14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1994 YAP! KREDİ'NİN 50.YILI S U P E R AKTİF BANKACILIK SUPER ELECTRONIC TELE-İŞLEM TELECARD UNIVERSITY TELECARD GENÇ TELECARD FERDİ KREDt OTOMOBİL KREDİSİ KONUT KREDİSİ KONUT GELİŞTlRME KREDİSİ DÜZENLI ÖDEMELER mSTS SEYAHAT ÇEKİ TELEBANKA OTOBANKA ALOBANKA TELESERVİS TELEKASA TELE-ALIŞVERİŞ TELE-FİRMA TELE24 BORDRO KASA24 HİSSE SENEDİ KREDİSİ VARLIĞA DAYALI MENKUL KIYMET MENKUL DEĞERLER SİGORTA VVORLDCARD UNIVERSITY VVORLDCARD BUSINESS CARD EKSPRES KREDİ KREDİLİ MEVDUAT HESABI KREDİLİ TlCARİ HESAP SUPERCARD SÜPERÇEK SÜPERHESAP Yukarıda, her biri insan hayatındaki önemli bir sorunu ortadan kaldıran hizmetlerin bir listesi var. Bu hizmetlerin tümü Yapı Kredi'nin. Tümü Süper Aktif Bankaalık anlayışmın yüksek kalitesini taşıyor. Siz henüz "banka"nın, yani Yapı Kredi'nin insan hayatındaki büyük önemini keşfet- mediyseniz ve hayatı zorluklanyla yaşamaya devam ediyorsanız, zaman kaybetmeden Yapı Kredi'ye gelin. Bugüne kadar neler kaybettiğinizi hemen anlayacak, Yapı Kredi'den hizmet almanın ayncalıklannı hemen yaşamaya başlayacaksınız. Hemen. Burası Yapı Kredi. Fark burada. YAPOCKREDi "hizmette sınır yoktur" A T C W SAYFA ARAYIS TOKTAMIS ATES Mûslüman Mankenler Garip bir atağa kalktı Refah Partisi. Toplumda "antila- ik" bir partiye karşı ne tür direnmeler olacağını bildiğin- den, 'V/fr7n/n/"değiştiriyor. Birtürlü, 7a//r/z"diyemiyor- lar, ama başta laiklik olmak üzere; tüm kavramları altüst ederek insanların kafasını karıştırıyorlar. Ve insanlar, "Acaba" diyorlar, "acaba biz Refah Partisi'ni ve Refah partilileri yanlış mı tan/dık, yanlış mı değertendirdfk?" öyle ya, kendileri gibi düşünmeyen ve kendileri gibi ya- şamayan insanları da aralarına aldıklarına göre, öner- dikleri "adil düzen", pekala özgürlükçü bir düzen olabi- lir... Olabilir mi acaba? Bir demokraside, (bizimki gibi kör topal da işlese) farklı düşünen insanların bulunması son derece doğal- dır. Hatta demokrasinin yüzlerce tanımından biri de "farklı düşünce ve beklentileri olan insanların uzlaş- ması"dır. Bu bakımdan gerek Refah Partisi'ni gerekse Refah Partilileri her zaman sevecenlik ve saygıyla izle- dim. Ve doğrusu düşüncelerime karşı aynı hoşgörüyü. onlardadagördüm. Türkiye'de şeriat hükümlerini yaşama geçirmek iste- yen insanların varlığı, laik cumhuriyetimizi tehlikeye düşürmez. Böyle düşünen insanlar, her zaman vardı ve rejim ne olursa olsun, her zaman olacaktır. Bunların dış ekonomik destekleri de doğaldır. Her siyasal hareket, sağlayabildiği hertürlüdesteğisağlamakister. Helepa- ranın böylesine egemen olduğu bir dünyada... Bence bu da fazla eleştirilecek ve endişe duyulacak bir şey değil- dir. Ancak bence endişe duyulması gereken şey, beni en- dişelere sevk eden husus, bu tür bir siyasal hareketin kendini farklı bir biçimde sunması ve başka insanların da buna aldanmalarıdır. Böyle bir aldatmaca ne Müslü- manlığa ne de siyasal ahlakın kurallarına sığar. Kuralla- rı ne kadar zorlarsanız zorlayın... Birtakım mankenler, Refah Partisi'ne giriyorlar. Kıya- met kopuyor... Sanki bu hanım kızlanmız, bu toplumun ortaya çıkardığı en değerli insanlar. Katılanlardan bir kısmı "örtünüyor."Bir kısmı ise "modern"görüntüsünü korumakta. Televızyondagörüntülere bakıyorum. Sade- ce gözlerini açıkta bırakacak biçimde çarşaf altına gir- miş bir başka hanım kızımız, bu görüntüden duyduğu sevinç içinde, tezahürat yapıyor, elindeki bayrağı sallı- yor. Çember sakallı, dik yakalı gömlek ve cübbemsi bir pardösü giymiş bir başka "sempatizan", aynı sevinci paylaşıyor. Yahu düne kadar bu tür giyinenleri "cehen- 'nemlik" sayan insanlar değil mi bunlar? Ne çabuk de- ğişti düşünce ve davramşlar. Bir arkadaşım, "Biz de Atatürkçü mankenlerle bir gösteriyapalım"dedi. "İyiedersiniz"dedim. "Kimdaha çok manken ve manken eskisi toplarsa o haklı olur." Ne günlere kaldık.. Necmettin Erfoakan, Atatürkçü kesildi başımıza Hoca'y 1 î'gi ve sempatiyle izleriz. ama Atatürkçü olmadı- ğını da biliriz. Ayrıca olması gerektiğini de düşünmeyiz. Zaten Hoca "Ben Atatürkçüyüm" de demiyor. Atatürk yaşasaydı Refahçı olurmuş. Böyle söylüyor. Bu lafları yutan var mı bilemiyorum. Ama korkarım birileri yutu- yor. Refah Partisi'nin bugün savunduğu düşünceleri ve yaşam tarzını savunanlar Atatürk yaşarken de vardı. Hatta bugünkünden kat kat daha fazlaydı. Ama Atatürk bunları benimsemedi. Bunları benimsemek ne kelime, bunlarla tüm yaşamı boyunca mücadele etti. Kısmen hoşgörülü de olsa Islam düşüncesinin potasında oluşan Osmanlı sentezinin "kul'unu, laikcumnuriyetin "vatan- daş"\ yapmanın kavgasına girişti. Ve başardı da. Kim ne derse desin, başardı. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in ilanından sonra, TBMM'deki milletvekillerinin oybirliği ile Cumhurbaş- kanlığı'na seçildikten sonra yaptığı teşekkür konuşma- sını şöyle noktalıyordu Mustafa Kemal: "Türkiye Cum- huriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır." Bir sürü sorunumuz var elbette, bir sürü engelle karşı karşıyayız. Ama laik cumhuriyetimiz dimdik ayakta. Ve bu cumhuriyeti "karşıçıkarak"altedemeyeceklerini an- layan kimi farklı düşünen insanlar, şimdi bu cumhuriyeti "içinden kemirmeye"çabalıyorlar. Boşuna gayret... . Düşüncesini değiştiren insanlara da saygı duyarız, ama içtenseler. Acaba bu hanım kızlarımızdan kaç tane- si, Islami bir yaşam tarzını yeğledikleri için boy gösteri- yorlar o toplantılarda? Kaç tanesi "medya rüzgarıyla" yelkenlerini doldurmak istiyor? Kimbilir? Mankenlerden "medetuman"bir islamdüzeni... Hadi canım. ÖZÜR: Salı günkü son yazımda makam tazminatını hak eden emekli hocalardan söz ederken profesörleri kast etmiş- tim. Ancak bu ifademden kimi emekli öğretmenlerim de umutlanmışlar. Tümünden özür diliyorum. BağcılarPTT'de bomba patladı:! ölü İstanbul Haber Servisi- Bağ- cılar Çınar Mahallesı 5 2 So- kak"ta bulunan PTT Şubesi'ne önceden yerleştirildiği belirle- nen bombanın patlaması sonu- cu ağır şekilde yaralanan Cen- giz Polat kaldınldığı Özel Bağcılar Hastanesi'nde kurtan- lamayarak yaşamını yitirdi. Polat'ın. patlamanın etkisiyle önemli oranda hasar gören Bağcılar PTT Şubesi'nde müs- tahdem olarak çalıştığı belirlen- di. Dün sabah saat 08.30 sırala- nnda gerçekleşen patlamarun ardından olay yerine gelerek araştırma yapan polis yetkilile- ri. bombanın zaman ayarlı ve parça tesirli olduğunun belir- lendiğini söylediler. Yetkililer, aynca patlamanın daha geç sa- atlerde gerçekleşmesi duru- munda yaralı veya can kaybı- nın daha fazla olabileceğine dikkat çektiler. UBA'nın haberine göre İs- tanbul yeni yılı bombalarla kar- şıladı. 40 günde meydana gelen patlamalarda. büyük maddi hasar meydana gelirken üç kişi öldü. aralannda bir polisin de bulunduğu çok sayıda kişi de yaralandı. İZMİR11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN 1992,875 1993 1022 Davacı Meltem Baştürk vekiü tarafından. davah Serdar Baştürk aleyhine açılmış olan boşanma davasında davaümn adresinde bulu- namaması sebebi ile davetiye yerine kaim olmak üzere davabya gaze- te ile ilanen tebligat yapılmış olduğundan; İstanbul ili, Yalova ilçesi. Güney Köyü. C:014-01, S:25, K:20'de nüfusa kayıth Uğurcan kıa. 1965 doğumlu Meltem Baştürk ile Ab- dullah oğlu, 1962doğumlu Mehmet Serdar Baştürk'ün boşanmalan- na; tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin HUMK'un 409. maddesi- ne göre işlemden kaldınlmasına, bakiye 7.200.- TL. harcın davalıdan tahsüine. 725.400.- TL yargılama gıderleri iledavaa vekiünin sarf et- tiği mesaisine karşılık 250.000.- TL. ücreti vekaletin davalıdan alına- rak davaaya verilmesine. dairdavacı vekiünin yüzüne karşı davalının yokluğunda Yargıtay >olu açık olmak üzere verilen 30 12.1993 tarih ve 1992 875 esas, 1993 1022 karar sayılı mahkememiz karannın, du- ruşma. yokluğunda son bulan Mehmet Serdar Baştürk"e gazete ilanı sureti ile tebliğine. iş bu ılanın gazetede ilanından 7 gün sonra tebliğ edılmiş sayılıp 7 günü takip eden 15 günlük sürerun kesinleşme süresi olduğu ilanen tebliğ olunur. 3.2.1994 Basın: 19912
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear