Catalog

21 TEMMUZ 1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA TELEVİZYON 17 10.00 atv ORAM 09.35 KanalD GENÇLİK 70.70 ~—J Interstar DRAM 70.75 ShovvTV ORAM 77.30 TRTINT ORAM 77.35 HBB MACERA 72.70 Kanal 6 MACERA 12.40 Jnteretar GULDURU . . , 13.30 GENÇLİK 13.40 GULDUR 13.45 Kanal D DUYGUSAL 14.00 atv DUYGUSAL 75.30 TGRT BELGESEL 15.40 atv DUYGUSAL 16.00 TRT1 MELODRAM 76.00 ShovvTV MELODRAM 1630/KaıudD/MftviMeiek BüyükGünah Birbırini seven iki genç günûn birinde kardeş olduk- lannı öğrenir. Yönetmen Engin Temizer, oynayanlar Yunus Bülbül, Ipek Pınar. Elveda GençBk (Goodbye Franklin Higb> Will, liseyi bitirince bir beyzbol takımından tekhf alır. Yön: Mike Mcfar- land, oynayanlar Lana Caudel, Ann Dusenbury. kavbolan Saadet Film, bir yanlışlık sonucu öldürülen kansının ÖCÜHÜ alan bir fabrika işçisinin öykûsünü konu alıyor. Yön: Çetin Inanç. Oyn: Tamer Yiğit ve Gönül Hancı. OğlumOğhım Kocası öldükten sonra oğlunu en iyi şekilde yetiştir- mek isteyen annenin dramı. Yönetmen Memduh Ün. Oyuncular Yılrnaz Zafer ve Fatma Gink. 9$Birbirleriyle çatışan üç kanun kaçağını konu alan fil- min yönetmeni Mesut Uçakan. Oyuncular Bulut Aras ve Mahmut Hekimoğlu. Tuba (Tulsa)- Bir çiftçi kızı petrol imparatoruna karşı sa- vaş açar ve kendi imparatorluğunu kurar. Yön: Stu- ard Heisyer. Oyn: Susan Hayvvard, Robert Preston. Saülmış Adam Kanal 6 basın bültenine göre fılmin başroHerinde Cûneyt Arkın ve Perihan Savaş var. Yönetmenin be- lırtilmediği fılm. Arkın'ın bildik fîlmlerinden. Bir Varmıs Bir Yokmuş (?)- Smema eleştırmenlerinin bir fantastik komedi olarak değerlendirdikJeri fılmde, Cary Grant başanlı bir oyun sergiliyor. Yönetmen Alexandre Hal. SosısB Sandviç (Hot Dog)- Genç kayakçı Harkin Bank, yolda rakip- leri ile karşılaşır .Yönetmen Peter Markle, oynayan- lar David Naughton, Patrick Houser (1983). Çirkin Köpek (The Ugly Daschaund)- Küçûk köpeklerle büyüdü- ğü için kendini onlar gıbi gören büyük köpeğin ma- ceralan. Yön: N.Tokar. D.Jones, S. Plashet var. Sevilmek Istiyorum Orta yaşlı bir adamla genç kızın aşkını konu alan fil- min yönetmeni Oksal Pekmezoğlu. Oyuncular Ek- rem Bora ve Hale Soygazi (1973). Düşman Aşıklar Fırtınalı bir aşk öyküsünün anlatıldığı fılmin senar- yosu Safa Onal'a ait. Yönetmen Ertern Göreç, oyna- yanlar Izzet Gûnay, Semiramis Pekkan. KralPde (Rai Pele)- Brezilyalı fiıtbol yıldızı Pele'nin hayat öyküsünün anlatıldığı filmi Carlos Hugo Christensen yönetmiş. Oynayanlar Pele, Nelsen Rodrigo. Gülçioek Ağanın îakülteli oğlu Ali Can gelir ve Gülçiçek'in aklını başından alır. Yönetmen Naci Demir, oyna- yanlar Hülya Koçyiğit, Mustafa Alabora. DişiCanavar Ölümcül hastalığa yakalanan Nigar Hanım (Pervin Par) Istanbul'daki akrabalannın yanına gider. Yön: S. Burçkin. Neriman Köksal ve Kenan Pars da var. Takas Bir erkek çocuk sahibi olmak için girilen takasın öy- küsünü konu alan fılmin yönetmeni Onal Küpeli. Oyuncular Talat Bulut ve Deniz Akbulut ' Aynntılı bügiytmâm 17.30 atv 3UYGUSAL 78.00 KanalD WESTERN 3 / Show TV MÜZİKAL o 79.30 Kanal 6 20.75 HBB KARATE 20.30 KanalD MACERA 20.35 ŞhovvTV GULDURU 27.00 Kanal 6 MACERA 22.00 atv MACERA 22.50 , Interstar POLİSİYE 22.50 TRT 2 MACERA 23.45 Kanal 6 MACERA Kambur Yaşadığı taşra kasabasında küçümsenen kambur bir kızîa kör kemancının aşkı. Yön: Atıf Yılmaz. Oyn: Fatma Girik, Kadir tnanır ve Danyal Topatan. 1973. Madrid Kahramanı (Marshall of Madrid)- Atlı eşkıyalara karşı savaş veren bir mareşalın öyküsü. Yönetmen T. Howard, oynayanlar Glenn Ford, Bobby Darin. SevsenNeOhır? Eşi ile mutlu bir hayat süren kadının, yuvası yıkılma- sın diye verdiği mücadele. Yön: Aram Gülyüz. Oyn: Gülden Karaböcek ve Yusuf Sezgin (1987). Sensiz Yaşanmaz Kanal 6 bülteninde yine yalnızca oyuncuların isimle- ri geçiyor. Buna göre Kadir Inanır ve Perihan Savaş başrolde. SonYiımruk (Final Impact)- Kicboxing adı verilen dövüş sporu ile uğraşanlar üzerine bir fılm. Yön: Joseph Merhi, Ştephen Smoke. L.Lamas, Kathleen Kinmont var. İnkalann Sırn (The Secret of The Incas'Empire}- Clifton Brad- bury ve kız arkadaşı lnkalann hazinesini gösteren haritayı bulur. C.WNichols, K.London var. Güler misin AMar mısm? İki yoksul arkadaşınbaşından geçen komik macera- lann anlatıldığı filmde Zeki Alasya ve Metin Akpı- nar başrollerde. CHüm Makinesi (Commander)- "Ölüm makinesi"ne dönüşen aske- rin macera öyküsü. Bol çarpışmah bir film. Yön: Pa- ul D. Robinson. Oyn: D.Leight, Ken Watanable ÖlümÇiçeği (Brainmasher)- Doğaüstü güçleri olan bu çiçeğin peşinde Çinli bir çete vardır. Yönetmen Albert Pyun, oynayanlar Andrew Dice Clay, Teri Hatcher. Lunapark'ta Dehşet (Roltercoaster)- Lunaparkta patlayan bombanın fa- ilini bulma görevi dedektif Calder'a (George Segal) verilir. T.Bottoms, Henry Fonda da rol alıyor (1977). Uvudugun Yatak (The Bed You Sleep in) -tnsanlann gizemli dünya- lannı, iç hesaplaşmalannı konu alıyor. Yön: Jon Jost. Oyn. :Tom Blair, Ellen McLaughlin. Tango Savası (Tango War)- Tan 00.50 _ atv BİLİMKURGU 0T.00 KanalD MACERA 01.10 ShowTV MACERA (Tango War)- Tangoyu simge seçen sokak çetesi ile rockçu çetenin üstünlük savaşı. Yön: Jorge Coscida. Yön: Willam Gramuglia, Virginia tnncenti. Dehşet Ekspresi (Horror Espress)- Asya'dan batıya nakledilirken hayata dönen canavann konu edildiği filmi Eugenio Martin yönetmiş. Oyn: C.Lee, Peter Cushing. Rehine (Hostages)- iyi organize olmuş bir çete Karaip Ada- lan'nda kumarhaneleri soyar. Yön: Tuart Whlyman, oynayanlar Marisşa Well, Tuart Whlyman. Kumarbaz Oğrenci(Sedution of Gina)- Kumar tutkunu ve yeni evli bir öğrencinin evliliği tehlikeye girer. Yön: Jerrold Fre- edman. Oyn: Michale Brendson, Valerie Bartinelli. 01.10/HBB/Sabotaj Âynnttlı bilgiymda KıbnsZaferi Kıbns'ın kurtuluşu sırasında yaşanan dramı yansıtan fılmin yönetmeni H. Esen. Oyuncular Öztürk Seren- gil ve M. Coşkun. Yerlifilmler Yabancı filmler Izleyin ' Orta Halli Değmez 16.3o\ Yönetmen Josef von Sternberg, 'Marlene'i bu yapımla 'yaratmıştı' Dietrich'i 'ilahe' yapan film (•• MaviMelek Der Blaue Engel / Yönetmen: Josef von Sternberg / Senaryo: Robert Liebmann, Carl Zuckmayer, Karl VollmoUer / Görüntü: Gunther Rittau, Hans Schneeberger / Müzik: Frederick Hollander / Oyuncular: Emil Jannings, Marlene Dietrich, Kurt Gerron, Rosa Valetti, Hans Albers. / 1930 Almanya yapımı, 99 dakika / Siyah-beyaz. TV Servisi - Almanya'nın küçük kasabalanndan birinde Ingiliz ede- biyatı dersleri veren Emmanuel Rath (Emil Jannings) öğrencileri- nin arasında elden ele dolaşan Lola adlı bir artistin fotoğrafına ilgi du- yar. Öğrencilerin konuşmalarına göre Mavi Melek kulübündeki Lola (Marlene Dietrich) enfes bir ka- dmdır... Rath, Lola'yı görmeye karar ve- rir. Bir gece gizlice gittıği kulüpten bir daha kendini kurtaramaz. Lo- la'ya duyduğu hayranlık evliliğe kadar vanr. Okulu bırakıp kulüplerde gösteri- ler yapan tiyatro grubuna katılır; kansı ne derse yapar, programa cı- kar. Ancak Lola sadık bin değildir. Öğretmeni bir akrobatla aldatmaya başlar. Öğretmen bir yandan bu du- ruma, diğer yandan da öğrencileri- nin alaylanna katlanmak zorunda- dır... Heinrick Mann'ın (Thomas Mann'ın kardeşi) "Profesör Un- rath" adlı romanından beyazperde- ye aktanlan "Mavî Melek", tüm zamanlann en iyi fılmleri arasında Dietrich, 'Mavi Melek' teki Lola karakteriyle 7. Sanat'ın unutulmaz kadın tiplerinden birini yarattı. yer alan, Marlene Dietrich'ın ulus- lararası yıldız olmasını sağlayan çok anlamlı bir yapım. Özellikle Dietrich için ayn bir anlamı var "Mavi Melek"in. Bütün "ilaheler" gibi Dietrich de bu filmden önce "güzel" değil- di. Dönemin en iyi tiyatro okulla- nndan Max Rein Hart'a devarn et- mış, sonraları dikkat çekmeyen fılmlerde oynamıştı. Sanatsal yete- neği geliştnişti, ama şansı yoktu. Bir mucize gerekiyordu. Yönetmen Joseph von Stern- berg, Dietrich'in cinsellikten uzak yüzünde başka bir ayrıntı yakala- mıştı, o bakışlar her an bir erkeği aldatabilirdi. Üzerinde çalıştığı se- naryo için ideal kadını yakalamıştı. Oturup senaryoyu Dietrich'in özel- liklerine göre yeniden toparladı... Çok başanlı bir tip yarattı Alman oyuncu. O günlerde profesyonel ka- bare artistleri bile Dietrich'i taklit etmışlerdi. Bu rol "Mavi Melek"i fenomen yaptı; ancak bir daha bu tıpten kurtulmayı başaramadı. 1972'de Liza Minelli de aynı yolu ruttu; sesi daha güçlüydü, sahne ha- kimiyeti vardı. Buna rağmen Mar- len'i tekrarlayamadı, çünkü Marle- ne efsaneydi. Mavi Melek (Josef von Sternberg - Marlene Dietrich ikilisinin ilk fil- mi) Alman sanatçıyı sinemaya ka- zandırmasıyla ve 7. Sanat'm unu- tulmaz kadın tiplerinden birini ya- ratmasıyla tarihe geçti. Ancak fıl- min diğer kahramanını canlandıran Emil Jannings'in (sessiz sinema döneminın başanlı ismi) adeta ders veren oyunu, sinemaseverce hakkı olan yere kondu. Aynca, Nazi dönemi öncesi Al- man burjuvazisının çarpıcı yüzünü yansıtan kareler de o günkü teknik anlatıma göre "olağanüstü" bu- lundu. Fransız araştırmacı Wolton'un iddiası: Televizyon, entelektüel tembellik ANKARA (ANKA) - Televiz- yon üzerine yaptığı araştırmalar- la ünlenen Fransız Bilimsel Araş- tırmalar Ulusal Merkezi (CNRS) Araştırma Müdürü Dominigue Wolton, televizyon izleyicisini hiçbir şey öğrenmek istememek- le suçladı. Televizyon üzerine dünyanın her yerinde sayısız araştırması yayımlanan Dominigue Wolton "Geniş Kitleye Övgü: Televiz- yonun Eleştirel Kuramı" ısimlı son kitabında alışılmış göriiş ve düşüncelere cephe alarak televiz- yonun hiçbir şey öğretmediğini iddia etti. Wolton, televizyonu "ucuz düşünceler hareketi" ola- rak nitelendirerek televizyon gibi entelektüel bir tembelliğin ilk kez uzun süre gündemde kaldığı- na dikkat çektı VVolton, "TV, kitle demokrasisinin en harika sembollerinden birisidir. Her- halde bu yüzden de bütün umutlara konu olmuş ve kim- seyi tatmin etmemiştir" dedi. TV'nin her zaman düş kırıcı olmasına karşın, hiç kimsenin ondan vazgeçmediğini belirten NVolton, insanların televizyonu anlamaya çalışmadığını ileri sür- dü. VVolton, televizyon yaratıcı- larının da denetimden çıktığını ıddia ederek, "İnsanları düşün- celere sürüklemek ve bunları hiç iz bırakmadan unuttur- mak, günün görüntülerini erte- si günün görüntüleri içinde si- lip süpürmek televizyonun işi- dir" görüşlenni savundu. Ülkenin RTÜK'si 'Konsey', başbakana karşı İtalya'da iletişim demokrasisi savaşıTV Servisi- Italyan devlet tele- vizyonu RAJ, gerek Italya'nın ge- rekse Avrupa'nın iletişim günde- minde birinci sırayı alıyor. Nedeni ise, "Berlusconi imparatorlu- ğu"nun demokrası tehdidi. , Tartışmaların odak noktasında da, bir zamanlar AP'nın, şimdi ıse DYP'nin sembolünün benzeri bir "at" var. RAI'nin Roma'da bulu- nan merkez binasmın bahçesinde- ki bu heykel, tarihle yüklü kentin her tarafındaki hey- keller gibi, başanlı bir sanat yapıtı. Ama bugünlerde polıtik anlamlar yüklenen bir "simgeye" dö- nüşmüş durumda. Ön ayakları sanki hare- ket halinde donmuş, arka ayaklan da yan çökmüş şekilde olan bu at heykeli, şimdi- lerde lakabı tl Cava- liere (âtlı) olan ltal- ya'nın yeni başbakanı Berlusco- ni'nin gazabına uğrayan bir hay- van olarak değerlendıriliyor. Italya'nın önde gelen sanayici ve yatırımcılarından Berlusco- ni'nin partisi Forza Italia'nın se- çimlerden zaferle çıkması üzerine gelişen "yeni durum" Italyan de- mokrasisi açısından büyük tehlike olarak değerlendıriliyor. Çünkü bir sanayici ve ticari televizyon sahi- bi, devlet adına, kamu yayıncılığı yapan kuruluşlan denetlemekle yükümlü bir kuruluş olan "Kon- sey'Mn başına geçmiş durumda. Ostelik, yeni başbakan daha seçim kampanyası sırasında RAI'ye açtı- ğı savaşta "RAI komünistlerin elinde" biçiminde demeçler ver- mişti. italya'da yıllardan beri bu kon- seye Hıristiyan Demokrat Par- ti'den 6, komünistlerden 4, sosya- listlerden 3 üyeııin yanı sıra 3 de bağımsız üye giriyordu. Ancak ge- çen yaz özellikle bilim adamlan ve aydınlann girişimleri ile bu du- ruma son vermek için harekete ge- çildi ve ilk defa bu konseye politik kimlıği olmayan ente- lektüeller seçildi. Ay- dınlar, konseyi yıllar yılı süren bu polıtik bağımlılıktan kurtar- maya çalışırken, Ber- lusconi başbakan seçi- lir seçilmez bu çaba- larla alay eden beya- natlar vermeye başla- dı: "Dünyada hiç bir demokratik ülkede kamu yayıncılığı ya- pan kuruluşlar, ser- best seçimlerle iktidara gelmiş hükümete muhalefet edemez. RAI, ttalyan halkının istediği haberciliği yapmıyor." Berlusconi, Italyan halkının ter- cihlerini ise kendi yaptırdığı ka- muoyu yoklamalanndan elde ettiği bulgularla değerlendiriyor. Ancak Berlusconi bu yoklamalarda çıkan sonuçlan açıklamıyor. Berlusconi'nin bu tutumu tartış- malara neden oluyor. RAI zaten sürekli eleştirildiği halde, demok- ratik çevrelerde Berlusconi'nin bu kurumu ele geçırmesi durumunda demokrasinin fıilen ortadan kalka- cağından endişe ediliyor. TRT2 27.05İA1İ Saydam'ın 'Ne Var Ne Yok' değerlendirmesi: 'Kalıcı değerlerin programı' FtGEN YAMK TRT2'de yayımlanan "Ondan Sonra" ve "Cumhuriyete Kanat Gerenler" programlarının danış- manlığını yapan Ali Saydam bu kez bir sohbet programıyla ekran karşısında. Üçüncü bölümü yayım- lanacak canlı sohbet programı, "mesai sonrası, Boğaz'a karşı bir işyeri ortamında alternatif talk- show" mesajıyla yayma girdi. "Türkiye'de esas olarak tele- vizyonlar ratinge kilitlendikleri için, 'bunu elde etmek halkın en geniş kesiminin duygu ve düşün- celerine ulaşmakla gerçekleşebi- lir 1 gibi bir yayıncılık anlayışı oluşlu." diyor Aİı Saydam: "Öysa gelişme, halkın en geniş kesimi- nin duygu ve düşünceleriyle ger- çekleşmez. Onların bir adım önünde, üst düzeyde hedefler gös- tererek ilerleme sağlanabilir an- cak. Bütün dünya televizyonları, hem halkın isteklerine yönelik hem de bu tarzda programlar gerçekleştiriyorlar. Türkiye'de eksik olan buydu. Biz de bu prog- ramla bu boşluğu doldurmayı he- defledik. Bizim programımızın farkı, konuklarımızın medvada sık sık yer almayan değerli isim- lerden oluşması." Ah Saydam, "Ne Var Ne Yok"un "alternatifliği"ni bu söz- leriyle özetliyor. Bir kültür ve eği- tim kanalı olan TRT2'nin de bu boşluğu doldurmadaki öneminin al- tını çizen Saydam, "TRT2, bu özelliklerini devlet ciddiyeti için- de ve fakat asık suratlı bir tarzda değil, rahat bir ortamda sunuyor. KonukJarımız da \aptıkları. üret- tikleri değerlerle bugün için med- yatik isjmler olmadığından biz bu Nevval Çizgen ile programı sunan Ali Saydam artık yalnı/ çıkacak. anlamdaki sanatçı, sendikacı, bi- lim adamı ve sanayiciye kapılan- mızı açıyoruz. Eğer becerebilir- sek, Türkiye'de sadece yükselen değerlerin değil, kalıcı değerler üzerinde de birtakım işler yapıla- bildiğini kanıtlamak istiyoruz" diyor. Yalnızca izlenme oranı üze- rine inşa edilmiş TV kanallarının varlıklannı uzun süre koruyamaya- caklannı söyleyen Saydam, kamera karşısına geçmeden önce "görüş toplamış". En önemli meselenın samimiyet olduğunu belirten Say- dam, asıl hedeflerinin kış dönemi olduğunu belirtiyor. Bu akşamki bölümde lstanbul'da yaşanacağı ileri sürülen deprem ve benzer doğal afetler konusundaki polemıkler ele alınacak. tstanbul tt- faiyesi eski müdürü, Türkiye Yan- gınlan Önleme Demeği Başkanı ve ıTÜ öğretım üyesi Doç. Dr.Abdur- rahman Kılıç stüdyo konuğu ola- cak. Kılıç, akademik açıdan olası felaketin boyutlannı çizecek ve ön- lemleri anlatacak. Türkiye'nin sayılı işkadınların- dan olan ve farklı sektörlerdekı ya- tınmları ile adını duyuran Sıdıka Atalay da Türkiye'nin ekonomik panoramasını çizecek. Programın üçüncü konuğu ise ls- tanbul Üniversıtesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Anabılim Dalı Başkanı Prof. Dr. Barış Mater. Aynı zamanda Çevre Koruma Der- neği Başkanı da olan Prof. Dr. Ma- ter, hem hafta sonu dınlencesi hem de sportif amaçla halka açık tutulan Ballıkayalar Vadisi'nın son dönem- de uğradığı tahribatı ve bu konuda alınması gereken önlemleri dile ge- tirecek. "Ne Var Ne Yok"un canlı mü- zikleri Önder Foçan'a aıt HBB 01.10 Hitchcock'ta bir dönüm noktası KanalD 22.00 'Mavi GÖZİÜk' 'Sabotaj', Hitchcock ustanın başyapıtların- dan biri degil ama izlemeye değer. Sabotage/ Yönetmen: Alfred Hitchcock / Senaryo: Charles Bennett (Joseph Conrad'ın "The Secret Agent" romanından) / Görüntü: Bernhard Knovvles / Müzik: Louis Levy / Oyuncular: Oscar Homolka, Sylvia Sidney, Desmond Taster/ ABD 1936, 77 dakika. TV Servisi- Verlock (Oscar Homolka), Londra'da işletti- ği sinema salonunu paravan olarak kullanan bir ajandır. Hiç- bir şeyden haberi olmayan kansı ve onun küçük kardeşiyle "yaşamını sürdürürken" bir polis sinemanın karşısına ma- nav dükkanı açarak adamı izlemeye koyulur. Bu arada polisle adamın kansı arasında duygusal bir ilişki gelişmeye başlamıştır. Verlock işlerinin arasında bir yandan da bu aldatılmanın hesabını sormayı deneyecektir. Alfred Hitchcock'un tngiltere döneminden bir yapıtı bu akşam HBB'de ekrana geliyor: "Sabotaj". 1936 yapımı fılmde bir casusluk öyküsü anlatıhyor. Film, Hitchock'un başyapıtlan arasında sayılmıyor, ama sanatçının sinemasın- daki bazı değışiklikleri içermesi açısından önemli sayılıyor. Sabotaj, Hitchcock'un gerilim mekanizmasından çok kişi- lerin iç dünyasına, simgelere ağırlık vermeye, öykünün yapı- sını ve kurgusunu buna göre oluşturmaya başladığı dönemde gerçekleştirildiği için casusluk fılmlennde bir dönüm noktası özelliğini taşıyor. Sabotaj, Hitchcock'un sanatındaki bir evreyi gözlemek is- teyenler için tekrar ekranda. Hülya Uğur da halkpazanna çıktı TV Servisi- Yönetmenliğini Ahmet Çelenk'in yaptığı, "Mavi Gözlük"te aktüel olaylar Hülya Uğur'un yorumuyla ekrana gelmeye devam ediyor. Uğur hafta İlhan Kesici'nin evine konuk oluyor. Sazlı ve sözlü ge- çecek zıyarette Kesici, özel hayatınının bilinmeyen yönlerini, zevkleri- ni, evliliklerini anlatırken, aynca, saz heyeti ile birlikte söylediği şarkı- larla Hülya Uğur da dans ederek ona eşlik edecek. Programda yer alacak bir diğer konu da Uğur'un Başbakan Tansu Çiller'e nispet olarak Bakırköy halk pazannı gezmesi olacak. Hülya Uğur, Pazarcılarla ve halkın arasında dolaşarak onlann tepkilenni öl- çecek.