25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 EKİM 1994 PERŞEMBE HABERLER Mersin'de Dev-Sol operasyonu •MERSİN (Cumhuriyet) - İçel"in Erdemli ilçesine bağlı Arpaçbahşiş beldesinde bir evedüzenlenen operasyonda 2 Dev-Sol üyesi öldürülürken, bir militan da ikinci kattan aşağı atlayarak ağıryaralandı. Arpaçbahşiş beldesindeki Güneş-3 Sitesi'nin ikinci katmdaki bir evel6.40sıralannda operasyon düzenlendi. Dev-Sol'culara ait olduğu bildirilen evdeki iki militana güvenlik güçlerince "'Teslim oP'çağnsında bulunuldu. Militanlann çağnya silah ile ateşederek karşıhk vermesi üzenne yaklaşık 2 saat süren birçatışmaçıktı. Çatışmada kimüği belirlenemeyen biri kadın 2 Dev-Sol üyesi öldürüldü. Çaüşmadan önce bir kadın militanın da evin balkonundan atlayarak ağır yaralandığı öğrenildi. Tekirdağ'da bûyûkyangın • Haber Merkezi -Tekirdağ'da bir benzin istasyonunda önceki gece saat 23.00'te başlayan yangında 8 işyeri y andı. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı. Benzin istasyonunda yakıt boşaltan bir tankerde meydana gelen elektrik kaçağından çıkan yangın, istasyonun şehir merkeande olması nedeniyle büyük bir tehlikeyarattı. Sabah saat 04.30'da söndürülen yangının söndürülmesi amacıyla Tekirdağ'a İstanbul'dan takviye ıtfaiye araçlan gönderildi. Potis otosuna kanlı tuzak • VİRANŞEHtR (Cumhuriyet) - Şanlıurfa'nın Viranşehirilçesi Cumhuriyet Meydanfnda dün 18.30 sıralannda Emniyet Müdürlüğü'neait63A0128 plakalı otoya uzun menzilli silahlarlaateşedildı. Kimliği belirlenemeyen kişilerin açtığı ateş sonucu polis memuru Ali Saygıh şehit olurken, Nuri Uzunal ile Atilla Akdemiradlı polis memurlan da ağır yaralandı. Kaçak yapıya karşı güvenlik ekibi • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan. İstanbul'a gelenlerin. kaçak bina yapmaya geldiğini söyledi. ISO'nun dün Odakule'de yapdanaylık toplantısmda bir konuşma yapan Tavyip Erdoğan. yedi ay içinde yaptıklannıanlattı. istanbul'a gelenlerin kaçak bina yapmaya geldiğini iddia eden Erdoğan, "Baraj havzalannın korunması için bütün İstanbullulardan yardım istiyoruz. Mutlak koruma alanlanndaki binalan yıkacağız. Buralara inşaat yapılmaması için 64 kişilik güvenlik ekibi oluşturduk"dedi Demirel'in evmi $u bastı • ANkARA (Cumhuriyet Bürosu)-Ankara'da önceki akşamdan bu >ana aralıklarla yağan vağmur. Cumhurbaşkanı Süleyman Demırel'ın Güniz Sokak'taki evınin zemın katının sular altında kalmasına neden oldu. Itfaiye yetkılılen. Cumhurbaşkanı Demirel'in evinın önündekı sokaktan geçen kanalın tıkandığını. bu nedenle Demırel'ın evinin zemın katına su çıktığını bildirdıler. Itfaiye yetkilileri. kısa sürede. tıkanan kanalın açıldıgını ve suyun boşaltıldtğını belırttiler. Engin Ardıç'a yine ceza • MİLAS (Cumhuriyet) - tnterstar televizyonu yorumcusu Engın Ardıç. SHP Güllük Belde Başkanı Nazife Çiftçı'ye 5 milyon lira tazmınat ödemeye mahkum oldu. Tele\ izyondakı bir yorumunda SHP \e SHP'lıleri hırsızlıkla suçlayan Ardıç'ın bu sözlen, davada bılirkişi olarak görüşlerını bildıren Ankara Unıversıtesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıçoğlu, tarafından gazetecilık ve yorum sınırlannı aşan sözler olarak nitelendirildı. Mılas Aslıye Hukuk Mahkemesi Ardıç ve Duru'yu suçlu bulaıak 5 mılvon lira tazminat ödemeye mahkum etti. Topuz, tıkanan görüşmelerden SHP lideri ve üst düzey yöneticilerini sorumlu tuttu: Karayalçıırla birlik olıııaz•CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Topuz, SHP'nin görevde olan üst düzey yönetimiyle bir daha bütünleşme konusunda görüşmelerde bulunmayacaklannı açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, solda birlik görüşmeleri- nın tıkanmasından SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcı- sı Murat Karayalçın ile Merkez Yürütme Kurulu'nu (MYK) so- rumlu tutan 25 SHP'li milletve- kilının saptamasına katıldığını açıkladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Topuz da. "Başta Karayalçın olmak iizere, tkari \e siyasi ka>gıJanıu, her şeyin üsriin- de tutan SHP'nin bu üst yöneti- miv k bundan sonra büfünJeşme- ye İlişkin herhangi bir müzakere yapmanın bizim açımızdan ke- sinlikle söz konusu olmadığını söyle>ebilirimt ' dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. dün yaptığı >azılı açık- lamada. SHP'li 25 milletvekilı- nin deklarasyonlarında. solda birlik görüşmelennin tıkanma- sından SHP lideri ile MYK'yi sorumlu tuttuğunu anımsatarak. "Soldaki bütünleşme çahşmala- nnı kiınin ve nasıl tıkadığmı, 25 SHP milletvekili doğru saptamış- tır" dedi. Baykal, şu görüşleri kaydettt: SHP Crup Başkanvekili Karakaş: Bu iş bitti Umutlar tükendi, gözler yeni oluşumda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP- CHP bütünleşmesine ilişkin umutlar tûkenirken. kulislerde 4 aralık seçimlerinden sonra yeni bir oluşumun ortaya çıkabileceği dile geririlmeye başlandı. SHP Grup Başkanvekili Ercan Karakaş, CHP ile bütünleşme konusunda "BMİ bu iş" derken, 4 aralık seçimlerinden sonra yeni bir oluşumun daha sık gündeme gelecek gibi göründüğünü söyledi. SHP ile CHP'nin bütünleşmesi için başlatılan görüşmeler, liderlerin "sonsöz"lerini söylemesi ile tıkandı. SHP'nin ön kurultaylann 4 aralık seçimlerinden sonra yapılması karan karşıscnda CHP, seçimlerden önce iki partinin ön kurultay yaparak birleşme karan alması konusunda ısrarlı olunca görüşmeler sona erdi. iki teraf da birleşmeden umudunu keserken, SHP'li 25 milletvekili bir deklarasyon yayımlayarak, bütünleşme konusundaki kararlılıklannı ifade ettiler ve parti yönetiminin karannı eleştirdiler. Deklarasyona imza koyan milletvekilleri, bundan böyle seçimlere dek herhangi bir girişimde bulunulamayacağını söylediler. Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi, eski Devlet Bakanı Mehmet Kahraman, "Artık seçim döncmi başladı. Biz bütünleşme konusundaki duyarlılığmuzı dile getirdik. Seçim işbirüği yapılabflir, belki bu doğrultuda bir çalışma yürütülebOir. Ama arok kurultaytar seçündeD sonra ohır. Zaman yetmiyor" dedi. SHP ve CHP arasında yürütülen ikinci tur birlik görüşmelennin de sonuçsuz kalmasi, yeni oluşum arayışlannı gündeme getirdi. Karakaş, CHP ile bütünleşme konusunda "Bftti bu iş. Artık 4 aralığa kadar yapacağonız çok şey yok" dedi. Karakaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Katıldığunız toplantılarda, 'Kendi ideolojisini net olarak ortaya koyabilen bir parti yok'deniyor. Düşünen insanlar yeni oluşumu daha sık gündeme getirmeye başladi. 4 aralık seçimlerinden beklenen o ki, anlaşılan SHP ve CHP veniden dibe vuracak. Seçimlerden sonra da yeni bir oluşum gündeme gelecek gibi görünüyor." -SHP ile CHPnin sürdürdü- ğü bütünleşme çalışmalannın SHP yönetüni tarafından ve or- taklaşa imzalanmış protokoller çiğnenerek hkanması, sol adına bir talihsizlik olmuştur. SHP'li 25 müietvekilinin bütünleşme doğ- rultusunda önerdiği ortak yakla- şımlan ve çalışmalan elbirİiğivle değerlendireceğiz. Sosyaldemok- rat hareketin bütünleşmesi veye- nilenmesi çabalannı SHP yöneti- minin engeUemelerine karşın sürdürmek, tüm sosyal demok- ratlann ortak sorumluluğudur." CHP Genel Başkan Yardımcı- sı Ali Topuz da, dün düzenledı- ğr basın toplantısmda, solda bir- lik çalışmalannda oldukça önemlı mesafeler almdığını, an- cak SHP MYK'nin aldıgı son karar ile bütünleşmenın gündem- den çıktığını söyledi. SHP üst düzev yöneticilerini, destekle- diklen solda birlik çalışmalanna MYK'desahipçıkmadıklan ıçın eleştıren Topuz. şu açıklamayı yaptı. "Çalışmalar bir noktaya gel- mişken, SHP MYK toplamyor, daha önce protokolleri imzalamış olan 3 genel başkan yardımcısı, bir tane genel sekreter ve bir ta- ne genel sekreter yardımcısı bu beş kişi, önce onayladıkJan pro- tokole MVK üyesi olduklan hal- de, oy kulanma hakları olduğu halde sahip çıkamamıştır. İmza- lannı inkar etmişlerdir. Altına imza attıklan bir belgenin gere- ğini yerine gerirmemişlerdir." Topuz, açıklamalan sırasında SHP Genel Başkanı Karayalçın'ı sert birdılle eleştirdi. Topuz. söz- lennı şöyle sürdürdü: "Bütünleşmenin önü, başta Sayın Karavalçın olmak üzere SHP'nin üst vönetimi tarafindan tıkanmıştır. Sayın Karayalçın, bu bütünleşmeyi, kafasında tasaria- dığı birtakım sonuçlara ulaşabil- mek açısından düşünmektedir. SHP'nin bu üstdüzey yönetimiy- le bundan sonra bütünleşme ko- nusunda herhangi bir müzakere yapmanın, bizim açımızdan ke- sinlikle mümkün olmadığını söy- leyebilirim. Aldığı karaıian ara- dan kısa bir süre geçtikten sonra inkar eden SHP yönetimini, bun- dan sonra muhatap almayacağız. Bütünleşmenin bundan sonra nasıl bir süreç içinde olacağı da bugünden bilinmez." jRP lideri Erbakan, Cezayir'de halkın gerçek temsilcisinin FIS olduğunu söyledi: FIS arabulucu olmanıı istedi •RP lideri Erbakan, ABD ziyaretinde beraber olduğu Cezayir'den bir heyetin, kendisinden, 'FIS ile askeri yönetim arasında' arabuluculuk yapmasını istediğini söyledi. Erbakan, ABD gezisinin 'çokbaşanlı' geçtiğini savunurken, bu ülke yetkililerinin, 'RP iktidannı beklediğini' öne sürdü. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- RP Genel Başkanı'Necmet- tin Erbakan. ABD gezisi sırasın- da FIS ve Fılıstinli terör örgütü HAMAS yetkiüfenyle görüşüp göriişmediği yönündeki sorulan yanıtsız bırakırken, gezide bera- ber olduğu Cezayirli bir heyetin, kendisinden. *FIS ve askeri yö- netim' arasında arabulucuİuk yapmasını istedıgıni bildirdi. Ce- zayir'de halkın gerçek temsilcisi- nin FIS olduğunu vurgulayan RP liden, ABDyetkililenyle, Türki- ye'nin Washington Büvükelçisi Nadıet Kandemir'ın isteği üze- rine görüştüğünü söyledi. RP'nin Meclıs grup toplantı- sında konuşan Erbakan. ABD gezısıne ılışkın değerlendırme- lenni sürdürdü. Erbakan. Pakis- tanlı Müslüman göçmenlerin ya- şadığı \'ubaCir> adlı kenttekı bir caminın yakılması üzerine Müs- lüman ülkeler adına 'geçmiş o\- sun' dileğınde bulunmak için ABD'yegıttiklerini bildirdi. Yu- ba City'ye heyet gönderen ülke- ler arasında Cezayır'i saymayan RP grubunda konuşan Genel Başkan Necmettin Erbakan, Amerika gezisi ve yapılan toplantılar hakkında bilgi verdL Erbakan'ın. konuşmasının iler- leyen bölümlerinde. bir Cezayir heyetının "arabuluculuk" önen- sınde bulunduğunu belırtmesi dikkat çektı. Erbakan. ABD yetkililerinin, 'banş isteyen' RP'nin ıktidara gelmesini beklediğinı öne süre- rek, ABD dahil bütün dünyanın gözünün RP üzennde olduğu gö- rüşünü savundu. RP'nin ıslam ülkelen arasındaki rolünün arttı- ğını ve herkesin kendilerinden yardım istediğini iddıa eden Er- bakan, şunlan söyledi: "Orada Kuveyt Parlamcnto Başkanı, bize, İrak "ta esir asker- lerimız var bunlan ancak sızın arabuluculugunuzla kurtarabilı- riz' diyorlar. Cezayir'den gelen heyet ne diyor? Cezayir'deki cun- ta ile halkın gerçek temsilcisi olan FIS vönetimi arasındaki anlaş- mazuğın çözümünde bizim aracı olmamızı Lsrivoriar. Bosna'nın ile- ri gelenleri. " Bütün ümitlerimiz RP'nin ıktidara gelmesınde' di- vor." Erbakan, ABD yetkililerıyle ise Türkiye'nin VVashington Bü- yükelçisi Nüzhet Kandemir'ın isteği üzerine görüştüğünü söy- ledi Kandemır'in, kendisine. 'ABD'liler sizi çok merak edivur, göriişmekistiyoriar'dediğinı ile- ri süren Erbakan. böylece ABD'ye RP'yi anlattıklannı söy- ledi. Yetkilılerin kendisine. 'RP gelirsegitmez' endışesini de ılet- tiğını anlatan Erbakan. "Biz da- ha önce de iktkJara geldik. Ama Meclis çoğuniuğumuz kalmayın- ca da iktidardan avrıldık. Bütün bunlan onlara anlattık" diye konuştu. DYP'li Tayan: Erbakan için savcılan göreve çağınyorum ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DYP Grup Başkanvekili Turhan Tayan, RP Genel Başka- nı Necmettin Erbbakan'ın ABD gezisinde HAMAS ve CIA ile ne görüştüğünü açıklamasını istedi. Bu konuda DGM ve cumhuriyet başsavcılannı göreve çağıran Ta- yan, "DGlVt ve cumhuriyet baş- savcıiannın bu konuyu açıkiığa kavuşturmalannı bekliyoruz" dedi. Tayan. dün düzenlediği basın toplantısmda. RP lideri Erba- kan'ın malvarlığını kamuoyuna açıklamasını istedi. Batı düşman- lıği üzerine siyaset yapan Erba- kan'ın. ABD gezisinin endışe ve- nci olduğunu belirten Tayan. "Erbakan, kanlı HAMAS ö'rgü- tüyle CIA ile ne göriişrü? Bunu kamuoyuna açıklaması lazım. Er- bakan hayal ettiği iktidan ABD'nin eteğini öperek mi vaka- layacak? Haval ettiği iktidar için ABD'den \ize mi istedi?" dedi 4 aralık ara seçimlerinden ANAP'ın hezımetle çıkacağını da savunan Tayan. hükümetin Güneydoğu'daki terörle mücade- lesinde rahatsız olan ANAP'ın. terörle mücadelede başanlı olan valilere saldırdıöını öne sürdü. Shattuck: Oğretmen cinayetleri kınanmalıANKARA (AA) - ABD İnsan Haklanndan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı John Shat- tuck, Güneydoğu Bölgesi'ndeki terörist saldınlann. öğretmen- Ierin öldürülmelerinin açıkça kınanması gerektiğini söyledi. Shattuck, Güneydoğu Böl- gesi'nde yaptığı inceleme ve temaslanndan sonra Ankara'- da düzenlediği basın toplantı- smda. ABD Başkanı Bill Clin- ton'ın. 'Terörtstler başarmama- bdır' sözlerine dikkat çekti, bölgedeki şiddet eylemlerinden kaygı duyduğunu söyledi. Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal ile görüşmesinde. So\- sal'ın "Türkiye'nin insan hakla- rı konusundaki çıkarlarmın, dtş güçlerin çıkarlarından ziyade kendi insanlarının çıkarlanndan kaynaklandığını" ve İnsan hak- lannın evrensel bir konu olduğu- nu' belirtmesinden etkilendiğini belirten Shattuck, ifade özgür- lüğü ve can güvenüği gibi temel insan haklan söz konusu oldu- ğunda da Soysal'ın "Birinin kaderi herkesin kaderidir" söz- lerini hatırlattı. Shattuck, Türkiye ve ABD'- nin uluslararası anlaşmalara imza attıklannı hatırlatarak her iki ülkenin de ımzalannı ciddi- ye aldıklanna inandığını söyle- di. İki DEP'linin vatana ihanet suçlamasıyla yargılandığı dava başladı MittetvekUkriidamla ymgıhunyor •Selim Sadak. ilk duruşmadaki sorgusunda. "Bizler konuşmayıp da ne yapacaktık? Bir milletvekili konuştu diye nasıl cezaevine atılır? Çözüm Demiral'ın mantığı mı?" diye sordu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ana DEP davasından ay- n olarak haklannda ıdam cezası istemiyle dava açılan eski DEP milletvekilleri Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş'ın yargılanmala- nna başlandı. Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkeme- si 'nde (DGM) dün ılk duruşma- sı yapılan '2. DEPdavası'na ge- len polis ve izleyici sayısının az- lığı dikkat çekti. Polisin. ana DEP davasının aksine olağanüsrü bir güvenlik önlemi almadığı duruşmayı, SHP Grup Başkanvekilı Adnan Ekmen ile İnsan Haklan Derne- ği Genel Başkanı Akın Birdal'ın da aralannda bulunduğu yakla- şık 20 kişi izledi. İlk duruşmada sorgusu yapılan Selim Sadak. "Konuşrugumuziçin buradayız. Bizler konuşmayıp da ne yapa- caktık? Bir millervekili, konuştu diye nasıl cezaevine atılır? Çö- züm Demiral'uı mantığı mı?"dı- ye sordu Anayasa Mahkemesi'nin DEP'i kapatması üzenne millet- vekilliklennın sona ermesınin ardından gözaltına alınan Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş'ın yar- gılanmasına dün başlandı. Saa! 09.30'da tutuklu bulundukları Sadak, kendisini hiçbir zaman suçlu olarak görmediğini ve görmeyeceğini belirtti. Ankara Merkez Kapalı Ceza- evı'nden DGM'ye getirilen Sa- dak ve Yurtdaş, bir süre sonra duruşmasalonunaalındılar. Du- ruşmada ılk olarak, DGM Baş- savcılığı'nın ıdam cezası istemı- ni ıçeren ıddianamesi okundu. îddıanamede. sanıklann PKK'nın "sijasi kanadı' olduk- lan ılen sürülerek. Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesı uya- nnca cezalandınlmalan istendi. Daha sonra söz alan sanık avukatlanndan Hasip Kaplan. Sadak ve Yurtdaş'ın. milletve- kili olduğu dönemde yaptıklan konuşmalar nedeniyle yargılan- dıklannı ve bu konuşmalara iliş- kin dosyalann TBMM'de 'dö- nem sonuna' bırakılmasına ka- rar venldığını anımsatarak, şun- lan söyledi: "Anayasa Mahkemesi'nin DEP'i kapatmasının ardından nıüvckkillerinıian millervekili SH fatlan düşürüldü. Ancak Ana- yasa Mahkemesi karan TBMM'de onaylanmadığı için yargılama yapıİamaz. Davanın düşürülmesini talep edivoruz." DGM heyetı. avukat Kap- lan'ın bu ıstemini reddettı ve yargılamaya devam edıldi. PERSE3IBE ORHAN BURSALI Vurdiip Ktrdır PoHOkası TV'de önceki sabah "En çok neyi merak ediyorsunuz?" röportajları yayımlanıyordu. Temiz yüzlü bir gencin yanıö şuydu: "En çok Türkiye'nin geleceğini merak ediyorum!" Ben de bu gencin Türkiye'nin geleceğini niçin merak ettiğini merak ettim doğrusu. Röportajda bu kısım yoktu. Kimbilir, bundan sonraki hayatına nasıl yön vereceğini belirlemek istiyordur. Belki parasına uzun vadell ve sağ- lam bir yatırım aracı arıyordur. Veya evlenecektir, çocuk- larına bir gelecek düşünüyordur. "Dışarda mı okusam, yaşasam; yoksa burada mı?" açmazında da duruyor ola- bilir. Ancak, sorusuyla bu ülkede olan biteni anlamaya çalış- tığı bellidir. ••• Yarını kim merak etmez? Bu amaçla kimi falcıya başvurur, kimi de olayların ipuç- larındanyolaçıkar. Ama herkesin geleceği görmede bir mihenk noktası vardır. Benim referans noktam ve ilham kaynağım ise Sayın Erbakan'ın 'alt çenesi'dirl Erbakan konuşurken, özellikle politik yalan söylediği veya endişeli olduğu dönemlerde, altçenesi sanki ağzının içine doğru kıvrılmaktadır. Bu ha- reketiyle, sözcükleri gırtlağma geri döndürüp ağız boşlu- ğunda yuvarlatıyor, sonra boğum boğum dışarı salıyor. Ben de anlıyorum ki, durumlar kötü!... • • • Refah, yükselişin endişeleri içinde. Uzakta iktidan görüyor. Ancak iktidar yolu giderek çet- refilleşiyor. Çünkü, 12 Eylül sonrasında Türk-lslam Sentezi'nin Is- lam kanadına destek vererek Refah'ı yükselten güçler, şimdi Türk-İslam Sentezi'nin Türk kanadına omuz vere- rek MHP'yı yükseltmeye başladılar. Durum ve ortam ilginç; olaylar da birbiriyle çok uyumlu. Darbeci generaller, 1980 öncesi olaylannda MHP'yi hem sola hem de demokratik düzene karşı kullandılar. Ancak 12 Eylül sonrası MHP, kendileri için artık gereksiz- di. Koşullar değişmişti. Birincisi, generallerin, din istisman yaparak halk için- de taban yaratmaya ihtiyaçları vardı. ikincisl ve daha önemlısı. ABD, SovyetJer Birliği'ni Afganistan'dan Tür- kiye'ye kadar uzanan bir yeşil kusakla çevirme politikası uyguluyordu. Böylece 12 Eylülcüler, şeriatçıların toplumda dalbudak salmaları, siyasette ve devlette yükselmeleri için gerekli zemini yarattılar. • • • Ancak bugün bu politikanm da sonuna vardık. Çünkü hem güçler dengesi, hem de siyasal ortam de- ğişti. Birincisi ABD'nin "komünizmi" Islamla kuşatma politı- kasma gerek kalmadı, çünkü Sovyetler Birliği çöktü. Ikln- dsi şeriatçılar, Türkiye'de ıktidara uzandı. Bu hesapta yoktu. Şeriatçıları yükseltme stratejisini çizen ve uygula- yanlar, her zamanki gibi toplumsal dinamikleri hesap edememişlerdi. Şeriatçıların örgütlenme güçlerini ve pa- rasal kaynaklarını küçümsemişlerdi. Diğer partilerin hızla eriyişleri de Refah'ı palazlandıracaktı. Böylece Türk-İslam tahterevallisl oyununda sıra, islam tarafının aşağıda, Turk tarafınınyukanda tutulmasına gel- di. Şimdı Türk esas, Islam da yedek rol oynayacaktı. Ayrıca, bu politika, kuzeyimizde yeni Türk devletlerinin ortaya çıkmasıyla da uyumluydu. Yükseliş, Türk olanındı! Bu seçim oldukça uzun vadeliye de benziyor. Çünkü devleti ve ülkeyi koruyup kollama görevini üstlenen "çe- kirdek devlet" örgütü ve onun resmi ve özel savaş kuvvet- leri tamamen MHP'lileştiriliyor. Hatta gündemde Türk Gücü'nün islam Gücü'nü patak- laması da bulunuyor. Bu pataklama biraz zorunlu gibi görünüyor. Refah'ın yöneticileri bunun kokusunu almış durumda. Geçen seçimlerde kuzu sarması şeklinde birlikte meclise girdikleri eski müttefiklerine kırdırılmak istendiklerini ba- ğırıp duruyorlar ama seslerini kimse duymuyor. Daha doğrusu herkes duyuyor da aldıran olmuyor. Bu yüzden Sayın Erbakan'ın konuşurken alt çene ve dudağının ağız içine doğru tik hareketlerini daha bir titiz- likle gözlemekte yarar var. • • • Sahi siz en çok neyi merak ediyorsunuz? Meral: Karan henüz görmedim Harb-İş'in geçiciihraç cezası bildinlemediANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Harb-İş Sendikası'na, Türk-î-ş Konfederasyonu'ndan 6 ay sürevle geçici ihraç edildiği- ne ilişkin ceza hala bildırilemez- ken. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral de karan açıkla- maktan kaçındı. Meral. Harb-İş Sendikası'na Disiplin Kurulu ta- rafından verilen karan henüz görmediğini belirterek "kararuı gereğinin yapılacağını" söyledi. Meral. dün düzenlediği basın toplantısında. hükümetin bütçe tasansında öngördüğü işçileri memur yapma yönündeki kara- nnı eleştirirken. Türk-İş Disiplin Kurulu'nun. Harb-İş Sendikası hakkında verdiği karan açıkla- maktan kaçınarak bu konudaki sorulan yanıtlamadı. Hüküme- tin geçici işçiliği 3 ay sürevle sı- nırladığını. "bombayla ovnadığı- nı" kaydeden Meral, Türk-îş'in hiçbir zaman sorun yaratmadı- ğıru yineledi. Sendikalann zayıf- latılmak istendiğine dikkat çe- ken Meral. "Hükümet. büyük toplumsal kanşıklıklara yol aca- cak bir bombayla bö>le pervasız- ca oynamaya devam ederse, çıka- cak olayların sorumlusu yauuzca Türk-Jş olacaktır" dedi. Türk-İş Yönetim Kurulu'- nun. Disiplin Kurulu tarafından geçen hafta alınan ve Harb-İş Sendikası'nın 6 ay ihraç edilme- sirti öngören karannı henüz de- ğerlendirmediğini belirten Me- ral. "Henüz o konuyu koouşma- dık. Samimi olarak söylüyomm. Henüz karan görmedim"diye konuştu. Yönetim Kurulu'nun Disiplin Kurulu karannı değiş- tirme yetkisi olmadığına dikkat ceken ve "gereği neyse yapdaca- ğmı" söyleyen Meral. bu konu- da soru soran basın mensuplan- na "İnanıp inanmamakta ser- bestsiniz. Sizi inandırmak zorun- da değilim. Afaki olarak konuşmam. Konuşmam da, ko- nuşmam" karşıhğını verdi. Meral, "cezalandırma yönte- minin sendikal demokrasiyle bağ- daşıp bağdaşmadığı" sorusuna da şu yanıtı verdi: "O, ajn bir konudur. Türk-lş'- in bütünlüğfl önemlidir. Türk-İş'- in bütünlüğunü zedeiemeye bjç kimsenin hakkı yoktur. Bir olay obnuştur. Disiplin Kunılu'na ve- rilmiştir. Disiplin Kurulu'nun ka- rannı ben bilmiyorum. Nasıl öğrendin, onu da bilmiyorum. At- tın da mı tutrun. onu da bilmiyo- rum. İnanıp inanmamakta ser- bestsiniz. Karan görmeden hiçbir şey konuşamam. Başkanlar Ku- rulu'nun aldığı karar. demokrasi gereği sendikal anlayışa uyuyor da, Disiplin Kurulu'nun aldığı ka- rar niye sendikal anlayışın dışın- da şey oluyor. O da sendikamn kurulu depl mi? Üyeleri genel ku- rulda seçilmedi mi? Neden yanlış yapacağı gözüyle bakılıyor? Di- siplin Kurulu, sendikalarm iç işle- vişinidüzenler." DIAPOUS OTEU * * AKÇAKOCA • Denize sfır • yuzme havuzu • dısco • bar • haftosonlan cank muz* • TAZt BAUK • akjcart restaurant • CIN£ S • odalarda. TV. mia» CUMA - PA2AR (3 gun - 2 gece) Y P I 400 000 - HAFTA ICI O D A + K A H V A L T I 450 000- Rez. (0,374) 61 J 37 41 pbx. Fax: (0.374/ 6! I 37 90
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear