hukuk devleü sıkıntıda, ote yandan laık cumhunyet tehdıt altında Yargıdakı knz buyu- dukçe avukatlık ışlevını yitınyor Hayat standardı ıle ekono- mık denge ve net aktıf vergılen, mesleğımızı sıhndır gıbı ezıp geçıyor Genç-yaşlı butun arkadaşlanmız kızgın Acaba bo> le bır ortamda ne yapmalıyız 0 Genel kurula nasıl hazırlanmalı- yız'' Işte bu konulan goruşmek, onenlennızı dınlemek ve sızlen bılgılendırmek amacıyla bır toplantı duzenlemış bulunuyo- ruz 16 9 1994 gunu. saat 17 00'de Karaca Tıyatro'da yapıla- cak bu toplanüya teşnfınızı nca edıyorum Saygılanmla Çağdaş Avukatlar Grubu Adına Av. Turgut Kazan GENEL KURULA ÇAĞRI DostlarDavamşmaDernegı nın yıllık olağan genel kurulu 06 10 1994 gu nusaat 11 00 de Taksım de CumhunyetCaddesıCeylanApt No 27İstan bul adresınde İU tktısal Fakultesı Mezunlar Cemıyeü Lokalı nde vapılması na çoğunluk saglanamadığı takdırde ıkına toplantıran d\nı ver ve saatte 13 10 1994 gunu yapılmasına karar venlmışür 1 Açılışvesaygjduruşu 2 Başkanlık Dıvanı ıçın bır başkan ve bır oaşkan vardımcısı ıle bır s«kre ter seçılmesı 3 \ onetım ve deneum kurullannın raporlannın okunması tartışılmdsı veıbralar 4 Yenı yıl butçesının okunması ve oya sunulması 5 Yenı yonetım ve denetım kurullannın seçılmesı (7 asıl 5 vedek dene tırn kurulu ıçın 3 asıl 3 yedek) 6 Demeğın parası ılegaynmenkul alınması konusunda karar 7 Demeğın kamu varanna ve vergılerden muaf olması konusunda Ba kanlar Kurulu karan abnmak uzere gereklı başvurulann vapılması 8 Tuzuğun dernek aıdatı ıle ılgıb 25 maddesımnasagıdakıgıbıdeğjştınl mesıne eskışekı madde 25 Dernek uvelerınınodeveceklenaıdatmıktanavhk 500 TL ve vıllık 6000 TL dır Yenı şekıl madde 25 Dernek aıdatı her vıl genel kurulda gunun koşullanna gore venıden tespıt edılır 9 Dılekler ve kapanış YÖNETİM KURULU DOĞUM Oğlumuzun doğumunu tum akraba ve dostlanmıza mujdelenz DİLEK - ZAFER CERTEL Cumhurbaşkanı Sayın SULEYMAN DEMİREL'in huzurlarıyla 1 7 Eylul Cumartesı saat 20 30'dan ıtıbaren BEYLERBEYİ SARAYINDA Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın BASIN' 94 SONBAHAR GECESİ NÜKHET DÜRÜ Özel orkestrası ve özgün programıyla Davctıycler Turkıye Gazetecıler Cemıyetı, Turkocağı Cad No 1 Cağaloğlu Istanbul Tel 513 83 00 •î. VILLA MATA* * HOTEL ÇUKURBAĞ YARIMADASI KA£ .ANTALYA 1 GÜN ODA KAHVALTI 250.000.- TL Cumhurıyet Cad 309 / 1 Harbıye 80230 İSTANBUL Tel 0 212 2 3 1 5 9 1 9 / 2 3 0 6 1 2 1 / 2 3 0 25 05 DIAPOUS OTEU * + • Oenze srfır • yuzme havuzu • dısco • bar • hoftasonlan canh muzık • TAZE BAUK • oçılt bufe yemeklef • CME S • odalarda TV muı* CUMA PAZAR (3 gun 2 gece| Y P 1 400 000 PAZAR CUMA |6 gun 5 gece| Y P 2 250 000 Rez (O 374) 61 1 37 41 pbx Fax (O 374| 61 1 37 90 PENCERE Aybaşı!.. atv'nın kuruluşunun bırıncı yıldonumu havuzbaşında kutlandı, canlı yayınla ekrana yansıtıldı, ben şoyle gozu- cuyla bıraz ızleyebıldım, ama gazetelerde çıkan haber- lerı okudum, olaylı bır gece yaşanmış NasıP Şıkıdım şıkıdım ' adlı şarkısıyla pop dunyasında fır- tınalaryaratan' Tarfcan da geceye katılmış Sahneyeçıkmış Sunuculuk yapan Savaş Ay sormuş atv nın yaş gunu hakkında duygularını oğrenebılır mıyız? ' Tarkan 'Şımdı çışım var, hıçbır şey duşunemıyorum " Savaş Ay kızmış Program canlı yayınla surduğu ıçın Tarkan ın sozlerı- nı duyan ızleyıcıler de ofkelenmışler Nıçın? • özel televızyonlar sayesınde her gun bayram yapıyo- ruz, dunya televızyonlarından yabancı pop yıldızlarının konserlerını aktarma yayınlarla ızleyen apartman ve kondu halkımız Turkıye nın pop yıldızlarını da yarattı Arabeskın papucu dama atıldı Varsa pop Yoksa pop ' Amma velakın Cumbur cematın ' Yada Şıkıdım şıkıdım A-acayıpsın Gençlık, pop yıldızlarıyla cuşu huruşa gelıyor, bınler- cekışı kollarhavada cezbeyetutuluyor kurtlarınıdoku- yor hoplaya zıplaya şarkıyı soyleye oynuyor Ne guzel1 Kaşını çatıp başına yeşıl takke oturtacağına çarşaf ya da başortusunun altında ezılen kımlığını gızlemeye ça- balayacağına gençlık cumbur cemaat oynasın daha ıyı' Yoncimik, Hakan, Tarkan Burak, vb hep beraber kollar havada hop hop hop hop1 Medyada kımılerı buna devrım dıyorlar kımılerı Turk muzığınde Rone- sans ama neyse ne1 Bıze ne? Gençlık pop yıldızları- na hayran sen cama tırman' Amerıka da Avrupa da popyokmu1 Bız ıyı mukallıdız pop yıldızlarının poster- lerını odasına asan renklı dergılerde dedıkodularını okuyan on bınlerce genç mutlu ya 1 • Çağımız ozgurluk çağı 1 Çılgınlıkçagı 1 Kendınıkapıp koyvereceksın 1 Pıyasaya bır bak' Kım apıs arasını açarsa poposuna dovme yaptırırsa a-acayıp gıyınırse cınsıyetını catlatırsa hunsalaşırsa godoslaşırsa prım yapıyor a-acayıplığeendekslendık bırakınızgeçsın bı- rakınız halkın tepesıne yapsın ısterse deveyı hamuduy- la gotursun ısterse devletın tepesıne oturup Hazıne yı soyup soğana çevırsın gun edepsızın Tarkan a kızmaym' Nedemış Şımdı çışım var hıçbır şey duşunemıyorum " Doğru soylemış gercekçı davranmış ıçınden geldığı gıbı konuşmuş keşke bu yontemı bızım Başbakan ba- kanlar polıtıkacılar da benımseyebılseler daha doğal olurlardı - Guneydoğu sorunu neolacak? - Şımdı çışım var duşunemıycrum - Şerıat rejımıne mı suruklenıyoruz 9 - Kakam geldı benı bagışlayın - Işçı memuraylıkları'? - Sıkıştım sımdı kafam calışmıyor - Hayat pahalılığı 9 - Ah aybaşım tuttu sınırlıyım Saçma sapan konuşup sığ laflar edeceğıne ıncıler dokturup herzeler yumurtlayacağına Tarkan gıbı ko- nuşmalı gercekçı davranmalı 1 Ancak aybaşı maze- retı nı yalnız kadınlar kullanabılır bu da polıtıkada ka- dınlara verdığımız onemı vurgular ACIKA YIP Aılemızın bu\ uğu. çağdaş ınsan Op. Dr. REBİİPEKERGİN aramızdan a\ nldı Cenazesı bugun oğle namazından sonra Bebek Camısfnden kaldınlarak Aşı>an Mezarlığı'nda toprağa \enlecek AİLESİ Delıkanlım1 Senın kafanın ıçı Yıldızlı karanhklar kadar guzel korkımç kudretlı ve nıdır Nâzım Hiknıet Gençler, "hep bir ağızdan türkü sö>lejip" \IUSA EROĞLL1 ıle so> leşıde bulunmak ıster mısınız1 ' Ö>le\se ha>dı SILA BAR"da buluşalım Tanh 14 09 1994 Saat 21 00 Yer SILA BAR SakaryaCad BayındırSk 17 A Kızıla> AN KARA Tel 4332029 ELEMAN ARANIYOR Uazetenın bakım servısınde çalışmak uzere telefon cıhazı \e tesısatını bılen eleman alınacaktır Tel 512 05 05 'ten 482-483 Turkocağı Cad 39,41 Cağaloğlu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear