25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA 11 ARALIK 1993 CUMARTESİ HABERLER Yayma kamlayanlar: 1993 TürkiyeiçinşiddetyılıolduYUSUFÖZKAN ANKARA-Türkiye'de. insan haklan ihlallerinin 1993yıhnda, geçen yıllara oranla daha da arttığı bildinldi. Türkiye İnsan Haklan Vakfi (TİH V) Başkanı Yavuz Önen, 1993 yüının "şiddetyılı" oldugunu söyledi. "10 AraJık insan Haklan Haftası'"na gınlirken yayınlanan TİHVTedavi Merkezîeri 1990-1992 Raporu, Türkiye'nin insan haklan açısmdan "kaygı verici" bir noktada oldugunu ortaya koydu. TİHV tarafından yayınlanan Tedavi Merkezleri 1990-1992 Raporu'nda, geçtığimiz yıl işkence ve insan haklan ihlalleri sonucu 2bin933 kişinin yaşamıru yiürdiği açıklandı. TİHVçalışmasma göre 1992 yılında toplam 2 bin 933 kişi yaşamını yitirdi. Günde ortalama 8 ölüm olayı oldu. Rapora göre, 1992 yümda meydana gelen ölümlerin dökümü şöyle: "Gösteri yapan topluluklara ateş açıhnası sonucu 26 ölü. Ev baskınlan strasında 63 ölü. "Dur" ihtanna uymama. sağyakalayıp öldürme, rastgele ateş açma ve benzeri olaylarda 103 ölü. Nevroz olaylannda92ölü,341 yarah. Şırnak, Çukurca, Musabey, Kulp, Varto ve Cizre'deki şiddet eylemlerinde41 ölü, 100 yarah. Olağanüstü Hal Bölgesinde rastgele döşenen mayınlann, ortahğa bırakılan bombalann patlaması sonucu 38 ölü. Faili mec- hul anayetlerde 360 ölü (13'ü gaze- tecı). Silahlı saldın. suikast ve infaz sonucu 285 ölü. Sıvillere yönelik saldınlarda 189 ölü. İşkence altında 17ölü."TİHVraporunda. 1992 yılında 7 kişinin gözalunda kaybolduğu, 11 'i çocuk, 93'ü kadın toplam 594 kişinin işkence gördüğü. 56gazetecinin güvenlik görevlilerinin tekmeli, küfürülü coplu saldmsma uğradığı. 20 kitap. 189 gazete ve derginin mahkeme ka- ranyla toplauldığı, 3 gazete ve derginin yazı işleri müdürûnün hapse gırdiği ve toplam 25 yıl 11 ay cezaya çarptınldığı. par a cezalannın 5 milyar 976 milyon liraya ulaştığı ve üçü İHD şubesi olmak üzere 32 kitle örgütünün kapatıldığı da belirtildi. TİHV Başkanı Önen. raporda yer alan değerlendırme yazısında, 1992 yılında yaşanan diğer ihlalleri de şöy- le sıraladı: "İşkence karakollarda ve siyasi polis merkezlerinde sistetnli ola- rak de\ am etri. İşkence uygulayanlar gereğince kovuşturul- madı. Yeni CML K yasası düzenleme- sinde bazı suçlar kapsam dışı bırakıla- rak işkence yapılmasının yolları açık tutuldu. Geçen yıl da düşünce, inanc, toplanma. basın ve genel olarak kültii- rel özgürlükler açısından dunım iç açıcı değildi. 1992 işçiler açısmdan da olumsuz gecti. Sendikal haklar engel- lendi. YÖK devam etti. Öğrenci et- kinlikleri baskıya uğradı'Türk Ta- bipleri Bırüğı (TTB) Merkez Konse- yi Üyesi Dr. Ata Soyer de raporda \ er alan yazısında. işkencenin Tür- kiye'de bir halk sağliğı sorunu oldu- gunu öne sürdü. Halk sağliğı soru- nun ölçütlerinin toplumda yaygın olması, ölümlere yolaçması ve mad- dı ve manevı kayıplara neden olması oldugunu dıle getiren Soyer şu gö- rüşlere yer verdi: "İHD rakamlanna göre işkence gören insan sa\ LSI 1 mil- yon cnanndadır. \ileleriylebirlikte düşünüldüğünde yaklaşık 5-10 mil- yon insanı doğrudan ilgilendiren bir sorundur. Bugüne kadar 300 kişinin işkence ile ügili olarak öldüğü belir- tilmiştir. 11 > ılda 1 milyon dolayında insanın işkence gördüğü bir topİum- da, fiziksel ve ruhsal tahribat neJe- niyle çeşitii zarariara uğrayan, işken- ce görenlerin durumu halen çözümlen- metniş bir şekilde durmaktadır." TİHV Genel Sekreteri Mahmut TaK Öngören ise, insan haklan savunucu- luğunun salt "solcularm işT olarak algılandığına dıkkati cekerek, "İnsan haklan hiçkimsenin tekelinde değil- dir,evrenseldir" dedi. TİHV Başkanı Yavuz Önen. Cumhuriyete yapüği açıklamada da Türkiye'deki insan haklan ihlalleri konusunda 1992 yılına oranla gerileme değil. büyüme oldugunu söyledi. 1993 yılında da iş- kencelerin, faili meçhul cîhayetlenn. yargısız infazlann ve kayıplann sayısının aratarak sürdüğünü öne süren Önen, 1993 yılının "şiddet yüı" oldugunu söyledi. Törk Tablpler Blrllğl Hekimlere işkence uyansıTürk Tabipter Birlıği (TTB) Merkez Konse- yi, İnsan Haklan Haftasf na katkı için hazırla- dıklan "İşkence, körü muamele gibi insan hak- lan ihlalleri karşısında nekim tutumu" başlıkh raporda, insan haklan ihlallerine tanık olan doktorlann eyleme geçmesinin etik bir görev oldugunu açıkladı. TTB Merkez Konseyi'nın hazırladıgj ve hekımlerin uymasını istediği ra- por şöyle: 1- Tıbbın, işkence ya da diğer zalimce, insan- lık dışı ya da aşağılayıcı muamele uy gulaması- na kanşması hiçbtr şekilde savunulamaz. Bir hekımin, insan haklan ıhlallennı farketmesi halinde derhal eyleme geçmesi etik bir görev- dir. Bir tutuklunun sorgulanması sırasında bir hekimin hazır bulunması dahil. tıbbın ışkence- ye kanşması, kesın olarak yasaklanmalıdır. 2- Bir doktor görev sırasında kötü muameie- ye tanık olabilir. Bu muameleye doğrudan ka- tılmamış olsa bile. ilk önce bu kötü muamele- nin nıteliğinı ve ağırlığını değerlendırmelidir. Tanık olduğu olay tamamen rastlanüsal olsa bile, yanlışhğını bildıği bir durumu hoşgörüyle karşılamamalıdır. 'İji niyet' ya da tıbbi destek' gerekçesiyle dahi, bir hekım gönüllü olarak iş- kenceye katılmaz. Kendısi ya da yakınlan teh- diı edılerek kötü muamele ya da işkenceye kanşan hekim bu durumu sorumlu ve güven- dıği bir makama bıldirmelidir. 3- Bir hekim. gözalunda bir mahkumu te- davi/muayene etmesı için cağnldığında, her şeyden önce mahkumun yaranna olan her şeyı yapmakla yükümlü oldugunu bilmelidir. Bu durumda bir hekim, yalnızca tıbbı müdahaleyi kabul eden mahkumlara tıbbi yardımda bu- lunmalıdır. 4- Bir hekimin. tıbbi müdahaleyi kabul eden bir mahkuma/tutukluya tıbbi yardım yapabil- mesi için, hekim 'klinik özgürlük' koşullannda olmalıdır. 5- Mahku- -£- mun/tutuklu- I nun tedaviyle Aşkenceye ilgili irade be- kanştlğl/katlldlğl İleri SÜrÜlen yoksa. ömeğin bilincini kay- betmışse, he- eylemlen kim ubbi mü- araştınlmah, ^ kusurlu bulunanlar vakada yg meslekten men İanacak eük IIICMCKICU ıncil kurallara uy- edılmehaır. gun biçımde yapmalıdır. 6- Bir mahkum/tutuklu işkence nedeniyle hastalandığmda. hekimin ubbi yardım yapma- ması da işkence anlamına gehr. 7- Hekim. kimliğinı açıklamasımn engellen- diği. maske veya yüzünün gizlendıği, hastanın gözlerinin bağîandığı, hasla ile ılişkisini zedele- yecek üçüncü kişinin varolduğu durumlarda hastayı muayene, tedavi etmemelidir. 8- işkence nedeniv le muayene/tedavi edilen kişi ile ilgili hekimin tuttuğu rapor, matbu ol- mamalıdır. Hekimin el vazısı ile okunur biçim- de yazılmalıdır ve raporda hekimin kimliği açık olmalıdır. 9- Bu noktada tarüşmah bir konu, işkence sırasında sağliğı bozulan kişinin muayene' tedavisiyle ilgılidır Bu anda hekim müdahale etmezse kişinin sağlığı bir daha düzelemeyecek şekilde bozulabilir. Bu noktada durum çok acil değılse hekim klmık bağımsızlık koşullannın sağlanmadıği durumda müdahaleyı reddetme- si, durum acilse muayene/tedaviyi gerçekleşti- rip en kısa sürede durumu bildirmesi ılkesel olarak benimsenebilir. 10- Hekimleritı işkence sırasında acıyı azal- tacak tıbbi müdahalede bulunmalan, kişiye ilaç vermeleri mçbir şekilde savunularnaz. Bu işkenceye sahte bir insaniyet ve meşruiyet ka- zandırmaktan başka bir işe yaramaz. 11- Psikiyatrinin politik amaçlarla kötüye kullanılması, işkence ya da diğer zalimce in- sanlık dışı muamelenin unsurlannı oluşturabi- lir. 12- Özellıkle hapishanelerde çalışanlar aske- n hekimler ve psikiyatri senisinde çalışanlar, kötü muamele potansiyeli karşısında daha faz- la uyanık olmak zorundadır. 13- İşkence ya da kötü muameleye katümayı reddeden hekimler olası baskı ve tehditlere karşı, işlerini kaybetme riskine karşı korunma- lıdır. Dünya Tabipler Birligi, Uluslararası Af Örgıitü gibi örgütlere iletebilirler. 14-İşkenceye kanştığı lcatıldığı ilcri sürülen hekimlerin bu eylemleri. ciddi bir şekilde araş- tınlmalıdır. Kusurlu bulunanlar meslekten men edilmelidir. 15- İşkence gören kişilerde, işkencenin etki- leri ile mücadele etmek amaayia kurulan mer- kezler desteklenmelidir. İnsan haklan ihlalleri- ne karşı önemli bir işlevi olan bu merkezler Ta- bip odalan tarafından maddi ve manevi olarak desteklenmelidir. insanHaklanhemensimdiHaber Merkezi- Dünya İn- san Haklan Haftası nedeniyle düzenlenen kutlama ve eylem- lerde Türkıye'de yaşanan insan haklan ihlalleri kınandı. İHD ve TİYAD tarafından dün ger- çekkştırilen eylemlerde "Kürt sorununa banşçd çözümier bu- lunması gerektiği" bebrtılırken, idam cezalanna yer veren yasa- lann kaldınlması isıendi. insan Haklan Haftası dolayısıyla İz- mir Dokuz Eylül Ünivetsitesi Hukuk fakültesi öğrencilerinin idam cezalanna karşı başlatüğı imza kampanyası da dekanlık tarafından engellendi İnsan Haklan Derneği (ÎHD) İstanbul Şubesi üyeleri, İnsan Haklan Haftası'nın baş- laması nedeniyle dün Sultanah- met Meydanı'nda bir basm açı- klamasıvaptı Czerlerinde"Sa- vaşlar ohnasın. insanlar ölmesin, "İnsanlık onunı işkenceyi yene- cek". "Halklann kardeşliği için elele". "Kayıp + İdam + Yargısız infaz = Devletin terör üçlüsü". "İdam cinayettir" yazı- lı dövizler açan İHD'liler. Tür- kiye'de hala binnci kuşak hak- lann mücadelesını vermek zo- runda kaldıklannı söylediler. İHD İstanbul Şube Başkanı Avukat Ercan Kanar, yaptığı konuşmada, Türkiye'de hala insanlann devletin binalannda işkence gördüğünü, görevi sa- vunma olan avukatlann dahi yasalar çiğnenerek topluca gö- zaltına alındığmı, 20'yı aşkın yasa maddesıy4e idam cezasının korunduğunu, yargısız infaz uygulamalanyla adil yargılan- ma ve savunma hakkmın ayak- lar altına alınarak insanlann katledıldiğını, kıtaplar ve ya- yınlann devlete göre terör aleti oldugunu. yüzbinlerce kamu çalışanının toplu sözleşmeli ve grevlı sendıka hakkından yok- sun oldugunu anımsattı. Kürt sonınunun demokratik çözüme kavuşturulmasmı iste- diklerini belirten Kanar. "tnsan Haklan Günü'nün 45'inci yılın- da savaşan taraflan siviUeri he- def almamalan için bir kez daha uyanyor, banşçıl çözümier için ateşkese çağırıyonız. Her insa- nın hangi devlette olursa oUun. askerlik yapmama ve sa\aşa git- meme hakkının bir insan hakkı olarak kabul edilmesi gerektiği- ni savuraıyoruz" dedi. Bu arada TİYAD üyeleri Ba- kırköy Özgürlük Meydanı'nda karanfıl sattılar. İnsan haklan- İnsan Haklan Haftası nedeniyle Sultanahmet'te bir toplantı yapan İHD İstanbul Şubesi üyeleri, Türkiye'deki insan haklan ihlallerini ömeklerle anlattı. (Fotoğraf: KAAN SAGANAK) na ilışkin basın açıklamasımn okunduğu gösteride. insan haklannın tam anlamıyla yaşa- ma geçirilmesi istendi. ÇGD İstanbul Şubesi yöne- tim kurulu üyeleri de, İHD İs- lanbul Şube Başkanı Ercan Ka- nar ve sanatçı Nur Sürer'le bir- likte baskj gören basın kuruluş- lannı ziyaret etti. Özgür Gündem Gazetesi"ne yapılan ziyaret sırasında konu- şan Şube Başkanı Celal Top- rak, 1905 yılından bu yana ge- çen 88 yılda 47 gazeteanin öl- dürüldüğünü, bu cinayetlerden 21'inin son 2 yılda gerçekleştiği- ni bildirdı. Silahın meslek aletı olmadığı hiçbir meslek grubun- da öldürülenlerin bu kadar çok olmadığını vurgulayan Top- rak. "Aynca Türkiye tarihinde hiç görülmetniş yoğunlukta ga- zete ve dergüer, kitaplar toplatı- lıyor, kapatüıyor. Çaltşanları baskılara uğru>or. Gazetecilere >erilen hapis cezalannın toplamı yüzyülara, para cezalannın top- İamı trilvonlara ulaşıyor. Bu, is- tibdat dönemini hatırlatıyor" dedi. Özgür Gündem Gazetesi Ge- nel Yayın Yönetmeni Gurbetel- li Ersöz ise güne, hangı bürola-' nnın basıldığı. hangi muhabır- lerinın gözaltına alındığı soru- sunu yamtlayarak başla- dıklannı dile gctirerek "Böyle bir ortamda ÇGD'nin ziyareti çok aniamlı" dedi. ÇGD heyeti daha sonra Emeğin Bayrağı ve Mücadele gazetelenni ziyaret ederek bas- kılarla ilgili bilgı aldı. İHDödüüeri İHD tarafından Ankara'da düzenlenen kutlamalar Kara- yollan Genel Müdürlüğündeki törenle başladı. İHD Genel Başkanı Akın Birdal ilkı Yeşıl- yurt köylüleri. ıkıncısı cezaevle- rindekilerin yakınlan ve Zon- guldak maden ışçilerine verilen ınsan haklan ödüllerinin bu vıl- ki sahıplerinin Strasburg Üni- versitesi Öğretim üyelerinden Prof. Dr. Server Tanilli^Araşür- macı yazar İsmail Beşikçivc 2 Temmuz'da Sıvas'ta yakılarak katledilen 33 kişinin yakınlan oldugunu açıkladı. Yazdıği kı- taplannda suç işlediği savıyla hapıs cezasına çarptınlan ye ha- len cezaevinde bulunan İsmail Beşikçi'nin ödülü deraekte bı- rakılırken, Server Tanillfve ödülünün geçen hafta venldiği belirtildi. Törende daha sonra Sıvas katlıamında yaşamını yiurenk- rin yakınlanna ödülleri arala- nnda SHP'li ve DEPli millet- vekıllerinin de bulunduğu da- vetliler tarafından verildi. Katliamda hayatını kaybe- denlerin yakınlanndan bazıla- nnın ödüllerini SHP'lilerin elin- den almak istemeyisi tartışma- Iara neden oldu. Belkıs Çakır'ın babası Kam- ber Çakır, SHP Ankara il baş- kanı Yrimaz Ateş'ten ödülü al- mak için kürsüye çağnldığında "Bu katliama se>irci kalan par- rinin \öneticilerinden ödülü al- mak istemi>orum" dedi. Çakır protestosunu sürdürerek ödülü almadan kürsüden inerken sa- londakj ailelerler tarafından uzun sure alkışlandı. Imza kampanyası înşan Haklan Günü'nde DEÜ Hukuk Fakültesi öğren- cilerinin idam cezalannın kaldı- nlmasına yönelik imza kam- panyasını üniversite yönetimı engcllemeye çalıştı. Hukuk Fa- kültesi öğrencilerinin okul kan- tınınde başlattıklan "idam ce- zalanna hayır" kampanyasına fakülte yönetimı engel oldu. Fakülte Dekanı SeyfuUah İdiz'- in kantinde başlatılan bu kam- panyayı "Diğer eylemlere yol açacağı"gerekçesiyle engelledı- ğini belirten öğrencıler, yöneti- mi protesto ettıler. Öğrenaler kampanyaya geürilen yasaği anlamsız bulduklannı belirtir- kcn "Biz hukuk adına bu konu- da duyarlılığımm gösteriyoruz, idare buna bile tahammül edemi- yor. Bu nasd bir anlayıştır'" dıye konuştular. İnsan Haklan paneli Banka- Sıgorta İşçileri Sendı- kası'nın (BASİSEN) düzenledi- ğı panelde de "üiusal ve l lusla- rarası Boyııtlanyla İnsan Hak- lan" taftışıldı." BASİSEN"in Galatasaray'dakı merkezinde düzenlenen ve Prof.Dr. Bahri Savcı'nın yönettiği panele. Prof. Dr. Toktamış Ateş, Prof. Dr. Türkan Saylan, Prof. Dr. Savaş Taşkent ile gazetea- yazar Ali Sirmen katıldı. Pane- lin açış konuşmasmı yapan BASİSEN Genel Başkanı Me- tin Tiryakioğlu, ınsan haklan mücadelesinin sürdüğünü söy- ledi. Toktamış Ateş, konuşma- sında. Türkiye'de insan haklan konusunda çifte standart oldu- gunu vurguladı. insan haklan mücadelesinin tarihsel gelişimi- ni anlatü. Ateş, "Toplumumuz- da herkes temel hak ve özgürlük- ler açısmdan eşittir. ama bazıları biraz daha eşittir" dedi. İnsan haklan kavramı içeri- sinde bir sorun olan kadın hak- lannı inceleyen Türkan Saylan ise. kadın haklan konusunda pek fazla gelişme kaydedilme- diğini vurguladı. İş hukuku profesörü Savaş Taşkent, çalış- ma hakkı ve sendikal özgürlük- ler açısmdan insan haklannı ele aldığı konuşmasında. bildirge- de ve anayasalarda çalışma hakkının yer almasına karşın, Türkiyedeki Çalışma Yasasf- nın daha çok ışveren lehıne ol- dugunu belirtti. Türkiye'nin işcinin işine en kolay son verildiği ülkelenn başında geldiğini anlatan Taş- kent. "Bir sendikanın bugünkü koşullarda gre\e gitmesi. yöneti- cilerinin adeta idam fermanmı imzalatmasıyla eşdeğerdir" dıye konuştu. Ali Sirmen de. dünya- da anayasa türü metinlerin si- yası otoritenin yetkılerini sınırladığını. oysa Türkiye Anayasasf nın bıreyin haklannı devlet lehıne sınırladığını an- latü. Avrupa Komltesl: Adtitıp doktorlan eğitilsinANKARA (ANKA) - Avrupa Konseyi İşkenceyi önleme Komıtesi, adli tıp doktor- lanyla görüşerek, raporlarda doktor yorum- lannın bulunup bulunmadığını araşürdı. Ko- mite Sağbk Bakanlığı yetkililenyle görüşerek. adli tıp doktorlannın sürekli eğitilmesıni istedi. Dışışlen, İçışleri. Adalet Bakanlıklan ve İnsan Haklanndan Sorumlu Devlet Ba- kanlığı'nda temaslarda bulunan İşkenceyi Ön- leme Komitesi. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Ve-. kiiı Ahmet Yıldırun başkanhğındaki bakanlık üst düzey yetkılilerinı ayaret etti. Komıte ziya- reti sırasında. özellikle tutuklu ve gözalunda bulunan kişılenn sağlık durumlan ve adli üp raporlannın hazırlanması konusu üzerinde durulduğu öğrenildı. Komite, adli Up raporlannda. "tutuklunun öyküsü, adli tıp doktorunun bulgulan ve bu bul- gularla. kişinin öyküsü arasında bir tutariılık bulunup bulunmadığını y ansıtan doktonın yoru- mu M ndan oluşan uç unsurun bulunması gerek- tiği üzennde durdu. Türkıye'dekı temaslan sı- rasında adli tıp doktorlanyla da görüşen Ko- mite üyeleri, bu görüşmelerde doktorlann "ra- porlarda söz konusu üç unsurun bulunması ge- rektiği yönündeki inançlarına rağmen, bu yönde bir rapor isteminin üst makamlar tarafından empoze edilmesini istediklerini" bıldirdiler Görüşmeye kaiılan Sağlık Bakanlığı yetkili- leri ise bu doğrultuda bakanlığın bir genelge yayımladığını vurgulayarak, bakanhğın adh 1 tıp raporlanmn geniş tutulması konusundaki duyarlılığım dile getırdiler. Münci Kapaııi (uıısınayiüişma İstanbul Haber Servisi -Aybay Hukuk Araş- tırmalan Vakfı tarafından düzenlen Prof. Münci Kapani anısına İnsan Haklan İnceleme Yanşması'nın konusu belirlendi. Vakıftan ya- pılan açıklamada. "Kitle iletisim aracları karşı- sında bireyin korunması" konulu yanşmaya hukuk, Siyasal Bilgiler Fakültkeleri, İletisim Bilimleri Fakültelen öğrencilen ile araştırma görevlileri, yargıç ve stajyer avukatlar katılabi- liyor. Haklar 6 Bildirge 9 üzerindekaldıHaber Merkezi-însan Haklan evrensel bildirgesinin kabul edilişi- nin 45. yıldönümü nedeniyle siyasi parti temsilalennce yapılan açıkla- malarda dünyada ve Türkiye'deki insan haklan uygulamalan eleşti- rildi. TBMM İnsan Haklan Komis- yonu Başkanı Sabri Ya>ıız yaptığı açıklamada. "Clkemizde insan haklan konusunda pozitif bir harita vermemiz mümkün değil" dedi. ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz insan haklan evrensel bil- dirgesinin günümüzde yazılı bir belge olarak görülmekle kalma- ması gerektiğini syledi. Dünya İnsan Haklan günü do- layısıyla parlamentoda basın top- lantısı düzenaleyen Yavuz, Türki- ye'de insan haklan haritasmın son yıllarda önemli ölçüde düzelüldigi- ni ancak istenılen düzeye gelmedi- ğini söyledi. Yavuz konuşmasmı şöyle sürdürdü: "Önce ihtilal döoemi düzenle- meleri, ihtilal dönemi uygulamalan ve bunların bıraktığı miras. ikinci olarak terörizmle nfücadelenin ge- tirdiği bazı şanssızlıklar, hissi da\- ranışlar ve komisyonumu/a vücut veren yasadan ileri gelen bazı eksik- likler ya da imkansulıklar nedeniy- le buğün insan haklan konusunda pozitif bir harita vermemiz mümkün değil" Yavuz komisyonlannın çaltş- malannı engelleyen en önemli fak- törierin başında terörizmin geMiği- resmi tepkileri ve engellemeleri ge- İnsan Haklanndan sorumlu ni bildirerek, "İnsan haklannın ih- çebiünek için yasamızda bazı deği- Devlet Bakanı Mehmet Kahra- lali ile ilgili bazı başvuruları ince- şikilikler yapmak zorunlu hale gel- mandayayınladığımesajda"Hu- lerken komisyonun karşılaştığı di" diye konuştu. kukun üstünlüğüne dayalı insan 5ABK t HOSGORÜ İSTİydRUZ. Sözleşmeleri bikyok Dünyada çocuklara gün ay ıran ve bayram armağan eden ilk ülke olan Türkiye, Birleşmiş Milletlerin Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi'ni kabul etme- di. Sözleşmenin kabul edildiği 2 Eylül 1990 gününden 12 gün sonra Cumhurbaşkanı düze- yinde 4 maddeye çekince kona- rak imzalanan sözleşme, TBMM'de onay lanmadı. Sözleşmenin çekince konulan 13'üncü maddesinde "ço cukların düşüncelerini özgürce açıklaması", 17 ve 29'uncu maddelerinde "çocuklann ana dilini öğrenmesi için yayın ya- pılması" konulan düzenîeniyor. Çekince konulan 30'uncu madde ise "çocuklar, ait olduğu azınlık topluluğunun kültürün- den yararlanma" hakkını içeri- yor. Bu maddelerin kabul edil- memesi nedeniyle sözleşmenin diğer maddeleri de yüriirlüğe giremiyor. haklannı korumak gelişrirmek ve kummsallaştırmak koalisyon hükü- metimizin temel amacıdır" dedi. İnsan Haklan Beyannamesinin 45. yıldönümünün kutlandığını be- lirten Kahraman. bildirgede belir- lenen esaslann birçok devletin iç hukukunda yer almasına karşın. insan haklannın dünya ülkelerinin birinci sorunu olmaya devam et- tiğıni kaydettı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz yayınladığı mesajında İnsan Haklan Bildırgesi'mn bir belge olarak kalmaması gerektiğini belirtirken, "Bosna-Hersek gibi in- san haklannın çiğnendiği bir çok düny a köşesine bildirge sahibi BVV- nin daha dikkatli \c tarafsız eğilme- si sağlanmalıdır" dedi. Türkiye Barolar Birliği tara- fından yapılan açıklamada ise "Ölüm cezasmın yeniden gündeme getirilmesi insan haklanna saygısızlığın somut ömeğidir" de- nıldi. Açıklamada demokrasinin te- melinin insanın şahsına saygı ve hukukun üstünlüğü olduğu belirti- lerek, şu görüşlere yer verildi: "Son zamanlarda teröre karşı ön- lem olarak ölüm cezasının yeniden gündeme getirilmesi insan haklanna saygısızlığın somut ömeğidir. Ana- y asamı/da "kimse insan haysiyeti ile bağdaşmayan bir cezaya tabi tutu- lamaz' hükmü bulanan ülkemiz, ölüm cezasını insan havsiveti ile bağdaştırmak çelişkisine düşürul- memeüdir."1 SHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gülcegün düzenlediği basın loplantısında Türkiye'de insan haklannın tam olarak ıfa- desını bulduğunu söylemenin mümkün olmadığını bildırdi. Ev- rensel insan haklannın tam ola- rak uygulanabilmesi için özgür- lüklerin siyasi katılım hakkının ve temel sosyal haklann birlıkte ve eşit ölçüde güvence altına alı- nması gerektiğini kaydeden Gül- cegün şöyle dedi. "İnsanlar ancak düşüncelerin ve örgütlenmelerin serbest olduğu yerde çalışma, eğitim, beslenme banıuna ve sağlık konularındaki haklannı talep edebilir ve bunlan gerçekleştirebilir. Bu ncdenle insan haklan ancak demokrasi içinde korunabilir ve geliştirilebiür." MHP Genel Sekreten Yaşar Erbaz da Parlamentoda düzen- lediği basın toplantısında "Dün- ya Insan Haklan Günü'nün 'ma- tem günü' olarak kutlanmasmı is- tedi." Erbaz "Dünyanın birçok yerin- de şu vey a bu şekilde gerekçeler ne olursa olsun insanlık suçu işleni- yorsa. bütün bu vahşet ve cinayet- İer pervasızca yapılıyorsa, böyle bir düny ada insan haklan evrensel beyannamesinin yeri ve hükmü olamaz" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear