22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9ŞUBAT1993SALI SAYFA KULTUR 11 Hoffmann'ın Masalları' • ANKARA(AA)- Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde. şubat ayı ıçensinde sahnelenecek 'Hofimann'ın Masallan" ve 'Aida' operalan için Fransa, Italya, Rusya ve Azerbaycan Türk Cumhuriyeti'nden ünlü opera sanatçılan Türkiye'ye geliyor. Verdi'nin Aida operasında İtalyan soprano dartha Colalillo "Aida', Fransız tenorGilbert Pye 'Rademes' rolüyle 17 şubat çarşamba akşamı seyirci karşısınaçıkacak. Rustenor Eduard Pelagecıhenc, Verdi'nin 'Aida" operasında 'Radames' rolüyle, soprano Nalalic Contance 'Aida' rolüyle. Azerbaycan Türk Cumhuriyeti'nden mezzosoprano Valide Paşayeva da' Amnens' rolüyle 20 şubat cumartesı günü Devlet Opera ve Balesi'nin konuğu olarak sahne alacaklar. Karikatür yamşması • ANKARA(AA)- Çankaya Belediyesi ile Karikatürcüler Derneği. "4. Ulusal Kankatür Yanşması" düzenliyor. Yanşma için 22 marta kadar başvuru yapılabilecek. Yapılan açıklamaya göre konusu serbest olan yanşmaya gönderilen karikatürler, daha önce hiçbir yerde yayınlanmarruş olacak. Yanşmacılar en fazla dört karikatürle vanşmaya kaülabılecekler. Karikatürleren geç 22 mart 1993 tanhine dek Çankaya Belediyesi Eğitim Kültür ve Sosyal İşler'in Mithatpaşa cad. 52/ 8 nolu adresıne gönderilecek. Yanşma sonuçlan 29 mart 1993 tarihınde açıklanacak. Yanşma sonucunda birinciye 15 milyon lira. ikınciye 10 milyon lira ve üçüncüye de 5 milyon lira ödül verilecek. Yanşmanın seçicı kurulunda karikatürist Turhan Selçuk, Doğan Ekşioğlu, Musa Kart, Erdoğan Bozok, Ümıt Ögmel, Metin Peker ve Bülent Okutan yer alıyor. Sabri Tezcan ResimSergisi • BANDIRMA(AA) -Bandırma kültür ve sanat etkinlilderi çerçevesinde, Sabri Tezcan'ın Resim Şergisi açıldı. Bandırma Kültür Merkezı Sanat Galerisi'nde açılan sergide, sanatçının suluboya 20 tablosu yer alıyor. Sergi 13 şubata kadar açık kalacak lO.Simavi Karikatür Sergisi• ANTALYA(AA)- Antalyalılar. şubat ayında da yerel ve ulusal üne sahip sanatçılann sergilerini görme olanağı bulacaklar. 15 şubat pazar günü 'Onuncu Simavi Karikatür Sergisi' Falez Otel Sanat Galensi'nde açılıyor. Sergide. son uluslararası Simavi kankatür yanşmasında ve önceki 9 yanşmada dereceye giren 30 yapıtyeralacak. Karikatürist Semih Balcıoğlu da sergjnin açılışı için Antalya'ya gelecek. Sergi iki hafta süreyle açık kalacak. Antalya Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde kursu tamamlayan 16 örencinın yapıtlanndan oluşan sergi ise sürüyor. Ansan Sanat Galerisi'nde de gecen hafta Antalyalı sanatçı Muhittin Selamet'in atölyesinden öğrencilerin düzenledikleri bir kanma sergi açıldı. Nilgün Bilgin ResimSergisi •SAMSUN(AA) - Ressarn Nilgün Bilgin'in Resim Sergia Samsun'da açıldı. Devlet Güzel Sanatlar Galensi'nde açılan ve 15 gün açık kalacak olan sergide sanatçının 43 yapıtı yer alıyor. Müzîk Telif Haklan • İSTANBUL (AA)- Türkiye Musıkı Eseri Sahipleri Meslek Bırliğı (MESAM) Başkanı Yıldınm Gürses, kurul üyeleri ve bazı sanatçılar.TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve Başbakan Süleyman Demirel ile görüşmek üzere yann Ankara'ya gidecekler. Görüşmelerde, 5846sayılı yasadeğişıklik tasansında yer alan 'aynı alanda birden çok hak izleme kuruluşu kurulması Kültür Bakanlığı'nın onayı ile mümkündür' ifadesinın. müzik telif hakJannı ortadan kaldıracak biryaklaşım olduğu belirtilip konuyla ilgilenilmesi istenecek. Tiyatro Araştırma Laboratuvan'nın Troya 1 'gösterisi büyük ilgi topluyor Katıluııcı dinamik tiyatro HALUK ŞEVKET ATASEVEN I.B. Şehır Tiyatrolan'na bağlı bir ku- ruluş olan Tiyatro Araştırma Labora- tuvan'nın (TAL) 25 ocak 1993 günü. Harbiye Muhsin Erruğrul Sahnesı fua- yesinde. "Kültür Günleri" kapsamında düzenledıği gösteri ve panel tam an- lamıyla bir gençlik akınına "sahne" oldu. "Sahne" oldu diyorum çünkü gösteri öncesiyle gösteri anı arasındaki "za- man" birimi, biri diğenni, diğeri birini elkileyen ve düşünüldükçe anlamı de- rinleşecek olan "bir bütün alan" göste- risiydı.. Ancak kırk-elli izleyiciyle oynanabi- lecek bıçimde düzenlenen fuayeye, yü- zellinin üzerinde bir gençlik grubu, sıkı- şarak. ayakta dikilerek doluştu. Yine yüzellinin üzerinde bir diger gençlik grubu ıse. kapılar kilitlendiğinden dışar- da kaldı. Kendi mitoslarını aramak İlgınç olan -aslında sevındirici olan- bu gençlerin, bir yetkiliye adlannı ve te- l«fon numaralannı yazdırarak onlar için özel olarak yapılacak gösteri ve pa- nele katılma ısteklennı ısrarla belirtme- leri ve bunda da uygarca davranma- lanydı. "Troya 1", ya da "Troya Içinde Vur- dular Beni" >irmisekiz dakika süren bir göstenvdi. Sanki bu yirmısekiz daki- kalık göteride üçyüzellinin üzerinde genç ınsan, kendi mitoslannı aramaya gelmişlerdı. Onlar için neydi Troya? On yıl süren Troya Savaşı'nın son ellibir gününü an- latan bir destan mıydı Homeros'un İl- yada'sı? Yoksa zamanını, eskimişliğini aşan tarih üstü bir yaşam biçimi mi? Genç insanlann akını Sorular ne olursa olsun. burada genç ınsanın kişisel yetenekleri, ilgj alanlan ve ahlak anlayışlan arasındaki çatışma ve bağlantıyı düzene koyma uğraşısıydı söz konusu olan... Aynca bu bağlantı- larla ilgili bir düzen anlayışını -ya da ya- şam biçiminı- "Troya I" gösterisınde çözümleyebileceklerini sezen bir birikı- mın sonucuydu genç insanlann gösteri- ye akınını sağlayan... Eğer bu yaklaşımlanmızda bir ısabet varsa, Troya (İlyada) destanının dina- mik bir içerik taşıdığını. bu nedenle de (Çoklukta-Birük-Büriinlük) kavramıyla örtüştüğünü söyleyebıliriz.. Özellikle göstenyi etki-tepki bağlantısında yo- ğunlaştırarak karşımıza dinamik birey- lem alanı cıkaran ovunculann. bütünlü- ğü sağlamadaki gerekH deneyleri üze- rinde durmakta yarar görüyorum. Kar- şımıza çıkanlan bu değişik gösteri alanı- nda, ulusallık-evrensellik, içerik-biçim. sözlüdil-görseldil, oyuncu-rol. oyun- seyirçi bağlantılanndan yansıyan yeni bir dil arayışı vardı ve bunlar tiyatronun kültürlerarası bir nitelik kazanmasına yardıma olacak ipuçlanydı. Nitekim bir izleyici, gösteriyi izledikten sonra ti- yatro konusundakı görüşlerinin -ya da Ayla Algan ve Erol Keskin'in sunduğu'Troy a 1 'gösterisi perşembe, cuma 18.00'- de, cumartesı 15.00'te Lütfîi Kırdar Spor Salonu'nda >inelenecek. alışkanlıklannın- tersyüz olduğunu, bu konuyu yeni baştan değerlendireceğini söylüyordu... Kısıtlı zaman dilımi ıçinde vapılan panelın sonlanna doğru, uzun yıllann tiyatro bırikim ve deneyimlerinden geç- miş bazı sanatçılarla, henüz gerekli biri- kim ve deneyimlerden hisselerine düşeni alamamış genç sanatçı adaylan ya da sanatseverler karşı karşıya geldiler. Aslında burada karşı karşıya gelen psi- kolojik (kurumsal) tiyatronun konst- rüktif düşünme biçimınin doğal uzantısı olan gençlerdi.. Çağdaş olan dinamik düşünme, ya da dinamik tiyatro. insan varlığının ya- şamsal bir gereksinimı olan "bütün- leşmeye"yönelikbirişlevseIliktir."Bütü- nü oluşturan öğeleri arasında hiyerarşik dereceleme yoktur. Ne var ki ögelerden birinin bozulması ya da yitmesi duru- munda (bütünlük)ün tümü bozulur." (Prof. Dr. Süleyman Vetioğlu) Araştırma ve mekan çalışması Eğer çağdaşlık (burada ve şimdi)ki evrensel oluşa, onun bütünlüğünü kur- mak ereğiyle katılmak bilinciyse, genç ınsan bu bilincın doğal bir katılımcısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Kanı- mca gençlerin "Troya I" ya da "Troya İçinde Vurdular Benı" gösterisıyle bü- tünleşmeleri, bunun en somut ışaretidir. Çünkü Troya I gösterisi Troya üzeri- ne yapılan kapsamlı bir araştırma ve mekan çalışmalannın uzanüsından küçük bir kesittir ya da bütün zaman- lan (burada, şımdi)nin içinde algılama denemesıdir...(Gelişme süresince çalı- şma) olarak da tarumlanabilecek bu çalışmalardan amaç. ünlü Etnolog C.L. Strauss'un deyimiyle, "Bir kar- maşıklığın yalınhğa geçmek değil, daha az anlaşılır karmaşıklığın yerini, daha ı\ı anlaşılır bir karmaşıklığa vermek- tır.." Yeni mitosların yaratılması Kısa süren panel boyunca dinledıkle- nm ve düşündüklerim bunlar.. Ne var ki gösteri devam ediyor.. Gösteriyi iz- leyemediklennden adlannı ve telefon- lannı yazdıran onlarca genç için gösteri belki üç-beş kez terarlanacak. daha el- verişli bir zaman diliminde daha yararlı söyleşiler yapılacak.Bu küçük deneyim- den çıkan sonuç. ödenekli sanat ku- rumlanrruzı büyük görevler bekliyor... ÖzellıkJe bu kurumlann sayın yönetici- leri cağımızın çıplak ve çorak bırakılmış sözde uygarlıklannın ortasında, yal- nızüklanndan annmak için gençlerle sıcak bir iletişim kurmabdırlar. Hepi- miz, kendi ellenmizle yıktığırruz yaşam için vazgeçilmez bir gereksinım olan mi- toslanmızın yerine, gençleri bütünleye- cek yeni mitoslann yaratılmasına ola- nak sağlayacak sanatsal deneyimlere yönelmeliyiz. Bu bütünleşme onlara bir şeyler taşımaktan, onlara bir şeyler gös- termeten çok, onlarla bir olmak ve on- larla birlikte yaratmaktır... DT'nda sahnelenen'Yeniden Yaratma'oyunu için seyirci anketi Yaşamda kaybedilen bir dize aramakANKARA (AA) - Devlet Tiyatrosu'nun geçriğimiz hafta ilk kez sahnelediği re önü- müzdeki haftalarda sürekli oynanacak olan "Yeniden Yaratma" adh oyunun so- nunda. izleyicilere 8 sorudan oluşan bir an- ket dağıfılarak. oyunla ilgili sorular sorulu- yor. Konuyla ilgili olarak bir açıklamada bu- lunan Devlet Tiyatroları Genel Vlüdür Yardımcısı Tamer Levent, 1984 \ilinda ENKA Bilim ve Sanat ÖdüUeritiyatrobi- rincilik ödülü alan "Yeniden \aratma" adlı oyunu kimsenin sahneye koymak iste- mediğini, aynca sanatçılann da bu oyunda rof almaktân kaçındıklannı söyledi. Tamer Levent şöyle konuştiı: "Oyunun zor olduğunu kabul ediyonım. Oldukça ağır bir oyun olması nedeniyle ilgi görnıe- yeceği tahmin edilmiş ve sahneye koomak- tan kaçınılmış.. Ancak oyunu bu sezonda sahneye kovdum ve sanat çevresinden çok çeşitii, olumiu, olumsuz tepkiler aldım. Bu o>im çauşmaz dendi. İzieyicinin ovıma karşı tepkisini göımek için bir anket düzen- leyerek. onlann göruşlerini almak. tepkile- rini ölçmek Lstedim. Anket sonucu değer- lendirüecek ve açık bir sonuç alacağım. tzte> kilerden ankete btraz zaman a\ ırma- lannı rica ediyonım. Ye onlara oyunla ilgili küçük bir kopya vermek Lstiyonım...Bütün insanlar, hepimiz. yaşamda kaybedilen bir dize aramıyor muyuz?" Tamer Levent'in yönetmenliğuıi yapttğı "Yeniden Yaratma" adlı oyunun baş oyun- cusu Ege Aydan. Oyun, bireyin kimlik arayişuıuı düşsei ögeierle geriye döoülerek anlatımından oluşuyor. Oyun, 8-28 şubat günleri arasmda Küçük Tiyatro'da göriilebüecek. Bedia Muvahhit 'Ateşten Gömiek' fîimindeki giysisiyle. Tiyatro' dergisinin şubat sayısı 7O.Sanat yılında Bedia MuvahhitKültür Servisi - Aylık dergı "Tiyatro"nun şubat sayısı yayımlandı. Derginin bu aykı sayısında, 70. sanat yılını kut- lamaya hazırlanan Bedia Mu- vahhit'ten 100. oyununu sah- neleyen Haldun Dormen'e, 13 yıl aradan sonra yine bir Nazım oyununu Türkiye'de sahneleyen Meral Taygun'dan mart ayında sahnelenecek yeni oyunlara dek tiyatro dün- yasının haberleri yer alıyor. "Tiyatro" ddgisi, bu ay "Dün Dündür" bölümünü, 70. sanat yıhnı kutlayan Bedia Muvahhit'e ayırmış. Gökhan Akçura'nın yazdığı yazıda, Be- dia Muvahhit çocukluğundan genç kızlığına. ardından da ti- yatroyla taruşması ve yıllannı verdıği 'tiyatro yaşanüsını' an- latıyor. Sanatçının eski fotoğraf- lannın da yeraldığı yazıda. Be- dia Muvahhit ilk kez sahneye çıkışını şöyle anlatıyor: "1923 yılında Izmir'de, 'Ceza Kanu- nu' oyununda ilk kez sahneye çıktım. Oyun başladı. tir tir tit- riyorum... Sıramı bekliyorum bir kenarda... Nasıl oldu anla- yamadım: Belediye Reisi Şük- rü Kaya Bey, beni birden sah- ney£ itiverdı...İtiş, o itiş. Atatürk o gece gelıp beni teb- rik etti. Ve 'Devam edeceksi- niz, bu bövle kalmayacak* dedi." "Tıyatro"nun bu sayısında, Kartal Sanat İşliği Tiyatrosu'- nun Gorki'nin romanından uyarlayarak sahnelediği "Ek- mek İşçileri", İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun Bosnadaki ka- dınlann dramını anlatan oyu- nu "Savaş Yorgunu Kadı- nlar", Dormen Tiyatrosu'nun Dario F9 oyunu "Nerdeyse Kadın ", İsUnbul Şehir Tiyat- rosu'nca yeniden sahnelenen "Evita". Tiyatro Stüdyosu*- nun çevreci mesajiar iceren güldürüsü "Derin Bir Soluk Al", Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nce sahnelenen "Tam Rolünün Adamı", Bilsak Ti- yatro Atölyesi'nin Melih Cev- dat Anday oyunu "Müfettiş- ler", Bizim Tiyatro'dan Zafer Diper'in 1985 yılından bu yana sahnelediği tek kişilik savaş karşıtı oyun "Yargı", Ali Poy- razoğlu'nun yeni müzikli var- yetesi "Ali Harikalar Diyan- nda". İstanbul Şehir Tiyatro- su'nun sahnelediği "Aşk Mek- tuplan". Genç Uygurlar Ti- yatrosu'nun oyunu "Boynuz Kulağı Geçer", Enis Fosfo- roğlu Tiyatrosu'nca sahneie- nen "Deli Emine", Tevfik Ge- lenbe Tiyatrosu'nca sahne- lenen "İşmi Lazım Değjl", Tuncay Özinel Tiyatrosu'nun oyunu "Bizim Sırur adh oyunlar tanıtılıyor. Dergıde aynca 13 yıkiır yurtdışında yaşayan ve bu yıl Nazım Hikmet'in 91. doğurn yıldönümü etkinlikleri çerçe- vesinde Türkiye'ye gelerek Nazım'ın şiirlerinden derlediği "Bir Garip Yolculuk"u sahne- leyen Merai Taygun ile bir söy- leşi, Haldun Dormen*in "L^- mak Üzerine" başlıklı bir yaasıOrhan Asena'nın "Top- lu Oyunlan"nın birinci cildi- nin tanıtımı. İstanbul Şehir Ti- yatrosu'nun çocuklar için sah- nelediği "İnsan Bahçesi"nden bir bölüm ile Alkmini Dia- mandoğlu'nun "Atina", Ge- orges Daniel'in "Paris" mek- tuplan yer alıyor. Galeri Artist'te 20 şubata kadar sürecek olan karma sergiden İbrahim Çallı'nm bir yapıtı. Fransız Kültür Merkezi kapatılacak mı? Yeni bir sanat galerisi daha GÜRHANTÜMER İZMİR- tzmir'de resim sanatına ilginin giderek arttığını. resim piyasasının daha da canlanmaya aday olduğunu gösteren bir kamt daha: Aisancak'ta açılan yeni bir galeri. Bu galeri, İzmir için yeni ama. Türkiye için değil, çünkü, etkinlilderini İstanbul'da ve Ankara'da sürdürmekte olan "Galeri Artist" söz- konusu. tzmir'deki bu galerinin bir şubesi. İlk sergide, aralarında Hoca Ali Rıza, Namık İsmail. Şeref Akdik. İbrahim Çallı, Cevat Dereü. Burhan Uygur, Naci Kalmukoğlu gibi adlar da bulu- nan. çok sayıda sanatçının, tam 73 tane yapıtı yer alıyor. En pahalısı. Cevat Dereli'nin90milyondeğer biçihniş olan bir resmi. Sözü edilmesi gereken bir başka sergi de, yine Ai- sancak'ta, Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı Sanat Ga- lerisi'nde : Fevzi Karakoç'un bir sergisi. Çankın'da doğan, İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu'nu bitirdikten sonra, Salz- burg Yaz Akademisi'ne de devam eden ve 1986'da doçentlik ünvanım alan sanatçının yapırlan. birer renk ve devinim cümbüşü. Karakoç. hareketin renkli resmini yapıyor deyim yerindeyse. Ve bence, onun bu özelliğini en iyi ortaya koyan yapıtı, "Foto finiş". Buresimde,"at başı" y artşan atlar var. Daha doğru- su, atların harekerleri, rüzgar gibi koşmaları var. Ama öte yandan da. sanki at değil bunlar. rengarenk tüylü, tüyleri neredeyse dağıldı dağılacak, kocaman kuşlar. Bir yanşma sözkonusu olsaydı, kişisel oyum bu resmin olurdu. Bence, sergideki bir başka ilginç resim de 108 cm x 78 cm boyutlanndaki, "Tarihsel İzdüşüm". Onda da atlar var yine. Biri yerde, biri havada. Yerdeki, havadakinin izdüsümü mü? Oyle görünur ki, bu re- sim tarihi, atlar simgeliyor. Fevzi Karakoç'un sergilediği bir grup resim ise, düzgün kareler içine yerieşnnlmiş insan fîgurleri. Sanatçının furcası, karelerin durağanlığına inat, o fi- gürlerde de harekerli. Öyle ki. bunlar. durduklan yerde topaç gibi dönen, çok renkli, sarmal mumya- ları andınyoriar. Yukandaki satırlarda, haberier iyi, umut dolu. Ama ne yazık ki. madalyonun bir de öteki yüzü var. O btraz daha karamsar. Evet Amerikan Konsolosluğu ile birlikte, Ameri- kan Kütüphanesi'nin de kapanlacağı söyleniyor. Çok büyük, çok zengin bir kütüphane değil bu ama, yine de, kentteki büyük bir boşluğu dolduruyor. Kim ne yapabilir bu gidişin önünu kesmek için bilemiyo- nım. Bir şey yapılabilir mi, onu da bilemiyorum. Buna karşılık, bildiğim başka bir şey var: Ameri- kan Kürüphaaesi kapandı. kapanıyor derken, Fransız Kültür Merkezi de tehlikeye girebilir, çünkü Fransa, daha çok ekonomik nedenlerle olsa gerek, dünyadaki bu tür merkezlerin dunımlaruu yeniden gözden geçiriyor. Geçenlerde, Fransa'dan gelen yet- kililer, Ankara'yı, İstanbul'u ve İzmir'i dolaşıp, ince- lemelerde bulundular. Müdür Maurer ile birlikte, onlara, İzmir'e, İzmir'in kültürel, sanatsal yaşamına ilişkin bilgiler verdik. Sonuç henüz belli değil. "tSTANBUL" KIŞ SAYISI "İSTANBUL'un dördüncü saytstndan başhklar: . Koloni Şehrinden Imparatorluk Başkentine . Icabında Plan . Planlama Çalışmalannın Sorunlan . Ülke Ölçeğinde îstanbul'u Planlamak Nostaljı Değil. Olumiu Çaba Gerek . Geleceğini Arayan Metropol Planın Ömrü Sınırhdır 1990 İmar Planı . Tarihi Yanmada'nın Silueti . Politik Hummanın Silinmeyen İzleri . Sozen: Müdahale Daha Çok Merkezi İdareden Geliyor . Şehrin İmarını Şehir Halkı Yapacak . Soyadi: İstanbul . Biz Buna Müstahak mıyız? . Akdeniz Heykeli'nin Öyküsü . Mevlevîhâneler . İstanbul'da İlk Opera Etkinlikleri .Sphendone . Muhiddin Sadak . Süheyl Ünver'in Fırçasından İstanbul ... Ve bir yılı bitirdik. "ÎSTANBUL" dergisinin dördüncü sayısı şimdi bayilerde. Ana konumuz "ÎST.\NBUL'UIV PLANLANMASI". Yazarlarımız î.yy.'dan başlayarak günümüze kadar İstanbul'un nasıl kullanıldığını incelediler, hangi sorunlarnı nasıl ele alındığma değindiler. İstanbul'da yaşayanlar... İstanbul'u sevenler... "İSTANBUL" size sesleniyor. 1993'de daha güzel bir İstanbul'da ve "İSTANBUL"da birlikte olmayı diliyoruz. "tSTANBUL"un 4. sayısına yazılart ve yapttlartyla katktda bulunanlar: . Gökhan Akçura . Ersin Alok . Kemal Ahmet Aru . Cengiz Bektaş . Yahya Kemal Beyatlı . Norbert Boussot . Burak Boysan . Turgut Cansever . Le Corbusier . Mehmet Çubuk . Refik Durbaş . Erdoğan Firuzbay . Ara Güler . Ekrem Işın . Mustafa İzberk . Haydar Karabey . Ahmet Keskin . Ergin Konuksever . Doğan Kuban . Ali Neyzi . Tan Oral . Erendiz Özbeyoğlu . Gündüz Özdeş . Halûk Özözlü . İlhan Tekeli . Muhlis Türkmen . Esin Ulu . Muammer Ülker "İSTANBUL" okuvun. "İSTANBUL" okutun ve "lSTANBUL"un veni abone kampanvasına Adres: Zindankapı, Değirmen Sokak No.15, 34460 Eminönii-İSTANBUL Tel.: 513 52 35 Faks: 513 21 77
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear