25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9TEMMUZ1993CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 ToyotaSA'dan üretim atagı • Ekonomi Servisi-Türkıye'de ıthal otomobillerin pazar içindeki payı artarken ToyotaSa 1993 yılırun ilk vansında 7 bin 067 adet Toyota satışı gerçekleştirerek geçen yılın aynı dönemine göre iki kattan fazla bir artış gösterdi. Sene başında saptanan hedeflerin ûzerinde gerçekleşen bu satışlann büyük kısmını dünyanın en çok satan otomobilı unvanına sahip ve 1994 yılından iübaren Türkiye'de üretımıne başlanacak Corolla mcxielı oluşturuyor. Türkıye'de Toyota Corolla üretıminin gerçekleştirileceği ToyotaSa Adapazan Otomobil Üretim Tesislerı'nde inşaat ve hazırhk çalışmalan ilerliyor. 1 temmuzdan itibaren boyahane kısmında çalışmalara başlanan fabrikadal994yılı ortalannda deneme üretiminegeçilecek. 1994 yılırun ey lül ayinda sen üreüme geçecek bu fabrika, Türkiye'nın en modern üretim tesisi olacak. Onceiş gûvencesi • İZMİR(AA)-Türkiye İşverenler Sendıkası Konfederasy onu (TİSK) Başkanı Refık Baydur, ağustos ayında hız kazanacak toplusözleşme görüşmele'nnde ücret unsurunun değil, •'çalışanlann ış gûvencesinin" önem kazanacağını söyledi. Baydur, işçi sendikalannın ücretlerde arzu etükleri seviyeye bir ölçüde ulaştığını, ücret artışlannın enflasyonun gerisinde kalmadığını kaydederek, "Şimdi sıra. iş güvencesı ve istihdam artışı sağlanmasında. Bu konuda işçi ve işveren sendikalan arasında bir konsensus sağlanmış durumda" dedı. Cezayirgazı • ANKARA(AA)- İşletmedeki doğalgaz santrallanna hammadde sağlarnak amacı ile Cezayir'den denizyolu ıle ithal edilecek sıvılaştınlmış doğalgazı işleyecek olan Marmara Ereghsi liman ve tesislerinin, yıl sonunda işletmeye alınabileceğı öğrenildi. BotaşGenel Müdürü Mete Göknel, yılda 2 milyar metreküp LNG işleyecek tesislerdeki yapım çalışmalanrun son aşamaya gcldiğini ve programda olağanüstü bir aksama olmazsa, Cezayir'den getirilecek ılk sıvılaşünlmış doğalgaz tankerinin yıl sonunda terminale gireceğini söyledi. 7.1 triyonluk • ANKARA (AA) - Yılın ilk beş ayında yapılan vergi iadeleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 67.2 oranında artarak 7.1 trilyon liraya ulaşü. Maliye ve Gümrük Bakanlığı verilerine göre. fiş ve fatura karşıhğı vergi ıadesi alan ücretli ve diğer çabşanlara yapılan iade ödemesi, geçen yıla göre yüzde 81.6 artarak 2.9 trilyon liradan 5 tnlyon 287 milyar liraya ulaştı. Tekfen TürMeşti • ANKARA(ANKA)-' Tekfen'in yabancılarla kurduğu Tekfen Sanayi Yatınmlan AŞ'nin sermayesi 145 milyar liraya yükseltilirken, şirkette Türk ortaklarçoğunluk hisseleri ele gecirdı. Tekfen Sanayi Yaünmlan AŞ'nin 61 milyar lira olan sermayesi 84 milyar lira arttınlarak 145 milyar liraya çıkanldı. Arttınlan sermayerün tamamı nakit olarak karşılandı Kazakticaretevi • ANKARA (ANKA)- Kazakistan, Türkiye ile ticaretıni geliştirmek üzere İstanbul'da "ticaret evi' konumunda faaliyet gösterecek bir şirket kurdu. Kazakıstan Dış Ekonomik İlişkiler Bakanlığı'nın Türk ortağı Değer International Tracing AŞ ile kurduğu şirkete 'Kazakh Republic Tracing Anonim Şirketi' adı verildi. Üç milyar lira sermayeli şirkete aynca, Ertürk Değer, Suayıp Turgut Kalkan, Murat Recep Tarhan ve Ahmet Düren ortak oldu. Kazakıstan Dış Ekonomik İlişkiler Bakanlığı, şirkette yüzde 50 oranında bir milyar 500 milyon bralık pay alırken, Değer International Tracing AŞ'nın payı bir milyar 440 milyon lira oldu. ZengiıılerinfakirlikkorkıısuG-7 hem 'büyüyememekterf korkuyor, hem de işsiz ordusunun k büyümesinden' Ekonomi Servisi-Tok- yo Zirvesi'- nde; ABD, Kanada.^ Ja- ponya. İngil- tere, Almanya. Fransa ve İtal- ya'nın oluşturduğu Yediler Grubu . tam anlamıyla bir ıki- lem içinde kaldı: büyümeyi sür- dürmek ve işsizliği önlemek. Zenginler Kulübü olarak da nhelenen sanayileşmiş ülkelerin liderlerini biraraya getiren zir- vede, tartışılan "yaşamsal" önemdeki konulann başında "büyümenin dengeli biçimde sürmesini. işsizler ordusunun artmasını önleyicı polıtıkalarla • Ekonomik bunalımın acısını tadan ve işsizlik boyutunun hızla yükselmesi karşısında endişeye düşen sanayileşmiş 'zengin' ülkeler, 'ulusal çıkarlarım biryana bırakmak' ve 'uzun vadeli kararlarla; hem büyümelerini sürdürmek, hem de 'işsizliği önlemek 'gibi 'iddialı' iki hedefı birden vurmak görüşünde birleştiler. desteklemek" geldi. Üstelik 'zenginler' bunu gerçekleştir- mek uğruna 'refahı arttıncı des- teklemelerden" caymayı bile göze aldılar. Zirve'nin ilk saat- lerinde, zengin ülkelerin ticaret bakanlannca hazırlanan ve 'ta- nhin en büyük gümrük indiri- mi' olarak nıtelenen anlaş- manın liderlerce onaylanması> - la yaşanan 'umutlu bekleyiş", 'gerçeklerle' yüzyüze kahndığı- nda söner gibi oldu. Özverinin sınırlari "Makro ekonomik politi- kalann. tek başlanna, işsizliği önleyicı ve uzun vadeli büyü- meyi kesıntisiz gerçekleştinci özellıği yoktur" göriişüne va- ran liderler. bu korkulanndan annabilmek uğruna "sosyal re- tahı arttıncı desteklemelerden kaçınmak" konusunda anlaşa- biliyordu. Ücretlerde esneklik Bir yandan büyüme 'dengeh biçimde" sürdürülürken, ben yandan işsizlikle nasıl savaşıla- cağı, Zenginler Zirvesi'nde 'kese yoklayan' konulann başı- nda geliyordu. Zenginlenn liderlerinin bu konudakı görüşlen ise "Gelir arttınmını destekleyici poütika- lar yerine. daha etkın çalışma koşullan yaratacak ve daha es- nek bir ücret sıstemini gerçek- leştirecek politikalara yönelme- mız gerek." Bunun yol ve yöntemi ise 'zengin sözlüğünde' şu sözlerle yerini buluyordu "sosyal sigor- ta ve benzen türden. yerü iş alanlan yaratmayı caydıracak polıtikalar yeniden gözden ge- çirilmelidir." Fatura yaşlılara "Yeniden gözden geçirme" kavramının altında yatan an- lamı ise. Tokyo Zirvesi'nin "So- nuç Bildirgesı'nde bulmak mümkündü "yaşh nüfusun arttığı sanayileşmiş ülkelerde. sağlık ve sosyal yardım. emeklı- lik, yaşlılık yardımlan gibi har- camalann kısıtlanması..." Bunun yolu da. zengin lider- lere göre, "kamu ve sağlık har- camalan ile diğer sosyal yardı- mlann tutannın düşürülmesı; b'una karşılık. söz konusu harcamalann ulaşacağı kitleler açısmdan 'etkınliklerinin arttınlması'ydı . Zenginler'e göre; fınans alanında 'yeni' politikalann iz- lenmesi. faızlerin düşürülmesi. ulusal faiz ve para politika- lannın yerini G-7 çerçevesinde vanlan anlaşmalar ile 'uluslara- rası liberal ekonomi'nin ve 'ser- best tıcaretın' geliştirilmesi yö- nünde "değerlendirilmesi'ne ağırhk verilmesi önem kazanı- yor. Bir yandan büyüme 'dengeli biçimde' sürdürülürken, beri yandan işsizlikle nasıl savaşı- İacağı, Zenginler Zirvesi'nde 'kese yoklayan' konulann başında geliyordu Yeltsin'inisteklerigerçekleştiTOKYO (AA) - Önde gelen sanayileşmiş ülkelerden oluşan Yediler Grubu (G-7), Rusya'ya. özelleştirme çaltşmalanna katkı amacıyla 2 mil>ar dolarlık mali yardun verilmesini kabul ctti.G-7'nin Tok\ o'daki zine toplanttsı sırasında Fransa Ekonomi Bakanı Edmond Alpander> tarafından yapdan açıklamav a göre G-7'nin Rusya'\a \ereceği 2 mihar dolarlık mali yardım fonu. Rusya'da devlete ait işletmeierin yeniden >aptlandınlması \e özeUeştirilmesi için kııDandırılacak. G-7 üvesi Fransa, Rus> a'\ a özel bir fon cerçe>esinde > eni mali \ ardım kullandınlma.sının sakıncalarını belirterek, bu paranuı da israf edileceği, verimli ve yerinde kullandamavacağı endişesini dile getirmişti. Fransa, Rusya'ya y apıîacak bu özeUeştirme fonu mali yardımının. "pragmatiklik ve esneklik" esas alınarak kullandınlmasında ısrarlı. G-7 ülkeleri, Rusya'ya kullandırılan mali y ardımların verimli ve yerinde kullamldığından şüphe ederken. Rusya \lali\ e Bakanı Boris Fy odoro\, G-7'den Rusya'ya •'eşit muamele" talep erti. Fy doro>, Nezavisimiy a Gazeta'y a verdiği demecinde, G-7 ülkeleri) le Rusy a'nın ayrı değil de, Rusy a'nın da dahil olduğn G-81er halinde diy aloğa girilmesi gerekriğini söyledi. Rusya Maliye Bakanı Fyodorov, Rusya'nın Barı'nın ek mali y ardımına ihriyacı olmadığı ve dış y ardımlara ve batılı nıa'i kuruluşlara çok bağımlı olmaması gerektiğini befirtti. Borsa şimdide Bezmenşokunda Bezmen. borçla büyünmediğini anladı. Ekonomi Servisi - Borsada daha Ak- taş heyecaru dinmeden Bezmen bom- bası patladı. Hisse senetlen yıllardır yatınmarun gözdesi olan Rabak. Mensucat Santral ve Koruma Endüst- nsi'nin tahtalan konkordato talebinde bulunulması nedeniyle kapatıldı. Elin- de bu şırketlenn hisse senedi bulunan- lar ışlem yapabilmek için mahkemenin konkordato konusundaki karannı bekle- yecek. "Borç yiğidin kamçısıdır" atasözünü 1980'den itibaren iş yaşamına uygulayan ve "Borçla büyüme mucızesi" göstermekle övünen Santral Holding'in patronu Halil Bezmen 3 trilyon lirayı aşan borçlannı ödeyemediği için hafta başında söz ko- nusu şirketler için konkordato talebin- de bulundu. Bezmen, mahkemeye sun- duğu ödeme planında da büyük bölü- mü bankalara ojan borçlannı 2 yılı ödemesiz 7 yıl içinde tamamen kapat- mayı taahhüt etti. Ödeme planına göre alacaklılara yüzde 30 faız ışletılecek ve borçlar üçer aylık dönemlerde 20 taksit halinde ödenecek. Kadıköy İcra Tetkık Mercıi Hakim- liğı'ne yapılan konkordato talebinin en geç 4 ay içinde karara bağlanması ge- rekıvor. Bezmen'in sunduğu ödeme planını alacaklılann üçte ikisi kabul ederse konkondato yürürlüğe girecek. "Borçla büyüme mucizesi" göstermekle övünen Santral Holding'in patronu Halil Bezmen 3 trilyon lirayı aşan borçlannı ödeyemediği için hafta başında söz konusu şirketler için konkordato talebinde bulundu. Borsa'dakı tahıalar da aynı tarihten iti- baren açılacak. Alacaklılar konkorda- toyu kabul etmezlerse en geç 7 gün ıçın- de şirketlenn ıflası gündeme gelecek. Halil Bezmen'in konkardato'ya gittı- ği Mensucat Santral, Rabak ve Koru- ma Endüstn'nın toplam 3 trilyon 252 milyar lira borcu bulunuyor. Bu borcun 2 tnlyon 94 milvar lırası Mensucat Santral'e, 759 milyar 344 milyon lirası Rabak'a, 399 milyar lirası ise Koruma Endüstri'ye ait. Konkordato ilan eden üç şırketten Mensucat Santral ve Rabak hem geçen yılı hem de bu yılın ilk üç ayını zararla kapamıştı. 1991 yılında 24 milyar kan olan Mensucat Santral, 1992 yılında 38 milyar. 1993 yılının ilk üç ayında ise 2 milyar 300 mil- yar lira zarar ettı. Borsa'nın uzun süre en gözde hisse senetlerinden bıri olan Rabakın ise 1991 >ilında 5 mılyar 638 milyon lira olan zaran , 1992 yılında yüzde 336 oranında artarak 24 milyar 586 milyon lıraya yükseldi. Şirket bu yılın ilk üç ayında ise 2 milyar 320 milyon lira zarar etmiştı. Koruma Tanm ise Mensucat Santral ve Rabak'tan farklı olarak bilançoda karlı görünenbır şirket. 1991 yılında 3 milyar 628 milyon, 1992 yılında 5 milyar 109 milyon kar eden şirketin 1993 yıh ocak- mart dönemindeki kan ise 7 milyar 165 milvon lira idi. DÖRT MEVSİM YÜZYIL'ımı dörde böldüm... Her bölümü bir mevsim, Biri kaldı, üçü gitti... YAZ'ı gitti, GÜZ'ü gitti, Karlı, tipili KIŞ'ı gitti, Yemyeşil bir bahar kaldı! SENİYAŞATACAĞIZ... ÇINAR YAYINU\RI ÇALIŞANLARI Gölgesinde soluklandığımız bir çmarı RBFAT ILGAZ'ı yitirdik. ' Acımız sonsuzdur. TİYATRO... TİYATRO... DERGİSİ cuzJ?,** Mz-Lp YAŞAMINLA ONUR DUYUYORUZ.. AİLESİ Cenazesi 10 Temmuz 1993 Cumartesi günü Şişü Camii'nde öğlen namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. MKRO DİNÇTAYANÇ Yollann Fatihi! Alkışlar kulaklanmda yankılanıyor... Alkışlar 'ba- na'... 'Ben' sabahın ilk ışıklanyla, yepyeni bisikletime atlıyorum... 'Ben' o günün ilk ışıklarından başlayarak, boş yolları kendime 'özel' kılacağım. 'Özelleştırece- ğim'!.. Alkışlar, alkışlar... Kapıdan çıkarken, kedirn uğurluyor beni. Gözlerinin yeşilliğinde 'uyarıcı' bir bakış var sanki; 'Sen' bisiklete binmeyı ne kadar bili- yorsun? (ya da) Sen' bisikletini ne denli tanıyorsun? (ya da) Yolda kalıverirsen, sana kim el verir, kim kur- tarır bakışı bu... Oysa 'ben', sabahın ilk ışıkları ve kulaklanmda alkış seslerıyle uyandığımda 'inanmışım': Yepyeni birsay- fa açacağım bisiklet binmede... Bembeyaz bir sayia... Tek başıma, yolları 'fethedeceğim'! Benim 'özelleşti- rilmiş' yollarım olacak düzlükler, yokuşlar ve de iniş- leri... 'Ne olur ne olrpaz' kaygısıyla, Ingiliz-Arnerikan karışımı bir bisiklet şampiyonu arkadaşımı arıyorum 'özel' T'mden. "Bak, yolda kalırsam, sen bana bir el uzatmalısın. Atla bir uçağa, bisikletinle birlikte... Gel Türkıye'ye ve beni x yokuşunun başında bekle..." Ar- kadaşım, yolları pedalleeskitmeyeeğilimli. Duraksa- maksızın "OK"u bastırıyor. "Benim için çocuk oyun- cağı bu..." Ardımdan bakan kedim, kulaklanmda alkışlar, içimde özelleştıreceğim yollar' tutkusu, basıyorum pedallara... Yollar bomboş... Ben 'umut'.ve 'enerji' doluyum. Üstelik 'şampiyon' bir de 'dış yardımım' var... Pedal- lar birbirıni kovalıyor... önümde düz yol, ardımda ke- dimın yüreklendiren bakışları, kulaklanmda alkışlar... Hicbir engel yok! Özelleştiriyorum yolları!.. Az sonra... Az sonra işler çatallaşıyor.' Çünkü 'tra- fik 1 başlıyor! Önce; ardıma takılmış bir 'güruh'u ayrımsıyorum. Kimi pembe, kimi sarı bisikletli. Ben nereye gider- sem, onlar da peşimde... Bir an sonra 'yenilerinin' ayhmına varıyorum. Pa- patya takmış kamyonlar; çöl seferi yaparmışçasına, yüzlerini gözlerini 'örtmüş' türbe yeşili kağnılar! Hep- si ardımda... • • * Ama ben' bu yolları "özelleştirmeyecek miydim?' Aldıran yok! Hepsi terör yaratmak istercesıne ben'i sollama çabasında. Daha da beteri, ardımdaki ilk bi- sıkletliler grubunda hem 'birbirine girmeler', hem de 'kopmalar' var... İş yokuşa sarıyor. Trafik teroründen korkan 'benim' bisikletçilerim, bi- rer beşer yan yollara sapıyor. Her sapanın yerini, önüme geçmek için 'beni itekleyenter alıyor. Yokuş çıkarken zorlanacağımı 'hissediyorum!' En dik yokuşa sardığımda, gözlerim 'dışardan' ge- lecek şampiyon' dostumu arıyor. O, yolun kıyısında Gfurmuş "böylesine trafikte ben yokum. Kendi başının çaresine bak" dercesine sırıtıyor 'bana.' • • • Sonrasını anımsamıyorum. 'Beni, gecenin geç bir saatınde eve dayak yemiş' gibi getirmişler. Gözleri- mi açtığımda, yanıbaşımda kedim... Gözleri gene aynı yeşil "Binmesini iyi bilmediğin, donanımını iyi tanımadığın bisikletinle, ardınatakılacak hertürlü ra- kibi göz ardı edip, dışardan geleceğini var saydıgın şampiyon' dostuna güvenerek yollann fatihi ola- cağını mı sandıydın?" der gibi... Ana fikir: Yollar, sabahın erkeninde 'özelleştirme- ye' elverişli olabilir, ama her günün bir de akşamı vardır. Ana fikrin ana fikri: Akşamları eve 'dayak yemiş' gibi dönmek istemiyorsanız; bisikletinizi, yolları ve ille de ardınıza 'iyi' ya da 'kötü' niyetlerle takılacak olanlarla, size yarı yolda el vermekten cayacak 'ya- bancı' şampiyonları 'yola çıkmadan' hesaplamalısı- nız. Dayanıklı tüketim mallannda Ihracatdurdu, üretimiyurdu • Dayanıklı tüketim mallanndaki darboğaz sürüyor. Bu sektör, uzun zamandan beri süren durgunluğu bir türlü aşamadı. Dayanıklı tüketim malları üretimi (ocakmayıs) Ûriıı Video Fırın Çamaşır makınesı Televizyon Mûzık setı Elektrik sûpûrgesı 0. Çamaşır makınesı 1992 (Adet) 39 756 358.308 93.323 966 678 45.333 264 474 383 035 1993 (Adet) 9 643 264.187 74.545 718.614 38.727 292.879 413 678 HFark -76 -26.3 -20.1 -19 -16 + 11 +8 ANKARA (ANKA) - Dayanıklı tüketim mallannda uzun zamandan ben süren durgunluk bir türlü aşılamadı. Yılın ilk beş ayında, televiz- yon, fınn, müzik seti ve dikiş makinesi üretimi önemli oran- da geriledi. Video üretimi ise durma noktasına geldi. Bu dönemde buzdolabı üretiminde biraz kıpırdanma oldu. Çamaşır makinesi ve elektııkli süpürge üretimi ise artış gösterdi. DİE verilerinden yapılan belirlemeye göre, geçen yılın ocak-mayıs döneminde 966 bin 678 televizyon üretilirken, bu yılın aynı döneminde bu miktar yüzde 19'un ûzerinde azalarak 718 bin 614'e geriledi. Fınn üretimi de yüzde 26.3 oranında azalarak 358 bin 308'den 264 birr 187'ye indi. Bu dönemde en büyük üretim düşüşü ise videoda gercekleşti. Hemen hemen durma noktası- na gelen video üretimi, yak- laşık yüzde 76 oranınca azala- rak 9 bin 643'e düştü. Geçen yılın ocak-mayıs dö- neminde 39 bin 756 video üre- tilmişti. Müzik seti üretimi de yak- laşık yüzde 16 oranında azala- rak 38 bin 727'ye düştü. Geçen yılın ilk beş ayında 45 bin 333 müzik seti üretilmişti. Üretim artışlan Sektördeki genel durgunlu- ğa karşılık elektrikli süpürge üretimi, yaklaşık yüzde 11 oranında artarak 292 bin 879"a yükseldi. Geçen yılın ocak-mayıs döneminde 264 bin 474 adet elektrikli süpürge üretimi ger- çekleştirilmişti. Otomatik çamaşır makine- sine olan talebin artmasıyla, çamaşır makinesi üretiminde artış sürüyor. Yıhn ilk beş ayı- nda çamaşır makinesi üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 8 artarak 413bin678'eulaştı. Geçen yılın ilk beş ayında 440 bin 143 olan buzdolabı üretimi, bu yıl ancak 442 bin 912'yeçıktı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear