Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 TEMMUZ1993 PAZARTESİ CUMHURİYET
SIVAS OLAYLARI
SAYFA
~5
Aziz Nesin, saldırganlann 'dindar' değil, 'cani' olduğunu söyledi:
Devlet şeriata teslim olduANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Yazar Aziz Nesin, Sıvas
olaylannın "devletın şeriata tes-
lim olduğunu" gösterdiğini söy-
ledi. Nesin, Cumhurbaşkam Sü-
leyman Denıirei, Başbakan Tansu
Çiller. İçışleri Bakanı Mehmet
Gazioğlu ve ANAP Lıden Mesut
Yılmaz'ın sözlerinın de. bu tesli-
miyetı kantüadığını vurguladı.
Olaylan tahrik etmediğini belir-
tirken. "Bu Alevi- Sünnı çatı-
şmasıdır. Ben gitmesem de ola-
caktı. Kahramanmaraş'ta da ben
mi vardım?" diyen Nesin, "Jyı ki
gittim. Saklanmış. örtiilmüş bır
gerçek ortava cıkmalı" görüşünü
savundu. Nesin. Cumhurbaş-
kanı, Başbakan ve tçişleri Ba-
kam'nın "yalan" söylerek. ka-
muoyunu yanılttığjnı öne sürdü.
Aziz Nesin, dün sabah Mül-
kiyeliler Bırlıği'nde düzenlediği
basın toplanusmda. ilk olarak.
İnterSlar'daki yavında kendisine
hakareı eden Engin Ardıç hakkı-
nda dava açaeağını söyledi.
Ardıç'ın olayı saptırarak
yansıttığını belırten Nesin,
"Buna utanmak lazım" diye ko-
nuştu. İçişleri Bakanı Gazıoğlu-
nun, kendisini suçlayarak basını
ve kamuoyunu yanılttığını vur-
gulayan Azı? Nesin, şunlan söy-
ledi
"Yalanı. en başta. en sorumlu
olarak sövlcyen içişleri Bakanı-
dır. "Bütün bu olavlara ncden
olan Aziz Nesin. Aziz Ncsin'in
lahrik edıcı konuşmalan." Bunu
bilerek söylemek için. ınsanın
utanması lazım. Uçakta beraber
geleceğîmızi söylediler, yûzüne
karşı bu sözleri söyleyecektim;
"Utanmadın mı sen bakan! Bu
yalanlan söylemeye, kamuoyunu
kandırmaya utanmadın mı?' diye
soracaktım kendisine. Daha
oturduğun sandalyenın minderi-
ni ısıtmadan, ilk icraatın. yalan
söylemek ve Türkıye ınsanını
kandırmak. Cumhurbaşkanı da
bu yalana katılmıştır, gazetelenn
çoğu katılmıştır. Medya, televiz-
yonuvla, basınıyla Türk halkını
böyle kandırmaktadır."
Sıvas'taki konuşmasının, ka-
setlerden, dinleyenlerden veya
Vali'den öğrenilebileceğinı anı-
msatan Nesin. konuşması için.
"Bu kadar coşkunca alkışlanmış
bir konuşma, nasıl tahrik edebi-
lir? Yerel gazeteleri açarsanız gö-
rülür, tahriki ben mi etmişim. on-
lar mı etmiş? Konuşmamda tah-
rik varsa, Pır Sultan Abdal'ın ve
Şairler Anıtfnın yıkılması ne-
dir?" diye konuştu. Nesin. şu gö-
rüşlen dile gelırdi:
"Buaçık açık Sünni-Aleviçatı-
şmasıdır. ben orada basıı bır ba-
nancvım. Ben olmasam. olaylar
yine oiacaklı. Ben o konuşmayı
yapmasaydım, \ıne oiacaklı.
Bunu anfayamamak için geri ze-
kalı olnıak gerekir. ya da devlet
adamı olmak lazım. Çünkü dev-
let adamlan. niçin bunu yapmı-
şlardır? Şunun için: Halka. hangi
halka. o gericı. yobaz, 'Şeriat iste-
riz' diyen halka. hoş göriinmek,
onlara tatlı görünmek ıçın. yıne
oy almak için. Ben elbettc insan
olarak ölümden korkanm. ama
ölüm korkusu dııvannı asrrıış bir
insanım, 78 yaşındayim. Rast-
lantı olarak, Türkıve'nin bugün-
kü genel siyasetine uygun olma-
yacak kadar diirûst bir vali ile
karşılaştık. Şimdi elbette. >akın
zamanda o valinın ayağını ora-
dan kaydıracaklar. Asıl önemli
sorun şu. Aziz Nesin'in konuş-
ması değil, insanlar orada 8.5
saat 'Şeriat isteriz' diye bağırdı-
lar. Hiçbır bakan. bunu dikkate
almıyor. Türkiye bir felakete git-
mektedir. Onbinler veya yüzbin-
ler 'Şerıat isteriz" diye bağınyor
ve devlet sesini çıkarmıyor, "Aziz
Nesin suçludur" diyor. Açık apk
söylüyorum. bu alçaklıktır.
Yazın bunu, benı mahkum etsin-
ler. hıç olmazsa ben rahatla-
yayım. Basın olarak sız de so-
rumlusunuz ve siz de suçlu ola-
caksınız. Yalan haber aldmız.
Cumhurbaşkam'na da, Başba-
kan'a da. Bakan'a da inandmız.
Hepsi yalan söyledi bu olayda.
Burada en önemli dikkat edilecek
nokta. 'tslamiyet istıyoruz, şeriat
istiyoruz" diye 8.5 saat gırtlaklan
patlayıncaya kadar bağıran ın-
»arılardır. Buna dikkat etmiyor-
lar. "ATIZ Nesin tahrik etti" diyor-
lar."
'Yakmak mı gerekir?'
"Diyelim ki ben tahrik ettim,
etmediğim ortada. Kasetler var.
onlan dinleyin. Peki ben tahrik
ettimse. bir adam tahrik ettiyse, o
adamlan yakmak mı gerekir?"
diye soran Nesin. şöyle devam
etti:
"Bir delik bulmuşlar. oradan
kaçmaya calışıyorlar. Karşıda
sakallı. ellerinde sopalarla adam-
lar. "Yanıyöruz" diyorlar. kadı-
nlar. kızlar. küçük küçük genç
kızlar. Semahlan oynamışlar,
"Biz yanıyoruz' diyorlar. "Oros-
pular. yanın' diye sopalarla karşı
geliyorlar. Bunlar Müslüman.
Neyın MûsBmanı? Hiçbir dinde
böyle bir olay yoktur. Ve bunlan
mazur gören bır devlet adamı.
bakan da yoktur dünyada. Bir
modeldir bu, alçaklık modelidir
bu. O bakan. hala yennde kala-
cak mı? İlk yalan haberi, onlarçı-
kardı. 8.5 saat mahsur kaJdık,
ölümle pençeleşiyoruz, yapacak
hiçbir şey yok elimizde. hiçbir
yardım gelmiyor, o vilayetin için-
deki normal sayıdaki polis ve as-
kerden başka. Sonra asker geli-
yor. aczmendi midir, kimdır bil-
miyoruz, ne olursa olsun, son de-
rece gerici insanlar, "Polis defol-
sun, Muhammed'in askerleri gel-
di' diyoriar. Kışkırtan onlar."
Konuşmasında, Aleviler ile
Sünnilerin bir arada yaşayabil-
mesi. hoşgörii üzerinde durdu-
ğunu belırtirken, "Ben dinsizim,
inanmıvorum dedim. Ama "Siz
inanmayın' demedim. Beni, bu
aczmendiler, zorla Müslüman
yapıp cennete mı sokmak istiyor-
lar! Ben istemiyorum böyle bir
şey. Beni böyle döverek, öldüre-
rek cennete mi sokacaklar? Ben
Izlenımler
Politika
cliıı üzeriııe
oturtuknuş
ÇETtN YİĞENOĞLU
SIVAS - Pınl pınl bir pazar sa-
bahı. Bozkır serinliği temmuzgü-
neşinin yakmasını önlüyor. So-
kağa çıkma yasağının ikinci
günü. Sokağa çıkma >asağı bir
kalliam ve olası çatışmayı önle-
mek amaayla değil de sanki bir
nüfus sayımı dolayısıyla yapılı-
yormuş izlenimi veriyor. Güven-
lik görevlileri daha çok kentın
merkezi caddeleriyle bazj nokta-
lan tutmuşlar. Asker ve polisin
baa bölgelerde yoğunluguna
karşın, baa semtlerde hi<j bulun-
maması dikkat çekiyor. Ülkücü-
lerin çoğunlukta olduğu Mevla-
na Caddesi'nde bir tek güvenlik
görevlisı görülmüyor, gençler
caddede...
Ülkücü gençlerle konuşuyo-
ruz. "Aziz Nesin'in ölmesi gere-
kirdi" diyor biri, "Çünkü inanç-
lanmızla alay ermeye hakkı
yok..." Bir başkası, Pir Sultan
Abdal Şenlikleri'nin bu yıl Banaz
yerine Sıvas'ta yapılmasını ve
anıtının dikilmesinı tahrik edici
bulduğunu söylüyor ve ekliyor:
"Aziz Nesin'in getirilmesi ise
başlı başına tahriktır."
Aleviler kaygdıydı
Kentin çeşıtli semtlennde gö-
riiştüğümüz Alevi yurttaşlar ol-
dukça kaygılıydılar. Ama bu, he-
men bugün ya da yanna ilişkin
değildi. Daha çok gelecekle ilgi-
liydı. Bu katliamın ardından he-
rnen büyük bir olayın çıkması
uzak olasılık olarak görülüyor-
du.
Bunun en önemli nedeni ölen-
lerin arasında Sıvaslı olma-
masıydı.
Gelecekle ilgili kaygı ise aşın
dinci örgütlenmeden kaynaklanı-
yordu. Savladıklanna göre son
olay da bu birikimin ürünüydü.
Çünkü aşın dinci gruplar, "Sıvas
fslamiyetin kalesi olacak' diye ör-
gütleniyorlardı. "VakıP ya da
'dernek' isimleri altında örgütlen-
me çalışmalannın yürütüldüğü
binalar kentin her yerine dağıl-
mıştı.
Yapüğımız araştırmalara göre
aşın dinci örgütlenmeler sırasıyla
Kemalettin Ibni Hümmam Vak-
fı, Milli Gençlik Vakfı, tsmail
Hakkı Toprak Vakfı ve bunlann
alt örgütleri konusundaki der-
nekler aracılığıyla yürütüJüyor.
Bu örgütlerin içinde en güçlüsü
Kemalettin fbni Hümmam Vak-
fı.
Vakıf, halen başkanhğını yü-
rüten Belediye Başkaru Temel
Karamoüaoğhı tarafından üç yıl
önce kurulmuş. Bu vakıf, öbür
örgütlerin de fınans kaynağ) sayı-
lıyor.
Vakıf, "Babası Sıvas'ta kadılık
yapmış, İskenderiye'de doğmuş.
Kahire'de ölmüş Sünni bir alim
Kemalettin tbni Hümmam'ın
anısına kurulmuş. Bu İslam bilgi-
ninin bir eseri varmış, o da henüz
Türkçe'ye çevrilmemiş."
Yaygııj görüşe göre Kuveyt
bağlantılı çalışan Kemalettin tb-
ni Hümmam Vakfı yurtdışındaki
çeşitli kişi ya da kuruluşlardan
sağlanan kaynaklann aktanlma-
sı işlevini de yürütüyor.
Ulkücülerin de etkin olduğu
Sıvas'ta ideolojik örgütlenmeye
dayalı biraynşma söz konusu de-
ğil. Kürt, Çerkez. Türkmen. göç-
men gibi farklı kökenlerden top-
luluklar yaşamasına karşın etnik
bir aynlık yok. Üretılen politika
bütünüyle dinsel kavramiar üze-
rine. aynşma ise mezhepler ara-
sında.
AzizNesin, yaşadığı dehşet dolu saatleri ve nasıl kurtanldığını anlattı:
İtfmyedbeıûöldürmeyekaffctı
• Sıvas'taki şeriatçı katliamın
ilk hedefi olan, ancak
kundaklanan otelden kurtanlan
Aziz Nesin, yananlan
kurtarmaya gelen itfaiyeerinin
kendisine'Alçak, namussuz'
diye saldırdığını söyledi. Nesin,
valınin RP'li başkana yenik
düştüğünü de vurguladı.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Aziz
Nesin, yanan oteldekileri kurtarmak için
gelen itfaiye erinin "namussuz, aJçak" di-
yerek kendisine saldırdığını söyledi. Ne-
sin'i kurtaran Lütfi Kaleli de, Sıvas'm
RP'li Belediye Başkaru Temel Karamol-
laoğlu'nun halkj tahrik ettiğini belirterek,
"Vali, belediye başkanına yenik düşmüş-
tür" dedi.
Aziz Nesin, dün düzenlediği basın top-
lantısında, kundaklanan otelde yaşadık-
lannı ve nasıl kurtanldığını, aynen şöyle
anlattı:
"Lütfi Kaleli, beni otelin ikinci katında
bir odaya çıkardı. Benzin dumaru her-
hangi bir dumana benzemiyor. Orada
kaldık, çırpıruyonız. Doğrusunu söyleye-
yim ki, şu akhma geldi. Hani insan ölür-
ken, geçmişi bir film gibi geçer ya, hayır
öyle birşey olmadı. Ölümle pençelenmek-
ten öte bir ilişkim oldu. 'Ölürsern' dedim,
çok biçimsiz ölmeyeyim ama, bir yandan
da kıvranıyorum. Biçimsizliğe giriyorum
tabii. Soluğum kesildi, terliyorum, sıcak.
Her taraf karanlık zaten, birbirimizi gör-
müyoruz. Kapıyı bulamıyoruz. Ben za-
ten kalp hastasıyım, iki ameliyat geçirmi-
şim, inme geçirmişim. Bütün kaygım,
'Korkan bir adam biçiminde ölmeyeyim'
dedim. Ama o da mümkün değil, kıvranı-
yorum, müthiş birşey zehirli gaz. Lütfi,
"Ölüyoruz ağabey" dedi. 'Ölüyonız, öle-
ceğiz. Başka çaremiz yok' dedim. Bir
dakika daha kalsaydık ikimiz de kesin
ölecektik. Ve ölümün en fed biçimiyle
ölecektik. Çıkahm. çabuk ölelim dedim.
Biz, ölmek kalmak düşüncesı olmadan,
ölüm diye çıktık dışanya. Ben.zor yürü-
düm, bir sürü yerlere takılıyorum. Her-
hangi bir insan kendi canını kurtarmak
için beni bırakabilirdi, Lütfi bırakmadı.
Pencereye geldik, pencere camlan kınl-
mış. Avazı çıküğı kadar bağırdı, ne bağır-
dı bihniyorum. 'İmdat' diye bir ses, çok
bağırdı. Uzak bir yerden itfaiye arabası
geldi. Pencereden dumanlar falan ve ara-
da bir de hava geliyor. Dalga dalga sıcak
ve hava geliyor. Denizden burnunuzu çı-
kanr gibi hava alıyorsunuz. Merdiveni
çıkardılar pencereye. Ama benim pence-
Aaz Nesin, Sıvas'ta yaşanan vahşeti anlattı
reye çıkacak halım yok. Lütfi beni kaldır-
dı, merdivene koydu.
Merdivenden dura dura inmeye başla-
dım. Aşağıdan yukanya bir itfaiye eri ge-
liyor. Ben de umdum kı, itfaiye eri beni
öyle göriir, alır kucağına yardım eder gö-
türür. Hayır öyle olmadı. Merdivenin
tam orta yennde. itfaiye eri, 'Namussuz,
alçak' diye bana yurmaya başladı. Çok il-
ginç birşey. Beni, düşmanın attığı taşlar
değil, dostun attıği gül incitir. Cumhur-
başkanrnın, Başbakan'ın ve bakanın
şöylediği sözler, bu yalanlar bizi daha çok
incitmiştir. İtfaiye en, kandınlmış bir in-
sandı. O yanhş da olsa bır inanca inan-
mıştı. O adamın beni öldürmek üzere
dövmesi, bana o kadar ağır gelmedi
Ama aydın, benim birçoğunu lanıdığım
kişiler bu yalanlan soylediler. En başta,
en büyük yalan kaynağı da fçişleri Ba-
kanı'dır.
Sonra oradan gjderken bir de tekme
vurdu, ben yuvarlandım. Bacaklanmda
yaralar var. Bir adam elinde çok büyük
sınkla bana saldırrnaya çalışıyor, sanıyo-
rum polis olan biri önu durdurdu. Başım-
dan yara aldım. kan fışkınmaya başladı.
Yere düştüm, yerden sürükleye sürükleye
polis otomobiline götürdüler. Polis ara-
basına binerken, yine onlardan birisi beni
boyuna yumrukluyordu. Araba hareket
etti. arkamda oturan sivil polis ceketini
çıkardı. benim kan akan başımın altına
koydu. Hastaneye götürüldük. Daha
sonra bir askeri havaalanma götürüldük.
Burada değerli bir albayla, komutanla ta-
ruşük. Herşey olup bittikten sonra saat
22.00'de takviye kuyvetleri geldi. neyi
takviye edeceklerdi bilmiyorum."
'O hayvanı kurtarmayın'
Sıvas Belediye Başkanı Temel Kara-
mollaoğlu'nu suçlayan Lütfi Kaleli de.
basın toplantısında olayı şöyle anlatü:
"Biz Aziz ağabeyle birlikte itfaiye mer-
diveninden inerken, Aziz ağabeyi tanıdı-
lar. İlk tanıyan da Sıvas Belediye Baş-
karu'dır. itfaiye arabasının üzenne çık-
mışü, sakalb haliyle 'O adamı kurtarma-
yın. o öldürülmeye müstahak adamdır"
dedi. Ben 'O bir insandır' diye bağırdım.
'Hayır o bir insan değildir. hayvandır'
ibaresini kullandı. Onun üzerine aşağı
doğru inerken, itfaiye görevlisi Aziz ağa-
beyi bileğinden yakalamak suretiyle, az-
gın grubun içerisine imha edilmesi için,
linç edilmesi için attı. Aziz ağabey, bir de-
miri ancak kavrayabildi. Bedeninin bir
bölümü yere doğru sarkarken. bir bölü-
mü de asılı kaldı. Bu arada vurulmaya
başlandı ve kafasından yara aldı. Sonra
'Polis' diye bağırdım, gelen polisin hima-
yesindedezorcanımızı kurtardık. Beledi-
ye Başkanı tahrik etti. Hiçbir zaman
oradaki kalabalığı dağıtmak için ikna
edici olmadı, teşvik edici oldu. Adalelin,
laikliğın. devletin temsilcisi Vali. Belediye
Başkanı'na yenik düşmüştü, devlet yok-
tu. Sekiz buçuk saal devleti aradık, bula-
madık.
istemiyorum" dedi.
'Başbakanı saçlarından
süriiklerkr'
Kubilay olaymın bu kadar bü-
yük olmadığını vurgulayan Ne-
sin. şöyle konuştu:
"Devlet uyuyor. Devletin uyu-
duğunu. aylardan, vıllardan beri
söylüyorum. Halk kendilerini se-
viyor zannediyorlar. İnanın ki.
bu geridliğe verilen ödün devam
ederse, o Başbakan'ı saçlanndan
tutup sürüklerler. Salt, başı açık
başbakan, kadından başbakan
diye. Ve o Süleyman Demirel'i de
kravatından tutup sürüklerler.
Benim artık bir iddiam yok. Oy
almak istemiyorum, para iste-
miyorum. Memleketimi gerçek-
ten seviyorum."
Turkiyelaikdeğü'
Nesin, halkın du\gulannı tah-
rik ettiğini öne süren ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yılınaz için,
"Yılmaz'ı, ben görünüşüne göre,
aydın bir insan sanıyordum. O
da. muhalefet de oy alacaği için,
'Halkın vicdanına. dinine karşı
sözler söylenmiş. onun için
yapılmış' diye söylüyor. Ona da
çok teessüf ediyorum. Kaynak-
tan haber alarak. bu yalanlan
tekrar edenlere yaak. memleketi
felakete götürüyorlar. Uçuru-
mun kenannda değiliz, uçuru-
mun çok önemli bir yerindeyiz"
dedi. Aziz Nesin. "Yani düşmek
üzere Türkiye. Mahvolmak üze-
redir. Türkiye laik değildir, laik
yapmak gerekir. Her gün daha
fazla ödün vererek bu gericilere,
koşaradımla uçuruma gidiyoruz.
Başbakan da, Cumhurbaşkanı
da uçuruma gidiyor" di.v£ konuş-
tu.
Olaylann bu boyuta ulaşaca-
ğını tahmin etmediğini, devletin
müdahale edeceğini sandığını,
ancak yanıldığını aniatan Nesin,
sağlık nedenleriyle Sıvas'a git-
mek istemediğini, ancak ısrar
üzerine kabul ettiğini anlatarak,
şunlan söyledi:
'"Aziz Nesin gjtti, tahrik etti'
diyorlar. Bende ne kadar ku\"vet
varmış yahu? Bu tahriki yapsam,
işçilere yapanm. ayaklanır. bu
hükümet de kalmaz Türkiye'de."
'Dinsizim, ama dinlere
saygılıyun'
Nesin, her yere haber veril-
mesine karşın, çevre illerden an-
cak olaylar bittikten sonra. gece
22.00'de yardım geldiğini belirtir-
ken. şunlan anlattı:
"Yani haberfer her yere gjtti.
her yerden de bize geldi. biz kur-
tulamadık. O insanlara çok yazık
oldu. Üzülüyorum ve üstelik şöy-
le bir itham altında bulunuyo-
rum, onlann ölmesinin sebebı
benmişim gibi. Bir çoğunu
tanımıyonım, ben oraya herhan-
gi bir çağnlı gibi gitrniş bulunu-
yorum. Benim sözlerimden değil
bu tahrik, bunu özellikle belırt-
menizi rica ediyorum. Bu kişisel
bir sorun değil. Türkiye'nin ana
sorunlanndan bir tanesi. Bu
olayla devlet. şeriata yenik düş-
müştür. teslim olmuştur. Türkiye
Cumhuriyeti devleti. şeriala tes-
lim olmuştur. Cumhurbaşkanf-
nın. Başbâkan'ın, ANAP Genel
Başkam'nın sözleri, şeriata tes-
limiyetin itiraflandır. 'Şeriat iste-
riz' diye yüz bin insan bağınyor
ve bunlar suçlu olarak beni bulu-
yorlar. laik bir yazan buluyorlar.
Ben dinsizim, ama bütün dinlere
saygımvar.
Mûslümanlardan daha çok
saygım var. Herdine saygım var,
dinsizlik bana göre budur. Kim-
seye de, 'Dinsiz olun' demiyo-
rum. beni ilgilendirmez. İnsan-
lann cennete veya cehenneme git-
mesi ilgilendırmez. Benim de cen-
nete cehenneme gitmem onlan
ilgilendirmez."
ŞERIATÇI KATLİAMIN ARDINDAN KOMEDI
Soruşturmayaölenlerlebaşlandı
AHMETŞIK
KENANBtLİZ
SIVAS- Sıvas'ta 36 kişinin yakılarak
öldürülmesi ve 60 kişinin yaralanmasıy-
la ilgili olaylann ardından soruşturma-
ya, Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlik-
leri'ne davet edilenler ve programı
düzenleyenlerle başlandı. Gözaltı sayısı
35'te kaldı. Aziz Nesin itfaiye ekipleri ta-
rafından otelden çıkanhrken Hizbullah
işareti yapan "Şeytaru kaçırmayın" diye
bağıran, ardından Aziz Nesin'i yum-
mklayan RP'li belediye mecüs üyesi
Cafer Elrcalunak'nın gözaltına alınanlar
arasında olmadıği bildınldi.
"Hizbullah parmağı"
Polis olaylarda 'Hizbullah parmağı'
üzerinde durmaya devam ediyor. Sivas
Valisi Ahmet Karabilgin. 36 kişinin ölü-
müyle sonuçlanan Madımak Oteli yan-
gınının, "organize" bir hareket olduğu-
nu söyledi.
Sıvas'taki olaylarla ilgili olarak jl
Emniyet Müdürlüğü'nün yani sıra İçiş-
leri Bakanlığı'ndan gelen müfetlişler ve
mcrke? \alileri dc soruşturmaya katılı-
yor. İlk asamada üç olan mül'ettiş sayısı
10'a çıkanldı. Polis ve müfettişlerin
olayla ilgili soruşturmaya 36 kişinin ya-
narak ölümüyle sonuçlanan otel yangı-
nını kimlerin çıkardığına öncelik ver-
mek yerine Pir Sultan Abdal Kültür
Etkinliklenni düzenleyenlerden başla-
ması dikkat çekti. Polis ve müfettişleri
ilk iş olarak davetliler listesine ve şenlik
programına el koydular. Ardından Aziz
Nesin'in şenliğin ilk günü yaptığı ko-
nuşmayı incelediler.
Video çekimleri incelemeye
alındı
Olaylar sırasında gerçekleştirilen yi-
deo çekimleri de incelemeye alındı. İlk
gece gözaltına alınan 35 kişinin sorgula-
ması sürüyor. Gözaltı sayısı artmazken
video çekimlerinin izlenmesinden sonra
olayda ön planda olanlarin da belirlenc-
rek gözaltına alınacağı bildirilivor.
_ Sıvas hmnıyet Müdürü Doğukan
öner. soruşturmayla ilgili açıklama
yapmayacağını söyledi.
Hizbullah parmağı
Cuma namazı çıkışmda göstericilerin
başında bulunanlann Hizbullah ve
Bozkurt işareti yapmalan. soruşturma-
da bu unsuru ön plana getirdi. Bozkurt
işareti yapanlann daha sonra gen plana
çekildiğine dikkat çeken emniyet yetki-
lileri, daha çok dini gruplar üzerinde
duruyorlar. Bu arada Sıvas Belediye
Mcclis üycsı Cafcr Erçakmak'ın da
Aziz Nesin itfaiye ekipleri larafından
Madımak Otel'den çıkanhrken Hizbul-
lah işareti yapması ardından da Nesin'i
yumruklamasını göstercn rcNİmlcr dün
bazı gazetclcrdc \er aldı. Bu somui dclil-
lere karşın Erçakmak hakkında herhan-
gi bir işlem yapılmaması dikkat çektı.
Vali: "Olaylar organize"
Sivas Valisi Karabilgin. olaylan dı-
şardan gelen kişilerin tırmandırdığı ko-
nusunda. buaşamada sağlıklı birbilgi>c
sahip olmadıklannı bclirterck. soruş-
turmanın çok vönlü olarak sürdiirüldü-
ğünü belirtti.
Karabilgin. bır soru üzenne, olayla-
nn "organize" olduğunu bclirterck.
"Bu çapta bir olayın organize olmaması
mümkün değil. Organize olarak başladı
ve öyle devam etti. Kültür Merke/i'nin
basılması, Aziz Nesin'in linçedilmck is-
tenmesı ve valiliğe karşı geiinmesi. olay-
lann organize olduğunun bir göstergesi-
dir" dedi. Olaylan dısardan aelen kişi-
lerin tırmandırdığı yolunda, bu aşama-
da ellerinde sağlıklı bir bilgi bulunmadı-
ğını. ancak soruşturmanın çok yönlü
olarak sürdürüldüğünü kaydeden vali
Karabilgin. "Gözaltına alınan sanıkla-
nn sorgulan sürüyor. Olaylann seyri
sırasında çckilen video görüntüleri de-
ğcrlcndirilerek, olayın sorumlulannın
bclirlenmcsine çalışılıyor" diye konuş-
tu.
Savcı: "Yorum yok"
Soruştuımayı yürüten Sivas Cumhu-
nyct Başsavası Ökfay Irdem ise. vali
K..rabilgin'in "olaylann organize oldu-
ğu" volundakı sö^lcrirtc karşılık. bu
konııda bır >orum yapmayacağını bil-
dirdi "Ben dclil olmadan konuşmam"
dı>on İrdcnı. gözaltına alınan sanıkhınn
sorııuMinun sürdüğünü bclirterck. "So-
ruşinnna devam cdıyor. Ark.ıdaşlan-
mı/ ı'ö/altına alınanlann ıl'adclcrinı
alı\oı. Bııudiinsonrada, \cnı lespiledı-
lcccklcnn ıl'.ıdclcri almaı.ık. Olaylann
sorumluUmnı bclırlcmcılc vıdco görün-
tüleri vc foloğr.ıll.ırdan yanırlanac;ı-
21/" dedi.
POUTIKA GUINLUGU
HtKMET ÇETtNKAYA
Ödlek Saldırganlar...
Sıvas'ta gözü dönmüş canilerin 36 kişiyi diri diri yak-
malarının nedeni, yazar Aziz Nesin mi?
Kimi köşe yazarları ve kimi televizyon yorumcuları
olaya her zaman olduğu gibi yine "şaşı" bakmayı sürdü-
rürlerken, olayın laik Türkiye Cumhuriyetine yönelik oldu-
ğunu nedense görmemezlikten geliyorlar..
Sıvas'ta Madımak Oteli'nde 36 kişi diri diri yandı. 60'ın
üzerinde insan. yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Hükü-
met, tüm bu olup bitenler karşısında susmaktan öte bir
şey yapmadı.
Bu insanlık dışı olayın sorumlusu Sıvas haikı değil, Sı-
vas'ı sıyasi çıkarları için kullanan, yoksul halk çocukları-
nı kandırıp Madımak Oteli'ne doğru yürüten, Atatürk
Büstü'nü ve Pir Sultan Abdal Heykeli'ni kırdıran çağdışı
düşüncedir.
Sıvas'ta yaşanan vahşet, "köktenci dincilerin' Pir Sul-
tan Abdal Kültür Etkinlikleri'ni fırsat bilip önceden hazır-
ladıkları "kanlı irtica eyleminden" başka bir şey değil-
dir. Aziz Nesin'in yaptığı konuşmada, "kışkırtıcılık" filan
da yoktur. Zaten asıl hedef Aziz Nesin değil, Vali Ahmet
Karabilgin'dir.
Sıvas halkı, olaylann içinde yer alanların, 14-17 yaş
arasmdakı imam hatipli çocukların. çember sakallı, cüb-
beli 40-60 yaşlanndaki kişiler tarafından yönlendirildiği-
ni çok iyi biliyorlar.
Diyorlar ki:
"Olaylann içinde Refah Partili belediye meclisi üyele-
ri vardır. Asıl hedef Aziz Nesin değil, Vali Ahmet Karabil-
gin'dir. Çünkü vali, 1,5yıldırgörevdedirveAtaturkçüdü-
şünceleriyle köktenci dincilerin boy hedefi olmuştur..."
24 yıl önceye götürmek istiyorum sizi...
Erol Toy'un yazdığı, Halk Oyuncuları Tiyatrosu nun
sahneye koyduğu Pir Sultan Abdal oyunu, 1969 yılında
Tuncelideyasaklandı. Valininyasaklamakararına karşı
çıkan halkın üzerine, güvenlik kuvvetleri ateş actı ve bir
kişi öldü. Gözaltına alınan tiyatro sanatçıları ise ağır iş-
kence gördü.
1990-1992 yılları arasında da Pir Sultan Abdal oyunu,
yine kimi valiler tarafından "sakıncalı" görülerek oyna-
tılmadı. Tiyatro yöneticıleri, sanatçılar, bu nedenle gö-
zaltına alındı.
Neden anlatıyoruz tüm bunları?
Çünkü Sıvas'taki kanlı vahşet, Aziz Nesin'in konuşma-
sından kaynaklanmamıştır. Bu tür olaylann başlamasın-
da, hem siyasal iktidarların hem de yöneticilerin büyük
payı vardı. Pir Sultan Abdal'a duyulan öfke ve kin, yıllar-
dır sürüp gitmekteydi...
Ayrıca, son yıllarda Türkiye'de, dönek Marksistlerin
ve köktenci dincilerin Kemalizme ve laik Türkiye Cum-
huriyeti'ne karşı yürüttükleri eylem, giderek yoğunlaş-
maktadır.
Yazar Aziz Nesin, dün sabah Ankara'da düzenlediği
basın toplantısında şöyle diyordu:
"Benim yaptığım demokrasiyi, hoşgörüyü savunmak-
tır. Ben bir yazarım. Işim de konuşmak ve yazmaktır. Sı-
vas'taki konuşmamda dinsizlik propagandası yapma-
dım. Benim bütün dinlere saygım vardır Ben de Müslü-
man bir ailenin çocuğuyum. Aklı olan bir kişi inançlara
karşı gelemez..."
Aziz Nesin'e kimi köşe yazarları, kimi televizyon yo-
rumcuları saldmya geçti...
Diyorlar ki: ^
» !'Uğur Mumcu öldürüldü, Kemalistter ayağa kalktf..."
J
Bitmedi...
"Aziz Nesin konuştu, yobazlar otel yaktı..."
Kıyaslamaları bu kadar da değil...
Diyorlar ki:
"Bunak Aziz Nesin..."
Dün belirttiğim gibi entel sofralarından camilere dek
uzanan bir zincirin halkalarma göre, Kemalist olmak
suç...
Suç olmayan nedtr?
Düzene ayak uydurmak... Yükselen değerleri savun-
mak... Patronların orasını burasını yalamak... Maaşını
dolar üzerinden almak... Patronla anlaşma yapıp tele-
vızyona ve gazetesıne getirdiği ilanlardan komisyon ko-
parmak...
Işte bu tipler, bugün köktenci dincilerle "demokrasi"
adına "insan hakları" adına, "çağdaşlık" adına, "düşün-
ce ve vicdan özgürlüğü" adına el ele ve kol koladırlar...
Dikkatle izleyin bu kişileri...
Hepsinin ne mal olduğunu göreceksiniz ve onlan da-
ha yakından tanıyacaksınız...
Onlar hem ödlektirler hem de saldırgan...
Sakın korkmayın...
Ölenlerin sayısı
36'ya yükseldi
Haber Merkezi - Sıvas katlia-
mında ölenlerin sayısı 36'ya
yükseldi. Hastanedctedavi gö-
ren 21 kişiden 4'ünün durumu-
nun da çok ağır olduğu bildiril-
di. Ölenlerin cenazeleri dün
Sıvas'tan memleketlerine gön-
derilmeve başlandı.
Sı\as Valisi Ahmet Karabil-
gin, cenazelerin toplu olarak
uçakla gönderilmesınin söz ko-
nusu olmadığını belirterek, ya-
şamını yitiren 36 kişiden yalnız-
ca bir kişinin kimliğinin henüz
belirlenemediğini açıkladı.
Sıvas olayîannda yaşamını
yitirenlerden kimliği belirlenen
35 kişinin isimleri şöyle:
"Asım Bezirci (Yazar-Eleş-
tirmenl. Hasret Gültekin
(Ozan), Serkan Doğan, Behçet
Aysan (Şair-Ankara), Yeşim
Ozkan. Kenan Yılmaz (Anka-
ra). Menekşe Kaya, Nurcan
Şahin (Ankara). Muhlis Akar-
su (Sanatçı), Mübibe Akarsu
(Muhlis Akarsu'nun eşi) (An-
kara), Murat Gündüz (Anka-
ra), Ahmet Alan, Handan
Metin (Ankara), Ahmet Öz-
yurt (Ankara), Muammer Çi-
çek. Belkıs Çakır. Koray Kaya,
Erdal Ayrancı(Kameraman)
(Ankara). Asaf Koçak (Kari-
katürist-Ankara). Huri Ozkan.
İnci Türk. Özlem Şahin. Yase-
mın Sivri, (Ankara), Sait Me-
tin, Ahmet Öztürk, Asuman
Sivri, Uğur Kaynar (Şair-EI
Yazmalan Yayınevi sahibi).
Sehergül Ateş, Edibe Sultan Ağ
baba, Gülender Akça (Anka-
ra). Gülsüm Karababa (Anka-
ra), Carina Cuanna (Ankara),
Nesimi Çimen (Ozan), Mehmet
Atay (Tiyatro sanatçısı), Serpil
Canık (Ankara)."
CUMHURİYET YOLUNDA
Yunus Nadi
30.000 lira (KDV içinde)
Çagdaş Yaymlan Turkocağt Cad. 39-41 Cağaloğlu-İsıanbul
Ödemdi gönderilmez.
DOSTUM MOZART
Nadir Nadi
8. bası 30.000 lira (KDV iv-inde>
Çaidaf Yaymlan Turkocağı Cad. 39-41 Cagaloğlu-hranbul
Ödemeli gonderilme?.
DUŞUMJYORUM OYLEYSE VURUN
llhan Selçuk
21 bası 40.000 lira (KDV içinde)
Cı/vttof \a\inlw TurkocaÇt Cad 39-41 Cagaloğlu-lstanbui
Ödemeli gonderilmez.