14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5TEMMUZ1994SAU HABERLER CHITden Vatishıe tepki •İZMİR (ANKA) - Sıvas katliamına tepki etkinliklerine İzmir'de izin verilmeyişi protesto edildi. Çağdaş Hukukçular Derneği fzmir Şube Başkaru Avukat Ercan Demir, "Srvas Katiiamını Anma Platformu"nca düzenlenmek istenen mitinge, îzmir Valiliği'nin turizm sezonunu gerekçe göstererek izin vermemesinin demokrasi anlayışı ile çeliştiğini söyledi. Platform adına düzenlenen basın toplantısında ÇHD Şube Başkaru Demir, l temmuzgecesi Ekiciöver Bahçesi'nde düzenledikleri "Sıvas Şehitlerini Anma Gecesi"nde polisin terör estirdiğini savunarak 2 Temmuz'da 30'a yakın demokratik kitle örgütünün katılırruyla düzenleyecekleri mitinge ise valiliğin izin vermediğini bildirdi. Bupdur'da Atatûrkçü Düşûnce Derneği •BURDUR (Cumhurijet) - Atatürkçü Düşünce Derneği Burdur Şubesi kuruldu. Emekli öğretmenler tarafından kurulan dernekte Süleyman Altuğ başkanlığa getirilirken ycnetim kuruJu şu isimlerden oluştu: Ali Osman Mutlu, Mehmet öğütlü, Deniz Eroğlu, Burhan Ongun,.Nermin Bilgen ve Sevgi Özer. Atatürkçülük, laiklik ve demokrasiye saldmlann yoğunlaştığı günümüzde, Atatürk devrimlerine sahip çıkmanın bir yurttaşük görevi olduğunu belirten ADD Başkaru Altuğ; Atatürkçü, yurtsever, demokrat ve laiklikten yana olan herkesi derneğe üye olmaya ve çalışmalanna güç vermeyeçağırdı. Gazeteciye silahlı saldırı •BANDIRMA (Cumhuriyet) - Bandırmalı gazeteci Hüsnü Ulu (31). önceki akşam uğradığı silahb saldın sonucu iki ayağından yaralandı. Bir süre önce İlk Haber isimli yerel gazetedeki görevinden aynlan Ulu'nun evine gelen cezaevinden yeni tahliye olmuş Mehmet Pravadalı, kendisiyle görüşmek için dışanya çağırdı. Gazeteciyi az ilerideki Hürriyet Parkı"na götüren Pravadalı, Ulu'ya dört el ateş ederek iki ayağından yaraladı. Saruk olaydan sonra kaçtı. İsmet Yalçıner vef at etti •HA VZA(Cumhııriyet) - Eski Samsun MilletvekiÛ İsmet Yalçıner, Ankara'da öldü. 1969-73 dönemi Adalet Partisi Samsun Milletvekili olarak TBMM'de bulunan Yalçıner yatmakta olduğu Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi'nde dün yaşamıru yitirdi. 67 yaşında ölen Yalçıner'in cenazesi bugün Havza'da toprağa verilecek. RP oylarında arttırdı • Haber Merkezi- İstanbul'un üç ilçesinde yenilenecek belediye başkanlığı seçimleri için geriye sayım başlarken Nevşehir'de yeniden belediye başkanlığını kazanan Refah Partili Yalçın Demir, 27 Mart seçimlerindeki sonuçlarla kıyaslandığında bin 702 oy faila aldı. SHPveMHP'nin katılmadığı seçimde RP ve DYP'nin oylannı arttırdığı, diğer partilerin oylannda ise düşüş olduğu gözlendi. Geçerli sayılan 26 bin 193 oyun partilere göre dağıhmı şöyle: "CHP: 157. İP: 30, ANAP: 4 bin 934, DSP: 300, DYP:8bin741,YDP:56, BBP:142,RP:llbin833." Piyanist Lidya-Özlem GrupArgos... Gruplara özel mönüler OTIRestauMnt Cafe - Bar 2510000 Tiirkeş aynıaıııaçpeşinde•jr -yenüz komite genel kuruluna m. M ıntikal etmiş bir şey yok. Tür- M M keş'i müsteşarlık odasında zi- yaret ettim. "Bu haber doğnı mu" diye sordum. "Doğrudur, böyle ya- pacağtz" diyerek yanıtladı. Siyaset yap- ma kurallan ve 27 Mayıs amaçlan doğ- rultusuna uyup uymadığı bir yana, bu davraruşın "ahlafcsal" olmadığını ken- disine söyledim. Aynca "Hem DP iktidannı bir ihtilal- le devir, Bder kadrosunu bir adaya topar- la, haklarında sorgulama aç, hem de sonra da bu partinin tabanı üzerinde poii- tika yap. Bunun mantıksal yönü bir yana, ahlaka uvgunluğu da yok" dedim. Çok manüksız bulduğum için kimseye de söylemedim. Birkaç gün sonra komite- de bu konuyu açtılar ve Türkeş'e "Doğ- nı mudur" diye sordular. Türkeş, "Hayır, böyle bir şey yok" diyerek yanı- tladı. Şaşkına dondüm. 34 yıl sonra görülüyor ki Türkeş hâlâ aynı amaç peşinde. 10 eylüle kadar ağırlıkh olarak MBK adına Silahlı Kuvvetler'le ilgileniyor- dum. Milli Eğitim'de laf üretmekten ve Köy Enstitülü öğretmenler için dosya- lar içinde sürek avı tertiplemekten baş- ka bir şey yapılmadığını gördüğümden, bu tarihten sonra kendi inisiyatifimle bu bakanhk işleri ile uğraşmayı düşünür- ken, komitenin ikiye bölündüğünü. ça- lışamaz duruma geldiğini fark ettim. Krizden güvensizüğe İki taraf ayn ayn toplantılar yapıyor- du. Belki 3-5 kişi iki tarafa da angaje de- ğildi. Her iki tarafın toplantılanna birer kez tesadüfen düştüm. Bir kez de Mada- noğlu'nun evindeki bir toplantıda bu- lundum. Orada Osman Köksal ve Dün- dar Seyhan da bulunuyordu. Ma- danoğlu'nu iknaya çalışıyorlardı. Bura- lardaki toplantılardan birinden diğerine tek kelime aktarmadım. Ama durum parlakdeğildi. Kriz güvensizliğe tırmanıyordu. Bir taraf önce Madanoğlu'nun Ankara ko- mutanlığından, sonra Osman Köksal'ın Muhafız Alayı'ndaki konumundan, öbür taraf Meclis Muhafız Taburu'nu elinde tutanlardan ve buraya yapüan tank takviyesinden ürküyordu. Kadri Kaplan, Mustafa Kaplan ve ben aktif ve fakat umutsuz araalıklar yapıyorduk. MuzalTer Yurdakuler, Ab- met Yıkuz ve Mehmet özgüneş de iki ta- rafı uzlaşürma gayreti içinde ve ortada idiler. Yassıada duruşmalannın baş- ladığı gün Sami Küçük'ün İstanbul'a gelmesini rica ettim. Orhan Kabibay, Sami Küçük ve ben, Bebek'te Çınaraltı Çay Bahçesi'nde durumu saatlerce gö- rüştük. Çıkış yollan aradık. Birkaç gün sonra hiçbir fayda sağlanamadığı orta- ya çıktı. Bir hafta sürecek 10 kasım toplantıla- nnda bulunmak üzere 9 kasımda Sam- • 2 Mayıs 1960 günü akşamının gurup vaktinde, Osman Köksal'ın arabasıyla Çankaya'dan aşağıya inerken Türkeş'in bana yaptığı öneriyi anımsadım ve titredim. Türkeş aynldıktan sonra geride kalanlara, "Bu arkadaş ölçüsüz ve hesapsız. Bir kaza yapmak istidadındadır. Çok kan akar, her şeye yazık olur" uyansında bulundum. sun'a gittim. Birkaç gün önce Alparslan Türkeş güvenlik odasında bulunan genç komite üyelerinin yanına heyecanlı bir şekilde gelerek, hepimizi bitişikteki Meclis şeref salonuna çağırdı. Aramız- da Numan Esin, İrfan Solmazer, Mu- zafler Özdağ, Ahmet Er. şimdi anımsa- yamadığım birkaç kişi daha vardı. Tür- Esin. "Karaman yarbayıma katdıyo- rum" dedi. İrfan Solmazer bir şey söyle- medi. ama beni onayladığını jestleriyle belli etti. Bir kıvılcımla büyük patlama- lann olacağı günlerdeydik. Tahrik et- memek için bulunanlann dışında kim- seye bunu açmadım. Bir hafta sonra, ben Samsun'da iken, 13 kasım patlak ğım halde, yeni komitede kalmamı sağ- lamışlar. Sayın Türkeş'in yayımlanan anılannın bugün için kuşkusuz bir siya- sal amaa vardır. Anılann satır aralan- nda bu amaç rahatça görülüyor. Bu amaç 34 yıl önceki amacın aynı. Deği- şen ve gelişen hiçbir yenilik yok. Satır aralannda MBK üyelerinin ço- ğunluğunu CHP destekçisi göstermek, Yassıada mahkemelerinin kurulmasını istememiş görünmek, DP büyüklerinin kendilerine tahsisat da verilerek İsviç- re'ye gönderilmesini önerdiğini bildir- mek, Yassıada'da kötü muamele yapıldığını, DP yakınlannın kendisi ta- rafından korunmaya alındığmı, DP'lile- rin kendisine. "Aman bizi idare edin, İsmet Paşa'ya bırakmayın" dediklerini, 27 Mayıs öncesinde DP milletvekilleriy- le ilişkili olduğunu, CHP çevreleri ve aşın solculann ve komünistlerin, aynca il yöneticilerinin de tutuklanıp yargılan- malannı istediklerinı yazmak ve söyle- mek ve bu iddialan yanlış ve yanılgı de- meden birçok kez tekrar etmek, Lıbya Krahndan "H-Sumısi Hazretteri" diye- rek söz etmek, satır aralanndaki amacı açığaçıkanyor. Amaçlar ve araçlar birbirine kanştın- lırsa sonuç neye vanr? Kördüğüm her zaman çözülemez. Herkes de kördüğü- mü çözemez. Aynmcılar, irtica yanlılan ve İkinci Cumhuriyetçiler ne derse desinler, biz tarihi gerçekçiliği seviyoruz. Tarihimiz- le övünüyoruz. Tarihi yanıJtmamak na- mus borcumuzdur. Cemal Gürsel İstanbul vilayetini ziyaret ediyor DÛZELTME- keş. "Başka çare kabnadı, karşjdakileri toplayalım" önerisinde bulundu. Ben iki aydan beri hiçbir şeye angaje degildim. Ayn gizli toplantılara katılmamıştım. Benim yanımda rahatça bu öneriyi yaptı. 2 Mayıs 1960 günü akşamının gurup vaktinde. Osman Köksal'ın arabasıyla Çankaya'dan aşağıya inerken Türkeş'in bana yaptığı öneriyi anımsadım ve titre- dim. Alparslan Türkeş aynldıktan son- ra geride kalanlara, "Bu arkadaş öiçö- SÜ7 >e hesapsız. Bir kaza yapmak isti- dadındadır. Çok kan akar, her şeye yazık olur" uyansında bulundum. Numan verdi. Daha çok kuşkulu olanlann için- de bulunduğu grup. daha çok ölçüsüz ve hesapsız olanlann içinde bulunduğu grubu toparladı. 26-27 Mavıs gecesi aramızda bulunmayan pasıflere bu ope- rasyonda görev verilmiş, 27 Mayıs'ın İstanbul grubunun en aktif iki elemanı, iki adaş devre dışı bırakılmış. 27 Mayıs sabahı başımıza tayin ettiğimiz Cemal Gürsel, 13 kasımda geride kalanlan ye- ni komiteye tayin etti. 27 Mayıs öncesinde Merkez Komite'- ye alınacaklan onaylayanlardan birisiy- dim. Bunlardan bir-iki arkadaş lütfet- mişler, 13 kasım gecesinde bulunmadı- "Suphi Karaman'dan Türkeş'e Yanıt' dizimizin dünkü bölümünde, 4. parag- raf girişi "Biı, 20. Yuzyıl'ın ilk bağımsız- lık savaşını vermiş (...)" şeklinde başla- mıştır. Paragrafın girişi aşağıdaki gibi olacaktır; "DP yönetimlerinin Cezayir Ulusal kurtuluş Hareketi karşısındaki yersiz. haksız ve tutarsız dış politikasına tepki olarak, bu bildirilerin dış politika bö- lümlerinde "milletlerin hürriyet uğrun- daki mücadeleleri desteklenecektir" de- nilmiştir. Bu, dış politikamıza gurur ve- recek bir atılım ve yenilikti." BİTTİ Refahlı belediyelernüyü de tesettürlüistiyor Kültflr Servisi - Altunizade Kültür Merkezi'nde kişisel sergisini açacak olan Figen İza'run 12 adet "nü" resmi, Üsküdar'ın RP'li belediyesi tarafın- dan, "ahlaka aykın" bulunarak sergi açılışına on dakika kala kaldınldı. Bugüne dek 20 sergi açan İza, Altunizade'de da- ha önce de üç sergi acmış. Ocakta. yeni bir sergi için yaptığı başvuru, SHP'li eski belediye tarafından kabul edilmiş ve mayısta sergiyi açabileceği bildiril- miş. Ardından Refah'a geçen yönetim. yapıtlann onaylanması gerektiğini bildirmiş. İza'nın ısranna karşın Aköz, resimleri bakmadan onaylamış. Açılışa 2 saat kala. salondaki Refahlılann tepki- leriyle karşılaşan ressam, bir ara, evine gidip de döndüğünde, 12resmininkaldınldığını görmüş. Sergi nedeniyle düzenlenen kokteyli de böylece baltalayan belediye yetkilileri, kalan resimlerle kokteyli yapabileceğini söylemişler sanatçıya. Fi- gen İza, en son yaptığı resimlerin kaldınlmasından, kompozisyonlannın dağıtılmasından sonra kok- teyli yapmayı da reddetmiş. Yetkililer aynca, kok- teylin çayla da yapılabileceğini söylemişler. RP'nin sanatçılara karşı duyarsız, bilgisiz, dü- zeysiz ve saygısız davranışlan karşısında kamuoyu oluşturmanın ve tepkileri dile getirmenin gereklilı- ğıne inanan Figen iza, gerekirse aylarca tepkisinı dile geü'receğini belirtiyor ve sanatçılann bu tür olaylarda birieşmeleri gerektiğini vurguluyor. Rgen İza ve nüleri. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU) GTJNDUZ GOZUYLE MELİH CEVDET AJNDAY Türkmen Kime Oerlep? Türk Kime Derler? Türkmen ozan rahmetli Ker Babayefle Sovyetler Bir- liği'ne ilk gidişimdetanışmıştım. Son kez Babayef İstan- bul'a geldi, onu evimde konukladım. başka dostlarla da birlikte tatlı bir akşam geçirrniştik. O akşam Türkmen ozan birkaç şiirini okumuştu, bun- lardan birinin ilk dizeleri belleğimde kalmıştır: Gözler hara hara Kaşlar hara hara Buradaki "hara"ların "kara" olduğunu anlamışsınız- dır, gırtlaksı sert bir vokal. Türkmence Çağatay dillerin- den olduğu için bizim Anadolu Türkçemize biraz uzak düşer. Onları da, özbekleri de kolay anlayamazsınız. Ama ben, Türkmence'yi Özbekçe'den daha yakın bul- muşumdur dilimize. Türkmenler, Müslüman Oğuzlar'la birlikte doğuya göç eden Türk boylarından biridir ve göçer olmalarırv dan ötürü Selçuklu'larla da, Osmanlflarla da sürekli çatışık durumda kalmışlardır. Şimdi elimde Türkçe ve Arapça basılmış "Irak Türkla- ri" adını taşıyan bir kitap var; kitabın yazarı Erşat Hür- müzlü, "Tur/cmen"sözcüğünün anlamı üzerine oldukça geniş, kapsamlı bilgiler veriyor. Bunları okurlarıma ak- tarmak istedim. önce şunu söyleyeyim; "Türkmen" sözcüğü Çince'- den gelmektedir ve Çincesi "Tokumenk"tir. Rahmetli Doğan Avcıoğlu, "Türklerin Tarihi" adlı büyük yapıtını yazarken, bir ara şöyle demişti: "Anladım ki, Çince ve Rusça bilmeden Türklerin tarihi yazılamaz." Şimdi öteki yorumlara geçelim: 1. Kimi tarihçilere göre "Türkmen" sözü, "Türk" ve Farsça "mânend"sözcüklerinin birleşerek "Türk'eben- zer"an\am\nage\en "Türkmânend "dendoğmuştur. 2. Prof. Dr. Faruk Sümer'in de benimsediği başka bir görüşe göre "Türkmen" adı, XI. yüzyıldan başlayarak islam ülkeleri ile kurulan ilişkiler sonunda, çoğunlukla Islam dinine giren Oğuz boylarına verilmiştir. 3. ibn-i Kesir ve Mehmet Neşrî gibi yazarlara göre ise Türkmen sözünün "Türk've "Iman " sözcüklerinin bira- raya gelmesinden oluştuğu düşünülebilir. 4. Ebu-I-Fidâ'ya göre Horasan ve Maveraünnehir böl- gelerinde yaşayan Türklerin, Müslüman olanlarına "Türkmen" denilmiştir. 5. Deguignes'ye göre ise, "Turkuman" (sonradan Türkmen'e dönüşmüştür) sözcüğü Kuman boyundan olan Türklere denmiştir. 6. Önem kazanan başka bir görüş de J. Deny'nin Türk gramerine dayanarak öne sürdüğü görüştür. Buna göre "men", "man" takısı ululuk anlatır, demek "Türkmen", "Ulu Türk"demektir. 7. Claude Cahen'e göre ise, "Türkmen" diye Müslü- man olmuş göçebe Türklere denir. Geçen hafta Türkmenistan Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhurbaşkanı'nın konuğu olarak ülkemize geldi. Sa- yın Demirel, karşılama töreninde, iki ulusun adlarının bir olduğunu söyledi. Bunu söylerken yukardaki yorum- lardan hangisine dayandı. bilmiyorum. Şunu da bilmiyorum: ' Türk' sözcüğü nerden geliyor? DYP'II Rıfat Serdaroğlu: İmıun-hatipliseleri, RP'ye nutitanyetiştiriyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - DYP Geneİ Başkan Yardımcısı Rrfat Serdaroğlu. imam- hatip liselerinin RP've "militan" yetiştiren kurumlar haline dönüştüğünü belirterek, "Bunlar tslah edilecek ve kuru- luş amaçlarına yönelik çaltşma- ları sağlanacaktır" dedi. Kültür • Sanat 293 89 78 (3 hat) Nüfus kâğıdınu kaybettim. Hükümsüzdür. ALİRIZA BAYK4M ALKAZAR'IN SEÇTİKLERİ Tel: 245 73 83-245 75 38 Yılın "en iyi film" listelerine giren en seçkin eserleri Alkazar gösterdi Alkazar ELVEDA CARİYEM Chen Kaıge 12 00-15 15-18 30-2145 6Tem Cars TATLI EMMA SEVGİ Ü BÖBE Istvan Szabo 12 00-14 15-16 30-18 45-21 00 7Tem Pers CHAPLIN Rıchard Attenborough 12 00-15 00-18 00-21 30 8Tem Cuma TATTIE DANIELLE Etlenne Chatıllıez 12 00-14 15-16 30-18 45-21 00 Alkazar Avtupa Eurimages AYAZDA BİR YÜREK Claude Sautet 12 15-14 30-1645-1900-21.15 KAFKA Steven Soderberg 12 15-14.30-16 45-19 00-21 15 ELVEDA CARİYEM Chen Kaıge 12 00-15 15-18 00-21 45 DÜNYANIN TÜM SABAHLARI Alaın Corneau 12 15-14 30-16 45-19 00-21 15 BULUNMAZ TİYATRO İ S T A N B U L Yön H. Hilmi Bufunmaz ÇAĞDAŞ KARAGÖZ Oyn Gürsel Akyel Akın Güneş Mele Özdemır Cuma 20.00 Istiklal Cai. No 186 2 Beycglu Tel: 513 74 31 -522 65 8 5 - 251 60 90 -638 14 84 PERA SİNEMASI (251 32 40) Sn&nası Yant) TEPENİN KRALJ Yön: S'e'/e" Soderoe'g" Oyuncular: Jesse B-ad'o'd jefoen KrabDe ^ısa Eıchbern 12 00 M '5 1 6 30 18452' 90 BEYOGLÜ EÜRIMAGES SİNEMASI "Eunmag&s'ın SİNEMA YAZARLARININ SEÇTİKLERİ 2 Bugün SOSYETEDEN İNSAN MANZARALARI Yön: ROBERT ALTMAN (Tei 251 32 40) 11 30-14 45-18 00-21.15 KÜLTÜR GEZILERİtarih toplurn Arkeolog NEZİH BAŞGELEN KULA-BİRGİ 30/31 Temmuz KARADENİZ 13/20 Aâustos FEST SEYAHAT ACENTASI (0-212) 258 25 73 • 258 25 89 ++#»»»»»»»»»»#»»»»»» <, < | < ı < , < , < > < . < . Kültür Sanat ılanlarınız için: 293 89 78 (3 hat) u u u u ++++•+•*•* + + + + + + ++++•+++ 1988den beri böyle bir protest müzik dinlemediniz! ekrem ataer MARE NOSTRÜM (Bizim Deniz) Madımak'ta YananBeı • He Canım • Semah (Döne Döne) • Sardunyaya Ağıt • Mayıs Ayiann Güludur • Benım Kabera İnsandır • Sol Kolum Yaralı | •Yuru Bre Hızır Paşa • Sıvas Ellennde Sazım Çalınır • Işçı Marşı MAJÖR PLAK (O 212) 527 61 28 A k b a n k K ü l t ü r S a n a t E g i t i r p M e r k e z i AKSANAT Gl NLERI • 5 - 9 TEM.Ml Z 94 GÜNLÜK ETKİNIİKLER 5 TEMMUZ 1994, SALI Saat: 12.30 ve 18.00 (33 dıkıka) Lascr-dı.st'ten buyük ekranda konser GRIEG -Piyano<Konçertosu"(Rubinstein A. Previn) 6 TEMMUZ 1994, ÇARŞAMBA Saat: 12.30 ve 17.30 (1 saat 18 dakika) "IAUREL and HARDYFHmleri" I THE FLYING DEVCES" (tngiHzce ortjinal) 7 TEMMUZ 1994, PERŞEMBE Saat: 12.30 ve 18.00 (1 saat) Ljser-clıst'ten buyuk ekranda konstr MOZART "Senfoni No. 39 ve 4O" (Hamoncourt) 8 TEMMUZ 1994, CUMA Saat: 18.30 "CAZ AKŞAMLARI U £rol Fekcjn'm Anısınd ÎLKİH DENİZ ve GRUBU 9 TEMMUZ 1994, CUMARTESİ Saat: 15.00 (2 saat 38 dakika) La.ser-dısc'ten huyuk ekranda opera VERDI "Aida" (Domingo + Mitto /J. Levine) CD'DEN KENDt SEÇTÎK1ERİNİ2 Klasık muzık yapıtlanndan olusan dıskotegımızden seçtıklennizi haftanın a^agıda helırtilen gun ve saatlerinde özel kulaklıklarla dınleyebılirsıniz. Çarşamba, Perşembe ve Cumartesi gunlen Saat: 13.30 - 16.30 arası. STÜDYO VE ATÖLYELER Resını Atolyesı'nde Sinan Demirtaf Ozgun Baskı Atolyesı'nde . Mebmet GiUeri Rubcan AkU Tuın etkınlıklcr n,ın AKSA\AT Islıkljl Cj \elı>dvr AKSANATun vft Oı-sı H0OHO lk->iıj!lu-l«IJnl)ul Tt-I 10212) 2 <»M)1-O2 hik.s <02121 AKBANK Serdaroğlu. RP'nin, DEP'in sıyasi varisliğine soyunduğunu da v urgulav arak "RP Türkiye için bir maceradır" diye konuş- tu. DYP Genel Başkan Yardımcısı, gelecek hafta için- de 12 ANAP milletvekilinin partisinden istifa edeceğini de önesürdü. Serdaroğlu, Nevşehir"deki yerel seçimlerde DYP'nin oy oranını yüzde 42'ye yûkseltti- ğini söyledi. "Vatandaşa acı ilacın içirilmesi esnasında DV P'nin oylannı yüzde 42 oranında artması. DYP açtsı- ndan olumlu bir sonuçtur. Nev- şehir'de vatandaş DYP*ye ve onun hükümetine güven tazele- miştir" diyen Serdaroğlu, ANAP'ın bu ildeki oyunda düşüş olduğuna dikkat çekti. Serdaroğlu, Nevşehir'de 40'a yakin milletvekiliyîe seçim çabşması yapüklannı, ancak yurttaşlann "YSK, RP'nin hakkını gaspetti" düşüncesini değişti remediklerini dile getirdi. Din istisman Serdaroğlu, şöyle konuştu: "RP'yi çok iyi teşhis etmek gerekmektedir. RP Türkiye için bir maceradır. RP'li millet- vekiUerinin meydanlarda >aptığı konuşmalar vardır. Bu konuşmalar sonucu ortaya çıkan sonuç, RP, DEPin siyasi varisliğine soyunmuştur. 27 Mart seçimlerinde Güneydo- ğu'daki DEP oylannın büyük bir çoğunluğunu aldı. Orada RP milletvekilleri Güneydoğu'- da federas>ona kadar varan bir cözüm isthorlar. Bu sözlerinin de altını kendi ifadelerivle san- yeşil-kırmtzı kaJemJerle çiziyo- nız demişlerdir. RP çok tehlike- li bir oyuncakla oynuyor, eti ya- nabilir. Bölüıuneyen bir camile- rimiz kaldı, RP onları da böl- mek istiyor." RP'nin dini istismar etiğini vurgulayan Serdaroğlu, "imam- hatipleri açan biziz. Ama biz imam-harip okullannı vatandaşlanmıza, Türk insanı- na aydın din adamı yetiştirilsin dive açtık. RP'ye militan yetiş- tirilsin diye açmadık. Şimdi baknoruz. RP'nin mitinglerin- de imam-hatip liseJerinin oto- büsleri her yerde. Önkrinde de okullan yazıyor " dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear