Catalog

5 NİSAN1993PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER CUMHURIYETTEN OKURLARA ÖZGEN ACAR Nereden Nereye? Perşembe günü Cumhuriyet için önemli bir yıldönü- mü, önemli bir dönüm noktastdır. Cumhuriyet'teki gelişmeleri izleyen okurlarımız, ge- çen yıl 8 nisandaki önemli yönetim değişikliğini anım- sarlar. 8 nisan öncesinde gazetenin net satışı 35 binlere in- miş, personele ikı aylıkları ödenmemiş, gün olmuş baskı için kâğıt, araçlar için akaryakıtbulunamamıştı. Başta "Uzanlar'ın Imar Bankası olmak üzere gazete- nin kapısına yığılan alacaklılar, protestolu senetler, öde- nemeyen borçlar, geometrik dizi ile artmıştı. İflasın eşi- ğine gelen şirket konkordato istemişti. ••• Bu koşullar altında 'Cumhuriyefm yönetimine gel- mek, hele 'gönüllü' olarak gelmek, akıllı bir insanın ya- pacağı bir davranış değildi Sadıkokurun ısrarlı isteği ileçalışanlann ozverili azmi birleşince o günkü koşullar altında, yönetime bile bile gelindi. Bu değişiklik üzerine Babıâli'de, Cumhuriyet'teki bu 'macera' konuşuluyordu. Yeni yönetimin oynadığı ku- mar' tartışılıyordu. Eşim dahil tüm arkadaşlarımın sorduğu bir tek soru vardı. Tüm Cumhuriyet çalışanlarının da muhatap ol- dukları soru aynıydı: "Kurtarabilecek misiniz?" ••• En büyük destek okurdan geldi. Yönetim değişikliği üzerine önce satış arttı, sonra reklam getirleri yüksel- meye başladı. Bu yükselişçalışanlara umut verdi. Gün oldu evterine bir ekmek bile götüremeyen çalışanlar, büyük özveri ve anlayışlannı sürdürdüler. 8 aralıkta iflas eden 'Cumhuriyet Malbaactlık ve Ga- zetecilik TAŞ'nin yerine ilk iş olarak 'Yeni Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayınctlık AŞ' kuruldu. Gazetenin çe- şitli kesimlerinde çalışan 11 kişinin, hemen hemen 'ser- mayesiz' kurduğu bu şirket, sıfır kuruşla Cumhuriyet'i çıkarmaya başladı. 'Cumhuriyefm adı ve 'b/nas/'Yunus Nadi varislerinden kiralandı. ••• Bugün Cumhuriyet'te çalışan herkes aylıklannı artık düzenli alabiliyor, hatta simgesel de olsa geçen bayram bir de ikramiye dağıtıldı. Şurası muhakkak ki çalışanların özverileri bugün de sürüyor. Hiç kuşkusuz, günün ekonomik koşulları ve pi- yasadaki benzeri ücretlerle Cumhuriyet çalışanlarının aylıklannı kıyaslama olanağına henüz kavuşulmuş de- ğildir. Gazete -az bir bölümü de olsa- artık daha kaliteli ithal kâğıdabasılıyor. Cumhuriyet'in kapısında artık ne icracılara ne de baş- ka alacaklılara rastlanıyor. Tirajımızın istıkrarlı bir biçimde arttığı bir sırada Babıaii'deki 'ansiklopedi savaşı', bu artışı durdurmakla kalmadı, yüzde 11 oranında bir düşuşe de neden oldu. Yine de net satış 8 nisan öncesine kıyasla ikiye katlandı. Şimdi artık, ne bana ve ne de arkadaşlarımıza "Kurta- rabilecek misiniz?" diye soruluyor... Şimdi sorulan soru farklı: "ötekilerine kıyasla iyi bir gazete veriyorsunur. An- cak gazetenin içeriğini biraz daha çeşitlendirebilir m/S/- niz? Gazeteye biraz çekıdüzen verebilir misiniz?" Işte, 'Cumhuriyefm bir yılda geldiği nokta bu... ••• Şimdi Cumhuriyet, bu sorularda yer alan istemleri ya- nıtlamak amacıyla önemli bazı hazırlıklar yapıyor. Birincisi... Gazetenin 'kamusal hizmet yapan' yanını, 'gazetenin içeriğini' okurlarımıza layık olacak biçimde daha da güçlendirmeye yönelik çalışmalarımız sürüyor. önümüzdeki bir iki hafta içinde Cumhuriyet'te biçim- sel ve içerik açısından önemli değişiklikler bulacaksınız. Bunun için biryandan kadrolarımızı güçlendirirken, bir yandan da Türkiye içinde ve dışında bu içeriği çeşitlen- direcek çok önemli bazı bağlantılar yapıldı. Aşamalı olarak okurlarımıza ulaşacakolan ve öze iliş- kin bu yenilikleri beğeneceğinizi sanıyoruz. Ikincisi... 70 yıllık 'Cumhuriyefm kurumlaşmasına yö- nelik çalışmalardır. 8 nisandan sonra kurumlaşma yolunda atılmış ilk adım, ticari alanda 'Yeni Gün AŞ' adlı şirketin kurulma- sıdır. Kurumlaşmanın bir yıl içindeki en önemli aşaması ise 'Cumhuriyet Vakfı'nın kurulması ve çalışmaya başla- masıdır. "Atatürk devrim ve ilkelehnin açtığı aydınlanma'yo- lunda" Nadir Nadi'nin Cumhuriyet için düşüncesi olan bu vakıf da eşi Berin Nadi ve çalışanlarca gerçekleştiril- di. Okurlarımız, ABD'nin en ünlü dergisi 'National Geog- raphte'nin, en ünlü gazetesi The New Yorfc Times'ın kuruculannın öngördüğü vakıflarla nasıl yönetildiklerini bilirler. Bir başka biçimde de olsa Avrupa'nın en ünlü gazetesi 'Le Monde'un kurumlaşmasında da benzeri bir yöntem geçerlidir. Dünya çapındaki bu yayın organlarını daha da güçlü yapan, kurumsallaştıran, arkalarındaki bu vakıflar degil midir? Borçsuz bir 'Yeni Gün' şirketi ve güçlü 'Cumhuriyet Vakfı'nm desteği ile 'Cumhuriyet Gazetesi' Türk toplu- mundaki işlevini daha sağlam maddi olanaklara daya- narak yürütme gücüne kavuşmuş olmaktadır. Bir yıl önce heran 'kapanma', 'batma'yada 'satılma'- sından söz edilen Cumhuriyet, o günleri daha bir yıl bile dolmadan geride bırakmıştr. Bugün 'gazete'artık okurlarıntn isteklerine uygun ola- rak içeriğini çeşitlendirip ve zenginleştirmeye yönel- miştir. Bu alandaki çalışmalar yoğunlaşmışbr. ••• Cumhuriyet bugün çalışanlarca çıkarılan bir gazete- dir. Cumhuriyet de öteki gazeteler gibi 'kamusal hizmet yapan bir ticari kuruluştur. Cumhuriyet de satışını ve satış gelirini, reklam girdilerini arttırmak zorundadır. Okurlarımızın gazetelerini yaşatma azmi, çalışanlann görülmemiş özverileri ile bir yıl sonra gelinen noktadan dolayı ben ve arkadaşlarım bugün bir başka türlü mutlu- yuz. Aynı mutluluğu sizlerlede paylaşmak istiyoruz. İLAN T.C. FATtH ÜÇÜNCÜ ASLİYEHUKUK HAKtMLİĞt'NDEN 992/743 Davacı Birsen Alkan tarafından davalı Mahmut Alkan aleyhine açılan boşanma davasında: Sofralıçeşme Cadbaşlar apt. no: 77/1 Karagümrük-Fatih'te mu- kim davalı Mahmut Alkan'ın zabıta marifetiyle adresınin tahkiki mümkün olmadığından adına ilanen leblıgat yaptlmasına karar veril- miş olup duruşmanın bırakıldığı 4.5.1993 günü saat 9.30'da ibraz ctmck istediğiniz vesikalarla bırlikte mahkemeye gelmeniz veya vekil göndcrmcnız aksı takdırde gıyap karan teblığ cdilmeyerek duruşma- ya gıyapia devam edileccğı HUMK'nın 509 ve 510. maddeleri gere- ğincc daveliyc yenne kaım olmak uzere ilan olunur. 5.3.1993 3174 • 'Konuşan Türkiye'de susturulan radyolann direnışı sürüyor. Sökaktan yayın yapmaya çalışıyorlar, imza kampanyalan çığ gibi büyüyor. Flash TV çalışanlan, verici antenlerinin sökülmesini siyah İcurdeleyle protesto ettiler. Flash TV karann iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidecek. • Özel radyove televizyonlann kapatılması karannın mimarlanndan Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu, özel radyolan ülkeye gümrüksüz sokulan cihazlan kullanmakla suçladı. Topçu, özel radyolann frekans trafiginde yarattıklan karmaşadan dolayı bir çok yerden yakınmalar geldiğini söyledi. Haber Merkea - Özel radyo ve lelevi?- yonlann kapalılmasına tepkiler sürer- ken, L'laşlırnıa Bakanı Yaşar Topçu, özel radyoculan ülkeye gümrüksüz so- kulmuş cihazlan kullanmakla suçladı. Flash TV çalışanlan. dün Cağaloğlu'- ndaki ıdare binasına büyük bir siyah bez asarak özel radyo vc lclevizyonlann ka- patılmasım proicslo cttilcr. İki gün önce verici antcni mühürlcnen Flash TV çalışanlan, kollanna ve yaka- lanna da siyah kurdele taktılar. Genel Müdür yardımcısı Mnzaffer Baca yapiığı açıklamada, karann iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvura- caklannı, zarariannın karşılanması için lazminal isteyeceklerinı söyledi. Yurtdı- şından yayın yapan televizyonlann vergi kaçakçılığı yaplığını, Hükümet'in bu te- levizyonlan kapatmamakla çifte stan- dan uyguladığını belırten Baca. üç gün önce uydu yayınına gecmelerine karşın kapatıldıklannı kaydelü. Bakırköy Belediye Başkanı Alı Talip Özdemir, Bahçelievler Belediye Başkanı Muzaffer Doğan, MaJlepe Belediye Baş- kanı Bahüyar Uyanık vc Tuzla Belediye tûn yurtta susturuldu. Bir türlü çı- kartılamayan yasanın bedelini özel radyolar vc vatandaşlar ödüyor. Başkanı İdrisGüllücedeFlash-TVbına- Topçu ne diyor? sına gelerek uygulamavı eleşürdiler. Ay- nca CHP, ANAP ve DSP il yönclicileri de Flash-TV'yi ziyarel cdcrck, çalışanla- nn mücadclelerinc destek verdiklcnni bildirdilcr. Izmir İzmir'de özel radyolann kapatılma- şına yönelik lepkiler giderek büyüyor. Önccki gün yayın araçlannı sokağa ta- şıyarak yayınlannı sürdüren bazı özel radyolar dün de imza kampanyasını yoğun biçimde sürdürdülcr."Radyo- lanmızı geri istiyoruz" sloganıyla sür- dürülen imza kampanyasında şu gö- rüşlcre yer verildi: "Özel radyolar va- Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu, Cumhuriyet'in özel radyolar ncdeniy- le özellikle hava trafiğjnde meydana gclen aksamalara ilişkin sorulanna, şu yanıtlan verdi: - Lufthansa'nın da aralarmda bulun- duğu çok say tda Türkiye'ye sefer yapan ulusiararası havayoiu firmalanniB fre- kanslardaki kanşıklık nedeniyle turizm sezonu öncesinde Türkiye seferkrini ip- ta) edeceği uyansmda balumhıklan doğru mu? Topçu- Muhtelif yerlerden var. Ha- va trafiğıni engelliyor. Bizzal benim başıma geldi. Pilot. koplitin kapısında beklerken irtibatı kcsildi. Araya mü- şimdi neden kaldınlıyorT deniyor. Yasanın şimdiye kadar neden uygula- namadığını söylerim. Altı tanegenelge var bu konuda. Fakat valiler uygula- mada tereddüde düşmüş. Yani uygu- lama konusunda bir arayış olmuş bu- güne kadar. özel radyolar neden güm- rük kaçağı? Niye, "Bizim cihazlanmız gümrüksüz değildir" diyemiyorlar? - Frekans irialleri karmaşası nede- niyle Gendkurmay Başkaıriığı'ndan da uyan var raı? Topçu- Bir sürü var cfendirn, bir sü- rü var. Ben sizin mesleğinizi biliyo- rum, gazetenizi biliyorum. Ama, özel radyolan bilmiyorum. Neden bilmi- yorum? Yasayı uyguluyomz biz. Yeni korsan radyo İstanbul'da nereden yayın yaptığı _,_..._ belli olmayan bir radyo, "korsan" ya- landaşlann tum tepkilenne karşın bü- zik girdi. 'Şimdiye kadar izin verildi, yma başladı. FM bandj 104.0 frekans- tan yayın yapan radyo. "Burası halkın sesi. Hiç durmayın, en yakınınızdaki- ne haber verin, sesimiz kesilmemiş deyin" cağnsında bulundu. Gazetelere dün saat 18.30'da, nere- den çekildiği belli olmayan bir faks ile 104.0 frekansından yayına geçtiklerini belırten bir açıklama geçildi. "Şu an- dan itibaren radyolannızın FM ban- dındaki 'Beyaz Sesi' taramaya devam edin. Süpriz çıkışlarla karşılaşacaksı- nız" şeklindeki açıklamada daha son- ra "Şimdilik çağa böyle ayak uyduru- yoruz. Amacımız ses olarak yaşamak ve diger radyo istasyonlannı buna da- vet etmek denildi: " Hükümet, özel radyolan Telsiz Kanunu'na aykın olduğu için kapatü. Oysa bütün özel radyolar bu hükümet zamahjnda açılıp saçılmışlardı. Hükü- met, yasa koyamadığı her şeye yasak koyarak işin içinden sıynhyor." VELİEFENDİDEİLKPAZAR Bolümn,Mengennçesin»çorçocuk,yaşl.gen ç,kadn .erkek,resn,i BABA BABA'BAK, ATI SEVİYORUM Oğlan, ilkokulun sivil demeden bir araya toplayın. Ne kadar nüfusederse, Veliefendi'de yılın ilk pa/arı, işte o kadar insan vardı. "Daha dördüncü sınıfında. Henüz ağzı söt kokuyor. Nice yanşlar kazanmış Dare De- daçoktu''di\en varsa, yalan olmaz. Bahislere büyük umutlaıia yine milyarlarv atınldı. Kazanan oldu tabii, ama fer- vil de aynı yaşta. Emekliliğini dolduracağı günler, artık sayılıdır. Tabii soâ yadı fîganber zaman oklugH gibi daha fazlaydı. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER) günJerinde yaşlı, ama zarif ayaklanna bir şey olmazsa. ' î)işijdkey, (ttşiot; oynaycuukıkabcüuıt Ne diyor Baba? "500 gündür hata yapılması, 501. günde de bu hatayı sürdürmeye gerekçe oluşturur mu?" Aman, siz st olun da, Başbakan 'm bu mantığmı özellikle atyarışı günlerinde aklmızdan bir an çikarmayın MUSTAFA SAĞLAMER Kadın vali, kadın emniyet müdürü olur da kadın jokey ol- maz mır Olmaz. O da olmayı- versın efendim... İstanbul atyanşlaımın ilk pa- zan. Veliefendi. Mengen ilçesi- nin ebesiyle, bebcsiyle lüm nü- fusunu kapsayacak kadar kala- bahk. Haydi havanın güzclHği, Allah'ın ışi. Bir de adamlar ay- başına denk getirmez mi! Orta- direğin cebinde henüz sıcak bir- şeyler mevcut. Bcsbelli gecikü- rilmiş ev kirası, bakkal, manav borcu. Ama birde tutlurulursa, gel keyfim gel. Kasap Rıza Efendi'nin, iradesi dışında ceb inizde duran parası. Chase Manhaltan Bank reposunu gc- ride bırakır vallahi. Adam bu düşler içinde ku- ponlannı doldururken, çocuk bağınp durmakla: "Baba baba bak, atı seviyo- rum, bir şey demiyor!" "Oğlum, onun adı Darc De- vil. Neredeyse cmekli olacak. Senin yaşında. Dördüncü anıf- tasm, at kadar terbiyen yok. Şurda para kapmaya çalışıyo- ruz. Sessizol..." Gökhan ve Gülten, amcaJa- nyla birlikte gelmiş. Gökhan "Amcam yanşlann hastasıdır, biz allan seyreüneye geliyoruz" diyor. Amca, uğur olur diye ye- ğenlcre de oynatıyor. Gülten ise yanşmalan seyreüneye bayılı- yor. Ağaçlann gölgesindcn, baykuş çığlığı gibi bir kadm feryadı: "Keriiim, gel iki köftc ye dc gjt" "Bırak köteyi be hanım. Şu- nu bir koyalım, köfteci dükkanı ahnm sana..." Cumartesi gecesi, İnterstar muhabiri, Başbakan'a soruyor Bursa Belediye Başkam'nın makam odasında: "Saym Demirel; özel radyo yayınlan 500 gündür yasadışı dcğjl miydi? Neden şimdiye ka- dar önlem almadınız?" Soruya soruyla karşıhk vcren Baba, beklenen yanıtlanndan birini veriyor. "Yasanın 500 yıldır uygulan- mamış olması, 501. günde dc aynı yanlışı sürdürmeye gerek- çe teşkil edebilir mi?.." Baba'nın bu mantığmı kulak arkası etmeyelim. Bugünc ka- dar, "Kadından bal gibi jokey de olur" demişsek bile, zarann burasından dönelim vc bir da- ha da Ncbahal'e, Sabahat'e gü- vcnmeyclim. Haa, "Şimdiye kadar hep er- kek jokeylere oynadık da bir şey mi oldu! Bugün alsak bile ertesi gün kat kal geri yalırdık" diyenler varsa, geç dc olsa uyandıklan için gönülden teb- rikler. Heie hele bu uyanışlannı eyleme de dökebilirlerse, gönlü- müzün en derin köşelerinden tcbrikler... İşte birinci ayak bitü. Yem- yeşil bir elliliği, biraz feminist duygularla, biraz da bizim dol- duruşumuzla Seher'e binen Ne- bahat Yalçındağ'a yatırmış olan foto muhabiri Hatice Tun- cer, o ancak bilenin bileccği 2 no'lu bakışıyla, hışım gibi üstü- müzc dognı geliyor. Yanşın ga- libi, Orhanbey'e binen Engjn Nebahat ise, ancak üçüncü ola- bildi. (Yanşta dört at olsaydı, Hatice belki de bu kadar kız- mayacaktı)... Ah Nebahat ah! Senin suçun yok; bizdc kabahat... Çok boyutlu bir defileııiıı anatomisi • ANDROMEDA'OA PANAYIR Bcş yıldızlı otelin diskoteğindedans vardı, şov vardı, oryanlal vardı, izdiham vardı, yalvanr gibi açılan ellervardı. Yüksek tabakanın güzel kızlan ve yakışıklı erkekleri gecenin ilerleyen saatlerinde ancak kendilerine gelebildiler. Yağmadan vazgeçerek içki ve dasın kollanna atıldılar. Bu arada diskotekte bir de defıle vardı. MUHARREM AYDIN Gelin sizinlc, dilerseniz, dünyaca ünlü rcssamlan kıskandıracak ölçüdc farklı renklerle dolu Jsıanbul gecelerindcn birin- de, ilginç bir yolculuğa çıkalım... Yazımız, özellikle, halen istanbul dışın- da yaşayan ve buraya laşınnıak için larihi fırsatı kollayan Anadolulu kardeşlenmiz- ce daha bir ilgiylc okunmalıdır. Çünkü, yolculuğumuz boyunca, bu fırsatı yaka- layarak Istanbul'a kapağı atmış yaşıtlan- nın, hclc hele cebi şişkin gençlerin, cğlencc adı altında ncler yaşadıklannı gösıermesi açısından da ibrel verici olabilir. Giyim firmalannın, yeni ürünlerini tü- keliciyc tanıtmak amaayla gcrçekleşlirdi- ği dcfılelenn gerçck mekanı, çoğunlukla Istanbul'daki beş yıldızlı lüks oteller. An- cak gençliğc hiıap cden bluc-jcan fınnala- n, tüketicinin ayağına giderek, defılclerini genellikle diskoteklerde yapmayı tercıh ediyor. İşte bu defilelerden sonuncusunu ise Canabis Jeans, Podyum Ajans araalı- ğıyla önceki gece Andromeda Disko'da gerçekleştirdi... Lazer ışınlannın yanı sıra yapay sislerin sigara dumanıyla kanştığı. yüksek hacimli müziğin kulaklan delercesine çaldığ) And- romeda'yı tıklım tıklım dolduran gençler, saatler öncesinden yerlerini alarak pistı kuşattı. Fıımanın davctlisi, prolokole mensup orta yaştakı konuklar ise pisti ve mankcnlcri görcbilmck için ayakkabılan- nı çıkartıp kolluklann üzcrindc ayakla "Ben de isterim, bana da ver, lütfenî" diye inleyen yüksek tophıımın üy esi genç kızlarla bol briyantin çekibniş saçlı, zengin çocuklan, içinde ne olduğunu bile bilmedikleri bir çantaya sahip olabilmek için, görgü kurallannı yerle bir ettiler. durmak zorunda kaldılar. Saatler 24.00'ü geçüktcn sonra Podyum Ajans'ın gcnç sa- hibi Aşkın Koçsahneyeçıktı ve "Defilemiz birazdan başlayacak. Ama bu sıradan bir defile değil, bir şov!" anonsunu yapü. Önce, piste cıkan bir dans grubu, genç- lerin havaya girmesini sağladı. Hemen ardmdan arzı endam eden mankenler ise, diğer benzeri defilelere kıyasla. hiç de alı- şılmadık bir başlang»ç yaparak. ellcnndc- ki 'Canabis Jeans' armalı naylon poşct çantalan ritmik hareketlerle çevredcki gençlerin üzerlenne altı. Diğer mankenler de aynı şeyi tekrarladılar. "Özgün" dav- ranış biçimlerini bcnimscycn günümüz toplumunun bir parçası gençkrimiz ise, hediyeleri kapmak için birbinni çiğnedi. Ortalık lam bir panayır yerine döndü. "Ben de isterim, bana da ver. lülfen!" dıyc inleyen yüksek loplumun üyesı genç kı- zlarla bol briyantin çekilmiş saçlı, yakışıklı zengin çocuklan, içinde ne olduğunu bile bilmedikleri bir çanlaya sahıp olabilmek için. görgü kurallannı bir anda unutuver- diler. Tüm çırpmışlanna karşın çanta sa- hibi olamayan gençlerin yüzünü kırgjnlık ve üzüntü kapladı. Çanta kapabilen şanslı gençlerin de yüzü gülmüyordu; çünkü çantadan çıka cıka bir kot şapka çıkmışu! Yüze yakm eşanviyon çantanın havada uçuşluğu defile, evlere şenlikti! Neyse ki, mankenlerin kollan yoruldu da bu yağ- maya bir son verdiler. Böylecc sakinleşen gençler de Andromeda'ya defîte izlemeye ve ardmdan sabaha dek içip, dans etmeyc geldiklçrini anımsadılar. Defilenin bilimindcizlcyicilerdcn sık sık ve 'zorla' alkış istcyen Podyum Ajans'ın sahibi Aşkm Koç, kendisini gençlereen iyi eğlence hizroeıini vermekle mükcllef his- setmiş olsa gerek ki, bu kez de piste Semra Su adındaki dansözü çıkartü. Semra'nın oryantaliyle coşan gençlerin keyfine diye- cek yoklu. Bundan cesarel alan Aşkın Koç, bu kez de büyük bir edayla gecenin sürprizini çağırdı. Bu sürpriz, pop şarkıcı- sı Erdal'dı. Bir iki parçasını play-back söy- leyen Erdal, gençieri sabaha kadar süre- cck dans maralonuna ısındırdı ve kulise yöneldi. Sözde defile de, böylelikle nokta- lanmış oldu... Gençler boş bulduklan piste firiayarak, kurtlannı dökmeyc başladı. Bu sırada Andromeda'nın giriş kapısının önündeki dcv eşantıyon çantasınm çevresini doldu- ran ve fırmanm asıl vermesi gereken basın bültcninı sormayıp, çantanın içindeki pa- ketleri birer ikişcr "götüren" basın men- suplanndan şimdilik bir tümccyle sözct- mck yeterli olacak Renkli bir İstanbul gecesindeçıktığımız yolculuk, burada sona eriyor. Biz sızlere aktardığımız gecenin başlığını 'Çok boyutlu bır defilenin anato- misi' olarak seclık. Buna bir ad da. islerse- nız siz bulun .. ATtNA Toros Caııavaıı' ödülleri yuttu • AzizNesin'in yapıü Yunanistan'da dÜ2EnlenenbirTiyatro festivalinde4 ödül kazandı.Nesin'in bir çok eseri daha önoe Yunancaya çevrilmişti. ATtNA (AA) - Aziz Ne- sin'in 'Toros Canavan' adlı yapıtı, Yunanistan'da düzen- lenen bir tiyatro festivalinde hemen hemen tüm ödülleri kazandı. Ülkenin çeşitli şehirlerin- den amatör tiyatro topluluk- lannın yanştıgı "9. Kardiça Tiyatro Festivali"nde Aziz Nesin'in 'Toros Canavan' tam dört ödül elde etti. Festivalde Yunanistan'ın önde gelen tiyatro sanatçılan ve eleştirmelerinden oluşan jüri 'Toros Canavan'nı oyna- yan Giritli amatör tiyatrocu- lar kurulu 'İraklion Kum- panyası'na en iyi temsil ödü- İünü verdi. Toros Canavan' daha ön- ce Yunanistan'ın en büyük ti- yatro sanatçılanndan Stefa- nos Lineos tarafından bir yıl süreylc Atina'da sahnclen- mişti. Aziz Nesin'in yazdığı escr- lenn önemli bır bölümü Yu- nancaya tercüme edilmiş bulunuyor.