Catalog

7 AĞUSTOS1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 ŞffiKETLERDEN HABERLER • DEMİRtRKABLO ;Suudi Arabistan'da 16 Ttıilyon dolar değerinde iki •büyük ihale kazandı. Suudi İArabistan'ın Cidde ve İMedine Elektrifikasyon iprojelerinin 200 km'lik '.yüksek gerilim kablosu jhtiyacı Demirer kablo tarafından sağlanacak. •ÖZTİRYAKİLER larafından sponsorluğu yapılan Mengen 10'uncu .Aşçılar Festivalı bugün düzenleniyor. • COLGATE-PALMO LİVE-HACIŞAKİR ın fabrika bahçesindeki dev panolan Mimar Sinan Üniversitesi öğrencileri tarafından boyandı. Panolann boyanmasına ek olarak ağaç dikme kampanyası da ba^latıldı. • GÜVEN SİGORTA- Halk Bankası'nın PremierKredi Kartı sahiplerine > angın ve kasko sigortalannda yüzde 5 indırim yapıyor. • SVVISSOTEL BOSPHO- RL'S, turizmde eğjtimin önemini vurgulamak için "Uygulamalı Otelcilik Sertifika ProgTamrnı" başlatıyor. • KENTBANK'ın23 temmuzda hizmetc açılan Kadıköy şubesinin ardından Ağustosayında Bakırköy. Eylül ayında Ankara şubesi de hizmet vermeye başlayacak. • ECZACIBAŞI pazarlamasını üstlendiğı Bayer ürünlerine Baygon Genius Likit Kovucu'yuda ekledi. İtalya'dan ithal edilen Baygon Genius döner başlığıyla prize takılan ve sıvı kovucunun buharlaşmasıyla etkinliğini gösteren bir ürün olarak piyasaya sürülüyor. • FENİŞ StSTEM Tü'rkıye Odalar ve Barolar BirliğTnin Ankara'daki Merkez Binasının restoreedilmesi için açılan •'gjydirmecephe" ihalesini kazandı. • İSVİÇRE SİGORTA kuruluşun- dan bu yana acentesi olan Türk Ekonomi Bankasf nın bireysel bankacıhk personeline 12ağustos tarihinde sağlık sigortalan dalında bir seminer verecek. • TOYOTA-SA kuruluşu- nun 3'üncü yıldönümünü kutladı. 1991 yılmda otomobil satışlanna başlayanToyataSA, 1993 yılının ilk altı ayında 7057 âdede ulaşarak 1992yılı ilk altı ayına oranla y üzde y üzü aşan bir tırmanış gösterdi. • MERKEZ SİGORTA program MPKBÜCOI» dahilinde yüriittüğü eğitim seminerlerine katılan 137 acentesineeğitim sertifıkası verdi. • GÜNEŞHAYAT SİGORTA 1993 yılmm ilk 6 ayında prim üretimini önceki yıhn aym dönemine göre 270 oranında artürarak 48 milyar liraya, kannı ise yüzde 800 artırarak 9.6 milyar lirasaçıkardı. •ÖĞRETMEN ÇORAPLARI Çorludaki yeni binasma taşındı. Penti markaçoraplan ile tanınan Öğretmen Çorap Fabrikası daha önce Bayrampaşa tesislerinde üretim yapıyordu. • PRINTEMPS 1992yıhnı 7.2 milyar lira net karla kapatırken. 1993 yılının ilk beş aylık döneminde 4 milyar lirakaryaptı. • İZDAŞ HOLDİNG Cezayir'le yaptığı 500 bin tonlukçimento ihracaü kontratı gereği Çanakkale Çimento Limanı'ndan 40 bin tonluk ilk gemisini yükledi. BİLK ULUSLARA- RASI TİCARET tarafından ılhal edilen Color Magic adlı ürünle taşıtlar hem boyanıp, hem cilalanacak. •AKBANK 1993 yıh başından sonuna kadar yurtiçi harcamalannda 40 ıle 80 milyon lirayı. yurtdışı harcamalannda 5 bin dolan aşan tüm kart sahiplerine çeştli armağanlar verecek. • LİPTON tarafından üretilen "Lipton IceTea'"4ayn ambalajda piyasaya siirülüyor. Çay ve İirron tadını birleştiren bu ürin. konsantre olarak A BD'den ithal edihyor ve Türkiye'deki tesislerde arrbaîajlanıyor. Bakan Kurt, gümrük birliği kavgasına gjren Koç ve Sabana'ya sertçıkü, Türkiye'yi onlar yönetmiyor' dedi. Kpç ve Sabancı işine baksm ANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) - Gümrüklerden sorumlu Devlel Bakanı INafiz Kurt. gümrük birliği tartışmasına gi- ren Koç ve Sabancı gruplanna sert çıkü. "Türkiye'yi Sabancı ile Koç İdare etmiyor" diyen Kurt. tartışma için "Kimsenin gözünûn yaşına bakmayız. Kuy- ruğuna basınca ağlayacaklar mı? Bu tartışmalar kendi ara- larında. Bizi hiç ırgalamaz" de- ğerlendirmesıni yaptı. Toyotaşa Yönetim Kurulu Başkaru Özdemir Sabancı'nın "Biz gümrük birliğine hazınz" demesiyle başlavan Koç- Sabancı kavgası. Koç Holding İdare Komitesi Başkanı İnan Kıraçın "Özdemir Bey herhal- de daha sanay ici olmadı" suçla- masıyla tırmanmıştı. Kıraç'ın "Koç grubu olarak gümrük bir- liğinden korkmuyoruz ama oto- moth yan sanayi benüz hazır de- ğil" sözlerinebu kez Toyotaşa Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir Sabancı. "Gümrük birliğine hazırız dedikten sonra başkalarını öne sürmek gülünç- lük ve samimiyetsizliktir" yanıtını vermışti. Koç"un ceva- bi açıklaması ise "Kamuoyunun gerçekleri zaman içinde değer- lendireceğı"" şeklinde olmuştu. Başbakan Tansu Çiller de. tartışmalar sırasında. "Gümrük birliği işini 1996'ya kadar kesin- likle hallermiş olacağız" açıkla- masını yapmıştı. Koç ile Sabancı gruplan arasında. Türkiye'nin Avrupa Topluluğu ile 1995 yılında gümrük birliğine gıimesi konu- sunda çıkan tartışmaya De\let Bakanı Nafız Kurt da müdahale etti. Kurt. • BİZİ IRGALAMAZ Kurt, Koç ve Sabancı grupları arasında tırmanan tartışma için, "Bizi hiç alakadar etmez. Kimsenin gözünün yaşına bakmayız. Bu tartışmalar kendi aralannda. Bizi hiç ırgalamaz" değerlendirmesini yaptı. • KÜYRVKLARINABASINCA - Türkiye'yi Sabancı ile Koç idare etmiyor. İtalya'da çıkan Fiat otomobil ile bizim Fiat aynı mı? Onlar da aynı standarda getirsin. Kuyruğuna basıldığı zaman ağlayacaklar mı? Devlet Bakanı Kurt sert çıktı. Egefisanayidler Koç'unyamnda İZMİR (ANKA)- İzmirli sanayici ve işadamlan Türk özel sektörünün iki devi Koç ve Sabancı gruplan arasındaki "gümrük ka\gası"nda Koç"unyanındayeraldı. İzmırTıcaretOdası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş."Koç ya da Sabancı haklı ya da haksız diyemem. ama dünyanın efesi biz değiliz"dedı. Korumaduvarlannın kaldınlmasını kendilerinın de istedığinı, ancak Türkiye"nin buna henüz tam hazır olmadığını anlatan Demirtaşşunian söyledı: "Gümrük birliği uygulamasıyla bütün kapılanmızı açacak diye bir şeyimiz olamaz. Bunun şartı ve şekli > ar. Eğer bize karşı koruma dmarı kalınlaştırılırsa, biz de kalınlaştıralım, inceltilirse biz de inceltelim." Ege Bölgesi Sanayi Odası muhasip üyesi Kani Aydoğduda Koç-Sabancı kavgasında Koç'a hak vcnrken. "Sayın Kıraç'ındedikleridoğru. biz gümrük birliğine henüz hazır değiliz. Bu işler arkamuı sıvazlamakla olmaz, A l'nın bize karşı tutumu belli, açık politika iziemiyorlar. Bu şartlarda gümrük birliği uygulamasına geçildiği takdirde Türkiye gücünün çok daha ötesinde diyet ödemek zorunda kalır" diye konuştu. EBSO Meclis üy esi .Ylehmet Refik Soyer de. bir sanayici olarak Türkiye'yi gümrük birliğine girmeye hazır görmediğınısöyledi. Soyer. "Türkiye kendi em antcrini doğru düriist >apmadan. gümrük birliğine girerse belli aıtı değerleri de yok etme tehlikesivle karşı karşıya kalır" dedi. yürümek zorundayız. Yani kuy- ruğuna basıldığı zaman ağlaya- caklar mı? Bu bizi hiç alakadar etmez. Bizim memleketimi/in menfaati nedir? Bu yoldadır. O yola hiç kimsenin tesiri altında kalmaksızın gideriz. Kimsenin gözünün yaşına da bakmayız." Kurt, Koç Holding İdare Komitesi Başkanı İnan Kıraç'- ın. 1995'te gümrük birliğine gi- dilmesine karşı çıkarak. oto- motiv sanayiinde koru- macılığın sürdürülmesi gcrckti- ği yolundaki görüşlen konu- sunda da şunlan söyledi: Kimse ırgalamaz Türkiye'nin AT ile gümrük birliğine git- "Bizi Sabancı ile Koç idare etmiyor. mesi sürecinde ıkı dev grup arasında be- Bizi Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ida- liren görüş aynlığını sert bir dılle eleştir- reediyor. Hükümetimiz, hangi yönde ka- di. rar verirse. o kararda yürürüz. Gümrük Tartışmanın kendilerini bağlamadığı- birliğine girmemizde de hükümetimizin nıvurgulayan Kurt. şöyle dedi: yapmış olduğu plan >e projelere uygun "Onlar da yapsın, aynı stan- darda getirsin. Şimdi bugün, haly a'da çıkan Fiat otomobille- riyle bizim Fiat aym mı? O za- man aynı standarda getirmeye mecbur kalacak. Öbürii gelecek daha iyi satacak. Neticede bu değil mi? Biz hazırlıyoruz. Nlüs- teşarun (Yener Dinçmen) İs\iç- re'den GATT'tan geliyor. Otu- racağız Gümrükler Genel \lü- dürii ile hepsini güzeke hazırla- yacağız. Şıınu vurgulamak isti- yorum ki, bizim her alacağımız karar, devletimizin ve milletimi- zin lehine olacak. Bunun dışında kimse bizi ırgalamaz. I995'in sonunda gümrük birliğine girmiş olacağız. Bu tartışmalar kendi aralannda. Sanayici hazırlığını yapsın. Hükümetimizin almış olduğu ka- ran ben bakanlık olarak tatbik edece- ğim. Gümrük birliğine girmek Bakanlar Kurulu'nda görüşülecek. Ondan sonra bu yolda karar »erilince, biz onun hazırlığını yapacağız." Ev kadınlanna verilecek krediler4 aydır açılmadı. Sırada 192 proje var Kadıniriıisiıııci • Projesi onaylanan 192 kadın kredi beklerken, fınanse edilecek iş alanlarının hizmetler sektÖrünü kapsamaması hayal kınklığı yarattı. Ekonomi Servisi- Sanayi Ba- kanı Tahir Köse'nin yaptığı açı- klamalara çüvenerek patron olma hayalleri kuran ev kadın- lannın hevesi kursağında kaldı. Nisan ayında başladığı açıkla- nan kredi uygulamasından da- ha tek bir kadın bile yararlana- mazken. finansmanın imalata yönelik iş alanlanyla sınırlandı- nlması ayn bir hayal kınklığı yarattı. Ev kadınlannın kendi işlerini kurmasına yönelik olarak nisan ayında başlatılan uygulamada 16 temmuz itibanyla onayla- nan 192 projeye henüz kredi ödemesi yapılmadı. Halk Bankası "krediler baş- ladı sayılır" derken. bütün ış- lemlerini tamamladıklan halde kredilerini alamayan girişimci kadınlar bankanın telefonlannı aşındınyor. Onaylanan 192 projeye veri- lecek kredi miktan 12.8 milyar lira olarak açıklandı. Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse, yıl sonuna kadar bu çerçevede 25 milyar liralık kredi kullandınla- cağını söyledi. Halı. dokuma. trikotaj ve gı- da gibi imalata yönelik projele- re öncelik verilen krediler için Halu dokuma, trikotaj ve gıda gibi imalata yönelik projelere öncelik \erildi. 269 kadından 77'sinın başvuru- su kabuledilmedi. Kabul edilen başvurulann 17l'i konfeksıyon ve trikotaj. 12"si halı. 4'ü gıda. 5"i de dığer sektörlerde yer aldı. Hizmetlere yok Çocuk yuvası açmak gibi hiz- met sektörüne giren girişimler- de bulunmak isteyen kadınlann iseelleri boşkaldı. Bukonudaki başvurulan uygulamanın üreti- me yönelik yeni teçhizat ve ma- kine yatınmlanna dayandığı gerekçesiyle geri çevrilen ka- dınlar "Bizim en iyi yapabilece- ğimiz iş çocuk bakmak, niye bu konudaki başvurular kabul edil- miyor? Bu krediler neye göre be- lirlendi? V oksa yine erkekler mi kadınlann sırtından kredi ala- cak?" diye yakındılar. Uygulamaya başlanması- ndan bu yana 4 ay geçmesine karşız kredi ödemeleri başla- masa da ellerini çabuk tutup projelerini hazırlayabilen kadı- nlann kredi alabilme şansı var. Kadın girişımcilerin Halk Bankası'ndan alacaklan kredi için öncelikle kurulacak işte ge- "rekli makinelerin proforma fa- turası (makinelerin bedelini gösıerir bir belge) ile Küçük ve Orta Ölçeklı Sanayii Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkan- hğı'na (KOSGEB) başvurmak gerekiyor. Proje KOSGEB ta- rafından onaylandıktan sonra kredi talebi ile Halk Bankası'na başvuruluyor. Söz konusu kredi 80 milyon lirayı geçemiyor ve yatınm tu- tannın yüzde 80'ini kapsıyor. Yatınmın yüzde 20'sinin giri- şimci tarafından karşılanması gerekiyor. Kredi bir yılı ödeme- siz olarak üç yılda beş eşit tak- sitle geri ödenıyor. Kredi faizi iseyıllık yüzde 10. Nadir'in özel eşyalan ' kapışıldı LONDRA (AA) - Kjbnsh Türk işadamı Asil Nadir'in Kuzey Kıbns'a kaçarken geri- de bıraktığı 146 parça ev eşya- sı Christie's şirketinin Ken- sington açıkartürma salonla- nnda satıldı. Asil Nadir'in üzerine mil- yonluk hesaplannı karaladığı müsyette kağıdı 40 sterlin (680 bin lira). yastıklan 35 sterlin (600 bin lira), Türkçe müzik kasetleri 75 sterlin (1.4 milyon lira), bir grup kitabı lOOsterli- ne (1.7 milyon lira) satılırken Malta Adası'ndan aldığ şö- valyelik belgesi. Judith Lipton adb bir İngiliz tarafından 75 sterline (1.4 milyon lira) satın alındı. Asil Nadir'in sahibi olduğu Günaydjn gazetesinde yaza iş- leri müdürlüğü yapan gazete- d Erol Türegün'ünressameşi- nin Nadir'e hediye ettiği 11 parça yağlıboya resim 65 ster- line (1.1 milyon lira) zorla müşteri bulurken 8 tablodan oluşan eski Türk paşalannın yağlıboya panolanmn 9 bin sterline (155 milyon lira) satıl- ması ilgi topladı. Türklerin az olduğu satış salonunda Asil Nadir'in annesi Safiye Hamm için üzerinde "Safiye Sultan" yazısı bulunan ve küçük oğlu Serdar için özel olarak yaptırtüğı pirinç çanlar da 80 sterline satıldı. 1.5 saat süren saüşta um- duklanmn iki mislini kazanan Christie'syetkilileri açıkanür- manın başanyla sonuçlandı- ğını vurguladılar. Dünya Inkjet kalitesiyle farkı yakaladı! Siz de yakalayın! MERHABA HP DESKJET 510 YAZICI NOKTA VURUŞLÜ YAZIC1 Fiyatlan aynı. Oysa birinin baskı kalitesi çok daha iyi.Üstelik hızlı ve sessiz. Hem "inkjet" (mürekkep püskürtme) teknolojisiyle mükemmel kalitede siyah-beyaz çıkış veriyor. Hem de kağıt besleyicisi ile birlikte geliyor. Son derece güvenilir -3 yıl garantili. Evet.doğru okudunuz: tam üç yıl garantili. Kuşkusuz, yazışmalanmz şirketinizin aynasıdır. HP Deskjet 510 ile görüntünüzü değiştirin. Siz hangisini seçerdiniz? Evet, haklısınız! HEWLETT PACKARD ARENA (1) 259 76 75 - AYDIN PAZARLAMA (1) 275 72 42, (4) 468 49 50 - BORDATA (4) 439 62 00, (1) 281 35 95 - DATASEL (4) 417 63 04 DATA SİSTEM (51) 63 16 63. (1) 275 80 12. (4) 440 97 83 - ENTEK (4) 468 45 07, (1) 272 85 16 KOMPUSAN (1) 279 89 21, (4) 467 76 52 - MİKROSET (1) 266 62 60 - SANtVA (1) 245 51 00 IŞÇININ EVRENEVDEN ŞÜKRAN KETENCİ TTK'yıKüçültme Değil Batıhna Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy TTK- yı kapatmayacaklarını, ancak planlı bir küçülmenin baş- latıldığını açıklamış. Zonguldak olayını, TTK işletmesinin durumunu biraz olsun bilenler. Bakan'ın açıklamasını dikkatle okuyan- lar, bunun TTK'yı küçültme değil. batırma projesi oiduğu sonucunu kolayca çıkartabilirler. Sayın Atasoy'un açıklamaları, özel durumu bilmeyen- \er için son derece mantıklı, akılcı gelebilir. 1993 yılı za- rar 7.5 trilyonu bulan işletme kapatılmıyor. Zonguldak sorununun Türkiye'nin sorunu olduğu gözetilerek planlı bir küçültme yolu seçiliyor. ilk aşamada 2333 olmak üzere 6304 işçinin emekli edilmesi, süree içinde işten çıkarılan işçinin 10 bine ulaştırılması, yaklaşık işçi kapasitesinin 1/3 oranında düşürülmesi hedeflenmiş. Lavarlar ve merkez atölyesi- nin özelleştirilmesi, TTK'ya sadece yer altı maden üreti- minin bırakılması öngörülmüş. Sanırsınız ki TTK küçül- tülerek verimli işletilecek, zararı küçültülerek ya da orta- dan kaldırılarak uzun dönemde kapatılması riski or- tadan kalkacak. Ne gezer? Yapılmak istenen, yapılmak üzere uygulamaya geçirildiği söylenen kararlar tam ter- si sonucu getirecek. Sayın Bakan'ın açıklamasının ardından, dün Zongul- dak'taki ilk günün gelişmelerı ne yazık ki bizi doğrular nitelikte. Kıdem tazminatlarının ödenmesi güvencesi verilerek istenen emeklılık başvuru dilekçelerinde ön- celik yeraltı işçilerinde. Emeklilik için başvuran 375 işçi- nin 300'ü yer altı çalışanı. Oysa bugün bile yeraltı çalışa- nında 2400 işçilik bir açık var Yakınılan işçi fazlası yerın üstünde. ••• Okur yakından izleyemez, Zonguldak'ta çok uzun yıl- lardır emekli olanların kıdem tazminatı haklarının zama- nında ödenmemesi, toplusözleşme farklarının uzun tak- sitlere bağlanması olgusu yaşanmaktadır. İşçinin yıllar- la ödenmeyen kıdem tazminatı haklarından doğan kaybm bir ölçüde hafifletilmesinde, genellikle Osmanlı İmparatorluğu döneminde daha kurulmuş olan Amele Birliği devreye gırer. Birlik işçiye önden ödemeyi yapar ve kurumdan sonra alır. Yine de her şıkta işçinin çok önemli hak kaybı söz konusudur. Kıdem tazminat/nın ödenmesi güvencesi ile emeklilik, yıllardır ocakların kapatılacağı, batacağı. hak edilmiş alacaklarını alamayacağı duygusu içinde yaşayan işçi- ye, kötünün iyisi bir çözüm gibi görülmektedir. Doğal olarak yer altında, çok kötü koşullarda çalışan işçi, kı- dem tazminatı ıle ve de Bakan'ın kredi vaadiyle bir iş tu- tabileceği umuduyla istenen emeklilik dilekçesini ver- mek zorunluluğunu duyacaktır. Ağırlıklı Zonguldak köy- lerinde yaşayan yeraltı işçisi bir iş kuramasa bile, tazmi- natını köyünde bir ihtiyacına ya da tarım üretimine yöne- lik bir yatırma çevirebilecektir. Ağırlıklı Zonguldak merkezinde yaşayan, köyle bağı kalmamış, kalifiye olmayan yerüstu işçisi ise doğal ola- rak emekli olmak istemeyecektir. Oysa TTK'da yeraltın- da işçi açığı vardır. İşçilik fazlası tümü ileyer üstündedir. Polrtik fazla işçi alımı da tümü ile yer üstünde olmuştur. Şimdi zaten üretim veriminde olumsuz rol oynayan ve -zarardaçok önemttötkisi olan bu çarpık tablo.'dahaiaz- la çarpıklaştırılmış olacaktır. TTK'da verimliliği getiren bir küçülme değil, zararı büyüten, dahası üretimi tehli- keye düşürecek bir küçülme gerçekleşecektir. Yeraltında bugün bile açık nedeni ile ciddi üretim kay- bı, yer üstünde ise üretim dışı işçi fazlalığı söz konusu iken bu çarpık oranın büyümesi tek başına TTK'nın bi- linçli batırılması anlamına gelebilir. Maden üretiminde belkemiği işlevini yapan, çok zor olduğu kadar kalifiye işçilik, uzmanlık isteyen kazmacı, domuzdamcı gibi işçi- likler, öyle bir günde bulunabilecek, açığı kapatılabile- cek, yukarıdaki fazlanın aşağıya kaydırılabileceği tür- den değildirler. Yine Bakan'ın açıklamasına göre TTK'nın sadece yer altı kömür üretimi ile sınırlı tutulması, en karlı olan lavar işletmesi, merkez atölyenin özelleştirilmesi hedeflen- mektedir. Çok açık bir biçimde zararda olduğundan ya- kınılan TTK'nın daha da çok zarar etmesi için yapılabile- cek ne varsa yapılmaktadır. Genelde toplumun çıkarları ile ters özelleştirme poli- tikalarının en kötü ve acımasız örneklerinden biri Zon- guldak'ta sahnelenmektedir. 12 yıldır bırakınız çağdaş, verimli üretim için yatırımı, üretimin sürdürülebilmesi, ayakta kalması için gerekli yatırımların gerçekleştiril- mediği, adeta zarar etmesi hedeflendiği Zonguldak'ın, bu kez de bir daha ayağa kaldırılamayacak biçimde batırılması gündeme gelmektedir. ilac sanayii DıracatEximbank'ın gazabınauğradı • 1989 yılında 141.2 milyon dolar olan ihracat, 1992'de yaklaşık yan yarıya düşerek 78.4 milyon dolar oldu. Gerilemeye Eximbank'm kredileri aksatması neden oldu. Ekonomi Servisi - Türkiye'- nin ilaç ihracatı darboğazda. Eximbank'ın en önemli pazar olan Orta Asya cumhunyetleri- ne söz verdiği krediyi kullandır- maması ilaç sanayiindeki krizi büyültü. 1989 yılmda 141 milyon 208 bin dolar olan ihracat. 1992'de yüzde 44.5'lik düşüşle 78 mil- yon 346 bin dolara geriledi. İlaç ve Kimya Endüstrisi İşverenler Sendikası'nın rakamlanna göre 92 ihracatının 30 milyon 708 bin dolan hammadde. 47 mil- yon 637 bin dolan da mamul satışı olarak gerçekleşti. 1992 yılı için 104 milyon dolarlık ih- racat hedeflenmişti. 1989 yılında 141 milyon 208 bin dolar olan ilaç ihracatı 1990 yılmda 89 milyon 844 bin dolar. 1991 yılmda 79 milyon 891 bin dolar olmuştu. Engel, Eximbank'tan İlaç vc Kimya Endüstrisi İş- verenler Sendikası Genel Sekre- tcr Yardımcısı Feridun Güray. 1992 yılı ihracat hedeflerine ulaşılamamasını Orta Asya cumhuriyctlerinc sağlanması bcklenen Eximbank kredileri- nin gccikmcsine bağladı. Güruy. dış satım potansiyeli yüksek olan pazarlann başında BDT. Doğu Avrupa. Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin geldiğini belirtti. .1989 yılındaki ihracat artışı- nın Rusya'ya 105 milyon dolar- lık satışian kaynaklandığını be- lirten Güray şöyle konuştu: "Daha sonraki yıllarda Rusya \e Türki cumhuriyetlerin kredi \e para sıkıntısı yaşaması nede- niyle ilaç taiebinde düşme görül- dü. Ayrıca Eximbank kredile- rinde ilaca aynlacak kaynakla- nn az tutulması, formalitelerin gerçekleştirilmemesi ihracatı azalttı." İhracatta iıkanma noktasına gelen ilaç sanayiinin 1992 yılın- da gerçekleştirdiği ithalat 522 milyon 394 bin dolar oldu. Bu- nun 425 milyon 530 bin do- lannı hammadde, 96 milyon 864 bin dolannı mamul ilaç oluşturdu. İlaç tükctiminin yüzde 95'- ının yerli sanayi tarafından karşılandığını belirten Güray, sadece yüzde 5'lik bölümünün ithal edildiğini söyledi. Güray. ithal ürünler arasında dünyanın belli başlı ycrlcrinde üretilen AIDS. kanscr vc şckcr ilaçları ile yüksek teknoloji gc- rcktircn ilaçlar bulunduğunu vurguladı.