14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1TCMMUZ1994CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Simpson'un rah sağlığı îyi • LOS ANGELES (AA) - Eski kansını ve erkek arkadaşını öldürmekten yargılanan ve intihar edebilir endişesiyle gözlem altında tutulan Amerikalı ünlü futbolcu O.J. Simpson'ın psikolojik durumununiyi olduğu biJdiriJdi. Los Angeles şerifi Simpson'ın psikoloğunun futbolcunun ruh sağlığırun yerinde olduğunu bildirmesinin ardından "intihar gözetiminden" çıkanldığını söyledi. Kınm'da parti Bderi öldÖPÛMÛ •SIVASTOPOL(AA)- Özerk Kınm Cumhuriyeti'nde, Liberal-Hıristiyan Partisi lideri Evgeni Podanov, başkent Simferopol'de uğradığı sılahlı saldında öldii. Saldında, Podanov ile birlikte 5 koruma görevlisi de yaşamlannı yitirdi. Saldınnın kimler tarafından ve ne amâçla düzenlendigi henûzbilinemedi. Avrupa Konseyi Sofya'yı uyardı •SOFYA (AA) - Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı Miguel Marünez, Bulganstan'ı demokratıkleşme sürecine hız vermesi konusunda uyardı. Martınez, Bulgaristan hakkında hazırlanan raporlann pek iç açıa olmadığını belirterek "Bu raporlann Bulgaristan'da iç siyasi hesaplaşmalarda bir koz olarak kullanılması bizi üzmektedir" dedi. Nükleersantral incetemede • MOSOKVA(AA)- Ermenistanın tehlikeli olduğu için kapatılan, ancak şimdi Rusya'nın teknik yardımı iie yeniden üretime sokmak istediği, Türkiye sının yakınındaki nükleer santrah Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) uzmanlannca incelenecek. IAEA uzmanlan bu amaçla dün Erivan'a geldiler. Ermenistan, bu santralın yıl sonunda yeniden çahşmaya başlamasmı hedefliyor. Çeçen-Rusya rehine krizi • MOSKOVA(AA)- Rusya'nın Kuzey Kafkasya'daki Mineralniye Vody kenti yakınlannda bir yolcu otobüsündeki 40 kişiyi rehin aldıktan sonra dün yakalanan üç saldırgan, Moskova ile Rusya'nın Çeçen Cumhuriyeti arasında sorun oldu. Saldırganlar, güvenlik güçlerinden talep ettikleri bir helikopterin kendilerine verilmesi üzerine Rusya'dan tek yanlı bağımsızlık ilan eden Çeçen Cumhuriyeti'nin Gudermes kasabası yakınına iniş yapmışlardı. •NEWYORK(AA)- Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olan ABD'nin bazı bölgelerinin, Bangladeş kadar yardıma muhtaç olduğu ortaya çıktı. Söz konusu bolgeler Los Angeles, Boston ve Baltimoregibi ülkenin en gelişmiş kesimlerinde bulunuyor. New York Times, Soğuk Savaş döneminde zor durumdaki ûlkelere yardımda bulunan "Uluslararası Kalkınma Ajansı"nın (AID), şimdi Arnerika'nın geri kalmış bölgelerini kalkındınnaya çabşmasını önerdi. •HONGKONG(AA)-Çin ve Ingiltere, Hong Kong'un geleceği konusunda 3 yıüık bır anlaşmaya vardılar. Sino-İngiliz Ortak İrtibat Grubu'ndaki (JLG) Çin beyetinin başkam Guo Fengmin, şu anda İngüiz bırliklerin elinde bulunan Hong Kong'taki askeri alanlar konusundayedi yıldır devam eden anlaşmazhğa son verildiğini söyledi. Senato, Türkiye'ye askeri yardım kredisinin içgüvenlikte kullanılması yasağını kaldırdı ABD ilekrizyumuşadı FUATKOZLUKLU WASHESGTON - Türkiye-ABD ilışkılennde 'askeri yanhm kredisi' nede- niyle ortaya çıkan krizin aşılmasında önemli bir adım atıldı. Senato, ABD yardımlanyla alınacak silahlann iç gü- venlik amacryla kuüamlamayacağı' maddesini yasa metnınden çıkararak onun yerine 'Amerikan silahlannın ulus- lararası hukuk kurallanna aykırı olarak kuUaıulamayacağı' hükmünü getırdi. ABD askeri yardım kredısıne 'şart' getınlmesıne Başbakan Tansu Çillerin "Gerekirse reddederiz" şeklinde 4 sert çıkması' ve Türk Dışişleri'nin gösterdiği yoğun çabalar meyvesini verdi. Baskılar üzerine harekete geçen Clin- ton yönetiminin etkisiyle 1995 mali yıh dış yardım paketinden Türkiye'ye veril- mesi öngörülen askeri krediye Senato Tahsisler Komitesi'nin getirdiği 'silahla- nn kuHanımına' ilışkın 'kısıtlama' kara- n, Genel Kurul tarafından yumuşatıldı. Cumhuriyetçi Parti'nin Mississippi Eyalet Senatörü Thad Cochran, gelecek yıl Türkiye'ye verilecek dış yardım aske- ri kredisi için Tahsisler Komitesı tara- fından getirilen "Silah ve teçhizatlar iç güventiğin sağlanmasma yönelik kulla- nılmaması anlayışıyla verilir" şartının tasan metninden çıkanlmasını istedi. Cochran'ın önerisine iç güvenlik şar- tının başaktörü' olan Senato Tahsisler Alt Komitesi Başkanı Vermont Eyalet Senatorö Demokrat Partili Patrick J. Leahy, "Kaldırmayalım, ancak tasanyı biraz daha yumuşatalım" diyerek karşı çıktı. İkı senatör, aralannda danışma- larda bulundu ve daha sonra yeni bir tasan metni üzennde uzlaştı. Cumhuriyetçi Cochran ile Demokrat Leahy üzerinde uzlaşıp Genel Kurul'a sunduklan metinde Sç güvenlik' hük- münü tamamen kaldırdılar. Metinde, Türkiye'nin dış yardım kre- dileri ilealacağı askeri malzeme ve teçhi- zatı uluslararası hukuka aykın olarak kullanmamasını öngören "Muğlak ve pratikte bir ktsıtlama getirmeyeceğr sa- nılan bir ifade kullanıldı. Uzlaşma metninde şu ifade yer aldı: "Türkiye'nin, ABD dış yardımıyia aia- cağı askeri malzemeler, uluslararası hu- kuka aykırı olarak kullanılnmacaktır." Yunanistan'a ağır hükümler Bu arada genel kurul Yunanistan'a ilişkin Tahsisler Komitesi karanndan farklı olarak ağır hükümler getirdi. Buna göre ABD Dışişleri ve Savun- ma bakanlıklan, 1995 mali yılı dış yar- dım bütçesinden Yunanistan'a verile- cek askeri yardım kredisinin, Sırbis- tan'a uygulanan Birleşmiş Milletler yapünmlanna karşı gelip ambargoyu delip delmedığine ilişkin bir rapor hazır- layacaklar. Söz konusu raporun şubat 1995 tarihine kadar kongreye gönderil- mesi kararlaştınldı. ABD Dışişleri ve Savunma bakanlık- lannın raporunun 'olumsuzluk' içermesi durumunda Yunanistan'ın ABD dış yardımını kullanamayacağı kaydedildi. Üslubu yumuşatılan yasa tasansı, sözlü yoklama sonucu kabul edildi. Genel Kurul'un kabulü sonrasında, yasa tasansı üzerine söz alan Cumhuri- yetçi Parti Kentucky Senatörü Miıch McConnell, 'ABD'nin, Türkiye'den da- ha iyi bir mütteflki olmadığını' dıle getir- di. McConnell. "Bu denli büyük bir müttefikimiz üzerindeki baskıların kaldı- rılmasından mutluluk duvdum" dedı. ABD ASKERİ YARDIM KREDİSİ Ankara, Senatö'nun karanndanmeoınunANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - ABD Senatosu'nun, Kürtlere yönelik insan haklan ihlalleri gerekçesiyle, Türkiye'- ye verilen askeri yardım kredi- lerinin İç güvenlikte kullanıuna- ması' koşulunu kaldırması, Ankara'da memnuniyetle kar- şılandı. Başbakan Tansu Çiller, memnuniyetini "Ctinton, benim tepkim üzerine, karann kaldınl- ması için çalışacağını söylemişti. Zaten ABD, Türkiye'nin teröre karşı mücadelesini desteklemek- tedir" sözlenyle ifade etü. Ankara, sürecın henüz ta- mamlanmadığına dikkat çek- mekle birlikte, Bill Clinton yönetiminin, Senato karanrun İcaldınlması için yaptığı çalış- malann sonuç venneye başladı- ğına inanıyor. Senato karann- da, 'yardmun uluslararası hukuk koşuUanna göre kullanıl- ması' şartı ıse, Ankara tarafın- dan 'pratikte önem taşımayan ve bir koşul saydmayacak bir il- ke' olarak değerlendınldi. An- kara, Türkiye'nin hiç bır zaman uluslararası hukuk kurallanaı çiğnemediğini vurgulayarak, bu şartın bir 'önkoşul' olarak değerlendirilemeyeceğini beür- tiyor. ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'ye verilen askeri yar- dım kredisinin Kürtlere yönelik insan haklan ihlalleri nedeniyle dörtte bir oranında askıya alin- masına karar vermişti. ABD sistemi uyannca, Temsilciler Meclisi'nin karan Senato'ya gönderildi. Senato, Temsilciler Meclisi'nin yüzde 24 oranında- ki askıya alma karanru kaldıra- rak, askeri yardımı iç güvenlik- te kuDanmama 1 koşulunu öne sürmüştü. Türkiye, kararlann gerçekçi delillere dayanmayan iddialar nedeniyle alınmasını ve iki ül- kenin müttefiklik ilişkisinden kaynaklanan bir konunun baş- ka şartlara bağlanmasının ka- bul edilemeyeceğini bildirmişti. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin de, ABD Dışişleri Bakanı War- ren Christopher'a mektup yaza- rak kararlann kabul edilemeye- ceğini bildirmişti. Dışişleri kaynaklanysa, ABD Kongresi'nde sürecin ta- mamlanmadığına dikkat çeke- rek, Senatö'nun son karan ile Temsilciler Meclisi'nin daha öncekı kararlannın çelışkili ol- ması nedeniyle 'Lzlaştırma Komitesi' tarafından ele alına- cağını kaydediyor. Uzlaşürma Komitesi'nin ise, *0' kısıtlamay- la, yüzde 25 kısıtlama arasında bir seçim yapabileceği belirtili- yor. Başbakan Çiller, gazetecile- nn bu konudaki sorulannı ıse şöyle yanıtlarken, kendisinin ABD Başkanı Clinton'ı araya- rak, bu kararlan kabul edeme- yeceklerini bildirdiğini aktardı. Çiller, Clinton'm da, karann değişmesi için çabşma sözü ver- diğini haürlattı. Karann değiş- mesinden memnun olduğunu söyleyen Çiller, ABD'nin her zaman Türkiye'nin teröre karşı verdiği mücadeleyi destekledi- ğini söyledi. POLITIKADA Charles, Caıııilla'dan vazgeçmiyor i Prenses Dia- Vı başka bir kadınla aldartığını açıkça itiraf eden Prens Charles, sevgilisi Camilla Parker Bovtles'u terk et- meyeceğini ve eşinden de şimdilik boşanmayacağı söyledi. ITN televizyonunun önceki gece yayımladığı belgeselde konuşan Prens Charles, sevgilisi Camilla Parker Bowles'u "Benim için çok önemli bir arkadaş" diyerek tanımladı. 'Aldatılan prenses' Diana ise, evlüiğinin etrafında kopanlan fırtınadan uzak kalarak özel yaşanttsını korumaya çalışıyor. (Fotoğraf: REUTER) Ingiltere Başbakanı, Kıbns krizi çözülmeden adanın AB üyesi olamayacağını söyledi KıbrısRumlarmaIııgilizeııgeli pa Birliği üyeliği anlamına gelecek bir girişimin uygun görülmediğini bebrtti. Başbakan Major'ın açıklaması, İngil- tere'nin Kıbns Sorunu'na ilişkin öteden beri sürdürdüğü tutumu yansıtıyor. Kıbns Cumhuriyeti'nin Türkiye ve Yu- nanistan ile birlikte üçüncü garantörü olan İngiltere adına bugüne kadar yapı- lan çeşitü açıklamalar, Kıbns Sorunu'- na mutlaka iki toplum arasında vanla- cak ortak anlaşma zemininde birçözüm bulunmasım öngörüyor. Bunun son örneği, geçen yıl ekim ayı- nda Kıbns'da toplanan İngiliz Uluslar Topluluğu Liderler Doruğu öncesinde yaşandı. İngiltere Dışişleri Bakanı Do- uglas Hurd, doruk topjantısının Lefko- şa'da yapılması nedeniyle Kıbns Rum Yöneümi'nin bunu bir propoganda fırsatı olarak kullanma olasıhğını ima etti ve "Kıbns Sorununun çözümünü zora sokacak hiçbir girişimin İngiliz Uluslar Topluluğu'ndan beklenmemesi gerekir" dedı. İngiltere'nın Kıbns Rum tezinden yana tavir almarnası Kıbns Rum kamuoyunu öfkelendirdi ve Do- ruk Toplantısı'na katılan Krahçe Eliza- beth'e yönelik protesto gösterileri yapıldı. Ingiltere'nin Kıbns Sorunu'nda ta- kındığı tarafsız tutuma bir diğer örnek de yine geçen yıî yaşandı. İngiltere Dı- şişlen BakanlığVnda dış yardımlann- dan sorumlu devlet bakanı Barones Chalker, Kıbns için federasyon dışı çö- zümler de olabıleceğini söyleyip konfe- derasyonu ima edince Rum kamuoyun- dan şiddetli tepki gördü. İngiltere, her ne kadar Kıbns So- runu'nun çözümü yönünde taraf tut- muyorsa da İngiliz hukuk uzmanlan, Avrupa BiriiğYnin sorunun çözümüne yönelik somut adımlann atılması için 1 Ocak 1995 tanhıne kadar süre tanıdjğı- na ve bu tarihten sonra AB'nin. sadece Kıbns Rum Yönetimı ile görüşmeye hazırlandığını belirtıyorlar. Kıbns'ın AB üyeliğine ilişkin tartışmalar genişle- diği takdirde İngiltere'nın, 1960 Kıbns Anayasasf nın hazırlanmasında yüklen- diği rol gereğince konuya el atacağı tah- mininde de bulunuyorlar. Kıbns'a iliş- kin Türk tezinde ısrarla yinelenen eşitlik ilkesi. 18 Arahk 1958 tarihinde Paris'de Türkiye, İngiltere ve Yunanistan ara- sında yapılan toplantıda İngiltere tara- fından önerilmiştı. EDtPEMİLÖYMEN LONDRA İngiltere Başba- kan] John Major Kıbns Rum Yöne- timi'nin Avrupa Birliği'ne üyelik ba§vurusunun, Kıbns Sonınu çö- zülmeden gerçek- leşemeyeceğini söyledi. Avam Kama- rası'nda bir soru önergesine verdiği yanıtta Başbakan Major, Kıbns'ın bö- lünmüşlüğüne bir çözüm bulunması ge- rektiğini, bu sorun çözülmeden Kıbns'- daki toplumlardan sadece birinın Avru- Türk hirliğinin intikali Gecikmenin nedeni^Boşnak kurnazhgı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bir- leşmiş Milletler'in (BM) çağnsı çerçeve- sinde, Bosna- Hersek'e gıden Türk Banş Gücü Görev Kuvveti'nin görev bölgesi olan Zenica'ya inükalinde ortaya çıkan pürüzün Boşnaklann kumazlığından kavTiaklandığı belirlendi. Türk birliğinin Zenica'da yerleşeceği demir-çeuk fabrikası tesisleri için Boş- naklar BM'den aylık 135 bin mark (yak- laşık 3 milyar 700 milyon lira) kira iste- yince BM yetkilileri bunu kabul etmedi. BM yetkilileri, bölgede görev yapan UNPROFOR makamlanna Boşnak- lann, kamu mallan için bir kira bedeli is- temeyeceklerinin garantisini verdiklerini anımsatarak, bu kira bedelinin ödenme- mesi ya da asgariye indirilmesi yolunda talimat verdiler. Ankara'daki askeri kaynaklar, Bos- na'daki sorunun en kısa sürede çözüm- lenmesi yolunda çalışmalara başlan- dığını, Türk Birligi'nin bu pürüze rağ- men moraünin gayet iyi olduğunu, inti- Bosnab Sırplar ve Müslümanlar arasmdaki çattşmalar, BM'nin son ateşkesin bozulmasıyla ilgiü kaygılarım ifade etmesin- kale en kısa sürede başlanmasmın plan- d e n ^^^ a ^ d a yoğunlaştı. Önceki gün Saraybosna'yı terk eden 260 sığınmacıdan biri olan küçük kız, otobüsün camın- landığını soyledıler. j , , , k e n t e s o a b i r b a k ı ş a t a r k e n gözyaşlannı tutamıyor. (Fotoğraf: REUTER) SORUNLAR ERGUN BALCI BöyleDemokrasi, Böyle Politika Olmaz Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde Demok- rasi Partisi'nin (DEP) kapatılması ve bazı DEP milletve- killerinin tutuklanması görüşülüyor. Türkiye'nin üyeliği- nin askıya alınmasının gündeme gelebileceği bildirili- yor. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jacques De- lors Brüksel'de Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile yaptığı görüşmede DEP'in kapatılması ve milletvekil- lerinin tutuklanması konusunda "ciddi kaygılan" oldu- ğunu bildiriyor, Karayalçın, bu duruma "yanlış yasala- rtn yol açtığmı, yasaların değişmesi gerektiğini" söyle- yerek savunma yapmaya çalışıyor. Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi toplantısına katılan Türk milletvekilleri, Türkiye'deki çağdışı bazı uy- gulamalara yöneltilen eleştirileri yanıtiayabilmek için ter döküyor. Lahey'deki Avrupa Parlamento Başkanları toplantısı- na katılan TBMM Başkanı HüsametUn Cindoruk, Milli- yet gazetesinden Derya Sazak'a yaptığı açıklamada "Türk demokrasisine güven kaybolmuş" dedikten son- ra şöyle devam ediyor: "En acı olanı, eski Doğu Bloku'- nun bile bizden hesap sormasıdır. Batı, terörle mücade- lemizi destekliyor. Türkiye'nin bölünmesine karşılar. Ancak bir siyasal partinin kapatılmasını Batı'ya anlata- mazsınız. DEP'i parlamentoda tutabilmeliydik." 3 temmuzda Viyana'da başlayacak AGIK toplantısın- daTürkiye'de demokrasi ve insan haklarındaki aksama- ların gündeme getirilmesi bekleniyor. • • • Bunlar son birkaç gündür basınımızda çıkan haberler- den bir demet. Şimdi kalkıp da "Efendim, ABD Kongresi'nde Rum ve Ermeni lobileri etkili oluyor. Avrupa zaten bizi hiçbir za- man sevmez, onyargılı davranır" diyerek kendinizi sa- vunamazsınız. Savunamazsınız, çünkü bizzatTBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk" "Bir siyasal partinin kapatılmasını Batı'ya anlatamazsınız. DEP"\ parlamentoda tutabilme- liydik"d\yor. DEP'in kapatılmasını yalnızca Batı'da degil, Türkiye'- de de demokrasiye inanan hiç kimseye anlatamazsınız. Insanların düşüncelerinden ötürü cezaevine atılmasını da anlatamazsınız. Ne Batı'da ne de Türkiye'de. "International Herald Tribune" gazetesinde Giles Merritt son zamanlarda Batı basınında Türkiye hakkın- da çıkan en ılımlı yazılarından birini yazdı. Batı'nın Tür- kiye'yi dışlamaması, Türkiye'yi desteklemesi gerektiği- ni belirtiyor yazar; Türkiye'nin her şeye rağmen bölgede parlamenter demokrasiyi uygulayan tek ülke olduğunu söylüyor. Ama yazısmın bir yerinde bir gerçeğe parmak basarak şöyle diyor: "Türkiyeyıllardır izlediği aşırı tüke- tim politikalarmın ve insan haklannın Batı kamuoyunda çok ciddiye alındığı yolundaki uyarılara kulaklarını tıka- masının faturasını ödüyor." Yalan mı? Gerçi Avrupa'nın çifte standardı, Bosna ve Ruanda soykırımları karşısında seyirci kalması herkesin "malu- mu." Ama siz Avrupa'ya sonunda derdinizi anlatmışsınız. PKK'nın faaliyetlerini yasaklamayı kabul etmişler. Al- manya, Fransa gibi ülkelerde polis PKK merkezlerini basmış. Batılı hükümetler, teröre karşı Türkiye'yi des- teklediklerini açıklamışlar. Kalkın, bu ortamda, DEP'li milletvekillerini yaka-paça Meclis binasından alarak cezaevine tıkın. Ardından DEP'i kapatın. Bu parti içinde sertlik yanlılarının yanı sı- ra, daha ılımlı görüşe sahip olanların da bulunduğunu düşünmeden. PKK yanlılarına ve Türkiye'nin düşmanla- rına aleyhimizde kullanacakları kozları gümüş tepside sunun. Sonra Avrupa'da kıyamet kopunca Karayalçın Brük- sel'de, Türk milletvekilleri Strasbourg'da Türkiye'deki akıl almaz uygulamaları Avrupalılara anlatabilmek için ter döksünler. Buna da politika deyin. Ne böyle politika, ne de böyle demokrasi olur. GÜRCİSTAN'DA KEİ TOPLANTISI Tiflis,Ankara'dan gözlemciistediDış Haberter Servisi - Gür- cıstan Devlet Başkanı Eduard Şevardnadze. Abhazya'daki banş sürecinin denetlenmesin- de Türkiye'den gelecek askeri gözlemcilerin de görev yapma- sını istedi. Karadeniz Ekonomik İşbir- liğı mensubu ülkelerin dışişleri bakanlannın dördüncü olağan toplantısı, dün sabah Tiflis'te Gürcistan Devlet Başkanı Eduard Şevardnadze'nin açış konuşmasıyla başladı. Top- lantıya KEÎ'nin 11 asil üyesi ve 5 gözlemci ülkenin dışişleri ba- kanlan ile üst düzey yöneticile- ri katılıyor. KEİ toplanüsı için önceki gün Tiflis'e giden Dışişleri Ba- kanı Hikmet Çetin, Gürcistan Devlet Başkanı Şevardnadze ile önceki akşam geç saatlere kadar süren resmi bir görüşme yapü. Çetin, Şevardnadze görüş- mesine ilişkin gazetecılere yap- üğı açıklamada, Gürcü liderin Gürcistan'da görev alacak as- keri gözlemciler arasında Tür- kiye'den de bir heyetin bulun- masma ilişkin isteğirü dile getirdiğini söyledi. Türkiye'nin Tiflis'in bu iste- ğini değerlendireceğini kayde- den Çetin, Türkiye'nin So- mali'de şimdi de Bosıja'da ve belki gelecekte Azerbaycan'da benzer görevler üstlenmek du- rumunda olduğunu belirterek "Bu tür misyonlara katılma- mızda yarar goriiyonım" dedi. Gürcü gazetecilerin Tür- kiye'nin Ermenistan ile diplo- matik ilişki kurup kurmayaca- ğı sorusu üzerine Çetin, savaş ve saldırganlık devaın ettiği sü- rece bunun mümkün olmadı- ğını, ancak banşın yerleşmesi haünde Ankara'nın Ermenis- tan'la her türlü işbirliği içinde olacağını söyledi. Dışişleri Bakanı Hikmet Çe- tin dün aynca Yunanistan Dı- şişleri Bakanı Karolos Papul- yas ile de görüştü. Görüşmede iki ülke arasındaki sorunlan- nın çözümü amaayla iki ülke dışişleri bakanlıklan yetkilileri arasında daha üst düzey gö- rüşmelere hazırlık amacıyla toplantılar yapılmasına karar verildi. Çetin gazetecilere yaptığı açıklamada iki tarafın, müste- şar yardımcılan düzeyinde gö- rüşmeyi kararlaştırdığını belir- terek bundan daha üst düzey- de toplantılar yapılmasının ise alt seviyedeki görüşmeler bağlı olacağını kaydetti. Yetkililer, dışişleri bakanlığı müsteşar yardımalan düze- yinde yapılacak görüşmelerin başanlı sonuç vermesi haünde birdışişleri bakanlan veya baş- bakanlar toplanüsı düzenlene- bileceğini kaydediyorlar. YAŞAYANKOSTA Athena Daponte 50.000(KDVİçinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İstanbul ödemeti gönderilmez
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear