Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 ARALIK 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOJVH
Erman Yerdelen
THY Başkanı
•Ekonomı Servisi- Tezcan
Yaramancrnın istifasıyla
boşalan THY Yönetim
Kurulu Başkanlığı'na Erman
Yerdelen atandı.
Yerdelen 1938'dedoğdu.
llkokulu Zonguldak'ta
bitirdi. Lise öğremini
Istanbul'da yaptı ve Işik
Lisesi'nden 1957 yılında
mezun oldu. Almanya'da
Münih ve Wesphalien
Wilhelm üniversitelerinde
işletme eğitimi yaptı.Evli ve
2 çocuk babası olan Erman
Yerdelen Ingilizce ve
Almanca biliyor.
Saıtayiciye Dünya
Bankası kredisi
• Ekonomi Servisi - Sınai
Yatınm ve ICredi Bankası'nın
(SYKB), Dünya Bankası
kaynaklı yatınm
kredilerinden 150 milyon
dolar tutarındaki bir bölümü,
sanayici ve ihracatçı
firmalann kullanımına
sunduğu bildirildi. Istanbul
Sanayi Odası (İSO)
tarafından yapılan
açıklamada, Hazine Dış
Ticaret Müsteşarlığı
(HDTM) Dış Ekonomik
tlişkiler Genel
Müdürlüğü'nün
koordinasyonunda. Dünya
Bankası ile gerçekleştirilen
işbirliği sonucu sağlanan
kredinin sanayici-
ihracatçılann kullanımına
sunulduğu ifade edildi.
Eximbank, kredi
faizlerini düşündü
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) - Eximbank.
ihracatçılara kullandırdığı
döviz kredilerinin
koşullannda iyileştirmelere
gitti. Döviz kredi faizlerini
aşagı çeken banka,
performans döviz
kredisindeki ihracat
performansı limitlerini de
düşürdü. Eximbank Genel
Müdürü Volkan Vural yaptığı
açıklamada. bankanın
ihracatçıya doğrudan
kullandırdığı performans
döviz kredisindeki tekstil,
hazır giyim, deri ürünleri,
saraciye ve ayakkabı alt
sektörleri için 500 bin dolar
olan önceki dönem ihracat
performansının 100 bin
dolara. geri kalan sanayi,
tanm ve madencilik ürünleri
için 1 milyon dolar olan
limitin de 250 bin dolara
çekildiğini bildirdi.
Petpolün faturası
haflfliyor
• ANKARA (ANKA)-
Türkiye'nin yılın ilk dokuz
ayında ithal ettiği petrol
miktarı geçen yılın aynı
dönemine göre artarken,
ödenen döviz azaldı.
Türkiye, ocak-eylül
döneminde bir milyar 781.6
milyon dolar karşılığında 15
milyon 926 bin ton petrol
ithal etti. Geçen yıl aynı
dönemde 15 milyor 753 bin
ton petrol için bir milyar
907.1 milyon dolar
ödenmişti.
Savunma sanayiine
iki yabancı şirket
• ANKARA (ANKA) -
Yabancılann Türk savunma
sanayiine yönelik ilgileri
sürüyor. Biri ABD'den.
diğeri Almanya'dan iki firma
savunma sanayiinin değişik
alanlannda faaliyet
göstermek üzere Türkiye'de
yatınm yaptı. ABD'den
Smislova Kehnemui And
Associates P.A. Genta Genel
Taahhüt ve Ticaret AŞ ile
birlikte "SKA Genta
Mühendislik Taahhüt ve
Ticaret A.Ş."yi kurdu.
Milli Savunma'dan
ihale yasağı
• ANKARA (ANKA) - Milli
Savunma Bakanlığı 45
müteahhıte daha ihale yasağı
koydu. Milli Savunma
BakanlıgVndan yapılan
duyuruda, müteahhitlerden
27'sinin bir yıl, 3'ünün altı
ay, 15'inin de üç ay süreyle
bakanlığın açtığı ihalelere
katılamayacağı bildirildi.
Müteahhitlerden 14'ü
Diyarbakır, 7'si Ankara, 5'i
Izmir'de bulunurken,
lstanbul ve Konya'dan üçer
müteahhide ceza verildi.
GAP'ta pamuk
üretimi
• GAZİANTEP(AA)-
Sütçü tmam Üniversitesi
Rektörü Prof. Dr. Osman
Tekinel. GAP'ta
gerçekkştirilecek pamuk
üretiminin, Türkiye'nin
tekstil ihracatına "hayat
vereceğini" söyledi. Prof.
Dr. Tekinel, 580 bin ton olan
mevcut pamuk üretiminin,
2000'li yıllarda ancak iç
talebe yeteceğini söyledi.
Kadıköy 3. Sulh Hukuk Mahkemesi Danıştay'ı dikkate almayınca umutlar temyize kaldı
Yargıdan Aktaş'a yeşîl ışıkEkonomi Servisi - Mahkeme, görevi-
nin sürdüğü gerekçesiyle Aktaş aleyhine
açılan davayı redderken, ilgililer, temyiz-
de karann değişme olasılıgının yüksek
olduğuna dikkat çekiyor.
Kadıköy 3. Sulh Hukuk Mahkemesi,
paralannın ödeneceği yerin saptanması
için açılan davayı, Aktaş'ın görevinin sür-
düğü gerekçesiyle reddederken uzman-
lar, mahkemenin Danıştay'ın karannı dik-
kate almadığını belirtiyor.
Elektrik Mühendisleri Odası lstanbul
Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Erol Ce-
lepsoy,mahkemenin karannı Enerji Ba-
kanlığı'nın Aktaş ile Türkiye Elektrik Da-
ğıtım A.Ş. (Tedaş) arasındaki sözleşme-
nin devam ettiğine dair 1993 tarihli kara-
nna dayandırdığını belirterek, "Oysa
mahkemenin 21 Ocak 1994 tarihli Danı$-
tay karannı dikkate alması gerekirdi.
Temyizde karann değişmesini umuyo-
ruz" dedi.
İşletme hakkı devirsözleşmesi için Ba-
kanlar Kurulu karannın gerektiğini vw-
gulayan Celepsoy, Tedaş ve Aktaş'ın avu-
katlannın müdahil olarak bile davaya ka-
Mahkeme: Aktaş görevde
lstanbul Haber Servisi -
Kadıköy 3. Sulh Hukuk
Mahkemesi. Danıştay'ın
Aktaş ile TEK arasındaki
sözleşmeyi iptal etmesinden
sonra elektrik paralannın
ödeneceği yerin saptanması
için açılan davayı. Aktaş'ın
görevinin sürdüğü
gerekçesiyle reddetti. Kamil Kartal
tarafından avukat Kemal Kelesoğlu
aracılığıyla açılan davada, Aktaş'ın
elektrik paralannı toplayamayacağı
vurgulanıyordu. Kadıköy 3. Sulh
Hukuk Mahkemesi'nde dün yapılan
duruşmada mahkeme, davaya müdahii
olmak için dilekçe veren ve Anadolu
yakasında oturan 17 kışinın
müdahale istemlerini kabul
etti. Aktaş avukatlannın,
Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı'nın sözleşmenin
iptal edilmesine karşın yeni
bir düzenleme yapılıncaya
kadar Aktaş'ın görevine
devam edeceğine ilişkin
görüşünü içeren dilekçeyi
okumalanndan sonra, eski adı TEK
olan TEDAŞ'ın avukatı da yasal olarak
Danıştay karannın kesinleşmediğini
söyledi. TEDAŞ avukatı. Danıştay'ın
iptal karannı usulü bir işlem olarak
niteleyerek para tahsilatı yetkisinin
Aktaş'ta olduğunu belirtti.
tılmadıklanna dikkat çekti. Celepsoy.
"Tedaş ve Aktaş birbirini savunuyor" de-
di.
Hakimin karannın büyük olasılıkla.
tüketicilerin paralannı ödememesi sonu-
cu ortalığın kanşacağı yargısından kay-
naklandığım belirten Celepsoy. Tedaş'ın
olaya el koyup sorunu çözmesi gerekir. Şu
anda Aktaş'ta zaten Tedaş'ın elemanlan
çalışıyor. Aktaş gittiğinde de Tedaş'ın ele-
manlan devam edecek" diye konuştu.
Enerji Bakanlığı ile Aktaş arasındaim-
zalanan görev verme sözleşmesinde, ile-
tim ve dağıtımın yanı sıra üretımin de yer
alması. bir başka tartışmalı konu. Aktaş.
bu sözleşmede belirtilen "üretim''görev i-
ni yapmıyor, yalnızca iletim ve dağıtıma
dayalı bir ticari faaliyet yürûtüyordu.
Eneqi Bakanlığı. 29 Aralık 1989 tari-
hinde. ihale açmadan Aktaş ile lstanbul
Anadolu Yakası elektrik üretimi, iletimi,
dağıtımı ve ticaret yapma ile ilgili görev
verme sözleşmesini imzalamıştı.
Tek ile Aktaş'ın 30 Mart l990tarihin-
de imzaladığı 30 yıllık işletme hakkı de-
vir sözleşmesi ise Danıştay 10. Dairesi
tarafından iptal edildi.
Danıştay Idari Davalar Genel Kurulu,
hükümetin yürütmeyi durdurma istemli
itirazını da 21 Ocak 1994 tarihinde red-
detti. Çünkü İşletme hakkı devir sözleş-
mesi için 3096 sayılı yasanın 5. madde-
sine göre zaten Bakanlar Kurulu karan
gerekiyordu.
Karabük Demir-Çelik İşletmeleri'nin kurtanlması için çalışanlar ile sanayiciler bir araya geldi
Sendika ödün vermemekte kararlı
•5 Nisan Kararlan'yl
a
birlikte yıl sonuna kadar
özelleştırilmezse
kapatılmasına karar
verilen Kardemir'in
geleceği, sendikacılar,
politikacılar ve
bürokratlann katıldığı
dünkü toplantıda masaya
yatınldı.
Ekonomi Servisi - Karabük De-
mir-Çelik İşletmeleri'nin gelecc-
ğini belirlemek üzere yapılacak
görüşmelerin ilki dün tamamlan-
dı. Özçelik-Iş Sendikası ile masa-
ya oturan heyette TOBB Başkanı
Yalım Erez, Eneni ve Tabii Ka>-
naklar Bakanlığı Müsteşarı Ah-
metGökçen, Hak-lş Konfederas-
yonu Başkanı Necati Çeük. Hazi-
ne Müsteşarı Ayfer Yılmaz ile
Nevzat Saygıboğlu. Özçelik-Iş
Karabük Şube Sorumlusu Taner
Canyurt. Karabük Sanayi ve Ti-
caret Odası Başkanı ve DPT
Müşteşan Necati Özfırat katıl-
dı. Özelleştirme Idaresi Başkanlı-
ğı görevinden aynlan Tezcan Ya-
ramancı'nın yerine toplantıya
Can Y'eşilada'nın katıldığı belir-
t i l d i . ••' '•'"•" '
Erez'in randevu istediğini be-
lirten Özçeltk-lş Sendikası Baş-
Karabük Demir-Çelik çalışanJannın geleceği çeşitii kesimlerce tartışıldı.
kanı MetinTürker, gerçekleştiri-
len görüşmelerin bir başlangıç ol-
duğunu hatırlatarak. sendikanın
öne sürdüğü şartlardan ödün ver-
meyeceğini belirtti. Hükümetin,
özelleştirme kapsamında kurula-
cakolan Kardemir AŞ'nin işletme
hakkını geçici bir süre için sendi-
kaya vermek istediğini hatırlatan
Türker, bu teklifi kabul etmenin
mümkün olmadığını açıkladı.
Dün yapılan görüşmeler sıra-
sında. Kardemir'de çalışan işçıle-
rin. tesisin Kardemir AŞ'ye dev-
rine kadar tahakkuk etmiş kıdem
tazminatı. ihbar tazmınatı ve
emeklilik ikramiyelerinın tama-
mının oluşturulacak fona aktanla-
cağını belirten yetkililer. bu para-
lann Hazine nezdinde Kardemir
AŞ adına tutulacağını kaydettiler.
Hükümetin teklifînde Kardemir
AŞ'den aynlacaklann tazminatla-
rının hemen ödeneceği yer alır-
ken. çalışmaya devam edeceklerin
tüm tazmmat ve haklannın yenı
şirket tarafından karşılanacagına
dikkat çekildi.
Dünkü görüşmelerde heyet
başkanı olarak Yalım Erez'in gö-
revlendirilmesini ilk baştatepkiy-
le karşıladıklannı söyleyen Tür-
ker, "Daha sonra sanayivi bilen
bir kişinin Kardemir'in durumu-
nu anlamasının daha kolay olaca-
ğınıdüşündüm. Erez'in, sövlemek
istediklerini ve düşündükJerini si-
\ asilere göre kolav ca dile getirebi-
İeceğine inanıvorum" dedi.
Özel sektör ark ocaklannın te-
sisin hurdasına talip olduklarını
hatırlatan Türker. "*Biz Karde-
mir'in hurdasına değiL üretimine
talip oluvoruz. Biz tesisin en ve-
riınli şekilde üretim vapmasını is-
tiyoruz. Buranın bacasını de\ letin
mi bizinı nıi tüttüreceğimiz hiç
önemli değiP dı>e konuştu.
Işletmelerin yalnızca işçiyı ve
çalışanı ilgilendirmediğini söyle-
ven Erez. Karabük'te yaşavan
halkın ve sanayicinin de bu so-
rumluluğu üstlendiğıni söyledi.
Görüşmelere hükümet adına ka-
tılmadığını söyieyen Erez. "Biz
karşı taraf sayılmayız. İşcinin >a-
nında yer alı>onız"dive konuştu.
Kardemir'in kapatılmasının
kolay olmadığını. zarar etmesini
de kimsenin istemedıgini sövle-
yen Erez. "Karabük'ün geldiği
nokta hükümet ile işçiler arasın-
daki diyalogsuzluktan kavnakla-
nı\or. Karabük sorununun işçile-
ri ve Karabüklüleri mağduretme-
derı. de\ Ift üzerindeki > ükü haflf-
letilerekçözübnesigerekivor*" şek-
lınde konuştu. Erez, Kardemir
hakkındaki mutlu haberin bir iki
sün içınde verilebileceğini bildir-
di.
Bakanlıklar arası yetki savaşı nedeniyle hâlâ 1930'ların gıda yasalan yürürlükte
Gıdada vurguna yasalar izin veriyor
ÖZLEM YÜZAK
Türkiye hâlâ 1930'lann gıda yasalan ve
düzenlemelerini kullanıyor. 1987'den bu
yana devam eden Gıda Kanunu
görüşmeleri, Tarım Bakanlığı ile Sağlık
Bakanlığı arasındaki görüş farkhlıklan
giderilmediği için sonuçlanamıyor.
Ustelik, Tanm Bakanlığı'nın hazırladığı
"Gıda Kanunu Tasansı" ile ilgili olarak,
1987'den bu yana devam eden iki
bakanlık arası yazışmalarda olumlu
yönde bir tek sonuç çıkmadı.
Geçen günlerde fiyat artışlannı terbiye
etmek bahanesi ile düşük fonlu ithalat
uygulaması ortaya atıldı.
Ancak, alelacele yürürlüğe konmak
istenen ithalat kararnamesinin aslında
Düşük fonlu ithalat başlıyor
Et ve süt ürünleri ithalatında alınan
fonlarda büyük indirime gidildi. Canlı
sığır. koyıuı ve keçiler ile sığır, koyun
ve keçi etleri, tereyağı, katı ve sıvı
• yağlar, beyaz peynir, fasulye ve pirinç
ithalinde alınan foniar düşürüldü. Bu
ürünlerde alınan fonlar, ton başına 15
dolar ile 500 dolar arasında değişen
miktarlarda indirildi.
Bakanlar Kurulu karanna göre canlı
sığırlar ile canlı koyun ve keçilerin
ithalatında ton başına fon 800 dolardan
500 dolara düşürüldü. Taze ve
dondurulmuş sığır, koyun ve keçi
etlerinin ithalatında ton başına 1000
dolar fon alınacak. Tereyağı ile diğer
katı ve sıvı yağlardan ton başına alınan
900 dolarhk fon ise 500 dolara çekildi.
Beyaz peynirden ton başına alınan 250
dolarhk fon ise 100 dolara düşürüldü.
gümrüklere aylar önceden donmuş et ve
süttozu yığan birtakım şirketlerin vurgun
amacıyla çeşitii baskılan sonucu
çıkanlmak istendiği belirlendi.
^'ıllardır AB'den standart dışı gıda
ürünlerinin Türkiye'ye giriş yapması ve
bu konuda herhangi bir denetim. kalite
ve sağlık kontrolünün yapılmıyor
olması. bir türlü çıkarılamayan Gıda
Kanunu'nu yeniden gündeme getirdi.
Hayvan yemine ilişkin kanunu olan
Türkiye'nin. gıdada bütünsel bir kanunu
olmamasının faturası üreticiden
tüketicıye her kesime ayn ayrı çıkıyor.
Şu anda gıda maddeleri ithalatmın
denetimi Tanm Bakanlığı bünyesınde
sürdürülüyor.
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı
MahirGürbüz. besin hammaddesinin
tanmsal üretımin bir sonucu olarak
ortaya çıktığını kaydederek. sıhhi olması
kadar. besinde kalitenın de
son derece önemli olduğunu
vureuladı.
Bazı semtlerde ayakkabı fiyatları
H U L Y
• — ~ \
\
A
<N
G E N
i—i
ç ı— ı 1
ur
Bakırköy
Çizme 3-6 milyon
Bot 3-5 milyon
Bayan ayakkabı 1.5-3.5 milyon
Erkek ayakkabı 1- 3.3 milyon
Kadıköy
Çizme 3.2 - 5.5 milyon
Bot 2.5 -4 milyon
Bayan ayakkabı 1.5- 3.5 milyon
Erkek ayakkabı 1-3.5 milyon lira
Beyoğlu
Çizme 1.2 -3 milyon
Bot 1.2-2.5 milyon
Bayan ayakkabı 900 bin-2 milyon
Erkek ayakkabı 850 bin-2 milyon
Osmanbey
Çizme 3.5 -6.5 milyon
Bot 3 -6 milyon
Bayan ayakkabı 2.7 -4 milyon
Erkek ayakkabı 3 _4 milyon
Ayakkabıya verilen paranın karşılığı yok
G
ümrük birliği tartışmalannın sürdüğü şu
günlerde ayakkabı sektöründe standart ve
kalite bir türlü tutturulamıyor. Neredeyse asgar
ücret kadar para ödenerek satın alınan
ayakkabıların kısa bir süre sonra deforme olması ve
su geçirmesi tüketiciyi şaşkına çeviriyor.
Çoğu zaman malına sahip çıkmayan üretici,
"kullanım hatası" deyip suçu tüketicıye atıyor.
Madolyonun gerçek yüzü ise böyle değil.
Ayakkabı Sanayicileri Derneği Sekreteri Gürkan
Dumcu yaptığı açıklamada ayakkabı üretiminde
kullanılan malzemelerin kalitesizliğinden dert
yanıyor. Dar ve sabit geliriilerin bütçesin* uygun
fiyatlarda ayakkabı üreten küçük atölyelerin
kalitesiz malzeme kullanmayı tercih ettiklerini
söyieyen Dumlu, bu ayakkabıların uzun ömürlü
olmadığını belirtiyor. Gelişmiş ülkelerde ayakkabı
tüketiminin yılda kişi başına 8-10 çift olduğunu
hatırlatan Dumlu, Türkiye'de bu rakamın 2
ayakkabıyla sınırlı kaldığına dikkat çekiyor.
Türkiye'de 2 milyon kişinin ayakkabı sektöründe
çalıştığını bildiren Dumlu, sektörde sanayileşme
düzeyinin yüzde 20'lerle sınırlı kaldığını, sağlıksız
şartlarda üretim yapıldığını kaydediyor. Ayakkabı
Sanayicileri Dernegi'ne üye olan firmaların sayısının
50 ile sınırlı olduğunu hatırlatan Dumlu, Avrupa
ülkelerinde bu rakamın 5 bin civannda seyrettiğini
vurguladı.
Babadan oğula, ustadan çırağa devreden ayakkabı
sektörünün en büyük sorununun yetişmiş eleman
eksikliği olduğunu söyieyen Dumlu. Ayakkabıcılık
eğitimi veren herhangi bir kuruluş yofc"dedi.
Dumlu, sektörün diğer sorunlan arasında sermaye
azlığı ve yetersiz teknolojinin geldiğini açıkladı. Batı
standardında üretim yapan firmalann kaliteli
malzeme bulabilmek için hammadde ithalatına
yöneldiklerini söyieyen Dumlu, bu nedenle fiyatlann
yükseldiğini ve ürünierin belirli bir kesime hitap
ettiğini kaydetti.
Gümrük birliğine geçişte sektörün ucuz işçi
avantajını iyi değerlendirmesi gerektiğini söyieyen
Dumlu, ayakkabıda İSO 9000 standartlannın
tutturulması halınde sektörün rekabette güçlük
çekmeyeceğini vurguladı. Gümrük birtiğinin
ayakkabı sektörüne kaliteyi getireceğini açıklayan
Dumlu, "Şu anda standartlara uygun üretim yapan
firma sayısı oldukça az. Küçük atölyelerin
kendilerine çekidüzen vermemeleri halinde hiç
şanslan yok" dedi.
Türkiye'nin eskiden deri üretimine ağırlık verdiğini
belirten Dumlu, son yıllarda hayvancılığın darbe
yemesi nedeniyle deri üretiminde de gerileme
yaşandığını vurguladı. Dumlu, üretilen kaliteli
derilerin daha çok konfeksiyonda kullanılmaya
başlandığını, bunun da ayakkabı sektörünün
gelişmesini olumsz yönde etkilediğinı açıkladı.
Ayakkabı fiyatlannın ucuzlaması için deri ve diğer
malzemelerin üretimine ağırlık verilmesi gerektiğini
savunan Dumlu, kaliteli ve standartlara uygun
ayakkabı üretebilmek üzere ithalata yönelen
üretidnin hiçbir zaman ucuza ayakkabı satmasının
mümkün olmadığına değindi.
Orta kalitedeki bir bayan botunda kullanılan derinin
üreticiye maliyeti 500 bin lira. Botun köselesi için
100 bin lira, dikişi için 50 bin lira harcanıyor. Bu
rakamlara aksesuvar ve işçilik eklendiğinde toplam
800-850 bin liraya ulaşıyor. Imalatçı kârıyla botun
toptan fiyatı 1 milyonu aşıyor. Perakende satışlarda
imalat fiyatının üzerine semtlere göre yüzde 50 ile
80 arasında fiyat farkı ekleniyor. Avuç dolusu para
ödenerek alınan ayakkabılarda kullanılan derinin
kalitesi su geçirme oranını beliriiyor. Düşük kaliteli
derilerde su geçirme oranı yok yüksek
seyrederken, iyi işlenmiş kaliteli bir deride bu oran
oldukça düşüyor. Ayakkabı imalatında, özel
işlemlerden geçirilerek su geçirmez hale getirilen
derilerin kullanılması, üretim maliyetini 500 bin lira
ile 800 bin lira arasında arttırıyor.Iİ
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Vupun Abalıya
Öyküde kurnaz tilki, karganın ağzındaki peyniri, tatlı dil-
le, kandırarak alır. insan yaşamında, hele de medya çağın-
da, haklara el konulması, kaba güç kullanrpaya gerek kal-
madan, kitleler çıkarları ile ters yönlendirilerek, beyinleri
satın ahnarak, toplumsal tepkiler önlenerek gerçekleştirilir.
En son çarpıcı ömeklerden biri topluma dayatılıp benim-
setilen özelleştirme: Sistemin tıkanıklığı, girdiği krizde, geç-
miş yılların birikimi, kamunun malı, kaynakların hovardaca
kullanılması, vergi almadan, dış ve iç borç, bütçe açıklann-
da harcanması olan özelleştirme, tam aksine sonuç yara-
tacağı halde, gelişmenin tek aracı gibi sunuluyor. Yılların
kampanyaları, beyin yıkanması ile toplum öylesine koşul-
landırıldı ki çıkarları özelleştirme ile çatışan yoksul kitleler,
çalışan halk yığınlan bile, özelleştirme ile yaşamlarının de-
ğişeceğine, mucize olacağına inanıyor. Yoksulluklannın,
sorunlarının, işsizliğin, gelirdağılımı çarpıklığının, haksızlık-
ların çok daha fazla büyüdüğünü yaşayarak öğrenip, can-
lan yandığında, atı alan Üsküdar'ı geçmış olacak.
Özelleştirme gibi dışarıdan zorfanan ve yakında yürürlü-
ğe gireceği anlaşılan ve kamuoyunda tartışma bile yarat-
mayan bir diğer uygulama, emeklilik yaşının yükseltilmesi.
Gazetelerde, televizyon programlarında, dünya ülkeleri ile
Türkiye'deki emeklilik yaşları arasında büyük farklılıklarve-
riliyor. Gelişmiş ülkelerde insanlarortalama 60-65 yaşların-
da emekli o\urken Türkiye'de 38-40 yaşlannda emekli ola-
bilmeleri, büyük bir çarpıklık olarak ortaya çıkıyor.
SSK'nin zaman zaman gülünç düzeyde düşük emeklilik
maaşlarının bile ödemesinin aksad/ğı, sağlık ve ilaç hizmet-
lerinde büyük çıkmaza girdiği bir gelir danboğazında oldu-
ğu zaten biliniyor. Türkiye'nin bir an önce "ekren emekliler
cenneti!" olmaktan kurtarılması gerektiği, dış kaynaklı bir
dayatma olmaktan çıkıp, toplumsal kabul görüyor.
Türkiye'nin zengin ülkelerin yapmadığı ya da yapamadı-
ğını, insanlarını genç ve belkı de en verimli çağlannda emek-
li edip, beslemesini savunmak ne haklı, ne de mantıklı gö-
züküyor. Ancak Türkiye'deki iş yaşamınm gerçekleri, sos-
yal güvenlik sisteminin bütünü. çıkmazları ele alınmadan,
emeklilik yaşının yükseltilmesi ile çalışanlara yapılacak bü-
yük kötülük gizleniyor. Tek başına emeklilik yaşının yüksel-
tilmesinin, aslında çogunluk için emeklilik hakkının yok edil-
mesı olduğu görmezlikten geliniyor.
Sigortalı iş bulabilmış 4 milyona yakın insandan biraz da-
ha fazlasının sıgortasız, kayıt dışı ekonomide çalışmak zo-
runda olduklan ve bir o kadar da işsizin olduğu bilinen bir
düzende, kaç işçi 55-60 yaşına kadar sigortalı bir işte ça-
lışıp, emeklilik hakkını kullanabilir? Işletmelerin en kârlı ol-
duklan dönemlerde bile yılık işçi sırkülasyonu "işten çıkar-
maların" yüzde 30'larda olduğu bir sistemde, kalifiye ol-
mayan, 35 yaşını geçmiş kaç işçi, işini kaybettikten sonra
yeni bir sigortalı iş bulabilir?
SSK için tek kurtuluş ve tek çözüm gibi gösterilen emek-
lilik yaşının yükseltilmesi, çogunluk işçi için sigortalı çalışa-
bildikleri yıllarda haksız emeklilik kesintisi alınıp, sonunda
emeklılikten hiç yararlandırmama sonucunu getirecek.
Toplum, sosyal güvenlik sisteminin anlamını, sorunlannı
gerçek boyutları ile görebılse. işçi sorunlarının bilincinde,
Ankara'da bir Türk-iş; üyelerı az da olsa DİSK, Hak-lş ol-
sa, emeklilik yaşı ile birlikte işçinın, çalışanın sosyal güven-
lik hakları bir bütün olarak gündeme gelirdi. Gelişmiş ülke-
lerde 55-60 emeklilik yaşı ile birlikte, sosyal güvenlikte var
olan bütün artılar gözden geçirilirdi. Devletin sosyal güven-
lik sistemine katkısı da dahil, kayıt dışı çalıştırmanın engel-
lenmesi, sosyal güvenlik gelirlerinin değerlendirilmesi, sos-
yal güvenlik sistemindeki tüm haksızlık ve çarpıklıklar, gü-
lünç düşüklüktekı emeklilik ödentileri, yetmeyen sağlık hiz-
metleri.. elealınırdı.
"Vurun abalıya" örneği, işçınin zaten anlamını yitirmiş, ye-
tersiz emeklilik hakkı da böyle kolayca gasp edilmezdi.
Bayram Meral'den açıklama:
29 kasım günü yayımlanan "Yüzsüzlük" başlıklı yazıya
Türk-iş Başkanı Bayram Meral'den bir açıklama geldi. Be-
nim "her zamanki Türk-lş düşmanı!" tavnmla gerçekleri
çarptırdığım öne sürülen açıklamada, sözleşme farkları ko-
nusunda yazdıklarımın gerçeklerden uzak olduğu savunu-
luyor. Türk-lş'in hükümetle bir anlaşma imzalamadığı, is-
teyen işçi ve sendika için alacağını faızi ile birlikte alma ko-
nusunda dava yolunun açık bulunduğu belirtiliyor. Ancak
mahkemelerin ne zaman karar vereceklerinin belli olmadı-
ğı anımsatılıyor.
Bayram Meral'in açıklamasında daha sonra bütçe yasa
tasarısı ile gasp edilmek istenen işçi haklarına karşı Türk-
lş'in, hükümeti kararından döndürecek etkili bir mücadele
verdiği anlatılıyor. Özetle şu görüşlere yer veriliyor:
"Şükran Soner'/n hoşuna gitmiyor, ama işçiler Türk-
iş 'e güveniyor. Türk-lş 'ın bir çağrısıyla ve 2.5 günlük bir ça-
lışmayla 100 bin işçi ve memur Ankara'da Amtkabriziya-
ret etmış, TBMM'ye 100 metreye yaklaşıncaya kadar yü-
rümüş ve Türkiye tarihinde ilk defa bir tasarıdaki istekleh-
nı yerine getirmiştir. Bız bundan gurur duyuyoruz ve bu ey-
lemimize katılan sendikalarımızın ve diğer demokratik ku-
ruluşların yöneticilerine, üyelerimize, halkımıza teşekkür-
lerirnizi ve saygılarımızı sunuyoruz."
Doğalgaz için
Iran da gündemde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Rusva Federasyonu'nun.
Ukravna üzennden. aralarında
Türkiye'nin de bulunduğu Avru-
pa ülkelerine sattığı doğalgazda
kesintiler mevdana gelmesi üze-
rine, Boru Hatlan ile Petrol Taşı-
ma AŞ (BOTAŞ), yeni seçenek
arayışına gırdı. BÖTAŞ Genel
Müdürü Havrettin L'zun. Türk-
menistan'ın yanı sıra Irandan do-
ğalgaz alabiİeeeklenni sövledi.
Rusya Federasyonu'nun Anka-
ra Büyükelçtlığf nce dün konuy-
la ilgili yapılan açıklamada. do-
ğalgaz satışının normal olarak
sürdüğü belırtılerek. kesıntilenn
l krayna tarafından vapıldığı bil-
dınldı. Açıklamada. Ukrayna'nın
yeniden kesınti yapabıleceği en-
dışesi dedılegetirildı.
Rusva Federasyonu-L'krav na-
Bulgarıstan volunu izleyerek Tür-
kiye'ye ulaşan "Sojuz" hartında
Ukravna tarafından kesinti yapıl-
ması üzerine başlayan dogalgaz
sıkıntısı dün sona erdi. Ukray-
na'nın boru hattından gaz çekme-
sı sonucu ıkı gün önce "sıfir"
noktasına inen gaz akışı yeniden
eskı miktarına yakın bir düzeye
ulaştı. Rusya Federasyonu'nun.
borcunu ödememesi nedeniyle
gazını kestiğı L'krayna'ya Türk-
menıstan'ın da benzer bir yap-
tınmda bulunduğu öğrenildi.
Gençler
Bu ülkenin geleceği sizsiniz.
VakıfBank Finans Market sizi geleceğin
finans dünyasına bekliyor!
VakıfBonk21. Yüzyıl Bankacılığı