Catalog

2 7 TEMMUZ1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA (jÜNÜN JİLMLERİ TELEVÎZYON 17 09.00 atv DRAM o 09.35 KanaJD DRAM CanhHedef Bir kabadayı, düşmanlan tarafindan iğfal edilen kü- çük kızının intikamını alır. Yönetmenliğini Yılmaz Güney'in yapıp oynadığı filmde Hûlya Darcan var. ZorHayat (Tyger Tyger)- Bültene göre N. Sundstorm'un yö- nettiğı, K.Aldridge ve M.McAbe'nin oynadığı film Afrika'daki ailesini ziyarete giden adamın öyküsü. 10.10 Interstar POLİSİYE 70.30 1 Show TV DRAM 11.05 GAPTV DUYGUSAL 11.30 TRTINT DRAM 11.35 HBB POÜSİYE 12.10 M 12.40 atefstar #1 13.30 ShowTV 74.00 atv DRAM 73.45 Kanal D MACERA O 75.30 TGRT SAVAŞ Bir polıs, babasını vuranlann peşine düşer. Yönet- men: Çetin Inanç. Oyuncular: Hakan Balamir ve Erol Taş. Kiraz Çiçek Açıyor Kocası Aımanya'ya gıden Kiraz, yaşayabilmek için köyde fahişelik yapmaya başlar. Yönetmen Yaşar Seriner. Oyuncular Halil Ergün ve Nur Sûrer (1990). Ikı kız kardeşin iki erkek kardeşe olan aşklan. Yö- netmen: D. Olcayto. Oyuncular: M. Samancılar, M. Yakut ve Kadir Savun. KaraGün Yılmaz Köksal'ın başrolûnde oynadığı bir intikam öykûsü. Yönetmen: M. Samsa. Songül Beyçe de rol alıyor. Kennel Cinayeti (The Kennel Murder Chase)- Dedektif Philo Van- ce, karanlık bir cinayeti aydınlatmaya çalışır. M.Cur- tiz'in filminde VVilliam Povvell başrolde (1933). Mark Tvyain ve Ben (Mark Twain and Me)- Bir çocuk, hayran olduğu Mark Twain ile tanışır... Danıel Petrie'nin filminde Jason Robards, Talia Shire izlenebilir. Şahane Evlilik (Royai VVedding)- 'Kraliyet Düğünü' olarak sıkça ekrana gelen fı!m bu kez tnterstar'da. S. Donen'in filminde Fred Astaire, Jane Powell var (1951). Kung Fu'nun Intikamı (Vengeance of Snow Maid)- Hong Kong usulü ya- pımın kahramanı kadın Kung Fu'cu. Show TV'nin yönetmeninı belırtmediği filmde Yen Gin oynuyor. Hûzün Şöhretini yıtıren şarkıcı pavyon önlerinde çiçek sat- maya başlar. Yönetmen Oğuz Gözen. Oyuncular Be- dia Akartûrk, Engin Çağlar, Tugay ToksÖz. Şehmuz Yıllar sonra kardeşini bulan kabadayının maceralan. Yönetmen: Naki Kurter. Oyuncular lrfan Atasoy ve DenizErkanat(1972). AaDiyet Kanal 6 oasın bültenine göre başrollerinde Nuri Se- sigûzel ve Sevda Ferdağ var. Filmin konusu ve yö- netmeni hakkında herfaangi bir bılgı yok. DarGeçit (The Only Road)- Bültene göre Viladimir Pulo- viç'in oynadığı fılm '2. Dünya Savaşı'nda Fransız, ttalyan askerlerinin başından geçenler"i anlatıyor. •# # 1 76.00 CV Show TV DRAM 16.30 Kanal D GERİÜM f&OO Kanal D WESTERN 'ShowTV MELODRAM tnsan Avcılan Eroin imal eden çetey- le paralı askerin övkû- sü. Yönetmen: /tykut Düz. Oyuncular: Cü- neyt Arkın, Aytekin Akkay ve Aykut Düz (1987). Şafak Sökerken Hapishaneden kaçıp babasını öldürenlerin peşine dü- şen mahkumun (Cüneyt Arkın) öyküsü. Yönetmen: CüneytArkın(1988). GiztiAjan (Secret Agent)- lngiliz yazar, ajanı öldûrme göre- viyle, Isviçre'ye gider. Hitchcock klasiğinde John Gielgud, Madelaine Carroll var (1936). DflaHamm Kocası öldûrûlen Dila Hanım (Türkan Şoray) silaha sanlır. Yönetmen: Orhan Aksoy. Kadir Inanır ve Erol Taş da rol alıyor (1977). Ölmeyen Adam (This Man Can't Die)- Gianfranco Badanello'nun yönettiğı spagetti vvesternin başlıca oyunculan Guy Madıson ve Lucien Bridou. Çineene Sokaklarda şarkıcılık yaparak hayatını kazanan Cey- lan'ın öyküsü. Ceylan ve Efkan Efekan başrolde oy- nuyor. MaIeaa2000 (Malezia 2000)- Bir hizmetçi, baba ile oğulu birbiri- ne düşürür... Salvatore Samperi'nin erotik güldürü- sünde Roberto Alpi, Luca Ceccarelli var (1989).2İ.İ5 / İttentar / Özgörlük Ayrmtüı bügiyanda 77\ 20.35 MACERA 21.15 TRT3 DRAM 21.45 KanalD GERİÜM 22.30 HBB DRAM 22.30 TRT1 DRAM O.23.15 Kanal 6 MACERA O 01.00 KanaJD WESTERJ* Küçük Çin'de Büyük Bda (Big Trouble in Little China)- Kamyon sürücüsü, Çin Mahallesi'ndeki yeraln dünyasıyla çatışmaya gi- rer. Yön: J. Carpenter. Kurt Russell başrolde (1985). Yaramaz Kızlar (Little Sweetheart)- Kız çocuğunun sorunlanndan kurtulma çabasını anlatan filmi Anthony Simmons yönetmiş, John Hurt ve Karen Young rol almış. Siyah Metek (Flıght of the Black Angel)- Bunalıma düşen genç, uçak kaçınr... Jonathan Mostow'un vasat çalışmasm- da Peter Straus, William O'Leary var (1990). BeniSec (Choise Me)- Bir çapkın, 2 kadın arasında seçim yapmak zorunda kalır. Genevieve Bujold, Keith Car- radine'in oynadığı filmin yönetmeni A.Rudolph. SonKuşlar Bir ögrencı ile mühendisin aşk öyküsü. Erdoğan To- kath'nın yönettiği filmde Edız Hun, Selma Güneri, Tijen Par başrolde oynuyor. Kartal Operasyonu (Eagle Fu Suı)- Bir Çinli, ailesinin öcünü almak için Japonya'ya girer. Yee Fu Sui'nin yönettiği filmde Jacky Chan, Yue Ma Wai gibi isimler var HMHF" Aynnah bilgiyanda DövüşAlanı (Battleground)- Kanal D'nin ünlü "Kovboy Sine- ması" kuşağmda yine Stuart Whitman ve Percy Her- bert'in oynadığı bir film var. C. Knopf yönetmiş. AOe (La Famiglia)- 1906-1986 yıllan boyuncu bir ttal- yan ailesinin öyküsü. Ettore Scola'nın parlak çalış- masında Vittono Gassman, F. Ardant var (1986). Yürüyen CMükr Şehri (City of the VValking Dead)- Arka arkaya dizilmiş iğrenç sahnelerden oluşan, ucuz bir korku filmi. Hu- go Stiglıtz ve Laura Trotter oynuyor (1980). Yerlifilmler m Yabancı filmler OrtaHalli interstar 2O.i5\ 'Gandhi'nin yönetmeni Attenborough'un başanlı siyasal filmi yeniden Irkçılığın gerçek yüzü üzerine Cry Freedom /Yönetmen: Richard Attenborough / Senaryo: John Briley (DonaJd Woods'un "Biko" ve "Asking For Trouble" kitaplanndan) /• Görüntü.Ronnie TaJyor / Müzik: George Fenton, Jonas Gwangwa / Oyuncular: Kevin Kline, Denzel VVashington, Kevin McNalIy, John Thaw / 1987, ABD (Universal), 158 dk. TV Servisi- 1980'lerin önemli siyasal filmlerinden biri, yeniden ekranda. Daha önce "Gandhi" (1981 / 1982) ile, tarihsel olaylan ve kişilikleri ustalıkla dramatize edebileceğini gösteren Richard At- tenborough, bu devasa çalışmasın- da da yaşanmış olaylan konu edini- yor. "Özgiirlük Çığlığı", kolay özdeşleşme sağlayan bir karakter ve gerilim sinemasının olanaklany- la, uzun olmasına rağrnen, sonuna kadar ilgjyle izlenen bir film. Film, Güney Afrikalı beyaz gaze- teci Donald VVoods'un, gördüğünü ve yaşadığını dile genrdıği ıki kıta- bından çekılmiş. Liberal "Daily Dispatch" gazetesinin yazıişlerı müdürlerinden Woods (Kevin Kli- ne) rahat, kaygısız bir yaşam sürer- ken, ülkede bazı şeylenn ters gitti- ğini, siyahlann ırkçı bir politika doğrultusunda baskı altında rutul- Denzel VVashington ve Kevin Kline duğunu ve en temel insan haklan- nın sürekli olarak çiğnendiğini gör- meye başlar. Siyah özgürleşme ha- reketinin ve insan baklan mücade- lesinin önderlerinden Bantu Steve Biko (Denzel VVashinton) ile tanış- 1987 yapımında başrollerde. ması, hayatında bir dönüm noktasi oluşturacaktır. Biko, Güney Afrika hükümetince evinde göz hapsinde tutulmakta, siyasal çalışma yapması engellenmekte ve en fazla bir kişi tarafindan ziyaret edilmesine izin verilmektedir. Bu duruma bile ta- hammül edemeyen beyaz hükümet güçleri, Biko'nun yaşadığı bölgeye kanlı bir baskın düzenleyerek, her- şeyi yakıp yıkar ve siyah önderi de alıp götürürler. 18 ağustos 1977'de Steve Biko'nun cezaevinde öldüğü duyunılur. Resmi açıklamaya göre Biko, açlık grevi sonucunda hayatı- nı kaybetmiştir. Donald VVoods işin ıçyüzünü araştırmaya girişir ve ada- mın işkenceyle öldürüldüğünü orta- ya çıkanr. Ancak, bu gerçek, onun başını büyük derde sokacaktır. Du- rumun hergün daha çok kötüleştiği- ni gören gazeteci, ailesiyle birlıkte ülke dışına kaçmanın yollannı ara- maya başlar... Film, çeşitli beklentilere uygun olarak, farklı biçimlerde algılan- mıştı. Kimileri Steve Biko'nun ha- yatını konu alan bir film beklediği için düşkınklığına uğrarken, kimi- leri de Güney Afrika'daki ırkçılık konusunun yüzeysel işlendiği kanı- sındaydı. Ama, bunlar oldukça su- dan eleştirilerdi. Attenborough'un amacı ne Biko üzerine bir film yap- mak ne de bütün boyutlanyla ırkçı- lık politikasını incelemektı. Başlıca amacı, carpık bilgilendinlen ve G. Afrika'da gerçekten ne olduğundan habersız "beyaz" izleyıciye, özel- likle de ABDTilere, yaşanan hak- sızlıkları ve acı olayları, görme alışkanlıklanna ters düşmeyen geri- limlı bir öykü aracılıgıyla duyur- maktı. Ayrıca Biko'nun, öyküde fazla yer tutmasa da filme damgası- nı bastığını kabul etmek gerekir. KanalD 20.30 Doğurgan 'Yörünge' TV Servisi- Mecit Beştepe'nin yönetmenliğini yapıp Gfiler Kaz- macı'nın sunduğu canlı eğlence programı "Yörünge"de Duygu Asena, Nedim Saban ve Of Aman Nalan konuk olacaklar. Bu haftanın konuk izleyicileri ise "dondurmacılar" Kazmacı ün- lü konuklarıyla sohbet ederken Nalan'ın son klipleri de program- da yer alacak. Kazmacı, Duygu Asena ile son kitabı üzerinde ko- nuşurken Türkiye'de kıtap oku- manın yetersizliğinden söz «de- cek. Nedim Saban'la da tiyatro ve televizyon çalışmalan hakkında sohbet edilecek. TRT ve Interstar'dan sonra ha- ziran başında Kanal D'de "Yö- rfinge" programıyla ekranlara dönen Güler Kazmacı, "Yörün- ge"yi, içine her dakika yeni şey- lenn eklenebileceği "doğurgan" bir program olarak tanımlıyor. Çevresindekilerin "Yörünge"de kendisını bulduğunu söylediklen- ni belirten Kazmacı, kendisini ne yaparsa yapsın yeterli bulmadığı- nı söylüyor. Kazmacı, 20 yıllık yayıncılık hayatında ilke olarak gerek radyo- TV'de gerekse özel sektörde di- daktik olmadan da insanlann eğ- lendirilebileceğine inandığını be- lirtiyor. Gülmekten korkan top- lum oiduğumuzu, "Ağır ol, mol- la sansınlar" düşüncesini koru- yarak yaşadığımızı söyleyen Kaz- macı, programlannda gülerek de önemli bilgilerin verilebileceğini göstermek istediğini söylüyor. Fırlatma ertelendi TÜRKSAT yine rötarlı COUROU - ANKARA (AA) - TÜRKSAT lB'nin uzaya gönde- rilmesi ağustos ayının ilk haftası- na kaldı. Gecikmenin, TÜRK- SAT lB'yi uzaya götürecek Ari- ane 4 roketınin 3. kademesindeki olumsuzluktan kaynaklandığı' bıl- dirildi. Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen, fırlatıcı firmanın TÜRKSAT lB'nin uzaya gönde- rilmesini sıfır riskle yapmak iste- diğini söyledi. Köstepen, TÜRK- SAT İB Haberleşme Uydusu'nun gerekli testlerinin titızlikle tekrar- lanmasından sonra, ağustosun ilk haftasında Arıane 4 füzesi ile uzaya göndenleceğinı bıldırdı. TÜRKSAT lB'nin olabilecek her türlü anza için gerekli data testlerinin sürekli tekrarlandığını kaydeden Köstepen, şöyle konuş- tu: "Roketin arızalanma ihti- mali beliren 3. kademesindeki montajı bile göz önüne alınarak test çalışmalarını tekrar tekrar gözden geçiriyor. Son test çalış- ması sırasında Ariane roketinin 1. ve 2. kademelerindeki incele- meler yüzde yüz olumlu çıktı. Roketin 3. kademesindeki oksi- jen tankında uçuş öncesi yapı- lan provalarda oksijen tank ba- sıncının limitler dışında olduğu, son data testi sırasında tespit edildi. Bunun üzerine fırlatıcı fîrma, teorik olarak çıkabilecek en ufak ihtimalleri dahi göz önüne alarak, olağanûstü yoğun bir çalışma başlattı.'" Kanal D 23.40\ 'Fıstıki Musiki' programınm genç sunuculan Romina ve Gülçin: Programda önce biz eğleniyoruzFİGEN YANIK Televizyon dünyasının yannında yayın anla- yışına tümüyle egemen olacak "interaktiflik sürecinin Türkiye'de henüz emekleme aşama- sındayken konunun ilk işaretlerini veren uygula- malar ekranlarda birer birer görülmeye başladı. Evet, artık televizyon karşısında saatlerce hare- ketsiz oturmak yoİc. Televizyonlar sızı varlığını- zı hissettırmeye çağınyor. Arayın, konuşun, ba- ğınn, gülün, açıkçası katılın... lşte radyo prog- ramlanndan tanıdığımız Romina ve Gülçin de KanalD'de hafta içı her akşam "Fıstıki Musi- ki"yle izleyicileri eğlenirken katılıma çağınyor. Önce Romina ile tanışıyoruz. Odaya füze gibi girip randevulanna gec kalışlannın nedenini an- latan palyaço maskesinin üzerine güneş gözlüğü takmış yaratığın Romina olduğunu anlayana ka- dar gülmeye başlayınca, beni beklettikleri için sitem de edemiyorum. Sonuçta biri 22 diğeri 23 yaşında iki genç insanın hayata bu denli gülerek bakabilmelen beni de sanyor ve onlann yaşam anlayışlannı rahatça hissettiren konuşmamız bo- yunca eğleniyoruz. Tıpkı onlann "Fıstıki Musi- ki" programları boyunca eğlendikleri gibi. Açıkçası yeni sunuculanmız, yaptıklarından kendileri eğlenemezlerse ekran karşısındakilerin ya da radyo dinleyicilerinın de eglenemeyeceği- ne inanıyorlar. ilk sorumuz yönetmenliğini Mecit Beştepe ve Ahmet Çelenk'in yaptığı "Fıstıki Musiki"nin MTV ve Super Channel'deki "oldukça dözey- li" benzerlerinin varlıklanndan Jıaberlerinin olup olmadığı... Tekniğin el verdiği ölçüde rahat kullanılan stüdyoda dolasan kameralarla gerçek- leştirilen müzik programlanna yabancı değiliz. Bu soruyu bekledikleri açık. Yanıt Romina'dan geliyor: "Ray'in MTV'de 'Most VVanted' di- ye bir programı varmış. Yeni öğrendim. Çünkü seyretmeme imkan yok, onun yayın saatlerinde hep radyodayım. Zaten Ameri- ka'yı yeniden keşfetmediğimizi bilivorduk. Yeni bir şey yaratmak düşüncesiyle tavanda Radyo kökenli Romina ve Gülçin, program- larının türünün en iyisi olmasını istiyorlar. yürüyemeyeceğimiz için birbirine benzer şey- İerin ortada olması normal sayılmalı." Yaptıkları programı nasıl tanımlıyorlar? "Türkiye'de radyocuların TV'de yaptığı eğ- lence programlarına bakıyoruz. Tek kamera- yı dayıyorlar" dıye söze başlıyor Gülçin: "İki tip kamera karşısına geçiyor. Parçayı sunu- yor, gidiyor. Ya da bir kız oturuyor koltuğa. Birinci kamera burada (başını yana çeviri- yor) ikinci kamera şurada (bu kez başını di- ğer yana çeviriyor), ses tonu harika. Türki- ye'de yapılanlar bunlar. Ya da biri MTV'yi seyretmiş oradan bir şeyler alıp kendisi de bir şeyler ekleyip bitiriyor. Bizden önceki ku- şak Çiğdem Tunç ve Mehmet Ali Erbil'e aca- yip alıştılar. Ondan öncesi Güler Kazmacı, Ayşe Egesoy'lar dönemi. Artık eğlencelerin de farkiılaşması gerekiyor." Romina ise biraz daha dertli: "Başka kanal- larda izliyoruz; arkaya adam bir orkestra koyuyor. önü gazino gibi, masalar filan. Hat- ta sanatçılara içki içerken çiçekler atanlar bi- le var. Tam bir gazino anlayışı..." Gülçin, Müjdat Gezen'ın okulunda tiyatro eğitimi almış. Yabancı dillere olan ılgısi yaz ta- tillerinde animasyon yaparken bile diî öğrenme- sine yaramış. Şimdilik Ingilizce, Almanca ve Fransızca'ya hakim. Sayılannı arttırmaya uğra- şıyor. Best FM'de her akşam 3 saat program yapan Romina'nın "özel hayatlar"dan söz açı- lınca yüzü asılıyor. Iki yıldır akşam yemeklerin- den vazgeçmiş olduğunu hatırlıyor. Müziği "ol- mazsa olmaz" derecede seviyor. Özel ders ala- rak solfej ve şan çalışmalanna katılıyor. "Avru- pa'da kameramanların, montajcıların bile nota bilgisi var. Bizdeyse nota bilen sanatçı sayısının kıt oluşu konuşuluyor. Müziği cid- diye alıyorum ve bilerek yapmak istiyorum." "Biz yeni bir şeye kalkışı>oruz" diyor, bu noktada Gülçin, "Yeni ve değişik bir şey yap- mamu gerekiyor. Romina ile de gördüğünüz gibi bugün nelerden söz edeceğimizi belirle- medik, ama aynı şeyleri düşünüyoruz. Bizim yapacağımız şeyin türünün en iyisi olmasını isriyoruz. Doğal ve dürüst olabiliyorsanız, bu dürüstlûk ve sıcaklık karşınızdakine mutlaka geçiyor. " Sözü Romina kapıyor: "Biz neye mi gülüp eğleniyoruz? Güner Ümit'e. Tam anla- mıyla şov yapabiliyor, öyle bir cesareti var." Ya bu denli uyumlu bir ikili olmanın sırn ne- dir? "Aramızda öyle bir elektrik var ki aynı anda aynı şey ikimizin de aklına gelebiliyor ve ağzımızdan çıkıyor." Ve Romina... "Biz galiba bu program için bayağı şanslıyız. Hem iyi birer partneriz, aynı frekansı yakalayabi- liyoruz. Ayrıca ekip açısından da çok şanslı- yız. Herkes fikir üretebiliyor, kameramanlar da çekim sırasında eğlenebiliyor. Dünyada da çok emek, çok düşünce ve çok para harcanın- ca çok zengin şovlar ortaya çıkıyor." atv 00.40] 75 dakikaya sığdınlan sürükleyici suikast öyküsü 'Sinatra'lı psikolojik gerilim Suddenly / Yönetmen: Levvis Allen /Senaryo: Richard Sale /Görüntü: Charles G. Clarke / Müzik: David Raskin /Oyuncular: Sterling Hayden, Frank Sinatra, James Gleason, Nancy Gates, Klm Charney /1954 ABD (UA)yapımı, 75 dakika. TV Servisi- Kaliforniya'nın kü- çük bir kasabasında, gizli, ama hummalı bir hazırhk yürütülmekte- dir. Geziye çıkan devlet başkanı, yolunun üstündeki bu kasabaya kı- sa bir süre uğrayacaktır. FBI ajanla- nnın sayısı, neredeyse kasaba nüru- sunu aşmıştır... Filmin adının da duyurduğu gibi, ansızın birkaç adam belirir ve silah zoruyla bir ai- lenin evine yerlerşir. Serinkanlı, psi- kopat bir katilin (Frank Sinat- ra)Önderlik ettiği grup, başkana su- ikast yapmayı tasarlamaktadır... Lewis Allen'ın bir tür "oda si- neması" çalışması yaptığı bu kü- çük gerilim, meratdısı için gerçek bir ziyafet niteliğinde. Richard Sa- le'in senaryosu, gerilim türüne çe- kicilik kazandıran ruhbilimsel çö- zümlemelere bolca yer veriyor. Su- ikastçilerin lideri olan kiralık katil 2. Dünya ve Kore savaşlanna katıl- mış, "görünmeyen yaralan" ile geri dönmüştür. Devletler bile ara- lanndaki anlazmazlıklan çözmek için savaşa, teröre, şiddete başvu- rurken, o, niçin aynı yola başvur- masındı? Bu kez üstlendiği işin karşılığında 250 bin dolar alacak ve Levris Allen'ın 'oda çalışması' niteliğindeki 1954 yapımı bu küçük ge- riliminde Frank Sinatra ve Nancy Gates başlıca rolleri paylaşıyor. yurtdışına kaçarak rahat bir yaşam yaşamda da çoğunlukla " su testisi sürecektir. Filmde kasaba şerifini canlandı- ran Sterling Hayden,birkaç yıl ön- ce John Huston'un"Elmas Hır- sızları" (The Asphalt Jungle, 1949) filminde, tıpkı bu kiralık ka- til gibi düşler kuran ama, yenilgı- den ve ölümden kaçamayan bir haydutu oynamıştı. Bu işler böyle- dir... Sadece egemen ahlak kurallan öyle gerektirdiği için değil, gerçek su yolunda kırıldığı" için, iş- ler"ansızın" ters gider. Sonunda, Don Siegel'in "Katiller" (The Killers, 1964) filmindeki Charlie (Lee Marvin) gibi, para dolu çanta bir yanda, kendileri bir yanda, "ib- ret verici" bir şekilde ölmeleri ka- çınılmazdır. Çağdaş mitler, "suç"u hem ballandırarak anlatmayı, hem de cezalandırmayı ne kadar ustalık- la beceriyor... TRT3 19.4O\ 'Uçüncü Göz' KonukKudsi Ergüner TV_Servisi - Yapımcılığını Gö- kay Özgüç'ün üstlendiği, Burcu Cedetaş ve Dost Kip'in sundukla- rı "Üçüncü Göz" yine sıradışı konu ve konuklanyla ekrana geli- yor. Programın müzik sorumlusu Kerim Güven'in konuğu 3 tem- muzda Aya Irini'de "Tasavvuf Müziğinden Flamenkoya" adlı bir konser veren neyzen Kudsi Ergüner. Peter GabriePin son iki albümünde de parçalan bulunan Ergüner, Peter Brook, Marco Ferreri ve Scorsese gibi yapımcı- lann filtnlerine de müziği ile kat- kıda bulundu. Bugüne kadar ger- çekleştirdiği çalışmalarla gelenek- sel müzikleri ve müzik aletlerini alışılagelmiş kalıplann dışına çı- karan, tasavvuf müziğini çağdaş müzıklerle birleştirip yeni bir tat yaratan Kudsi Ergüner, bizlere ça- lışmalannın sırlannı açıklıyor. Burcu Cedetaş'ın hazırladığı Istanbul gezilerinin bu akşamki durağı, tarihi "Hipodrom" ya da diğer adıyla "At Meydanı". Kla- sik yaklaşımlann flışında "üçün- cü bir göz'Men bakarak işlenen magazin, oldukça güncel bir soru- nu içeriyor: Sanat eserlerinin, ama özellikle heykellerin başına gelen felaketler. Dost Kip, bu akşam bizleri haftalık seminerler düzen- leyen "alternarif okul" Bılar Is- tanbul'a götüriiyor. Üçüncü Göz'e U2 ve Blue Blues Band de iki par- çasıyla katılıyor. Bu akşam Üçün- cü Göz'ün yeni üyesi Boncuk'a da dikkat etmek gerekiyor. atv 22.10 'Habertesi' SHP'deki bakanlık değişikliğinin etkileri TV Servisi- atv haber koordina- törü Ayşenur Arslan'ın sunduğu "Habertesi"nin ilk dosyasında si- yaset sahnesindeki son değışiklik- ler ele ahnıyor. SHP'deki bakanla- nn değişikliğinin perde arkası, bu değışikliğin SHP'yi ve hükümeti nasıl etkileyeceği sorusuna en yet- kili ağızlardan yanıtlar ekrana ge- Iecek. Programın bir başka dosyası "Çalışma dünyasında yeni rüz- garlar"başlığını taşıyor. 4 ağus- tosta genel kurulu toplanacak olan DİSK, bu akşam Habertesi'de tari- hi ve yeni arayışlanyla işleniyor. Bu dosyada DISK'in işçi mücade- lesine bundan sonra nasıl bakaca- ğına da ışık tutacak. Habertesi, firtınalann estiği, re- korlann kınldığı pop dünyasından ilginç rakamlar ve röportajlar da ekrana getiriyor. Ünlü isimlerin arkasındaki gölge kahramanlar, yaklaşık üç mılyon kişinin içinde bulunduğu sektör- den çarpıcı görüntüler bu dosyada yer alıyor. Aynca Tarkan ile ya- pılan bir röportaj da programda yer alıyor.