Catalog

SAYFA CUMHURİYET 8 MAYIS1993 CUMARTESİ 14 HABERLERIN DEVAMI GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK U Baştarafi 1. Sayfada mi sonuçlanmadan partiye genel başkanlar bulmak. ya da başbakanlar arayarak yasal zorunlukları bir yana at- mak en azından geleneklere aykırı düşüyor. Öyle ama, daha Meclis'te seçimlere geçılmeden gün- lerce önce, basınımız, Demirei'ı Çankaya'ya gönderdi; günlerden beri de, başbakan arıyor. DYP içindeki çeşitli kesimler, açık açık, gözlerini De- mirel'eçevirdiklerini söylüyorlar. örneğın CavitÇağlar, "Baba giderken, genel başkanı işaret eder; bizi yönsüz bırakmaz" diyor. Böylece, DYP kamuoyunda Demirel'- den "işaret beklentisi" olasılık olmaktan çıkmış; kesin yargıya dönüşüyor. Başbakan ise, bugüne değin konuşmalarında, Çan- kaya'yaçıkarsaanayasanınbuyruklarmauyacağını, "ar- kasına bakmayacağını'' gayet net biçimde söyluyor, hat- ta vurguluyor. Çankaya'ya çıkan bir genel başkan. Meclis'te antiçtıği andan itibaren, partisiz ve tarafsız kimliği ile göreve başlayacak. Anayasal ana öğeleri yürütmekle görevli olan bircumhurbaşkanı, artık partilerin iç işleriyle ilgile- nemeyeceğine göre, adayların arasından birini genel başkan seçsin diye, ilişkısini kestiği eski partisine nasıl salık verecek? Çankaya'ya çıktıktan sonra Demirel'in anayasal sınır- ları zorlamadan ya da bir onceki Cumhurbaşkanı gibi hiçe saymadan bu ince noktayı nasıl çözümleyeceği, doğrusu merak konusu. Başka olasılıklar Geleceğe yönelik köçük bir işaret vermekten özenle kaçınan Demirel, yeni yeni ortaya çıkan bir başka olasılı- ğa, üç gün öncekı bir sorumuzu yanıtlarken, fazla açık vermeden değindi Başbakan ile genel başkan ayrı kişiler olabifir miydi? Demirel, "Olabılir' dedı, ekledı: "Tüzük engel değil!" Tabii, bu yanıt Demirel'in kafasındaki olası yedi for^ mülden biri olabilirdı, ya da tüzüğün engellemediğini söyleyerek uyulması zorunlu olmayan bir koşulu söyle- mişti. Başbakanlık. parti başkanlığı ve yeni hükümet konula- rındaki tartışmaların, önümüzdekı on gün ardı arkası ke- sıleceğe benzemıyor. Örneğın, ortada fol yok yumurta yokken, inonü'nun Başbakanlığa kasım ayına kadar ve- kâlet edeceğine ılişkın söylentiler siyasaf çevrelerde ko- nuşuluyor ANAP'la evliliğini tazeleyen Mehmet Keçeciler, gaze- te haberini basın toplantısına konu yapmış; dün, inönü'- nün Başbakanlığa vekâletinin altı ay sürmesine karşı çıkıyordu. Oysa, basın toplantısına dünkü bir başka gazetede ya- yımlanan inönü'nün demecini okuyarak gelseydi, "cü- lus bahşişi", "mutabakat tavizi" gibi saçmalıklar söyle- meyecek, baştan sona yanılgı içinde olmayacaktı. Çün- kü, SHP lideri "Bu yorumların gerçeğe dayanan yanı yok. Ben bunlara katılamam" diyerek aslı esası olma- yan söylentileri yalanlıyordu. Bugün tarihsel turlar başlıyor. Demirel'in ilk turda kaç oy alacağını varsayan çeşitli hesaplar yapılıyor. Oysa. Demirel, "Cumartesi saç kesilir; herkesin önü- ne duşer; herkes saçının rengini görur" demiş. Bu ben- zetme biraz da, uçüncü turun ilk turdaki sonuçlardan anlaşılacağını varsayan bir izlenim veriyor. Kimi der ki, ilk turda 226 dolayında oy alacak. Kimine göre 240. ' • • ~-• -"- Şunun şurasında kaç saat kaldı ki.. Aklarla karaları hep birlikte göreceğiz. TÜRKİYEDE DÜNYADA Yargıçlarımuhtaç etmeyin ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosn) - AdaJet Bakanı Seyfi Oktay, yargı mensuplannın üc- ret koşullannın iyileştirilmesi üe ilgili düzenlemenin diğer ka- mu görevlilennin durumuyla birlikte ele alınmasını isteyen Başbakan Süleyman Demirel'ı ad vermeden sert dille eleştirdi. Oktay, hakim ve savcılann öz- lük haklannın ayn bir yasa ile düzenJenmesınin anayasa emn ve uygar bir toplum olmanın gereğı olduğunu belırterek. "Bu nedenle hakim ve savcılann öz- lük haklannı, diğer kamu per- sonelıyle eş düzeyde tutarak. düşünerek ve "bunlann orüar- dan ne farkı vardır diyerek" böylesıne bir düzenleme cabası içerisinde olmak, işin gerçeğini anlamamak demektir. Önemini anlamamak demektir. huku- kun üstünlüğü konusunda ger- çekçi bir cabayı sarfetmemek demektir" dedi. Başbakan Süleyman Demi- rel, Bakanlar Kurulu'nun önce- ki akşam yaptığı toplantıda, hakim ve savcılann özlük hak- lannı düzenleyen yasa taslağı- nın. kamuda ücret artışı isteyen bütün kunıluşlan içeren "ge- nel" bir düzenleme çercevesin- de ele aknmasının daha doğru olacağını belırterek, Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral ile Devlet Bakanlan Tansu Çiller ve Şerif Ercan'a. ücret sorunu bulunan kamu kuruluşlannın ilgili bakanlıklan>la "birkaç gün içinde" temasa geçerek bir taslak hazırlamaJannı istedi. Adalet Bakanı Seyfi Oktay- ın ise. toplantıda." adalet siste- minin çöktüğünü" dile getıre- rek, hakim ve savcılann özlük haklannm ayn bir yasa ile dü- zenlenmesinin anayasa gereğj olduğunu söylediği öğrenildi. Oktay'ın, "yargıya kimse gel- miyor. kürsü boşabyor " dediği bildirildi. Devlet Bakanı Akın Gönen'in de. Oktay'a destek verdıği ve hakim ve savcılann özlük haklannın ayn bir yasa ile düzenlenmesınin anayasa emri olduğunu söylediği belir- tildi. Okta>, dün adlı ve idari yar- gıda görev alacak toplam 181 hakim ve savcının görev yerleri- nin belırlenmesı amacıyla An- kara Adliyesi'nde düzenlenen kura çekimi töreninde yaptığı konuşmada ise. ısim vermeden Demirel'i eleştirdi. "Yargıcı geçım sıkıntısıyla baş başa bırakırsanız, başkası- na muhtaç edersenız, manava, bakkala borçlandınrsanız oradan adalet çıkmaz" dıyen Oktay, hakim ve savcılann özlük haklannın ayn bir yasa ile düzenlenmesinin anayasa emri olduğunu söyledi. Konuşması, sıksık alkışlafla kesilen Adalet Bakanı Oktay. şunlan söyledi: "Hakim ve savcılann özlük haklannı. diğer kamu persone- liyle eş düzeyde tutarak, •Bun- lann dığerlennden ne farkı vardır?' diyerek, böylesine bir düzenleme çabası içinde olmak; işin gerçeğini anlamamak de- mektir. Önemini anlamamak demektir. Hukukun üstünlüğü konusunda gerçekçi bir çaba sarfetmemek demektir." Özden uyardı Anayasa Mahkemesi Başka- nı Yekta Güngör özden de. tö- rende yaptığı konuşmada Ok- tay'ın sorunlara ilişkın çözüm önenlerine katıldığını. ancak para sözü etmediklerini belirte- rek. "Adaletin çekiliciliğinı dü- şünmeyenler bir gün adalete muhtaç olduklan zaman bu- nun yüceliğini anJayacaklardır. Kımsenin böyle bir pişmanlığa ve üzüntüye düşmemesini dili- yorum" uyansında bulundu. Yerlikaya • (Baştarafi Spor'da) Yılmaz, Beyaz Rusya'dan Ser- gei'e 3-0 yenildi ve altm şansını büyük ölçüde kaçırdı. Yıhnaz bugün yapacağı iki güreşi ka- zandığı takdirde 3.'lük, 4.'lük yapmaya hak kazanacak. Tur- nuvada Beyaz Rus, Abnan ve Ukraynalı sporculann üstün- lükleri de dıkkat çekti. Ermeniler yuhlandı Şampiyonaya son anda katı- lan Ermenistan sporculan yap- tıklan her müsabaka sonrası yuhlandılar. Türk seyirciler Al- man güreşçileri alkışlarken, tri- bündekı Rus ve Rumen seyırci- lerin fazlahğı da dikkat çekti. Ateşedüştük Avrupa Grekoromen Güreş Şampiyonası'nda bugün min- dere çıkacak olan 5 güreşcimiz oldukça zor kuralar çekti. 52 kiloda Remzi Öztürk, Polonya- lı Pariev; 62 kilodaki madalya umudumuz Mehmet Akif Pi- nm, dünya ve Avnıpa şampi- yonu Rus Martynov; 90 kiloda Hakkı Başar, Norveçli Kleves; 130'da Şaban Donat da Bulgar güreşçilerle eşleşti. Müsabaka- . lar sabah saat 10.00'da başlaya- cak. Meteorolojı Geneı Mudurlugu ndert aiınan bılgtye gore. Doğu ve Guneydogu Anadoiu nun doflusu saganak yağışiı yurdun batı kesımierı parçaM yer yer çok buıuttu ocek yerler az buluttu ve açık geçecek Hava sıcaktığı bıraz artacak Ruzgar. guney ve doğu yonterden hatrt ara sıra oftafcuvvetteesecefc. Oenızfen- m£de ruzgar Guney Ege ve Aktienız de kıDie ve keşjşteme. olekı denız^enmtz* de gundogusu ve poyrazdan 3-5 kuvvetınde saatte *0-2î dentz mtlı hızia es«- ce* Van Golu nde tava saganak yağışlı geçecek Yağmurlu ı Buiuttu Sisli Türkiye siyasi nüfuzunu kullansın LONDRA (Cumhuriyet) - İn- giliz hükümeti, Asil Nadir'in Türk topraklanna ayak basma- sı halinde tutuklanarak İngiliz adli makamlanna teslim edil- mesini istedi. İngıltere aynca Türkıye'nin KKTC üzerindeki nüfuzunu kullanarak Nadir'in gen getirilmesinin sağlamasını istedi Türkiye'nin Londra Büyü- kelçisi Candemir Önhon, dün İngıltere Dışişleri Bakanlığı'na • cağnldı. İngjltere Dışişleri Ba- kanlığı sözcüsünın yaptığı açık- lamaya göre, Dışişleri Bakan Yardıması Triştan Gare- Jones, Büyükelcı Önhon'a, Asü Nadir'in kefalet koşullannı ıh- lal ederek KKTCye kaçmasın- dan büyük kaygı duyduklannı söyledi. Sözcü şöyle konuştu: "Bakan yardîmcısı, Türk Bü- yoikelçisi'ne, Asil Nadir'in İngi- liz yasalannı çiğnemiş bir kaçak olduğunun altmı çizen bir me- saj vermiş ve Nadir'in İngiliz adli makamlanna geri verilme- sini istemiştir. Büyükelçi Ön- hon da bu mesajı hükümetıne ileteceğini belirtmiştir. Bu gö- riişmede bakan, Türk Büyükel- çisi'ne, iki ülke arasında suçlu- lann iadesi anlaşması olduğunu Türk makamlannın çok 1yi bil- diğini anımsatarak, Asil Na- dir'in Türk topraklanna ayak basması halinde İngiliz hükü- metinin Türkiye'den Asil Na- dir'in iadesini isteyeceğini vur- gulamışür." Dışişlen Bakanlığı sözcüsü, Türkiye'nın Londra Büyükelçi- si Candemir önhon'un dün sabah, bakan yardıması Tris- tan Garel-Jones'la görüşmesi- nin ardından basına yapılan açıklamada, bir yanlış anlaşıl- ma olduğunu belirterek, "Tür- kiye ile İngıltere arasında suçlu- lann iadesi anlaşması olma- makla beraber, İngjltere, Asil Nadir'in Türk topraklanna ayak basması halinde iadesini Avrupa Konvansıyonu uyann- ca Türk hükümeünden talep edebilir" dedi. Nadir'in istemi Asil Nadır, İngıltere'ye istediği zaman gjrip çıkabilmeİc ıçın Dı- şişleri Bakanlığı'na mektup gön- derdi. Ancak bu istemi reddedil- di. İngiltere'de Scotland Yard polis örgütü, Asil Nadir'in kaçışı ve davaana bakan Yargıç Tuc- ker'a rüşvet verme gırişimiyle il- gılı sonişturma açarken, Nadir'ın yaklaşık bir yıldır kirasını öde- mediği evine, evsahibi el koydu. İngiltere'nin Kralıçe II. Eliza- beth'den sonra en varhklı ıkinci kışisi olan Westminster Dükü, bir yıldır yaklaşık 17 bin sterlin tutanndaki kirayı ödemeyen ki- raası Asil Nadir'in üç yatak odalı dairesınin kilidini mahkeme ka- ranyia kırarak içeri girdi ve daıre-: ye el koydu. KJaliçe'nin kuzeni olan VVestminster Dükü'ne ait 'Gresvenor Estate' adlı emlakçı- hk şırketinin sözcüsü Jane San- ders, Dük'ün bir yıldır Nadir'i çıkartabilmek için "mahkeme mahkeme dolaştığını' söyledi. Sözcü, Asil Nadır'in kacmasının ardından. el konulan Londra'nın milyonerler semti Eaton Mey- danı'ndaki 80 numaralı 150 yıJlık evin üçüncü katındaki dairenin, Nadir'in iflasına bakan yedie- minlerce bir ay önce haczedilmiş olması nedenıyle tamamen boş bulunduğunu belirtti. Bu dairenin, hukuken "kıraası tekrar geri dönmeyeceği" garan- tisıyle satışa çıkanlacağmı kayde- den Jane Sanders, dairenin muh- temelen 2 milyon sterline (30 milyar lira) satılacağmı söyledi. İngıltere Dışişlen Bakanlığı da, Asil Nadir'in Dışişleri Bakanı Douglas Hurd'e "An Graphics" başbkb kagıda el yazısıyla yazıl- mış iki sayfalık mektup gönder- dığinı açıkladı. Bakanlık sözcü- sü. Nadir'in bu mektupta. Bakan Hurd'ten. İngıltere'ye istediği za- man girip çıkabilmek için bir ga- ranti istediğini ve mektubun İçiş- Nadir: Dünyayı şaşırtacağım tLKİNAYDIN GtRNE -Gözetim altında tu- tulduğu Londra'dan salı gecesi KKTCye kaçan Asil Nadir dün yaptığı basın toplantısın- da, "Önümüzdeki günlerde, bütün dünyayı şaşırtacak olay- lan kademe kademe size iletece- ğim"dedi. Altı saat gecikme ile yapılan basın toplantısında Asil Nadir konuşmasına Türkce başladı. Nadir, "Canun kardeşlerim; aranızda, vatanımda bulun- maktan duyduğum mutluluğu sözlerle anlatamayacağım" di- yerek şöyle konuştu: "Artık beraberiz. önümüzde- ki günlerde sizlere bütün dün- yayı şaşırtacak olaylan kademe kademe hepinize iletmek istıyo- rum. İngiltere'den gelen misa- firlerimiz bir siiredir ailelerin- den uzaktalar. İngıltere'ye vermek istediğim mesajı ilete- yim, onlar ailelerine geri dön- sünler" Asil Nadfr, daha sonra İngi- lizce olarak, tutuklandığı 1990 Eylül tarihinden itibaren başın- dan geçen olaylan anlattı. Na- dir, ingiliz Yüksek Mahke- mesi'nin, insan haklanna aykin olarak. kendisini suçlu görmek istediğini söyledi. Nadir, İngiiiz Yüksek Mah- kemesi'nin kendisini savuna- cak tüm belgeleri ortadan kaJ- dınnaya çalıştığını vurguladı. Nadir, "Tüm ofisimdeki ve evimdeki belgeleri tek tek alıp götürdüler. Özel mektuplan- rrun tümü açıldı. Bu bir suçtur" şeklinde konuştu. Kendisinden 100 milyon sterlin gibi bir para istendiğini hatırlatan Asil Na- dir şunlan söyledi: "Türk hükümetinin yapüğı başvuruya gelen cevapta da bu para istendi. Bunu ödemek im- kânsızdı. İmkân dahilinde olsa dahi, buna başka olumsuzluk- lar ekleneceku." Asil Nadir, 3.5 milyon paund kefalet ödemek zorunda bıra- kıldığını da hatırlatarak "Bu. İngiliz adalet tarihinde bir re- kordur" dedi. Asil Nadir, Jngiltere'de ken- disine yapılan kötü muameleyi de anlatırken. ilk gün 60 polis köpeği kontrolünde götüriildü- ğünü. annesinin doğumgününü kutlamaya bile izın verilmediği- ni söyledi. Nadir, konuşması bittıkten sonra soru sormak isteyen ga- zetecilere cevap vermeyeceğini belirtti. Nadir, "Burada neden İngiltere'den geldiğimı anlat- mak için bulunuyorum. Sizin sorulannıza cevap vermeye gel- medim'.dedi. Bir İngiliz gazete- cinin, "İngıltere'ye ne zaman döneceksiniz?" şeklindeki soru- su üzerine. "Sesini yükseltme, kibar ol" karşıhğını verdi. Basın toplantısının oyküsü Asil Nadir, önceki gün Lapta'daki malikânesinde ya- pacağını açıkladığı basın top- lantısını dün altı saat gecikme ile yaptı. Nadir'in Girne'de kendi oteli olan Jasmine Courd'da yapa- cağını duyurduğu basın toplan- usmın önce saat 11.30'dan saat 15.00'e alındığı açıklandı. Basın toplanusının ilk ertelenmesine gerekçe olarak da, 100'ün üze- rinde gazeteci ve televizyon eki- binin otel salonuna alınmaya- cağı gösterildi. Toplantının otelin bahçesindeki havuzun çevresinde yapılacağı açıklandı. Otelin bahçesine hazırlanan toplanü düzeni saat 14.00'te doğru bozulurken, toplantının da saat 16.15'e alındığı duyul- du. Saat 15.00'ten itibaren top- lanü düzeni yeniden kapah salona hazırlanırken, sayıJan 20'yi bulan, ellerinde "Hedef Asil Nadir, amaç KKTC'yi yıkmak", "Direndik, yıkılma- dık. yinedireneceğiz", "Ekono- rnik adalet istiyoruz", "Nerede İngiliz adaleti" dövizleri taşı- yan KKTC'li vatandaşlarla doldu. Kurbanlık bir koyun ile bir davul zurna, Asil Nadir'in geli- şini beklerken toplantının erte- leneceği söyleptileri yayılmaya başladı. Nadir bir saat gecikme ile 500 Sel model bir Mercedes'- le otele geldi. Lacivert ceket, mavi bir gömlek giymiş olan Asil Nadir'in rahat ve mutlu ol- duğu görüldü. ingiliz gazetecilerin. birden Arfcadaştannın öldüğünü öğrenen Sakan a Üniversitesi Öğrencüeri dün dersiere ginnedj Öğrenci gezisi kaııa bulandı • Baştarafi 1. Sayfada ve Karacabey'deki hastaneler- de tedavi alüna ahnan 24 kışi- nın isimleri ise şöyle; "Buğra Turgut, Özhan Mu- rat Gocen, Erhan Acartekin, Oğıızhan Yurtseven, Kerem Gü- ven, Murat Kocakulak, Akm Geyik, Zeki Sucu, Aü Akgün- gör, Atilla Cinbattoro, Emrah Güven, Murat Omay, Sedat Sö- rekli, Zöhre Sevü, Tolga Can, Tansu Can, Jale Sevinüi, Abdul- lah Baş. Kürşat Vücel, Gökce Dep, Arzu Kaynar, Altay Özti- mur, Ömerİncetoprak ve Ömer Aksay." Sakarya Ünfversitesı Rektö- rü Ramazan Evren. kazayla ilgi- li olarak, "Okulumuzun öğren- cileri kendi aralannda düzenle- dikleri Bodrum gezısine gider- ken elim bir trafik kazası geçirmişler. Olayı duyar duy- maz hemen Bursa Valiliğı ve Emnıyet Müdürlüğü ile temasa geçtik. Yaşamını yıtıren öğren- cilenn kimliklerinin tespiüni yapıp ailelerine bildirdik. Öğ- renciler bu geziyi bizden haber- siz olarak düzenlemişler. Ölen öğrencilerimiz için çok üzgü- nüz. Yaralılann dunımunu da yaktndan takip ediyoruz" dedi. Arkadaşlannın trafik kazası geçırdığini öğrenen Sakarya Üniversitesi öğrençileri dün dersiere girmediler. Öğrenciler, okulun kapısında ve bahçesin- de gruplar halinde oturarak Bursa'dan gelecek haberleri beklediler. Kazalararttı Öte yandan yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen trafik kazalannda da 8 kişı öldü, Zl kışi yaralandı. Denizli'nin Sa- rayköy ilçesi yakınlannda Mehmet Kırdar yönetimindeki 20 AN 585 plakalı yolcu otobü- sü, yol çahşması yaprnakta olan işcilere carpmamak için manev- ra yapması üzerine uçuruma yuvarlandı. Kazada yokular- dan Süleyman Kurşunoğhı, öz- doğan Küçükkaya öldü. 16 kişi yaralandı. Ereğlı'de freni patlayan mini- büsün çarptığı öğrencilerden Ergin ile kardeşi Şirin Öztürk hayaünı kaybederken 2 öğrenci de yaralandı. Konya'nın Cuma ilçesinde özel bir otomobilin çarptığı Meryem Kayrak (31) öldü. Muğla'nın Bodrum ilce- sindeki kazada bir kamyonun motosikletle çarpışması sonucu motosıklet sürücüsü Yaşar Şa- hingü olay yennde öldü. leri Bakanbgı'na verildiğini söy- ledi. İçışleri Bakanlığ] ise Asil Na- dir'in davasının mahkemeye inti- kal etmiş bulunması ve kefalet koşullannı hükümetin değil, yar- gı organlannın belirlemesi gerek- çesy'le Nadır'ın isteğim reddetti. öte yandan îngiltere hüküme- ti, Asü Nadir'in iadesi konusun- da KKTC'de başlattığı girişimle- ri sürdürüyor. Başbakan Derviş Eroğlu, "Mesele politık değil, hu- kukidir" dedi. Asil Nadir'in Gime,'nin Lapta köyünde kaldığı malikânesi çok sıkı güvenlık ön- lemleriyle konmmaya başlandı. İngiliz Yüksek Komisen Da- vid Dain'ın, Asil Nadir'in iadesi konusunda Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktas üe yaptığı görüşme- den sonra, İngiliz Yüksek Komi- serliği Müsteşan Colin Jennigs ve yardıması Davıd Craig da dün Başbakan Derviş Eroğlu'nu ziya- ret etti. Eroğlu, bir saat süren görüşmeden sonra Jennings'in, Asil Nadir'in iadesine ilişkin is- teklerini kendisine bildirdiğini söyledi. Eroğlu, "Mesele hukuk kuruüan içinde çözümlenecek bir konudur. Meseleyı politık bir ko- nu olarak görmüyoruz" dedi. Bu arada Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktaş, dün Lefltoşa'da Rum yönetimi başkanı Klerides'- le bir araya gelmelerinin sosyal ıçenkli olduğunu söyledi. soru bombardımanı yöneltme- leri üzerine. "Ben neden buraya geldiğimı açıkladım. Sizin soru- lannıza cevap vermeye gelrne- dim. Sesinizi yükseltmeyin. İs- ter kullarur ister kullanmazsı- ruz" dedi. Nadir, Türk gazeteci- leri için açıklamalann daha sonra yapılacağını belirtti. Asil Nadir konuşmaya başjadıktan sonra foto muhabirlerinin fo- toğraf çekmeleri engellendi. suçlulann iadesi anlaşması yok ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Dışişleri Bakanlığı, İngil- tere'den kaçarak KKTC'ye ge- len işadamı Asil Nadir'in Tür- kiye'ye gelmesine karşı yasal bir engeün bulunmadığını açıkladı. Türkiye, İngiltere'nin Nadır'in iadesi için yaptığı başvuruya, KKTC'nin bağunsız bir ülke ol- duğu yanıtını verecek. Na- dır'in Türkiye'ye gelmesi duru- munda İngiltere'ye geri verilip verilmeyeceğj sorusuna Dışişle- ri Bakanlığı Sözcüsü Volkan Vural. "Türkiye ile İngiltere arasında suçlulann iadesi an- laşması bulunmamaktadır. Konuya adli kurumlanmız ka- rar verir" karşıhğını verdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Volkan Vural. haftalık basın toplantısında Asil Nadir'in Türkiye'ye gelip gelemeyeceği- ne ilişkın sorulara. gerek Türk Anayasası'nın gerekse de iç hu- kuk düzenlemelerinin, hiç bir Türk vatandaşının ülkeye giri- şinin engellenemeyeceği yolun- da olduğunu belirtti. Vural, Asil Nadir'in Türkiye'ye gelme- sinin bir hak olduğunu söyledi. Nadir'in Türkiye'ye gelmesi durumunda İngiltere'ye geri ve- rilip venlmeyeceğini soran ga- zetecilere Vural, şu karşılığı ver- di: "Türkiye ile İngiltere arasın- da suçlulann iadesi anlaşması bulunmamaktadır. Bütün Av- rupa ülkelerinın Avrupa Kon- seyi çerçevesinde imzaladığı bir anlaşma bulunmaktadır. Bu anlaşma ise iç hukuk mevzuaü- nı temel almaktadır. Konuya adli kurumlanmız karar verir." Türkiye, KKTC'nin egemen- liğini vurgulamakla birlikte, Asil Nadir'in İngiltere ile olan ikili ilişkilerini ve sürmekte olan New York görüşmelerini etki- lememesini istiyor. Sözcü Vu- ral, Nadir olayının diplomatik bir yönünün bulunmadığını, konunun "basit bir hukuk" olayı olduğunu vurgulayarak, uzun yıllardır süren İngiltere- Türkiye işbirliğinin bu olaydan etkilenmemesini dilediklerini söyledi. Vural, şımdıki aşama- da olayın Türkiye'yı ilgilendı- ren bir yönü bulunmadığını da söyledi. Vural. Nadir'in Güney Kıb- ns, KKTC. Türkiye ve İngiltere vatandaşlığına sahip olduğuna da dikkat çekti. GOZLEM UĞURMUMCU • Baştarafi 1. Sayfada Amerikan mandacılarının teslimiyetçiliklerine karşı Anadolu'da örgütlenen Kuvayı Milliye Örgütü ne katıl- mak için evini ve çocuklarını istanbul'da bırakıp, An- kara'ya gitmişti. Yunus Nadi, anılarında anlatır. ingilızler, yanlarında Ermeni, Rum ve Türkler'den oluşan on kişi olduğu halde o zamanki adıyla istanbul'daki "Yenigün Matbaası'ru basıp, Yunus Nadi'yi ararlar. Amaçları, Kuvayı Milliye'yi savunan bir gazeteyi susturmaktır. Gazete ingiliz polis- lerince basılır, matbaa işçileri dövülür. Yunus Nadi, bir arkadaşının evinde gizlendikten sonra Anadolu'ya doğ- ru gizlice yola koyulur. Yunus Nadi'nin Kurtuluş Savaşı anılarına göz atalım. - Nihayet istasyondayız. Orada da oldukça kesif bir kalabalık. Mustafa Kemal Paşa, mumtaz tavır ve sima- sıyla derhal nazarı kendine celbediyordu. Vagonlardan atladık ve ellerine sarıldık. Ali Fuat Paşa orada idi. Vila- yet orada idi ve memleket orada idi. istanbul'un ve memleketin büyük felaketinden çıkıp gelen kafile bir ha- cı vapuru gibi. Yunus Nadi, o günden sonra hep Atatürk'ün yanında Dtdu. Yenigün gazetesi Ankara'nın sesini, Mustafa Ke- mal'in inançlannı yansıttı. Saltanat ve hilafete karşı ya- yınlar yaptı. Kuvayı Milliye'nin sozcülüğünü üstlendi. Bir yandan emperyalıstlere karşı tavır alırken, öte yandan da emekçi kesimi savunan yazılar yayımladı. Özetle, bugünkü Cumhuriyet'in ulusallık ve devrimcilik yörün- gesindeki yayınları, o günün Yenigün gazetesindeki si- yasal ve ideolojik görüşlerin aynısıydı. Kurucumuz Yunus Nadi, Cumhuriyet döneminin ilk Millet Meclisi'nde Anayasa Komisyonu Başkanı olarak "Cumhuriyet" sözcüğünün anlamını açıklamıştı. Cum- huriyet yönetiminin kurulmasından sonra Yenigün ga- zetesınin yerine kurduğu gazetenın adı da Atatürk tara- fından saptanmıştı: Cumhuriyet! Yunus Nadi'nin Cumhuriyöt gazetesindeki ilk başyazı- sında koyduğu ilkeler bugün de geçerli değil midir? - Cumhuriyet, ne hükümet ne parti gazetesidir. Cum- huriyet, yalnızca cumhuriyetin, daha bılimsel ve yaygın tanımı ile demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet ve demokrasi düşüncesi ve esaslannı çiğneyen ve yıkan, yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir... Yunus Nadi'nin Kuvayı Milliye örgütüne katlmak için istanbul'dan kaçıp, Ankaraya ulaştığı günlerde Bolu mutasarrıfı Osman Kadri'nin, Kuvayı Miltiyecileri, "Bol- şevik namı altında dortyüz senelik din ve devlet düşma- nımız olan Moskoflardan çıkmış muhalif-i şer-i şerif ve mugayir-i kanun olan bir adete kapılan birtakım eşktya" diye suçlayan bildirileri yayımlanmaktaydı. Kuvayı Milliye'nin ve o saflara katılan Yunus Nadi'- lerin hangi ortamlarda savaşa katıldıklarını anlamak için bu saldırıları ve bu saldırıları o günden bugüne sür- dürenlerin kimliklerinı daha lyi tanımak gerekir. Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın amacına iyice yabancıla- şıldığı dönemlerde Cumhuriyet gazetesinin varlık nede- ni ve önemi, hiç şüphesiz, daha iyi anlaşılmaktadır. Ku- vayı Milliye ruhunu ayakta tutacak gazete ve gazetecile- rin, o gün olduğu gibi bugün de çok yönlü saldırılara uğ- ramaları, anlamlı rastlantılar değil midir? Cumhuriyet gazetesi ulusal görüşleri savunur; bu ula- sailık, her türlü gerici, ırkçı ve şoven anlayışa karşı Ata- türk milliyetçiliğinden ve halkçılığından yanadır. Cumhuriyet gazetesi, devrimcidir, anriemperyalist Kuvayı Milliye ruhandan yola çıkar ve bu felsefesi ile yeryüzündeki bütün ezilen uluslardan yana tavır alır... Cumhuriyet gazetesi cumhuriyetçidir. Erzurum Kong- resi'nin bütün dünyada haykırdığı gibi, "Kuvayı Milliye'- yi amil ve iradeyi milliyeyi hâkim kılmak" ilkesine sıkı sıkıya bağlıdır. Bu yüzden her türlü siyasal düşünceye söz ve örgütlenme hakkı tanımayı, demokrasi an- layışının vazgeçilmez inancı sayar... Cumhuriyet gazetesi, ekonomide plancı ve devletçi- dir. Ekonominin yabancı sermayeye, devlet bankalan desteğindeki bir tekelci yapıya verilmesine karşı çıkar... Cumhuriyet gazetesi, Atatürk'ün laiklik ilkesini, din ve vicdan özgürlüğünün temel güvencesi olarak benimser ve bu amaçla savunur. Cumhuriyet gazetesi, dün olduğu gibi bugün de Kuva- yı Milliyecılerın gazetesidir. Ne mutlu Cumhuriyet gazetesinin yazarı, muhabiri, çalışanları ve okurları olarak bu inançları paylaşanla- ra... Âmiklioğlu: Yanlış anlasıldım SERDARKIZIK İZMİR- SİT alanlannın ve korumaya alınacak kültür var- uklanrun yağmalanmasına yol açacak yasa değışiklıği önerisi- nin sahibi ANAP Milletvekili Ateş Âmiklioğlu, teklifini geri çekti. Böylece korumacılann tepkisine yol açan bir yaniışlık- tan geri dönülmüş oldu. Bu arada yağmanın kapısını arala- yanın büyük ölçüde Âmiklioğ- lu değil de DYP Antalya Mil- letvekili Hayri Doğan olduğu ortaya çıktı... Âmiklioğlu, kendisinin yan- lış anlaşüdığmı belirterek tekli- fini 29 nisan günü resmen geri çektiğini söyledi. Bu sonuc, ko- rumaalar acısından önemli bir başan. Ancak, yasa değişikli- ğiyle ilgili süreç, Anadolu'nun tarihi ve kültürel mirasının yeni talanJara ve yağmalara karşı ne denli korumasız olduğunu gös- termesi acısından da çok ilginç. Amiklioğlu'nun teklifinde iz- lenen yol, gelişmeler ve gösteri- len yaklaşunlar bu ilginç duru- mun mozaiğini oluşturuyor. Bu tabloya' bakıldığında şöyle bir göriinüm ortaya çıkıyon Âmiklioğlu, TBMM Bayın- dırlık, İmar, Ulaştırma ve Tu- rizm Komisyonu'nda kabul edilen yasa değişikJiği önerisi- nin kendi teklifiyle benzeşmedi- ğini söylüyor. Kendisine yöne- lik tepkileri bu denli hak etme- diğini belirtiyor. 69. yılmıızı kutladık • Baştarafi 1. Sayfada yemeği yedi. Kuruluş yıldönü- Se^i Osmanbeşeoğhı mümüze çok sayıda kişi ve ku- Şüleyman Ozgün, Mehmet Ali ruluş kutlama mesajı ve çiçek Ozkoral, Abdullah Yazıa, gönderdı. Mahmut Yavnı üe Himmet Anakent Belediye Başkanı Yavuz'a plaketlen Berin Nadi, Nurertin Sözen, SHP ll Başkanı Afcv Coşkun, Ljüe Toknş ve " " * Atilla Coşkun tarafından verildi. Plaket töreninden sonra "Cumhuriyet Ailesi" gazetemi- Yüksel Çengel, Hûrriyet Gaze- tesi Murahhas Üyesi Yaşar Eroghj ve Yayın Danışmanı . , , - . . - Doğan Hızlan gazetemize gele- zın bahçesınde geleneksel öğle rek\ıldönümümüzükutladılar. Teşekkür ederiz Baştarafi 1. Sayfada İzmir Büyükşehir Belediye Baş- kanı Yüîcsel Çakmur, Kırşehir Belediye Başkanı Dr. Cahit Gürses, DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, TGS Genel Sekreteri Ziva Sonay, Türk Kalp Vakfı Başkanı Çe'tin Yıldı- rımakın, PTT Genel Müdürü Cengiz Bulut, Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Başkanı Oktay Akbal, PEN Yazarlar Demeği, Nâzim Htkmet'Kültür ve Sanat Vakfı, Gazeteciler Cemiyeti, Basın İlan Kurumu, Türkiye Ga- zete Sahipleri Sendikası Genel Sekreteri Barlas Kûntay, Türki- ye Spor Yazarlan Derneği, Mü- liyet Gazetesi Genel Yaym Yönetmeni Umur Talu, ANKA çalışanları, FJash TV Genel Ko- ordinatörü îbrahim Ertarman, Türkiye İş Bankası Genel Mü- dürü Unal Korukçu, BRT Rek- lam Ajansı çalışanları, Teletaş Genel Müdürü Enver tbek, Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, siyasi parti yö- neticüeri, gazeıeler, ajanslar, bastn kunduşları, işçi ve işveren kunduşlan, kamu yöneticileri, şirketler, bankalar, reklam ajansları, sanatçılar, yazarlar ve tüm okurlartmıza teşekkür ede- riz.