Catalog

21 AĞUSTOS1993CUMARTESİ CUMriURİIYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 17 OLAYLAREV ARDENDAKİ GERÇEK MBaştarafi 1. Sayfada kümeti programında teleko- münikasyon alanında özel- leştirmeden söz açılmamıştı; ikinci koalisyon hükümeti ku- rulurken de ancak sözü edil- di; ama, yazıya dökülmedi SHP'nin PTT'nin son T'sini yabancılara satmak konu- sunda DYP'ye bir borcu mu vardır?. Gerçekte özelleştirmenin Türkiye'nin koşullarına göre politik ve ekonomik gerekçe- leri de tam aydınlanmış de- ğildir; bütçe dengelerini kurmak ve kamu açıklarını kapatmak yolunda "kârlı" ve "stralejik" nitelikteki KİT'leri hemen satmak ise ancak s>- kışmış ve çıkmaza saplanmış hükümetlerin kısa vadeli ön- lemleri olarak nitelenebilir. Türkiye "vergi kaçakçıları- nın cenneti" durumunday- ken mali güçlüklerini aşmak için alelacele telekomünikas- yon kurumunu satmaya kal- kışırsa "muz cumhuriyetJ"- ne dönüşür. Ayrıca Türkiye'nin stratejik konumu ne Fransa'ya, ne Italya'ya ne Hollanda'ya ne de bır başka "isflkrarlı böl- ge" devletine benziyor. Dün- yanın en sıcak ve en ıstikrar- sız bölgesinde savaşların ve iç savaşların yaşandığı Kaf- kasya, Balkanlar ve Ortado- ğu coğrafyasında bulunan bir ulkenin telekomünikasyon sistemini birkaç milyar dolar için yabancıların tekeline vermesi, akıl alacak bir iş de- ğildir. r>oalısyon hükümeti ulkenin doğusunu zapturapta alamazken ve kentine, köyü- ne, kasabasına, yoluna, dağı- na, tepesine egemen ola- mazken elini PTTye nasıl atabıliyor? Bir hükümet önce ulusal sınırların içinde gü- venlik ve istikrarı sağlar, son- ra da KİT'lerin özelleştirilme- si kapsamında PTT'nin durumunu tartışabilir. ister sosyal demokrat olsun, ister lıberal, ya da sol. sağ, her si- yasal parti için bu kural ge- çerlidir. Sayın Çiller'in de -seçimle geien başbakan olmadığı için- ulusal telekomünikas- yon sistemini yabancılaştır- mak yolunda halktan bir yetki aldığı varsayılamaz. Koalisyon ortağı SHP'nin, İstanbul Belediyesinde ya- şanan yolsuzluk olayıyla PTT'nin ikinci T'sinın özelleş- tirilmesi olayını birbirinden ayırması gerekıyor. Parti yöneticileri ve koalis- yon bakanları bu aynmı ya- pamıyor da teslimiyet duygu- larını taşıyorlarsa, diyecek bir şey yok!.. 'ÖldÜrÜn O MBaştarafi 1. Sayfada nen 3-4 gün sonra 2 gün süreyle sabahın erken saatlerinde 0) 1 kanalı ıle öğrendığim evinin te- lefonunu telefonla aravıp Çelin Emeç'le ilişki kurup kendisine düzenlenecek bu tür bır eylemı bildirmek üzere telefon ettım. Karşıma bir bayan çıktı. Bu ba- yana, 'Ben çok önemli havati önem arzeder bir konu anlata- cağım. lütfen evde ise görüşmem gerekir' dıye sö\ ledim. Telefon- daki bavan ısrarla evde ol- madığını bildirmesi üzerine inandıncı olabilmem için Mu- hammed Celal Özel'in Haber- ler Sokak No: 16 sayılı evınde bağli bulunan 166 38 89 nolu te- lefon numarası ile kendi ismim olan Fatma Doğankavalı ola- rak da ismimi bıldirdim. Ama bu telefondan Çetin Emeç ta- rafından ben hiç aranmadım. Aransaydım. bilgim olurdu Çünkü benim evde olmadığım zamanlar eşim evde olurdu, bir de Çetin Emeç beni arasa va gece arayacak veya sabahın er- ken saatlennde arayacaktı O saatlerde de ben evde ola- caktım. Diğer Muhammed Ce- lal Özel \e arkadaşlannın te- lefona çıkma ihtimali de çok zayıftı. Onun için de hiç tered- dütsüz ismimi ve telefon numa- ramı verdim. Ben Muhammed Celal Özel'- ın 'Çetin Emeç'i derdest edin. kaldırın' tahmatını verdiği Mehmet kimdir. bunu bilmem. Yalnız yukanda söyledim, onun arkadaşı olarak Mehmet Yıldınm (Çilo). Mehmet Çeli- kel isimli kişilen duydum. Bun- lardan Mehmet Çelikel'ı o evde de gördüm. Ama Mehmet Yıl- dınm'ı basındaki resimlerinden tanınm. Kcndisini şahsen gör- medim. Yukanda arzetme>e çalıştı- ğım telefon konuşmasını du>- duktan tahmını bir hafta \eya 10 eün sonra Çetin Emeç ve şo- förü Sinan Ercan bır saldın so- nucu öldürülmüştür. Ama bu evlemi bizzat kımin gerçekleş- tirdiğinı ben bilmem. Kendisinı yanı Çetin Emeç'i ıkaz etmeyı de basından yeraltı dünyası dive adlandınlan şahıslann her işi hiç çekınmeden gerçekleştir- diklennı okuduğum için aynı zamanda insanlan çok se\di- ğim için kendisine birzarar gel- memesi yönünde ikaz etmek gavesi\le öliimünden 4 ve\a 3 gün önce 2 (ıki) defa lelefonla ulaşma>a çalıştım. ulaşa- madım. Çetin Emeç'ın öldüriilmebi olayından sonra ben de arama- dım. Ancak 1990 \ılının hazı- ran avı ıçerisınde bircumartesi günüydü. Ben Samıven Sokak Koru Apt. No. 38 savılı >erden çıkıp 1. Levenûeki ışycrime gı- derken benı bır ha\an \e bir er- kek polis taksi durağına gel- meden durdurarak polis olduk- lannısöylediler. Benim kendilen ile şubeye kadar gitmemi istediler. Ben de kabul ederek onlarla birlikte şubeye geldim. Burada bana Çetin Emeç'ı nign aradığımı. Celal Zehebi'nin ne iş yaptığını. Zehebı'nin yanına kımlenn ge- lip gittiğini sordular. ben de bu- rada Çetin Emeç'i bir makale vazısı için aradığımı, Celal Ze- hebi'nin o tarihlerde basında çıkan olaylardan duyduğumu ve inşaat işJenvle uğraştığmı polislere söyledim. Hatta eşime bile benı polislerin aldığıru 3 ay sonra söyledim. Daha sonra kendisine polislerin beni aldığını ve Celal Zehebi"nin ne işler yaptığını benden sorduk- lannı ben de inşaat işlen yaptığını polislere söylediğimi belirttim. Aynca Çelin Emeç ile ılgili sorular sorduklannı söyle- dim. fakat kocama dahi Çetin Emeç'in evıne telefon ettiğımi söylemedim. Bilahare tarihını hatırlaya- mayacağım Arena programın- dan sonra Tempo dergisinde. yani I992ekimayındavayımla- nan haberden sonra kocama Çetin Emeç'i benim aradığımı söyledim. Makale ile ılgili Çetin Emeç'le görüşmek ıstediğimı, cşim Turgut Be\ böyleceöğren- miş oldu." Kinkel: PKK yasaklanmalı Emeç cinayetinin tanığı konuşmaktan çekiniyor Dış Haberler Servisi - Alman- ya Dışişlen Bakaru Klaus Kin- kel, terör örgütü PKK'nın bu ülkede bir an önce yasaklanma- sı gerektiğini söyledi. Kinkel, Dışişlen Bakanı Hikmet Çetin'e gönderdiğı bir mektupta da PKK tarafından kaçınlan ikı Alman turistin kurtanlması için tedbir alınmasını talep etti. AFP'nin haberine göre. Al- manya Dışişlen Bakanı Kinkel. dün Münih'te gazetecilere yap- tığı açıklamada. ülkesinin terör örgütü PKK'yı bir an önce ya- saklaması gerektiğini vurgu- layarak, bu konuda cıkacak adli engellerin de göze alınması- nı istedi. Kjnkel'in PKK'run yasaklanmasına yönelik açıkla- ması. bu örgüüin, Alman rehi- nelerin salıverilmeleri için öne sürdüğü koşullann da reddedil- dığının göstergesı olarak değer- lendiriliyor. PKK, en son kaçır- dığı Yeni Zelandalı Paul Thomsonın yanı sıra Alman Albrect Christoph Lehmann (30)ve Henry Butler (24 j adlı tu- ristleri salıvermek ıcın. örgütün liderlerinden Ali Sapan'ın açık- lamasına göre, •'Alman hükü- metinin Kürt militanlarla diyalo- ğa girmesini" ve "A\Tupa ülke- lerinin Tûrkije'ye turizm boy- kotiı başJatmalarmı' istiyor. 'Suçlular dışarıda dolaşıyor 9 Bir karanlık adanı 9 ftaştarafi 1. Sayfada Milletvekili Alaattin Fırat sağ- ladı. Zehebi. 1980 yasadışı döviz işlemleri nedeniyle yargılandığı İstanbul 8. Asliye Ceza Mahke- mesi'nce 4.5 ay hapse mahkûm edildi, ancak ÂNAP hükümeti- nin çıkardığı döviz affından ya- rarlandı. Dosyası kapandı. Türk vatandaşlığına geçükten sonra Sunye vatandaşlığına ıliş- kin belgeleri ve pasaportunu Su- riye Konsolosluğu'na verdiğini bildirdi. 1988-1989 yıllannda dövız ve altın kaçakçılığında uluslararası boyutu bulunan ve ASALA ile diğer terör örgütleri- nin de bağlanülannın kanşüğı meşhur Vlaganan davasmla yargılandı ve beraat etli. Halen altın ve döviz kaçakçıhğjndan yargılanmakla olduğu davalar sürüyor. Polis. Zehebi'nin Suriye ve İran gizli servıslenyle olan bağlantılannı da araştınyor. Ze- hebi'yı tanıyan kişıler onun Su- riye ğizlı istihbarat örgütü Mu- haberat ile ilişkileri iistüne, "Bunu kendisi de saklamaz ki" diyorlar. İstanbul Haber Seı>isi- Polis- te verdiğı ifadesıyle. gazeteci Çetin Eraeç ile şoförü Sinan Er- can'ın öldüriilmesi olayına yeni boyutlar kazandıran Fatma Do- ğankayalıvla dün. evinde gö- rüştük. İfadesinde, Emeç'in öldüriilmesi emrıne tanık oldu- ğunu ve olaydan önce uyarmak amacıyla evine telefon ettıgini belirten Doğankayalı. emn ve- renle uygulayanın delıl yetersiz- Iiği gerekçesiyle salıverilmesini anımsatarak. "Aradım da ne ol- du?" dive sordu. Erenköy'de. bir apartmanın zemin katındaki dairesinin ka- pısını ısrarlar üzerine aralayan Fatma Doğankayalı. konuşma- ya yanaşmadı. Bütün bildikleri- ni polise anlattığını. bu nedenle konuşacak bir şeyi olmadığını söyledi. Kapı önündeki diyalo- ğun uzaması sonucu komşula- nnın duymasından çekinerek bizi evine alan Doğankayalı, sorulara yanıt vermeyeceğini vurguladı. Kapanmış bir konunun tek- rar tekrar deşilmesinin yararsız olduğuna inandığını anlatan Doğankayalı, isimlerinin gaze- telerde yer almasını istemediği- nı belırtti. Sinirlenen ve heye- canla kontrolünü yitıren Doğankayalı. bir aylık oğlu Feyyaz'la ve eşıyie birlikte kur- duklan yeni düzenın yıkılma- sından kaygı duyduğunu vur- guladı. Olayla ilgili sorulann büyük bır bölümüne. "Bu konuda ko- nuşmak istemiyorum" yanıtını veren Fatma Doğankayalı. Muhammed Celal Zehebi özel- in yanında nasıl ış bulduğu so- rusuna. "Törkive'de herkesin bulduğu işte çalıştığuıı bilmiyor musunuz" karşılığını verdi. Ze- hebi Özel'leeşi arasında iş dışın- da bir yakınhğın bulunup bu- lunmadığı sorusunu yanıtsız bırakan Doğankayalı. eşiyle ta- nışüğında, söz konusu işte çalı- şıvor olduğunu söyledi. İfade vermesinden sonra Ze- hebi tarafından tehdit edilip edilmediği sorusuna ise "Yok öyle bir şey" karşılığını verdi. İhbannın faili meçhul cinayet- .ler zincirinden bir halkayı ko- paracağının, katillerin bulun- masında etkili olacağırun anımsatılmasını gülerek karşı- layan Doğankayalı. "Aradım da ne oldu" diye sordu. Evinde telefon bulunmayan Doğankayalı. konuşmalann uzaması üzerine komşusundan kayınpedenni arayarak evine gelmesıni istedi. Bır halı vemo- bılya temizleme şırketinin sahi- bı olan Lütfîi Doğankayalı. geli- ni Fatma'nın yanında çalıştığı- nı. şimdi doğum izninde olduğunu söyledi. Polisin. gelini Fatma'yla bir- likte oğlu Turgut Doğankavair- yı da gözaltına aldığı günleri anlatan Lütfü Doğankayalı, şöyle konuştu: "Gözaltına almışlar. haberi- miz yok. L ç gün hiç haber ala- mayınca, savcılığa başvump 'yakınlarımız kayıptir' dedik. Sonra bıraktılar. Yedi ay sonra savcılığa çağrüdım. Bir şikaye- tin var mı diye sordular. Nasıl iş anlamadun." Sinirlenmesinin sütünün ke- silmesine yol acacağından duy- duğu endişeyi de dile getiren Fatma Doğankayalı, konuya kapanmış bir olay olarak bakıl- masını istedi. 8mily Haber Merkezi- İSKİ eski Genel Müdürü Ergun GökneJ'- in avukatının tutuklamava ıliş- kin itirazı. "'delillere ve tanıklara tesir etme olasılığı bulunduğu" gerekçesiyle reddedıldi. Savcı- lık. Göknel'in boşanmak ıçın eski eşi Nurdan Erbuğ'a verdiği 9 milyar liranın protokolde yer almayan 8 milyar liralık bölü- münün de adli emanete alınma- sına karar verdi. Bu arada İSKİ skandalında "vergi boyutu" da tartışılıyor. Nurdan Erbuğ'un aldığı 9 mil- yar lıra üzerinden veraset ve in- tikal vergisi vermek durumun- da kalması halinde. ödemeyi 5 yılda 10 eşit taksitte yapacağı. ödeyeceği rakamın ise 1 milyar 800 milyon lirayı aşmayacağı öne sürülüyor. "Zimmetine para geçirdiği. evrakta sahtekarük yapttğı ve mal beyanında bulunmadığr suçlamalany la Ağır Ceza Mah- kemesi'nde kamu davasıyla yargılanacak olan Ergun Gök- nel'in avukatı Önder Öztürel. dün "Bu aşamada te\kife ihti- yaç duyulacak deliller hulunma- dığı" gerekçesiyle tutuklama kararına ıtiraz etti. İtiraa ince- leyen Fatih 4. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkımi Aydoğan Yahşıeli ise delillerin toplanma aşamasında olduğuna dikkat çekerek "Sanığın delillere ve ta- nıklara tesir etme olasılığına karşı tedbir niteliğinde alınan tu- tuklama kararının devamına" karar verdi. Avukat Öztürel. gelen tehdit- lere karşı Feray Göknel için de koruma talebınde bulunacağını bildinrken İstanbul Cumhun- yet Başsavası Avni Bilgin, Gök- nel'in BayrampaşaCezaevi'nde "güvenli bir koğuşta" tutuldu- ğunu söyledi. Bilgin, "Göknel'- in yaptığı itiraflar nedeniyle cezaevinde öldürüleceği'" yolun- dakı hdberleri ihbar kabul ede- DEP'li iki • Baştarafi 1. Sayfada Hakkârf nin Şemdinü ilçesin- de örgütten kaçan bir militan güvenlik güçlerine teslim oldu. Diyarbakır'ın eski belediye bınasına bıtişik Ulu Cami ya- kınlanndaki bir kahvehanenın bahçesıne kimliklen belırlene- meyen kişilerce savunma tipi el bombası atıldı. Patlama sonucu Aziz Börii ölürken Mehmet Er- dal. Recep İ nal. Şükrü Seçkin, Sülevman Günay. Hasan Kelek- ci, İsmail Oğuz. Recep Demir ve Ali Çabak yaralandı. Batman'da Mobil şirketıne ait Şelmo sahasından dönerken PKK militanlan tarafından ka- çıralan 7 işçı, dün sabah serbest bırakıldı. Kozluk Tuzlagözü mevkiin- de PKK militanlannca kaçın- lan 13 askerden dün bir haber alınamadı. alınıyor rek kapı gardiyanlan. başgardi- yan ve cezaevi yöneticilerine daha dıkkatli olmalan konu- sunda talimat verildığini bildir- di. Bu arada Bayrampaşa Ce- zaevi'nde bulunan Göknel'in rahatsızlık geçirerek revire kal- dınldığı belirtildi. Ancak gerek cezaevi yetkilileri. gerekse sav- cılık bu konuda açıklama yapv madı. Fatih Cumhuriyet Savcılığı aynca. Ergun Göknel'in eski eşi Nurdan Erbuğ'a boşanma kar- şılığı verdiği 9 milyann, "boşan- ma protokolünde bulunmayan" 8 milyarlık bölümünün "kay- nağı belli olmadığı" gerekçesiyle adli emanete alınmasını istedi. Mali polisin. savcıhğın talimatı üzerine 8 milyan Nurdan Er- buğ'dan ısteyeceğı öğrenildi. Öte yandan Erbuğ'a verilen 800 bin dolar dövizin bozduruldu- ğu Botaş Döviz Büfesi'nin sahı- bi Salvo Bahar. gözaltında tu- tulduğu Mali Şube'de Göknel'- in iki oğluyla yüzleştınldi. Göknel'in eski kansının aldı- ğı paranın vergi boyutu da tar- tışılıyor. Bu konuda Maliye çevreleri şunlan söylüyor: "Konu veraset ve intikal vergi- si matrahı açtsından şöyle uygu- lanır: Söz konusu 9 milyar liradan yüzde 20 oramnda vergi kesilir, bu para Nurdan Hanım tarafın- dan vergi dairesine, 5 yılda 10 eşit taksitte ödenir. Bu takdirde rakamın 1 milyar 800 milyar li- rayı aşmayacağı sövlenebilir. Dolaytsıyla sözü edilen 4-5 mil- yar gibi rakamlar biraz abartılı gibi görünüyor. Tabii burada Nurdan Hanım'a söz konusu pa- ranın hangi tarihte intikal ettiği- ne de bakmak gerekir." Inöırii "Salduılann temeli yok 9 • Baştarafi I. Sayfada Soruşturmanın gızlı yapılma- sı gerektiğini. ancak günlerdır basın yayın organlannda savcı soruşturmasından çıkmayan iddialann haber olarak kulla- nıldığını hatırlatan İnönü. so- nuçta maksatlı bir biçimde SHP'ye yönelik saldınlann sür- düğünü söyledi ve SHP'nin. medya destekli bu saldmlardan korkmasının söz konusu olma- dığını ifade etti. İnönu, sözlennı şöyjp sürdürdü. "Kimse san- masın ki SHP bu saldırılardan korkarak görevini yapmaktan vazgeçecektir. Herkes bunu bil- sin. Burada partiye yapılan saldırılann hiçbirinin esası yok- tur. Hepsi sadece siy asi bir mak- sattır. Kimse sanmasın ki biz gö- revimizi yapmaktan korkuyo- nız. Hiç öyle bir şey yok. Hükü- met içinde görevünizi en iyi şe- kikJe yapmaya, ilk gün olduğu gibi çıkmaya devam edeceğiz." İnönü, genel başkanlığa bu olay nedeniyle aday olmadığı yönündeki iddialara ilişkin ola- raksa şu açıklamayı yaptı: "Kurultayda tekrar aday ol- mayacağım. O benim kendi ira- demle verdiğim karardır. Ben is- tiyonım ki bundan sonra arka- daşlanm partimizi yönetsinler. Elbette benden daha iyi yönete- cek insan çıkar. Ama partimi sa- vunmam. gerekirse ölünceye ka- dar partimi savunurum. Herkes bunu bilsin." Özel televizyonlarda yer alan haberlerle SHP'ye açıkça haka- ret edildığını. bu durumun de- vam ettiğinı ve artık sessız kal- malannın mümkün olama- yacağını ifade eden İnönü. 3 1 parti avukatına talimat verdiği- ni ve gerekli incelemelen yapa^ rak hakaret edenlere karşı hu-ı kuki yönden yapılması gereken,' her şeyi yapmalannı istediğinij bildirdi. i ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ • Baştarafi 3. sayfada yaşamdaki felsefelerini, karayollanna da mı yansıtıyor- lar?" Bu felsefenin öncüsü de benzer şeyler yapardı. Tüm kuralları altüst ederek, devlet mali makam otosunun di- reksiyonuna oturur ve "saatte yüzseksen yapmakla" öyünürdü. Hiç kimse, "Beyefendi, siz o direksiyona otu- ramazsınız"dadiyemezdi, "Hızlimitleriniaşmayasizin de hakkmız yok" da diyemezdi. Rahmetli, J'Kanuo ve,, kura/lar; başkalan için, sıradan insanlar içindir" diye düşünürdü herhalde. Korkarım günümüz toplumunda, bu düşünceyi paylaşan insanların sayısı hızla artmakta. Sınıflar arasında gelire dayanan bir uçurum açıldıkça, kendini yuksek sınıftan sananlar, her şeyleri "farklılaş- tırmaya " çalışıyorlar. Günümüzün "yükselen değerleri" haksızlık, kural ta- nımazlık ve eşitsizlik temelleri üzerine kurulmak isteni- yor. Ama maalesef, trafik bu hatayı afettmiyor Kat Kaloriferleri, Hidroforları ve Termosifonları şimdi çok uygun taksitlerle. S ü p e r m a t i k 1 1 . ÜRÜN iB Minl 1 • Kat Hidroforu A Mini 2 - Villa Hidroforu ^m iSPM-14THİdrofor ^ B 8Kat-10dalrelçin ^ B 3 SPM-14 T HMrofor ^M 8 Kat-36 dalre için ^M Delux 11/16 Motorin Kat ^m Kaloriferi 16.000 Kcal. W Delux 16/24 Motorin Kat [ Kaloriferi 24.000 kcal. I Deluıc 16/24 B Motorin Kat Kaloriferi 24.000 Kcal. Boylerll Elektrikll TermosHon l o n f o Peşin Fiyatı 1.450 000 2190 000 3 885 000 9 700 000 9 580 000 11605 000 12 810 000 2 230 000 r Ü r ü ı ı l e r i v e T a k Hemen teslim 1 peşin + 6 taksit Peşinat 245 000 370 000 656 000 1640 000 1615 000 1.957 000 2160000 376 000 Taksit 245 000 370 000 656 000 1640 000 1615 000 1 957 000 2160.000 376 000 Toplam 1 715 000 2 590.000 4 592 000 11 480 000 11305 000 13 699 000 15120 000 2 632 000 1aj 1p. Peşinat 220 000 335 000 590 000 1 470 000 1 463 000 1 772.000 1 956 000 341 000 t sonra tı îşin + 7 1 Taksit 220 000 335 000 590 000 1 470 000 1463 000 1 772 000 1 956 000 341000 » r i îslim aksit Toplam 1 760 000 2 680 000 4 720 000 11 760 000 11.704 000 14 176 000 15.648.000 2 728 000 Supermatık bır BtSİNER tomıluşuâuı. * Konforçfa tam bağımsızhk, Süpermotik ürürrteriyie dilediğince ısrr,mak, bol su ve sıcak su kvtlanmak, bıtdahasorsjoh^a ^"" ' •* * • c ı ,'oth'imtzo KDV dafıhır * KDV cyomndaKt değışıklıkler a/ıen '^ansıtıbcaUıt • 3c ^fpanyo 30 08 ! 993 lO'ihıne kadar geçe^'dtr • Daba değtştk unjr toleptenmız tçm lutten Sjpermatık ba/ı/enne d a " 5 ^z En ıler tekrck>j yfe gGr çskleşUn!eo ushjn n^el'kh Supefmattk oruoter' SuperjvaUk ser vıs ve yedek parça gararf ısj/'e sonu SÜPERMATİK " B i 1 i n ç I i S e ç i m " ® G e i e l M ü d i r l i k : Necatıbey Cad 68 Karaköy-istanbul Te ı 1 | 252 98 46 (PBXl Fahs (1)293 94 13 BÖIge M û d ü r l i ğ i : Hoşdere Cad 50'2 Y Ayrancı-Ankara Tel ( 4 , 4 6 8 15 73-427 55 35-36 Faks (4)427 82 26 İ ş t e S ü p e r m a t i k B a y i l e r i M ? n c m l T s (711537663 İUBAM *ı 324 11 S? Î D U . I o ut.pt. • <-î5a;9aaicıcr' THh 1te. 1 ' t 42£ ıje 33 '' 64'5 G * 2214139 < BaV*« •I ıı «3 363 «J1H.Ş sl I* 31İ1K* 3 " M ' 1 Jj- Tgi (4 311»] Jj 31086-3 Jljî M.Tt <4 3'0S599 31129ö4Utus Tel (4 3H21 14 31124 44UİUS ÜMMpaTf 14)231 1966 SMme •ı•>. w c ı a » l'svnyt Tk.lM.Tel • tıa»H«nM*a|T! C.TEI (4)3112353(Jte m> '4134104 42 e.yı. İİTLB rıMn TetalA > 4M40 54 32 Ç '413-23615 LWı3Z)23223M»la • « H * IW. İBL IM. •« '24155 3602 54«njGnclr ri T« (24ı 532310 MTAY 323 :-2M TaHTk. •• !236>?-;2 TriaA Tlc Te< I323r4E 111 fb •. 3l|22S35'5<MEiKi 3M42Z 19Meteî it a n « M erifcns; Uriakılaat4 > 31J41E393 42341-UıKIS UMtHOaMMİTe 1631)534 21 U t351,3MM O« Tel (6361454 5 3 1 - » • kıTalnttl UUKESİR •UHİa uaiumr Tel 122130637* Ta (22 338146 «Tf 461 5C519MTJÎÎ '!•:•• 251 32 «3-64 urMf Tet (1 5O913 41Amar LM.TH m224S858 T *sfn • 1I38825B> « ' Vn H K U> "« (1) 25- 24 21 Un «••»4.18 IİJİ53S264 <ü.~M I* Hmş$ UâfO. Te' ı n 251 57 »4 K tmfl îe 11222 13 5ı KJ a MI.|a.T« 11244 tt le, (1(243 35 ^- T7 Kvat»l M . 1 1 11)565 73«TMa> LaMİ. > , 1)346 3548Kad*Or |l1>l|113£2 4'6C 3S2 1 • 97 > TH.'« '' 25103368iaH J &ıre * 15559021 56' 36 «SffptMe mı.Ta •*; (-;«> -• . - IIM5B'55 2 H tı ^16B05 Tk.TF » l i m. m Tte.Te( 11 252 ?4 7ı »diak7> UU t> > 512209 5MISS3II ; Um. Te 115 T 5 39 T 4 T x u p 11m KaU. TS 111575 " riHLf'e (ı243r3O 249 It r 'J33İ 36 >r948-9< ll 3S23 36 ü~»w Tel (1 5474160 51C 01 89/ertmuıra A.İB I ı u ^ a s 335 4E16 • k » l K |B - tlSS?f« ;-6 e^ T« I 602 0912 Bra»le • P l l Mk.LH.|M. Tel 1 35* 5* 81 Psrtsfc Te. I 1251 23 36 24990 '4 ( taf* 1 ! ıı 55: Te 1 11)41*48'7 3*6454 (1JÖ65846 3462924Kad«r. 115912952 591 53 7-»c» Tte.Td (11255 38 37 255 54 27«ffla»0v Tel [1)5731198 5 ' < K a r - ş t * Ta|a«T«4>kb.Tel ,113369346 3475J 34Kadıfc^ T « - T a T k m Te. C 356 '130 35*45 16 JasnaHal Tik«a»• Ttt.Teı (1 29305 55 M'at> I I M ı l K ; !|36e29 3<«cnK4 TMalU.fV.Ttl I 5! 133 35 36 Y«-ışen » T e f f - ı S ' « E ••flTa '51 &4137 0 3'VerastJ» toi Tfr 1545 320 96 434 8' 0den; M. Hf Tel 151143 57 26 Yensefirt I « W t > |51)5« SC58 WıjB» MlllM p) '! ı51.33«i7 :; 22 2C49 Uns botalsı tmmi > (35ı36 33 44|31a1 Meiffi T ı a a i t * Ikta. lel 135,312027 32 7 2 » M m e TatalTlMfil'-) 35/3'2106 3!414$U»te? •—iıllTntlli ~ı ("I"'T1 K 2131Hlmıl 21)220368 155â!Sbr'l h j i T l c M T ü (342413512 3431MU be btMl T* (3424) ^ 15 Kulu IH. • I33ı534-31 »*r<K a n c ' s 331336379 U^HV«MnT. 33 490880 5h« MMttA • AfeMe«rTeUk> 558 ,2-4 11 ijr>sa- • Çtal TktMI'° ^ 3316 00-MMertt: • kHStİaalli-l (7412665KGoçKn • BtoTk LU.rgi r=--ı4i5 i5Menw; • lidt EMEL Mh. > 6ı: 239HUrnars • TC*€lEWrtr1k'?ı ı?6H r ı !5 6' k&xr< SAMSt» • Stapaf4.f. Tel f3ç 3' 5995 ÖVAS • r w w ı ı m i Tktnl Tel (4T '( 2ı 12 27 Msra • aMwli4l. 9tt. Tel |4'7)2112 4' 2*2001 Merke? I VMılinrı Hlıılıl 87113562' İ13C7 MeM • MnitilleliklTk.Tell8'1|323l4l*ıie 1Ö5 133 46 ÇJlu (I«IE11'4Î 6!6HBM(ı«.. 1 184I41444ÇTH] (1450 61'89 6195 t Tk T-' (B411564 5- 542 44 U I K f M ' n [54'ı52'30Ue