25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 EKİM 1994 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Bu dünyadan göçen Selim Turan Selım Turan, bılım adamlanyla söyleşılennde dıle getırdığı 'nasıl'ı yakalar Bılım. 'nıçın'ı çözmeye çalışır ve büyük kalıcı gerçeklenn çevresınde bu nasıl ıle nıçın kol kola gırer. Bıreylere \e toplumlara yol göstererek, ışık tutarak. ERHAN KARAESMEN G onlunu ve kapısını ya- şam boyu herkese açık tutmuş Selim Turan'a o akşam >ıne epevce uğ- ra>an olmu^tu Hatta aralanndan bın, Paris- Alesia atol>esınde hep mevcut olagel- mış konuk vataklanndan bınne kıvnlıp orada gecelemı^tı Onlar anlatı>or "Geceyansı el a\ak çekildikten sonra, resim yapmava koyuldu. Bır suredir se- verek didistıği kırmızı-sıSah 'lı kuçuk bir soyut resim vardı sovahede. Onunla bi- raz daha ovnadı. Sabah uçe \akın, fir- çayı yana kovdu. Hemen oracıktaki va- tağına girdi. Jşığı sondurdu. l yudu." \'e sonra uyanmadı Ressam doğmuştu Ressam oldu Son dakıkalanna kadar fırça sallayarak Dramatık \e hevbetlı bır rastlantı Adam buvuk vaşamıştı Olumunun başka turlu olması beklene- mezdı Otuz ıkı yıl oncenın çıseleyıcı bulut- larla guneşın koşe kapmaca oynadığı bır Vfontparnasse akşam ustunden bu çok değışık adamla ılk karşılaşmamı anımsıyorum Uluslararası sanatçı ve aydın kışılerden bır soyleşı halkasının en kıyısında, heykelımsı bır dıngınlık (sukûnet) ıçınde denn bakışlı, sakallı bınsı oturuyordu Onemlı onemsız bır yığın konuda gurultulu bır gevezelığın arasında, bu sakallı da yandan bır-ıkı kez soze gırdı Gurultu kesılıyor. her- kes saygıyla sozcuk tasarrufçusu ve soyleyecegını şakacı bır kararlılık ıçın- de açık seçık, kestırmeden deyıveren bu adamı dıkkatle dınlıyordu Sonra anıden kalkıp yandakı metro ıstasyo- nunun ırıış basamaklannda kaybolup gıtmıştı Gende fiziksd ve ruhani buyuk bır boşluk bırakarak Grubun da tadı kalmayıpdağıltnmıştı Sonralan yakın dostluğumuz kurulduğunda da ben, aı- lemızın obur kışılen ortak dostumuz Selım Bey'ın her aynhşta gensınde bı- raktığı bu çok ozel boşluğu duyumsa- dık durduk Şımdı gerıde bırakacağı sonsuz boşluğu kabullenmekte yakın çevresı çok zorlanacaktır Kandinskj-Ktee-Mondrian Çağı'nın oncu soyutlanmalan, yuzyılın ortala- nndakı Pans merkezlı etkın bır çıkışla yuzyılımız resim seruvenındekj yennı pekıştınyordu Yoğunluğu dunyada yır- mıyıla yakın surenbuguçlu çıkışınek- senındekı bır avuç onemlı sanatçıdan bınydı Selım Turan Daha sonralan et- kınlığı azalıp hafıfçe kıyıya ıtılmış bu hareket, evrensel resim arayışlanndakı tıkanmalar uzenne son yıllarda yenı- den gundem kazandı Bu arada evren- sel sanat medyasının eleklen, suzgeç- len 1988-90 gozuyle ve aklıy la yenıden çalıştı Kırk yıl oncenın oncelıklı bazı adlanndan coşkulu anımsamalann esır- gendığı oldu Genye. aralannda Selım Turan'ın bulunduğu uç-beş ad kaldı Nevv York, Chıcago, Amsterdam, Kopenhag. Stockholm muzecılennın ve koleksıyonculannın bu son 'Ugi hu- cumunu'nun da gösterdığı gıbı, gorsel sanat tanhımızın dunyada en fazla bı- Iınen kışısıydı muhtemelen Çok daha az bılınıp >anm takdır toplayanlann abartmalı un reklamı ve çevre edınme tıcaretı peşınde koşuşmalannı çok ızle- mışızdır Selım Bev 'e bunlar çok gu- lunç ve kuçuk gelırdı Ln ıçın, cevre uğruna parmagını kıpırdatmadı Ûn ve çevre onu buldu Buna karşılık, halk adamlanyla ıçten ılışkıler kurabılme. gençlenn ve çocuklann dılını rahatça anlayabılme yeteneğıyle, çevresı her zaman sımsıcak bır sevgı çembenyle kuşatıldı Dıngın (sakın). az konuşan. alabıldığıne kalender gıyımlı, ama cın bakışlı gozlenndekı sureklı gulumse- meyle dostluk dağıtan bu tanunlardı- şı adam'ı. balıkçılar fırıncılar, ışçıler, garsonlar, şofbrler, kapıcılar, bakkal çı- raklan, marangozlar, demır ustalan, kaynakçılar da sevdı, sanatçı ve aydın dostlannın yanı sıra Ankara'dakı son mobıl hevkelının montajı ve yenne yer- leştınlmesınde kendısıyle bulunmuş ekıp, bakır kaynağına yardımcı olan, oğlen yemeğını ve kahvesını hazırla- yan. arabasıyla getınp goturen genç ın- sanlann hepsı bır haftadır aglaşıp duru- yor Bırbenzen olduğunu hıçsanmıyo- rum Oysa 'adam'ın geçmışıne ve oluşu- munabakın HemlttıhatveTerakkrnın kurucu genel sekreten olacak kadar toplum adamı hem de sanatçı ruhlu bır bılım adamı olan Dr Ali Bey'ın oğlu Ataturk'un çevresıne yakınlar, Galata- ra> 'da eğıtım Modernleşen Guzel Sa- natlar Akademısı'nın ılk ogrencılerı arasında yer almış Okulsal eğıtımın ya- nı sıra. 1930'lar Pansı'nde buyuk Ma- lesse, tstanbulu'nda Ahmet Hamdi Tan- pınar, Hilmi Ziya İlken, M. Şekip Tunç gıbı donemın onde gelen ressam, yazar ve duşunurlenyle yakınlıklar Aynca. Nuruüah Ataç ve Cevat Şakir ıle dost- luklar Tum bunlarla ve dılden felse- feye, oradan fızıksel bılımlere kadar uzanan genış bır merak yelpazesı ıçın- de Selım Turan. olağanustu bır kultur dokusuoluşturuyor Sanatsal yaratımın ozu, ışlevı. bıreysel ve toplumsal soy- lemı uzenndetemel kavramlann tumu- nu bırden yakalaması kolav laşıyor Yıl- lar sonra yazacağı "Sanat ve Toplum Üzerine" adlı o ıncecık kıtap, bır kuçuk başyapıta donuşuyor boylece Görsel sanat tanhımızın dunyada en fazla bılınen kışısıydı Selım Turan Un reklamı, çevre edınme tıcaretı yolunda hıç parmagını kıpırdatmadı, ama, un de çevre de ona geldı Yuzyıllar boyunca pek çok sanatçı, duşunur, sanatı toplumsallığa ılmekle- mıştır kafasında Selım Turan'ın o ben- zersızyalınlığaındırgeme veenazola- nı yakalama yetısı, olayı daha kestır- meye getınyordu "Sanat toplumla var- dır ve toplum kadar sanat vardır"oze- tınde bır yaklaşım çıkıyordu ortaya Turk sanat tanhı ve toplum tanhıne, geçmışımızın sanatsal anlatı yontem- lenne. mınyature ve tezhıbe olan ya- kınlıgı ve egemenlığı bır olçude bura- dan kaynaklanmıştır Geleneğe saygılı. ama onu folklor duzayaklığına kaptır- madan sanatsal dıle çev ınş kaygısı ıçın- de olagelmıştır hep Evrensel toplum- culluğasaygısıkokleresaygısıylaçelış- memış tersıne, buyuk bır ınsancıllık ıçınde butunleşmıştır Sozun ozu Sa- natçıydı veadamdı Bu dünyadan dam- gasını basarak geçtı ARADA BIR ADİL İZCİ Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenî CümbüsiyeL Ulkemızdekı ozel televızyon kanallarının pek çok alan- da bır değışıklık ve yenılık surecı başlattığının elbette farkındayız Dıyelım bazı konu, kavram, olgu ve olayları daha kapsamlı, daha değışık açılardan ızleyebılıyoruz artık Ama bu ozel kanallarda en çok Guney Amerıka, Amerıka ve Hınt dızılerı futbol (en sıradan ayrıntıların uzun uzun anlatıldığı tartışıldığı) eğlence ve paparazzı (Turkçesı var mı bılmıyorum) programları olduğu da bır gerçek Az oz konuşalım bunlardan bır eğlence prog- ramını dılı ve ıçerığıyle ele alalım Önce adından başlayalım Cumbuşıye (Cumbuş yapı- lan yer eğlence yerı anlamında duşunulmuş olmalı) Dılımızde boyle bır sozcuk -benım bıldığım- yok Farsça bır sozcuğe Arapça bır ek getırerek bız Turklerın oluş- turduğu bır sozcuk sanırım Konusu ıse bır grup 'Ro- man ın (yanı Çıngenenın) gunluk yaşantılarından, kışı- lıklerınden ıç dunyalarından kesıtler Bız yıne dıle donelım Arapça, Farsça, Turkçe, Ingılız- ce ve ağırlıklı olarak Romanca karışımı Programın parola şarkısı a be yes, abeno ' Sozcuklerden bazıla- rı Şugar ış (kârlı keyıf verıcı ış) gacı (sanıyorum Çınge- ne kadın), sıpahı, maydanoz bey Sabayat (Sabahat'tan bozma) çuktan (çoktan) Bunlar yozlaştırılmış bır dılın, Çıngeneşıveveargosununsıradanorneklerı Ikı "gacı" kavga ederken, doğal gefeksınımlerırtı bırbırlerının ağ- zında ya da uzerınde gıdereceklerını belırtıyor ustunluk sağlamakıçın sıksık 'hoşt deyıpağızyırtmayakalkışı- yorlar Tum bunların nasıl bır açıklaması olabılır bılmı- yorum ama şunu sorabılırım, sanatçılar çocuklarına, yakınlarına ve çevrelerıne karşı kendılerını rahat hısse- debılıyorlar m ı ' Bellı kı bu tur sozler programa gulunçluk oğelerı ola- rak katılıyor Ama gulmece gerçek gulmece zeka kıv- raklığına soz ıncelığınedayanır dayanmalıdır Buanla- yışla argolu ve kufurlu bır futbol trıbununden de kesıtler verıp gulmece programı yaptığınızı one surebılırsınız Boyle bır anlayış ıse uygar çağdaş olma çabasındakı bır ulkenm ınsanlarına yakısmaz öte yandan ulkemızdekı tum oğretım kurumlarında, oğrencılere aydınlık Turkçe kultur dılı olan Turkçeyı oğ- retmek çabası gosterılır Bu durumda kuçucuk ya da genç ınsanları çelıskılerledolu bırortama ıtıyoruz Okul- da kazandırılmaya çalışılan ıle televızyon kanallarında sergılenen ne kadar farklı ve çelıskılıi Çok geçmeden cocuk ve genclerın dılıne a be yes a be no', sugar', gacı yerleşıverecek programın şarkısı ' hıt' olabıle- cek oyuncularaozenenlerçıkabılecektır Çunku ozellık- le bu çağlardakı ınsanlarda çok guclu bır taklıtçılık olgu- su da vardır Konunun çok uzucu bır yonune daha değınmelıyız Dunyanın en eskı ve gecmısınde koklu uygarlıklar yarat- mış uluslarından bırının genc bıreylerıne model olarak nasıl Roman yaşantısını (') sunabılırız' Son yılların po- puler kultur anlayısına baktığımızda nedense bır Ro- man tarzının her alanda kendını gosterdığını fark edıyo- ruz Yanı bız Turklerın ulusal bır dılı sanatı kulturu yok mu'? Boyle temelsız mıyız bellı bır anlayış ve yasama tarzına henuz ulaşamadık mı9 Oysadıl veyaşamatarzı neyseonagorebırkışılıkedı- nıldığını bılıyoruz Carpık bozuk bır dılı alt duzey yaşa- ma tarzını -belkı farkına varmadan eğlendırmek ama- cıyla- bır toplumun onune surersenız bunlar çok geçmeden doğal ve bıze aıt kabul edılebılecektır Ayrıca gunumuz kosullarında her turlu yayının, gorsel-ışıtsel oğelerın kısılığın bıcımlenmesınde buyuk etkısı var Bu açılardan baktığımızda ozel ve tecımsel (tıcarı) kanalla- rın da kışısel ve toplumsal sorumlulukla yukumluluklerı olduğu ortaya çıkıyor Bır konuya daha değınmek ıstıyorum Atatürk, dılle ulusal duygu-ulusal kımlık bağlantısını vurgularken şun- ları soylemış "Ulusal duygu ıle dıl arasında bağ cok kuvvetlıdır Dı- lın ulusal ve zengın olması ulusal duygunun gelışme- sınde başlıca etkendır Turk dılı dıllerın en zengınlenn- dendır, yeter kı bu dıl bılmcle ışlensın (S. Maksudl Arsal'ın Turk Dılı lcın adlı yapıtı hakkında Eylul 1930'da elyazısıyla yaptığı değerlendırmede geçıyor) Demek kı Ataturk 'yalnızca buyuk bır asker" değılmış ve henuz eskımemıs' Demirtaş CeyhunOİOVı . . yayınlarında "Ah Şu Biz Karabıyıklı Türkler" ın devamı AH ŞU BİZ GÖCEBELER SİSÇANI VAYTNCHJK Hafefı Iş Hm No-10 KA.J Ttt R12) M» tT » TARTIŞMA Düşünce ve yaşamın geliştirilmesi B azı sozler v ardır, ılk bakışta sıradan bır sozcuk dızısı gıbı gorunurler Ancak, anlamı uzennde duşunmek ıçın gunluk hayhuyun ortusunu uzenmızden atmamız gerekır Ogunluk koşuşturma kı gerçekte o çembenn dışına çıktığımızda kendımıze gelınz, yaşadığımızın farkına vannz Toplumun orduğu ılışkıler. ınsanoğlunu, adeta daha once yazılmış bır senaryoyu tekrar tekrar oynamaya ıtmektedır Insanoğlu bu durumu tanh boyunca tartışmasız kabullenmeyı surdurur İşte bu kabullenmışlık, yazar Aziz Nesin'ın mılletımız hakkında, genelJemeleryapmasına olanak verdı Nevarkıbudurumun butun toplumlar ıçın de geçerlı olduğunu bılıyoruz lnsan omrunun kisa olması, bazı yaş kuşaklanna yalnızca sıkıntı ve acılı bır yaşam getınyor Dunvadakı nüfus artışı ve bırhkte ınsanoğlunun duşunce yapısını gehştırememesı. başta medya olmak uzere toplumlann oluşturduğu kırlı kurumlar ve orgutlenn yarattığı salt tuketımegore belırlenen kulturumuzden kaynaklanıyor Ülkemızın her v oresınde gozlemleyebıldığırruz bu durum, gelışmış ulkelere gore goruntusel farklıhk gosterse de. ozunde ınsanoğlunun ortak sorunu Bazı toplumlar bu sorunu. zengınlıklennın verdığı rahatlıkla gormezlıkten gelırkenyoksul toplumlar çaresız. durumu kabullenmış gorunmektedırler K.abullenmışlık, kuşkusuz ınsanlanmızın hoşgorusu ıle acıklanamaz Ülkemızı dıkkatsız bır gozle bıle dolaşacak olsanız, en kuv tu koşelere kadar vapılan benzın ıstasyonlannın gelışmış teknolojı olanaklanyla yenılenmesının yanında hela ve lav abo bolgelennın ne > azık kı hâlâ loş, pıs kokulu yerlerden oluştuğunu gorürsunuz Istanbul'da Beyoğlu semtındekı halka açık helalar ıle orneğın Ernncan'dakı arasında farklı yoğunlukta ıdrar kokusu dışında onemlı bır farkgorulmuyor Bunoktada benzın ıstasyon v e hela yapılan dışında kullanılmakta olan butun çe\ re \ arlıklan ve yapılar ıçın geçerlı olan ortak bır durum ıle karşı karşı> ayız Yerleşık duzene geçmış olan toplumlann konuttan şehnn tamamına kadar kurduklan çevrenın gehşmışlığı, toplumlann duşunce yapılanndakı gelışme duzeyınınavnasıdır İnşaat sektorumuzve eğıtım kurumlanmız konuya bu açıdan bakma nıyetmı taşımıyorlar Oysa bılıyoruz kı Çatalhoyuk'ten Sıde'ye. Truva'dan İstanbul'a kadar butun eskı yerleşım kalıntılan. kendt donemlennın yaşama bıçım ve duşunce veteneklennın tanıklan olmaktadırlar Evet, gunluk yaşam, ağaçlardan ormanı goremedığımız bır karmaşa Oysa A\ rupah'nın. ormanlannı, bırkaç nesıl sonra kesılmek uzere. venılenmesını sağla>acak bıçımde tazeledığını duşunursek verleşıklığın başka gereklennı deanlayabılınz Konutlardan bozma ışyerlen ıse konutlan rnumla aratacak durumdadır Üstelık konuttan bozma kullanım valnızca doktor, a\ ukat, temsılcılık. kreş.vuva gıbıamaçlarla sınırlı değıldır Başta bıze bu sorunlan çozmesını(') bekledığımız şehır planlama, muhendıslık ve mımarlık firmalan olmak uzere, inşaat taahhut burolan. hastane. depo vehattasıvasıpartı bınalanna kadar yuzlerce kullanım bıçımj. konutldrdan bozma mekânlarda ver almaktadır Yukanda sıraladığım sorunlar. (toplumumuzda ınsanlann duşunce kabılıyetlennı haç kullanmamalan veduşunce gelıştınne endışesının azlığı, tepkısızlık. vurdumduymazlığımız), hoşgoru ve kanaatkârlıkla açıklanamayacak kadar buyümuşsorunlardır Ve uzennde uzun uzadıja duşunmeyı gerekürmekiedır. Cihat Uysal Mımar. Y. Mıih. PENCERE Demokrasiyi Engelleyen Kim?Olmuyor olmuyor Demokrasiyi ulkemızde geçerlı rejıme donuşturemedık, bu yolda yaya kaldık Amerıka dan ya da Avrupa dan bır suru kefere Ankara ya gelıp hal-ı purmelalımıze bakıyorlar burun kıvırıyorlar, hepı- mıze tepeden bakıyorlar Son gunlerde yolgeçen hanına benzeyen başkente gelen- lerın bını bır para' Shattuc* dıye bırı varmış, De Concinl dıye bır başkası da gelmış bu Amerıkalılar çok onemlıymış, ağırlıklan kaç okka çekermış bılıyor musunuz9 Kantara bır çıkmayagorsunler hepımız şaşar kalırmışız, bızım yazgımız bunların ıkı dudağı arasındaymış Yalnız onlar mı9 Avrupa da ve Amerıka da Turkıye yı demokrası açısmdan okkalayanlar - Olmadı, dıyor olmadı -Pekı neyapalımi - Demokrası yapın1 Ama yapamıyoruz Nıçın' Bınsı elımızı kolumuzu mu tutuyor9 Şu rejımı demokrası- ye donuşturmek çok mu guç9 Antıdemokratık yasalar mey- danda Dokumu yapılmış1 12 Eylul de çıkarılan kanunları değıştıreceksın faşıst yonetımden artakalan mevzuatı'çop tenekesıne atıp yenı yasalar çıkaracaksın Kım yapacak bunu9 Meclısi Pekı Meclıs te kım yapacak9 Mılletvekıllerıi Hangı mılletvekıllerı9 ANAP lı, DYP'lı, MHP lı, SHP lı, DSP - h CHPIı RPhvb Pekı neden olmuyor9 Olmuyor olmuyor ^ Sankı bınsı elımızı tutuyor Kım9 Genelkurmay Başkanı mı9 Kara Kuvvetlerı Komutanı mı9 Hava Kuvvetlerı Komutanı mı9 Denız Kuvvetlerı Komutanı mı9 Yokcanım Buyuk Mıllet Meclısı oturup demokrası yasalarını çıkara- cak da asker karşı koyacak1 Hem bızım sıvıl polıtıkacılar -maşallah- ıkıde bırde ordunun ust yonetımındekı komutan- ları keyıflerme gore atamıyorlar mı9 Kımını emeklıye yolla- yıp kımının gorev suresını uzatmıyorlar mı9 Demokratıkleşmeyı gundeme alan Meclıs ın tepesıne sıla- hı dayayan yok • Pekı Meclıs ı engelleyen kım 9 ANAP ınelınıtutan DYP ye demokratıkleşme yolunda çel- metakan MHPyıdurduran Refah ın ellerını kollarını bağla- yan bınlerı olmalı değıl mı 9 Sakın Kemalıstlerolmasın 9 Ancak Kemalıstler Meclıs te değıl kı' Boyle btr partı yok' ANAP Kemalıst değıl DYP değıl, Refah değıl Tansu, Mesırt, Necmetön Kemalıst mı 9 Meclıs çoğunluğu neden 12 Eylul Hukuku nu değıştırıp demokratıkleştırmeyı gerçekleştırmı- yor 9 Bırtutan mı var 9 Demokrasiyi Meclıs te ısteyenler solcular, sosyal demok- ratlar değıl mı 9 Onlar da bır avuç Solcular demokratıkleşme yolunda çabalıyorlar, ama, medya solculara duşman 1 Demokratıkleşmeyı ozelleştır- meyle bırhkte duşunen Mümtaz Soysal'a medya butunuyle duşman 1 • Olmuyor olmuyor demokratıkleşme neden ve nıçın olmu- yor bılen varmı 9 Bılenlerbıldıklerını banayazsıniar aralanndaçekılışyapı- lacak ev apartman, otomobıl değıl, ama, kazanana bır 33 - luk tespıh armağan edılecektır Yasabırçekmesı ıçın KADIN İNTİKAM S I Z I K A N A L B E K L I Y O R U Z KANAL D • KADIN VE İNTİKAM'da, sevdığı adamın, babasının katılı olduğunu oğ- renen Nancy, ıntıkamını çok acı alıvor • SIFIR NOKTASI'nda, Oral Ça- lışlar ve ekıbı, "Ara SeçımJer ve Guneydoğu" konusunu başladığı noktaya, "sıfır noktasına' gıderek ele alıyor Programda Ecevıt le ozel bır roportaj ya- pılıyor • TARTIŞMA BÜYÜYOR'un bugunku konusu "Olum Hakkı" Tuna Serım ıle Nedım Saban. sanatçı Penhan Savaş, eğıtımcı, yazar Arıf Eraslan, norolog Gulmısal Fılız, Dr Ozkan Pektaş, Doç Dr Sevım Baytaş ve dığer konuklarıyla, tartışmavı buyuttukçe buyutuyor • MİSAPIR ODASI'nın, bugunku mısafırı Edıp Akbayram, bugunku sohbet konusu ıse "uyku • IŞKLAR SÖNÜNCE'de, Omer Kavur ve Orhan Oğuz sınemada "tempo" kavramını anlatıyor • JALE'DEN SEVGİLER'e. bugun, şarkılan ve sohbet- lenyle Ozdemır Erdoğan konuk oluyor • DOĞUŞTAN ŞANSLI'da, Romına, seçmece yarışmacılarını sorularla terletıyor, ama muthış armağanlar ka- zandırıyor • GÜLDÜRÜKÇÜ KUKLALAR'da, kuklalar, kuçuk, buyuk her- kesı gulmekten kırıp geçırıyor • 19-30 HABERLERİ nı, hafta ıçı her akşam, Julıde Ateş sunuyor • PAZARTESİ SABAHI SALI SABAHI, ÇAR- ŞAMBA SABAHI, PERŞEMBE SABAHI, CUMA SABAHI, herkesın, gune, her şeyden haberdar olarak başlamasını sağlıyor 0630ÇI2GI FILM 07JO PERŞEMSE SABAHI 09 00 MUTLULUK PEŞINDE 10 00 TARTIŞMA BUYUYOR I I 00 JALE DEN SEVGILER 12.30 TATLI HAYAT 13.00 HABERLER 13 10 MUZIK 13J0SINEMA TEHLIKELI REKABET 15.00 MISAFIR ODASI 17 00 GULDURUKÇU KUKLALAR 17 4S KADIN VE İNTİKAM 18.30 CENNETTE FIRTINA I9.IS SPORDA BUGUN 19J0 HABERLER 2000D0ĞUŞTAN ŞANSLI 21 00 SINEMA GUNEY 22 30 SIFIR NOKTASI 23 10 IŞlKLAR SÖNUNCE 23 40 GECE HABERLERİ 23 50 SPORDA SON DAKIKA 24.00 SINEMA SESSIZ DOKUNUŞ 01J0KAPANIŞ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear