25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 12EKİM1993SAU OLAYLAR VE GORUŞLER Bu ayıptan kurtulalım.... Yanhşlık duzeltılmelı ve Atatürk'ün kurumlan olan Turk Dıl Kurumu ıle Türk Tanh Kurumu'nun tüzel varhklan ıle mallan gen venlmelıdır Bu konuda bır göriış aynhğı yoktur. Bu, hukuk dev letının onuru ve bır ayıbın düzeltılmesı olacaktır. ATİLÂSAV B ugün de ışbaşında bulu- nan ortak hukumet kuru- lurken haarianan proto- kolde şöyle bır açıklama yer alıyordu "Bu proto- kolle kurulacak hukumet '12 Ejlûl hukuku kalıntılan' olarak ni- telendirilebOecek vasal duzenlemeleri, uygulamaları ve ksıtlamaları hızla yü- rürlukten kaldırarak, her alanda tam demokratik bır siv asal ortam j aratmak gerekhlığine kesinlikle uyacaktır. Sı> asal > aşamın, temel hak ve özgür- lûkler çerçevesınde veniden kurumlaş- ması sağlanacaktır. V argı kararı olma- dan kapatılan sı\ası partı \e kuruluşla- rwi uğradığ] haksızlıklann gıderilmesi, yasaklann kalkması ve hakların iadesi yoluna gkülecektir." Bu açıkJamanın kapsamına gıren "kapatılan siyasi partiîer"ın uğradığı haksızlıklann gıdenlmesı ıçın 3821 sa- yıh 19 6 1992 tanhlı yasa çıkanldı Hatta bu yasada. Anayasa Mahkeme- sı dışındakı yargı yerterince kapatılan partilerin de açılması ongorüldu Pekı ya "kapatılarak haksızlığa uğ- rajan öbûr kuruluşlar"ın durumu ne oldu9 Kuşkusuz "kapatılarak haksızlı- ğ» uğratüan kuruluş" dev ınce herkesın ılk aklına gelen, Türk Dil Kurumu ıle Tûrk Tarih Kunnnu'dur Gerçekten, bu ıkı kurum da yargı karan olmaksıan varhklanna (adlan ıle mallanna) el konmuş kuruluşlar- dır Boylesı bır el koyma, hukuk deyı- mıyle "gasp"tır Turk Hukuk Lugatı, gasp'ı "mal olsun olmasın mutlaka bir şeyi tegallup (zorbalıkla. zorla ele ge- çinnek) suretiyle aimak" dıye tanımlı- yor (Turk Hukuk Lugatı-Turk Hu- kuk Kurumu yayını, 1944, s 101) Bır hukuk devleünde boyle bır davranış kabul edılemez Ulusal ve evrensel hukuk sıstemı ıçınde, tüzelkışıhklenn sona ermesı ıkı yolla olur 1 Kuruluşun kendı ıstencı ıle, 2 Bır yargı karan ıle Atatürk'ün yol gostencılığı ıle ku- rulmuş ve altmış yılı aşkın sure kultu- rumuze hızmet etmış olan bu ıkı der- nek, 11 Ağustos 1983 tanhlı 2876 sayılı "Atatürk Kûltfir, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu" ıle mallan- na el konularak kapatılmıştır Işın acı yanı. Ataturk'un kurulmasını ışaret ettığı, çahşmalanna katıldığı ve olü- münden once de vasıyetnamesı ıle mallannın bır bölumunu bıraktığı bu ıkı kurumu kapatan yasanın. Ata- turk'un adını taşıyan bır kurum oluş- turulması sırasında yapılmış olması- dır Hukuka aykın 2876 sayılı yasanın 35 ve 53 madde- len ıle her ıkı kurum da "... Atatürk Költûr, Dil ve Tarih V üksek Kurumu'- nun kuruluşuna dahil edibniş (?) ve veni- den dıizenlenmiş(?)tir " Yasa maddele- nnde yer alan "'dahıl etmek" ve "veni- den düzenlemek" ışlemlen ıle ıkı kurumun varlığı sona erdınlmış, adla- nna el konularak a>nı adlarla ıkı ku- rum kurulmuştur Butun bunlar olur- ken de her ıkı kurumun ısteğı sorulma- mış. ıstencı araştınlmamıştır Bır y argı karan olmaksızın yapılan ıkı tûzelkışı- hğı kapatmak ve aynı adlan ıkı başka kuruma vermek, mallannı da onlara geçırmek ışı, hukuka a>kındır Hatta bu ışlem teknık açıdan, bıçımsel ola- rak "yasa" >oluyla yapılmış olsa da hukuka aykındır O yasayı çıkaran or- ganın gerçekten bır yasama organı nı- tebğmde olup olmadığını tartışma dışı bıraksak da, hukuk devletı ılkelen ozel hukuk tuzelkışüenrun varlıklannı sona erdırme yontemlennı saptamış- ür 2876 sayılı yasa ıle bın 1931 yılında, öburu 1932 yıbnda kurulmuş ve Türk hukuk sıstemıne gore "kamu yaranna çalışan demek"ler nıtelığınde olan bu ıkı kurumun uyelenne ve yonetıcılen- ne sorulmaksızın, hem "adı" hem de "mal varlıklan" gasbedılmış ve aynı adlarla kurulan ıkı kuruma devredıl- mıştır 2876 sayılı >asa, ortak huku- met protokolünde "12 Eylül hukuku kalıntdan" denılen. hukukun ustunlu- ğu ılkesıne a>kınlığı ıle kamu vıcdanı- nı yaralayan kurallardan bınsı ve kuşkusuz "en tipik" olanıdır Bu hukuk dışı davranış, 12 Eylul yo- neümının hukuka bakışındakı yanlış- lığın somut bır kanıtı olduğu gıbı Atatürk'ün anısına olan savgısızlığın da apaçık bır behrtısıdır Her yurttaş kadar Ataturk'un de hakkı olan "vasi- yetname" yaparak mallannı bağışla- ma ıstencı zedelenmış ve bozulmuştur Hem de yazılışından ve uygulanma- sından tam kırk beş yıl sonra Bu saptama. artık tartışma gotur- meyecek denlı açık bır hukuk gerçeğı- dır Yanlışlık duzeltılmelı ve Ataturk - ün kurumlan olan Turk Dıl Kurumu ıle Turk Tanh Kurumu nun tuzel var- lıklan ıle mallan gen venlmelıdır Bu konuda bır goruş aynlığı voktur Bu hukuk dev letının onuru ve bır ayıbın düzeltılmesı olacaktır Tartışmanın bu aşamasında. kımıle- nnın ana>asanın 134 maddesı varken 2876 sayılı yasada vapılacak duzeltme ve değışıklığın yetmeyeceğı yolundakı karşıt goruşlennı pay laşamıy oruz Çunku Ataturk un kurumlannın var- hğı anavasanın 134 maddesı ıle kaldı- nlmamıştır Bu ıkı kurumun adına ve mallanna el koyan kurallar, 2876 savı- hyasadadır Anayasa 1982 de vururluğe gırmış- tır Ovsa kurumlar 1983 Ağustosu'na kadar sarlıklannı ve çalışmalannı sur- durmuşlerdır Anavasanın 134 maddesının ıkma fıkrası "Türk Dil Kurumu ile Türk Ta- rih Kurumu için Atatürk'ün vasiyetna- mesinde belirtüen mali menfaatler saklı olup, kendilerine tahsıs edilir" dıvör Anayasa vapılırken sozu edılen ku- rumlar, ozel hukuk tuzelkışısı olan 1931-1932 yıllannda kurulmuş olan kurumlardır Kaldı kı, anayasanın açık tanımlamasından bu daha da ıyı bellı oluyor Ataturk un vasıyetname- sınde kendılenne tahsıs yapılan ıkı kurum hangılendır7 Herhalde 1983 yı- bnda 2876 sayılı yasayla oluşturulan -uydurma- kurumlar değıldır Ata- turk un vasıyetnamesınde bu husus çok açık olarak bellıdır Lstelık bu va- sıyetname, bırkaç kez yargı değerlen- dımıesınden ve yorumundan da geç- mıştır Ataturk un adını vasıyetnamesıru ve o tanhte var olan ıkı kurumu açık açık belırten anayasa hukmu varken turlu dolanımlarla değışık anlamlarçı- kartmaya kalkışmak sakat bıranlayış- ür Yasalann yorumunda soz (lafz) açık ıse. artık başka anlamlan zorla- mak, gerekçe gezındırmek yorum ve uygulama ılkelenne aykındır Bır başka karşı goruş de, Turk Dıl ve Turk Tanh kurumlannın kamu tu- zelkışıhğı olmadığı anavasanın met- nmde "kamu tüzel kişUiğine sahip kuruluş" dıye nıtelendığı goruşüdur Anavasaya gore, kamu tuzelkışılığı valnızca vuksek kurum ıçın soz konu- sudur Obur dort bınm, yanı Ataturk Araştırma Merkezı, Ataturk Kültur Merkezı, Turk Dıl Kurumu, Turk Ta- nh Kurumu, "oluşturan" kuruluşlar- dır Anayasa, bu dort kurum ıçın "ka- mu tüzelkişUiğT'nı zorunlu gormüş değıldır Bu oluşumun nasıl ışleyeceğı ıse yasaya bırakılmıştır Yasa, Turk Tanh ve Turk Dıl kurumlannı yok ederek yerlenne ıkı kamu tuzelkışılığı kurmakla anayasaya aykın bır ış yap- mış olmaktadır Bır kurumda ıkısı onceden var olan, ıkısı de yenıden ku- rulan dort kuruluş bır araya getınle- mez mı° Hukumet protokolünde yer alan ve TBMM'ce de benımsenen bır konuda sıyasal otonte bır karar vermelıdır 2876 sayılı yasa. 12 Eylul hukuku ka- lıntılanndan bındır ve bunun düzeltıl- mesı gerekır Konuyu daha genış kapsamlı du- şunduğumuzde anayasanın 134 maddesı, ozunde yanlış bır anlayışın urunudur Demokraük devlette, resmı ıdeolojıyı bebrlemek, sınırlannı çız- mek ıçın devletın bır kamu kurumu kurması soz konusu olamaz Bu ne- denle 134 madde kaldınlmalı ve o kurum anayasa kapsamı dışına çıka- nlmalıdır Ataturk Araştırma Mer- kezı nın ışlevını akademık kuruluşlar olan uruversıtelere bırakmak doğru olur Kültur Merken'nın yen ıse bır bakanlığın ıçındedır Bu ışle gorevlı Kültur Bakanlığı varken gorevı başka kurumlara devretmek yersızdır Ama şımdı konumuzun dışında olan bu so- runu bır yana bırakıp daha kesürme olan yoldan gıderek 2876 sayılı yasada vapılacak değışıklıklerle Turk Dıl ve Turk Tanh kurumlannı oz varhklan- na kavuşturmak ıçın TBMM'nın ha- rekete geçmesını dılıyoruz 2876 sayılı yasa, özunde "hukuka aykın"dır Bu aykınlığın gıdenlmesı ıçın yapılan ça- lışma, sıyasal partılenn açılması kadar haklıdır ARADABIR İRFAIN O. HATÎPOĞLU Güney Belediyesi Veteriner Hekimi Köylü Olmak... Cumhurıyetın kuruluş yıllannda tek uretıcı guç koylu- lerdır Atatürk tarafından 'Koylu mılletm efendısıdır ' ozdeyışıyle onurlandırılmışlar ulke kalkınmasına katkı- ları somut anlam kazanmıştır Fakat, gunumuze kadar uzayan sureç ıcınde koyluler ulkenın ulaştığı gonenç du- zeyınden yeterınce yararlanamıyorlar Ozellıkle son on yıldır koylu olmak tarımsal uretımle uğraşmak, sureklı ( yoksullaşmak, eğıtımden, sağlık hızmetlerınden ve ya- I şa^rn/ Rblâylaştırıcı olanaklardan daha az pay almak an- , ı lamınagelıyor f KöylOlenn ana uğraşı tanmsal üretımdır Ulkenın ya- rattığı zengınlığın beşte bırı tarımsal uretımden sağlanı- yor Toplam nufusumuzunyuzde40 ı çalışanların yarısı tarımsal uretımde bulunmaktadır Tarımsal uretım ırde- lendığınde sorunlarla yuklu olduğu gorulur Tarımsal ıştetmeler duzeyınde yapılan araştırmalarda ozel mulkı- yete dayalı kuçuk aıle ışletmelerı ağırlıklıdır Tarımsal ışletmelerın yuzde 86 sı bıtkısel ve hayvansal uretımı bırlıkte yapmaktadır 1952-80 donemınde ışlenen alan yuzde 17 artarken ışletme sayısı yuzde 44 5 oranında artış gostermıştır Ortalama ışletme buyukluğu de 77 dekardan 62 dekara duşmuştur Ulkemızde tarımsal uretımde çalısan kışı başına duşen ıslenen alan AT nın yuzde 40 ı ABD'nın yuzde 5'ı kadardır Tanmsal yapı dıkkatlı ırdelendığınde kırsal nufusun yoğun sektörun yarattığı zengınlığın yetersız kaldığı gorulur Her geçen gun az topraklı ve topraksız koylu sayısı artmaktadır Yoksullaşan koylu kırlardan kentlere buyuk çapta ıç go- çe yonelıyor Uygulanan tarım polıtıkasıyla verımlılığı arttırmak mumkun olmadığı gıbı koylulerın yoksullaş- ması onlenemez Tanmsal gırdı fıyatları sureklı artar- ken urun fıyatları gerıledı 1990 yılında tanmsal urun fıyatları artışı yuzde 27-69 arasında artış sağlarken gırdı fıyatları yuzde 35-111 arasında gercekleşmıştır Kırsal alanda yoksullaşmanın aşılması ıçın tarım ışletmelerı bıtkısel uretımden hayvansal uretıme yonlendırılmelı- dır Topraksız ve az topraklı çıftçı aılelerı ortalama 10-15 başlık hayvancılık ışletmelerı kurmakla gelırlerını en az ıkı katına çıkaracaktırlar Yoksulluk aşılacağı gıbı ıç go- çun onlenmesınde de katkısı olacaktır Yoksullaşan koylu sağlıkhızmetlermden ıletışımden, ulaşımdan kulturel etkınlıklerden ve eğıtım hızmetlerın- den yeterınce yararlanamıyor Insan yaşamının sureklı- lığı, kolaylaştırılması açısından tum hızmetlerın onemı var Koylu ıçın eğıtım hızmetlerının ayrı yen vardır Eğı- tımde yasanmakta olan yarışta koyluler kaybetmıştır Çocuklar seckın okullarda eğıtım goremedıklerınden yuksekoğrenımkapılarıda kapanmaktadır Dunorman- cı mubasır olan koylu çocukları bugün tum meslekle- rın yardımcı personelı durumundadır Oysa, koyluler ıyı eğıtım gormeyı, rahat yasamanın on koşulu olarak gor- mektedırler Sonuç olarak derınleşen yoksullaşma ve eğıtımdekı gerılık nedenıyle 90 lı yılların başında koylulerın gonenç durumu ıyı değıldır Cağdaş hızmetlerden yararlanabıl- mesı ıçın gelır arttırıcı onlemler alınmalıdır Fazla nufus tarımdan cekılmelı toprakların parcalanması onlenme- lıdır Urunlerının tam ederınde değerlendırılmesı ıçın tanmsal uretım bırlıklerı kurulmalıdır Topraksız ve az topraklı aılelenn yeterh gelıre sahıp olmalarmı sağla- mak ıcın hayvancılık ışletmelerı kurmaları ozendırılme- lıdır Ulkenın yonetımınde koylulerın etkın olması gelıştırı- lecekyenı eğıtım dızgesıne (sıstemıne) bağlıdır Gereklı onlemler alınmazsa ulkenın yarısı kuskunluk, kırgınlık ıcınde kalacak ve ulkenın geleceğınden sorumlu olma- yacaktır TARTIŞMA Soranm Sayın Çiller'den PENCERE ^k y V Kanun'da ^ k / H yapılacak ^Lf M değışıkhkle V r H kadınlar -1^. T -BLerkeklcrle eşıt kılınacakmış Nelutuf Tannm. 2000"e bırazcık kala ne çok gelışmışız 1 \ma olsun. ben de KG gıbı bazı şeylen anlayışla karşılıyorum Yalnız. şu getınlen yenı hukumler arasında anlayışla karşılavamadığım bır madde var Gerçı Cumhuriyet,haben v enrken o maddenın geçtığı yere bır unlem ışaretı kondurmuş Ama "jetkiBlere" davul zurna ve sıv nsınek, farklı şey len çağnştırdığından ben de unlem edeyım dedım Yenı yasaya gore kadınlar ev lendıkten sonra bıle(') kendı soyadlannı kullanabılecekler. ancak vanına eşlennınkını de ekleveceklennış Bune hıkmeuırSavın Başbakanım' Yanılmıy orsam Melih Codet Anday bıryazısında bu konuva değınmıştı Sayın Anday, kadınlar babalannın soyadını taşıyorlar. evlendıkten sonra eşlennınkını almasalar da zaten erkeğın egemenlığınden kurtulamavacaklar tersınden duşunürsek bu sefer erkekler annelennın soyadını alacaklanndan, erkek kadının egemenlığıne gırecek, dıye yazmıştı Bence bunu bır ustunluk, egemenlık yanşı gıbı gormemelı (Gerçı temelınde bu yatıvor ama, o nhnıyet gende kaldı umanm') Ay nı aılede bır çocuk annesının, dığen babasırun soyadını almak ısterse ne olacak 0 Nufus daıresmı çıleden çıkarmamak ıçın çocuklar babanın soyadını almayadevametmeh Bu, erkeklere tanmmış bır ayncalık değıl, gorev kabul edılmeb. seçımlerde oy kullanmak gıbı Kadınlar da, kımlık bunahmına gırmış gıbı sabah akşam soy adı değışürmemeu Zeka Güven Ankara Sorunlanmız ve biz ILAN T.C. MALATYA1. SLXHMAHKEMESİ'NDEN 1990 797 Asadur Duraslan vekılı av Mevlut Gul tarafından davalılar Ankın Duraslan \s alevhlenne açılan ızale-ı şuyu davasmın mahke- memızde yapılan duruşmalan sonunda Mahkememızdekıvenlen 14 7 199^ tanh 1990 797-1993 380 sayılı ılamı ıle taraflann hıssedarlan bulunduklan Malatya îlyasmahallesı ımar ada 7 I parsel 36 da kayıtlı bulunan taşınmazlann ortaklığının genel açık antırma >olu ıle satılarak gıdenlmesıne karar venlmış ve adreskn meçhul olan hıssedar davalılardan Mehmet Akvıldız mıras- çılan Hıkmet Samı Basn Gaa Sema Akvıldız(Şahın)eve tum ıljp- lılenne teblıgat venne kaıtn olmak uzere ış bu ılanın yavm tanhınden ıübaren 15 gun sonra teblığ edılmış savılacağı ve 8 gun ıçınde temyız etmedıklen takdırde hukmun kesmleşeceğı ılan olunur Basın 51566 B ırçok toplumsal sorunlanmızı çozmedegeç kalıyoruz Içve dış borçlar bınkıyor, sosyal yardım kurumlanmız ıflasın eşığıne gelıyor. KİT'ler zarar edıyor ve yanm mılyon genç unıversıte kapılannda bekleşıyor Sorunlann temellenne ınerek nedenlennı ıncelemeye bılgımız, sabnmız, vaktımızyetmıyor Nedenlerden bazılannı bulup çıkanp, ortav a atan kışılen de çozum getırmeden problemler yaratan kışılero arak gorup uzaklaştırdığımız zaman. sorunlann guncel baskısından kurtulduğumuz ıçın bır sure rahat edıyoruz Geçkaldıkça sorunlar çığ gıbı buy uy or, bın ezıyor, soluk alamayacak duruma gelıyoruz Tambu sırada bır "iş bitirir" çıkıy or, yuksekoğretım sorunlan ıçın VÖK bazı bölgelerde hekım açığı ıçın zorunlu ruzmet, KIT zararlanna satmak, sağbk sıgortalannı ozelleştırmek ve açıkta kalan yanm mıly ona yakın gencı açıkoğreüm fakultelenne almak gıbı kapsamlı çozumler oneny or Önce buyuk bır gürultu kopuyor alkışveyuhaseslen goklere çıkıy or le'htevealeyhte duygusal tepkıler kutuplaşıvor Fakat, soruna ve çozum onensıne bılımsel bır yaklaşımla değerlendırme vapılmıyor Eğersıyasııktıdar o sırada kuru gurultuye pabuç bırakmay acak bır konumda ıse 1980'lerde olduğu gıbı va da onenlen çozum bır seçım y atınmı ıse bugun olduğu gıbı, "çözûm" parlak vaatlerTe y asallaşıy or Sonra bır sure "çözum"un getırdığı sorunlar kamuoyundan sakîanıyor ya da duzmece ıstatıstıklerle ne kadar yararh olduğu kanıtlanmaya çabşıbyor Bu sırada kurumlar ıçten ve dıştan kemınlerekçökuyor mıllı serv et y ok y ere harcanıyor, yetışmış ınsan gucu eksılıyor ve v anlış çozumlenn getırdığı y enı sorunlarla, durum ıçınden çıkılmaz bır hal abvor Bugun unıversıtelenmız. 12 Ey lul rejımını unıversıte ve HagayretL er gun gencı akımlar bır baştan bır başa ulkemızı kuşatmakta- dır Bunun bırkaç orneğını gazetelerden rasgele alıntılar y aparak kanıtlamak ıstıyorum •Türkıye Gazetecıler Cemıy etı organı Bizim Gazete: Laık Turkıye buyuk tehlıke karşısında •Turkıye'de şenatçılar butun hızıylaorgutlenıyor Fettullah Hoca v e muntlen dev letten buyük ıhaleler alıyor, dev let kıtaplannıbasıvor •Tankat okullannın say ısı hızla artıyor •Tankat uyesı 16 kışı. 16 yenı unıversıteyerektor olarak atandı • Unıv ersıte v e yüksek eençbk sıkıntısından kurtaran boğramacrnın"VÖKT> şokunun yarattığı çığlargıbı buyumuş sorunlannı çozmeden, y enı bır şok ıle karşı karşıya Herkeseaçıkoğretım ıleyuksekoğrenım olanağı Projenın mıman Prof Büyükerşen'ın hakkı v ar, konu gerçekten "Sığ bakış açısı ve bilgi azlığı nedeıü ile rasgele" (1) tartışılıyor En koklu unıv ersıtemızın rektonı TRT ye verdığı lehte demeçte her zamankı gıbı hıçbır somut fikırılensurmedı konuyu konumundan ılen gelen'otonte ıledeğerlendıremedı (2) Bıbmsel değerlendırme doğru ve kesın bılgılerle mumkundur Açıkoğreüm kurumunun 1982 yıbndan ben başansını. topluma sağladığı kazançlan değerlendırmek ıçın. tarafsız, guverulır kaynaklardan gelen bılgılere gereksınım v ardır Gerçekten ınanılması guç karmaşık bırorganızasvonla KKTC ve 6 Avrupa ulkesıne yayılan açıkogretım (1) bıze ne getırdı ne goturdu9 Işte sıze on doktora tezıne yetecek bır okullarda aşın dıncı gruplar gun gun orgutlenıvor • Ataturk devnmlennın ve laık Cumhunyet'ın düşmanlan "bilim yuvalannı" orümcek agı gıbı kuşatıvor • Laık dev let(')ı kuşatarak boğma stratejısmde sıra artık Başkent'ın gobeğıne gelmıştır vb vb vb olaylar Ha gayret baylar hagayret Laık Cumhunyet'ın konu Vakıt geçırmeden bu değerlendırmeyı yapmahyız Yoksa bırkaç yıl sonra açıkoğreüm kurumu. YÖK gıbı gıtgıde daha çok v ozlaşarak eğıtımımızın sırtında bır kamburgıbı kabr Harcanan yıllar, umutlar, ınsanlar ve paralar da caba Hem neden bız bu pragmatık "iş bitirir" takımını daha venmlı kullanamıyoruz'' Bu gerçek organızasy on dehalan, bılgılı bılınçlı cesur veaydınbırortamda ünıversıtelenrruze ne yararlı hızmetlerverebıbrlerdı Asıl eksıklığımız "özgür düşunce eğilimli aydın kişıleri" (3) unıversıte ıçınde v e dışında seslennı duyurabılecek sayıda bulamamamız galıba (1) Cumhunyet Gazetesı 16 Ağustos 1993 (2)TRTI akşam anahaberbultenı 19A.gustitel993 (3)Arsel 1 Aydınve <\\dın Inkılap Kıtabevı 2 baskı 199' Istanbul Prof. Dr. Asuman Ü. Müftüoğlu yıkılmasına şurada bır şey kalmadı Tabu guçlennız yeterse Burada şu hususu bebrtmekte yarar goruyoruz Bu ulkede Ataturk aşıklan. O'nun duşmanlanna mezar kazacak kadar çoktur Buda boyle bılıne M.Samim Akav Meclisi Topa Tutan Acem Şahı... Yumukgozlerı ın govdesı, etlı yanakları gürsaçlarıy- la tam bır Beyaz Rus Yuzunun anlamında aklın aydınlığı yerıne kurnazlığın pırıltıları dolaşıyor Kım bu? Yeltsin!.. Işıne geldığınde sozde askerı darbeye karşı çıkan, sı- rasında askerle bırlıkte darbe yapan mujık gudusu, Yelt- sın'ın polıtıkasında ıtıcı guç Parlamentoyu topa tuttu Dunya tarıhınde ulkenın parlamentosunu top ateşıne tutan ılk kışı Yeltsin değıl • Iran da Muzafereddin Şah 1906 da bır anayasa çıka- rarak meşrutıyete geçılmesını sağlamıştı, ardından ge- len Muhammet Ali Şah, Meclısı topa tuttu ve kapattı 0 donemde Osmanlı mulkunde yaşayan unlu şaır Eş- ref, mustebıt Padışah ikıncı Abdülhamtt'e karşı burnun- dan soluyordu, "Iran'da Yangın Var ' başlığı altında yergılerını dokturdu Mılletı kırdı, perışan ettı meb'usanını, 01 kadar can yaktı kı, Cengız ı hayran eyledı, Aferın' Abdulhamıt Hanı bıraktı golgede, Şah-ı Iran attı top, Iran'ı vıran eyledı Açıldı bır yenı mektep buyursun ehl-ı ıstıbdat, Kıtalı mulk-ı Furs un şah-ı nev-cahından oğrensın, Kulağı geçtı boynuz kan alır şımdı ahalıden, Kızıl Sultan, gıdıp zulmu Acem şahından oğrensın Çıkacak var mı yuzun nezd-ı Resulallaha? Kurtanr mı senı mahşerde Hamıd-ı Sanı? Ahıret yok mu kP Var ıse demez mı Allah ' Topa tuttun ne ıçın meclıs-ı mebusanı?" (Ehl-ı ıstıbdad mustebıtler Kıtal bırbınnı oldurme Mulk-ı Furs Fars ulkesı Iran Şah-ı nevcah Tahta yenı geçen şah Nezd-ı Resulallah Peygambenn yanı) Şu dunyanın halıne bakın1 20 ncı yuzyılın başında Tahran da parlamentoyu top ateşıne tutan Iran Şah ına Şaır Eşref karşı çıkıyor 21'- ıncı yuzyıla 7 kala Moskova da parlamentoyu topa tutan Borıs Yeltsin e kım karşı çıktı? Beyaz Saray da yan gelen Clinton ıle Hillary, ' uygar ve demokratçıft değıl mı' Geç onları Bıll dedı kı - Yeltsin'ın yanındayız Ya ' uygar Avrupa? ,' Yeltsin ın yanında Eh, bızım ' tatlı su entelı' nde de akan sular durur, he- men Yeltsin ın yanına geçtı 'Yenı Dunya Duzenı, açık pazar serbest pıyasa" uğ- runa neler yapılmaz'? 20 ncı yuzyılın başında, Şah iran Meclısı nı topa tırttu- ğunda da boyle olmuş Ve Eşref ofkelenmış Put kesıldı susuyor âlem-ı ınsanıyyet, Kanlı bır levhaya perde çekıldı, eyvah' Karşıdan seyredıyor Avrupa lakaydane Sankı eğlencelı bır top oyunu oynadı Şah 1 • Batı kapıtalızmı Yeltsın'de güvencesinı buluyor, Rusya'ya yatırım yapan bır ışadamı gıbı yalnız çıkarını duşunüyor, yaşam acımasızdır Hukuk bu durumda laftır Demokrası olur kakokrası Hem dunya tarıhınde ulkesının parlamentosunu top ateşıne tutan ılk kışı Yeltsin değıl kı Acem Şahı da var VOTYAYINLAM NINA BERBEROVA (1901-1993) Seksen beş yaşında keşfedilen, doksân iki yaşında, bu ya- kınlarda aramızdan aynlan Nına Berberova yedı yıl ıçınde dunyanın en önemlı yazarlan arasına gırdı. Devnm Berbe- rova'yı özgürleştırdı, svlrgün pışırdı, savaş bır başka dünya- ya fırlattL Edebryatı sürgüne karşı etkıli bu- ilaca dönuştü- ren yazar yapıtlarında sevme ve sevılnıe gereksınımını öne çıkarda. Aa ve umutla dolu gorkemlı bır hayat ve yazgıyı ironı ıle tersıne çevıren gorkemlı bır yapıt. EŞLÎKEDEN Çev: Roza Hakmen; 26.000 TL KARAACI Çev: Zehra Gençosman; 22 000 TL. ASTAÇEV PARİS'TE Çev: Nedret Tanyolaç; 22.000 TL. UŞAK ILE YOSMA Çev: Osman Senemoğlu; 21.000 TL. PELERİN VE GÖZYAŞLARI Çev: Zehra Gençosman (basıhyor) CANYAYINLARI/BâbıâlıCad No 19/2, 34410 Cagaloglu lstanbul AMBIANCE BAR yenılendi, AMBIYANSE çok değiştil Bekliyoruz Grup Çağrı Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesı Grup Yakamoz Pazar, Pazartesı, Salı Rezervasyon 358 49 30 358 18 70 BağdatCad No 249/A Çıftehavuzlar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear