22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Ya>ın Yonetmeni Özgen Acar #Genel Yayın Koordinatoru: Hiknıet Çetinkava •GeneJ Yayın Danışmanı Orhan Erinç • Yazı tşlen Müdürü: Celal Başlangıç • Haber Merkezi Mü- dürü: MusUfa Balbav Gorsel Yönetmen Ali Acar ODuzen\eme Mustafa Sağlamer Ankara Temsılcısr Cüneyt Arcayürek • Haber Müdürlen. lşık Kansu, Hakkı • Istanbu) Haberien Şeaay Kaltan • » $ Haberler Erpm Bakı Erdem Z.Gökalp Blv.İnkılap S. No:l9<4. Tel: 433114M7, Telev 42344, Fax: • Iş - Ekonomı Dinç Tayanç • Yurt Haberien Mehmet Saraç (4)4330565• Izmır Temsilası: Serdar Kızık, H.Zıya Blv. 1352S 2'3 Tel 831230. • Makaleler: Sami Karaören »Spor: Abdülkadir Yücetman »Dü- Telex: 52359.Fax: (51)895360 «Adana Temsilcisı: Çetin Yiğeooğhı Inönü Cd İ AbduUah Yancı 119 S No. 1 Kat: 1, Tel. 59 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax (71) 59 25 78 Muessese Müdur V Erol Erkut • Koordına- tör Ahmet Konılsan •Muhasebe: Bülent Ye- oer •Idare. Hüse>in Gürer •tşletme: Önder Çelik •Bılgı-lfflem- Nail Inal »Bılgısayar Sis- tem: Mürövet Çiler •Reklam. Reha Işıbnan 1 i y m j ; Yenı Gun Haber Ajansı, Basın v« Yayıncılık A Ş Bıtsan: Cumhunyet Mdtbaaalılc ve Gazetcalık TAŞ Turkocagı Cad 39/41 Cağaloglu34334ist.PK 246IstanbulTe] 5120505Telex 22246.Fax (1)5138595 23ŞUBAT1993 İmsak 5 16 Guneş.641 Öğle: 12 22 Ikındı: 15 23 Akşam:1754 Yatsı 19.13 Kırmızı şarap kalbe iyi •STRASBOLIRG (AA)- Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Figaro'da çıkan bir araştırmada, kırmıa şarabın kalp hastalığına karşı olumlu etkisi olduğu öne süriildü. Avrupa'nın gelişmiş ülkeleri arasında en az sayıda kalp hastasının Fransa'da olduğuna dikkat çekilen haberde, ortalama olarak günde 1 '41itreoranını aşmayacak şekilde alınacak kırmızı şarabın kalp hastalığına iyi geldiğı iddia ediliyor. Araştırmada, Fransız Profesör Serge Renaud'un. kırmızı şarabın, kan hücrelerinin p'htılaşmasını önlediği ve bunun da kalp hastalığına karşı olumlu etkisi olduğu yolundaki görüşlen ile birlikteABDveİsrailli uzmanlann kırmızı şarabın içindeki fenolün, kalp knzine yol açan yağlann oksitlenmesini engellediğı yolundaki görûşlere yer veriliyor. Slikona alternatif • İZMİR(AA)-Silikonlu göğüslerin zararlı olup olmadığı tartışmalan güncclliğini korurken, piyasaya yeni sürülen ve tamamı doğal bıtkilerden hazırlanan "göğüsjeli"nin, hanımlar tarafından büyük ılgı gördüğü bildırildı. İthalatçı fırmanın Izmirbayii SevgiSerbesterAA muhabirine yaptıgı açıklamada. göğüsün, kol altından gelen tek bir kas tarafından tutulduğunu anlatarak şöylededi: "Jel, bu kası güçlendirmek için haarlanmış, hafîf serinletıci, kasın sağlamlığı ve formunu koruvucu özellikte olup hatlann daha belirgin olarak şı:killenmesıne yardımcı oluyor. Losyon kıvamındakı jel, göğüslerin dayanıklılığını sağlayıcı sardunya yağı, güçlendirici soya ve avakado yağı. sıkıştıncı şerbetotu özü ve limonotu ıle dolaşımı uyancı atkestanesi vecildi yumuşatıp nemlendirici denizyosunundan oluşuyor. Jel. aynca cildı tazeleyici mürverçiçeği ile besleyici kavısıyağı içeriyor." AIDS'te verem aldatmacası • CALIFORNIA(UBA)- AI DS'li hastalarda çeşıtlı bulaşıa hastalık belirtilerine rastlanırken, veremin, AIDS'in ilk ortaya çıkış belirtisi olduğu öne sürüldü. California'dal981-1985 yıllan arasında 287 veremli erkek hasta ûzerinde yapılan araştırmada, hastalann yüzde 12'sindeAIDS olduğu saptandı. AIDS'li 643 hasta ûzerinde yapılan incelemede, 16 vakada verem saptandığı ortaya çıktı. Araştırmayı gerçekleştiren uzmanlar. iki hastalığın iç içe olabileceği gibi, iki hastalığın aynı belirtileri taşıyabileceğini de söylüyorlar. Floreksikliğine çareI ANKARA (ANKA)- Sağlık Bakanlığı bünyesinde olusturulan Flor Komisyonu, diş sağbğmı korumak amaayla, dişlerdeki flor eksikliğinin. bireylerin florhaplan ve gargarası kullanma konusunda eğitilerek giderilmesıne karar verdi. Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardıması Füsun Sayek, ANKA'ya yaptığı açıklamada, Flor Komisyonu'nun "Türkiye'de dişlerdeki flor eksikliğınin giderilmesi için hangi yöntemin kullanılacağı'" konusunda yaptığı birdizi toplantı sonunda, Türkiye için en uygun yöntemin "hap ve gargara" olduğuna karar verdiğinibildirdi. 'Prezervatif sepeti'önerisi • İZMÎR (AA) - Doğum kontrol yöntemlennden olan prezervatife ulaşılması için, büyük mağazalarda, satışa yönelik olarak "prezervatif sepeti" oluşturulması önerildi. Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Doğum Hastalıklan Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Önvural, AA muhabinnin sorulannı yanıtlarken, Türkiye'deki yılhk nüfus artışı oramnın yüzde 2-2,5 dolayında olduğunu ve bu oranın düşürülmesi için doğum kontrolünü gelişürmek gerektiğini söyledi. Ümraniye Yerel Kadın Kurultayı'nda yüzlerce kadın kendi sorunlarmdan yola çıkarak tartıştılar 6 Yeni kadın' tüııı kapıları zorluyor TOPLUMSPL MUT YENİ K Ümraniye'de biraraya gelen kadınlar,' Dinamik bir Usimiz, gelişmeye açığız, kimliğimizi bul- mak istiyoruz, engeUemeyin' dediler.(Fotoğraf. İBRAHİM GÜNEL) İstanbul Haber Servisi - Ka- dını yok saymakla insanlığın çok şev yitirdığine inanıyorlar- dı. İnsanbğı bu kusurlu bilincı düzeltmeve çağırmanın. kadın ve erkeğin bırUkte yeni bir uy- garlığın kapışını açmasının za- manıydı. "Şimdı" diyorlardı, "Şimdi, mutluluk ve özgürlü- ğün, yenı bir kadın tanımının zamanıdır". İşte bu düşünceyle biraraya geldi yüzlerce kadın biraraya. Istanbul'un göçle kurulmuş. henüz kentleşme alfabesinin ilk harflennı altedememiş bir ilçe- sinde. Ümraniye'de toplandılar. Kendi yaşamlanndan, so- runlanndan yola çı- karak pobükadan, sağbğa, eğıtimden üretıme ne istediklerini söyledi- ler, çekincesiz ve yabn. Adına "Ümra- niye Yerel Kadın Ku- rultayı" dense de Türkiye'nin ilkiydi- ler. Kendilerini politik çekişme- lerden. hiziplerden uzak tutu- yor, bütün kapılan zorluyor- lardı. Neredeyse tümü göçmendi. Köyün değerlennı, abşkanlık- lannı beraberlennde getirmiş olmalanna karşın, her türlü de- ğışime açık görüyorlardı kendi- lerini. Kimlik sorunlan vardı, kent kültürünün ne demek ol- duğunu bilmiyorlardı. Hala bü- yük ailelerde yaşıyor, hala da- yak yiyorlardı. Köyün göreceli özgürlüğünü yitirmışlerdi, er- keğin kente uydurmaya çalış- üğı namusu altında eziliyorlar- dı. Onlann adına Sevgi Inceoğ- lu, konuştu," Dinamik bir kesi- miz, gebşmeye açığız, kimli- ğimizi bulmak ıstiyoruz. engel- lemeyin." Sağlık sorunlan vardı, evde hala kendi kendilerini doğum yapıyor, çocuk düşürüyorlardı. Erkek doktora muayene olmak hala günahtı. Ümraniye çöp- lüktü. çocuklan hastalıktan kurtulamıyordu. Doğumeviyle birlikte yüz yataklı devlet has- na dile getiriyordu ısteklennı, "Eşit şans, kendi irademızle oy vermek hakkımız." İki yüz kadının ortaklaşa ürünü komisyonlar bırer birer taleplerini dillendiriyordu. İs- tihdam komisyonu, ev içi üreti- min değerlendinlmesınden, dı- şarda çalışmak isteyen kadına istihdam sağlanmasından ya- naydı. Bir vakıf kuracak, ka- dının çalışma yaşamına katılı- mını sağlayacak, çalışma koşul- lanrun iyileştinlme için çabala- yacaklardı. Ümranıyeli genç kızlar, toplumun artık bekaret • İki gün süren kadın kurultayında yüzlerce kadın biraraya geldi. Kendi yaşamlanndan, sorunlanndan yola çıkarak politikadan sağlığa eğitimden üretime istediklerini çekingesiz ve yahn bir biçimde anlattılar. Sağlık sorunlan da vardı. Köyün göreceli özgürlüğünü yitirmişlerdi, erkeğin kente uydurmaya çalıştığı namusu altında eziliyorlardı. tanesi açılmahyd:; hemen. Üm- raniye çöplüğü kapatılmab, ağaçlandınlmalıydı; hemen. Eğitim sistemi değiştirilmeliydj. İlk ve ortaderecelı okullarda ansel eğitim, zorunlu ders ol- mahydı, üniversiteye ginşte kız öğrenciler için puanlar düşürül- meliydi. Politikaya kaüJmak ıs- tıyorlardı. Tüm partilen uyar- dılar, "Kota uygulamayan par- üye bizden oy yok". Yerel yö- netimlerde her mevkıye adaydı- lar. Gülşen Metinöz, tümü adı- saplantısından kurtulmasını ıs- tiyordu. Baba, ağabey kıska- cından evde oturup koca bekle- mekten bıkmışlardı. Kendilen- ne kültür merkezi açılmabydı. yeteneklennı geliştirmelerine olanak tanınmalıydı. Medya'- nın kendilerine dayatüğı kadın kimliğinı reddedıyorlardı. Tü- ketimin artması için cinsellikle- rinin kullanılmasına karşıydı- lar. Balonlarla, "Yeni Kadın" pankartlanyla süslenmış salon-mak istiyoruz. engeUemeyin' dedfler.(Fotoğraf. İBR.A.HİM GUNEL) yak yiyorlardı. Köyün göreceli lar. Gülşen Metinöz, tümü adı- pankartlanyla süslenmış salon- İngilizler'in bugünlerde en çok tartıştıklan konu, üçüncü bir Charles'm kral olup olamayacağı Itıgilizmonarşisi2000lerigörecek mi9 • İngilizler kralivet fesh ^^ : ^ f ^f da, onlar sorunlannı dile geti- rirken bıne yakın kadın da din- liyordu. Henüz 31 yaşında v i çocuk annesi Seher Ersoy,. - leyenler arasındaydı. Duldu, ni- şanhyken aynlmasına, "na- musumuz" diye karşı ailesine öfkeliydi. Bu öfkesini yabtma- nın yolunu, çocuklannı rahat bırakmakta görüyordu. Kızı, "fazla ileri gitmeden" evlilik öncesi ihşkiyi yaşayabilirdi. Ya kendısine yeniden yaşama baş- lamak için bir olanak tanısalar? Daha iyi bir eğitim görür, mes- lek sahibi olurdu. Şükran Ke- tenci, anlatıyordu bu arada. artık çe- yiz hanrlayan kı- zlara pek rağbet yok diyordu. Por- nografiyle yaraü- lan kadın lipınin peşine katılacaktı erkekler, birkaç yıl içinde çeyizin hük- mü kalmayacak, kapının önüne ko- nulacaklardı. İki gün sürdü kurultay. Kadınlar, kuracaklan platform için Bele- diye Başkanı Şinası Öktem'den Halk Okulu'nun kendilerine bı- rakılmasını ıstediler. Başkan Halk Okulu'yla yetinmedi, be- lediye evlerinden bir bölümü, dispanseri de kadınlara verdi. O İstanbullu'nun pek beğen- mediği, kentimizi bozdu diye burun büktüğü kadın, yakında kendi sığınma evini açaca' hastanesıni kuracak, iş için, p litika için örgütlenecek. •İngilizler kraliyı edilirse. ülkenin simgesi- nin ne olacağı konusun- da endişeleniyor. Aineri- ka gibi cep telefonu taşı- yan zenginlerin ülkesi mi olacak, yoksa Belçika gibi kişiliksiz mi olacak? Haber Merkezi - İngiüz krali- yetinin geleceği ne olacak? İn- giltere iki binli yıllara bir kral ya da kraliçeyle girecek mi? Krali- yet ailesinin prestijlerini yok ohna noktasına getıren aşk skandallanndan sonra İngiliz- ler monarşiye inananı kaybet- miş gözüküyor. Kral II. Charles restoranında duvardaki bir plakette, İngiltere İç Savaşında Charles'm OBver C'romwell'den nasıl kaçtığı an- lauhyor. Ancak Ingüizkr'in bu- günlerde en çok tartıştıklan ko- nulardan biri, üçüncü bir Char- les'ın kral olup olamayacağı. İngilizler, kralıyet aılesine gü- venlerini kaybetti. Kralıyet aile- sine para ödemek konusunda ise oldukça duyarlılar. Bazılan şatolann bakımı dışında kralı- yet aüesine ödenek aynlmama- sını savunuyor. Bununla birlikte, İngilizler kraliyet fesh edilirse, ülkenin simgesinin ne olacağı konusun- da endişeieniyor. Amerika gibi cep telefonu taşıyan zenginlerin ülkesi mi olacak. yoksa Belçika gibi kişiliksiz mi olacak? Charles kral olmalı mı? Yapılan kamuoyu araştırma- lannda halkın monarşiye ne ka- dar olumsuz baktığı açıkça or- taya çıkıyor. Gallup'un bir araştırmasına göre, halkın yüz- de 38'i Prens Charles'm kral ol- maması gerektiğini düşüriüyor. Halkın yalnızca yüzde 69'u ge- lecek yüzyılın başında da mo- narşinin süreceğine inanıyor. Bugünlerde İngiltere'de en çok satılan kitaplar listesinin başın- daki kitap. cumhunyetci bir Gallup'un bir araştırmasına göre, halkın yüzde 38'i Prens Charles'ın kral obnaması gerektiğini düşünüyor. Halkın yalnızca yüzde 69'u gelecek >ü/vılın başında da monarşinin süreceğine inanıyor.Bugünlerde İngiltere'de en çok satılan kitaplar listesinin başındaki kitap, cumhuriyetçi bir İngiltere'nin nasıl olacağını anlatıyor. İngiltere'nın nasıl olacağını an- laüyor. "ingiltere'nin Değişen Ana- tomisi" adb kitabın yazan Ant- hony Sampson, kraliyet krizini kollektif sinirsel bırçöküşe ben- zetiyor ve "Kim olduğumuz hakkında güvensizliğe ve kan- şıklığa düşüyoruz" diyor. Monarşi pis bir yalan İngiltere'nin batısındaki mu- hafazakâr bir kent olan Wor- cester'da insanlann ne kadar şaşkın bir halde olduklan açık- ça görülüyor. Magna Carta'yı imzalayan Kral John Worces- ter'da gömülü. 1652 >ıbnda, Kral Charles Şövalyeleri, Cromwell'e karşı son savaşlan- nı burada yapülar ve kaybetti- ler. Üç yüzyıl sonra, kent halkı Cromwell"in zaferini anmayı reddetti ve yenilen Charles'ı onurlandıran bir plaketin ko- nulmasım tercih etti. Şimdi, skandallar karşısında, Worcester halkının da kraliyet ailesine ınancını yitirdıği görü- lüyor. 66 yaşındaki Marjorie Jones, krabçenin taç giyme tö- renini izlemeye gıtmiş ve daha sonra kraliyet ailesinin bu tür törenlerini kaçırmamaya çalış- mış. Jones "Yaşamım boyunca inandığım bir şey, bugün pis bir yalan gibi gözüküyor" di- yor. Simgesel bir monarşi Gallup araştırmasına göre, halkın üçte ıkısi krabyetın sıra- dan ınsanlardan iyice uzaklaştı- ğau düşünüyor. Hollanda'daki gibi bütün gücünü. parasal kaynaklannı yitırmiş daha sim- gesel bir monarşi ıstiyorlar. Kraliçenin tahta geçmesin- den bu yana 41 yıl geçti. Yaşb- lar. ülkelerinin simgesi olarak monarşiyi göriirken, gençler kraliyete karşı daha duyarsız. Krabçeyi, soğuk, halktan uzak bir kişi olarak görüyorlar. Kra- liçenin ulus için özvenye çağır- dığı konuşmalar gençleri hiç et- kilemiyor. Monarşi için har- canan paranın boşa gittiğini dü^ünüyorlar. ingiltere'de monarşinin hal- ka mabyeu yılda 100 milyon dolar (930 mılyar lira). Bu. Hol- landa. İsveç, Ispanya, Belçika, Danimarka ve Norveç'ın mo- narşileri için aynlan toplam pa- ranın iki katına eşit. Şimdı. Kraliçe Elizabeth'in, Prens Charles'm 10 yaşındaki oğlu William büyüyünceye ka- dar yaşamını sürdürmesi umut edibyor. Böylece. Charles ara- dan çıkarak yerine oğlu tahta geçebilecek. Monarşisiz bir ingiltere'nin daha iyi olacağını düşünenlerin oranı şu anda yüz- de 20, ancak bu görüştekilerin sayısı her geçen gün artıyor. Ba- hısçiler de kraliyete güvenlerini yitırmiş durumda. Yılbaşında, 2000 yıbna kadar monarşinin kaldınlacağı bahsine bire yüz veriyorlardı. Şimdi. bire sekiz veriyorlar. Yeni bulus Hemofıli hastalan içinumut BOSTON - Yapay olarak üretilen bir kan pıhtılaştıncı faktörün, hemofıli hastası ço- cuklarda yapılan uzun süreü denemelerde güvenli ve etküi bulunduğu bildinldi. Kanın pıhtılaşmasına ne- den olan 13 faktörden biri, kanlannda eksık olan hemofi- li hastalannın. iç ve dış kana- malan durdurulamıyor. A tipi hemofibde eksik olan ve pıhtılaşmayı engelleyen VIII diye bilinen faktör şimdi- ye kadar sağlam kişilerin sağ- ladığı kan bağışlanyla karşı- lanıyordu. Ancak AIDS'in ortaya çıkması, kan bağışını güvensiz hale getirmişti. Kalsiyum tedavisi New England Journal of Medicine adü tıp dergisinde yayımlanan bir habere göre araşürmacılar Miles Inc şirke ti tarafından genetik olarak üretilen virüssüz faktör VIII'- in, daha önce hiç hemofıli te- davisi görmüş çocuklar arası- nda daha önce yapılan deney- lerde de faktör VlII'in etkib ve güvenb' olduğu beliıienmişti. Michıgan Çocuk Hastane- si'nden Dr. Jeanne Lusher başkanlığında yürütülen araştırmada, 95 çocuğa 1 ocak 1989 ile 1 temmuz 1992 arasında faktör VIII verildi. Tüm deney süresince toplam 3.315 doz kullanıldı ve sadece üç kez ters etkiye rastlandı. Dr. Ian Reid başkanlığı- ndaki 5 Yeni Zelandab araşb- rmacı, 122 hastaya iki yıl sü- reyle ortalama günde 750 mi- bgramlık kalsiyum verirken başka bir grup hastaya ilaç icermeyen tabletler verdiler. İki yıllık süre sonunda kalsi- yum alan hastalarda kemik bozulması yüzde 43 oranında azaldı. ABD'de gelecek ay başlıyor Yeni doğan bebeklere AIDS aşısı Haber Merkezi - AIDSe ya- kalanma tehlikesi olan bebek- lerde yeni bir aşı denenecek. ABD'de. anneleri HIV virüsü taşıyan yeni doğmuş bebekler için gelecek aydan iü'baren bir aşı programı uygulanacak. ABD'de. her yıl. AIDS virüsü taşıyan 6 bin kadının 1500 AIDS'b bebeği oluyor. Afrika'- da ıse rakam tüyler ürpetici bo- yutlarda. Her yıl AIDS virüsü taşıyan 150 bin Afrikab çocuk dünyaya geliyor. Yûzde 95 önlenecek Massachussetts Üniversi- tesi'nden pedıyatri profesörü John Sulliv an, bebeklerin dörtte üçünde doğum kanabndan ge- çerken AIDS virüsünün bulaş- • İmmünoglobin ilaç, dünyanın önde gelen iki bi- yoteknoloji şirketi tarafından geliştirildi. Aşı, yüz- den az bebekte denenecek. Doğduklan gün bir iğne, dört haftalık olduklannda bir iğne. sekiz haf- tahk olduklannda birer iğne olacaklar. üğını belirtiyor. Sanlık hastab- ğı da aynı biçimde geçiyor, an- cak bugün doğumlann yüzde 95'ınde hastahğın çocuklara geçmesi önlenebib'yor. Bibm adamlan benzer bir yöntemle AIDS virüsünün geçmesini en- gelleyebileceklerini umuyor. Gelecek ay yapılacak deney- lerde, bebeklere, genetik mü- hendislik yöntemleriyle üretil- miş aşılar verilecek. Aşının, HIV-1 virüsü yerleşme şansı bulamadan bebeğin bağışıklık sistemini harekete geçirmesi umuluyor. İmmünoglobin ilaç, dünya- nın önde gelen iki biyoteknoloji şirketi tarafından geliştirildi. Aşı, yüzden az bebekte denene- cek. Doğduklan gün bir iğne, dört haftalık olduklannda bır iğne. sekiz haftalık olduklann- da birer iğne olacaklar. Dene- melerde, ilacın ne kadar etkib' olduğunun yaru sıra, ne kadar güvenb olduğu da belirlenecek. Bebeklenn tümüne AIDS vi- rüsü bulaşmıyor. Bu nedenle, bebeklerin kaçına doğum sıra- sında virüs bulaşüğını belirle- mek mümkün değil. Bılim adamlan virüsün nastl bulaştı- ğını da kesin olarak bilmiyor, ancak Prof. Sulbvan, bebeğin mukus zannın, yetişkinlerde ol- duğundan daha fazla geçirgen olduğunu belirtiyor. S-ezaryen çözfim degil Bebeklerin. midedeki hücre- leri enfekte eden virüsleri yut- malan da mümkün. Virüs bu şekilde bulaşıyor olabilir, çün- kü bebeklerin mideleri virüsü öldürecek kadar asit üretmiyor. Sezaryan yöntemiyle doğum bır koruma sağlayabiür, ancak bu yöntem, annenin kanında ve mukusta virüs olmasına karşı bir çözüm getıremiyor. Bu&un Bu \
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear