23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordinatörii: Hikmet Çetinkaya • Genel Ya>ın Danışmanı: Orhan Erinç • Yazıişleri Müdürleri: İbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu), •Haber Merkezi Mü- dürü: Hakan Kara Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomi: Bülent Kızaniık • İstihbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay •Haber Müdürü: Doğan Akın AtatürkBul- vanNo:125. Kat: 4. Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020 (7 Hat), Te!ex: 42344. Fax: (4)4195027 • İzmir Temsilcisi Serdar Kızık, H.Zıya Blv 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359, Fax: 4419117 #Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu İnönü Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex- 62155. Fax: 3522570 Müessese Müdürû: Erol Erkut •Koordina- tor Ahmet Konılsan #Muhasebe. Bülent Ye- ner •fdare: Hüseyin Gürer •Işletme önder Çeük • Bılgı-lşlem. Nail Inal • Bılgısavar Sıs- tem: Mürüvet Çiler •Reklam: Reha Işıtnun Ysnunlatuııe Basan: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın\e Yajıncılık A Ş Tu'rkoca'pCad 39 41 Cagaloglu34334Ist PK 246 tstanbul Tel (0 212l5i:O5O5(2Ohat)Telex 22J46.Fax (0 212)5138595 13HAZIRAN1994 İmsak:3.25 Günes- 5.24 Öele: 13.09 İkindi: 17.08 Akşanr 20 43 Yatsı: 22.33 Akkuyu,hukukadasığmıyor Hem diktiler hem sundular • İstanbul Haber Senisi- Hyatt Regency Oteli dün, alışılmadık birdefıleyesahneoldu. '"Burda-Beko Zigzag Dikiş Yanşması" kapsamında gerçekleştirilen defılede. yanşmacılar. tasarlayıp diktikleri giysilen podyumda kendileri sundular. Türkiye fınalinde A, B ve C kategorilerine göre Esra Onat. Canan Bayındır ve Aynur Kaçar binncıliği kazandı. Dereceye gırenler. 17 Avrupa ülkesinin katılacağı ve 15 ekimde Viyana'a yapılacak olan "Anne Burda Yanşması"nda ülkemızi temsil edecek. (FotoğTaf: KAAN SAĞANAK) Sanatçı gözüyle çevre • İSTANBUL (AA)- Çevre Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü' ileTüketicı Sorunlan Haber Merkezi gazetesince ortaklaşa düzenlenen "Çevre için El Ele" panelı dün. Maltepe Kültür Eğitim Çe\ re ve Spor Vakff nda yapıldı. Çevre Bakanlığı İstanbul II Müdürü Doç. Dr. Hülya Baykal'ın yönettiği panele. Metin Akpınar. Cüneyt Arkın. Ahmet Gülhan. Fikret Hakan. Gülriz Surun konuşmacı olarak katıldı. Toplantıda konuşan Çevre Bakanı Rıza Akçalı ise "Toplumun yüzde 95"lik kesimi bilinçlendirilmeden, çevre kültürünü y av gınlaştırmadan cezai müev \ ıdeyle bir yere vanlamaz"'dedi. Verem tehdidi artıyor • ANKARA (ANKA) - Son yıllarda yeniden tırmanışa geçen tüberküloz Türkiye'de hızla yayılıyor. İbn-ı Sina Hastanesi Göğüs Hastahklan Anabiüm Dalı öğretim üvesi Prof. Dr. Hilmi Gürses. Türkiye'de tedav isi gerekli 100 binin üzerinde tüberküloz hastası olduğunu, lOmilyon kişinin de tüberküloz riski altında bulunduğunu sö> ledi. Prof. Gürses. tüberkülozun yayılmasını önlemek amacıyla kitlesel BCG kampanyalan yapılması gerektiğini büdirdi. Gürses yaptığı açıklamada. tüberküloz savaşında belli bir başan elde edildikten sonra yaşanan rahatlama nedeniyle. gerekli önlemlerin alınmadığını. hastalann da iyileştiklenru zannederek tedavivi kısa bir süre sonra bıraktıklannı, aşı kampanyalanna gerekli önemin \erilmediğini belirterek tüm bunlann tüberkülozun yeniden artmasına neden olduğunu söyledi. İrlandalılara saray ziyareti yasaklandı • LONDRA (AA) - İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth. Buckingham Sarayı bahçesinde yaz aylannda v erdiği geleneksel partilere güvenlik gerekçesiyle Irlandalılann davet edılmemesini kararlaştırdı. Kraliçenin bu karan. Ingiltere'dekı 800 bin nüfuslu İrlanda toplumunun liderlennce tepkiyle karşılandı. İngjltere'de uzun yıllar yaşayan ve yerel yönetimlerde görev yapan Irlandalı belediye meclisi üyelerinin bu yaz verilecek partilere "İngjliz vatandaşı" olmadıklan öne sürülerek çağnlmamalan üzerine bazı belediye meclislerinın liderleri. Sarayı 'ırkçılıkla' suçladı. Buckingham Sarayf nın bir sözcüsü. "Saray bahçesinde verilen partiler tamamen Kraliçe'nin tebaası içindir" dıyerek "Eğer İrlandahlar. İngiliz vatandaşlığını seçmemişlerse bir yabancı ülkenin vatandaşı muamelesi görür" yorumunu getirdi. ÜMİTOTAN İZMİR- - Akkuyu. hukuka da sığmıyor... Uzmanlar. nükleer sant- rahn sakıncalannı somut bıçimde ortaya koyarken İzmir Çevre Hare- keti avukatlanndan Noyan Özkan. Akkuyu Nükleer Santralfyla ilgili gelişmelerin tamamen hukuka aykın olduğunu söyledi. Özkan. yapılan ihalenin bile geçersiz sayıla- cağını, hatalı uygulama yapan tüm yetkililerin yargılanması gerekeceği- ni belirtti ve "Tüm yurttaşlar, idari ve adli yargıda dava açma hakkına sahiptir"dedi. Silifke yöresindeki çevre kuruluşlan da mahkemeye başvurma karan aldı. Ulkelerinde nükleer santral kuru- lu bilim adamlan, tehlikeye dikkat çekip bu enerji kaynağından vazge- çilmesini önerirken ve birçok Batılı ülke nükleer santral yatınmlannı durdururken Türkive'nın ısrarcı tu- tumu tepki topluyor. Uzmanlar, ye- şiller ve gönüllü kuruluşlann somut tepkilerine hukukçular da katıldı. Avukat Noyan Özkan. Akkuyu'da kurulması planlanan santralla ilgili olarak "Çevre Kamınu uyarınca ÇED sürecinden geçmemiş ve Lmu- mi Hıfzıssıhha gereğince >er ve tesis • İzmir Çevre Hareketi avukatlanndan Noyan Özkan, Akkuyu'da kurulması planlanan santralla ilgili olarak "Çevre Kanunu uyannca ÇED sürecinden geçmemiş ve Umumi Hıfzıssıhha gereğince yer ve tesis izni almamış bir yerde yapılacak tesisin ihalesi sonucunda düzenlenecek sözleşme geçersiz olacaktır" dedi. Silifke yöresindeki çevre kuruluşlan mahkemeye başvurma kararı aldı. izni almamış bir yerde yapılacak tesi- sin ihalesi sonucunda düzenlenecek sözleşme geçersiz olacaktır" dedi. Ülkemizde milyarlarca dolar mali- yetindeki kamu projelerinin hukuki araştırma yapılmadan oldubittiye getirildiğini öne süren Özkan. şun- lan söyledi: "Santral işletmelerinin ÇED süre- cine tabi olduğu ve yönetmelikle be- lirtilen koşulların yerine getirilmesi- nin zorunlu olduğu hususu tartı- şmasızdır. ÇED raporu olmadan iha- le aşamasına gelinemez. Örneğin. TEK Genel Müdürlüğü'nün Tür- kiye Atom Enerjisi Kurumu'na baş- vurduğunu ve lisans izni aldığını, Yüksek Planlama Kurulu tarafından santral yapımı için karar alındığını varsayalım. Bütün bu işlemler. TEk'in nükleer santral projesini iha- le etmesine dayanak sağlamaz. Eğer Çevre Bakanlığı"ndan izin alınınamı- şsa kesinlikle yönetmelik uyarınca ÇED süreci başlatılmalıdır. fhalenin hukuken ve fıilen yapüabilir bir konu- yu içermesi gerekir." Akkuyu yöresine kurulması planlanan nükleer santralla ilgili olarak Gene! sağlık mevzuatı. Çevre mevzuatı \e hukuk açısından birçok sakınca bulunduğunu. Yatağan Termik Santralı davasında alınan kararlann örnek olması gerektiğini vurgulayan Noyan Özkan. yurttaş- lara. gönüllü kuruluşlara ve yetkili- lere şu uyanda bulundu: "Çevre ve sağlık mevzuatı gözardı edilerek yapılacak ihale, sözleşme ve bunlara bağlı her türlü akit, işlem, ge- çersiz olacaktır. Bu duruma neden olan kamu yöneticileri, TCK'nin 228, 230 ve 240. maddeleri uyannca teczi- ye edilecektir. Konuyla ilgili ve yetki- İi tüm kişi ve kurumlann, öncelikle hukuka saygılı davranmaları gerek- mektedir. Böjlesine bir ihale ve söz- leşmenin iptali için tüm yurttaşlar, gönüllü kuruluşlar >e meslek odaları da, anayasanın 56. maddesi ile Çevre Kanunu'nun 3 ve 30. maddeleri uyarı- nca, idari ve adli yargıda dava açma hakkına sahiptirler." Silifke'de eylem hazırlığı Silifke'deki yeşil ve çevreci kuru- luşlar. yörelerine nükleer santral yapılmaması için yeni eylemlere ve dava açmaya hazırlanıyor. Yörede- ki Arkadaş Çevre Grubu Sözcüsü Yaşar Öztürk. her türlü banşçıl ve demokratik yolu denediklerini. "Cözlerimi kaparım, vazifemi yapa- nm" mantığı ile hareket eden yetki- lileri uyarmayı başaramadıklannı söyledi. Yetkililerin sürekli olarak. çevreye hiçbir zaran olmayacak nükleer santral "edebiyarf'yaparak kamuoyunu yanılttığını öne süren Öztürk. şunlan söyledi: "Akkuyu'nun iki adım ötesinde de- niz, fosseptik çukuru oldu. Yurttaş- lar, tatile gelen yazlıkçılar, Başba- kan'a, Çevre Bakam'na başvurdular. İnsanlar denize giremedikleri gibi, koku ve sinekten evlerinde de otu- ramıyorlar. Çevredeki bu küçük kir- liliği temizlemekte zorlananlar, nük- leer yükün altından nasıl kalkacak- lar? Biz, ihalenin iptali için savcütğa başvurduk, ancak dilekçemiz kabul edilmedi. Asliye Hukuk Mahkeme- si'ne başvuımamız gerektiği söylen- di. Çok geniş ölçekli bir başvuru için hazırlıklarunızı tamamlamak üzere- yiz. Mahkemede, kurulması planla- nan santralın oturduğu hukuksuzluk temeli de tüm açıklığıyla ortaya çıka- caktır." Dün>a Dostlan da temmuz ayı- nda Akkuyu'da yapacaklan "Son kez denize girmemek için" sloganını taşıyan eylemin haarlığını sürdürü- yor. S.O.S. Akdeniz İzmir Bürosu Sözcüsü Yusuf Barış. termik ve nük- leer santrallara karşı yürütülen kampanyanın doruk noktasını Ak- kuyu eyleminin oluşturacağını belir- terek "Çevresini gözü gibi koruyan, kendinden sonrakJ kuşaklara yaşa- nabilecek bir dünya bırakmak iste- yen ve ülkesinin nükleer lobicilere teslim olmasını istemeyen tüm du- yarlı yurttaşları, 18-24 temmuz ta- rihleri arasında Akkuyu'da yapıla- cak eylemlere çağırıyoruz"dedi. Nelere aykın? Akkuyu'nun aykın olduğu ulusal ve uluslararası anlaşma ve sözleşmelerden bazılan şöyle: • ÇED Raporu yok ÇED Yasası, yetkililer tarafından çiğ- nenmiş oluyor. • 9.8.1993 tarihinde vürürlüğe giren Çevre Kanunu • 12.6.1981 tarih ve 17368 sayılı Resmi Gazete*de yayımla- nan Akdeniz'in kirlenmeye karşı korunması sözleşmesi • 23.10.1988 tarihli Akdeniz'- de özel koruma alanlarına Uişkln protokol. • 28.11.1988 tarihli Akdeniz Bölgesi'nde çevrenin korunması- na ilişkin Avrupa Konseyi Ge- nelgesi. • 22.7.1975, 15.7.1975, 12.3. 1985, 12.6.1986, 14.12.1987, 22. 12.1987, 15.1.1987, 23.12.1988, 25.4.1989, 14.6.1988 tarihli tü- zük, tebliğ, karar ve nükleer gü- venliğe ilişkin direktifler. • Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 5, 17. 43, 56, 63, 168. 169. 170. maddeleri. Kars'ın en büviik sorunu göç. 1960'ta 863 bin olan nüfus bugün 350 bine düşmüş durumda, bunun 78 bini kent merkezinde yaşıyor. Belediye geri dönenlere ucuz arsa vaadediyor. Karshçocukkmnyaşam savaşı AYŞE YTLDIRIM KARS - Eseny urt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, İstanbul'daki Karsh işadamlanyla birlikte "baba ocağV'na üç günlük bir gezı düzenledi. Iğdırlı işadamı İzzet Tırpan'a ait Albatros Havayollan'yla gelen. aralannda Sul- tançiftliği Belediye Başkanı Sım Çe- lik'in de bulunduğu Karslı politikacı ve işadamlan. gezi süresince hem has- ret giderdiler hem de kentin gelişimine katkıda bulunmak için çalışmalar yaptılar. Kuzeydoğu Anadolu'nun yüksek yaylalannda yer alan ve kalkınmada öncelikli bölgeler arasındaki Kars'ın pek de "kalkınamadığr gözlenivor. En yüksek binanm sekiz katlı olduğu kentte. binalann ve sokaklann bakımsızlığını, Rus mimarisinin izleri- ni taşıyan yapılar da kapatamamış. Bomboş yollar. betonlar arasındakı tek tük ağaçlar "harabe şehir" görün- tüsü verivor. • Kalkınmada öncelikli bölgeler arasındaki Kars'ın pek de 'kalkınamadığı' gözlenivor. En yüksek binanın sekiz katlı olduğu kentte binalann ve sokaklann bakımsızlığını. Rus mimarisinin izlerini taşıyan yapılar da kapatamamış. Bomboş yollar. betonlar arasındaki tek tük ağaçlar 'harabe şehir" görüntüsü veriyor. Vali Hüseyin Atık kent hakkında bilgı vermeve başladığı anda sokak- lann neden boş olduğu da anlaşılıyor. Kars'ın en büyük sorunu göç. Yıllardır göçü engellemeye çahşan yö- netıciler. son iki yilda az da olsa başan sağlamışlar. 1960 nüfus sajımında 14 ilçesivle birlikte toplam 863 bin olan nüfusu bugün 350 bin. Bunun 78 bını kent merkezinde. Yıllardır solun kalesi olarak bilinen kentte. son seçimlerde MHP'nin bele- dive başkanlığını kazanması şaşkınlık yaratmış. Azerilerin bir kolu olan Te- rekemelenn yoğun olduğu ilde mılli- yetçilık akımının son yıllarda ıvme ka- zanması. solun ve SHP'nın kendı ıçın- de bölünmesi. MHP'nin seçımlen ka- zanma nedenleri olarak sıralantyor. Beledıve Başkanı Tuncay Mutluer de yıllar sonra solun kalesini yıkmak- tan duvduğu gururu. makam odası- nda Atatürk postennın altına astığı "kurt" postenyie sergilivor. Bütün be- lediyeler gibi Kars Belediye Başkanı da borçlardan yakınıvor. Mutluer'in. göçü engellemek için bir çağnsı da var. "Dönmek isteyen herkese kapımız açık. Herkesi Kars'a geri çağırıvorum. Yeri olmavanlara beledive arsalan- ndan ucuz arsalar \ermevi de taahhüt edijorum." Geçen vıl öğretime başlayan Kaf- kas Üniversıtesı. kentin gelışımı ıçın bir şans olarak görülüvor. Van'da 100. Yıl Ünıversitesi'ni kuran rektör Prof. Dr. Nihat Bavşu aynı başanvı Kars'ta da sergılemek için uğraşıyor. 3 fakülte. 2 vüksekokul ve 3 enstitüsü bulunan ünıversıtenin öğrenci kapasi- tesi404. Anadolu'nun en eskı verleşim yerle- rinden olması nedenivle Kars. birçok tanhı vedoğal güzellığedesahip. Bun- lardan biri. Arpaçav'ın kıvisinda bu- lunan Anı Harabeleri İzinsiz gezile- meyen Ani Harabelen için Kültür Ba- kanlığı'nca venlecek olan 10 miKar lira için tasarruf tedbırlerının kalk- ması beklenivor Kentin gerçek bir ha- rabevedönmesıne. geçırdiğı vangın ve depremlerden sonra Ani köyünün ne- den olduğu sövlenıvor. Kentteki yapı- lardan taşlan söken köylüler. getinp kendilerine evier vapmış. bahçe du- varlannı çevınmışler. Bunun sorumlu- su olarak da zamanın başbakanı Ad- nan Menderes'ı gösteriyorlar. Köv- lüler. Menderes'ın Ani Harabeleri'ni gördükten sonra kendilenne "N'e du- nıyorsunuz, alın bu taşlan kendinize ev yapın" dediğını anlatıyorlar. Kentin tunzm alanında gelışımını sağlayacak olan bir doğal güzeliık ıse Sankamış'ta vapılması planlanan ka- vak merkezi. Üludağ'dan daha büyük bir alana vapılması düşünülen kavak merkezi. terör korkusu nedeniyle bir türlü tamamlanamamış. Sana>i alanında ıstenılen düze>e ulaşılamavan Kars'ta. yöneticiler. sınır ticaretinin gelışmesı için kapıla- nn açılmasını beklıvorlar. Saka-İskit devrinden günümüze dek uzavan bir kültür çızgısını çağlar- dan ve uvgarlıklardan aldığı değerler- legeliştıren Kars. bugun birçok kenti- miz gibi "yaşam savaşı" verivor. Müoevher piyasası zoragirdi MLHARREMAYDFN Ekonomık knz ve ozellıkle v abancı turistlerin Türkıye'ye gelmesını engellemek amacıvîa gerçekleştinlen terör ev lemlen. tunzm sektörünün yanı sıra mücevher pıyasasını da olumsuzetkiledi. Tunzm potansıyelıvie paralel olarak artan altınvediğermücevherat ürünlennin satışlan öncekı v ıllara oranla onemlı öİçüde genledi. 8. CumhurbaşkanıTurgutÖzal'ın. başbakan vardımcılığı görev ını yürütürken mücev her ihracatını serbest bırakmasından sonra gelişme hızı gösteren ve giderek büv üven mücev her piy asasının kalbi ise Kapalıçarşf da atıyor Kapalıçarşı gibi düny anın en büyük altın ve mücev her üretım-satış merkezinesahıpolan Türkive. teknikımkanlar açısından düny anın en | geri ülkelennden binsi olmasına karşın, ustalık gerektiren "tek tek işleme" sanatında çoğu gelışmış ülkeden daha ilen bir noktada. Örneğin ABD'de bile Kapalıçarşfdan yetişen Türk ustalan tek tek işleme sanatını icraediyorlar. Çünkü Türkive. seri üretim açısından geride olduğu halde. ABDve Avrupa ülkelerine mücev her ve mücev her işleme ustası ihraç ediyor. Dünya Aliın Konseyi Türkiye Genel Müdürü Murat Akman ıse 5 Nisan istikrar paketinden sonra kendısını hissettırmeye başlav an ekonomik krizin. çoğu sektörde olduğu gıbı altın ve mücevher piv asasını da olumsuz etkilediğini belirterek "Ancak bu olumsuz durumdan en fazla etkilenenler ise küçük işlcrmeler oluyor" dıyor. Türkıv e'nin önde gelen altın ve mücev her üretıcısi firmalan ise umutlannı Alman turistlere bağladıklannıdılegetinyorlar. Ege veGünev sahillerindebirçok dükkanın iflasın eşığıne geldiğini ve sahiplerinin kan ağladığını v urgulav an üretıci ve satıcı firmalar. tunzmin gelişmesı ve yabancı turist potansıvelindekı artışın otomatikman mücevher sektöriinü de olumlu biçımde etkilediğini belırtı>orlar. 'H.B.R. - Maymun'unbağımsızlık serüveni Leman'dan sonra İnterpress'in Hıbır dergisini de çalışanlan çıkarmaya başladı METIN HAKYERI "KıtaJararası sinir bozucu dergi" Hıbır, geçen hafta gerçek- leştirdiği 4 günlük bır"bağımsızlık ve bağlantısızlık ope- rasyonu"yla İnterpress bünyesinden kopuverdi. 4 günlük operasyon sözü. öylesine bir söz değildi. Yeni bağlantısız. bağımsız. rahatsız haf- talık dergi "H.B.R. - Maymun"u çı- karmak adına. mali müşavır, avu- kat, noter, vilayet, maliye, dağıtım ve satış şirketleri arasında mekikler dokundu. Onlarca kağıda onlarca imzalar atıldı, yardımlar ve olası destekler istendi. İnce hesaplar, titiz projeksiyonlar yapıldı. Tabii bütün bu işler bir gizli servisin en ciddi gö- rev bilinciyle, daha doğrusu "saman altından su" yöntemıyle gerçekleştı- rildi. İnterpress'in, yanı ortanca bırader Ahmet özal'ın 'Hıbır'ı. özerkliğini ılan ediverdı. Hıbır kurulduğundan bu yana 3 patron değiştirmiş, Ercan Arıklı, Asil Nadir, Bülent Şemiler ve Ahmet Özal'ı algılamıştı. Her değişen pat- ronla bir sürü de yönetidyletanış- mışlardı... Ergün Gündüz, "Cstelik patronlarımızı da biz seçmiyorduk. Parası olan gelip satın alıyordu. Ama biz, kendi içimizde bağunsızlığımızı koruyarak dergiyi her zaman zarar ermeden çıkan bir durumda tutmasını başardık. Hiçbir patron biri sevme- di" diyor. "Hiçbir patron biri sevmedi"nın derin anlamı var... En belırgın ne- denleri bu ele avuca sığmaz. Oğuz Aral'ın rahleyi tedrisinden geçmiş genç mizahçılann. her şeyden önce mizahçı olmalan. Hayata biraz dal- ga, biraz muhalefet ve çokça da hın- zırca "takılmalan". Ortalıkta. kra- vat. ceket, bir dırhem bir çekırdek "canti" dolaşmamalan. Sayfalannı ilanlara çaldırmamalan ve asi olma- lan... "Haftanın Lakırdılıkurdusu' ve 'Erayinmanlar'ın yazan Atilla Ata- lay. patronlann. basınla ilgili pat- ronlar olmadığının önemini vurgu- luyordu: "Dergiyi kapatamıyorlardı da. Çünkü dergi hep kâr ediyordu. Sade- ce reklam geliri de değil. nıizah dergi- si onlara aradıklan siyasi prestiji de sağlamıyordu. Yani aslında bizim üzerimizden para dışında bir şey ka- zanmıyorlardı. Ama yine de dergiyi kapatmakla tehdit ettiler." En kötüsü de patronlann isimle- riv le yakalanna bir çırpıda yapışıve- ren bir makus imajdı. Gerçi allahı var öyle can sıkan. ruh daraltan bir baskıyı adı geçen patronlann hiçbi- nsınden görmemışlerdı. ama \inede o "Asil Nadir'in 'Hıbır'ı, Özalların 'HıbırV laflan. kötü kadergıbi peş- lerini bırakmıvordu. Latif Demirci. "Patronlar yayın politikamıza karış- mıyorlardı. Ama bir imaj oluşuyordu. Patronun siyasi kişiliğinden. kimli- ğinden kaynaklanan bir imaj. Özal- lann dergisi gibi. Halbuki bu gerçek değildi. Biz hep bağımsızdık" divor- du. ama hem kimi okur bunu anla- mıyor hem de kötü niyetlı rakıpleri bu durumu bir sılah gibi yeri geldı- âinde çıkanp ateşliyordu; "Özalla- rm 'Hıbır'f Tepetaklak gidiyor Bu sorunlar bilinen sonınlardı ve yıllardır öyle ya da böyle yaşanıyor. eleştiriler. hatta tepkiler göğüsleni- yordu. Ama artık göğüslenemez şeyler devn başlamıştı. Ahmet Özal, hem Kanal 6"da hem de İnterpress"- de tepetaklak gıdivordu. Ya da te- petaklak gittikJen imajını varatıyor- lardı. Çünkü bir yandan Amerika'- da. yanında villası da bulunan pal- miyecinsi dikili ağaçlar alınıvor, bir yandan "zor durumdayız" çekıliyor- du. Ama bir gerçek vardı kı artık Hıbır baskıya hazır hale gelmesine karşın. kağıt alınmadığı için yayım- lanmama noktasına gelivermişti. Yönetım bozukluğu ve artan eko- nomık sıkıntılar, telefonlann. gün- lük gazetelerin, hatta elektriklerin kesilmesine neden oluyordu. İnterp- ress'in Genel Müdürü Kenan Erçe- tingöz, yayımladığı bir iç vazışma metnınde "Durumumuz Yıhnaz Za- fer'in durumu gibi" diy erek hazin v a- ziyeti irdeliyordu. Maaşlar öde- nemiyor. yapılan zamlar geri ahnı- yor, bir belırsızlık olanca ağırlığıyla çalışınlann üzenne bir karabasan gibi çöküvordu. Kenan Erçetingöz, Yılmaz Zafer öraeğini magazinci dehasıyla bulupçıkanvermışti, ama durumun Yılmaz Zafer'le değil, Uzay Hepan'yla ilgisi var gibiydi. Artık bir çözüm arama ve kopma zamanıydı. Birbiri ardına yapılan toplantilar sonucu karar. bağımsız- lık ve bağlantısızlık adına verildi. Yapılan iş bölümüyle karikatürler, tek tek evlerde çizildi. Böylece H.B. R.-Maymun'un ilk sayısı çıkanldı. Bu serüvenden geride hoş dergi isimleri de kaldı. H.B.R. - May- mun'a karar veriline kadar kafalan "Mahşerin 4 maymunu. düş işleri, düşe kabin, dörtlek, tüm düş san Itd" gibi isimler ciddi ciddı kurcaladı. Ama sonuçta Türkiye mizahı. Le- man'dan sonra çalışanlann patro- najındaki ikıncı mizah dergisi özelli- ğiyle bayilerdeki benzerlerinin arası- na yeniden gjriverdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear