Catalog

..32HAZİRAN1993CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 13 GtJNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK • Baftarafi 1. Sayfada kanlık tartışmafarının içine çekilmek isteneceğini adı gibi biliyordu Cumhurbaşkanı Demirel. Dünkü manşetler varsaydığı, beklediği gibi çıktı. Daha once Tansu Çiller'e eğilimli olan başlıklar. bu kez, Demi- rel'in Sezgin'i işaret ettiğine dönüşmüştü. O kadar ki, Sezgin'in kırk yıllık kader ve siyaset arka- caşı Demirel'den "izinaldığmı"söylemesi bile, "Çanka- >a ağırlığını Sezgin 'e koydu" diye yorumlanıyordu. Daha başka "destek kanıtlar " bulmuştu htzlı kimi ga- zeteciler.. Orneğin, Sezgin adaylığını açıkladığı sırada c<ada Demirel'in başbakanlığında basın müşavirliğini yapan Ilnur Çevik'in bulunmasını, Demirel'den "işaret" sayan haberler yazılmış, böyyük gazetede yayımlarv mıştı. Amaç, Demirel'in cumhurbaşkanı olarak -eleştir- diği özal gibi- parti işlerine bulaştığını kanıtlamak ve özal'a yönelen eleştiri oklarını bu kez Demirel'e çevir- rnekti. Cavit Çağlar, aday olsa bir türlü, olmasa bir başka adayı desteklese bir başka türlü... Çağlar, Ismet Sezgin'i "bütün ağırlığıyla destekleyeceğini" açıklıyor. Al sana, bir başka Demirel işareti daha... Yorumlar, hızlı muha- birler sanki kapalı kapılar ardındaki görüşmelerde bu- lunmuş gibi, kesin dille yazılmış haberler birbirini kova- lıyor. Tabii DYP delegeleri, hariçten okunan gazellere karşı tok. Kendi bildiğini, sağduyunun emrettiğini yapmaya hazırlanıyor. Delegeler bakıyor çevreye, aday adedinin giderek ço- ğaldığı ortamda mantığın, sağduyunun çizdiği yönde hareket edip partiye, hiç değilse kasım ayına kadar ve- rimli yön vermenin olanağı yok.. O halde "Biz toplanır, adayları gözden geçirir, partiyi bilen, partiyi serüvenlere götürmeyecek içimizden biri- ni aday gösteririz" diye düşünmeye başlıyorlar. Dün, delegeler adına, il başkanlarının bir araya gele- ceğini içeren ciddi haberler alındı. Zaten en geç cumar- tesi akşamına değin illerin kongreyi çığırından çıkarma- yacak bir yöntem, bir yol bulması bekleniyor. Orgütçozer ll başkanlarının Sezgin'e ağırlık vereceği söyleniyor. Boyle bir sonucu herhalde Tansu Çiller beklemiyor. öy- leyse?.. Seçileceğine kesin gözle baktığı için kim genel başkan olursa olsun, çevresinde toplanıp bir nefer gibi çalışacaklarını söyleyen Çiller, eğifim Sezgin lehinde olursa, bakalım ne yapacak? Ihtirasıyla ün merakını bastınp gerçekten yeni genel başkana şapka çıkarabilecek mi? Ya da delegesel yanıl- gıyla o muazzam mal varlığına dayalı çeşitli söylentiler- le genel başkanlıktan başbakanlığa uzanırsa-lnterStar'- da geçimsizliği üzerinde durufdu- kimbilir. hangi hırçın- lıklann tutsağı olacak? Dalan?.. Bir hayal. Köksal Toptan? Maalesef sinirleri- ne egemen olamıyor. Pek çok çevrede hala dinselliğin etkisinde olduğunu öne süren savlarla zayıflıyor. Ya mal bildirimleri? Şu Sezgin'e bakınız; üç beş gayri- menkulü var, 1979'larda edinmiş. Kırık dökük bir şeyler. Köksal Toptan ^ile Sezgin'den zengin. Tabii, Çiller'in varlığıyla kimse yarış edemez. Beş yüz milyar değer biçmişter... Hadi efendim, daha satışa arzedilmemiş gün be gün fiyatı yükselen binlerce dönüm arazi var elinde. interStar'daki soyleşilerde, Tansu Çiller, maf varlığı- nın eşini de kapsadığını söylüyordu. Oysa, hissesi oldu- ğu şirketlerin kimilerinin eşine ait olduğu öne sürülüyor. Çiller'in mal bildiriminde de -örneğin nasıl edindiği gi- bi- tartışmalı yanlar ortaya çıkıyor. DYP delegesi Anadolu deyişiyle, çarıklı erkarvı harp! Demirel ise tanımlamasında, "Bizim delege medya- nın bastığı havaya itibar etmez" diyor. il başkanları, bugün yarın delegeler adına doğru yolu bulacak, öyle görünüyor. nt«M • Yttı I Soy«« • Nytttt M.000 n ffîk'Jr NASİL BASARIl! OLABILIRSINİZ? Bingöl katliamındabüyük iluııal GÖKSELPOLAT ANKARA - Genelkurmay Başkanlığı'njn raporunda "ih- mal olmadığı' belirtilmesine karşm PKK militanlanrun Bin- göl-Elazığ karayolunu keserek 33'ü asker, 5'i sivil. toplam 38 kişiyi katletmesi olayında, yol güvenliğinden sorumlu Bingöl, Güvenlik ve İl Jandarma AJay Komutanlıklannın. PKK'run bu tür bir eylem haarhğj içinde olduğu konusunda uyanldığı ortaya çıktı. Bingöl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü"- nün; kalabalık bir PKK grubu- nun, 24 mayısta Bingöl'e 12 kilometre uzaklıkta, Elazığ - Bingöl karayolunu keserek Malatya'dan gelen iki midibüs dolusu er ve sivilleri kaçırması, sonra da olay yerine 2.5 kilo- metre uzaklıkta toplam 38 kişi- yi öldürmesiyle sonuçlanan katliam olayından üç gün önce, Bingöl Güvenlik Komutanlığı ile Bingöl İl Jandarma Alay Komutanlığı'nı uyardığı. belge- lerlebelirlendi. Bingöl'den gelen bu istihba- raün, karayolunun kesildiği 24 mayıs günü sabah saatlerinde Emniyet Genel Müdürlüğü İs- tihbarat Daire BaşkanJığj'nca; Başbakanlık, Genelkurmay Başkanhğı, Jandarma Genel Komutanlığf, MİT Müsteşarlı- ğı ve Mılü Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'ne bildirildi- ği, buna karşın katliamın ger- vekleşmesinin 'büyük birıhmal' olduğu ileri süriildü. Bakanlık saklıvor İçışlen Bakanlığı"nın 'sır' gibi sakladığı belgelere göre Bingöl Şube Müdürlüğü, 2! Mayıs 1993 tanh ve 93 -135 sayılı yaâsı Emnivet Müdürlüğü İstihbarat Denktaş'tan geri adım "4 Sayın Atakol orada olacak ve benim adıma mesaj verecek. 3-5 gün sonra ben de orada ola- cağım. Maksat görüşmelerden kaçmak değil, görüşmelerde karşılaştığımız zorluklan gün- deme geurmek, altına çizmek ve gereğini yapmaktır." KKTC'nin Cumhurbaş- kanı'nın bu sözleri, Denktaş'ın Türk yetkililer ile yapüğj göriiş- meler sonrasında Türkiye'nin baskısı üzerine bu karanndan vazgeçtiği şeklinde vorumlandı. Denktaş. Demirel ve İnönü ile yaptığı görüşmeierde, New York görüşmelerine kaulmaya- cağını açıklamamasına karşın, bunu TBMM'de söylemesinin yol açtığı krizle ilgili olarak da, "Bunu Demirel ve İnönü'nün daha önce bilmesi mümkün de- ğildi. Çünkü ben açıklamamı Meclis kürsüsünden yapüm. Orada öğrendiler. Ancak daha önce bana Sayın Demirel 'Öy- leyse iyi o zaman, Atakol gjtsin* demişti. Yani onlann haberi ol- madan olan bir şey yok. Bizim Türkiye ile aramızda bir anlaş- mazlık da yok. Görüşlerimiz aynı" dedi. tnönü'nün tavn Denktaş daha sonra saat 12. 15'te Başbakan Vekili İnönü ile görüştü. İnönü, görüşmeden önce bir sonıya "Denktaş'ın nasıl bir uzun vadeli polıtika yürütme karannda olduğunu tam bilmiyorum. Biraz daha sabretmemiz lazım" yamtını verdi. Denktaş. burada gazete- cilerin, önceki gün TBMM'de yaptığı açıklaması nedeniyle meraklı bakışlan üzerine, kendi kendine. ""New York'a gidip gitmeyecegimi merak ediyorsu- nuz herhalde" diyerek şu acık- lamayı yapü. "Sayın Atakol ayın 14'ünde orada olacak. Ve benim adıma mesaj verecek. 3-5 gün sonra ben de orada olacağım. Maksat görüşmelerden kaçmak değil, görüşmelerde karşılaştığuruz zorluklan gündeme getirmek, altını çizmek ve gereğini yap- maktır." İnönü ile yaklaşık 50 dakika görüşen Denktaş buradan ayn- Srken gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Denktaş, New York'a gitme karannı almasın- da neden olan etkene ılişkin bir sonıya, "Görüşmelere Sayın Atakol gidip bazı konular üze- rinde ilgiuler ile temas edip bize ışık yakacak. Ondan sonra gi- deceğimı söyledim. Gideceğiz inşallah" yanıtını verdi. "Gön- lünüz rahat mı?" sorusuna, "Çok rahaüm" karşılığını ve- ren Denktaş, "Gerginİık bitti şimdi" dedı. " Yenı bir formül var mı?" so- rusuna olumsuz yanıt veren Denktaş, Ankara'da Kıbns ko- nusunu. Maraş formülü de da- hil olmak üzere tümüyle değer- lendirdiklerini kaydetti ve "Temaslanmızdan memnu- nuz" dedi. Denktaş daha sonra doğru- dan Esenboğa Havalimanı'na geçti ve Ankara'dan aynldı. Sakıncalı Piyade'ye UlviUraz odıilu Kültür Servisl - 1993 UIvi Uraz Tiyatro Ödülleri'ni kaza- nan sanatçılar belli oldu. Yö- netmen ödülü, "Sakıncalı Piya- de"deki ortak çalışmalan nede- niyle Rutkay Aziz ile Metin Ba- lay'a, oyuncu ödülü ise "Hüz- ^am"daki oyunundan dolayı Vleral Coer'e verildi. AST tarafından Uğur Mum- cu anısına sunulan "Sakıncalı Piyade 93", daha önce 77-78 ti- yatro sezonunda "Sakıncalı Pi- yade" adıyla sahnelenmişti. Rutkay Azız, Uğur Mumcu- nun, askerliğini er olarak yaptığı 12 Mart dönemine ait anı ve gözlemlerini yansıtan oyunda, "1979'dan 1992'ye de- ğişen, gelişen bir Türkiye ve onun koşullannı yansıtmayı amaçladıklannı" söylüvor. Mumcu Cinayetini Izleme Komitesi: Kanıtlarözenle toplansın ANKARA(Cumhuriyet Bû- rosu)- Uğur Mumcu Cinayetini İzleme Kurulu, dün toplanarak soruşturmalarda kanıtlann toplanmasında özenle davra- nılmasını önerdi. Kurulun dün yaptığı toplantı sonrası yapılan açıklama aynen şöyle: "Uğur Mumcu Cinayetini İzleme Kurulu, 11 Haziran 1993 günü avukat HaJit Çe- tenk'in başkan lığında toplandı. Kurul. göreve başladığından bu yana Adalet Bakanı ve İçiş- leri Bakanı ile soruşturmayı yü- rüten savalık, emniyet ve istih- barat birimleri ile görüşmeler yapmaktadır. Çeşitli düzeyler- de Uğur Mumcu cinayetini çöz- mek üzere görev yapan resmı ekiplerin çahşmalan izlenmek- tedir. Kurulumuz, kamuoyuna daha önceleri açıkladığı üzere soruşturmalarda kanıtlann toplanmasmda gereken özenle davranılması, halen gözlenen koordinasyon eksikliğinin gi- derilmesi amacıyla resmi ma- kamlara öneriler götürmüştür. Bir yandan bu önerilerin so- nuçlandınlması beklenirken öte yandan Uğur Mumcu cina- yetinin aydınlatılmasında daha etkin çalışmalar yapılmasını sağlamak üzere göriişmelerini sürdürmektedir. Bu aşamada, resmi makam- lann olayın arkasındaki gücler ve olayın değerlendınlmesi ko- nusunda göriişbirliği içinde ol- duklan saptanmıştır. Toplantıya. A\ııkat HaBt Çelenk, Avukat Atila Coşkun. Avukat Veli Devecioğlu, Avu- kat Reşat Kadayıfçılar, Avukat Ergun Gökdeniz, Avukat Ke- mal Kumkumoğlu, Avukat Ceyhan Mumcu ve Avukat Mu- zafier Özbayrak katılmı- şlardır." ile PKK'nın bölgede büyük bir kıtle eylemi gerçekleştırme ha- zırhğı içinde olduğunu bıldirdi. Belge aynen şöyle: "- Haberin' konusu: PKK faaliyeti. - Haberin kjymeti: (A) teyid- li. (A) teyidi. istihbaratta birina derecede teyidli kabul edilıyor.) - Habenn özü: Elazığ ili Palu il- çesi bölgesinden 300 kişilik bir PKK grubunun iümiz kırsalına gelerek, 150 kişilik grubun Zü- verin yukan köylere: Heylan, Yumakh. Gökdere ve Dışbu- dak köylerine. 150 kişilik gru- bun ise aşağı köylere: Tansut, Suvaran. Bahçeli ve Kiran'dan geçerek her iki grubun Yamaç bölgesine yerleştikleri. 18.05. 1993 günü örgüt mensuplannın Üçyaka köyüne geçtikleri ve köylülere ormanlannı kesime vermemelerini söyledikleri, ke- silen ağaçlan kendilerine götür- melen ve ormarun verecegi paranın yansını örgüte verme- leri için talimat verdiklerini, anılan grubun halen Üçyaka, Haziran, Aşağıköy, Kurudere ve Atapark civanndaki mezra- larda kaldıklan, önümüzdeki günlerde Bingöl-Elaağ karayo- lunun kesilmesi, Bingöl il mer- kezine veya kendilenne yar- dımcı olmayan bazı köylere eylem yapacaklan hususunda istihbari mahiyette haber abn- mıştır." İstihbaratbfldiriyor Bingöl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü'- nün söz konusu istihbaratı aynı gün faksla Emniyet Genel Mü- dürlüğü İstihbarat Daire Baş- kanhğı. Bingöl İl Jandarma Alay Komutanlığı ve Bingöl Güvenlik Komuianlığı'na bil- dirildi. Emniyet Genel Müdür- lüğü İstihbarat Daire Başkanh- ğı da bu istıhbaraü. 2*4 Mayıs 1993 günü. PKK militanlannın Bingöl-Elazığ karayolunu kes- tiği saat 18.15'ten yaklaşık 9 saat önce Başbakanlık. Genel- kurmay Başkanhğı, Jandarma Genel Komutanlığı, MİT Müs- teşarlığı ve Milh Güvenlik Ku- rulu (MGK) Genel Sekreter- lıği'ne faksla ıletti. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'nın; istihbara- tın gereğini yapmakla yükümlü oian Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutan- lığı'na 'gizlj' kaydıyla gönderdi- ği yazı şöyle: "İstihbarat bülteni: Muhtemel eylem: Elazığ ili Palu ilçesi kırsalından Bingöl ili kırsalına geçiş yapan kalabalık bir terör örgütü PKK grubu- nun önümüzdeki günlerde Bin- göl-Elaağ karayolunun kesil- mesi ve Bingöl il merkezine veya kendilerine yardımcı ol- mayan kövlere karşı baskm tü- ründe eylem hazırlığı içerisinde oldukJan. (Haberin Kıymeti: Teyidli)." GÖZLEM UĞUR MUMCU ÇIGDEM KAYAU'N. YINİASKİ BODRU Hello almayı unutmayın fısıltıları kaçırmayın..! • Baftarafi 1. Sayfada Gali Paşa, tam bu günlerde öldürüldü. Butros Gali Paşa, adalet bakanıyken güvercinleri ile ünlü Danışvay kentinde avlanan bir Ingiliz subayın köy- lülerle «yatışması sonucu ölmesi üzerine dört köylünün idam cezasına çarptırılmasıyla da halkın nefretini çek- mişti (Mahmut Esat Bozkurt, Atatürk İhtilali, s: 124.) Gali Paşa, ayrıca basın özgürlüğünü yok eden yasala- rı ile de ünlüydü. Gali Paşa, bu özellikleriyle tam anlamıyla bir 'İngiliz işbirlikçisi'ydi. işbirlikçilik, Gali ailesinin kemikleşmiş geleneği vesi- yasal tutumudur. Bu gelenek torun Gali'ye dedesinden bir siyasal miras ya da 'gen yolu'y\a geçmiş olmalıdır. Gali, hep Batı'nın istediği çözümlerden yanadır. Yaşa- mı boyunca içinde bulunduğu her olayda Batı devletleri- nin istedikleri doğrultularda çözüm yollarını savunmuş- tur. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Gali, Kıbrıs konu- sunun çözümünde başından beri Rum tezlerinden yana tavır aldı. 'Gali raporu' ve 789 sayılı Güvenlik Konseyi kararı, Gali'nin zaferleridir. Gali, görüşlerini Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon- seyi'ne de benimsetmeyi başarınca Türkiye ve Kıbrıs için tehlikeli bir süreç başladı. Bu sürecin ilk aşaması, Denktaş'ı devreden çıkarmak- br. Bundan sonraki aşama, siyasal baskılarla Türkiye'ye 'Gali raporu' doğrultusunda çözümleri benimsetmektir. Bu aşamada bir çözüm yolu bulunmazsa ne olur? Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bugün değilse bile bir süre sonra yeni bir karar alır ve Türkiye üzerinde bazı yaptırımlar uygulayabilir. Neler olabilir bu yaptınmlar? Birleşmiş Milletler Anayasası'nın 41. maddesi gere- ğince 'ekonomik ilişkilerin kesilmesi' olabilir; deniz, hava ve kara yollarının ya da kitle iletişim araçlarının kesintiye uğratılması olabilir; bunlar yetmezse diploma- tik ilişkiler de kesilebilir. Bu önlem ve yaptırımlardan da sonuç alınmazsa, o zaman kara, hava, deniz kuvvetleri aracılığı iie Türkiye'- nin 'ablukası', bu önlem ve yaptırımlarla da bir sonuç alı- nmazsa başka operasyonlara da başvurulabilir. Kıbrıs Rum kesimi lideri de basına ve televizyon ha- berlerine yansıyan demeçlerinde bu önlemlerin uygu- lanmasını istiyor. Rumların bu tezleri başta CNN televizyonu olmak üze- re Batı11 televizyon kanallarında savunuluyor. Dünyada şu anda Kıbrıs konusunda Türk tezinden ya- na olan bir tek ülke yok. Bir tek Müslüman devlet de biz- den yana değil. Üstelik Kürt sorunu nedeniyle Türkiye, Batı devletleri başta olmak üzere hiçbir devlete derdini anlatabilmiş de değil. Kıbrıs ve Kürt sorunu, böyle bir dönemde eşzamanlı olarak gündeme geldi. Bu iki sorun başta Amerika olmak üzere Batılı devlet- lerin istedikleri biçimde çözülecektir. Gali bu işin anah- tarıdır. • Almanya'da uzun süredirpartilerarasında anlaşmaz- lık konusu olan anayasanm 'sığınma hakkı' ile ilgili mad- desi üzerinde uzlaşma sağlandı. Uzlaşmaya göre Alman hükümeti, 'ülkelerinde insan hakları çiğnenen devletler' listesi çıkaracak. Bu listede yer alan ülkelerden gelen sığınmacılara Almanya'da yerleşme izni verilecek. Türkiye bu listede yer alacak mı, almayacak mı? Alacaksa, Türkiye'den gelen ve 'sığınma hakkı istiyo- rum'diyen herkese bu hak verilecek. Almanya'da saatte2.5, günde 60 ve ayda 1800 kişi, yıl- da220bin kişi 'sığınmahakkıistiyorum'diyegelipyerle- şiyor. Sığınma hakkından yararlananlar arasında eko- nomik nedenlerle Almanya'ya gelenler olduğu gibi PKK'lı teröristler de bulunuyor. Türkiye, 'ülkelerinde insan hakları çiğnenen devletler' listesinde yer almazsa, bundan sonra Türkiye'den kaçıp Almanya'ya sığınma hakkı isteyerek yerleşme olanak- ları ortadan kalkacak. Türkiye açısından bu da çok önemli ve duyarlı bir konudur. Alman hükümeti, Türkiye Cumhuriyeti'ni 'ül- kelerinde insan hakları çiğ- nenen devletler' listesi ne alırsa, Türk-Alman ilişkileri onarılmaz btçimde yara alacak. MODADA GENÇ >VE YENİ BİR STİL SLI URAL Boşbokonlık yansmia bir kadın TANSU (İUER'İN DİİNÜ BUGÜNÜ " J i l ^ J J . l c « ^ f 1 BAYRAMDA SOSYETE .... i, ii»,i .... . „ • Aşkta ve seksde nasıl başarılı olabilirsiniz... Dokunma yasağına isyan edin ve yaşamın gücünü yakalayın. • Başbakanlığa doğru uygun adım... Adım attığı heryeri fetheden kadın... Tansu Çiller • Modanın diplamalı yöneticısi... Aslı Ural • Çiğdem Kayalı'nın Mustafa Denizli'yi kızdıracak Bodrum kaçamağı... • Kilolarıyla başı dertte olan mega güzel... Hülya Avşar. • Çatalca'y Türkiye'nin Cambridge'i yapacak, başarıya tutkun bir kadın...Gülay Atığ • Yeni bir hayatın eşiğinde... Aydan ŞenerB Bab-ı Ali'nin en gençyayınyönetmeni... Umur Talu • Yalım Erez ve Bülent Eczacıbaşı'nın uyuş- mazlığının perde arkası. • Vahşi doğa ile modern şehirler aynı adada... • İş adamı sevgilisi ile havası daha iyi... Hülya Uğur a aşk bayram ile birlikte geldi. • Ünlüleri hiç böyle gördiinüz mü? Konuşan fotoğraflar... • Nermin Bezmen'den özel birsöyleşi: Beyhan Eczacıbaşı Gazete jna yüzde3zanı Ekooomi Servisi - SEKA ar- tan maliyetlen" gerekçe göstere- rek kağıda bir ay arayla üçüncü kez zam yapü. Önceki gün yürûrlüğe giren zamdan sonra gazete kağıdı yüzde 2.9. birinci hamur kağıt yüzde 10, ikinci hamur kağıt yüzde 9.8 pahalılandı. SEKA'dan yapılan açıkla- maya göre. zamdan önce tonu 5 milyon 500 bin liradan satılan gazete kağıdı ile üçüncü hamur kağıdın yeni fîyatı 5 milyon 660 bin lira oldu. Tonu daha önce 12 milyon 350 bin olan birinci hamur kağıdın fiyatı ise 13 mil- yon 600 bin liraya yükseldi. ikinci hamur kağıt da 9 milyon 200 bin liradan 10 milyon 100 bin liraya çıktı. REKLAM AJANSINA macıntosh kullanan Grafiker & ofisboy 279 54 96 281 34 93 NEREOE NASIL EGIENDI EVLI "glWI flWLATTI H E R C U M A B A Y I N I Z D E İNSAN SICAGI Erdal Atabek 5. bası 20.000 hra(KDV içinde) Çağda} Yavınlorı Turkocağı Cud. 39-41 Cağa/oğlu/stanbut Öderoeli gonderilmez.