Catalog

12 HAZİRAN1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ŞİRKETLERDEN HABERLER • GÜVEN SlGORTA, Marmara Denizive İstanbul Boğaa hattmda ışletilen lOadet denizotobüsünü toplam 36.200.000 dolarûzerinden denızrizikolannakarşı teminat altına aldı. • YAPI Bankası'nın Kurban Bayramı'nda telebanka ve otobankalannda gerçekleşen işlem hacmi, geçen bayrama oranla yüzde 439 artarak 805891 işlem karşılığında 567 milyar lirayı buldu. • KENTBANK geçen hafta içensınde, İsviçre'de bulunan birbankaya 1 milyonABD dolan tutannda Devlet Tahvili ve Hazine Bonosu satışı gerçekleştirdi. •SIEMENS NKDORF Bılgısayar Sıstemlen AŞ, 15 haziran sah gûnü düzenleyeceği basm toplantısmda, İndeks Biîgisayar Sistemleri Mühendislik Sanayii ile yapılan işbirliği anlasmasını, biîgisayar teknolojilerini ve son ürünlerinin taaıtımını yapacak. •IBM, kesintisizgüç kaynağı sistemlerinden faydalanabılmek için Siemens'le 9 haziran tanhinde bir çerçeve anlaşması imzaladı. — = - , BNOBELtLAÇ l ^ SANAYÖ,uçuk I F tedavisinde *• f kuilanılmak üzere INOBEL 1 yüzde 5 asiklovir içeren güçlü ve seçici etkili Antiviral Hernovir kremi piyasaya sûrdü. •TELETAŞ,büyük kapasıteli santral ürün grubundan Sistem 12 Evrirnj, J-Rack Teknolojisi ve yeni şebekelerini; küçük kapasıteli ürün grubundan Men-2 ve Mert-3'ü; transmisyon ürün grubundan VSAT'm tanıtımını yaptı. •SUZUKİReklamve HaJkla İlışkıier Müdürlüğü'ne daha önce INT-BSSŞirketkr Grubu'ndaçalışan Mine Aydın getirildi. • AKBANK, Akmatik sahibi olan müşterilerine Girne, Lefkoşa, Magosa ve Güzelyurt'ta naftanın her günü ve her saat para yaürma ve çekme kolaylığı sağlıyor. Akbank, kredi karü sahiplennede nakit kredi cekmek için Kıbns'taki Akmatiklerden yararlanma imkanı tanıyor. •JOHN. SONWAX AŞ tarafindan dûzenlenen 'Daha fyi Bir Yannın Kurulmasında Bugünün Gençliği' konulu kompozisyon yanşmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. IOYAK SİGORTA, 1993 yüının ilk üçayük dönemindelŞO milyar liralık prim üretimi ile 38 milyar liralık hasar ödemesi gerçekleştirdi. •EMEK (^Johnson IzmirBölge Müdürlüğü'nü Cumhuriyet Bulvan'ndaki yeni yerine taşıdı. • BORU. SANOTO, 1993yüınınilk4 ayında gerçekleştirdiği 553 adettik BMW satışıyla önceki yıla göre yüzde 51 oraıunda bir arüş sağladı. •TURIÜNVEST, personeline 'portföy yönetimi, teknik analiz, saüş ve ofis otomasyonu' konulannda hlzmet içi eğitim verdi._ •AGFGaranu ; Sigorta, Mövenpick Oteli'ne 100 ^ rnilyon dolar ûzerinden allrisİcteminatı verdi. Otelde bulunan makine ve elektronik teçhizatlann anzası dolayısıyla meydana gelecek kar kayıplannı da 104 milyar üzennden teminat altına aldı. • PFIZERİLAÇLARI AŞ'nın çevreye zarar vermeyecek niteliklerle donatümış yeni tesisleri, 17 haziran perşembe günü İstanbul Ortaköy'de hizmete açılacak. • HALK- BANK,800'e yakınşubesiyle 55'inci yılını kutladj. • COTTONBAR,soniki ayda Bahariye, Suadiye, Trabzon, Gaziantep, Diyarbakır, Kuşadası ve Samsun'da hizmeteaçtığı yeni mağazalarla Türkiye genelindeki mağaza sayısını 43'e çıkardı. Tekstil ve konfeksiyoncular, dünya fiyatlanndan pamuk almakta kararlı TARIŞ'ekarşı oıtakcepheEkonomi Servisi - Bir süre önce ateşkese varan tekstil ve konfeksi- yoncular. ortak hedef olarak be- lirledikleri, 'dünya fiyatlanndan pamuk alabilmek' için TARİŞ'i ikna operasyonuna başladılar. önceki akşam Ekonomi Muha- bırleri Demeğı ile İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon fhracatçı Birlik- leri'nin düzenlediği 'Tekstil Zirve- si', tekstil ve konfeksiyon sektör- lerinin temsilcileriyle TARİŞ'in meydan savaşına sahne oldu. Sektör temsilcileri, TARİŞ'İ hükümet karanna uymayarâk pamuğu dünya fiyaünın üstünde satmak ve pamuk borsasını yük- seltici bir tavırla hareket etmekle suçlarken TARİŞ Genel Müdürü Oğuz Oyan, "Bu yemeğin mönü- sü benim" diyerek başladığ ko- nuşmasmda, dünya fıyatlan üs- tünde satış yapüklan iddiasını reddderek borsada düzenleyici bir rol oynayan TARİŞ'in tekstil sektörünün güvencesi olduğunu savundu. Oyan'ın "Çıkar kavgası TARİŞ Genel Müdürü Oğuz Oyan ile tekstilci Ertekin Ashaboğlu kıyasıya tartışO. yaptıklannı" söylediği sektör temsilcileri bunu sert dille kjnadı. Zirve, ber ne kadar anlaşmazhkla sonuçlansa da tekstil ve konfeksiyoncular TARİŞ'in peşıni btrak- mamaya niyetli. İTKİB, pamuk fıyat poli- tikasmın değiştirilmesi amacıyla bir proje hazırbyor. İTKİB yöneticileri önümüzde- ki ay düzenfcyecekleri toplantıya TARİŞ Genel Müdürü Oyan'ı davet ettiler. Ftaiit Narin "fhracaü 15 milyar dolar seviyesine getirebilmek için birbinmize ke- netlenmeliyiz" diye konuştu. Bu hedefin tutturulması önündeki en önemli engelin TARİŞ'in fîyat politikası olduğunu savu- nan Nann, TARİŞ Genel Müdürü Oğuz Oyan'ı "Ankara'nın en yüksek yerinden pamuğu dünya fîyatından saün talimaü gelmış, ama kendileri tatbikatını yap- mamıştır" diyerek eleştirdi. Tekstil ve Hammadde Ihracatçı Birlik- leri Yönetım Kurulu Başkanı Ertekin Ashaboğlu ise TARİŞ'in hem dünya hem de tzmir borsası fıyatlannın üstünde pa- muk sattığjnı belirterek "Yani biz TA- RİŞ'in ebne düşmüş durumdayız. Borsa fiyaünı TARİŞ beiirliyor. Fiyatlan yük- selterek karhlığını artürmaya çalışıyor" diye konuştu. TARİŞ'ten savunma GSD Başkanı Mahmut Abra da TAR- tŞ'in hükümet politikalannın kurbanı ol- duğunu söyledi. İTKİB Yönetim Kurulu Başkanı Okan Oğoz ise Türkiye'nin bugünkü yapısıyla konfeksiyon ve tekstil ihracaönı arttıramazsa yaşayamaz durum- da oJduğuna dikkat çekti. Genel Müdür Oyan, bu eleştiri- lere karşıkk kendilerinin tekel ol- madığı ve borsa fiyatlanndan satış yaptıklannı belirterek "Ne- den TARİŞ hedeftir" diye sordu. Borsadakı 100-150 lira gibi fark- lann pamuğun stok maliyetinden kaynaklandığını anlatan Oyan, asıl sorunun da burada olduğunu ve kimsenin stok maliyetlerine katlanmak ıstemediğini söyledi. Oyan şöyle konuştu: "Bugün bor- sa 17 bin lıra. Arahkta borsaya 12 bin liradan çıktık. kimse bu fiyat- tan alıp stoklamadı. Pamuğu kimse stoklamıyor. Biz stokla- mak zorunda kalıyoruz. Ama biz depo görevı yapmak istemiyoruz. Gerçek anlamda kooperatifçilik yapmak istiyoruz. Aslında teksti- lin en büyük sorunu liramn değer kazanması ve eskı teknolojidir. " Tekstilcilenn geçen yıl mayıs ayında ab- nan pamuğun dünya fîyatından satılması- na ılişkın Para Kredi Kurulu karanna uy- madığı eleştırisini de yanıtlayan Oyan şöy- le devam etti:"O sırada elimizde 15 bin ton pamuk vardı. Toplam 50 bin ton için yapı- lan talepler ise en kaliteli 5 bin ton içındi. Yani 5 bin ton mala karşılık 50 bin ton ta- lep vardı. Bu karan uygulamayarak ben sizi büyük bir kavgadan kurtardun." Ziraat Bankası yeni kredi uygulamasını kredi kartuıa benzer bir sistemle yaygınlaştıracak Çîftçîler de banka karth oluyorANKARA (ANKA) - Ziraat Bankası Genel Müdürü Coş- kun Liusoy, tanm sektörüne kullandınlan kredilerde "kartlı" dönemi başlatacakla- nnı bildirdi. Ulusoy, yeni uygu- lama ile kullanıcüann bir yıllık vade dönemi sonunda yalnızca faiz ödemesinde bulunacağını bildirerek, yeni sistemi cumhu- riyet tarihinin en kapsamlı ve köklü yeniliği olarak niteledı. Genel Müdür Ulusoy, pilot olarak seçilen 20 ilde 1 nisan- dan itibaren başlaülan yeni kre- di uygulaması konusunda, bu ülerden gelen çıftçi temsilcileri ile yapılan görüş ahşverişi top- lanüsında yaptığı konuşmada, sistemin amacı ve işleyişi hak- kmda bilgi verdi. Ulusoy, uygulamayı "kartü" hale dönüştürerek en kısa süre- de tüm ülkeye yayacaklannı söyledi. Ziraat Bankası bilan- çosunun dünya standartlanna ulaştığım ve yakm zamanda açıklanacak uluslararası verile- rin bankanın dünyanın en önde gelen bankalanndan biri oldu- ğunu ortaya koyduğunu anla- Coşkun Ulusoy: Yeni kredi sistemi cumhuriyet tarihinin en köklü yenilfliği. tan Ulusoy, bu gücü tanm ke- landınlan tanmsal kredilerde kredi olarak alınması sürecin- bir yıllık vade dönemi sonunda yalnızca kredının faizi ahnacak. Böylelikle anapararun foizi ile birlikte geri ödenip çiftci tara- fından bir süre sonra yeniden sunınuı hızmetine sunmanın, temel amaçlan olduğunu ifade etti. Genel Müdür Ulusoy'un ver- diği bilgiye göre çiftcilere kul- den doğan nakit yükû ve zor- luklan ortadan kalkacak, diğer bir açıdan da anaparanın işlet- mede kesintisiz olarak kullam- labibnesi sağlanacak ve geri ödenmesı içm nakit temini ça- balanna gerek kalmayacak. Uygulama ile bir yılı kapsayan hesap dönemi sonunda tahak- kuk edecek faiz, dönem içınde kullanılan anaparalara ve kullanım günlerine göre hesap- lanacak. Çiftçiler, dönem için- de iki kez, o zamana kadar oluşmuş net kullanım tutan- ndan düşürülmek üzere yüzde 20'şer oranında geri ödemede bulunabilecek. Bu da kul- lanıcının dönem sonunda öde- yeceği faiz tutanm aşağı çeke- cek. Kart uygulaması Coskun Ulusoy, sistemin iyice yerleşmesinden sonra, Jcul- lanıcılara birer kan veriJeceğini ve tanınan limit içerisinde kal- mak koşuluyla makinelerden istedikleri tarihte ve tutarda kredi çekmelerinin sağlana- cağını bildirdi. Söz konusu li- mitler her yıl artacak. Kul- larucılar her yıl artünlan bu li- mite kadar yeni kredi çekebile- cek. A Tüe Kotuıt Fonu'nu tartışıyoruzANKARA (AA) - AT ile gûmrûk bîr- Kğine gjöne pazartığı Topio Konut Fo- nu'nda . döğümlendi. Türkiye fonu kakünrsa uğrayacağı kavbm ATnin açacağı kredflerie karşıUnnıası gündeme gekli. Türkiye anlasmalarda öngörüMüğü gİDİlOcakl995tarihiııdegüınrükbirlJ- ğine geçmekte kararlı oJduğunu bildirdi. AT ise Türkiye ile Gümrük Birtiğine gi- debilmek için Toplu Konut Fonu'nım (TKF) kaldinlmasnu şart koşuyor. 1 Ocak 1995 ydında gümrök birtiğine gidilebilmesi için TKFnın kaldrıiması- nm dışmda Türkiye'nia gümrük indi- rimlerine de giünesi gerekiyor. Türkiye açtsından önemli bir kaynak olarak nitelendirikn ve bu yd yaklaşık 3 tnilyar dolar getir getirmesi öngörükn TKFnm kaldınlması durumunda, AT- nin ödemeler dengesi kredisi verebileceği büdirildi. Yetkflfler, Türkiye'nin kaybnm karşK lanması halinde, bu fonun 1995 ydında kaldmlabileceğim belirterek geçen ay yapılan yönlendinne komitesi toplanbsı konusunda şu bügiyi verdfler "1 Ocak 1995 yılmda biz gümrük vergilerini indirmiş ve ortak gümrük tari- fesine de kendi tarifemizi uygulanuş ola- cağız. Dolayısıyla 1994 ve 1995 başlan- nda en azmdan iki kez gümrük indirimi yapılması lazım. Gerçekten gümrük biıiiğine gidiyor- sak TKPnın kaldınlması gerekir. Kaldınlmavacaksa bununla ilgüi bir tak- vim verilmesi lazım. O zaman gümrük birliğini de ertele- miş ohıyorsunuz. Toplantılarda, patent, anti-kartel, rü- ketkmin korunması ve rekabet yasa ta- sanlan hakkında topiuhık yetkililerine verilen bflgfler de olumlu karşdandı. Hazuianan tasanlar, gerek topluiuk gerek diğer OECD ülketerinin rejünleri- nin incetenmesi ik beürlenmiş, uluslara- rası normlara uygun ya da yakm olarak nitetendirildi. Bunlann ivedflOde meclise sevk edilip çıkanlacak olmasmın söylen- mesi komisyon üzerinde olumlu etki yap- tı." Toplantdarda, aynca, bankacıuk, si- gortacıuk, sermaye piyasasu kambiyo rejüni konulannda da ek bilgi veriidi. Bunlar olumlu oldu ve teraziyi Türkiye lehine dengdedi. V etkililer, gümrük birfiğıne geçümesi hah'nde ATnin Türkiye'ye yöneÛk ko- talarmm da aşamaiı olarak kaidınla- cağmı bikürdiler. IŞÇEMN EVRENINDEN ŞÜKRANKETENCt İki Yûzlü Politika Çalışma Bakanı Mehmet Moğultay, Türk-lş'i ILO'da iki yüzlü politika izlemekle suçladı. Türk-fş yöneticile- rinin, ILO politikalarına ilışkin Çalışma Bakanı Meh- met Moğultay'dan gelen suçlamaya çok aldırdıklarını sanmıyoruz. Yine de ciddiye alanlar,"Haklı mı" diye sorgulayanlar çıkabilir, en azından kamuoyunda, iş- çiler arasında merak edenler olabilir düşüncesi ile olup biteni aktarmakta yarar görüyorum. (sterseniz, Türk-İş'in ILO Genel Kurulu'ndaçifte ba- rajlar konusunda ne diyeceğine ilişkin, 900lü telefon- lardan, başbakan adaylarında yaptığımız gibi anket- ler düzenleyelim. Çifte barajın, ILO ilkeleri ve sendi- kal hak özgürlükler doğrultusunda kaldırılmasını mı isteyecekler. Yoksa kolay, çirkin sendikacılığı koru- mak üzere, 12 Eylül hukukunun, yasaklı düzeninin ko- runmasından yana mı olacaklar? En geç çarşamba günü ILO'nun uzmanlık komitesi Aplıkasyon'da, her iki zıt görüşün birinin sahibi olarak karşımıza çıkma- ları sürpriz olmayacak. Sendikal hak ve özgürlükler- den yana olmaya kalktıklarında, kendi çıkarfarı ve Türkiye'deki son görüşleri ile çelişecekler. Karşısındâ olurlarsa içinde bulundukları işçi grubu, ulusla- rarası sendikal platform, ILO ileçelişkiyedüşecekler. Şöyle bir geçmiş belgeleri, dosyaları karıştırınca, geçmişte, Türk-iş yöneticilerinin yerine ve zamanına göre bir öyle bir böyle davrandıklarına tanık oluyoruz: Türk-iş, DlSK'in 12 Eylül'ün gadrine uğrayıp fiilen kapalı olduğu yıllarda, 1984 sonrası, sendikal hak ve özgürlükler doğrultusunda bir politika izliyor. Gerek Türk hükümetlerine verdiği yasa tasarılarında gerek- se ILO'daki Türkiye tartışmalarında, çifte barajları sendikal hak ve özgürlükler karşısındâ bir engel ola- rak görüyor ve kaldırıimasını istiyor. Elimizde yazılı fotokopileri bulunan 17.7.1984, 11.2.1985, 29.5.1985, 10.2.1987,11.1.1988 tarihli Çalışma Bakanlığına veril- miş yasa tasarılarında Türk-lş işçi hak ve özgürlükleri yanındaki görüşünü koruyor. Aynı süreç içinde, ILO'- da yapılan Türkiye görüşmelerinde de Türk-lş sözcü- sü, çifte barajlar yasağının kalkmasını isteyen görüş büdiriyor. • • • 1990'tı yıllarda Türk-lş'in resmi görüşü değişiyor. Aslında daha önceki yıllarda da sendikal hak ve öz- gürlükler çerçevesinde çizilen resmi görüş, fiilen sendika başkanları tarafindan benimsenmiyor. Arv cak sendikal özgürlüğe aykırı görüşler yazılı belge- lerde, resmi beyanlarda ifade edilemiyor. Türk-lş ilk 1990da Çalışma Bakanlığına verdiği yasa tasarısı- nda çifte barajları, %10'u koruyan görüşü savunuyor. Mayıs 1991'de de uluslararası üst örgüt ICFTU'ya ve Başkanı Vanderva"ken'e gönderilen mektuplarla, çifte barajlar, %10'un Türk-fş için sorun olmaktan çıktığı belirtilerek lOFTU'nun bu konu üzerinde durmaması isteniyor. DİSK'in yasaklı olduğu dönemde, ülke uygulama- sında fiilen fazlasonucu olmayan yasaklı düzenın asıl 1990'dan sonra kaldınlması önem ve anlam kaza- nırken, Türk-lş tersine, DlSK'in yeniden ortaya çıkması aşamasında, özellikle DİSK için sorun ya- ratacak yasaklı düzene sahip çıkıyor. Şevket Yılmaz yönetimi böyle yaptı da, yeni, deği- şim grubu, Bayram Meral yönetimi ne yapıyor? Elimizde Bayram Meral'in 7 kasım 1987 tarihinde yaptığı bir açıklamanın metni var. Orada özgürlükler- den yana çıkıyor, %10 barajın kaldırılmasını savunu- yor. Referandum istiyor. Aynı Bayram Meral'in Türk- lş Genel Başkanlığında Çalışma Bakanlığına verilen son yasa tasarısında Şevket yılmaz'ın 1990'dan bu yana vermekte olduğu yasa tasarılarının metnine sadık kalınıyor. Bayram Meral başkanlığındaki Türk- Iş'in yeni yönetimi, değişim grubu da yasaklı düzenin, barajın kalmasını savunuyor. • • • Çalışma Bakanlığı da ILO'ya bu konuda hesap ve- rırken Türk-lş ve TİSK istediği için, çifte barajların ko- runduğunu büdiriyor. Ancak ILO'nun uzmanlık ko- miteleri böyle bir gerekçeyi kabul etmiyor. ILO Genel Kurulu için hazırlanan uzmanlık komitesi raporunda, Türk-lş ve TlSK'in istemleri gerekçe yapılarak barajın kaldırılmamış olmasmın esefle karşılandığı bildirili- yor. Genel kurul çalışmaları içinde de işçi grubu, uluslararası sendikacılık hareketi kararlı bir biçimde Türkiye'de çifte barajların kalkmasını istiyorlar. Şimdi önümüzdeki hafta başında, Türkiye görüşülürken, Türk-İş ve hükümet ne diyecekler? Nasıl savunmaya- pacaklar? Birlikte izleyeceğiz.. SAĞLIK BAKANLIĞI'NDAN İLAN Eğitim hastanelerinde munhal bulunan şef ve şef yardımcılığı kad- rolarına atama yapmak uzere. Tababet Uzmanlık Tuzuğü ve buna bağlı olarak yuruıulen Tababet Uzmanlık Yönetmeliği hukumlerine gore şef \e şef yardımcılığı smavlannın 14 Haziran 1993 tarihinde yapıl- ması kararlaştırılmış ve bu husus gazetelerde ilan edilmıştir. Şef ve şef yardımcılığı sınavlarına girme şartlannı duzenleyen Ta- babet Uzmanlık Yönetmeliğı'nin 27'nci ve 28'nci maddelerinde pro- fesör ve doçent unvanı olanlann açılacak sınavlara sure aranmaksı- zın girebilmeleri için yonetmelik değişikhğı 29.5.1993 tarih ve 21595 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanarak yururlüğe girmiştir. Tababet Uzmanlık Yönetmeliği değişiklığınin bayram tatilinde ya- yımlanması ve uzun sürelı taül nedeniyle, 14.6.1993 tarihinde yapıla- cağı ılan edilen şef ve şef yardımcılığt sınavlarına müracaat etmiş an- cak; eskı yonetmelik hukümJerine göre haklannda ışlera yapılmjş olan- lar ile sure yetersizliği bakımından müracaat etmeyen profesör ve do- çent unvanı olan tabıpler hakkında. yonetmelik değişikliği doğrultu- sunda işlem yapılamamıştır. Bu nedenle; 14 Hazıran 1993 tarihinde yapıiacağı ilan edilen şef ve şef yardımcılığı sınavları, tura adavlar ıçın 28 Hazıran 1993 tarıhi- ne ertelenmiştir. Yonetmelik değişıkliğınden önce şef ve şef yardımcılığı sınavları- na gırmek için müracaat etmiş olan diğer adaylarınfaaklarısaklı olup, profesör ve doçent unvanına sahip tabıplerin, bu sınavlara girebilmeleri için 16 Haziran 1993 tarihine kadar bakanlığımıza müracaat etmeleri ve daha önce süre yetersizliği nedeniyle, şef yardımcılığına müracaat etmiş olan profesör ve docentlerin de yonetmelik hukumlerine gore şeflik sınavına girmek istedikleri takdirde. değışiklik talepleri bu su- re içerisinde kabul edilecektir. llanen duyurulur. Basm: 31568 İLAN KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1992/356 eviatedinme Davacı Hüseyin Intepe vekıli Av. Sevgi Öztürk, davalılar Bilan Özbay, Zehra Füsun Özbay küçûk Dılay özbay'ı evlat edinme davasında, Edırne ıli, Ipsala ilçesı, Kapucu Mahallesı, cilt- 001/02, sayfa no: 29, kütuk ara no: 115'te nüfusa kayıtlı Adem ve Emıne oğfu, Ipsala 10.01. 1957 doğumlu davaa Hûseyın Intepe'nin, Nığde ilı, merkez ilçesı, Sanıhan Mahallesı, cilt no. 014/03, sayfa oo: 27, kütük sıra no. 119'da nüfusa kayıtlı Bilgın ve Zehra Füsun kıa Üskü- dar 30.11.1980 doğumlu Dılay özbay'ı evlat edinmesuıe ızin verildığıne dair ışbu ilan küçuk Dılay özbay'm babası Bilgın özbay"a ılancn tebbğ olunur 7 6.1993 Basm. 5918 tLAN T.C. SÜRMENE KADASTRO MAHKEMESİ EsasNo: 1990,32 Mustafa Necat Kaya tarafindan davalılar Malmüdürlüğü ve Orman tşletme Müdürlüğü aleyhıne açılan Sürmene Gökçesu kö- yünde kain 1805-1806 ve 1807 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin ka- dastro karannın iptalı davasının yapılan açık yargılanması sırasında verilen ara karan gereğince; Davaa ölü olduğundan, davaa mırasçılanndan Hasan Kaya ve Kerim Kaya'ya duruşma günü tebliğ edilemediğinden ve adreslen de tesbıt edilemediğinden ilanen teblıgat yapılmasına karar verilmiş ol- makla yukarda adı geçen davacı mirasçılannın duruşma günü olan 06.07.1993 günü saat 10.00'da mahkememizde hazır bulunmalan, duruşma günü tebliği yerine kaım olmak üzere ilan olunur. 49078 İLAN T.C. PERTEK TAPULAMA HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1992/9 Karar No: 1992/59 Davacı Mehmet Yıldınm tarafindan davalı Bıra Alıcı aleyhine mahkememizde açılan tapulama tespitine itiraz davasının yapılan açık duruşması sonunda; Davanın reddine karar venlmiş, Pertek Günboğazı köyü. Kandil mevkıinde bulunan 1713 nolu parselin. davacı adına tescıline ve mas- raflara daır 14.9.1992 tarih 192/9 esas, 1992 59 sayıh kararın adresi bulunamayan Bıra Alra adına tîbligat yenne geçerli olmak üzereilan larihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmış sayılacağı ilanen tebliğ olunur. 49080 ILAN T.C. DEVELİ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1992/95 Karar No: 1992/157 Davaa Hazine-ı Maliye tarafindan davab Mustafa Çakıoğlu aley- hine açılan tespıtin iptah ve tescil davasına konu olan Ayşepınar köyü 1007 parselin davab olduğuna ilişkin dava dilekçesi ile mahkemerni- zin görevsizlığı ile dosyanın görevlı Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gön- derilmesıne ilişkin 29.12.1992 tarihli karar ve Hazine vekilinin bu karan temyizine ilişkin 8.3.1993 tarihli temyiz dilekçesi yerine kaim olmak üzere davalı tüm aramalara rağmen bulunamayan Mustafa Çakıoğlu'na ilanen tebliğ olunur 49081 İLAN KOCAELİ1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo. 1993/43 Davaa Türkiye Kızılay Derneği Başkanlığı vekili Av. Sıtkı Son- mez tarafindan Yılmaz Koçak aleyhine aalan alacak davasında; Zimmetıne geçirdigi 41.640 173 TL. ile 11.666.666 TL. faiayle bir- likte 55.990.990 TL 'nin tahsili için alacak davası açılmış. davalı Yıl- maz Koçak'ın lzmit JOzılay Kan îstasyonu adresmde ve zabıta tahkı- ki ile adresi tespit edilemediğinden, duruşma günü olan 09.09.1993 saat 09.00'daki duruşmada bizzat bulunması veya bir veki] ile kendini temsıl ettirmesi, aksi takdirde HUMKnun 213. maddesı gereğince dunışmanın yokluğunda görülüp karar verileceği, dava dilekçesi teb- liğıne kaim olmak üzere ilanen davalı Yıbnaz Koçak'a tebliğ olunur. Basın: 49074 İLAN AĞRI KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 988319 Davacılar Maliye Hazmesi vekili ve İbrahun Irmak tarafindan davalı Adil Irmak'ın aleyhine açmış olduklan tespıte ıtıraz davasının mahkememizce yapılan açık yargılaması gereğince; Davah Adil Irmak'ın öldüğü, davalı Adil Irmak'ın mirasçılann- dan Güzel. Mahişeker, Fiiiz, Yılmaz ve Hasime Irmak'ın bütün ara- malara rağmen adresleri tespit edilemediğinden, dava dilekçesinin kendilerine tebliğine karar verilmiş olup, HUMK"nın 213 ve 317. maddeleri gereğince duruşmaya gelmedıklen veya kendilerinı bir ve- kille temal ettirmedikleri takdirde dava dJekçesi ve duruşma günü olan 16.7.1993 saat 9.15 olarak tebliğ edilmiş sayılacağı hususu Teblı- gat Kanumı gereğince ilan olunur. Basın: 49042 İLAN EMİRDAĞ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1991/161 Davacı Hazine vekili tarafindan davalı aleyhine mahkememize açılan kadastro tespitine itiraz davasının yapılan yargılaması sırasın- da verilen ara karar uyannca; Tüm aramalara rağmen tebligata yarar açık adresi bulunamayan davalı Samı Altınöz'e duruşma günü tebliğ edilemediğinden adına gazete yoluyla ilanen tebligat yapılmastna karar venlmış olup. adı ge- çenin duruşma günü olan 4.8.1993 tarihinde mahkememiz salonunda hazır bulunması, getmediği takdirde duruşmaya yokluğunda devam- la karar verileceği hususu duruşma günü tebliği yerine geçmek üzere ilan olunur. Basın: 49086 Pekel'in kalitesi belgelendi Ekonomi Servisi - Vestelin dc ortak olduğu beyaz eşya üreti- cisi Pekel'e ISO-9001 kaüte standardı belgesi veriidi. ISO -9001 belgesinin Stan- dartlan Enstitüsü Başkanı Mehmet Yılmaz Anyörûk ta- rafindan verilmesi nedeniyle düzenlenen törende konuşan Pekel Şirketler Grubu Başkanı Bülent Durlanık, "Pekel Tek- nik, Vestel ve Phiicx) markah ürünlenmizi Türk tüketicisine sunarken aynı markalarla ara- lannda Fransa., îtalya, Hollan- da, İngiltere, İspanya'run da bulunduğu Batı Avrupa ülkele- rine önemli boyutlarda ihracat yaprna başansını gö'stermiştir. Şirketin kuruluşundaki ana he- deflerin başında gelen toplam kalite yöneüminin ilk adımlan- ndan biri sayılabilecek ISO- 9000 kaüte güvence sisteminin işler hale gelmesi ve buna bağlı olarak da Pekel Teknik"in TSE ISO-9001 kalite standardı bel- gesine layık görûlmesi bizlere ayn bir haz vermiştır" şeklinde konuştu. İtalyan Merloni firması ile Vestel'in ortaklığı sonucu ku- rulan Pekel, 1990 yılında Mani- sa'da üretime başladı. Merlo- ni'nin yüzde 25 olan şirketteki payı geçen hafta yapılan serma- ye arttırımı ile yüzde 55'e çıkar- ken, Vestelin payı da yüzde 75'ten yüzde 45'e indi.