22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 14ARALIK1993SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Tüneldeki Yılan... Avrupa ekonomılennın 1970'h yülarda başlay an ekonomık bunaîımı aşması ve Atlanük otesı ülkelerle rekabet edecek boyutlar kazanması. ancak AET ıçınde bütünleşmenın (entegrasyonun) sağlanmaayla olanaklıydı. Prof. Dr. ERDOĞAN SORAL 1 944 yıhnda Bretton- Woods'da ımzalanan uluslararası para anlaş- masıyla ABD Dolan. alün esasına dayab "dünya parası" konu- muna getınlıvordu Savaş sonrasında çokmuş dunya ekonomısıne can suyu vermek kararlılık kazandırmak ve dunya tıcareünı gehştırmek ıçın ulus- lararası para sıstmını >enıden kurmak ve orgûtlemek gerekıyordu Bu yol- dan dun>a ekonomısının uç onemlı sorununa çozum getırmek ıstenıyor- du - Lluslararasıödemeterdengesiso- runu çözumlenmelıydı - Dün>a tıcaretındekı gelışmelere koşut olarak yeterlı mıktarda likidite (rezerv para) sağlanmabydı - Anahtar para durumuna getın- len dolar güvenilir bır para olmabydı Bu uç sorunun çozumu ıçın gelıştın- len sısteme "altuı döviz sistemi" denıl- dı ABD Dolan, bu sıstemde alüna donuşturulebılen anahtar para duru- muna getınldı Kasalannda dolar bu- lunduran uye ulkelere ıstedıklennde Amenkan Merkez Bankası sıstemıne başvurup, dolan altına çevırme ola- nağı sağlandı 1 ABD Dolan'nın altın cınsınden değen 0 886 gr 14ayarsaf altın olarak saptandı Bunun karşıb- ğında anlaşma>a ımza koyan ulkeler rezerv lenndekı altınlan ABD Merkez Bankası sıstemıne devredıyorlardı ve anahtar para ya da ABD Haane bo- nolan alacak senetlen vb değerlı kâ- ğıtlar ahvorlardı Sıstemın ışlerlığıru sağlamak gorevı Bretton-NVoods'da kurulan Lluslararası Para Fonu'na (IMF) venlı>ordu Bu gorevlerden önemlılen şunlardı - Anlaşmayaımza koyan ulkelenn (*) paralan, dolann değenne gore enı + % 1 ust ve % 1 alt sınırlarla bebrlen- mış bır tunelın ıçmde değjşım göstere- bılecektı. ulusal paralan yılan, bunla- nn değışım marjlannı tünel sımgelı- yordu Yılan, bukuşak ıçınde kıvnla- bılırdı Tuneb debp başını çıkarması, bır başka soyleyışle ulusal paralardan bınnın ıçende ya da dışanda değer yı- tırmesı durumunda ortaya çıkacak dış açık va da fazlahğı gıdermek, odeme- ler bılançosunu dengelemek ıçın IMF devreye gınyor, gereklı parasal ope- rasyonu yenne getın>ordu Uyeülke- ler onun olurunu almadan paralannın dış değennı duşuremıyorlardı Devalü- asvona \a da revalüasyona gıdemıyor- lardı Bu yoldan dun>a ücaretındekı haksız rekabet onlenmek ıstenıyordu - ABD, emısyona surduğu her do- lar karşılığında. dolann, alün değen- nın 1 4 kadar altını karşılık olarak rezevlennde bulundunnayı taahhut edrvordu Bunun anlamı. rezevlennde tuttuğu alünın ancak dört katı kadar anahtar parayı dünya pıyasalanna su- nabılmektı ABD, bu sınırlar ıçınde anahtar para emısyonunda bulunabı lecektı IMFbunudadenetleyecektı Bu denetım sağlanamadı Dun> a tı- caretındekı hızlı gehşmeve koşut ola- rak ABD, anahtar para ($) sunumu- nu, karşılık oranını duşurerek gıderek arttırdı Bu yoldan önemlı kazançlar sağladı (ucuz ıthalat) Ne var kı eko- nomıde açık ne denlı zararlı ıse fazla da o denlı zararlıydı Ekonomı kuram- lan "kıvam-optimum" kavramı uzen- ne kurgulanmıştı Dolar bolluğu, dolar enflasv onu demektı Dolar ulu- sal duzeyde değer yıtınyor. ABD'nın ıhracatı İuzla genlıyordu Uluslararası platförmda dolar, bır spekulasyon aracı halıne gelmışü Ulusal kredılere uygulanan faız oranlan, dolarla ven- len kredılere uygulanan faız oranlann- dan daha yuksektı Dolar güvenilir para nıtelığını 196O'lı v ıllann sonlanna doğru yıtırmışü 1968 de Bretton- VVoods'da kabul edılen ° o 1 alt ve ° o 1 ust sınırlar O o2 25"e çıkanldı Yılan. artık enı ° o4 50 olan bır tunelde gezı- nebılecektı ABD. 1971'deSmıthsonı- an Anlaşması ıle dolann altın komerti- bilitesini kaldırdı Dolann altın kon- vertıbılıtesının kaldınlması Lluslara- rası Para Sıstemfnın çökmesı demek- tı Dunya ekonomısının kuralsızlığa (dereguiatıon) dayalı lıberal kapıtalız- me tekrar donmesı demektı Yılan tunelsız bır alanda, hafif Batı muzığı- nın eşbğınde seyıralenne parmak ısır- tacak gorkemlı dans gostenlen sergılı- yordu Ulusal paralar bırer bırer dalgalanmaya bırakılmıştı Sıstemın çokuşu sıcak gecen 1972 yıbnın Ağus- tos ayında ABD Dolan'nın devalue edılmesıyle resmen onaylanmış olu- yordu AET ve yılan Avrupa ekonomılennın 1970 b vıl- larda başlayan ekonomık bunaîımı aşması ve Allantık otesı ülkelerle reka- bet edecek boyutlar kazanması. ancak AET ıçınde bütünleşmenın (entegras- yonun) sağlanması>la olanakbvdı Bunun ıçın ıkı önemlı sorunun çozum- lenmesı gerekıyordu Bınncısı \\- rupa nın gebşmiş sanavı ulkelen ara- sında ekonomik karariılığın sağlanma- sıydı Avrupa paralannın değerelen arasmdakı uyumluluk ekonomılerde- kı kararlıbğın belırgın sımgesıydı Bu sorun, Avrupa Para Sistemi (SME) ıçınde çozümlenecektı İkıncısı. Avru- pa ekonomılen arasında yapısal uyumluluğungerçekleşmesı>dı Ikı so- run arasındakı karşıbklı ılışkı ırdelen- meden başanya ulaşmak olanaksızdı O nedenle Avrupalılann yılanı başıboş bırakmalan kurtlarla dans etme>e kalkışmalan olurdu Avrupa, boyle bır dansı başaracak kadar guçlu değıl- dı ABD'nın dumen suyundakı Ingıl- tere'nın AET'ye uyum sağlaması za>ıf bır olasılıktı \vrupa nın az konuşan çok çalışan Kuzey ulkelenyle. az çalı- şan çok konuşan Guney ulkelen ara- şındakı uyum nasıl sağlanacaktı0 Bu koşullar altında Avrupa Para Sıs- temfnın (SME) yaşaması ve Maast- ncht'te bebrlenen takvımın u>gulan- ması gıderek zorlaşıvordu Ortak para bınmıne geçış Avrupa'da yaşanan ekonomık durgunluk (recessıon) ne- denı>le 2000 yılına doğru ertelenırken. ekonomık ve parasal bırlık stratejısı tartışma gundemıne gınyordu Bu noktaya, AET ekonomılen ara- sında gozlenen uvumsuzluk ve Avru- pa paralan arasındakı kararsızlıklann sonucunda gelınmıştı AETnın uygu- lamaya çalıştığı kontrollu dalgalanma onerisine benzer bır kur sıstemıvdı Bu sıstemde hem tunel hem vılan vardı AET paralan %2 25 alt ve o o2 25 ust sınıra sahıp %4 50 erunde bır tunel ıçınde dalgalanabıleceklerdı Sıstemın yukanda behrtılenden tarkı. ulkelenn hıçbınnın parasının altın esasına bağ- lanmamış olması>dı Tunelın dışına çıkan bır ulke parasını tekrar tunele sokmak, AET ıçınde guçlu parava sa- hıp ulkelenn mudahalesı ıle gerçekle- şecektı Orneğın. değer yıtıren ulkenın para- sı. anılan ulkelenn guçlu paralanyla pıyasadan emılecek ve doğan denge- sızlık ortadan kaldınlacaktı Bunun ıçın AET ekonomılen arasında yapı- sal uyumluluk Maastricht 4nlaşmasT- nda bebrlenen takvimde sağlanmalıy- dı Bu olmadı Once İngılız Sterlını öbur paralar karşısında değer yıtırme surecıne gırdı O nedenle SME dışına çıkanldı. o ol0 oranında devalue edıl- dı Bunu Italvan Lıretı. Ispanvol Peze- tası ve Portekız Eskudosu ızledı Almanya. parasının dış değennı ko- rurken, mark Alman pıvasalannda değer yıtınyordu (1992 enflasyonu %4"un uzenndeydı 199^ enflasyon bekleyışı bunun da uzenne çıkabıbr- dı) Fransız Frangı ıç pıvasada değen- nı korurken (199^ enflas)on beklevışı o o2 dolayındadır) dış değennı vıtın- yordu Fransız hukumetlen bunu her ne kadar spekulatıf ışlemlere bağladı- larsa da sorunun ozunde Fransız eko- nomısındekı venmduşukluğu>atıvor- du \ eniden V apdanmada geç kalmış olmalan vatıvordu Ne var kı SME'- nın yaşamı ıçın frangın. sağlam kal- ması ve dış değennın duşurubnemesı gerekıyordu Bu da ıhracatın azalma- sına ve urelımın daralmasına >ol açı- yordu Işsızlenn sayısı dort mılyonu aşmıştı Bunun ıçın Almanlann faız oranîannı duşurmelen ıstenıyordu Oysa Almanlann derdı farklıydı Al- man Markı'nın başına gelen, ıkı Al- manya'nın bırleşmesıyle orta>a çıkan harcama fazlasından doğuvor, para arzının genışlemesınden kaynaklanı- vordu Alman ekonomısı enflasyona rağmen yetennce buyumüyor. ozellık- le ulkenın Doğu kesımınde ışsızlık hız- la artıyordu 1993 hesaplamalanna gore Almanya'dakj ışsız sayısı ıkı bu- çuk mılvonu aşmıştır Abnanlar eko- nomılennı canlı tutmak zorundadır- lar Yuksek faız oranlanna karşın mabyetler Fransa dakınden daha du- şuktur Ve daha onembsı, Alman eko- nomısi Atlantık otesı ulkelerdekı ekonomık gelışmelere daha bağımh- dır ABD faız oranlannı değıştırme- den Bundesbank'tan boyle bır davra- nış beklenmemebdır Ne var kı bu acı gerçeğı Fransızlara anlatmak mum- kün olamamıştır 1993 yılının Ağustosu"nda AET ul- kelennın sorumlu bakanlan sıcak bır gecenın ılerlemış saatlennde çok onemlı bır karar alıyorlardı Buna gö- re tunelın enı ° o 15 alt ve ° o 15 ust sı- nırlan ıçınde o o30'a çıkanlıyordu Fransızlann sevimü yılanı, artık yılan olmaktan çıkmış. Karadenızlılenn va- kından tanıdıklan beyaz balinaya do- nuşmuştu Kıvnlması olanaksızdı Bu marjlar ıçınde spekulatorlenn Fransız Frangı uzennden spekulatıf ışlemlerle kazanç sağlamalan adeta olanaksızdı Çunku bu>uk nsklere gırmelen gere- kıyordu Spekulasyonun onu alınmış- tı Ama. Fransız ekonomısı durgun- luktan çıkmamıştı Işsızlık artmaya devam edıyordu Bu AETnın ve Fransa nın sorunuydu Acaba Tur- kıye"de ne oluyordu 0 AET >e gırmek özlemını taşıyan ulkemızde nelenn olup bıttığını. Turk halkının nasıl tu- kenıp gıttığını gelecek yazımızda ınce- leyeceğız (•) TurWı\e Bretton-VVoodi a kdtılmı* tnr ulke dır ARADABIR Prof. Dr, MESUT GULMEZ TODAİE İnsan Hakları Merkezı Müdurü İnsan Hakları Eğitimi ve Türkiye BM Genel Kurulu tum halklann ve tum ulusların ulaşacağı ortak bır ıdeal olarak ınsanlık aılesıne duyurduğu insan Hak- ları EvrenselBılöırgesın\ ıkı yıl suren bır hazırlıksurecı sonun- da 10 Aralık 1948 de kabul etmıştır Uluslararası insan hakları hukukunun oluşması ve uygulan- ması yonlerınden temel esın kaynağı ve ' evrensel olçu ' olma ışlevını surduren bıldırge insan haklarını soyut bır soy- lem olmaktan çıkarıp somut ve yaşanan bır gerçeğe donuştur- mede eğıtım ve oğretımın rolunu açıkça vurgulamıştır Ger- çekten BM Genel Kurulu bıldırgeyı yalnızca 'erısılecek ortak bır ıdeal olarak ınsanlık aılesıne duyurmakla kalmamıs aynı zamanda toplumun tum bırey ve organlanndan oğretım ve eğıtım yoluyla şu ıkı amaç ıçın çaba gostermelerını de ıstemış- tır 1) İnsan haklarına ve temel ozgurluklere saygıyı gehştır- mek 2) Gıderek artan ulusal ve uluslararası nıtelıklı onlemler- le ( ) insan haklarının ve temel ozgurluklerın evrensel ve eylemsel olarak tanınmasını ve uygulanmasını sağlamak Ulkemız de bu amaca uygun olarak İHEB yı 6 Nısan 1949 ta- rıhınde Bakanlar Kurulu kararı ıle benımserken metnını Res- mı Gazete de yayımladığı bıldırgenın yayımdan sonra okul- larda ve obur oğretım muesseselerınde okutulmması(nı) ve yorumlanması nı ongormuştur Ne var kı Bakanlar Kurulu - nun gunumuzde de geçerlılığını koruduğuna kuşku bulunma- yan bu kararına karşın insan hakları eğıtım ve oğretımı alanın- da boyle bır çaba gosterılmemıstır Özellıkle ılk ve orta oğretım duzeylerınde insan hakları oğretımı son derece yetersızdır hatta yok denecek duzeydedır Bıldırgeye yalnızca, tum or- taokullarda tek ve zorunlu ders kıtabı olarak okutulan Vatan- daşlık Bılgılerı nde yer verılmıs ancak burada da bıldırgenın ıçerdığı hak ve ozgurluklerden yalnızca sekızının sıralanma- sıyla yetınılmıştır Yuksek oğretımde ıse son yıllarda lısans yukseklısans ve doktora programlarında insan hakları oğretımını amaçlayan zorunlu ya da seçımlık ama bağımsız ve ayrı derslere yer ver- me bıçımınde kımı gelışmelere tanık olunmaktadır Ne var kı daha çok bu alanda uzmanlaşmış sınırlı sayıdakı oğretım uye- lerının kışısel çabalarının sonucu olan bu gelısmelerın doyuru- cu yeterlı ve özellıkle de genel bır nıtelık tasıdıgını soylemek olanaklıgorunmemektedır Oysa ReneCassin'ın 1960yıhnda vurguladığı gıbı insan haklarının korunmasında yasal baskı ve yaptırımlar ongoren mekanızmalar yeterlı değıldır, kendı başına kuçuk bır guvenlık supabı oluşturabılırler İnsan hakla- rının korunması alanında asıl guvenceyı, insan hakları oğre- tım ve eğıtımı olusturur Evrensel bıldırge dısında başka uluslararası insan hakları belgelerı de insan hakları oğretım ve eğıtımının tasıdığı onemı vurgulamış ve taraf devletlerın bu alanda yukumluluklerı bu- lunduğunu belırtmıştır örneğın Avrupa Konseyı Bakanlar Komıtesı 1978 tarıhlı İnsan Hakları Oğretımı Kararı ıle konsey uyesı devletlerden insan hakları ve temel ozgurlukler oğretı- mının tum duzeylerdekı oğretım ve yetıştırme programların- da ( ) uygun bır yer bulması ıçın ( ) tum uygun onlemlerı almalannı ıstemıstır 1985 tarıhlı Okullarda İnsan Hakları Ög- retımı ve Tavsıyesı ıle de uye devlet hukumetlerınden Bu tav- sıyeye ekte yer alan onerılere uygun olarak okullarda insan hakları oğretım ve oğrenımını desteklemelennı ıstemıstır Üzülerek belırtıyorum kı ulkemız ne Evrensel Bıldırge den ne de insan Hakları Avrupa Sozleşmesı ve bu belgelerden in- san hakları oğretım ve eğıtımı konusunda doğan yukumluluk- lerını yerıne getırmıstır Oysa ulkemızde yıldan yıla ağırlasa- rak suren insan hakları sorunu nu asmanın en sağlam ve kalıcı cozumu, oncelıkle insan hakları eğıtım ve oğretımınde- dır İnsan hakları eğıtımı ınsanıgerçekanlamıylabır yurttaş kımlıgıne kavuşturmanın demokrasıyı ıse hak ve ozgurluklerı- nın bılıncıne varan onları kullanmasını korumasını ve kolla- masını bılen yurttaslann ve oluşturdukları orgutlerının etkın olduğu bır yasam bıçımı 'ne donuşturmenın uzun erımlı en temel yoludur Demokrası ıle genel olarak insan hakları ve ozel olarak da insan hakları eğıtımı bırbırının olmazsa olmaz kosulunu olusturur bınnın gerpekten varlığı otekıne bağlıdır Sıyasal toplumsal ve ekonomık sorunların çozumu kolaycı bır aniı- ınsan haklarcı yaklasımla değıl demokrasıden ve evrensel değerlerden odun vermeksızın aranmalı ve bulunmalıdır İn- san hakları eğıtımı bu nedenle de demokrasıyı korumanın ve guçlendırerek yaşatmanın onu her koşulda yaşatma bılınç ve kararlılığına erışmış yurttaşlarla güvenceye almanın onkoşu- ludur Sonuç olarak tum kurum ve kuruluşların gundemıne alması gereken insan hakları eğıtımı insan hakları sorununu yukarı- dan aşağıya değıl asağıdan yukarıya çozmenın adıdır yolu- dur Salthukuksalplandaalınacakenolumluonlemlerde tum eğıtım surecı boyunca ozumsenmelerı sağlanmadıkça kâğıt uzerınde kalacaktır TARTIŞMA İstanbul Üniversitesi'nin sorunlan-^—. -—-zunbırhukuk • T karmaşasının • I ardından, • I tstanbul H J Üniversitesi'nde ^^^^r yenırektör adaylaruun behrlenmesı, bunlardan bınnın de YOK'ün onensı doğrultusunda cumhurbaşkanınca atanması aşamasına gebnmıştır Bunun ılk adımı seçundır Şımdı adaylar, bır taraftan seçmenlennın beğenısını kazanma yanşı ıçıne gırecekler ve ne derece yararlı bır rektör olacaklannı anlatmaya çabalayacaklar, dığer taraftan, YÖK'ûn karar nok talanndakı şanslannı arttırmaya çalışacaklardır Kartlannııyı kullananın rektor olacağı şuphesızdır Seçmen ıse kendı oy verdığı adayın rektör olduğunu gormenın mutluluğunu veya gormemenın düş kınkbğını yaşa>ıp, ulkenın, unıversıtenın ve kendı düny asının gunlük sonınlanna dönecektır Atananrektor,bır süre sonra unıversıtenın sorunlanyla baş başa kalacaktır Bunlarnelerdırve nasıl çözüm bulunacakür 0 YÖK sıstemıyle beraber. unıversıtelenn demokraük dûzenden uzaklaştığı hakkında, geçmışte pek çok şey soylenmıştır Bukonuda unıversıtelenmızde, devam eden huzursuzluk olduğu yadsınamaz Bu aşamada yenı rektor, kendı seçımının ve atanmasının demokratık kurallara uyup uyTOadığının kötûmserbğıne kapümadan. unıversıtenın demokratıkJeşrnesınde katkıda bulunabıhr YÖKduzenı, dekanlann seçımle bebrleıımesıne sıcak bakmamasına rağmen. rektör. bu özlemın gerçekleştınhnesınde araa ve destekçı olmab, kendı adaylığını YOK'e kabul ettınnedekı becensını, fakultelenn seçımle bebrledığı adaylan YÖK'e kabul etürme ıçın de gösterebümehdır İstanbul Üniversitesi'nin gıderek bebrgmleşen bır dığer sorunu, yuksek eğıum kurmaylannın ona yukledığı rolde yatmaktadır Açıkça soylenemese de son on yılda elıt yuksek eğıtım duzenlemelen donemıne gmbruş v e baa unıversıteler bu sıfata layık gorûlurken, pek çoğu bunun dışında bırakılmıştır Ebt kurumlar bu konumlannı, butçeden daha çok pay alarak, buna karşın daha az oğrencı kabul ederek elde etmışlerdır Gıderek sayılan artan ozel ünıversıteler ıse bu seckınbklennı, masraflan öğrenalere fatura ederek ve devletten teşvıkler alarak korumak ısteğındedırler Seçkın rolu venlen unıversıteler, kendılennı globalleşen ılen ulke yuksek eğıüm sıstemlennın parçası olarak görmekte ve 2000'b yıllara umutla hazırlanmaktadırlar İstanbul Ünıversıtesı ıse her yıl gıderek arttınlan oğrena kontenjanlanyla ve goreceb olarak azalan butçesıyle bu ayncalıklı grubun dışında tutulmaktadır Kanımca, İstanbul Unıversıtesı'ne rektor olacak kışının çozmekte en çok zorlanacağı sorun bu olacakür Ancak, İstanbul Ünıveratesf nde uluslararası kabte kontrol standartlan alabılecek araşürma ve hızmet bınmlennın v arbğı da gozardı edılmemebdır Bunlar, bır unıversıtenın gerçek gucunu olusturur O nedenle, eğıümde uluslararası akredıtasyon alabılecek guçte bınmler tespıt edılıp desteklenmeb, bunlann yay gmlaştınlmasındakı engelkr kaldırümaya çabşılmabdır İstanbul Unıversıtesı'nde, kendısıne behrlenmış rolun gereğı olarak, bsans duzeyındekı eğıumde, belkı hemen gözde unıversıtelenn duzeyıne enşılemeyebıbnır. ancak bsans ustu eğıümde bu, hızla yapılabılır Yenırektörun Istanbul Ünıversıtesrnın öğreüm, eğıüm araşürma ve hızmet gucünü temsıl eden kışı ve kurumlann. kendılennı sorgulamasını temın etmesı ve onlann eksıklennı tamamlayarak uluslararası standartlara enşılmesı ıçın yonetsel desteğı vermesı yanında, çok daha onemhsı. istanbul Üniversitesi'nin değışmekte olan anlayışını. yuksek eğıümın kurmaylanna onaylatması gerekır istanbul Üniversitesi'nin üp fakultelen, sağbk sıstemımızın çok önemb oğelendır, ancak hastadırlar Yenı pobtıkalar doğrultusunda sağbk, artık serbest pıyasa ekonomısı kurallanna gore saün abnan bır hızmet anlayışına donuşturûbnuştur Buna gore vatandaş, beğendığı kurumdan sağbk hızmetını saün alacak. bedebnı de kendı ya da devlet odeyecekur Özel ve kamu sağbk sektoru hastanelen, bırbınyle hızmet vermede yanşacaklardır Oysagerçekte uygulama boyle değıldır Parasını odeyebılecek olanlar, ozel sağlık sektorüne > onelmektedırler, çünku, kamu sağbk sektoru hastanelen. bu arada unıversıte hastanelen, onlara guleryüzlu gebnemektedır Sosyal guvenbk kurumlan, ayncalıkb hastalannı ozel sağbk kunımlannda, hatta yurtdışında tedavı etünnekte, bedebnı de gecıkmeden odemektedır Çarpıcıbırornek venlecek olursa. mensuplanna karacığer nakb yaptırdığında, yurtdışındakı hastanelere dort rrulyar odeyebılen kurum, ayru amebyaün başanyla yapıldığı unıversıte hastanesıne. amebyat ücretı olarak dört mılyon üra>ı layık görmektedır Buna benzer olumsuzluklar, tıp fakultelenndekı öğreüm üyelennı unıversıte dışına ıtmekte. fakülteler öğreüm araşürma ve hızmet gucunu gıderek yıurmektedır Sağlık sektorundekı rekabet ortamından dışlanan tıp fakultelen, ozel sağlık kuruluşlanna hasta sev keden kurum gorunumune dönuşmektedır Oysa yapılacak ışın tanımı basıtür Tıp fakûhelennın kısılan sağbk bütçeanden yeterb pay alma şansı ohnadığına gore, kendı kendını yonetebılecek çağdaş bır sağbk ışletmesı habne donuştürülmelen, toparlanmalan ıçın >eterlıdır Bunun ıçın. Devlet Personel Kanunu, Doner Sermaye Kanunu değışünlmeb, fakülteler, mab kararlannı kendılen alabılecek ve uygulayabılecek yapıya kavuşturuhnabdır Yenı rektorun, üp fakultelennın bu sorunlan ıçın çozümler uretecek duyarbbkta obnası gerekır Özel üp fakultelen YOK tarafındâ coşkuyla desteklenmey e başîamışür Boylebkle, bu kurum tarafından, üp fakultelennın esasen ıçınde bulunduklan haksızrekabete,bır yenısı eklenmışür Yenı rektor, benzer desteğı İstanbul Üniversitesi'nin üp fakultelen ıçın de talep etmehdır Özetle, istanbul Ünıversıtesfnm, kendı yapısından, Türk yüksekoğrenımının karmaşasından ve ulke koşullanndan kaynaklanan, pek çok sorunu vardır Yenı atanacak rektor, ancak bunlann çözumune cesaretle yaklaşüğı takdırde yuksek eğıümımız ıçın yararb ornekler oluşturacakür Buyıl kuruluşunun 540 yıldonumunu kutlayan. dünyanın en eskı unıversıtelennden bın olan unıversıtemıze de ancak boylesı bırrektoryakışır Prof. Orhan Arıoğul İstanbul Tıp Fakültesı, öğreüm üyesi PENCERE Seciınlerin Bi Kubpnda, AMmız Nerede?.. PKK bır yeraltı orgutudur, sıyasal partı kımlığını adına ılıştırmıştır, ama teror yontemlerını benımsemıştır, dış dunya da bu gerçeğı onayladı Tarıhte şıddet polıtıkasıyla ışe başlayıp zamanla meş- rulaşan, hatta devlet kuran orgutlere rastlanıyor En yakın ornek FKÖ değıl mı? Israıl ıle karşılıklı bır masa- ya oturup barış anlaşmasını ımzalamadı mı? PKK nın çabası da budur TC ıle masaya oturmak' Ancak her olayın kendıne ozgu bır gerçeğı var PKK - nın bu amaca ulaşması olanaksız Ortadoğu'nun Korfez Savaşı yla altust olan topoğraf- yasında PKK nın umutları koruklenmış olsa da durum elverışlı gorunmuyor Irak iran, Surıye ve Turkıye'ye serpılmış Kurtlerın dunyasında PKK nın çabası ayakla- rını gerçeğe dayamıyor Lozan la hukuk temelı kurul- muş Turkıye Cumhurıyetı'nın 60 mılyonluk halkı, boyle bır şeye razı olur mu? PKK nın şıddet polıtıkası kadınlara ve çocuklara da kıyan bır kan ıçıcılığı gozunu kırpmadan benımsedığın- den, orgut kendı kendısmı mahkûm etmıştır • DEP (Demokrası Partısı) Buyuk Mıllet Meclısı'ndekı Kurtlerın orgutu DEP meşru bır partı Genel kongresını yaptı, genel başkanını seçtı Dıyar- bakır Mılletvekılı Hatip Dicle, başkan seçıldıkten sonra gundemdekı soru ışaretı kalkmadı - DEP ıle PKK bır partı mû Yada '- DEP, PKK nın uzantısı mû' Ne olursa olsun, DEP m parlamento çatısı altında meşru bır partı olduğu gerçektır Ustelık olaylar DEP ı ulke sıyasetınm yazgısında kılıt partı durumuna getırdı Anayasa Mahkemesı partıyı ka- patırsa, 17 DEP mılletvekılı eksıleceğınden Meclıs'tekı boş koltukların sayısı yuzde 5 e ulaşacak, yasaya gore ara seçım yapılması zorunlu olacak DEP mıllervekıllerı Meclıs ten toptan çekılseler bu zo- runluluk yıne doğacak Dıyelım Anayasa Mahkemesı DEP ı kapatmadı DEP - lıler de Meclıs ten çekılmedıler yıne de uç ay sonra ul- kede yerel seçımler yapılacak sandıklar kıırulacak Bızım aymaz polıtıkacılarımızla çılgın medyamız "Istan- bul'u kım şavullayacak? Dalan ı yenıden tezgâhlaya- mazmıyız? dıyebırbırınegırerken ulkenın Guneydoğu bolgesınde serbest seçım yapılamıyor Kımın umurunda 9 İstanbul dakı yağma Hasan ın boreğı oylesıne sıcak kı Anadolu kıme ne 1 • Guneydoğu da sıyasal partılerın orgutlerı çalışamı- yorlar neSHP neANAP neDYP neDSP nedeotekıler etkınlık gosterebılıyorlar gazetelerın buroları kapalı mahkemeler sınek avlıyor yatırımlar durmuş can gu- venlığı yok, yollar kesık seçım ozgurluğu lafta kalmış Pekı neolacak"? Devlet, hukumetve sıyasal partıler ıçın Guneydoğu da yollar kesıkken DEP ne yapsın? Içınde yaşadığımız koşulları duşunmeden salt ınsan- ları suçlayarak nereye varabılırız? Turkıye yı bugunku duruma duşurenler yalnız suçlamasını bılıyorlar Oysa çozum uretmeden suçlamak, çozum yollarını busbutun tıkayacaktır • Seçımlerın elı kulağında Ama neyazıkkı serbest ozgur adaletlı bır seçım yap- manın koşulları yok Hakkârı yı İstanbul dan once duşunmenm erdemıne ulaşamadıkça bu sorunu çozmemız olanaksızdır, 'yuk- selen değerler ımızı yenıden gozden geçırmek zorun- dayız ALEVİ • BEKTAŞİ KÜLTÜRÜNÜN SESİ • Parlam«nto görev boş ına • Guneydoğv sorunu din yeluyla fezulemes 2. sayı cıktı. Bayilerde VEFAT \ oldaşımız ABİDÎNDİNO aramızdanaynldı Anısına 18 aralık günü Bebek Camıı'nde buluşalım EmektarTKP'liler MEHMET BOZIŞIK, İDRİS ERDİ>Ç. R 4SİH \LTtl ILERİ, ZELIH 4 OKY AL 4Z, Ş 4H 4BETTİN B4KIRSA>. HÜSAMETTllN DfSÇ, CEMAL KIRAL İSMET ÇINGI (1952-12.12.1992) Aramızdan ay nlışının 1. senesınde ozlemle anıv oruz. AILEN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear