Catalog

SAYFA CUMHURİYET 5HAZİRAN1994PAZAR 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Iki kişiük bir vakıf! Dr. BLLENT AKSOY Boğaziçi Universitesi V akfın adı Kulsan. gıbı tanınmış Türkbılımcıler Bu ad. Flaman- cadakı 'kultuur' (kultur) ıleTurk- çe 'sanat' soz- cuklenndekı ılk uç harfın bırleştınlmesıyle or- ta\a çıkmış Vakfın başkanı Adnan Dalkıran on beş yıldır Hollanda'da yaşıyor, bu yıl da \msterdam Buyukşehır Beledıye Mechbi'ne uye seçıl- mış Vakfın genel sekreterı Bayan Veronica Divendal, Leıden Lnıversıtesfnde Turk dılı \e edebıyatı oğrenımı gor- muş Orhan Pamuk'un 'Beyaz Kale'sını Flamancaya çevır- mış Kulsan'ın malı kaynaklan- nı Hollanda Kultur Bakanlığı ıle Amsterdam Buyukşehır Beledıyesı sağlıyor Vakfın danışma kurulunda Barbara Flemming, Robert Anhegger (Turkologlar) var Ancak, butun ış yukunu başkanı ıle genel sekreten çekıyor İkı kışılık bır ordu bu1 tş- te bu ıkı kışı vakfın kurulduğu 1987"den bu yana geçen altı yıl ıçınde şaşırtıcı bır çalışrna temposu ıçınde gerçekleştiril- mesı guç bır program gerçek- leştırmeyı başarmışlar. Hıçbır Türk konsolosluğunun, kül- tur ataşelığının başaramaya- cağı kadar yüklü btr program bu. Bugüne kadar beş yüzü aşkın sanat, kültur, bılım ada- mı ve yazar, Kulsan'ın çağnlısı olarak Hollanda şehırlennde konferanslar, konserler ver- mış, tıyatro ve sınema şenlık- lerine katılmış, sergiler açmış Inanılması güç bır sayı bu1 Kulsan'ın son kültur hafta- sında da tambun Necdet Ya- şar yönetımındekı İstanbul Devlet Turk Muzığı Toplu- luğu'ndan sekız sanatçı ıle bu satırlann yazan, vakfın çağn- lısı olarak Hollanda'daydı., Başkan Dalkıran ıle Genel Sekreter Divendal amaçlan- nın Türkler iie Hollandalılar arasında bir kültur köpriisü kurmak' olduğunu soyluyor- lar. 'külrür'den anlaşılan şey ise 'konınup saklaıunasi gere- ken, sahici kültur.' Kulsanın çalışmalannın nı- telığını ve kapsamını daha lyı anlatabılmek ıçın vakfın gele- cekle ılgılı tasanlanndan da soz etmelıyım 1994 guzunde duzenlenecek olan 'Türkiye Çingeneieri Şenliği'nın hazır- lıklan tamamlanmış durum- da 1995'ın programında Kurt musıkısı ve folkloru, Alevı semahı, Osmanlı hare- mınde musıkı. Turk halk danslan. bozlak haftalan var 1996 ıse her yıl bır şehır seçe- rek o şehrı kulturel yonlenyle tanıtmayı amaçlayan, kısa adı EUROPALIA olan Avrupa Kültur Fonu ıle Kulsanın or- tak çalışmalanyla 'Gecmişte >e Günümüzde tstanbuT yılı olarak değerlendırılecek Bı- zans, rembetıka ve Yahudı sınagog musıkılen bu çerçeve- de tanıtmak ıstedıklen musıkı turlen arasında Avrupa'da. Amenka'da bırçok kultur derneğı \e va- kıf var, ama hıçbınsı bu kap- samda ve duzeyde bır etkın- lıkler dızısı ortaya koyabıl- mış değıl Kulsan, Turkıye kulturu- nu oluşturan farklılıklann tumune dostça yaklaşarak bu çeşıtlılığı bır 'kültur mo- zaiği' olarak tanıtmak ıstı- yor Turk resmı kurumlann- dan beklenemeyecek kadar açık fikırlı bır tutumun uru- nu bu çaba tşte Turkıye'nın bu zengın kulturunu tanıt- ma volunda harcanan çabd- ların daha somut bır urunu- nu de bu gezı sırasında zaman zaman görmek ıste- dım Avrupa ulkelennde çoğu ezık bır ruh halı ıçınde yaşayan yurttaşlanmızın ık- tısadı açıdan epeyce yoksul, ama kulturel geçmışı yonıin- den çok zengın bır ulkenın ınsanlan olduklannın bılın- cıydı aradığım PENCERE Rasöantı DeğiL Telefondakı ses "Cınayet ışlenıyor" dıyordu, "Bunun onune geçmek gerekıyor, soygun var. " KİT lersatılıyor Nasıl? Hıçbır ışadamı malını mulkünu boyle pazarlamaz Bır fabrıkan var, arsası 20 mılyar eder, hangı sıvrı aktllı yal- nız arsası 20 mılyar eden fabrıkayı 2 mılyara elınden çı- karır'? 'Devlet malı denız, yemeyen domuz" kuralı "sozde ozelleştırme"de yuruyor Telefondakı ses "özal kasten yaptı, ben ınanıyorum kı 1987'de KlT'leri bılerek kundakladı " • Ne rastlantı' Ertesı gun Koç Holdıng Yurutme Kurulu Başkanı Inen Kıraç'ın Mıllıyet'te çıkan konuşmasını okudum Kıraçdıyorkı '1987'de KİT'lerı ust uste topladığmızda kârlı oldukla- rını goruyorsunuz O devırde sanayı kompetıtıf (rekabet- çı) değıl dıye sıcak para hadısesını yaratıyorsunuz Kendı KİT'lerınıze yatırım yapmıyorsunuz Onlara 'ban- kalardan borç al' dıyorsunuz. Öyle baktığınızda acaba ozellıkle mı yapıldı' dıye duşunuyorum " Sonra, neoluyor^* Sayın Kıraç anlatıyor Turgut Özal, Turkıye de baktı, 19B0 lerın başında sa- nayı kompetıtıf değıl, bunu bır kenara koyalım' dedı, Hızmet sektorunu gelıştırelım, kuçuk sanayı bıraz ol- sun, bır de tarımı kuçultelım1 dedı Bu goruş belkı kom- şumuz Yunanıstan gıbı kuçuk bır ulke olsaydık, başarılı olabılırdı Sahıl kasabalanna oteller yapardınız, turıst gelırdı, dovızınız olurdu, bankacılıkla yapabılırdınız Ama Turkıye gıbı buyuk, 60 mılyon nufuslu, nufusu (hız- la) artan bır ulkede olmaz " Bılmem kı Kıraç'a ne desek? Solcu mudur dınozor mudur, modası geçmış milliyet- MArkost 17. Sayfada rf Tknm ürünlerimizi, Türkiye'nin özkaynaklannı değerlendiren, sınai ürüne dönüştüren bir üretim anlayışı... Geçimini, şerbetçiotu ve arpa tanmıyla sağlayan binlerce çiftçi ailesinin emeğinin değferlendirilmesi... Bu urunlerı fabrıkalarda ışleyen binlerce ışçı aılesine saglanan ıstihdam olanagı... Bilecik, Çumra,Afyon, İstanbul, Izmir ve Adana'da bira ve malt üreten, şerbetçiotu işleyen tam binlerce ortağa ve 6 fabrika... 1995'te Ankarada faaliyete geçecek 7. fabrika... Halka açık üç şirketiyle Bıra bu kapağın altındadır 25yıldır • • »* Türkiye'ye mal olmuş bir dev kuruluş... Türk insanından aldığı buyuk destekle gerçekleştirdiği üretimini, Rusya Federasyonu'ndan Ingiltere'ye, Amerika Birleşik Devletieri'nden Japonya'ya, Brezılyadan Sıngapur'a, Almanyadan Kazakistan'a, dunyanın 24 ulkesıne ıhraç eden uluslararası bir Türk "marka"sı... Son üç yılda yapüan V ^ " J T bira ve malt ihracatıyla ülke ekonomisine 38 milyon doiariık katkı, 20 miiyon doiarhk '94 ihracat hedefi... Ve Balkanlar'dan Orta Asya ülkelerine kadar uzanan geniş bir kuşakta Türkiye'nin yatırım gücünü temsü eden girişim felsefesi... Evet, bu kapağin altinda sadece "bira" yok, Bu kapağm altinda tarımla, sanayiyle ihracatla ve yatırımla dolu yıllar var. Tam 25 yıl. 25.YIL Efes Püsen, bırAnadolu Endustn Holdıng kuruluşudur