25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1NİSAN1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 BirsenHter resimsergisi • ANKARA (ANKA)- Birsen İtter'in yağlıboya resim sergisı. bugün Galeri Şelvin'de açılıyor. Birsen İlter. 1953yıhnda Sakarya'dadoğdu. 1973 yılında Gazi Eğjtim Enstitüsü'ne giren sanalçı, 1975 yılında grafık bölümünden mezun oldu. Turan Erol, Nevzat Akerai ile çahşan İlter, çeşitli illerde resim öğretmenliği yaptı. Fransa, tngiltere ve tspanya'da sergilcr açan tlter, halen Bursa Ktz Lısesi'nde resim öğretmenliği yapıyor. Birsen İlter'in doğa manzaralanndan oluşan yağlıboya resim sergisi 30 nısana kadar açık kalacak. Kiliseden kütûphaneye •ORDU (AA)-Ordu'da bulunan ve kaderine terk edilen tarihikilise onanlarak kütûphaneye dönüştürülecek. Yapılan açıklamaya göre 1800'lü yıllarda kilise olarak kullanılan.yıllardırboş olarak kaderine terk edilen belediyeye ait kilise, Kiiltür BakanlığYna devredilecek. Belediye Başkanı Kazım Türkmen, bakanlık ılc yaaşmalann sürdüğünü belirterek, şunlan söyledi: " Binada yıilardır kimse bulunmuyor. Bizbmanın restoreedilerek yetişkinler ve araştırmacılar için bir kütüphane olmasını isüyoruz." Dünyavatandaşı Nazım • tZMİT(AA)-SHP Kocaeli İlGençlik Komisyonu, Nazmı Hikmet in yeniden vatandaşlığa kabuledilmesi ve mezannın Anadolu'ya getirilmesi için imza kampanyası başlatlı. SHP Kocaeli 11 Merkezi'nde imzaya açılan dilekçede Naam Hikmet'in dünya vatandaşı olduğu kaydedilerek "Onun onuru evrensel değerdedir. Naam'a yurttaşlık hakkınm geri verilmesi, bizim yurttaşlık hakkını korumamız ve kullanmamız açısmdan gereklidir" denildi. Ekfl'iç kabartmalan • ANTALYA (AA)- Antaly a Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nın kurucusu. ressam Esen Emekçil'inyapıtlan ölümünün 3. yılı anısma sergilenecek. Antalya Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde bugün açılacak sergide Esen Emekçilin bakır kabartmalan ve resimleri yer alacak. Güzel Sanatlar Akademisi'nin Hafil Dikmen, Zeki Kocaıtıoni, Ali AvniÇelebi atölyelerinde sanat eğjum gören Esen c mekçil, 1%2 yılında geldiği »ntalya'da bir süre resim I jpğretmenliği yapüktan sonra, Güzel Sanatlar Galerisi'ni kurdu ve ölünceye kadar yöneticilığini üstlendi. Sergi I5nisanadek gezilebilir. "Sersem KocamnKurnaz Karısı" • ANTALYA(AA)- Antalya Devlet Tiyatrosu. nisan ayında üç oy unu sahneye koyacak. Yapılan açıklamaya göre Antalya DevletTiyatrosu 1-3 nisan, 7-10 nisan ve 28-30nisan tarihleri arasında HaMun Taner in'Sersem Kocanm Kumaz Karısı" adlı oyununu sahneleyecek. Oyunu Cem Emüler yönetiyor. Antalya Devlet Tiyatrosu 14-17 nisan tarihleri arasındada Anton Çehovun"Sevgili Doktor" adlı oyununu sunacak. Oyun 26 nisanda Alanya'da da sahnelenecek. 22-24 nisan tarihleri arasındada Gûner Sûmer ın yazdıgı Olcay Poyraz"ın sahnelediği "Hûzzam'" Antalyah tiyatroseverlerin karşısma 'kacak. trnstHesse'in Berlin'deki Diyalog topluluğu Dario Fo'nun 'Borcumuz Yok' adlı oyununu AlmanveTürk seyircilere sergiledi Değjşk kültürlerleyepyenibir insanYILMAZONAY Ülkemiz, tarih boyu en zengin kaynaşma- lann, en zorlu kültür kesişmelerinin önemli odaklanndan biri olmuş. Vahşı çatışmalar yaşamış, ama insanca buluşmalan da ya- şamış. Aynca bu topraklann 'bizim ülkemiz' OİUS.U da bu çatışmalann ve buluşmalann basünlması ya da gızlenmesiyle değil, in- sanlığm yenj sentezlerine doğru üerlemekle degerlenir. Ülkemizin tarihini ne ölçüde ken- dimız yazabıldik? Osmanbhkla hesaplaş- mayı henüz aydınlar olarak bile göğüslemiş değiliz. Uluslaşma süreçlerinin tam tahUUni cesaretle yaptık mı? İşte şimdi bir kez daha tarihteki konumunu yaşıyor ülkemiz. Hem olumlu. hem olumsuz anlamda. Daha doğ- rusu. istenirse en olumlu yaratıcılığa dönüş- türülebilir, istenmezse ucuz 'hanedan' oyun- lanyla korkunçyıkımlara sürüklenebilir. So- rumluluk, sanatçısıyla, aydınıyla ve en geniş, halk yığmlanyla, toplumun yapacağı seçim- de. Bu treni ya bir kez daha kaçınnz. ya da lütfen uyanır, görür, yakalar, değerkndiri- riz. Berlin'de, Dario Fo'nun 'Borcumuz Yok' oyununu (Almanca adıyla 'Bezahlt wird Nicht'. orijmal adıyla 'Non si Paga') sahne- lerken bu sorular hep içimdeydi, içimizdey- di. Oyun Türkiye'de 'ödenmeyecek' ve 'Be- dava mı Sandın' adlanyla oynanmıştı, ama ancak o oynanışlarçerçevesinde biliniyordu, çünkü yayımlanmıştı. Berlin'deki 'Diyalog' topluluğu ve onun "Türkisches Kulturen- semble' adlı tiyatrosu. yedi yıllık deneyimle- rinden kaynaklanan çok isabetli bir drama- turgi çabştnası yapmışü oyun için. Sahnele- me sırasında o konsepti daha da olgun- laşlmp süzdük. Oynanış üslubunu da Ual- yan ve Orta Avrupa halksal tiyatro gelene- ğinden Ortaoyunu öğelerine dek Akdeniz sıcaklığı ve modern tiyatro açıklığı ile bütün- ledik. lki buçuk aylık yoğun çahşmalar so- nunda Alman, Türk ve başka 'yabana'lar kanşımı bir seyira topluluğu önüne çıktı oyun. Heyecan verici bir kaynaşmaydı. O seyirci gülerken benim gözüm yaşanyordu açıkçası. Çünkû kafamda hep o sorular tazeleniyor- du. Tek bir tiyatro olayı değıldı söz konusu olan. Hatır için izlemenin ötesinde tam bir coşku ile katûınca bu seyirci yapısı tiyatro di- lini de belırleyici oluyordu. Halklann, kül- türlerin bir başka kesişme noktası konumu- na gelmiş olan Berlin'de ve o kentin de tam kesişme odağı niteliğındeki 'Kreuzberg' mo- delinde bir insanlık festivali yaşanmaktaydı sanki. Dramaturgi, oyunu küçük alıştırma- larla o ortama taşımışü. Sonra açıkoturumda bir Alman yazann, oyuna ve 'kesişme' gerçeğine ılişkin olarak benim başta kendi ülkemiz için belirttiğim kaygıların benzerini dile getirmesi çok etkile- di beni. 'Değişik ulusallıklann, değişik kül- türlerin yüzyüze gelmesi, iç içe girmesi, ya korkunç atışmalara sürüklenecek -yaşan- makta olan yabana düşmanı' saldınlar gibi- ya da tam tersine yepyeni insan yaratış- lanna kaynak olacak bu karmaşıkh, -u- yatroda yaşandığı gibi' diyordu yazar. Haklıydı. Ekıpteki Türk oyunculann bile bi- rinci İcuşaktan olanlan ile ikinci kuşaktan olanlan api*yn renkler kauyorlardı. Berün'dfki başka Türk tiyatrolannm et- kınliklerimlen, profesyonel kurumlaşma yo- lundaki 'Tıyatrom'dan. Diyalog ile aralan- ndaki diyalogdan, çok seslilikten, başka 'ya- bancı' topluluklardan ve hele Polonyalılann ağırUkta oldul" Theater Kreatur'dan, on- larla çahşan Türk sanatçılardan uzun uzun söz etmek isterdim, başka bir yaada. Ama şimdi burada en azından bir dileğunin altmı çizeyim: Ü^onizdeki kültür kaynaşma- lannı, ürküntü verici yıkımlar yerine, özgür yaratışın iirünlerine kavuşlurmaya çalı- şırken bir yandan da ister istemez içinde yer aldığınuz bir başka kesişme odağında ycni sentez çabalanna omuz verelim. Önemli bir şanstır bu, kolay kolay ele geçmez. Berlin'e önem verelim. Tam sırasıdır. Ünlü koregraf Maurice Bejart, bale yapıtmı sahnelemeyi yemek yapmaya benzetiyor Bale;Bejart'ın TransızıısnlüyemeğPKültür Servisi - Modem balenin dünyaca ünlü ismi, Fransız koregraf Maurice Bejart. 40 yılhk meslek ya- şammda 200 kadar modern baleye imzasım attığını söylüyor ye ekliyor: "Belki 20'si gerçekten iyidir. Bu o kadar da önemli değil..." Küçücük bir modern bale toplu- luğuyîa yola çıkıp, yaraücıuğına hep yeni boyutlar katarak birbirinden il- ginç yapıtlara adını yazan ve 20. yüzyıl dansına farklı bir soluk geti- ren Maurice Bejart, şu sıralar kendi imzasını taşıyan ve dünyanın her ye- rinde sahnelenen onlarca balesini "piyasadan çekmeye" uğraşıyor. Bundan kısa bir süre önce, tam 14 bale topluluğu Bejart'm "The Fire- bird'(Ateşkuşu) balesini aynı za- manda sahneîiyordu... Ünlü koreg- raf. balelerinin nerede "nasıl" sah- nelendiğini ve çok fazla "görü- nerek" değcr kaybetmemeleri için yapıllannı "kontrol altına almak" gereğj duymuş. 1988 yıbnda 16. Uluslararası İstanbul Festivali'ne katılan ve İstanbul izleyicisine bambaşka "tat- lar" sunan Bejart ve topluluğu, cu- martesi gününe dek süren Londra turnesinde İngilizlere "Fransız usu- lü" modern dans sunuyor. Bu arada İngiliz basını, Maurice Bejart'ı öve öve bitiremese de sanatçının aşın roTu bir bale yönetebilirsiniz, ama turneye çıkıldığında yolculuk, otel masraflan derken işin içinden çıkı- lamıyor. Ama doğrusu bir de kişisel nedenim var. Ben koca gözlükler takmayı çok iyi bilirim, ama geriye dönüp baküğımda en çok keyif ala- rak yapüğjm işler hep çok kalabalık olmayan. daha küçük çaph işler. Böyle olunca, gerçekten çok yete- nekli solo dansçılar üzerinde yogun- laşabiliyorum ki bu da çok önemli bence." Hâlâyaşayan dinazorlardan Bejart'ın son yıllarda yaptığı tüm balelerde, sınemasal temalar ağırlıklı. Aslında bu da pek şaşırtıcı değil. Bejart'm meslek yaşamı, 1930larda Lozan'da küçük bir sine- ma-tiyatroda başlamtş. Bejart'm 18 yaşında Manilya'dan Paris'e geldi- ğinde, kendini "evinde hissetliği" tek yerin sinematek olması da bir başka elken belki: "Orada izlediğim fılmler 1920'lere, 30lara ait fılmler- di. Daha sonra filrnlere montaj yap- mayı öğrendim ki bu da bana aynı yöntemin balede de kullarulabile- cegini gösterdi: Sessizlik içinde iki, üç ya da beş dakikalık bölümler ya- raüyorsun, ondan sonra biraraya getiriyorsun. Ardından müzik giri- yordevreye..." • Bejart ve topluluğu, Londra turnesinde İngilizlere Transız usülü' modern dans sunuyor. İngilizbasını 66 yaşı- ndaki Maurice Bejart^ı öve öve bitiremiyor. "AvrupalılığTnın İngiliz zevkine pek hitap etmeyebilecegjni de yan- yor. 66 yaşındaki Bejart, Fransız Dev- rimini'nin 200. yılı kutlamalan için yaptığı "1789...et Nous" (1789 ve Biz) ve 1991 yılında Edinburgh Fes- tivali'nde sahnelenen V/agner'in ünlü "Ring um den Ring" gjbi kala- balık, çok büyük yapımlann ardın- dan artık işini biraz "küçüUmek" gereği duyduğunu söylüyor: "Bir yaratıcı olarak 60"ı aşkın kişinin her birine "sanatsal besin' vermek çok büyük bir yüktü. Sanatçılanmla konuşacak zamanım bile olmuyor- du." Ekonomik nedenler • ANTALYA (AA> Alman heykelüraş Ernst Hesse, heykellenni, kendi çektıği fotoğraflan ile tasanmlannı Antalya"da sergiliyor. Alman Kültür Merkezi ile Antalya Sanatçılar Birliği'nin birlikte duzenlediklen sergi, 'Sanat Bahçesinde açıldı. 5 nisana kadar açık kalacak sergide. Hesseın heykelknnin toplam 21 fotoğraf ve tasanmı yer alıyor. Ernst Hesse 1949 yılında Düsseldorf tadoğdu Sanatçı aynı kenttckı GüzelSanatlar Akademisi'nin heykel bölümünü bitırdi. Bejart. bir bale yapıtınm hazırlık- lannı yemek yapmaya benzetiyor: "Benim için artık stüdyoda gösteri öncesı yaptığımız çahşmalar. hazırlık- lar daha önemli. Yaratıp. tadına bakıyorsun, olup olmadığına bakı- yorsun. Sonra masaya geldiginde, kendini artık aç hissetmiyorsun. llk geceden sonra o yapıta olan ilgim azalıyor, ama dansçılanmı gösteri sırasında 'büyürken' görmek yine de çok hoşuma gidiyor tabii." Evet, arük Rudra adını verdiği daha küçük toplulugu ile (Rudra. bir Hindu tannsı) daha küçük çaplı "yemekler" yapıyor Bejart. "Bunun temelınde ekonomik nedenler yatı- yor" diyor. "Artık kimse çok büyük bale topluluklanyla turneye çıkma lüksüne sahip değil. Kalabalık kad- CevdetKucbet Edebiyat Ödülleri Kûltür Servisi - Gecen yıl 10 temmuzda yıtirdiğimiz şair ve ya- zar Cevdet Kudret'in amsmı ya- şatmak amacıyla "'Cevdet Kud- ret Edebiyat Ödülleri" verilecek. Cevdet Kudret'in ailesinin bu yıl ilk kez düzenlediği ödüller. şür, roman. öykü, deneme-inceleme- araşurma ve tiyatro olmak üzere beş dalda verilecek. Türk edebiyaunda Cevdet Kudret'in ürün verdiği dallar- daki çalışmalan değerlendir- mek amacıyla düzenlenen edebi- yat ödüllennin ılki, bu yıl şürdalm- da verilecek. Secıci kurulunu Ataol Behramoğlu, Adnan Binya- zar, Cevat Çapan, Alpay Kabacalı ve Hilnıi Yavuz'un oluşturduğu şür ödülü, Cevdet Kudret'in do- ğum tanhi olan 7 şubatta gerçek- leştinlecek bir lörenle venlecek. ödüle,aralık 1992ile ocak-kasım 1993'le yayımlanmış şiir kitaplan aday olabilecek. Son katılma ta- rihi 5 aralık olarak belirlenen ödüle aday olmak isteyenlcrin Cevdet Kudret Ödüllen. Amıral Fahn Engın Sok. Vaizoğlu Apl. 8/5 Rumelihısan-İslanbul adresi- ne başvurmalan gerekiyor. Chariie Chaplin hakkında bir bale yapmanın olanaksızlığını konu alan "Mr.C." (Bay C.) balesinde, Chap- lin'in kendi bestekrinin yanı sıra çe- şitlı oyunlardan kesitler yer alıyor. Chaplin'in en küçük kızı Annie'nin ve torunu Chariie Bubbles'm saâ- ladığı sekiz saallik "aile fılmlerin'n- den yararlanan Bejart. bu arada Chaplin'le ilgili hoş bir amsını anımsıyor: "1950'li yıllarda Paris'- teki küçük tiyatrolardan birinde dans ediyorduk. Gösteriden hemen önce menajerim izleyiciler arasında Chaplin'in de olduğunu söyledi. Düşünsenize. biz neredeyse hiç tanmmıyorduk, doğru dürüst bir duyuru bile yapamıyorduk ve bu adam, bir yerlerden duymuş ve bizi izlemeye gelmiş! Gösteri sonrası kulise gelip, tüm sanatçılarla teker teker konuştu. Onu tlk ve son görüşümdü. ama ki- barlığını hıç unutamadım, onun için onu anlatan bu baleyle bir anlamda ona olan borcumuzu ödemek iste- dim.' 1988 yıhnda İstanbullulara unu- tulmaz gösteriler sunan Bejaît bale- sini yeniden Türkiye'de görmeyi di- lerken, Bejart'ın 66 yaşında, arük yaşlanmaya başladığını unutma- mak gerek belki de. Gösterileri için bulunduğu Londra'da National History Museum'un önünden ge- çerken müzenin önündeki dinazora bakıp gülümsemiş ünlü koregraf: "İşte bu benim 1 . Hâlâ yaşayan dina- zorlardan biri olmalryım..." Dürrenrnatfın 'Adalet'i sinemada ADEM SAĞLAM Sinema dünyasının ünlü stan MaximUian Schefl, tsviçre asıllı yazar Friedrich Dürren- matt'ın ünlü yapıtı *\dalet'i sinemaya uyar- layacak. Fılmin hazırlıklan için Zürih'e gi- den oyuncu Grand Hotel Dolder'de neok- lasik möbte >e aynalarla döşenmiş odasınm salonunda gazetecilerin sondarını yanıtladı. Küçük antik bir masaya oturan Schell, eski dostlanyla da sohbet ed«rek ö/lem giderdi. 63 yaşına basan Ma\imilian Schell, sport- men >e yakışıkh görünüşüyle kadın hayran- laruun beğenisini kazanıyor. Kendi ülkesinde fılm v apacak olmanın he- yecanı içinde gözüken ScheU'in ailesiıün kö- keni Avusturya'ya dek uzanıyor. Gençliğin- de Zürih Grasshopper futbol takımında fut- bol oynayan oyuncu, İs\içre > nin uluslararası kültür alamnda pek tanınmadığından yakınıyor. Schell, basın toplanttsında Leo-ı nard Bernstein'ın dışında uluslararası üne sahip başka bir piyanistin yetişmemesini kültüre vurulan bir darbe olarak değerlend'r- di. Birkaç yıl önce yaşammı yittren yazar Dürrenmatt ile sıkı bir diy aloğunun olduğu- mı söyleyen Schell, yazarın "Tanrıyla alay etmekten çok zevk duyan insanlar, ona karşı işledikleri suçtan üzûntü bile duymazlar"' sözterinin. yaprtınıözetledi^ınbelirtti. "Dür- 1 renmatt ile dost otmamızın benim vaşamım- • da çok önemli bir yeri var" diyen Schell, yazann yaprtmm sinema için çok uygun ol- duğuıra aıwnsattı. lsvicre'ye bu kez hukukçu Dürrenmatt'm yapıtmı sinemaya uyarlamak için gelen Sheti. büyük bir isim altında lanse edilecek filmin. dünya film piyasasında yankılar uyandıracağını düşünuyor. 5. îzmir Film Festivali AltınArtemis Bü^Olgaç'ın İZMİR (AA) -5. Liuslararası Izmir Fitaı Fe»- tivali'nin tek ödülüolan "Altın Artemis", yönet- meo Bilge Olgaç"a verildî. Altın \rtemis ödühl, Doku7 Eylül tJniversitesi Güzel Sanatlar Fa- kültesive Kültür Bakanlığı'nın katkılanyla ger- çekleştirilenfilmfestivali çerçe>esinde,Türksi- nemasuıa çahşmalaru çabaları. sanatsal ve küK türel birikinderiyle katkıdabulunansanatçdara »eriliyor. Güzel Sanatlar Fakühesi Sahne ve Görüntü Sanarlan Bötümii öğretim üyesi ve festrval yö- netmeni Doç. Dr. Oğuz Makal, yaptığı açıkla- mada ödülün. BiVge Olgaç'a "könulannı seci*- teki özen, v alın siıiema anlatımı ve sinemadan kopmayan bir kadm yönetmen olması" gerek- çesiyle verildiğini duyurdu. "kursun Adres Sormaz" adlı son fîlmi, AB- talya Altın Portakal Film Festivali'nde yanşan Bilge Olgaç, "Lçünüzü de Mıhlarım", "Linç", "Açuk", "Kaşık Düsmanr, "İpekçe", "Yarm CumartesT gibi fılmlerin >anı sıra feodal iüşki- ler icindeki, insanı anlatan "Gömkk" adlı fürai iledetanınıyor. Altın Artemis Ödûl Töreni, 17 Nisan 1993 günü izmir Büyfik Efes Oteli Odhoryum SaJo- nu'nda gerçekleştirilecek. Kültür Bakankğı'nuı 100 milyon liralık parasal desteği üedüzenlenen 5. Uluslarası Izmir Film Festivali, 17-27 msa» tarihleri arasında vapuacak. KATILMA KOSULLABt • Yanşma Seçreı Kurui'da görev alanlar dışında tum sanalçılara açtktıt • Yanşma, petıtür ve özgün baskı otmaK üzere ıkı ayrı öalda düzentenmıştır • Yanşma>a katılacak eserter yağlı boya. akrilık ve özgun baskı teknığınde olacaktır Katılan eserter aynı Secıçı Kurut tarafmdan ayn a/n değeriendınterek ödûltendınlecektif • Het sanatçı yanşmaya en tazla ûç escrie katılabılif • Konu serbesttır • Yarışmaya gândenlen esertenn daha öoce ödûl almamış olması gefekmeMedıı > Resımlenn kısa kenarları 60 cm den küçük mun terv£.riatı ıse 1 50 m den büyük olmamalıdır ESER TESLIM KOŞULLARI • Eserienn artta yüzönde Sanatçının adı ve soyadı doğum yen va yılı. ev ve ış adfesı, tetefon numarası esenn boyuBan fıyatı ve konusunu belırten bir etıket bulunacaktır Aynca sanatçının kısa özgaçmışı eserte tniıkte teslım edilmelıdır • Eserter sergılenmeye hazif hakie aşağıdakı adreslerden bmne leslım edilmelıdır YAŞAB EGITIM VE KÛLTÜR VAKF1 Şehrt Fethi Bey Cad No-120 IZMİR Tel: (51) 82 22 00 YAŞAB HOLDING ANKARA TEMSILCIÜĞİ Ataturk 8ul Engürvı İşhanı 107 Kat.6 Kızılay ANKARA Td: (4) 434 02 30 YAŞAR HOLDING ISTAKBUU TEMSILCIÜĞİ Set OstO No: 23 Kabataş İSTANBUL Tel: (1) 251 46 40 Posta ve nakiıye şırketı aracılığıyla gondenlecek eseflenn tüm sorumluluğu sanatçıya aıttır Eserter, 15 Temmuz 1993 akşamına kadar teslım edılmış olmalıdır SEÇICİ KURUL (Aliabetık sıralama) PTO( Ismaıl AVCI Jale ERZEN Leyla GAMSIZ Yalçm GÛKÇEBAĞ Prol Mustafa PİEVN6Lİ Fahrı SUMER Selım TURAN R E S l Türk Resim Sanatı'nın getişim sürecmi 1967'den bu yana yakından iztemeyi ve destetdemeyi ilke ecttnen DYO Resim Yarışmatarı'na» 26.SITII bu yd DYO Mbna Yaşar Eğitiır. ve Kültür Vakn Boya ve kimya sanayMfl 6ncü kuruluşlartndan DYO, bu yarışmaya katılacak tüm sanatçdara başarıtar cHter. ODULLER Sergıtenmek ûzere seçılen eserter arasından • Pentûı dalında 5 esere eşıt ödûl 3O'ar milyon TL • Ûzgün baskı dalında 3 esere eşrt ödül 10 at mıtyon TL • Para ödûtu aiamayan eserter sergılerde satısa sunulacaktıt • Satılan esettet ser^nm sonunda satın alantara teslım edılecektır. SONUCLAR • Yanşma sonuçlan, »an te duyurulur • Ödûl kazanan sanatçıiara esertenn Ankara da sergılenmelen sırasında duzentenecek bir törenle ödûllen ve başarı plakeflen venlecektır • Ûdul kazanan eserief. bütün haklarryla satın alınmış gibi ıştem gerür ve DYO Koleksıyotıu'na gırer • Yarışmada odül ka2anan ve setgılenmeye değer bulunan essrter İstanbul Ankara ve Izrrar'de sergılenecekdr Sergi lanhten aynca duyunılacaktır Sergıler sonunda eserter sanatçıiara teslım alındıkları yerterde lade edılecektr • Sergılenmeyecek olan eserter 15 Ekım - 30 Ekjm 1993 tanhlen arasında tesiım alındıkları yerterde lade edılecekbr. YAŞAR EĞITIM VE KÛLTUB VAKFI, yarışmaya katılan eserten, »eslım aldığı andan, teslım edeceğı ana kadar geçen süre zarfında korumaya yonelik, sıgorta dahd her tûrtü önlemı alır YAŞAR EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI Ttnşmay» Uişkin hef türlü bilgi İçin: YAŞAR EĞİTİM VE KÛLTÜR VAKFI Şeh'ıt Fethi Bey Cad. No. 120 İZMİR Tel: (51) 82 22 00 adresine beşvurulabilir TOBAV: Amatör tiyatrolara sahip çıkıhrıah BURSA (AA) - TOBAV Bur- sa temsilcisi, tiyatro sanatçısı Bora Özkula, tiyatro sanatının toplumlann kültürel etkileşimi- ne ve demokratikleşme süreci- ne katkıda bulunduğunu belir- terek. bu sanatın yaygınlaştınl- masi için yerel yönetımkrin amatör tiyatrolara yardımcı ol- ması gerektiğıni bildirdi. özkula, 27 martta kuüanan Dünya Tiyatrolar Günü nede- niyle yaptığı açıklamada, Bur- sa'nın yoğun nüfusuna ve bü- yük bir küllürel potansiyak sa- hip ohnasına karşm, kentte yalrazca bir tiyatro sahnesi ol- duğuna dikkatı çekerek, "Yeni kültürel mekanlann oluşturul- maması yapılan mekanlar için- de de bir tiyatro sahnesinin dü- şünülmemesi bu bayramımızı coşku ile kutlamamıza engel olmor" dedi. Özkula Sanatın, özellikle ti- yatronun, kültürel etkileşim v« demokratikleşme sürecindt topluma en büyük katkıy saşiayan 6ğe olduğunu vurgula- dı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear