Catalog

4 HAZİRAN1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karayalçın, Göknel'i ciddiye almadı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sosyal Demokrat Parti Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, eski İSKİ Genel Müdürû Ergun Göknel in kendisine yönelik suçlamalanyla ilgili olarak "Neyle suçlandığımı anlayamadım. Ben bir suçlama göremedim" dedi. Göknel'in, birgazeteye verdiği demeçte. "Bütün paralan parti emriyle topladım. Herşeyin sorumlusu İnönü. Karayalçın ve Sözen'dir" sözleri yeraldı. SHPlideri Murat Karayalçm. dün bu konuda kendisine yöneltilen sorulara. "Neyle suçlandığımı anlayamadım" yanıtını verdi. Göknel'in MEGA 10 kanalı için üç büyük kentin belediye başkanlannın para topladığına ilişkin sözleri anımsatıldığında, Karayalçın, "Bilmiyorum. Onunla ilgili zaten yargılama yapıldı. Siyasi partiler bağış toplayabilirler. Önemli olan bunun yasalara uygun olup olmadığıdır. Ben bir suçlama göremedim" dedi. Denurel'e, \(oldo>a'daki Konrat Üniversitesi'rtde onur doktoru unvanı verildi ve pelerin giydiriMi. Demirel döndü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dört günlük Ukrayna ve Moldova resmi ziyaretini tamamlayan Cumhurbaşkanı Demirel, dün akşam Ankara'ya döndü. Demirel'i TBMM Başkanı, Başbakan. Genelkurmay Başkanı. bakanlar ve milletvekilleri karşıladı. Demirel. iki ülkeye yaptığı ziyaretin "renkli ve dopdoiu" geçtiğini belirterek "Türk kardeşlerimizle, tarihi bir kucaklaşmadan dönüyoruz"dedi. ŞHP'den İnterstar'a dava ' • ANKARA (AA) - Ankara Cumhuriyet Basın Savcılığı, İnterstar özel televizyon kuruluşunda yayınlanan "Objektir' adlı haber programda. Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile SHP'nin tüzel kişiliğine hakaret ettiği gerekçesiyle. program yapımcı ve sunucusu Kadir Çelik hakkında. üç yıla kadar hapıs istemiyle dava açtı. Mercümek'in îtirafı Erbakan'ı sinirlendirdi • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)- RP'nin Merkez Karar Vönetim Kurulu(MKYK)üyeleri,il müfettişleri ve Hanımlar Komisyonu üyelerine yönelik düzenlediği eğitim seminerinin açıhşında konuşan Erbakan, Süleyman Mercümek konusundaki savlan yanıtlamak yerine, gazetecileri azarladı. Erbakan, "Mercümek, sizin inançlı kadrolannız içinde yer almıyor mu?" sorusuna sinirlenerek, "Bosna paralan yerine ulaştı. Bütün bu iddialan siz uyduruyorsunuz. uydurduğunuz haberin peşine koşuyorsunuz" dedi. LİSAN ÇÛZÜM Bizimlelngilizce sorununuzu çok kısa zamanda çözebilirsiniz. Lütfen bizi arayın. Tel: 3495938 Bahariye Cad. 62/3 9204AF054 no.lu pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. METİNKUZKAYA Nüfuscüzdanımı yitirdim. Hükümsüzdür. MUSA TOPAL Nüfuscüzdanımı, sigorta kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. TURHAN PA RLA KÇI CHPGenel Başkanı, dün Tekel ve Sümerbank işçileriyle görûştü. (Fotoğraf: YASEMİN KOYUTÜRK) Baykal: Nİyetmektubu açıkknsın İstanbul Haber Servisi - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. hükümet tarafından Uluslararası Para Fonu'na (IM F) gönderilen "Niyet mektubu'nda, dışannın güvenini kazanmaya yönelik taahhütlerde bulunulduğunu öne sürdü. Niyet mektubunda, Türkiye ekonomisinin temelini oluşturan ulusal kuruluşlann kesinkes kapatılacağı konusunda da taahhüt verildiğini öne süren Baykal "Niyet mektubunda dışarının gmenini kazanmaya yönelik taahhütlerde bulunulmuştur. Hükümet dışarıya güven vermeye çaba gösterirken Türk halkına güven vermiyor" dedi. Baykal. niyet mektubunun içeriğinin zaman geçirilmeden kamuoyuna açıklanmasını isteyerek hükümeti göreveçağırdı. Baykal, ekonomik istikrar paketi kapsamında kapatılması kararlaştınlan Sümerbank Bakırköy Hazar Giyim Fabrikası ile Tekel Cibali Sigara Fabrikasf nı dün zi yaret ederek işçilerle görüştü. Baykal'ın işçileri destek ziyaretine. İstanbul milletvekillen İsmail Çem, Algan Hacaloğlu ile Mehmet Sevigen de katıldılar. İlk önce Sümerbank Bakırköy Haar Gıyim Fabrikası'nı ziyareteden Baykal ve beraberindekiler, burada işçiler tarafından büyük bir coşkuyla karşılandılar. Baykal, fabrikadaçalışan bin 200 işçiye hitaben yaptığı konuşmada. hükümet tarafından 5 Nisan'da açıklanan ekonomik kararlan, üretime ve yatınma inanmavan felsefenin iflası olarak değerlendirdi. Türkiye'nin ckonomi politikalannı yönetcnlerin. ulusal kuruluşlan kapatma karan alarak büyük yanlışlıklar yaptığını savunan Baykal. öne sürüldüğü gibi ekonominin temelininkapatmayadeğil, üretimveyaünma dayandığını söyledi. Eyüp Aşık: Fatih'te ANAPile RPçekişecek İstanbul Haber Servisi - ANAP Grup Başkanvekili Eyüp Aşık. Fatih ilçesinde yeni- lenen seçimlerin RP-ANAPçe- kişmesi şcklindc geçeceğini söy- ledi. RP'nin YSK kararlan ko- nusundaki bazı iddialannı da eleştiren Aşık. "Türk adalerinin çirkin iftiralarla lekelenmesi, milli ve manevi konuların seçim malzemesi olarak kullanılması düriist bir davranış değildir" diye konuştu. ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Cem Kozlu, Fatih seçi- mıni koordine etmekle görevli ANAP Grup Başkanvekili Eyüp Aşık ve ANAP Fatih Be- lediycsi başkan adayı Sadettin Tantan dün bir basın toplantısı düzenledi. ANAP Fatih ilçe merkezindcki toplantıda konu- şan Eyüp Aşık, Fatih'teki se- çimlerin ANAP-RP çekişmesi şeklinde geçeceğini belirterek "Bu seçimi, iktidarla muhalefet partileri arasında kavgaya. refe- randuma dönüştürmeyeceğiz. Fatih'te seçimler ANAP-RP çe- kişmesi şeklinde gececek. ANA P'tan giden her bir oyu geri alacağız. RP'ye giden oylar ve kendi adaylarmın şansı olmadı- ğını gören diğer partililerin oyla- rı da bize gelecek" diye konuş- tu. Fatih'te 27 Mart seçimlerin- deki gergjnliği kaldırmak için aday değiştirdiklennı ifade eden Aşık. "Adavımız bir hiz- met ve gönül adamı düriist insan Sadettin Tantan'dır" dedi. Bazı basın mensuplannın RP'nin. YSK'nin bazı ilçelerde seçimi iptal karannı Patrikhane'nin ve dış güçlerin oyunu olarak de- ğerlendirmesini hatırlatması üzcrine "Türk devletini, YSK'yi bu kadar basit \c dış güçlerin et- kisi altında göstermek düriist bir davranış değildir. Bu Türk dev- letine adaletine iftiradır. O> al- mak için insanları bö>le iddia- larla tahrik erme\ i, hassas konu- ları kaşımayı doğru bulmuyo- ruz"dedi. DemokratOdeşmedeıızlaşıııaçağnsı Liderlerle görüşeceğini açıklayan Çiller: Ya desteklerler ya da seçme seçilme yaşının düşürülmesini, gençlere, kadınlara siyaset olanağı tanımak istemediklerini açıklarlar. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümet. anayasa deği- şikliği paketi konusunda muha- lefetten net tavır bekliyor. Siya- si parti liderieriyle görüşeceğini açıklayan Başbakan Tansu Çil- ler. "Ya desteklerler ya da seç- me seçilme yaşının dürüşülmesi- ni, gençlere kadınlara siyaset olanağı tanımak istemediklerini kamuoyuna açıklarlar" dedi. Çiller, destek bulmalan halinde kamuoyunun önüne, "Hü- kümet olarak biz yapmak iste- dik, ama bunlar izin vermedi" yaklaşımıyla çıkacaklannı bil- dirdi. Başbakan Çiller ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçm. dün ortaklaşa düzenledikleri basın toplantısında, önümüz- deki hafta çarşamba günü TBMM Genel Kurulu'nda gö- rüşülecek 4 maddelik anayasa değişikliği paketi konusunda bilgi verdiler. SHP ve DYP grup başkanvekillerinin de ha- zır bulunduklan toplantıda, Çiller, kamuoyuna verdikleri sözü tutarak, Anayasa'nın 67-68-69 ve 76. maddelerinin meclis kapanmadan önce de- ğiştirileceğini söyledi. 'Siyasi tablo renklenecek' Yapılacak değişikliklerle. secmen yaşının I8'e, seçilme yaşının 25'e indirileceğini. yurtdışında yaşayan Türk va- tandaşlanna bulunduklan yer- lerde oy kullanma hakkırun ve- rileceğini, siyasi partilerin kadın ve gençlik kollan kurma imkanına kavuşacaklannı. der- nek sendika ve vakıflar için si- yaset yasağmın ortadan kalka- cağını söyledi. Çiller, "Türkiye'nin siyasi taMosu yepyeni bir renge ve canhlığa kavuşacaktır" dedi. Anayasa değişikliğinin hayata geçirilmesi için koalisyon or- taklannın TBMM'deki millet- vekili sayısmın yetersiz kala- cağını kaydeden Çiller. bu ne- denle diğer siyasi partilerle iş- birliğine büyük önem verdikle- rini vurguladı. Çiller, "Siyasi partilerimizin. anavasanın de- ğiştirilmesi çabaJanna destek vereceklerini umuyor ve bekliyo- nız" dedi. TBMM kapanma- dan önce demokratikleşme ko- nusunda önemli bir atılım ger- çekleştirmek istediklerini belir- ten Çiller, "Hükümet olarak amacımız, 1994 yılını kapatt- rken, Türkiye'nin, insan haklan, demokratik hak ve özgürlükler, kunımsal düzenlemeler ve yeni- den yapılanma açısından büyük bir dönemeci aşmış olmasıdır. Hükümetimiz, bu amacı gerçek- leştirmek yolunca, inançlı ve ka- rarlıdır" diye konuştu. Çiller, RP Lideri Necmettin Erbakan ile ANAP Genel Baş- kanı Mesut Ydmaz'ın son gün- lerdeki hükümeti yıpratma amaanı taşıyan çabalan anım- satılarak yöneltilen "Bu giri- şimler varken, destek btılacağt- nızı umuyor musunuz?" soru- suna da şu karşılığ) verdi: "Demokrasi varsa, hükümeti desteklemelerini beklemek mümkün değil. Çünkü adı üstün- de onlar muhalefet. Ancak, ka- muoyu bazı şeyleri herkesten is- tiyor. Ya desteklerler, ya da seçme seçilme vaşınm düşü- rülmesini, gençlere, kadınlara si- yaset olanağı tanımak isteme- diklerini kamuoyuna net bir şe- kilde açıklarlar." Komisyon toplanıyor Çiller ile Karayalçın'ın anaya- sa değişikliği için muhalefet parti- lerine çağnda bulunduğu saatler- de. TBMM Anayasa Komis- yonu'nun da 6 haziran pazartesi günü toplanarak değişiklik tekli- fıni yeniden görüşeceğı açıklandı. Komisyonun. anayasanın 67, 68, 69 ve 76. maddelerini ele alacağı, bu arada 84. maddeyle ilgili deği- şiklik önerisinin de gündeme ge- leceği öğrenildi. Komisyonun çalışmalannı aynı gün tamamla- yacağı, değişiklik önerilerinin 8 haziran çarşamba günü koalis- yon partilerinin önerisiyle Genel Kurul'da görüşüleceği belirtildi. Bu arada, DYP Zonguldak Milletekili Güneş Müftüoğhı. ta- rafından hazırlanan ve "yerel se- çimlerin öne alııunasına olanak sağlayan" Anayasa değişikliği önerisi, dün 172 imzayla TBMM BaşkanhğYna sunuldu. ÇÎZMEDEN YUKARI / MUSA KART Krizdeki otomotiv sektörü, işçi atarak önlem aldıî.. ANAP lideri, Erbakan'la yaptığı görüşmeye açıklık getirdi, 'RP sisteme karşı' dedi Yıknaz: RP ile zetrece benzerüğinnzyok İstanbul Haber Servisi - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz dün. Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği'ne bağlı ANAP'lı belediye başkanlannın katıldığı yemekten önce basına bir açıklama yaptı. Yılmaz basına yaptığı açıklamada, üç gün önce Necmettin Erbakan ile yaptığı görüş- menin kamuoyunda farklı yorumlara ve yanlış değerlendirmelere yol açtığını belir- terek bu konuya açıklık getirmek istediği- ni söyledi. Mesut Yılmaz. Refah Partisi ile temel görüşler doğrultusunda aralannda "zerrece" benzerlik olmadığını söyleyerek "Refah Partisi, Türkiye'dekj sisteme karşı olan bir partidir" dedi. Refah Partisi'nin sistemin bazı zorluklannı "istismar konu- su" yapan bir parti olduğunu belirten Yıl maz, "ANAP ise Türkiye'nin bugün içinde yaşadığı zoriukları, çağdaş dünyadan kop- madan aşılabUeceğine inanmış bir partidir. Geçmiş icraatı ile de bunu ispatlamış bir partidir" dedi. Yılmaz, kcndi partilerinin insanlann inançlanna saygılı olduğu gibi. dini siyasetin üstünde ve devlet işlerinin dı- şında tutma gereğine inanan bir parti ol- duğunu belirtti. Erbakan ile. onun istcği üzerine yaptıkları görüşmede üzerinde an- laşmaya vardıklan tek konunun, Tür- kiye'nin bu koalisyon hükümeli tarafın- dan ekonomik batağa sürüklenmektc olduğu ve demokratikleşme konusunu da gündemi saptırmak için kullandığı oldu- ğunu belirten ANAP Genel Başkanı Yıl- maz. "Meclis'te gnıbu bulunan iki muhale- fet partisi başkanının böyle bir durumda birbirleri ile göriişmelerinden, hatta gere- kirse işbirliği yapmalanndan daha tabii hiç bir şey olamaz. Ama bu görüşmemizde ileri- ye dönük olarak, ortak hükümet formülleri konusu gündeme gelmemiştir. Mutabakatı- mız sadece, Türkiye'nin bugünkü koalisvon hükümetinden kurtarılmasıvla smırlıdır" dedi. Mesut Yılmaz. Erbakan'ın konuyla il- gili yaptığı açıklamalan değerlendirmesi- nin istenmesi üzerine. Refah Partisi Genel Başkanı'nın kendi görüşlerini dile getirdi- ğini söyleyerek, hangi konularda anlaştık- larını belirtti. Necmettin Erbakan'ın diğer muhalefet liderleri ile görüştükten sonra ANAP- Doğru Yol koalisyonu düşünce- sini ileri sürdüğünü belirterek. kendisinin görüşü olduğunu savundu. Bu konudaki görüşlerinin daha önce kamuoyuna açık- landığını söyleven Yılmaz şövle konuştu: "Biz bugünkü hükümet formülünün, Türki- ye için en kötü formül olduğunu düşünüyo- nız. Bunun dtşında Türkiye'yi düzlüğe çı- karacak olan alternatifleri görüşmeye açık olduğumuzu, daha önce ifade ettik. Bu ko- nuda parti olarak herhangi bir özveri gere- kiyorsa bunu göstermeye hazır olduğumuzu da ifade ettik.' ÜGÜPOLİIİKA GÜINLÜGÜ HIKMET ÇETINKAYA ütçfi İSütçfi İmam... Anadolu üniversitelerinde örgütlü olan 'şeriatçılar' Atatürkçü, çağdaş, demokrat öğretim üyelerine karşı saldırıya geçti. Şeriatçı' gazeteler. bugünlerde bir yan- dan Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz'ı öte yandan Ana- dolu üniversitelerindeki öğretim üyelerini hedef tahtası- na dönüştürdüler. Kahramanmaraş 'Sutçü İmam Üniversitesi' kurucu Rektörü Prof. Dr. Yusuf Vanh'nın görevden alınmasını içlerine sindiremeyen 'şeriatçılar' tıpkı baykuş gibiler. Gece karanlığını seven 'şeriatçılar', kendi iç evrenlerin- deki çarpıklığı gazete köşelerinde sergilemeye başladı- lar. Kurban derisinden yüzlerce milyar lirayı 'gizli kasa- ları'na kilıtleyen karayobaz süruleri'n'ı Maliye Bakanı İsmet Attila acaba izliyor mu? Bakan Attila, başta 'Akyazılı Vakfı' olmak üzere 'Milli Görüş Vakfı'n\n banka hesaplarını denetlemeyı düşünü- yor mu? Fethullah Gülen adlı kişinin kendi açıklamasına göre 105 okulu bulunuyor. Bu okulların nasıl yapıldığınm araştırılması gerekir. Yıne Fethullah'ın malvarlığının saptanması kimi kuşkuları giderecektir. Bu arada Milli Eğitim Bakanı Sayın Nevzat Ayaz'ın üzerinde ciddi bir biçımde durması gereken bir konu vardır: Eğer Sayın Ayaz, Yurtdışı Öğretim Eğitim Genel Müdürü Aysal Aytaç'ın bugüne dek yurtdışına gönderdi- ği öğretmenlerin kımler olduğunu saptarsa şeriatçı teh- like'nin bugün hangi boyutta olduğunu anlar. Oncelikle Orta Asya Türk cumhuriyetlerinde görev yapan öğret- menlerin saptanması, bunların geçmişlerinin araştırıl- ması çok önemlidir. • • • Şimdi yeniden başa dönelim Kahramanmaraş Sütçü imam Üniversitesi nde olup bitenlere bakalım Sütçü İmam Üniversitesi'ni medreseye donüştüren Rektör Prof. Dr. Yusuf Vanlı'nın yerine atanan Prof Dr. Osman Tekinel üniversiteyi yeniden 'bilım yuvası'na dönüştür- mek için çaba harcıyor. Ama 'şeriatçı guçler' rektör Te- kinel'e karşı şimdilerde savaş açıyor. Yok mescidi ka- patmış', halıların uzennde ayakkabıyla dolaşmış', yok 'Muslümanlara baskı yapıyor'muş gibi abuk sabuk suç- lamalar getiriliyor. Biliyorsunuzbu şeriatçılar'ın tümü yalan söyler Mer- cümek olayında olduğu gibi her türlü dalavereyi şeriat' için geçerli sayıyorlar. Yazdıkları haberler, yazılar yalan üzerine kurulur. Malum gazete nin başyazarı Fehmi Koru (Yakın ar- kadaşları 'Bahri Koru' olarak anar) 1990 yılında ne ka- dar ücret alıyordu dersiniz? 500 bin brüt, eline geçen ücret ise 365 bin 500 lira. Feh- mi'nin sigorta sicil numarası 8679406'dır. Yine Malum gazete'nin hızlı yazarlarından Tamer Korkmaz ise 400 bin lira brüt, ayda 253 bin 400 lira net ücret alıyormuş. Bu çizelgeye bakarsak 4 yıl sonra Fehmi'nin ücreti 4 milyon, bilemediniz 5 milyon lira olması gerekir Ama Izmir Asliye Hukuk Hakimliği, Fehmi'nin bu numarasmı yemedi ve hakaret ettiği Mehmet Şen'e 5 milyon lira pa- ra ödeme cezası verdi. Fehmi de "Benim maaşım üç yüz bin lira, bunu ben nasıl öderim" diye yalvar yakar oldu; avukatı Feti Ün, Yargıtay'a başvurdu. Sonuç değiş- medi. Tıpış tıpış 5 milyonu Mehmet Şen'e ödedi. Gerçekten Fehmi, 1990 yılında 365 bin 500 lirayla nasıl' geçiniyordu? Fethullah'ın avukatı Feti Ün, Aysal Aytaç'ın avukatı Fe- ti Ün, kaçak kurban derisı toplayanın avukatı Feti Ün. Bu bir rastlantı mıdır yoksa birbirine bağlı halkalar mıdır, ona siz karar verin... • • • Kahramanmaraş Sütçü imam Üniversitesi'ndeki olay- ları saptıran ve yalan yazan 'Malum gazete'n'tn ücret çi- zelgesini Fehmi yi mahkemeye veren ve söke söke 5 milyon lirasını alan Mehmet Şen gönderdi bize. Çızelge elimizde ve isteyene (İsmet Attila'ya da) gösterebiliriz. Bu arada Kütahya Dumlupınar Üniversitesi'ndeki 'şe- rîatçı eylemler'e değineceğiz. Dumlupınar Üniversitesi de medreseye dönüştü. Üniversitede Nur Ayinleri' ya- pılıyor ve bunun öncüsü de Rektör Ömer Rıza Akgün Rektör Akgün üniversiteyi tarikatçıların yuvası haline getirdi. İşte Türkiye'yi ortaçağın karanlığı'na götürmek iste- yen şeriatçı guçler'ın gerçek yüzleri... Her yol şeriat' için geçerli. Dalavere. dolandırıcılık, repo, faiz, ne ararsan hepsi üstlerinde. Zaten günlerdir biz bunların gerçek kimliklerini sergıliyoruz Sergilemeyi sürdüreceğız... Nesln: Ates bacayı sardı Bilim adamı ve yazarlar, ırkçılığı tartıştı - ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğıtım-Iş Sendikası ile Almanya Eğitim Sendi- kasfnın ortak düzenlediği "Irkçılığa ve Dinsel Fanatizme Karşı Eğitim Semineri" An- kara'da başladı. Alman Tür- kolog Prof. Klaus Liebe Har- kort. Almanya'da ırkçılığın salt geri planda >apılmadığını belirterek "Irkçılık, sadece Neo-faşist partiler tarafından değil, her kesimden destek bulu- yor" dedi. Solingcn ile Sıvas katlıamlannm aynı bütünün parçalan olduğunu anlatan Harkort. Almanya'da PKK'- yc duyulan scmpatinin arka- sında "Türk düşmanlığımn yattığım" vurguladı. Alman bilim adamı Harkot, son yıllarda ülkesinde tırma- nan ırkçılığın. "kıyıda köşede üç-beş genç tarafından yapıl- madığını". mcrkczdcn dcstck- lendiğini ve halk arasında da yandaş topladığını kaydetti. Seminerde, "Dünvada \e Türkiye'de Irkçılık ve Dinsel Fanatizmin Dışavurum Biçim- leri" konusunda konuşan Doç. Dr.Alaeddin Şenel. tanh- te ilk insanlann yaşantılann- dan örnekler vererek "sihirsel düşünüşü" nasıl gerçekleştir- diklenni anlattı. Nesin: Sorumlu aydınlar Seminere onur konuğu ola- rak katılan >azar Aziz Nesin". yalnız Türkiye'de değil. dün- yada da ırkçılık ve dinsel fana- tizmin yayıldığını kaydederek "Ateş bacayı sardı" dedi. Nesin. ülkede köktendincili- ğin hızla yayılması karşısında herkesin etekleri tutuşurken kendisinin "başka yerlerinin tutuştuğunu" dile getirerek Türkiyede'ki dinsel fanatizm- den aydınlann \e öğretmenle- rin sorumlu olduğunu beiirtti. Nesin şövle konuştu: "Son zamanlarda "Aman fundamentalizm. aman ırkçı- lık" diye uluslararası toplantılar .vapıyoruz. Türkiye'de de semi- nerler, paneller yapılıyor. De- mek ki ateş bacav ı sarmış. Ama çok geç. Ağ etrafımızı sarmış. Türkiye'deki gericiliğin sorum- luları, aydınlar ve öğretmenier- dir. Vıllarca yapılan yanlışlara göz yumdular. tepki gösterme- diler. Öğretmenler, bugün de gericilikten konuşmaktan kor- kuyorlar. Çünkü öğretmenler özgür değil, yasalardan korku- yorlar. Gericilik, Milli Eğitim Bakanlığı'nı ahtapot gibi ö_\le kavTamış ki İslami konulardan konuşan öğretmenlerin geleee- ğinden endişe ederim. Atatürk- çü, devrimci geçinen pek çok aydının, Sıv as'ta 15 bin kişi 'Şe- riat istiyoruz' diye bağırdığında kılı kıpırdamadı. Gericilik ağı atılıp, biz içinde bocala\ınca\a kadar, çok işaretler veriidi. Kim Arapça ezana, imam-hStip okullarına karşı çıktı? Din ata- şeliği kondu. Bu, dünyanm hiç- bir yerinde yok. Kim sesini ÇH karttı? En az gericiler Dışişleri Bakanlığı'nda vardı. Orava da sızmışlar. Korumalanmdan bile korkuyorum. Beni koruyacak- lar mı öldürecekler mi dive.'